Euroleague’in çift maçlı haftasının ilk sınavını Anadolu Efes galibiyetle kapattı. Lacivert-Beyazlılar, Avrupa’ya uzun yıllar sonra geri dönüş yapan coach Ettore Messina (5 yıl) ile 40 yaşındaki efsane Luis Scola’nın (12 yıl) forma giydiği Milano’yu ağırladı. Temsilcimiz sezonun ilk yarısında 81-76 yendiği İtalyan ekibine yine aynı tarifeyi uyguladı. 3. çeyrekle birlikte kırılma anının yaşandığı mücadeleyi Anadolu Efes 88-68 kazanıp üst üste 4., toplamda da 16. galibiyetini aldı, zirvedeki yerini korudu. Efes ayrıca bu zaferle Milano karşısında ikili averaj üstünlüğünü sağlamış oldu.

İlk yarıyı Singleton taşıdı

Dunston’ın sakatlığına bir de Micic’in eklenmesi Efes’e kısa süreli sıkıntı yarattı. Larkin’in sadece 2 sayı atabildiği ve hücum ribaundu verdiğimiz ilk çeyreği; Singleton, Anderson ve Simon’un sayılarıya Efes 16-15 önde geçti. 2. çeyrekte Efes hücumda Singleton’ın eline baktı, 15. dakikada fark 1’e düştü: 24-23. Ancak isabetli dış şutlarla Larkin sessizliğini bozunca devre 42-33 lehimize bitti. Singleton ön plandaydı. Yapılması gereken ne varsa yaptı: 16 sayı attı, ribaunt aldı, blok yaptı.

Larkin bloku vurdu, işi bitirdi!

İkinci yarıda Efes oyunun kontrolünü tamamen eline geçirdi. 26. dakikada fark 14’e çıktı (54-40) ve Efes son bölüme 65-49 üstün girdi. 4. çeyrekte Roll’dan gelen iki üçlük Milano’nun son çırpınışları oldu. Zaten oyun çoktan çözülmüştü. Efes farkı açarak ilerlediği maçı, bu sezonki performansına yakışır bir şekilde kazandı. İlk çeyrekte 2 sayı atan Larkin kalan 30 dakikaya ise tam 21 sayı sığdırdı.

2012 Londra’da ilk olimpiyat heyecanını yaşatan Kadın Voleybol Milli Takımımız aynı başarıyı 2020 Tokyo Olimpiyatı için de tekrarladı... Avrupa Kıtası Elemeleri’nde müthiş bir Polonya zaferi sonrası finalde Almanya’yı 3-0’la rahat geçen Filenin Sultanları mesajı verdi: Bekle bizi Tokyo...

Hollanda’nın ev sahipliği yaptığı Avrupa Kıtası Olimpiyat Elemeleri’nde A Milli Kadın Voleybol Takımımız, tarihinde ikinci kez olimpiyat kotası almakla kalmadı, ortaya koyduğu performansla da Türkiye’nin gururu oldu.

Aslında başarı adım adım geldi. Ağustos ayında Kıtalararası Olimpiyat Elemeleri’nde kotayı Çin’e kaptıran Filenin Sultanları, 2020 Tokyo umudunu ocak ayındaki Avrupa Kıtası Elemeleri’ne taşımıştı. Bu süreçte; 4 aylık ‘Olimpiyat yolu’ arasına Avrupa Şampiyonası ikinciliği sığdıran Ay-Yıldızlılar dün de Avrupa Kıtası Elemeleri finalinde Almanya’yı 3-0’lık skorla mağlup edip Tokyo vizesini cebine koydu.

Polonya maçı kırılma anıydı

Elemelerde Türkiye için kırılma anı, yarı finaldeki Polonya maçıydı. Kızlarımız, 144 dakika süren bu karşılaşmadaki mücadeleci oyunuyla ‘sonuna kadar pes etmemenin’ sözlükteki anlamanı adeta uygulamada gösterdi. Tabii bu da Almanya’yı tedirgin etmiş olacak ki, sahada tutuk olan taraftı... Onların aksine 3-2’lik Polonya zaferi, Filenin Sultanları’nı daha da motive etmiş, güçlendirmişti. Böyle olunca final maçı beklenin aksine çok daha rahat geçti. Almanya bizi ne kadar file önünde durdurmaya çalışsa da savunmada fire verdikçe, Türkiye üst üste sayılarını buldu ve sahadan 25-17, 25-19, 25-22’lik setlerle 3-0 galip ayrılarak haklı zaferini kutladı.

