Arama

Popüler aramalar

‘’Avantaj Efes'te‘’

Süper Lig yarı final ilk maçını 42 sayı farkla kaybeden Anadolu Efes adeta şahlandı... Fenerbahçe önünde Ataköy'deki 2. maçı alıp durumu eşitleyen Lacivert-Beyazlılar dün de Sinan Erdem'e taşınan serinin 3. maçını yine inanılmaz bir oyunla 97-91 kazanarak 2-1 üstünlük kurdu, finale göz kırptı!

Anadolu Efes ile Fenerbahçe Beko arasında bir başka muazzam maç izledik Sinan Erdem'de. İlk maçı 42 sayı farkla kaybettikten sonra ayağa kalkan ve Ataşehir'de servis kıran Anadolu Efes, yine geride götürdüğü maçı son çeyrekte kazandı, finale bir adım daha yaklaştı. Fenerbahçe ilk yarı, hatta ilk 3 periyot üçlüklerle yaşadı. Sarı-Lacivertliler, kullandıkları 20 üçlüğün tam 15'inde isabet bulmuştu 30 dakika sona erdiğinde. Ama ilk iki maç pota altını domine eden Motley, Pleiss karşısında çok etkisiz kaldı. Guduriç maçı 0 sayıyla tamamladı. Tamamen dış şutlara kalan Fenerbahçe'de son çeyrekte üçlükler girmeyince Anadolu Efes geriden gelmenin avantajını kullandı. Sarı-Lacivertliler, son çeyrekte 9'da 1 ile üçlük attı. Anadolu Efes'te Larkin ortalarda gözükmemesine rağmen bu kez Miçiç kontrolü eline aldı.

Efes potaya gitti, 37 ribaunt aldı!

Fenerbahçe'nin tersine sürekli potaya gitmeyi denedi Lacivert-Beyazlılar... Son bölümde 9 sayı geri düşmelerine rağmen potaya giden ve bu nedenle tam 32 kez serbest atış çizgisine gidip buradan 26 sayı bulan Efes için galibiyetin anahtar noktası burası oldu. Tabii ki ribauntlar... Efes 12'si hücum olmak üzere 37 ribaunt alırken Fenerbahçe Beko 4'ü hücum olmak üzere 20 ribauntta kaldı. Bu tempoda iki takım da çok az top kaybı yaparken sonucu, serbest atışlar belirledi. Fenerbahçe 29 üçlük denerken, 33 kez içerini kullandı. Efes ise 20 üçlüğe karşın 40 kez ikilik denedi.

Değişim için şimdi sıra Itoudis'te

42 fark sonrası Ergin Ataman rotasyonda 2 yabancıyı değiştirmişti. Şimdi geride olan ve bazı şeyleri değiştirmek durumunda olan İtoudis. Guduriç ve Motley'in dünkü kötü performansı sonrası Tyler Dorsey hamlesi gelebilir diye düşünüyorum.
Maç bitimi Fenerbahçe yönetimi hakemlere yoğun itirazlarda bulundu. Bu kadar tempolu ve teması yüksek maçlarda hatalar olabiliyor. Gördüğüm en net hata Davis'e yapılan faülün çalınmamasıydı. Davis ardından itirazdan teknik faul aldı. Bu karar sonuca etki etti mi? Daha bitime 3-4 dakika vardı..!!!

Son yılların en harika Play-Off serisi

Sonuçta henüz seri bitmedi. İki takımın yıldızları da harika oynuyorlar. Her an dengeler değişebilir. Son iki maç küçük nüanslarla bitti. Son yılların en harika Play-Off serisi oynanıyor. Bugünkü Karşıyaka-Telekom maçının başlamasını da iple çekiyorum...

08 Haziran 2023, Perşembe 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Bir Efes klasiği!‘’

Yeni sezonda Panathinaikos'la anlaşan Ergin Ataman, Fenerbahçe galibiyeti sonrası çok doluydu. Kırgındı... 'Konuşacak çok şey var ama anlatamıyorum' dedi. Neden kırgın olduğu çok açık aslında... Önce 20 yıl önceye, sonra Efes'in Avrupa'yı 4 yıl domine ettiği döneme dönelim...

