Arama

Popüler aramalar

‘’Hezimetin mazereti yok!‘’

Şampiyon takım elbette maç kaybedecek, ancak böyle değil! Rakip perşembe oynadı! Sinan 60 dakika dolaştı durdu. Bitmez kredisi var! Onyekuru çok süratli ama top tekniği ciddi bir soru işareti. İkinci devre çizgiye inip yaptığı bir orta var ki Eren’e değil, dağlara taşlara! Merkezden gelip araya bırakmaya çalıştı, şuttan biraz daha yavaştı! Onlardan biraz iyisi Rodrigues’ti. O da penaltı kadar kolay bir pozisyonda, Nagatomo’nun ortasında kötü vurup maçın kader adamı oluverdi. Emre aradı, denedi, Ndiaye sarı kartı erken görüp ikinci yarıda rakip hücumlarda seyirci rolüne büründü. Mariano dahi vasattı. Muslera da hatalar hapınca fark kaçınılmazdı. İlk sınavına Krasnodar karşısında çıkan Cem Kavçak için, o maçta, oyuna yaptığı müdahaleler birinci sınıftı demiştim. Alkışlar önce planı tıkır tıkır işleyen Cem Kavçak, sonra sporcularına... İlk golde Regattin’in gol pası ise enfesti!

Gecenin sorusu

Penaltıcı kim? Maçın kırılma anı sayılabilir. Penaltıyı Rodrigues kullandı. Aslında kullanamadı. Fatih kurtardı. Selçuk yoksa Emre, Fernando atmalı, kimse kenara bakmamalı.

Maçın starı

Fatih Öztürk... Geçen ay milli takıma çağrılmadı için farklı bir sitemde bulunan Fatih penaltı ve Serdar Aziz’in şutunda kalesinde devleşti.

Maçın olayı

Akhisar’ın golü 2 dakika sonra iptal edildi. İlk pasta ofsayt var mıydı hala bilemedim. Görüntülerin ve grafiklerin geç gelmesi hatta gelmemesi çok zararlı. Bence iki penaltı da doğru karardı.

Kısa mesaj

Yayıncı kuruluş hakem kararını belirleyen video görüntülerini pozisyondan hemen sonra vermeli, taraftarın kafasında şüpheye yer bırakmamalı. Böylelikle yayıncı kuruluş yargılanmaz hakem kararı tartışılır!

24 Eylül 2018, Pazartesi 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Çok yazık oldu‘’

Bir kasabanın temsilcisi olarak Süper Lig’e çıkıp önemli transferler de yapmayınca, “Kalıcı olmazlar” diye düşünmüştük. Senelerdir ligdeler, yetmedi geçen sene iki kupa birden aldılar ve Türkiye’yi Avrupa kupalarında temsil etmeye de başladılar. Keşke hak ettikleri puanı da alsaydılar. İlk 20 dakika Krasnodar oyunun tek hakimiydi. Akhisarspor ligdeki gibi dağınık, yerleşim hataları yapan ve üst üste 3 pas yapamayan bir görüntüdeydi. Rakip en net pozisyonunu da o arada yakaladı. Ari topu auta attı, Akhisar’da herkes derin bir nefes aldı. 21. dakikada yakaladığımız 3’e 1 kontrada Vrsajevic’in yaptığı vuruşun defanstan, sonrasında Seleznov’un vurduğu topun direkten dönmesi büyük şanssızlıktı. Claesson’un golü hevesimizi kursağımızda bıraktı. Sonra hep biz kaçırdık. Güray’ın resitalinden sonra Seleznov’un kaçırdığı, Güray’ın rakibin en iyisi olan kaleci Stanislav tarafından kurtarılan şutu, Sissoko’nun 3 metreden kafayla ağlara gönderemediği, Vrdajevic’in direkte patlayan şutu kahredecek cinstendi. Sağlık olsun.

Gecenin sorusu?

