‘’Papatya falı nasıl sonuçlanacak?‘’
Aslında merak ettiğim en önemli konu, Aziz Yıldırım’dan sonra Fenerbahçe neden istediği teknik adamı bir türlü bulamıyor. Başkan Ali Koç göreve geldikten sonra her ne kadar 3 teknik adamla çalıştık dese de bu rakam, Emre Belözoğlu ile birlikte 7’yi buluyor. Ali Koç, teknik direktör bir yana bir yandan da sportif direktör kovalıyor. Fenerbahçe’de bir kişi sportif direktör ise ona yedek teknik adam gözüyle bakılıyor (Daum-Aykut Kocaman-Erol Bulut- Emre Belözoğlu örnekleri gibi). Bu yıl bu göreve sahaya karışacak bir isim atanmayacak bu kesin, peki teknik adam kim olacak? Beni tanıyan her Fenerbahçeli de bana bu soruyu soruyor. Öncelikle bu saatten sonra hangi teknik adam açıklanırsa açıklansın, bir grup yine bombardımana başlayacak.
Papatya falı nasıl sonuçlanacak?
Her Fenerbahçeli bu karardan memnun olmayacak. Teknik adam açıklandıktan sonra kadro planlaması da büyük zaman alacak. Sezon başı kampı yine yarım yamalak başlayacak. Bunlar inanılır gibi değil. 3 yıl uzun bir zaman. Fenerbahçe Başkanı bu konuda neden gecikti anlamış değilim. Kongrede sürpriz olmayacağı belliydi. Başkan, teknik adamını çoktan belirlemiş olmalıydı. Hatta bu konuda kendisine Mesut Özil bile fikir verebilirdi. Başkan bence henüz net karar veremiyor. Benim de duyduğum isimler var. Bunlardan biri de Ralf Rangnick. Bakalım her sene başında teknik direktörlük için Fenerbahçe’de açılan papatya falı nasıl sonuçlanacak?
‘’Fenerbahçe'de bir ilk yaşandı‘’
Kongre öncesi eski başkan AzizYıldırım yaptığıtoplantıyla Ali Koç ve yönetimini topa tuttu. Çırağan Oteli'nde yapılan toplantı adeta bir kongre havası içinde geçti. Başkan Aziz Yıldırım eski yönetim kurulunda görev yapan arkadaşları ile birlikte önemli açıklamalar yaptı.
Kongre üyelerinin yoğun ilgi gösterdiği toplantıda Aziz Yıldırım, "Beni kimse parayla sınayamaz" dedi.
O koltukta oturma
Fenerbahçe eski başkanı, Ali Koç'un herkesi hayal kırıklığına uğrattığını belirtti.
Başkana, "Şampiyonluk sözü veremiyorsan o koltukta oturma" diyen Yıldırım, Basketbol Şubesi'nin A.Ş. yapılması halinde Obradovic' i yeniden göreve getireceğini söyledi.
Yıldırım, "Bütün harcamaları ben yapacağım ve marka yaptığım o takımı yeniden Avrupa Şampiyonu olarak görürsünüz" diyordu.
Yıldırım düştü
Başkan eski yönetici arkadaşlarından Abdullah Kiğılı, Murat Özaydınlı, İlhan Ekşioğlu, Şekip Mosturoğlu, Mithat Yenigün ,Mahmut Uslu, Ozan Balaban ve Ali Yıldırım'a tek tek söz verdi.
Başkanın geniş açıklamalarını bu sayfalarda bulacaksınız. Ben işin kısa bir özetini yaptım. Bu açıklamalar yenilir, yutulur cinsten değil.
Başkan Ali Koç’un ise mutlaka bu açıklamalara cevapları olacak. Tahminim o dur ki, başkan cevaphakkını kongrede kullanacak. Kısacası Fenerbahçe'ye 'Yıldırım düştü'
Bakalım bu işin sonu nereye varacak?