Anadolu Efes 2000 yılında tarihinde ilk kez Final-Four'a kalmıştı. Coach Ergin Ataman'dı... Tarihi bir başarı elde etmişti.

Ama Ergin Ataman 6 ay sonra başkan tarafından görevinden alındı. Kötü gidiş nedeniyle kan değişimi gerekiyormuş!!

Aradan 20 yıl geçti.

Efes onlarca antrenör, yüzlerce oyuncu değiştirdi, milyonlarca dolar para harcadı. Elde ise koskocaman bir 'sıfır' vardı.

20 yılda hiç bir şey değişmemiş

Euroleague'i sonuncu bitirdikleri sezon tekrar takımın başına geçti Ergin Ataman.

Kadroyu kurarken, Larkin dışında yıldız sayılacak bir oyuncu transfer etmedi. O da bir şey kazanamamıştı. Zalgiris'te Pangos'un yedeği olan Miçiç yardımcı oyun kurucu olarak alındı. Pleiss, Beaubouis, Moermann, Anderson, Simon, Motum ve Sertaç gibi Final-Four adayı hiç bir takımın almayı düşünmeyeceği isimlerle sözleşme imzaladı. Sonra da kariyeri dibe vuran, aylarca boş kalan Singleton takıma dahil oldu.

10-12 milyon dolarlık vasat sayılacak bir bütçeyle kuruldu bu takım ve 20 yıl sonra Efes Final-Four'a kaldı ve tarihinde ilk kez final oynadı.

Bir yıl sonra ise ligi domine ettiler. Tüm rakipleri sürklase ediyorlardı. Real, Barca, Olympiakos kim gelirse gelsin ilk yarıdan 20 fark yapıp maçı bitiriyorlardı. Tabii ki maçlar oynanmadan kazanılmaz ama bana göre modern Euroleague tarihinin en iyi basketbol oynayan takımıydı Anadolu Efes. Sakatlık vs olmasaydı muhtemelen şampiyon olacaklardı ama Covid nedeniyle sezon iptal edildi.

Kimsenin yüzüne bakmadığı oyuncularla...

Ardından bu oyuncularla tarihinin ilk Euroleague şampiyonluğunu kazandı Anadolu Efes ve Ergin Ataman... Herkes diyor ya 'Miçiç-Larkin ve diğer yıldızlar bizde olsa biz de şampiyon oluruz'... O oyuncuların hiç biri yıldız değildi. Ne Miçiç, ne Moerman, ne Pleiss, ne Anderson ne diğerleri.. Ne de 29 yaşına kadar 10-11 değişik kulüpte oynayan, Anadolu'yu gezen Sertaç Şanlı. Takımın eskisi Dunston dışında şampiyonluk gören bir isim bile yoktu bu takımda. Hepsi takımla beraber gelişti, hepsi birer yıldız oldu.

Tabii ki şampiyon oyuncuları tutmak için onlara şampiyon parası ödemek gerekiyordu. Bir çoğunun aldıkları ücret arttı. Miçiç-Larkin, (Mirotiç) hariç Avrupa'nın en çok kazanan oyuncuları arasında yer alıyordu.

Fenerbahçe Beko daha pahalı bir takımdı 

Ama üst üste ikinci kez şampiyon oldukları sene yine de Efes'in bütçesi; örneğin o yıl Play-Off bile yapamayan De Colo, Vesely gibi yıldızlara sahip Fenerbahçe Beko'dan daha azdı mesela. (Buna Şehmuz, Starks, Floyd'un buy-outları ve şube maaşları dahil) Barcelona ve Real Madrid'i saymıyorum...

Konuşuluyor ya; o bütçeler, o yıldızlarla herkes şampiyon olur. Öyle olmuyor işte...