Olimpiyata giden 4. Avrupa ülkesiyiz

Kadın Milli Takımımız’ın bu başarısı ayrıca, Türkiye’nin olimpiyata giden 4 Avrupa ülkesinden biri olmasını sağladı. 12 takımın mücadele edeceği olimpiyatta Türkiye, daha önce kota alan Sırbistan, Rusya ve İtalya gibi Avrupa’nın güçlü voleybol ülkeleri arasındaki yerini almayı başardı.

Euroleague’de bu sezon beklentinin çok altında kalan ve her maça, Play-Off yolunu açacak galibiyet serisini yakalamak için çıkan Fenerbahçe, dün yine bu reaksiyonu gösteremedi. Oysa ki, geçen hafta Başkan Ali Koç ile Obradovic bir toplantı düzenlemiş ve güven tazelemişti. Bu süreç sonrası, Sarı-Lacivertliler için Euroleague’in 16. haftasında evindeki Valencia maçı yeni bir başlangıç olacaktı. Ama yine hayalkırıklığı yaşandı. İspanyol ekip karşısında kötü bir 4. çeyrek oynayan, önde oldukları maçı 4 salise kala uzatmaya (84-84) taşıyan ama kalan 5 dakikayı da değerlendiremeyen Kanarya sahadan 100-98 yenik ayrıldı.

50’ye karşılık 31 ribaunt

Uzun rotasyonundaki eşleşme sıkıntı, alınamayan ribauntların (Valencia 23’ü hücum 50 ribaund / Fener ise 31 ribaunt aldı) skora yansımasıydı. Yeni transfer Malcolm yoktu, Lauvergne’in olmayacağı maç öncesi duyuruldu. Pota altında Williams yine 5 numarada yer alırken Valencia ise Dubljevic ve Motum gibi iki uzunuyla bize kâbusu yaşattı. İlk çeyrek 24-22, devre de 48-40 lehimize bitti.

İkinci şansı kullanamadılar

Willims’ın öne çıktığı 3. çeyrekte Fenerbahçe 59-49 üstündü. Ancak son çeyrekte İspanyol ekibi Valencia’nın farkı kapatmasını izleyen temsilcimiz skorda 84-82 gerideyken, bitime 4 salise vardı... Neyse ki iyi top çıkartan Kanarya, De Colo’yla sayıyı buldu, maçı uzattı. İkinci bir şans yakalayan Fenerbahçe için bu da motivasyon sağlamadı. Uzatma bölümünde ribauntları rakibine kaptıran Kanarya, Valencia’ya galibiyeti adeta elleriyle verdi.

Anadolu Efes, Euroleague’de deplasmanda yıktığı Fenerbahçe Beko’ya Süper Lig’de de geçit vermedi. Lacivert-Beyazlılar, Sinan Erdem’de oynanan maçın 3. çeyreğinde yakaladığı farkla sonuca gitti ve üst üste 9. zaferine uzandı.

Euroleague’de bizlere, basketbol adına müthiş bir heyecan yaşatan Anadolu Efes ile Fenerbahçe Beko, dün de Süper Lig’de karşılaştı. Lacivert-Beyazlılar uzun bir aranın ardından güçlü rakibini mabedi Ülker Arena’da yenmenin sevincini yaşarken, aynı başarıyı Süper Lig’de de ortaya koydu. Ataman’ın öğrencileri 2 gün içinde Obradovic önderliğindeki Fenerbahçe’yi 2 kez mağlup etti.

5 numara sıkıntısı

Euroleague’deki maç temposunun yarısı bile dünkü Süper Lig maçında yoktu. Zaten yabancı kuralı nedeniyle kadro rotasyonları değişti. Ataman, Euroleague’deki maçta iyi işler yapan 5 yabancısı; Larkin, Micic, Simon, Singleton ve Pleiss’ı tuttu. Obradovic’in ise zaten sıkıntılı olduğu pota altında Lauverge’nin de sakatlığı işini daha da zorlaştı. Takım boyalı alanda bir tek Ahmet’in eline baktı, Williams 5 numara oynadı.

