Arama

Popüler aramalar

‘’Koyverme, oyver!‘’

İnsanların dilinde tüy, kaleminde mürekkep bitti: Bu takımın Cenk gittikten sonra Burak Yılmaz gelene kadar büyük bir gol sorunu vardı. Yaşı ve sakatlık karnesi de göz önünde bulundurularak mutlaka Burak’a alternatif olabilecek kaliteli bir santrfor alınmalıydı! İyi bir alternatif santrfor almayıp maaşların zamanında ödenmesi sorununu da çözemeyenler halen, “Geçmişi boş verelim, geleceğin başkanı seçilecek” diyerek kaçtıklarını zannediyorlar. Dürüst insanlar için gerçeklerin ortaya çıkmak gibi güzel bir huyu vardır yani geçmişten ne kadar kaçabilirsiniz ki? Gerçek yüzünüze mutlaka çarpar: Dün gece Beşiktaş kendisinden daha beter mali sorunlarla uğraşan Ankaragücü karşısında, rakibi 10 kişi kaldığında bile baskı kuramadı. Yakaladığı gol pozisyonlarında oyuncuların bitiricilik kalitesi eksiklikleri herkesin yüzüne çarptı. Bu mevcut kadronun Abdullah Avcı’nın idealindeki oyunu oynayabilmesi imkânsızdı, lakin Ankara’daki gibi başka türlü oynayıp Beşiktaş seviyesinde sonuçlar alması da şu an itibarıyla çok zor gözüküyor.

Gecenin sorusu

Ankara deplasmanındaki yetersiz oyundan sonra yeni yönetimin seçileceği kongreye en az 13 bin üye gelmezse birden fazla soru ortaya çıkar? Bu üyeler gerçekten varlar mı yoksa bu durumdan rahatsız olup gelmezlerse Beşiktaşlı değiller mi?

Maçın starı

Kulusic yıllardır Ankara’da verilen görevi yapıyor. Sahanın belki en yetenekli 5 oyuncusundan birisi değil ama iyi performansa dönüşmeyen yetenek sadece masraftan ibaret!

Maçın olayı

86. dakikada, 10 kişi kalan Ankaragücü’nün tam saha pres yapıp Beşiktaş’ı önce çıkarmaması, sonra da ofsayt tuzağına düşürmesi. Ayrıca 90 artılarda halen Beşiktaş 3-0 öndeymiş gibi oyuncuların ağır çekim yan pas yapması da başlı başına olay!

Kısa mesaj

Konumu tarafsız kalması gereken medya mensupları haricindeki Beşiktaş kongre üyeleri, bugün gidip kime olursa olsun oy vermezsen bu sıkıntı zor biter!

20 Ekim 2019, Pazar 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Hem motive, hem akıllı!‘’

Fransa’yı yendiğimiz ilk maçtaki gibi baskılı alan savunmasıyla başlamamız gerekiyordu. Ya da 4. dakikada Çağlar isimli Türk stoperlik harikasının yaptığı gibi baskı altında driplingle çıkabilme yeteneği ve cesaretini daha fazla tekrarlamamız gerekiyordu. Eksik oyuncularımızın da etkisi ile ilk 45’te bunları fazla yapamadık lakin kalede ahtapot-insan karışımı bir performans sergileyen Süper Mert vardı neyse ki...

30’da aşırı baskı yiyince Şenol hocanın yaptığı kanatları değiştirme hamlesinden sonra 2. yarıya bir defansif orta saha çıkartıp ekstra ofansif oyuncu Hakan Çalhanoğlu ile başlamamız daha çok çıkmamızı sağladı. Tabii ilk 45’e göre en önemli artımız artık alan savunmamızı (örnek seviyede İrfan Can’ın yaptığı gibi) baskılı yapmaya başlamamız oldu. Topun arkasına taktiksel açıdan daha bilinçli geçtik.

Ofsayt taktiğimiz Merih-Çağlar ikilisinin liderliğinde daha etkili oldu. En azından ilk yarının aksine Fransa’nın oyunu sürekli domine etmesini engelledik. Çalhanoğlu’nun altın dokunuşu ile net pozisyon bile bulduk. Sonrası bir duran top düellosu ve sonunda muhteşem değerli 1 puan daha...