Kısacası Ergin Ataman ve takımı 4 yıl Avrupa'da fırtına gibi esti. 3 final, 2 şampiyonluk ve sayılmayan bir sezon.

Anadolu Efes ve başkan Tuncay Özilhan'ın yıllardır hayalini kurduğu senaryolar gerçek oluyordu. Efes artık Avrupa'nın en büyüğüydü.

Kupa zaferlerinin yanı sıra Ataman'ın en büyük başarısı ise o özlenen Efes ruhunu geri getirmiş olmasıydı.

Yıllardır boş tribünlere oynayan, otobüslerle salona taraftar taşıyan kulüp, bedava bilet dağıtan kulüp artık 'kapalı gişe' oynuyordu her maçını. Sinan Erdem Spor Salonu tam kapasite dolarken binlerce bilet talebi de karşılıksız kalıyordu.

Bu sene ne oldu? Yalnış transfer hamleleri yapıldı. M'Baye, Pollonara, Ziziç gibi. Clyburn transferi büyük riskti. Miçiç ve Larkin varken bir büyük yıldızı daha sisteme adapte edebilmek kolay olmayacaktı. Ergin Ataman bunu başaramadı. Takım da kendi de sezona kötü başladı ve kötü bitirdi. Kendi de takım da bana göre gereken kontantrasyonu sağlayamadı.

Efes tarihinin belki de en pahalı kadrolarından biriydi Clyburn-Miçiç-Larkin'li takım ve Play-Off'a kalamamak büyük hayal kırıklığıydı. İki yıl üst üste şampiyon olduktan sonra Play-Off dışı kalmak tabii ki başarısızlık.

Peki bunun sonucu 4 yıllık efsane sezonları bir kalemde silip atmak mı olmalı?

Obradoviç 10 kere kovulmuştu! 

Yakın geçmişten bir örnek vereyim.

Zeljko Obradoviç... Panathinaikos'la tam 13 sezon geçirdi. 8 Final-Four, 5 şampiyonluk. Efsane coach, efsane takım!!

Peki aradaki 5 sezon.

Panathinaikos 2002-2003 sezonda şampiyonluk sonra kaderin cilvesi Ergin Ataman'ın çalıştırdığı Montepaschi Siena'nın bulunduğu gruptan çıkamadı ve Final-Four yapamadı. 2004 yılında Top 16 grubunu sonuncu bitirdi ve elendi. 2005-2006'da Serkan Erdoğan'ın 24 sayı attığı maçta TAU Ceramica'ya yenildi ve tarihinde ilk kez Play-Off'tan elendi Obradovic. Yine Final-Four'a kalamadı. Bir yıl sonra Euroleague şampiyonu oldu ama 2008'de Play-Off bile yapamadı. Kariyerinin en kötü Euroleague sezonlarından birini geçirdi. Ama kimse ona 'buraya kadar' demedi, Obradoviç tekrar Panathinaikos'u şampiyonluklara taşıdı.

Yapılması gereken sezon başında Ergin Ataman'ın önüne 5 yıllık kontrat koymak olmalıydı.

Sanki Anadolu Efes Panathinaikos gibi bir sürü kupa kazanmış, bir sürü Final-Four heyecanı yaşamış da, antrenör beğenmiyor.

Pablo Laso'nun da 10 yıllık Real Madrid kariyerine bakın. Şampiyonluklar, finaller var ama boşa geçen bir sürü sezon da.

Ergin Ataman'ın boşa geçecek bir sezonluk hakkı da yokmuş demek ki Efes yönetimi gözünde...

20 yıl Final-Four bekle, aynı 20 yıl önce olduğu gibi kötü giden bir sezon sonrası Ergin Ataman'ı gönder. 20 yılda hiç bir şey değişmemiş...

Kaybeden Ergin Ataman olmaz, Efes olur... O Panathinaikos'ta başarısız olsa da, ertesi sene başka bir Euroleague takımında iş bulur. Umarım Anadolu Efes, bir 20 yıl daha Ergin Ataman gibi birini beklemez...