Oyun temposunu Efes belirledi

Zaten oyunun temposunu, baştan sona ayarlayan Anadolu Efes oldu. İlk çeyrekte De Colo ile Williams’ın dış şutlarının yanı sıra, savunmadaki sertliğini ortaya koyamayan Efes karşısında Fenerbahçe ikili oyunlar ve içeriye penetrelerde faulle durduruldu. Avrupa maçında 4. çeyreğe kadar faul çizgisine dahi gidemeyen Kanarya bu karşılaşmanın başında ürettiği 6 sayıyı serbest atıştan buldu. Efes, Larkin, Pleiss ve Singleton’la bu bölümü 17-14 önde geçti. 2. çeyrekte De Colo’ya Melih, Sloukas da katkı verince Fenerbahçe 18. dakikada 30-28 öne geçti. Lacivert-Beyazlılar ise Larkin ve Simon’un üst üste attığı üçlüklerle devreyi de 35-34 galip kapattı.

De Colo tek kaldı!

3. çeyrek maçın kırılma anı oldu. Tempoyu biraz daha arttıran Lacivert-Beyazlılar, sırasıyla Singleton, Micic, Simon ve Pleiss’ten gelen sayılarla 3 dakika içinde 8-0’lık seri yakaladı: 45-37. Bu bölümde Fenerbahçe De Colo (5), Westermenn (3) ve Melih’le (2) sadece 10 sayı üretirken, tam 6 üçlük isabeti yakalayan Efes ise 26 sayı attı, skor farka gitti: 61-44. Rüzgarı arkasına alan Efes, son bölümde de rakibinin yaklaşmasına izin vermedi: 79-66.

Fenerbahçe Beko, sayı rekortmeni Larkin’i ilk yarıda durdursa da sonunu getiremedi. 21 üçlük denemesinde 5 isabet bulabilen Anadolu Efes, savunması, pota altı ve ABD’li oyun kurucunun da devreye girmesiyle güçlü rakibini Avrupa kupalarında 24 yıl sonra deplasmanda yıktı.

Geçen yıldan, bu sezona taşınan Obra’lı Fenerbahçe Beko ile Ataman’lı Anadolu Efes çekişmesinde ilk raund dün Euroleague Arenası’nda yapıldı. Başarı yüzdesine bakıldığında; kötü bir sezon başlangıcı yapan 5 galibiyete sahip Kanarya karşısında, 10 maç kazanmış lider Efes üstün durumdaydı. Bu da sonucun belirleyicisi oldu. Lacivert-Beyazlılar, güçlü rakibini deplasmanda yendi: 81-73.

Simon-Micic ikilisi

Herkes Larkin-De Colo duellosunu beklerken, coach Ataman, ABD’li oyun kurucuyu ilk 5’te sahaya sürmedi. Zaten süre aldığı andan itibaren de Fener, Larkin’e 15. dakikaya kadar nefes aldırmadı. Onun yerine Simon-Micic ikilisi değişimli olarak hücumda tecrübelerini konuşturdu. Maçın başında Fener, De Colo ve Williams’la 16-12’lik üstünlük sağladı. Efes, her ne kadar maç boyunca sürecek 3 sayı isabetinde (5/21) sıkıntı yaşasa da pota altında Dunston’ın yokluğunda önce Pleiss’i çok iyi kullandı, skoru 20-19 yaptı. Datome’nin üçlüğü ilk çeyreği belirledi: 22-20.

Ev sahibi, üçlük serisini (6/11) ikinci çeyrekte Melih’le sürdürürken Efes ise doğru üçlük tercihine rağmen isabet bulamadı: (2/9). Ancak arı gibi çalışan Micic (5 asist)-Simon (4 asist) ikilisi Pleiss’ten sonra pota altında Sertaç’ı paslarıyla besledi, Efes’i oyunun içinde tuttu, devre 38-38 bitti.

