‘’Ahmet Önder, dünya ikincisi‘’
Almanya’da düzenlenen Dünya Artistik Cimnastik Şampiyonası’nda İbrahim Çolak’ın halka aletindeki Dünya şampiyonluğu, Türkiye’ye büyük bir gurur, aynı zamanda da Türk Cimnastik Tarihi’nde bir milat yaşatmıştı. Çolak’ın başarısı, bu seviyede kazanılmış ilk altın madalyaydı. İşte tam bu tarihi madalyanın üzerine bir zafer daha geldi. Paralel aletinde final başarısı yakalamış; Ferhat Arıcan ile Ahmet Önder dün kürsü için yarıştı.
Ahmet bu kez kürsüde!
Paralele önce; Avrupa Şampiyonası’nda madalyaları kılpayı kaçıran, 2017’de genel tasnifte Dünya 9.’luğu bulunan 23 yaşındaki Ahmet Önder çıktı. Hatasız bir performans sergileyen milli sporcumuz 14.983 puanla ilk sıraya yerleşti. Büyük Britanyalı Fraser gelene kadar da yerini korumayı başaran Ahmet Önder, dünya 2.’liğiyle tarihi sevincimizi iki katına çıkardı. Bu sonuçla Türkiye sadece şampiyonlukla yetinmedi gelen gümüşle, 2019 Dünya Şampiyonası’nı çifte madalyayla kapattı.
Aynı alette final yapan ve paralelde Avrupa 3.’lüğü bulunan Ferhat Arıcan ise, 14,900 puanla kürsünün dışında kalarak, Dünya 5.’liği elde etti.
Tarihi 2 madalya ve 4 kota
Aslında Erkek Milli Takımımız, şampiyonaya, 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları’na takım halinde kota alma hedefiyle gitmişti. Maalesef, şampiyonanın başında bu şansımızı özellikle de kulplu beygirdeki beklenen puanların altında kaldığımız için ulaşamadık. Ancak hiç de sürpriz olmayan madalyaları boynumuza takmayı başardık. Sadece tarihi madalyalar değil aynı zamanda olimpiyata 4 kota alarak da bir ilki başardık. Nazlı Savranbaşı, Ferhat Arıcan (Genel tasnif), İbrahim Çolak (Halka) ve Ahmet Önder (Paralel) 2020 olimpiyatına hak kazanırken, Türkiye de ilk kez 4 cimnastikçiyle Tokyo’ya gitmeye hazırlanıyor.
Olimpiyata ilk kez 4 sporcuyla gideceğiz
2016 Rio Olimpiyat Oyunları’na Türkiye ilk kez iki cimnastikçiyle (Ferhat Arıcan, Tutya Yılmaz) gitmeyi başarmıştı. 2019 Dünya Şampiyonası’nın birlikte bu rekor da kırıldı. Türkiye 4 sporcuyla; Nazlı Savranbaşı, Ferhat Arıcan (Genel tasnif), İbrahim Çolak (Halka) ve Ahmet Önder (Paralel) olimpiyat oyunlarına kota aldı. Bu sonuçla Türkiye tarihinde ilk kez, 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları’na 4 cimnastikçiyle katılacak.
16 ülke içinde 4. sıradayız
Atletizmle birlikte sporun ata branşlarından biri olan cimnastikte, Türkiye’nin Dünya Şampiyonası tablosunda 4.sırada yer alması, başarının da en büyük göstergesi...
2019 Dünya Şampiyonası geride kalırken, yaklaşık 80 ülkeden 16’sı madalya tablosuna girebildi. Ve bu 16 ülke arasında Türkiye 1 altın, 1 gümüşle ABD, Rusya ve Büyük Britanya’nın ardından 4.sırada yer aldı.
Hatice Yücel
‘’Türk Cimnastik Tarihi'nde bir milat: İbrahim Çolak, Dünya Şampiyonu‘’
Almanya’nın Stuttgart şehrinde devam eden Dünya Artistik Cimnastik Şampiyonası’nda Türkiye tarihi bir zafere tanıklık etti. İbrahim Çolak halka aleti finalinde hatasız performansıyla 14.933 puan çıkardı ve tarihi altın madalyaya uzandı.
