‘’Muslera'nın dediği oldu‘’
Fenerbahçe’yi yendiğinden beri 3 puana hasret kalan Akhisarspor, belki Galatasaray’ı elerken sahada olan 10 futbolcusuyla sahadaydı ama o gün Galatasaray ’da ilk 11’de forma giyen 7 oyuncu değişmişti. Donk’un sağ kanada oynadığı, Linnes ’in Feghouli’ye, Feghouli’nin arka direğe gönderdiği top Rodrigues ’in ayaklarından ağlara gittiğinde maçın direksiyonu da Galatasaray’a geçti. Akhisarsporlu futbolcular şaşkınlığı üzerlerinden atamamışken genç futbolcu, Dany’yi geçip sol alt köşeye vurduğunda Galatasaray güvenli skoru da yakaladı. Ancak düşük tempolu oyun ve skor üstünlüğünü koruma duygusu Akhisar’ın kolay gelmesini sağladı. Muslera harika bir kurtarışla krizi başlamadan bitirdi. Seleznov Palabıyık ’ı avladı ama Soner penaltıyı auta yolladı. İkinci yarı ise oyunun hakimi Akhisar’dı. Dönen tüm topları aldılar, golü buldular, ikiyi yapamadılar. Serdar’ın sakatlanmasının ardından oyuna giren Maicon çok önemli katkı sağladı, Galatasaray zor virajı top oynamadan 3 puanla dönmeyi başardı.
Gecenin sorusu
Taraftarın sevgilisi, takımın en golcüsü Gomis yıllar sonra penaltı kaçırmıştı. Dün yine kaçırdı. ‘Bir daha olsun yine ona attırırım’ diyen Fatih Terim bir sonraki penaltıda ne yapacak?
Maçın starı
54. dakikada Mustafa Yumlu’nun defansın arkasına attığı pasta Muğdat topla kaleye girecekken uzandı çeldi, Seleznov geliyordu, can havliyle onu da engelledi. Muslera büyük ihtimalle golü değil, şampiyonluğu kurtardı.
Maçın olayı
Fenerbahçe- Bursaspor maçındaki hakem tartışmaları soğumamışken, hakem Ali Palabıyık’ın Seleznov’un kendisini yere bıraktığı pozisyonda çaldığı kolay penaltı... Verilmiş sadakası varmış.
Kısa mesaj
Şampiyonluğun ve küme düşmenin belirleneceği son 2 haftada maçlar yüzde yüz aynı saatte oynanmalı. Kimse bir önce biten maça göre strateji hazırlamamalı. Hiçbir futbolcu sahada bir diğerine yalvarmamalı.
‘’Sessiz sedasız zirve takibi‘’
Başakşehir şampiyonluk yarışında pes etmiyor... Abdullah Avcı’nın ekibi dün de en kritik viraj olarak gösterilen Osmanlı deplasmanında geriye düşmesine rağmen 4 golle galip geldi. Turuncu-Lacivertliler, bitime 3 hafta kala lider Galatasaray’ı takibe devam etti.
Ligde kaliteden değil belki, ancak heyecan ve gerilimden nefeslerin kesildiği haftada hayati bir 3 puan kazandı Başakşehir...
İrfan Buz, Başakşehir’e önde ve orta sahada doğru baskı yaptırıp golü de bulunca Osmanlıspor’un işi oldukça kolaylaşmış göründü. Zira Da Costa topu oyuna sokamıyor, Arda da misafir sanatçı gibi ortalıkta dolaşıyordu. Avcı 3.5 senede inşa ettiği düzene dönünce misafir takım sezon başındaki Başakşehir’e döndü. Da Costa ve Arda çıkıp, Mossoro ve İrfan oyuna dahil olunca oyunun tek hakimi Başakşehir oldu. Mahmut topu hep doğru yerden başlattı, Emre rahatladı, Mossoro baskı ve geçiş oyununda ciddi fark yarattı. Böyle olunca Caiçaira, Visca, Adebayor ve Elia da kalitesini ortaya koyma fırsatı yakaladı.
Günün sorusu
Arda Turan’ın ilk yarıdaki etkisiz oyunu ve ikinci yarıda girip maçın gidişatını değiştiren Mossoro’nun performansı sonrası Abdullah Avcı acaba haftaya forvet arkasında kimle başlayacak?
Maçın starı
Bonservisine 2 sene önce 6 milyon Euro vermişlerdi, kulübü bırakmamıştı. Bu süreçte 6 milyon Euro’dan çok daha fazlasını kazandırdı. Osmanlıspor önünde de ilk golü attı, diğer tüm gollerde de Visca vardı.