Not: Erdem Can'ın Efes'le anlaştığı bilgisi var. Laso dışında hiç bir yabancı coach Efes'i kesmezdi. Erdem Can ilk antrenörlük sezonunda harika bir iş çıkardı. Belki Telekom'u şampiyon da yapacak. Can'ın Efes'i bu seviyelerde tutma, daha da yukarı çıkarma potansiyeli var. Ama kendi kurmadığı takımla başarısız olma olasılığı da... Geleceği çok parlak bir coach. Umarım Efes'le anlaşma olur ve harika sezonlar geçirir...

07 Haziran 2023, Çarşamba 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Efes ayağa kalktı‘’

İnanılmaz bir maç, inanılmaz da bir maç sonu izledik Ülker Arena'da... Yarı finalin ilk maçını 108-66 gibi bir skrola kazanan Fenerbahçe Beko karşısında Anadolu Efes'in nasıl bir reaksiyon göstereceği merak konusuydu. Bu ağır yenilgi sonrası 48 saat sonra bambaşka bir ruh hali ile salona dönmek her takımın yapabileceği bir iş değildi. Ama Ergin Ataman takımı bu kez motive etmeyi başarmış, Beaubois-Ziziç yerine de Pleiss-M'Baye ikilisini sahaya sürmüştü. Ama Pleiss üzerinden gelen Motley ve diğerlerinin sayıları ile Fenerbahçe maça yine çok iyi başladı. Sanki rahat bir galibiyet daha olacak havası vardı salonda. Bu hava Sarı-Lacivertliler'i biraz rehavete soktu ve dönem dönem oyun disiplininden koptular.

Biberoviç'in üçlüğü

Efes'in tecrübeli isimleri Larkin ve Clyburn du bu hataları affetmedi, Lacivert Beyazlılar, 13 sayı geriden gelip 3. çeyreği ortalarında öne geçti. Ardından da 12 sayılık farka ulaştı. Hem de Vasilije Miçiç'in sadece 2 sayı atabildiği bir günde... Fark açılırken Bryant'ın arka arkaya attığı üçlükler, neredeyse Efes'in oyunu koparmasını sağlayacaktı. Ama Fenerbahçe Beko'da ilk isyan eden Tarık Biberoviç oldu. Onun ekstra sayıları ile Fenerbahçe yavaş yavaş skora yaklaştı. Ama Clyburn'ün iki kritik üçlüğü sonrası herkes maç 'bitti' sandı. Bitime saniyeler vardı ve skor 89-82 Efes lehineydi. Önce Guduriç üçlük attı, ardından çalınan top sonrası Biberoviç'in üçlüğü skoru bir anda 89-88'e getirdi.

Muhteşem bir geceydi

Fenerbahçe, faul hakkını doldurmaya çalışırken sadece 8 saniyelik süresi kaldı. Bu kez de Larkin topu çıkarırken Hayes kaptı 6 saniye kala Fenerbahçe 90-89 öne geçti. İnanılmaz bir geri dönüş hikayesi yazıyordu Sarı-Lacivertliler. Bir anda gelen 8-0'lık sonrası mucize bir galibiyet geliyordu. Efes'in de mola hakkı kalmamıştı. Gecenin yıldızı Clyburn tüm sahayı geçti, üç kişinin üzerinden son saniye üçlüğünü attı ve Efes'i seriye tutundurdu. Muhteşem bir geceydi ama en azından iki muhteşem maç daha bizi bekliyor...