Kürsüde Mehmetçik’i selamlayan İbrahim Çolak’ı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan telefondan arayarak bizzat kutladı.
8 eleme serisi sonrası 14.858 puan alarak finale lider olarak çıkan milli sporcumuz, bu bölümde de şampiyonluk favorisi; Brezilyalı Zanetti, Fransız Said, Yunanlı Petrounias ve İtalyan Lodadio’yi birden fazla rakibini geride bırakarak Dünya şampiyonluğuna ulaştı.
Tarihteki ilk altın
Bu başarı Türk Cimnastik Tarihi’nde de taşları yerinden oynattı... İbrahim Çolak, Dünya Şampiyonası tarihinde artistik cimnastikte ilk madalya kazanan Türk sporcu unvanını elde ederken aynı zamanda da Olimpiyat, Dünya ve Avrupa Şampiyonası düzeyinde cimnastikte ilk şampiyonluk sevinci yaşayan isim oldu
2018’de de yapmıştı
24 yaşındaki milli sporcunun bu başarısı hiç de tesadüf değildi, aksine ‘Madalya geliyor’ sinyalini çoktan vermişti. Başkan Suat Çelen’in göreve gelişiyle birlikte cimnastikte hareketlilik başlamış ve İbrahim Çolak daha önce de iyi olduğu halka aletinde göğsümüzü kabartmıştı.
Antrenör Yılmaz Göktekin tarih yazan sporcuyu omuzlarına aldı.
2017’de Dünya 5.’liği, ‘The Colak’ adıyla Dünya Cimnastik Literatürü’ne giren hareketi ve 2018 Avrupa Şampiyonası’nda gelen tarihi ikincilik... 1 yıl önce halkadaki Avrupa 2.’liğiyle Türk Cimnastik Tarihi’ndeki iyi dereceye imza atan Çolak, çıtayı Dünya Şampiyonası’nda yükseltti, altın madalya ile bizleri gururlandırdı.
‘’Şimdiden gururlandık‘’
Türk cimnastiği özellikle de son 4 yıldaki yükselişiyle dikkat çekti. Olimpiyat, Dünya ve Avrupa Şampiyonası’nda alınan her derece, tarihi bir başarıydı. Ay-Yıldızlı ekibimiz en son çıtayı ‘takım halinde olimpiyat kotası’ alma derecesine taşımıştı. Almanya’da düzenlenen Dünya Artistik Cimnastik Şampiyonası da hedefe giden yoldu. Ferhat Arıcan, İbrahim Çolak, Ahmet Önder, Mustafa Arca, Yunus Emre Gündoğu’dan oluşan Erkek Milli Takımımız bunun için mücadele etti, ancak küçük farklarla ilk 12’ye giremedi ve bu tarihi şansı kaçırdı.
Cimnastik için 2020 ilklerin olimpiyatı olacak
Hedeflenen olmadı ancak sporcularımız bireysel aletlerde yüzümüzü güldürdü. Bireysel aletlerin final müsabakaların hafta sonu yapılacağı Dünya Şampiyonası’nda 3 sporcuyla madalya kovalayacak Türkiye, olimpiyat yolunda da 3 kota almaya hak kazandı. Hatta bu kota sayısı, cumartesi günkü halka finalinin ardından 4’e çıkabilir. Yani Türk cimnastiği şimdiden olimpiyat bazında bir ilki yaşıyor.
2016 Rio Olimpiyatı’na ilk kez 2 sporcuyla (Ferhat Arıcan, Tutya Yılmaz) yer alan Türk cimnastiği, 2020 Tokyo Olimpiyatı’na 3’ü kesin belki de 4 sporcuyla gitmeye hazırlanıyor... Bir de üstüne Dünya Şampiyonası’ndaki 3 finalden birinin madalyaya dönüşmesi, bize miladı yaşatır. Bu süreçte kota almış, finale kalan, olimpiyat ve madalya şansını sürdüren 4 sporcumuzu tanıyalım...
AHMET ÖNDER (Paralel):
Paralel aletinde, Ferhat Arıcan’la birlikte finale çıktı. İki isim de Pazar günü madalya mücadelesi verecek. Onun öncesinde, paralel finalinde 8 sporcunun 6’sının da takım kategorisinde kota alması ve Ferhat’ın da genel tasnifte olimpiyat hakkı kazanması, final sıralamasına bakılmaksınız Ahmet Önder’in paralel aletinde 2020 Tokyo vizesini almasını sağladı.