Maçın olayı
Tabii bir de 65. dakika var... Regattin, Serdar’ın getirdiği topa daha düzgün vursa Osmanlıspor öne geçecek, maçın, belki de ligin hikayesi bambaşka bir yere gidecekti. Regattin çok iyi vuramadı, Volkan da gafil avlanmadı.
Kısa mesaj
Şampiyonluk için yüksek şansa sahip Başakşehir’in teknik direktörü Abdullah Avcı ne olursa olsun Epureanu’nun yanında topla barışık bir oyuncu kullanmalı. Başakşehir topu doğru yerden başlatmadığında tanınmaz hale geliyor.
‘’Muslera ve Sinan‘’
Son 10 deplasmanında tam 23 puan bırakmış olan Galatasaray rakip hatalarından gelen 2 gollük üstünlüğe rağmen Muslera sayesinde kazandı... İlk gol Haydar’ın blokaj hatası, ikincisi Tzavelas’ın kendi kalecisini avlamasıyla geldi. Galatasaray 2-0 öndeydi ancak pozisyon da veriyordu. Ev sahibi biri gol olan 3 net pozisyon yakaladı... 53. dakikada Rodrigues bomboş durumdaki Feghouli’ye vermek yerine kendisi kaleye vurup Haydar kurtarınca, Galatasaray maçı kopartma şansını kaybetti.
Yememek lazımdı, tutamadılar! Serdar Aziz’in felaket zamanlaması ile gelen penaltı bir çuval inciri berbat etti. Mesut hocanın gelişinden beri ligin en etkili kontralarını yapan Alanyaspor düzeni bozulmuş Galatasaray’a pozisyonlar da yakaladılar ilkini Cenk Ahmet atamadı. Lucas’ın şutunda da gole Muslera izin vermedi! Bu sezon, Hamza Hamzaoğlu ile şampiyon olunan sezonu hatırlatıyor...
Gecenin sorusu
Muslera’nın kırmızı göreceği pozisyonda yardımcı hakemin kaldırdığı ofsayt bayrağı, şampiyonluk adaylarını ve Alanya’yı ayağa kaldıracak kadar kritik değil miydi?
Maçın starı
Sinan kişisel olarak çöp sayabileceği bir sezonda yalnızca maçın kaderini değil, sezonu belirleyebilecek bir gol attı. Feghouli değil Sinan oynamalı...
Maçın olayı
Muslera’ya bugüne yağdırılan övgünün haddi hesabı yok. Galatasaray Alanya’dan 3 puanla döndü ise bunun yeşil çimlerdeki en önemli mimarı yine Uruguaylı eldiven oldu. Galatasaray’da ondan daha faydalı kimse yoktu.
Kısa mesaj
Sezon bitti herkes Belhanda ve Feghouli’nin belli bir standardın üstünde oynamasını bekliyor. Pek de mutlu mesut dolaşıyorlar. Sorumluluk almıyorlarsa, oturmalılar.
‘’Terim'in kararı!‘’
Fatih Terim’in ilk maçta kadro operasyonu da abartılıydı, ikincisine de... İlk 2 dakikada iki kez ofsayta yakalanan Akhisar üçüncü ofsaytında, hakemin hatasıyla Seleznov’la golü yapınca çarşı karıştı. Seleznov 28’de ofsayttan bir daha gol attı, hakem vermedi ama savunmanın aklı da başına gelmedi! Buruk’un iyi kapanıp çabuk hücum planı işledi. Seleznov sonraki pozisyonda cezayı bir daha kesti. Muğdat net pozisyonları heba etmese tur erkenden geçilecekti. Selçuk ve Tolga’nın topla kötülüğü takımı olumsuz etkiledi. Selçuk’un sol ayağına güvenmeyerek atmadığı iki pas pozisyonları olmadan bitirirken, 2 kötü pası biri ofsayttan golle, diğeri kornerle sonuçlandı. Latovlevici ile Ahmet-Maicon ikilisi de felaketti. Akhisar turu hak etti.
Gecenin sorusu
Avrupa Kupaları’ndan ilk turda elenen 1-3,5 milyona Euro maaşlı futbolcular 6 günde 3 maç oynayamıyorlarsa Galatasaray’da ne işleri var? Ya da niye bu kadar maaş alıyorlar? Onlar şımarmıyor, biz şımartıyoruz!
Maçın starı
Çok zeki, iyi pozisyon alıyor, bitirici vuruşları başarılı. Galatasaray’a karşı da çok iyi bir istatistiği var. Oynadığı 4 maçın hepsinde toplam 5 gol attı, kulübünü ilk kez finale taşıdı.
Maçın olayı
Ofsayt savunması, hem de Maicon'la! Akhisarsporlı oyuncular son pas zamanlamasını iyi yapsa atılan 2 gol, yakalanan 4 pozisyona 4 daha ekleyebilirlerdi.