Seleznov kırmızı kart cezasıyla kaçırdığı günlerinde sanıyorum antrenman yapmak yerine yemek yemiş ve yatmış! Neredeyse 5-6 kilo almış. Çok kritik 2 pozisyon yine ona geldi, ikincisini atmalıydı. İkinci devrede ise ismi vardı kendisi yoktu.

Maçın starı

Güray Vural, Akhisar’ın etkili iki üç oyuncusundan biriydi, çabası yetmedi. Seleznov’un kaçırdığı 2. golde 2 rakibini çizgide bayıltarak geçişi ve Rus takım başına ‘al da at’ diye topu kesişi özellikle harikaydı. Bir de topu sola oynamak yerine Manu’ya yuvarlasaydı 10 üzerinden 10 alacaktı.

Maçın olayı

Direkte patlayan şutlar... Futbolda şans faktörüne inanmayanlardan değilim. İki harika şutta top santimlerle aşağıdan ya da içeriden gitse Akhisar kupalarının yanında Avrupa’da 3 puan gururu yaşıyor olacaktı.

Kısa mesaj

Çok derin kadrolu Osmanlıspor ve Konyaspor UEFA Ligi oynarken ligde kan kustular. Lige kötü başlayan, 3 ayda 2 hoca değiştiren 2 kupalı Akhisarspor derinliğini kaybeden kadrosuyla ligde çok zorlanacak.

21 Eylül 2018, Cuma 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Benzia büyük transfer‘’

Önce Diego sonra Giuliano büyük beklentilerle geldiler. Beklentilerin uzağında kaldılar. Transferin son anlarında kadroya katılan Benzia daha ilk maçında bu ikiliden fazla katkı yapacağını gösterdi. Çok teknik. Çabuk ve genelde doğru karar veriyor. Doğru yerlere koşuyor, golde Eljif ’e verdiği pas çevre kontrolünün ne kadar harika olduğunun deliliydi.

İlk 30 dakika Konyaspor daha iyi Fenerbahçe ise kötü oynadı.

Harun maçın bir diğer kader adamıydı. Önce Skubiç ’in güzel şutunu kontrpiyede kalmasına rağmen kurtardı, bir sonraki pozisyonda da Jahoviç ’in vuruşunda topun ağlara gitmesine fırsat tanımadı. Jailson ise Josef sertliğinden uzak, tekniği daha iyi.

Fenerbahçe ’nin en önemli sorunu kanat bekleri. İsmail hücumda hiç yoktu. Şener ise ilk yarıda çizgiye inip inip rakibi şişledi! Açı yoksa pas yapmalı, ikinci devrede olduğu gibi.

Konyaspor kazanabileceği maç kaybetti, futbol şansı yanında değildi.

Gecenin sorusu

Çok güçlü bir santrfor Slimani. Çok gol kaçırdı ve çok puan kaybettirdi. Konya önünde de diriydi. Önce karşı karşıya Serkan ’ı geçemedi. Ama 80 ’de ‘ al da at’ diye verilen topu ıskaladı. Kendini golleriyle konuşturmalı.

Maçın starı

Herkesi oyuna soktu. Ayew, Benzia’nın katkısıyla, tahmin ediyorum eski günlerine dönecek. İyi futbolcular birbirlerini yukarı çekerler. Birkaç hafta sonra Benzia’nın özel taraftarı olursa şaşırmam.

Maçın olayı

Genç, güvenli ve kaliteli futbolcunun bulduğu golle gelen galibiyet, hem kendine, hem de camiasına büyük moral verdi. Abileri atacağına o atsın, gençler değer bulsun, kıymet görsün.

Kısa mesaj

Futbolda şansın önemi. Teknik adamlar şansa inanmadıklarını söylerler genelde ancak ben farklı düşünüyorum. Futbol şansı Fenerbahçe’nin yanında olsaydı kaybettiği 3 maçta en az 6 puan alabilirdi. Dün gece de futbol şansı Konya’nın yanında değildi.