‘’Duraklama dönemi‘’
Milli takımımız, 2020 finallerine gelirken oynadığı Fransa maçları ve ardından 2022 Dünya Kupası grup elemelerindeki Norveç ve Hollanda galibiyetleri ile yükselme devrine girmişti. Bu çıkış bizi ümitlendirmişti. Finallere bu hava ile geldik. Ümitlerimiz çabuk söndü. İtalya ve Galler yenilgilerinin ardından İsviçre karşısına, 'Ya tutarsa' diye çıktık. Çıktık ama maçın ilk 30 dakikası dolmadan boyumuzun ölçüsünü aldık. Rakip, futbolun aslında çok basit bir oyun olduğunu gösteriverdi. Topla çabuk çıkıp, garanti paslarla bize nefes aldırmadı. Biz ise ne ofansif oyunda ne de defansif oyunda vardık. İlk bölümde İsviçre kalemize 4 şut attı, 2’si gol oldu (Seferoviç ve Shaqiri). Biz ise attığımız şutlarla kaleci Sommer’i geçemedik. İkinci bölümde de durum farklı değildi.
Bütün ümidimiz Cengiz Ünder ve İrfan Can Kahveci’nin şahsi becerilerine kalmıştı. İrfan Can Kahveci’nin jeneriklik golüyle ümitlenmeye fırsat bulamadan sahanın öne çıkan ismi Shaqiri’nin golü işimizi bitirdi.
Futbolcularımız nasiplerini alacak
Bu maçtan sonra fatura oynattığı futbol ve oyuncu tercihleri ile Şenol Güneş’e çıkacak. Çünkü Milli takım, en iyi 3. olmak için çıktığı maçta, en iyi tatile çıkacak takım görüntüsü verdi. Avrupa piyasasında kendine yer arayan futbolcularımız da bu kötü tablodan şüphesiz nasiplerini alacaklar. Özetle yükselme döneminden, duraklama dönemine geçtik. Temennimiz Milli takımın, gerileme dönemine geçmemesi olacak.
‘’Endişeli bekleyiş‘’
Kim ne derse desin Fenerbahçe’de endişeli bir bekleyiş var. Her sezon başı teknik direktör konusunda toto oynanmasına alıştık. Bu defa durum daha da farklı. Çünkü ay sonu kongre var. Başkan Ali Koç’un yönetim listesi büyük değişikliğe uğrayacak. Yeni gelenlerin kulüple ilgili bilgileri, tecrübeleri var mı, göreceğiz.
Belirsizlik çok
Futbol takımının çok geniş bir kadrosu var. Bu kadro ne zaman şekillenecek? Kadro yapılanmasını başkan mı yönetecek, yoksa yeni gelen teknik adam mı? Teknik direktör konusunda yine ortaya bir sürü isim atılıyor. Hoca adayları arasında yine Portekizliler ve Lucien Favre var. Bu konuda belirsizlik sürüyor. Başkan kadroda yer alan bazı tecrübeli oyunculara kızgın. Şampiyonluğun kaçmasını birçok sürpriz isme fatura edecek. Başkan bu operasyonu yaparken, yeni hocayı bekleyecek mi?
Bir bildiği vardır
Geçmişte yöneticilik yapmış bir dolu isimle sohbetler yaptım. Hemen hemen hepsi, yeni sezon öncesi endişeli. Ama ben yine de başkan Ali Koç’un bir bildiği vardır diyorum. Başarısız geçen 3 yılın ardından Fenerbahçe Başkanı mutlaka camiayı ve taraftarları rahatlatacak radikal kararlar alacaktır. Aksi takdirde bu endişeli bekleyişin sonu yeni mutsuzluklara yelken açar.
‘’Moral aşısı‘’
Zorlu İtalya maçı öncesi Moldova önünde oynanan oyun keyif vermesede, galibiyet millilere moral oldu. Maçın genelinde top bizdeydi. İlk bölümde rakibi merkezden delmeye çalıştık, kanatları fazla kullanmadık. Rakibin ilk yarıda iki ani atağında yakaladığı iki önemli fırsatı engelleyen kalecimiz Uğurcan oluyordu. Ofansif futbolda zorlandığımız oyunda Burak Yılmaz’ın yalnızlığına çare bulmak şart gibi gözüküyor. İkinci bölümde Cengiz Ünder ve Kaan Ayhan’ın oyuna dahil olmasıyla daha etkili bir milli takım izledik. İlk golde Hakan Çalhanoğlu’nun asisti, Burak Yılmaz becerisi, ikinci golde Cengiz Ünder’in ustalığı alkışı hak ediyordu.