Gecenin sorusu

Dünya Kupası Şampiyonu Fransa’dan yaklaşık 190 dakika boyunca durmayan toptan yani akan oyunda gol yemeyecek kadar iyi takım savunmasına sahip olduğumuzu farkında mıyız? Şenol Güneş’i artık bir hak ettiği şekilde tebrik etsek, olmaz mı?

Maçın starı

‘Ahtapot-insan’ Mert desem ‘Demir Türk’ Merih’e, ‘Demir Türk’ Merih desem ‘Savunma bakanı’ Çağlar’a, Çağlar desem diğer oyuncularımıza ayıp olur. Fransa’dan iki maçta 4 puan alınmasında ve lider dönülmesinde emeği geçen herkes yıldızdır hatta tarihsel açıdan gerçek süperstarlardır!

Maçın olayı

Sadece kendilerini çok zeki zanneden Fransız rejisinin oyuncularımızın asker selamını göstermemesi. Hepimiz gördük, bu teknoloji çağında tüm dünyaya da bir şekilde gösterdik; oyna devam!

Kısa mesaj

Bu kadar zor dönemde motive olup hem de eksikler varken taktiksel açıdan motive olduğu yüksek derecede akıllı oynamayı başaran oyuncularımız var. Önce İzlanda maçında sonra da finallerde tam kadro olursak, daha da fazlasını başarabilecek seviyedeler!

15 Ekim 2019, Salı 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Bir golden daha fazlası‘’

Hakan Çalhanoğlu, son 30 yılın en kaotik Milan’ına transfer olduğundan beri ilerleyemiyor. Sürekli değişen teknik direktörleri kendisi de saha içinde ideal pozisyonunu bir türlü belirleyemedi. Cengiz yokken üstün şut özelliği ile etkili olabileceği düşünülerek şans veriliyor. İlk isabetli şutumuzu da 36’da o attı ve ilk yarımızın özeti oldu. Arnavutluk sanki stratejik olarak planlı şekilde bizim takımı germeye çalıştı, maça odaklanmamızı engelledi. İkinci isabetli şutumuz Burak ile çok uzaktan geldi. Hâlbuki sabırlı olup Burak ve Cenk’i rakip kaleye yaklaştırmamız gerekiyordu. Ortaya çok sıkışıp kanatlarda yeterince etkili olamayınca ilk yarıda topu taşımaktan çok topla kavga ettik, ilk 45’i heba ettik. 2. yarı oyuna alınan Çağlar, İrfan Can, Yusuf doğru tercihlerdi. En azından son çeyrekte kaleye yaklaşıp rakibi hataya zorlayınca ‘bir golden daha fazlası’nı bulduk çok şükür.

Gecenin sorusu

Kalan maçlarda düzelene kadar Hakan yerine Yusuf Yazıcı ile başlasak, böylece iyi oynayan Ozan Tufan çıkmak zorunda kalmasa daha iyi olmaz mı?

Maçın starı

7. dakikada sarı kart görmesine rağmen Merih maç boyu mükemmele yakındı. MerihÇağlar ideal stoper tandemimiz. Ozan çok çalıştı, Mert kritik kurtarışlar yaptı.

Maçın olayı

Sarı kartı olmasına rağmen 82’de Merih’in mükemmel müdahalesi galibiyette Cenk’in golü kadar belirleyici oldu. Gol sonrası hep beraber Mehmetçiklerimiz’e gönderilen selam da çok anlamlı.

Kısa mesaj

Paris’e lider gidiyoruz, Fransa’nın eksiklerinden faydalanabiliriz. Kalan 3 maçta kazasız belasız işi garantilemek için maç maç bakmaya devam etmeliyiz. Kısa sürede bizi olmamız gereken seviyeye yükselten herkese çok teşekkür ederim.