Milli sporcu, 2017 Dünya Şampiyonası’nda genel tasnifte dünya 9.’su olmuştu.
FERHAT ARICAN (Genel tasnif/Paralel):
2016 Rio’ya katılarak 108 yıllık olimpiyat hasretini dindiren Ferhat Arıcan kariyerine 2. kez olimpiyata katılma hakkı elde etti. Dünya Şampiyonası’nda genel tasnifte (6 alet: Paralel, yer, barfiks, atlama, kulplu beygir, Halka) 2020 kotası alan 26 yaşındaki sporcumuz ayrıca paralel aletinde final mücadelesi verecek. 2019 Avrupa Şampiyonası’nda Türkiye’ye 3., paralel aletinde ilk madalyasını (bronz) kazandıran Ferhat’ın dünya cimnastik literatüründe ismini taşıyan 3 hareketi bulunuyor.
Ferhat 1908 Olimpiyatı’nda yarışan Aleko Mulos’tan sonra olimpiyata katılan ilk Türk erkek cimnastikçi olmuştu.
NAZLI SAVRANBAŞI (Genel tasnif):
Dünya Şampiyonası’nda 2020’ye ilk olimpiyat kotası alan cimnastikçi oldu. 16 yaşındaki milli sporcumuz genel tasnifte (4 alette: Atlama, Denge, Yer, Paralel bar) 2020 Tokyo’ya gitmeye hak kazandı ve olimpiyatlara katılacak 3. kadın cimnastikçimiz olarak tarihe geçti.
Olimpiyatlara katılan ilk kadın cimnastikçi Göksu Üçtaş Şanlı olmuş (2012 Londra) ardından aynı başarıyı Tutya Yılmaz 2016 Rio’da elde etmişti.
iBRAHiM ÇOLAK (Halka aleti):
2017’deki Dünya 5.’liği sonrası kariyerinde ikinci kez bu kulvarda finalde mücadele etme hakkı kazandı. 24 yaşındaki milli sporcu halka finaline hem de lider olarak çıkmayı başardı. 8 eleme serisi sonrası tüm rakiplerini geride bırakan İbrahim Çolak şimdi hem kürsü hem de olimpiyat kotası için mücadele verecek. Finalde henüz kota almamış 4 sporcunun üzerinde bir derece elde ederse, 2020 Tokyo’ya gitme hakkı kazanacak. 2018 Avrupa Şampiyonası’nda halka aletinde gümüş madalyaya uzanan İbrahim Çolak, Türk cimnastik tarihinin en iyi derecesini elde etmişti.
Cimnastikte daha önce tek madalyamız Ümit Şamiloğlu tarafından 2003’te üçüncülükle gelmişti. Çolak’ın bir de Dünya literatüründe soyadını taşıyan hareketi bulunuyor.
Nasıl olimpiyat kotası alabilir?
NOT 1: Farklı kategorilerde olimpiyat kotası almamış ilk 3 isim, 2020 Tokyo’ya gitmeye hak kazanacak.
NOT 2: Halkada İbrahim Çolak’la birlikte kota alamamış 4 isim var. Yani milli sporcumuzun kota elde etmesi için Fransız, İtalyan, Ermeni ve Yunan sporculardan en az birini geride bırakması gerekiyor.
Nasıl olimpiyat kotası alabiliriz?
NOT 1: Ahmet Önder hariç tüm isimler farklı kategorilerden olimpiyat hakkı elde ettiği için sporcumuzun finaldeki sıralamasına gerek kalmadan kota almış oldu.
NOT 2: Bireysel aletlerde, bir ülkeden en fazla 3 sporcu kriteri bulunuyor. Türkiye de 3’ten fazla aday olmadığı için bu kural Ahmet Önder’in kotasına engel teşkil etmiyor.
TAKIM KOTASI ALAN ÜLKELER:
Rusya, Çin, Japonya, Ukrayna, B.Britanya, İsviçre, ABD, Tayland, Güney Kore, Brezilya, İspanya, Almanya
‘’Tarihi kotayı alamadık‘’
Almanya’da devam eden Dünya Artistik Cimnastik Şampiyonası’nda Türkiye’nin yüzü önceki gün kadınlar genel tasnifte gelen 2020 Tokyo olimpiyat kotasıyla gülmüştü.