Kısa mesaj
Fenerbahçe’yi deplasmanda yenen bir rakibe, hem de yarı finalde, ilk 11’in 8 oyuncusunu oynatmamak risk almak değil kumar oynamaktı. Bir istirahat uğruna kupanın ilki final görmedin gitti.
‘’Gerilim var kazanan yok!‘’
Antalyaspor’un sezon başındaki kadro kalitesinden eser kalmadığı, Konyaspor’un transfer çılgınlığıyla pekala ilk 5’i zorlayabileceği bir derinliğe sahip olduğunun altını çizelim. Ev sahibi Şafak Öztürk’le çöpe attığı geleceğini Hamza Hamzaoğlu ve arkadaşlarıyla kurtardı kurtarıyor, Konyaspor ise bıçak sırtında yürümeye devam ediyor.
Çok heyecanlı, mücadeleli ama bir o kadar da pozisyonsuz bir maçtı. Takımlar top rakipteyken o kadar iyi savunma yaptılar ki iki takımın santrforlarının toplam şut sayısı yalnızca bir! O da Doukara’nın bindiren Jevtovic’e ya da yayın üstünde bomboş bekleyen iki arkadaşına vermeyip 25 metreden kaleye attığı şut...
Antalyaspor’un yakaladığı net tek pozisyon var, Diego’nun ortasında Doukara sıçrayıp bomboş durumda pozisyonunu almışken, geri geri çıkan Djouro’nun auta vurduğu kafa şutu... İki takımın da yakaladığı pozisyonlar topla arası en kötü oyunculara geldi. Jevtoviç iki pozisyonda Antalyaspor’un, Mehdi Mourabia 3 pozisyonda Konyaspor’un gollük fırsatlarını feci şutlarla harcadılar. Kısacası Boffin ve Serkan sezonun en kolay maçlarını oynadılar, kurtarış yapmadan maçı tamamladılar.
Sezon sonu anlayacağız!
Sergen Yalçın’ın kadro derinliği ve hücumcu alternatif daha fazlaydı. Volkan Şen ve Jahoviç hamleleri maçı getirebilirdi. Ümit Öztürk’ün gol iptal kararı doğruydu. Diego, Yekta ve Sakıp Antalyaspor’da, Ali Turan, Ferhat ve Johnson Konyaspor’da hatasız oynayan futbolculardı. İki takım da birer puan mı kazandı, ikişer puan mı kaybetti sezon sonunda anlayacağız.
‘’Sonrası yokuş aşağı‘’
Sivasspor deplasmanı bence Fenerbahçe’nin son 6 haftadaki en zorlu maçıydı ve Sarı Lacivertliler çok zor bir virajı hasarsız atlatmayı başardı. Beşiktaş, Galatasaray ve Başakşehir’i evine puansız göndermeyi başaran Sivasspor’u yenmek, rakiplerin üzerindeki baskıyı 10 kat artıracaktır.
Şener ve Dirar, Emre ve Ziya’nın savunduğu kanadı çok etkili kullandı. Dönen topları de Souza ve Topal topladı. Kırılma anı 29. dakikaydı. Bifouma çok net pozisyonda ne şut atabildi, ne pas verebildi, dönen topta Aatif güzel bir vuruşla cezayı kesiverdi. 3 dakika sonra Soldado’nun ustalığı Medjani’nin talihsizliğiyle birleşince Kocaman sanırım derin bir nefes aldı.
Kontrol oyunu
Ancak, Kocaman kontrol oyununu tercih etti. Fenerbahçe koca ikinci yarıda vakit geçirmekten ve skoru korumaktan başka bir şey düşünmedi. Oysa 0-0 gibi oynasalar izleyenler de, oynayanlar da daha çok keyif alabilirdi. Şampiyon olunacaksa, şampiyon gibi oynamak da gerek...
Gecenin sorusu
Fenerbahçe’nin kadrosu zayıf mı? Elbette değil. Kulübesinde, üstelik İsla yokken, Valbuena, Fernandao, Mehmet Ekici, İsmail Köybaşı, Neto’yu oturtan bir takıma “Kadrosu zayıf” diyen olsa olsa City, ya da Bayern taraftarıdır.
Maçın starı
Aatif Bir gol krallığı ve yüklü bir bonservis kazandırdığı eski kulübüne attığı golle maçın düğümünü çözdü. Kendisinden önce oyundan alınan Soldado ile takımın en iyisiydi.
Maçın olayı
Sanki Premier Lig Teknik direktörlerin biri Robinho’yu, diğeri Valbuena’yı kulübede yanında oturtuyor. Premier Lig’de olsa anlarsın, Türkiye ligi olunca insan şaşırıyor!