17 Eylül 2018, Pazartesi 07:00
YAZININ DEVAMI

‘’Skor şahane!‘’

Kasımpaşa rakibin yüzünü hiç döndürmeyecek bir baskıyla yarım pozisyon vererek devreyi bitirdi. Nagotomo, Linnes’in birer harika ters kademeleri olmasa, genç Ozan, Serdar’a ayak uydurmasa ilk devreyi rahatlıkla önde kapatabilirlerdi. İkinci devrenin başında Ozan’ın Diagne’nin şutuna siper olması, Muslera’nın Serdar’ın ters vuruşunu harika kurtarması maçı çevirdi. Serbest vuruştan gelen ilk gol ve Kasımpaşa şaşkınken Ndiaye’nin harika pasında Rodrigues’la ikinci gol geldi ve maç sanki orada bitti.

Yine de söylemek lazım. Ligin ilk yarısı Galatasaray zor zorlanır. Geçen seneki kadronun yetersizliği konuşulurken şimdi büyük bir Şampiyonlar Ligi kamburu var. Eren formsuz, Sinan’ın ise ne yapacağı belirsiz. Emre takımın en etkili oyuncusu. Ndiaye hala Ankara günlerinden uzak ama çok diri. Hocanın ilk devre sonuna kadar çilesi var. Çünkü birinci sınıf santrfor için devreyi beklemek şart!

Gecenin sorusu

Cüneyt Çakır ve Bülent Yıldırım gibi deneyimli hakemler VAR odasından gelen uyarılara kayıtsız kalıyorlar. O zaman VAR’a ne gerek var?

Maçın starı

Rodrigues: Kontratında anlamlı bir iyileştirme yapılan futbolcu ilk 3 golde de vardı. İlk golde topu alış ve vuruşu, ikinci golde topu çatala takışı birinci sınıf futbolcu işi. Emre Akbaba onun için de işini çok kolaylaştıran bir transfer oldu.

Maçın olayı

Yabancı tartışması sürerken 18 yaşındaki Ozan Kabak çıktı milyonların önüne. Biraz yavaş ve güçsüz gözüktü, belki heyecandandır. Bir hatayla tamamladı. İlk 45’te Trezeguet’yi ikinci yarıda Diagne’yi bire birde yenişi ise harikaydı.

Kısa mesaj

Serdar Aziz, Türkiye’nin en iyi Türk stoperi. Hem Galatasaray’a hem Milli Takım'a lazım. Sakatlanmamalı...

15 Eylül 2018, Cumartesi 00:24
YAZININ DEVAMI

‘’Başakşehir, Dadaş'ı avladı‘’

İrfan Can’ın jeneriklik golü Avcı’nın maç sonunda yüzünün gülmesini sağlasa da, ikinci devrede Başakşehir’in pas oyununu berbat eden, dönen tüm topları alıp, sürekli hücum tazeleyen Erzurumspor en az bir puanı hak etmişti. Adebayor orta sahaya gelerek oynamayı çok sevdiği için Başakşehir atak sonlandırma konusunda hep sıkıntı yaşıyor. Oysa santrforun görevi öncelikli gol pozisyonu aramak, sonra top ona çok uzak kalırsa gelip istasyon olmak, pas yapmaktır. Adebayor orta sahada oynamak istiyor sanki! Mehmet Altıparmak Beşiktaş maçından sonra Başakşehir karşısında da cesur, yüksek tempolu, seyirciye hizmet eden “kendi oyununu” oynattı. Şu takımın 4 maçtan bu kadar pozisyon yakalayıp yalnızca 1 puanla çıkması futbolun adaletsizliği! Dün gece de Mert Günok, Erzurumspor’un golle bitebilecek ataklarında kalesinde devleşti. FB, GS kaybetmişken bu oyunla 3 puan hazine değerinde.

Dadaş dert etmesin

Erzurum, Konya’da son dakikalarda yediği golle yıkıldı, Beşiktaş maçında dünyaları kaçırdı, Rize’de 1 puanla yetindi. Scuk önderliğinde çok pozisyon buluyorlar. Sehiç güven veriyor. Duran toplarda etkililer. Tabelayı değiştirmeye başladıkları andan itibaren orta sıralara göz kırparlar.