16 yaşındaki Nazlı Savranbaşı, tüm aletlerde topladığı 49.799’luk puanla olimpiyatlara gitme hakkı kazandı. İşte bu güzel haberin ardından, son yıllarda belki de en iyi dönemini yaşayan Türk cimnastiğinde tarih yazmak için Erkek Milliler dün eleme müsabakalarına çıktı.
Hedef; ilk kez takım halinde olimpiyat oyunlarına gitmeye hak kazanmaktı. Ancak olmadı. Dünün sonunda Türkiye 244.652 puanla 10. sırada yer aldı.
Kulplu beygir bizi yaktı
Ferhat Arıcan, İbrahim Çolak, Ahmet Önder, Mustafa Arca, Yunus Emre Gündoğdu ve Sercan Demir’den (yedek) oluşan Ay-Yıldızlılar aslında 5. alet olan kulplu beygire kadar iyi bir mücadele sergilemişti. Favori olduğumuz paralel aletinde Avrupa 3. Ferhat Arıcan (14.933) ile Ahmet Önder (14.800) ilk 2 sırada yer aldı. Ancak çok zorlandığımız kulplu beygirde, Ahmet’in 10.900’da kalması ve bu aletten en düşük puanı almamız Türkiye bir anda alt sıralara düşürdü. Son alet olan halkada Avrupa 2.’si İbrahim Çolak 14.858 puanla ilk sıraya yerleşmesi takımı anca 7. sıraya kadar çıkarabildi. Ama yetmedi.
Favori çok, takım kotası şansımız az!
Takım seri elemeleri bugün de devam edecek. 2020 Tokyo vizesini daha önce alan Çin ve Japonya’nın da yer aldığı 13 ülke takımı bugün ilk 12’ye girmeye çalışacak. Şu anda Türkiye 10. sırada ve takım halinde olimpiyat kotası alması için mucizeye ihtiyacı var. Şansımız yok denecek kadar az. Tabii ki, sporda her şey olabilir ancak bugün mücadele edecek takımlar arasında, çok fazla favori ülke bulunuyor.... Bunları başında da; ABD, Kanada, İsviçre, Büyük Britanya, G.Kore, eskisi kadar olmasa da Ukrayna ve Romanya geliyor. 2020 olimpiyat kotası alacak ülkeler tablosuna Çin ve Japonya’yı da eklediğimizde Türkiye 10. sırada yer alıyor. Yani bugün serisini sunacak 11 takımdan 2’sinin üzerimize çıkması olimpiyat hedefimizi bitirecek.
İbrahim Çolak lider durumda
Dünya Cimnastik Şampiyonası bundan sonra Türkiye için bireysel branşlarda final ya da olimpiyat kotası alma anlamında devam edecek. 4 eleme serisi sonunda paralel bar Ferhat Arıcan ile Ahmet Önder 2. ve 3. sırada, halkada da İbrahim Çolak ilk sırada yer aldı. Genel tasnifte de Ferhat 15., Ahmet de 17. sırada olimpiyat kotası şansını sürdürüyor. Bugünkü yarışlar sonunda da sporcularımızın durumu netleşecek.
‘’Olimpiyat uyarısı‘’
Nisan ayındaki Avrupa Şampiyonası’nda Güreş Milli Takımımız başarılı bir turnuva geçirmiş, 6 altın, 2 gümüş ve 8 bronz olmak üzere 16 madalya elde etmişti. 2018 Dünya Şampiyonası’nda kürsünün dışında kalan ya da şampiyon olamayan favorilerimiz; Rıza Kayaalp, Yasemin Adar (2018’de Dünya 2.’si oldu) ve Taha Akgül kürsünün zirvesinde yer almıştı. Hatta Taha, en büyük rakibi Gürcü Petriashvili’yi yenerek altına uzandı. Yani 2018’in tozu atılmış gibiydi. 4 ay sonra katılacağımız 2019 Dünya Şampiyonası için beklenen hedeflere ulaşma yolunda bize umut vermişti. Bu şampiyonayı ayrıca özel kılan, 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları’na kota verecek olmasıydı... Bu Dünya Şampiyonası’nda ilk 6’ya giren her sporcu - olimpik kiloysa- 2020 Tokyo vizesini cebine koyacaktı.