Larkin düğümü çözdü

Coach Ergin Ataman ikinci yarıda Larkin’e çözüm buldu. ABD’li oyun kurucu top çalarak kendi hücumunu yarattı ve hızlı ataklarla Fenerbahçe’nin baskısını kırdı. Dış şutlarda isabet sıkıntısı yaşamaya başlayan ve 4. çeyreğe kadar faul çizgisine dahi gelmeyen Kanarya, Efes savunmasının etkisini daha da üzerinde hissetti. Lacivert-Beyazlılar, hücum alternatifi arayan rakibini boyalı alana sokmadı ve ikili oyunlarına izin vermedi.

İlk yarı potayı göremeyen Larkin’in de devreye girmesiyle -Bu çeyrekte 10 sayı üretti- düğüm çözüldü, Efes son bölüme 59-49 üstün girdi. Bitime 4 dakika varken ve fark 17’yken (56-73) Efes gardını düşürünce, özellikle de Kalinic, Datome ve Sloukas’la pes etmeyen Fenerbahçe farkı eritti: 71-76. Ancak Larkin’in tekrar kontrolü ele almasıyla Efes üst üste 7., toplamda da 11. zaferine uzandı.

Avrupa Kısa Kulvar Şampiyonası’nda 50m kurbağalamada sakatlığına rağmen gümüş madalya kazanan ve 19 yıl sonra erkeklerde madalya hasretimizi dindiren Hüseyin Emre Sakçı’nın yükselişi 2015’te kendini göstermeye başlamıştı.

2000 yılında yüzmeye başlayan Sakçı, 2015 Avrupa Oyunları’nda 50m kurbağlamada 21 saliseyle kürsüyü kaçırdı, 100 metre serbeste de 4.’lükle yetindi. Milli yüzücü ayrıca o yıl düzenlenen Avrupa Kısa Kulvar Şampiyonası’nda da 50m ve 100m serbestte yarı finale kaldı.

2015’te dünya rekoru kırdı

22 yaşındaki sporcumuz bununla da yetinmedi. Turkcell Açık Yaş Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası’nda 50m kurbağlamada 26.67’lik derecesiyle erkeklerde tüm yaş gruplarında dünya rekoru kıran ilk Türk sporcu olmayı başardı. 2018 Dünya Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası’nda da 50m kurbağlamada Dünya 5.’liği elde etmişti. Kısa kulvar yüzücüsü olmasına rağmen uzun kulvarda da katıldığı şampiyonalarda göz dolduran Sakçı 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları için büyük umut veriyor.

Şampiyonada 3 yarışı daha var

Madalya başarısıyla, tüm gözlerin İskoçya’da devam eden 2019 Avrupa Kısa Kulvar Şampiyonası’na çevrilmesini sağlayan Sakçı, bireysel olarak 3 kategoride daha havuza girecek. Milli yüzücü, bugün başarılı olduğu 50m serbest ve 100m kurbağalamada mücadele edecek. Yarın da 100m serbest elemelerinde yüzecek.

Sakçı’nın başarının arkasında, 8 yıldır birlikte çalıştığı antrenörü Türker Oktay bulunuyor.

Euroleague’de geçen hafta Asvel karşısında ilk deplasman maçını kazanan Fenerbahçe Beko dün de evinde Khimki’yi 89-76 yendi, 10 hafta sonra üst üste galibiyet sevinci yaşadı.

Euroleague’de 10 hafta geride kalırken Fenerbahçe Beko, 3 galibiyetle 16. sıradaydı. Ancak takımın başında coach Obradovic gibi bir ismin olması, alınan kötü sonuç da olsa umutları bitirmemişti!

Dünkü Khimki galibiyeti de geri dönüş için önemli bir işaretti. Çift maçlı geçen haftada olduğu gibi De Colo kadroda yoktu ve sakatlığı bulunan Vesely de 12’den çıkarılmıştı.

Timma tek başına yetti

Diğer maçlara oranla sahada, çok daha tempolu ve istekli hücum eden bir Fenerbahçe vardı. Savunmadaki sıkıntıya rağmen temsilcimiz Sloukas, Melih ve Datome’yle 8. dakikayı 26-19 üstün geçti. Khimki’de Shved yoktu ama 3 maç sonra sakatlıktan dönen Timma tek başına yetti ve ilk çeyrekte farkı eritti: 28-24.