03 Eylül 2018, Pazartesi 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Sağolasın Forlan!‘’

Siz dersiniz ki maç 2-0’ken Belhanda atılınca bitti, ben derim ki 45’te Trabzonspor üçüncü golü bulunca. Değişmez, Trabzonspor geçen sezonun şampiyonu Galatasaray’ı ilk yarıda bitirdi! Aslan payı da futbolcuların değil Ünal Karaman’ın! Sosa’yı ön liberonun yanına çekmesi takımın tüm futbolcularını futbol oynar hale getirdi. Yenerler yenilirler ama iyi futbol oynarlar. Sosa’nın organizatörlüğü, Yusuf ile Rodallega’nın defans arkası koşuları ve erken gelen iki gol, kırmızı kartla da birleşince gerisi kolay oldu. 2 gol yapan Nwakaeme, kızarana kadar Belhanda’yı etkisiz hale getiren ve açılış golünü atan Onazi, Rodallega’ya al da at diye enfes iki orta yapan Pereira Trabzonspor’un en iyileriydi. Galatasaray’da ise Belhanda ve Maicon sahanın en kötülerindedi. Özellikle Maicon’un arkasına atılan her top pozisyon oluyor, bire birde kolay geçiliyor. Terim’in işi bu sene çok daha zor gözüküyor! Bu oyun ve bu defans kurada “D” çeken Forlan’a bir teşekkür daha ettiriyor.

Gecenin sorusu?

Yok

Maçın starı

Ünal Karaman: Takımın sistemine dair yaptığı dokunuşla çok oyuncuyu yukarı seviyeye çıkardı. Bu galibiyet, morali ve özgüveni de artıracaktır. İlk yarıdaki oyun maçların tamamına yayılırsa Trabzonspor çok iddialı olur. Sosa da büyük futbolcu.

Maçın olayı

Belhanda'nın kırmızısı: Takım kötü oynarken, skorda 2-0 gerideyken kendisini attırıp hocasını, takım arkadaşlarını yalnız bırakması affedilir gibi değil. Maçı bitirdi. Taraftarlar da onun 10 numara işler yapmasını bekliyor. Kepçeyle alıp, kaşıkla veriyor. Yazık...

Kısa mesaj

Ünal Karaman’ın merkezde takımın patronluğunu verdiği usta futbolcu, hücumları hep doğru yerden başlatıyor, basit ama bir o kadar kaliteli işler yapıyor. Eskiden farklı olarak çok da mücadele ediyor. Bu pozisyonda seyretmek daha keyifli.

02 Eylül 2018, Pazar 06:45
YAZININ DEVAMI

‘’Bir fazla ön libero aşkı!‘’

Günümüz futbolunda teknik adamlar takımlarını ‘top bizdeyken’ ve ‘top rakipteyken’ diye hazırlıyorlar. Cocu da, Topal ve Josef ile sahaya çıktığı her maçta, “Biz top rakipteyken kısmına daha özen gösteriyoruz” diyor adeta! “Öndeki klas ayaklar Ayew, Slimani, Barış çözsün, ya da yan toptan gol bulalım.” Mehmet de, Souza da çok kaliteli ama ikisi de öne oynarken acı çekiyor, çektiriyor! Ligimizde biri yeter. Oynamayanın yerine bire birde adameksiltebilen, çabuk pas yapan, ceza alanına giren bir başkasını koyarsa, Fenerbahçe o zaman fark yaratabilir. Slimani kaçırdıklarını atsaydı takıma gazetelerde ve televizyonlarda övgü yağıyordu! Defans ve orta saha vasattı. Slimani etkiliydi ama golleri kaçırdıktan sonra ne fayda! Ayew büyük klas ama çok güçsüzdü, 15 gün sonra fark yaratır. Bir küçük müdahale Fenerbahçe’yi önlem alan takımolmaktan, önlemalınan takıma çevirir. Malatyaspor her şeyini verdi. Disiplinden hiç kopmadı. Kaleci Ertaç, Buğra, Guilherme arkadaşlarından öne çıkan isimlerdi. Haklı bir galibiyet aldılar.