Kader maçı...
Şimdi gözler İtalya maçında. Moldova maçı o maçın provası sayılmaz. Karşımızda Moldova gibi oynayan bir İtalya olmayacak. Onun için dünkü oyuna moral 90 dakikası gözüyle bakıp, İtalya ile yatıp, İtalya ile kalkalım. Şimdi bütün iş yine Şenol hocada. İtalya maçı A Milli Takım'ın kader maçı. En doğru 11, en doğru oyun planını da Şenol hoca şüphesiz hepimizden iyi bilir. Şenol hocaya ve talebelerine bol şanslar..
‘’Başkanın mesajları‘’
Başkan Ali Koç’un son açıklamaları şüphesiz Fenerbahçe camiası ve taraftarları tarafından büyük ilgiyle takip edildi. Açıklamalar dışında toplantıya katılan gazetecilerin sorularını da alan başkan bir yerde önemli mesajlar verdi. Gelin şimdi bu mesajlara bir göz atalım. Emre Belözoğlu ile yola devam etmeyeceklerini açıklaması süpriz olmadı. Çünkü takımın içini ve gidişatını en iyi gözlemleyen başkandı. Belözoğlu’nun mecburiyetten göreve geldiği kesindi. Caner Erkin, Gökhan Gönül, Gustavo, Serdar Aziz, Ozan Tufan ile aynı takımda, Sosa ile karşılıklı oynamıştı. Bu, Belözoğlu’nun en büyük handikapı idi. Ekibi de farklı değildi. Bu yüzden istenilen disiplin sağlanamadı ve erken gelip, erken gitti.
Federasyona gözdağı
Başkan kaybedilen Sivasspor maçını unutamamıştı. Aslında maç değil, şampiyonluk kaybedilmişti. O gün sahadaki ruhsuz futbolun aktörlerine, yakında bir fatura kesilecekti. “Satılacak futbolculardan 15 milyon Euro gelir elde edebiliriz” derken, satış bedelleri yüksek tutulan Altay Bayındır ve Ozan Tufan’ın kalacağı mesajı çıkıyordu. “Önümüzdeki sene formamızda yıldız olmayacak” derken Türkiye Futbol Federasyonu’na da gözdağı mesajı veriyordu.
Selahattin Baki CEO olabilir
Sportif Direktör konusunda ‘CEO’ ifadelerini kullanan başkan, “Bu kişinin sahadan uzak olması gerekir” diyordu. Bu tarife uyan ve akla ilk gelen isim ise aldığım duyumlara göre halen yönetici olan Selahattin Baki. Başkan, “Nokta transferler yapacağız, sağ bek, sol bek de alabiliriz” derken de mesaj veriyordu. Gökhan Gönül jübile yapabilir, Novak gidebilir, Caner Erkin’e de mutlak alternatif gerektiğini düşünüyordu. Evet, Fenerbahçe’nin yeni teknik direktörü belli değil, yeni yönetimi belli değil ama Ali Koç, gecesini gündüzüne katmış çalışmaya devam ediyor. Başkan bu defa olduğundan daha hırslı, daha iddialı ve daha kızgın. Bakalım önümüzdeki günlerde Ali Koç, Fenerbahçe için hangi radikal kararları alacak, hangi yeni mesajları verecek?
‘’Yeni hoca kim olur?‘’
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, görev yaptığı ilk 3 yıl içinde sportif başarıyı yakalayamadı. Başka aday çıkmadığına göre başkan 3 yıl daha görev yapacak. Fenerbahçe taraftarları ve camiası şimdi merakla, takımın yeni hocasını bekliyor. Yaptığı flaş transferler ile her sezon öncesi şampiyon ilan edilen Fenerbahçe aslında son yıllarda bir türlü doğru teknik adam seçimi yapamıyor. Yine ortaya bir sürü isim atılıyor. Kimileri, 'Emre Belözoğlu devam etsin' derken, kimileri de tecrübesiz olduğunu söylüyor. Başkan Ali Koç ise bana göre tereddütler içinde. Çünkü geçmiş dönemde teknik adam konusunda hep yanıldı.