06 Haziran 2023, Salı 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Fener çok farklı‘’

Ligin iki şampiyonluk adayı, iki Euroleague takımının mücadelesi beklenen çekişmeden uzak geçti. Bunda Fenerbahçe'nin kararlığının yanı sıra Efesli oyuncuların kafa olarak hiç hazır olmamasının da rolü büyüktü. Efes, Euroleague'den elendikten sonra ligi daha iyi oynamaya başlamıştı. Hatta15 gün önce Fenerbahçe'yi, Sinan Erdem'de mağlup etmişlerdi. Dün de çok rahat skor bularak oyuna girdiler. 6. dakikada 17-12'lik üstünlük sağladılar. Ama bu anda İtoudis'in aldığı mola sonrası oyunun bütün gidişatı değişti. Fenerbahçe savunma yapmaya başladı. Davis, önce Larkin'i, ardından Miçiç'i harika savundu. Davis, Efes'in iki skorerini hiç oyunun içine sokmazken, hücumda da takımın en etkili ismi oldu. Kalan 4 dakika hiç sayı yemeyen Fenerbahçe, 11-0'lık seriyle periyodu 23-12 önde bitirdi.

3. çeyrekte maçı kopardı

Savunmada çaldığı toplarla hızlı hücumlar bulan Sarı-Lacivertliler, Wilbekın'ın üçlükleri ile devreyi 51-37 önde bitirirken 3. periyotta maçı kopardı. Fark 30 sayılara kadar çıktı. Kalan bölümler formalite icabı oynandı. Fenerbahçe skorun yanı sıra bu büyük farkla psikolojik üstünlüğü de eline geçirdi. Motley, Ziziç-Furkan ikilisine büyük üstünlük kurdu. Ergin Ataman'ın eğer sağlık durumu yerindeyse ikinci maçta Dunston'u kullanması büyük olasılık gibi duruyor. Sarı-Lacivertliler'de dakika alan her oyuncu skor üretti, takıma katkı verdi. Efes cephesinde ise iyi oynayan bir isim bile sayamıyoruz. Tabii ki seri uzun. Her şey olabilir ama hem taktik, hem de mental olarak bazı şeyleri değiştirmesi gereken taraf Anadolu Efes olacak...

04 Haziran 2023, Pazar 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’..Ve Efes rövanşı aldı‘’

Bu zamanlarda Final-Four hazırlığı yapmasına alıştığımız iki takımımız, lig derbisinde karşı karşıya geldi. Euroleague'den daha erken elenen Anadolu Efes, Play-Off'ta veda eden Fenerbahçe Beko'yu müthiş bir hücum maçı sonrası 96- 91yendi. Bu sonuçlarla beraber iki takımın yarı finalde karşı karşıya gelmesi de yüzde 90 kesinleşti. Maç NBA havasında başladı. İki takım da yıldızlarından çok kolay skor üretirken, ilk periyot 28-28 sona erdi. İkinci periyotta takımlar rotasyona gitti. Skor biraz düştü ama denge değişmedi. Maçın kırılma anı 3. periyodun ortaları oldu. Fenerbahçe, Dorsey'in arka arkaya üçlükleri 70-64'lük üstünlük sağladı. Bu anda İtoudis, Motley'i kenara alıp sahada 5 kısa kalmayı denedi. Efes ise çok kısa sürede bu durumu çok iyi değerlendirdi.

Üçüncü bitirmeye çok yakın

Clyburn ve Ziziç'in potaya yakın bulduğu basketlerle 11-0'lık seri yakaladı ve 75-70 öne geçti. Kalan bölümlerde Fenerbahçe Beko'nun yakalama çabaları vardı. Motley tekrar oyuna girdikten sonra denge kuruldu. Ama kritik anlarda iki top kaybı yapan Sarı Lacivertliler'in bu hatasını değerlendiren Efes maçı da 96-91 kazanıp normal sezonu 3. bitirmeyi büyük ölçüde garantiledi. 4/5 üçlük olmak üzere 23 sayı atan Shane Larkin sahanın yıldızı olurken, fiziksel olarak da sezonun en iyi durumunda olduğunu gösterdi. Maçın can sıkıcı yanı 2. yarıda Metecan ve Miçiç'in diz dize çarpışması oldu. İki oyuncu da maçı tamamlayamazken, son durumları MR sonrası belli olacak.