İlk 6’ya girmek handikap oldu!
Türkiye, Kazakistan’ın ev sahipliği yaptığı Dünya Şampiyonası’na en az 8 olimpiyat kotası hedefiyle gitti ve favori isimlerden de sadece kürsü değil, altın madalya beklemişti. Ancak hesaplar uymadı. Şampiyona sonrası da görüldü ki, tüm ülke sporcuları hazırlıklarını ilk 6’ya girebilmek için yapmış ve bu nedenle de kilolardaki ilk tur müsabakaları bile çekişmeli ve zorlu geçti. Bu da bizim adımıza bir handikap oldu. Her şeye rağmen grekoromende Rıza Kayaalp’in tarihi dünya şampiyonluğu, Cenk İldem’in dünya 3.’lüğü ve serbestte de Süleyman Atlı ile Taha Akgül’ün gümüş madalyası çok değerli başarılar. Ancak iddialı olduğumuz bazı kilolarda ilk 6’ya yaklaşamamız bile biraz hayalkırıklığı yaşattı...
Olimpiyat öncesi önlem alınmalı
Kadınlarda; Yasemin Adar’ın 16.sırada kalması, Buse Tosun’un repesaj maçını son saniye vermesi, Evin Demirhan’ın kotayı kılpayı kaçırması... Grekoromde; Son dünya şampiyonu Metehan Başar’ın kürsüye yaklaşamaması, Son Avrupa Şampiyonu Atakan Yüksel’in çok gerilerde kalması... Serbestte; Taha Akgül’ün Avrupa arenasında yendiği Gürcü rakibini Geno’ya Dünya Şampiyonası’nda bir türlü üstünlük sağlayamaması. 2017 ve 2018 Dünya Şampiyonası’nda olduğu gibi, kaybettiği tüm maçları son saniyelerde puan vererek yitirmesi... İşte tüm bunları gözardı etmeden, 2020 Tokyo Olimpiyatı öncesi önlem almak bize başarı getirecektir. Bu şampiyona bizim nazar boncuğumuz olsun!
Son kota şansı Avrupa Elemeleri
Olimpiyat kotasına gelirsek. Dünya Şampiyonası’nın en başarılı ülkesi, 9 kota alan Rusya oldu. Kadın güreşindeki başarısıyla tanınan olimpiyatın ev sahibi Japonya ile Kazakistan da bu şampiyonayı iyi değerlendirip 7 kota çıkardı. Türkiye’nin hedef koyduğu 8 kotaya ulaşması için ise, önümüzde Avrupa Elemeleri var. 19-22 Mart 2020 tarihleri arasında Macaristan’da gerçekleşecek bu turnuvada işimiz daha zor olacak. Çünkü sadece final oynayan 2 sporcu olimpiyata gitmeye hak kazanacak.
‘’Yeni rota Tokyo!‘’
Takım sporlarında, Türkiye’nin en başarılı branşlarının başında gelen Türk kadın voleybolu, madalya koleksiyonuna bir yenisini daha ekledi. A Milli Takımımız, Avrupa Şampiyonası tarihinde 16 yıl sonra ikinci kez gümüş madalya elde etti. Finalde son Avrupa, Dünya ve olimpiyat 2.’si Sırbistan’la karşılaşan Ay-Yıldızlılar belki de kritik anlarda çok fazla basit hata yapmasa şu anda şampiyonluk zaferini kutluyor olacaktı. Altın madalyanın kapısından dönen, yeniden yapılanmış, genç ve dinamik Filenin Sultanları için artık yeni bir dönem başlıyor...
Geride kalan 2 yıllık süreçte kadın voleybolu jenerasyon değişimine girmişti. Altyapıda çok iyi bir jenerasyon yakalanmış hatta 2017’de genç kızlarımız dünya şampiyonu olmuştu. Ancak A takım seviyesinde gençlerle mevcut kadrodaki tecrübeli isimleri aynı kadroda koordine etmek gerekiyordu.