Gecenin sorusu

Fırat Aydınus gösterdiği ve göstermediği sarı kartlara bakıp, “Ben maçları ne kadar adil yönetiyorum” diyor mudur acaba?

Maçın starı

Guilherme: Gencecik yaşında veteran fiziği var, hafif göbekli gibi. Ama sol ayağı kadife gibi... Topa hükmediyor. Güzel bir frikiği vardı olmadı, Aleksic’in golle sonuçlanan vuruşunda attığı 25 metrelik pas harikaydı.

Maçın olayı

Slimani’nin kaçırdıkları: Ceza alanı ve çevresinde etkili. Havadan iyi, baskı yapıyor, duvar oluyor, pozisyon buluyor. Kesin çok önemli santrfor. Ancak her iki devrede kaçırdığı iki gol maçın kaderini belirledi. İlk yarıda önü açıkken yaptığı berbat plaseye neyse de, Şener’in ortasında hem pasa, hem Şener’e, hem takımına yazık etti.

Kısa mesaj

Barış’a dokunma hocam Cengiz de Başakşehir’de böyle başlamıştı. Barış da Altınordu’dan gelip formayı aldı ve kimse Valbuena’yı aramıyor. Çünkü iyi futbolcu! Sprinter, doğru yerlere koşuyor, inanarak güvenle şut atıyor. İzlemesi keyif veriyor

19 Ağustos 2018, Pazar 06:16
YAZININ DEVAMI

‘’Final kültürü‘’

Fatih hoca, Bodrum’dan Çeşme’ye yola çıktığında kader ağlarını Galatasaray’ın şampiyonluktaki diğer rakipleri için örüyormuş meğer... Eğer Fatih Terim o kınanacak kavgaya gitmeseydi, muhtemelen şampiyonluk kupası bir başka rakibin ellerinde yükselecekti. Linnes defans arkasına yaptığı koşuda topu düzgün çıkartabilse, Fernando, Rodrigues’e topu kesebilse, Gomis Belhanda’nın pasında Beto’nun üstüne değil köşeye vurabilse 21. şampiyonluk daha erken gelebilirdi. Tabii, Serdar Aziz sezonun en kritik kademesini yapmasaydı, şampiyonluk da gidebilirdi. Tüm sezon takımın en önemli taşıyıcılarından Gomis kazandırdığı penaltıyı müthiş bir özgüvenle çatala gönderdiğinde Terim’in de sırtından bin ton yük kalktı. Terim, Galatasaray’da 7. lig şampiyonluğuna ulaştıysa, Terim ve yardımcılarının, 5’te 5 yapan Albayrak’ın, Özbek ve Terim’i ayrı ayrı ikna eden Serdar Güzelaydın’ın ve elbette başkan Cengiz ve yönetiminin çok emeği var.

Gecenin sorusu

Ya kavga olmasaydı? Sarı-Kırmızılı kulüp başkanlarının son iki tercihi, Tudor ve Riekerink’ti. Tudor kalsaydı bir dert, benzeri gelseydi de, Galatasaray şampiyon olamazdı.

Maçın starı

Gomis tartışmasız sezonun en değerli, takımına en çok katkı yapan transferi... Çok maçı o çözdü. 2 penaltı kaçırdığı için endişeliydi. Yine de düşünmeden aldı, köşeye yolladı. Büyük karakter,
büyük futbolcu, iyi insan.

Maçın olayı

Penaltı... Doğruluğu yanlışlığı değil, yalnız maçın değil, ligin kaderini belirleyen karar olduğundan... Sarı-Kırmızılı milyonları sevindirdi, Göztepe’den gol bekleyen rakipleri hüzünlendirdi.

Kısa mesaj

Önceleri istikrarın kalesi olan Galatasaray son iki şampiyonluğunu hem başkan hem de teknik direktör değişiklikleri yaparak kazandı. Bu kulüp Tudor ve Riekerink gibi deneyimsiz teknik adamlara bırakılmayacak kadar büyük.

20 Mayıs 2018, Pazar 06:00
YAZININ DEVAMI