Takımını sırtalayan Timma’nın isabetli şutları, ikinci çeyrekte de devam etti. Bir de üstüne Gill’den sonra bu kez Evans’la pota altında etkili olan Khimki, Fenerbahçe’nin de savunma zaafını iyi kullanıp devreyi 44-49 galip geçti.

Khimki 6 sayı atınca...

Kanarya 2. çeyrekte potasında gördüğü 25 sayının karşılığını ikinci yarıda verdi. Datome, Sloukas ve Melih’in skorer oyununa, Fener bu çeyreğe kadar pek kullanamadığı pota altında Ahmet ve Lauvergne ile hareketlendi. Hücumdan çok boş dönen Rus ekibini 6 sayıda tutan Fenerbahçe 21 sayı üretti ve farkı 10’a çıkardı: 65-55.

Rüzgarı da arkasına alan temsilcimiz 4. çeyrekte skor avantajı ve Melih’in üçlükleriyle galibiyete uzandı.

Türk sporunda sadece 9 yıllık geçmişi olan curlingde Kadın ve Erkek Milli Takımlarımız, İsveç’te devam eden Avrupa Şampiyonası’nda büyük iş başardı. Grup lideri olan Kadın Milliler yarı finalde İngiltere’yi 9-4 yenip hem A klasmanına yükseldi hem de Dünya Şampiyonası elemelerine katılma hakkı elde etti. Erkek Milliler ise çeyrek finalde İspanya’yı 7-6 yıktı, yarı finale çıktı. Ay-Yıldızlılar bugün de Çekya’yı geçerse ülkemize çifte zafer yaşatacak.

Her şey, 2011 Dünya Üniversitelerarası Kış Oyunları’yla başladı... Bu organizasyona ev sahipliği yapan Türkiye ilk adımı; herkesin yabancı spor kanallarında karşılaşıp buzu süpüren sporcuların ne yaptığını anlamaya çalıştığı curlingde atmakla başladı. O dönemde Türkiye Buz Pateni Federasyonu çatısı altındaki curlingin, 2010’da Milli Takımı kuruldu. Ve Erzurum’daki 2011 Üniversitelerarası Kış Oyunları’yla curling Türk sporuna resmen girmiş oldu.

2016’da Buz Pateni Federasyonu bünyesinden ayrılan curling için federasyon kuruldu. Yani Türk sporunda sadece 9 yıl geçmişi bulunan ve 3 yıldır federasyon olarak faaliyette olan curlingde Türkiye kısa sürede büyük bir adım atmayı başardı.

Kadınların finali yarın

İsveç’in Helsingborg kentinde düzenlenen Avrupa Şampiyonası’na en iyi ülkelerin yarıştığı A klasmanına çıkma hedefiyle giden Kadın ve Erkek Milli Takımlarımız, bu yolda ülkemize büyük bir gurur yaşattı. Öznur Polat, Semiha Konuksever, Dilşat Yıldız, Özlem Polat ve Mihriban Polat’tan oluşan Kadın Milli Takımımız 9 maçta 7 galibiyet alarak yarı finale grup lideri olarak çıkmayı başardı. Kızlarımız yarı finalde de İngiltere’yi 9-4 mağlup ederek sadece finale çıkmakla kalmadı, aynı zamanda en büyük hedef olan A klasmanına adını yazdırdı. Kadın Milliler ayrıca, Dünya Şampiyonası Elemeleri’ne de katılım hakkı elde etti. Kızlar yarınki finalde İtalya’yla karşılaşacak.

Erkek Milliler Çekya önünde

Uğurcan Karagöz, Oğuzhan Karakurt, Orhun Yüce, Muhammed Enes Çağlayan, Muhammed Zeki Uçan’dan oluşan Erkek Milli Takımımız ise, B Grubu’nda 7 maçta 6 galibiyetle 2. sırada yer aldı. Grup liderlerinin direkt yarı finale çıktığı erkekler kategorisinde çeyrek final oynayan Türkiye, bu turda İspanya’yı 7-6 mağlup edip hem final hem de A klasmanı şansını sürdürdü. Erkek Millilerimiz bugün TSİ 21.00’de oynayacağı Çekya maçını kazanırsa, Kadın Milli Takımı gibi, A Klasmanı’na çıkmayı başaracak.