Guidetti 2017’de göreve geldi
Bunun için uzun seneler Vakıfbank’ı çalıştırmış, Türk oyuncuları çok iyi tanıyan, aynı zamanda Hollanda ve Almanya Milli Takımları’nda başarılı sonuçlara imza atmış başantrenör Giovanni Guidetti’ye bu görev verildi. Guidetti, Milli Takım’ın başına geçtiği 2017’de yaptığı açıklamalarında da “İstediğim takım tutkulu, mücadeleci olacak” demişti. ..Ve son Avrupa Şampiyonası’nda sahada gerçekten yüreğiyle mücadele eden bir Milli Takım gördük. Şampiyonluğu kaçırmamız herkesi üzse de mücadeleci oyunumuz tüm Türkiye’yi gururlandırdı.
Jenerasyon değişimi
Guidetti’li dönemde Filenin Sultanları 3 önemli organizasyonda sınav verdi; 2017 Avrupa, 2018 Dünya ve 2019 Avrupa Şampiyonası... Aralarda da Dünya Milletler Ligi’nde (2017, 2018, 2019) boy gösterdik. Bu turnuvaların hepsi, ileriye bir adımdı. Alınan sonuç tabii ki önemliydi ama daha da önemlisi her organizasyon genç jenerasyonu bir sonrakiye hazırlamaktı. 2017 Avrupa’da Gözde, Eda, Naz, Bahar, Güldeniz, Neriman, Polen, Meryem gibi tecrübeli kadroya Kübra Aktürk ve Hande Baladın eklenmişti. Bu ilk sınavda Avrupa 3.’lüğü elde edilmişti. 10. olduğumuz 2018 Dünya Kupası’nda artık tam bir geçiş dönemi yaşanmıştı. Kaptan Eda’nın dışında kadroda; Ebrar, Zehra, Cansu, Aylin, Çağla, Derya gibi genç isimler vardı. 2019 Avrupa Şampiyonası ise geçiş dönemi sonrası yeni kadrodan tam randıman alacağımız bir organizasyon oldu. Sonucu da gümüş madalyayla tamamlandı.
Olimpiyat elemesine geri sayım
26 yaş ortalamasına sahip bir kadromuz var ve Avrupa sınavında daha da iyi olacağının sinyalini verdi. Şimdi ki, en yakın hedefimiz ise 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları’na katılmak olacak. Tecrübeli çalıştırıcı Avrupa Şampiyonası’nın biter bitmez, mesajını verdi. Guidetti sosyal medyadan, “Bu inanılmaz teşekkür ederim. Bu inanılmaz ekiple 15 Mayıs’tan bu yana çok çalıştık. Ve Sırbistan’a 5. seti 15-13 vererek kaybettik. Ama bu bizim için büyük bir adım oldu. Şimdi Tokyo’ya odaklanma zamanı” açıklamasına yaptı. 6-12 Ocak 2020 tarihleri arasındaki Avrupa Olimpiyat Elemeleri’ne katılacak olan Filenin Sultanları’nın önünde artık 3 aylık bir süreç var...
‘’Boynumuzda gümüş, gönlümüzde altın‘’
Türk kadın voleybolunda 2003’teki tarihi Avrupa 2.’liği başarısı tam 16 yıl sonra yeniden tekrarlandı. Ankara’nın ev sahipliği yaptığı Avrupa Şampiyonası’nda Filenin Sultanları gümüş madalya kazandı.
Son Dünya ve Avrupa şampiyonu, olimpiyat 2.’si Sırbistan’la finalde karşılaşan Türkiye güçlü rakibi karşısında elinden geleni yapsa da sonunu getiremedi. Skorda geriye düşmesine rağmen oyunun içinde kalan, setlerde 2-1 geriden gelip maçı tie-break’e taşıyan ve hatta 5. sette 9-6’lık üstünlük kuran Ay-Yıldızlılar’ın çabası zafere yetmedi. Kızlarımız Sırbistan’a 3-2 yenildi.
Basit hatalar en büyük handikabımız oldu ancak güçlü Sırbistan karşısında gösterdiği dirençli oyunuyla Filenin Sultanları tüm Türkiye’yi gururlandırdı, belki gümüş madalyada kaldı ama ‘Gönüllerin Şampiyonu’ oldu.