Etkili olacak
Aziz Yıldırım yönetiminin devamı olduğu için Aykut Kocaman’ı hiç gündemine almadı. Ersun Yanal’ı istemese de taraftar baskısı yüzünden gelişine, 'Hayır' diyemedi. Erol Bulut konusunda, kendisini Belözoğlu ikna etti. Yine sezon öncesi Fenerbahçe’de yine teknik direktör toto başladı. Tahminim bu defa hoca seçimde Mesut Özil de etkili olacak. Geçen sezonu “Boş” geçen Özil, yeni sezonun en önemli silahı olacak. Bu yüzden Mesut Özil ve kadroya katılacak yeni yıldızlar düşünülürse, teknik patronun yabancı olacağı kesin.
Sürpriz olmaz
Mesut Özil’in gönlü Joachim Löw ve Arsene Wenger’den yana olabilir. Mesut Özil’i daha önce Arsenal’e isteyen Wenger’in eski oyuncusuyla buluşması sürpriz olmaz. Teknik direktör yabancı olursa Emre Belözoğlu ile yollar ayrılır. Ya da kabul ederse gelen yabancıyla kulübeyi paylaşır, geleceğini inşa eder. Başkan Ali Koç, yeni hocalarını kongreden önce açıklayacaklarını söylemişti. Bakalım başkanın seçimi bu defa alkışlanacak mı, yoksa eleştirilecek mi?
‘’Sportif direktörlüğe dönme niyetim yok‘’
Geçtiğimiz ay içinde Emre Belözoğlu, Galatasaray’ın eski milli oyuncularından (adı bende saklı) biriyle ayak üstü sohbet etmiş. Belözoğlu, benim de dostum olan arkadaşına, “Kendimi teknik adamlık için yeterli buluyorum. Sportif direktörlüğe dönmeyeceğim” demiş.
Sürpriz bir gelişme olmazsa Fenerbahçe Başkanı Ali Koç yeniden seçilerek görevine devam edecek. Başkan ve yönetici arkadaşlarının şüphesiz ilk icraatları Fenerbahçe’nin yeni teknik direktörünü seçmek olacak. Bu konuda her sezon başı olduğu gibi her kafadan ayrı bir ses çıkıyor ve ortada birçok isim dolaşıyor. Adı öne çıkanların başında Löw geliyor. Gallardo, Favre, Dalic adlarını telafuz edenler de var.
‘Çalışmalar yaptım’
Gelelim madalyonun diğer yüzüne. Erol Bulut’tan sonra takımın başına geçen Emre Belözoğlu’na... Çiçeği burnunda teknik adam, Fenerbahçe Futbol Takımı’nın yeni sezonda da teknik patronu olmak istiyor. Bunu yaşanmış bir olayla anlatmaya çalışayım. Geçtiğimiz ay içinde Emre Belözoğlu, Galatasaray’ın eski milli oyuncularından (Adı bende saklı) biriyle karşılaşıyor. Ayak üstü sohbette Emre Belözoğlu özetle şunları söylüyor: “Futbol hayatıma teknik direktör olarak devam etmek istiyorum. Bugüne kadar yurt içi ve dışında çok deneyimli hocalar ile çalıştım. Onlardan çok şey öğrendim. Yurt dışında İngiltere başta olmak üzere, bir çok ülkede araştırmalar, idman bilgisi üzerine çalışmalar yaptım. Kendimi yeterli buluyorum. Sportif direktörlüğe dönmek niyetinde değilim.”
Neden olmasın...
Emre Belözoğlu’nu Galatasaray’dan tanıyan eski milli oyuncu da ayak üstü sohbetten sonra ona başarılar diliyor. Belözoğlu ile bu sohbeti yapan kişi benim de yakın arkadaşım, dostum. Anlaşılacağı gibi Emre Belözoğlu bu yıl kendisine bir şans daha verilmesini ve bu kez işe sezon başı başlamayı bekliyor. Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, yeni sezonda Emre Belözoğlu’na bu şansı verir mi? Neden olmasın...









