17 Mayıs 2023, Çarşamba 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Küçük detaylar sonucu belirledi‘’

Fenerbahçe Beko için çok inişli-çıkışlı bir sezon yaşandı. Yeni coach, yeni oyuncular, sakatlıklar derken sezon neredeyse beklentilerin çok üzerinde bitecekti. Başlarda çoğu kimsenin Final-Four beklentisi yoktu. Play-Off başarı sayılıyordu. Sonuçta Play-Off’ta 5. maça kadar geldi Fenerbahçe. Olympiakos’un 3. maçın sonunda attığı şans üçlükleri, Fenerbahçe’deki önemli oyuncuların sakatlığı nedeniyle süre alamaması, son maçta hakemlerin ev sahibi avantajını abarttıkça abartmaları bu sonucu getirdi. Peki bu olumsuzluklara rağmen Fenerbahçe Beko, Final-Four yapamaz mıydı? Tabi ki yapabilirdi.

İtoudis’in gereksiz ısrarı

Örneğin 3. maçın 4. periyodunda Fenerbahçe 60-51’lik ciddi bir avantaj yakalamasına rağmen kısa sürede bu avantajı elinin tersiyle itti. Orada bir iki küçük müdahele Olympiakos’un oyuna ortak olmasını engelleyebilir, son saniye faciası da yaşanmayabilirdi. 5. maçta daralan rotasyon iyice yorulmuştu. Hayes-Pierre ikilisi hiç skor üretemiyordu. Dorsey ve Edwards’ın da katkı veremeyeceği anlaşılınca Wilbekin, belki Melih sahaya atılabilirdi. İtoudis, Guduriç hariç 15’te 0 üçlük atan diğer oyuncularda çok ısrar etti.

Kesinlikle başarısız değil

Serinin geneline bakacak olursak, İtoudis normal sezonu lider bitiren Olympiakos’a taktik anlamda üstünlük sağladı. Vezenkov, Fall ve Walkup etkisiz kaldı. Bir maç Canaan, iki maç Sloukas’ın ekstra performansları dengeyi bozan faktörler oldu. Buralarda cevap veremedik rakibe... Sonuçta can sıkıcı ve çok üzüldüğümüz bir seri izledik. Genele baktığımızda takımın başarısız olduğunu kesinlikle söyleyemeyiz. Ama bazı küçük detaylara dikkat edebilsek, çok iyi hazırlandığımız seriyi kazanabilirdik. Darısı gelecek seneye..

11 Mayıs 2023, Perşembe 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Fener tarihi değiştiremedi‘’

Euroleague tarihine baktığımız zaman şu ana kadar hiç bir seride 5. maçları deplasman takımları kazanamamıştı. Bunun ne anlama geldiğini bir kez daha anladık Pire'de... Fenerbahçe Beko ilk 4 maçtaki gibi kadar iyi oynamadı belki, İtoudis bu kez doğru rotasyonları bulamadı ama her şey yolunda gitse bile hakemler izin vermeyecekti tarihin yazılmasına. Hiç oyunu riske etmediler. Daha ilk yarıda Olympiakos 15 kez serbest atış çizgisine giderken, Jekiri ve Calathes 3, Motley de 2 faul almıştı bile. Olympiakos'ta ise 2. faulünü alan oyuncu yoktu. Fenerbahçe Beko'nun ritmi bulamamasında tabii ki bu düdüklerin etkisi vardı ama Sarı-Lacivertliler de mental olarak oyundan çabuk düştü. Hayes-Pierre ikilisinin çift haneli skorlara ulaştığı maçların neredeyse hepsini kazandı Fenerbahçe. Ama bu ikiliden Pierre 0, Hayes sadece 5 sayı atmasına rağmen İtoudis bu ikiliyi bütün maç oyunda tuttu. Burada hissetmek de gerekiyor. Tamam bu ikili seriyi buralara getirdi ama çok yoruldular. İtoudis bunu göremedi ve onlara güvenmeye devam etti. Guduriç 8/12 üçlük atarken takımın geri kalanı 15'te 0 üçlük attı. İnanılır gibi değil. Ne Dorsey, ne Calathes, ne Hayes, ne Pierre, ne de Edwards bir tane bile üç sayılık isabet bulamadı.