Hücumda organize olamadık
Maça müthiş başladık, hücumda tüm oyunculardan sayı bulduğumuz ilk seti 25-21 alıp, 1-0 üstünlük kurduk. Bu seviyede daha ilk finalini oynayan genç bir kadro olmamız aynı zamanda basit hataları da yapmamıza sebebiyet verdi.
İlk sette kötü servis atan Mihajlovic 2.sette ise takımının yıldızıydı, Boskovic’le birlikte üst üste gelen smaç sayılarıyla bu bölümü takımına 25-21 kazandırdı.
Türkiye’nin hücumdaki dağınık görüntüsü 3. sette de devam etti ve Sırbistan bu seti de 25-21 alarak 2-1 öne geçti.
4.sette geriye düşsek de kaçan servisleri iyi değerlendiren Millilerimiz, rakibini 18-18’de yakaladı. Özellikle de Fatma ve Zehra’nın ön plana çıktığı bu bölümde seyirci desteğini arkasına alan Türkiye 4. seti 25-22 kazandı ve durumu eşitledi: 2-2.
5. setin sonunu getiremedik
Zehra’nın etkili oyunuyla Ay-Yıldızlılar final setine 9-6’e üstünlükle girdi. Ancak savunmadaki basit hataları iyi değerlendiren Sırbistan eşitliği sağladı: 9-9. Hücumda yine organize olamayınca, Sırbistan 14-12 öne geçtiği seti alıp, sahadan 3-2 zaferle ayrıldı.
‘’Haydi kızlar bir zafer daha‘’
Türk kadın voleybolunda, 2003 yılı bir milad olmuştu. Milli Takımımız, Avrupa Şampiyonası’nda ilk kez finale kalmış, gümüş madalya kazanmıştı. O günden bu yana 7 organizasyonda boy gösteren Ay-Yıldızlılar 3 kez yarı final şansı yakalansa da sadece 2’si Avrupa 3.’lüğüyle tamamlanmaştı. ..Ve 16 yıl sonra, müthiş bir jenerasyon yakalayan ve coach Guidetti sayesinde genç ve mevcut oyuncuları aynı kadroda buluşturmayı başaran Türkiye bunun meyvesini de tarihindeki ikinci kez Avrupa finaline kalarak aldı.
Polonya’nın hesabı kesildi
Ankara’nın ev sahipliği yaptığı Avrupa Şampiyonası’nda 16’lı turda Hırvatistan’ı ardından favori gösterilen Hollanda’yı eleyen kızlarımız dün de Polonya’yla final için kapıştı. Hücum gücü yüksek bir takımdı ancak Milli Takımımız’a ‘vız’ geldi... Filenin Sultanları, 16 yıl önce bizi şampiyonluktan eden Polonya’yı bu kez 3-1’le mağlup edip, hem hesabı kesti hem de final biletini kaptı.
Kübra’nın servisleri...
Maça yine çok konsantre başlayan Millilerimiz özellikle de Kübra’nın etkili servisleri ilk sete damgasını vurdu. 4’ünü ‘ace’ çevirdiği 10 servisin hepsi de rakip savunmaya zor anlar yaşattı. Türkiye 8-3 üstün başladığı bu bölümü 25-17 aldı: 1-0. İyi servis atan bir Türkiye’yle karşılan Polonya şaşkınlığını üzerinden atamazken 2. sette de üstünlüğümüz devam etti. Tüm oyuncularımız skora katkı yaparken 2. set de 25-16 lehimize bitti: 2-0.
Kaptan gibi kaptan!
3. set ise kabusumuz oldu. Adeta Türkiye şalteri kapatmış gibiydi. Uyuyan dev Polonya hatalarımız sayesinde farkı buldu (25-15) ve durumu 2-1 getirdi. 4.setin başında da durgunluğumuz sürdü, 6-2 geriye düştük. Milliler’e bir kıvılcım gerekti. Eda Erdem Dündar kaptanlığın sadece unvandan ibaret olmadığını yine gösterdi. Tecrübeli isim, sayıları ve sinerjisiyle, takımı yeniden canlandırdı. Simge’nin inanılmaz kurtarışları, Ebra ve Hande’nin de katkısıyla Türkiye öne geçip (25-17), maçı 3-1 kazandı.