Kısa mesaj
Resmi maçlarda 191. kez takımın başında sahaya çıkan Aykut hoca pek çok rekoruna, Fenerbahçe’nin başında en çok maça çıkan teknik adamsıfatını da ekledi. Sevin-sevmeyin ya da çok kızın ama bilin; Fenerbahçe tarihi Kocaman’sız yazılamaz...
‘’Galatasaray zorlanmadan...‘’
Galatasaray sezonun en değerli galibiyetlerinden birini aldı. Ancak oyun üstünlüğü, pozisyon zenginliği skor tabelasına yansımadı. Zira Galatasaraylı futbolcular kimi zaman son pasları, kimi zaman son vuruşları acemice yaptı... Önde basan, Trabzonspor’a geçen topları hemen kazanan ev sahibinde defansta Serdar Aziz, oyun kurmada ‘sözde’ sağ bek Mariano ve Selçuk İnan, solda Nagatomo birinci sınıf işler yaptılar. Sözde sağ bek dedim, sağ bek olmadığı için değil, bir futbolcunun topla yapması gereken her şeyi yaptığı için. Feghouli 10 saniye önce net bir vuruşu yapamamışken, Abdülkadir’den topu alıp ıskacı arkadaşına boş kaleye gol yapmasını sağlayacak pası verdi. Alıp kasetlerini gençlerimize ders niyetine izletmek gerek! Selçuk iyiydi, taraftarın ‘kaptan’ çıkarken yaptığı tezahürat ise şahaneydi!
Gecenin sorusu
Trabzon’un hücum planı var mı? Yok! Sosa ve Yusuf gibi klas ayaklara sahip bir takımın tek hücum planı Burak’a atılan uzun toplar olabilir mi? Olmaz. Kadro kalitesine hiç yakışmayan bu oyun anlayışı iflas etmiştir.
Maçın starı
Gomis gol attığı için değil. Bir santrforun yapması gereken her şeyi yaptığı ve ikinci golle maça bir anlamda noktayı koyduğu için. Sırtı dönükken aldığı topları arkadaşlarına çok iyi servis ettiği, önce kendisi değil takımı için oynadığından...
Maçın olayı
Aslında maçın adamı 52. dakikada Yusuf’un yüzde yüzlük pozisyonunu kurtaran Muslera’ydı. Ancak Kucka topu 50 metreden çatala yolladı. Bir daha böylesini görür müyüz, hiç sanmam.
Kısa mesaj
Galatasaray’ın ekili oyuncular Rodrigues ve Belhanda son pas ve şut kararlarını doğru verirlerse Sarı Kırmızılılar her maç 3-4 gol daha fazla atabilir.
‘’Galibiyet kadar değerli beraberlik‘’
Fenerbahçe’nin şampiyonluk yarışına tutunma, Galatasaray’ın hem iddiasını artırma, hem de Fenerbahçe’yi yarıştan kopartma maçıydı. Fernando’nun 11’e dönüşüyle Galatasaray’ın orta sahadaki bütün geçirgenliği de gitmişti. Müthiş bir pozisyon bilgisi ve tecrübesiyle tüm takımına nefes aldırdı. Hele bir de 12. dakikada öyle güzel bir kademe yaptı ki maçın kırılma anlarından birine imza attı. Maicon’la birlikte Serdar Aziz cansiperane oynarken, Soldado’nun gol olabilecek bir topunu da kornere atan Serdar maçın kader adamlarından biri olmayı başardı. Nagatomo müthişti, harika şutunu Volkan da harika kurtarmasa maçın adamı olacaktı. Terim’in tüm değişiklikleri işe yaradı. Sonradan giren Sinan’ın getirdiği, Gomis’in bıraktığı topa Tolga daha güzel vursa 20 yıllık özlem son bulacaktı. Bulmadı ama Galatasaray istediğini alarak ayrıldı.
Gecenin sorusu
Galatasaray, son 7 deplasmanda 6 mağlubiyet almıştı. En zor deplasmanda sıfır konsantrasyon kaybıyla oynamayı, stadyumdaki antrenmana gelen 20 küsur bin taraftar mı etkiledi?
Maçın starı
İlk devrede Mehmet Ekici’nin, 79’da Fernandao’nun, 80’de Giuliano’nun ve 86’da Fernandao’nun vuruşlarını kurtararak bir puana en önemli katkı yapan isin elbette maçın adamı.
Maçın olayı
Muslera’yı maçın adamı kılan pozisyonların çoğu son 20 dakikada. Maicon’un direkten auta giden topu da, Volkan’ın iki önemli kurtarışı da... Top rakipteyken konsantre olanlar, çabuk hücum deneyince maç da çok güzel oluyor.
Kısa mesaj
Galatasaray’ın şampiyonluğu kazandıran beraberliği kadar değerli değil belki ama şampiyonluğu kazandıracak kadar önemli bir puan aldığını söyleyebiliriz.