Kaderini belirledi

Psikolojik olarak ayakta kalamadı maalesef Fenerbahçeli oyuncular ve İtoudis. Bu kadar kötü hücuma rağmen Wilbekın'ın iki maçtır rotasyonda düşünülmemesi de bence hataydı. Aslında seri 3. maçta bitmişti. Önce Vezenkov'un, ardından Sloukas'ın son saniyede bir taraflarından fırlatıp attıkları şans üçlükleri serinin kaderini de belirlemişti. Şans ve hakem kararları, sakatlık avantajları onlardan yanaydı belki yine de Fenerbahçe daha az yapsaydı Final-Four'da olabilirdi. Coach itirazlarının ilkinde Dorsey'in topa değmediği o kadar açıkken, Motey-Papanikolau pozisyonda hiçbir açıdan net bir görüntü olmamasına, topun kimden çıktığı belli olmamasına rağmen hakemlerin kararlarını değiştirmeleri 'yüzde yüz' ahlaksızlıktı. Bunu da eklemeden geçmeyelim...

10 Mayıs 2023, Çarşamba 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Vazgeçmek yok‘’

Fenerbahçe Beko-Olympiakos serisi mükemmel geçiyor. Seri ilerledikçe de oynanan basketbol bambaşka bir yere evriliyor. Dün, iki takım da sanki koşmamaya yemin etmiş gibiydi. Bir tane hızlı hücum sayısı olmadı. Tamamen yarı saha basketbolu oynandı. Coachlar neredeyse her hücumu nakış gibi işlediler. Her hücumda ters eşleşmeyi bulmaya çalıştılar. Hal böyle olunca skorda da kopma olmadı. Görevler beli, roller belliydi. Daha iyi savunma yapan, ya da daha iyi şut yüzdesine sahip olan kazanacaktı. Nitekim son çeyrekte Pierre, Hayes ve Dorsey ile üçlükleri bulan Fenerbahçe Beko, oyunu koparan taraf oldu. Hem de 19 faulün 12'si kaçmasına, tam öne geçip farkı açma fırsatı bulduğumuzda yapılan kritik top kayıplarına rağmen. Aslında seri boyunca oyunun hakimi ve üstün tarafı Fenerbahçe Beko'ydu. Kaybedilen iki maçta da beklenmedik bireysel performanslar Olympiakos'a galibiyetleri getirdi. İtoudis'in savuma ve hücum stratejileri kesinlikle Bartzokas'a üstünlük sağladı. Dün de mükemmel savunma yaptılar. Normal sezon MVP adayı Vezenkov sahadan silindi. Fall'un etkinliği çok azaltıldı.

Kritik sayılar...

Papanikolau ve Sloukas hiç devreye giremedi. İtoudis ise süre verdiği her oyuncudan ciddi katkı aldı. Zaten Pierre ve Davis'in çift haneli skorlara çıktığı maçların neredeyse hiçbirini kaybetmedi Fenerbahçe. Vezenkov'u bitiren Hayes, ilk yarı sayı atamamasına rağmen ikinci yarı 12 sayı atıp kahramanlaştı. Pierre 4 üçlükle rakibin tüm direncini kırarken, Dorsey ve Motley de istikrarlı katkı verdi. Edwards ve Guduriç de az oynamalarına rağmen kritik sayılara imza attı. Sakatlıklar ve şanssızlıklar olmasa Fenerbahçe seriyi daha erken bitirmişti. Şimdi 5. maç salı günü Pire'de. Şu ana kadar 5. maçları deplasmanda kazanan takım yok. Ama her şeyin bir ilki vardır. Neden olmasın?...

06 Mayıs 2023, Cumartesi 06:59
YAZININ DEVAMI