12 Ekim 2019, Cumartesi 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Avcı kendini sorgulamış!‘’

Abdullah Avcı’nın teknik direktörlüğünün değil, bu maç öncesi teknik direktörlük “PERFORMANSI”nın sorgulanması büyük bir camiada kaçınılmazdı. Avcı da kendisini sorgulamış belli ki daha önceki maçlarda sahaya ezbere 4-1-4-1 dizilen takım yerine daha mücadele odaklı pragmatik bir taktiği tercih etmiş. Ljajiç, Alanyaspor karşılaşması öncesindeki maçlarda hocanın oyun planında kötü oynayabilir ama Alanyaspor maçındaki gibi bir gram dahi mücadele etmezse geçen sezon göz dolduran yetenekleri çöpe gider, oyundan alınır! Ljajiç’in mevkidaşı olmasa da Diaby hem mücadele etti, hem de Beşiktaş’ın bu sezon attığı en organize golün mimarı ve son vuruşunu yapan isimdi. Beşiktaş ilk golü yemek yerine atan taraf olunca, öndeki oyuncularının hızı boş alanlarda işe yaradı. Yine de N’Koudou’nun hızını daha kontrollü kullanması hem kendisi hem de Beşiktaş için daha verimli olabilir.

Gecenin sorusu

Dorukhan’a çok geçmiş olsun. Fedakâr mücadele gücünü sahaya koyarken yaşadığı sakatlığı izleyen bazı takım arkadaşları da artık Dorukhan’a saygısından mücadele etmeye başlarlar mı?

Maçın starı

Uzun zamandır defansif açıdan en iyi Caner’i izledik. Beşiktaş’ın iyi oyundan çok iyi mücadeleye ihtiyacı vardı. Caner, Atiba, Vida, Lens ve fedakârca mücadele ederken sakatlanan Dorukhan bunu fazlasıyla karşıladılar.

Maçın olayı

Beşiktaş bu sezon ligde en az topa sahip olduğu maçta lider Alanyaspor’u gol yemeden yendi. Stadın mevcut bozuk zemininde daha önceki maçlardaki mutlak kısa pas oyununu oynamak zaten mümkün değildi, Abdullah Avcı pragmatik taktik değişikliğiyle hatasından döndü.

Kısa mesaj

Milli maç arasında Avcı, Alanya maçındaki pragmatik oyunu taktik pansumanla daha da iyileştirmeli. Tabii Beşiktaş’ta asıl tedavi, yönetimsel açıdan yapılmalı. Başkan adayları, yönetim listeleri mümkün olduğu kadar birleşerek en güçlü yönetim kurulunu oluşturmalı.

07 Ekim 2019, Pazartesi 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Çelişkiyi çözemedi baskı kuramadı‘’

Selçuk İnan’ı ilk 11’de görünce kafam karıştı: Sezon ortasında jübile olur mu? Acaba 2015’e kadar Galatasaray’ın hatta Türk futbolunun gelmiş geçmiş en iyi orta sahalarından birisi olan Selçuk doğru bir karar alıp jübile yapmaya mı niyetlenmişti? Tabii ki kinaye yapıyorum lakin Fatih Terim’in, Selçuk’u bu halsizliği ile ilk 11’de başlatma inadını anlayamıyorum. Belhanda ve Feghouli konusunda da Galatasaray tarihinin en iyi hocası Terim’in ‘ters inadı’nın da ardında ne var merak ediyorum. Belhanda’nın bu sezonki tek sorunu çene sakatlığı değil, bütün sorun ona sebep taktığı maske de değilmiş dün gece gördük. Uğur Karakullukçu kusura bakmasın ama Belhanda Galatasaray kariyerinin en formsuz döneminde ve her maç top kaybetme rekorlarını zorluyor. Feghouli de sezona formda başlamadı ama 52’de Selçuk ve Belhanda varken maça iyi ba∫layan Feghouli’nin çıkarılması büyük çelişki. Galatasaray bu orta saha çelişkisini çözemediği için kendisine denk olmayan Gençlerbirliği karşısında maç 11’e 11’ken bir türlü baskı kuramadı. Asıl sorun bu!

Gecenin sorusu...

Sorum Halil Umut Meler’e: Hocam, faul yaptığı için sarı kart göstereceğiniz oyuncuya avantaj uygulayıp pozisyonu devam ettirdikten sonra pozisyon tamamlanınca da kart gösterebilirsiniz, illa durdurmanıza gerek yok bunu biliyorsunuz değil mi?

Maçın starı

Çok daha iyi oynadığı maçlar olsa da bu maçta sahanın en iyisi yine Muslera’ydı.

Maçın olayı

Galatasaray’ın ilk yarıyı topa yüzde 75 oranda sahip olurken sadece 1.5 net pozisyonla tamamlaması.

KISA MESAJ

Büyük takımlarımız büyük oyun oynamıyor, topun oyunda kalma süresi çok az, hakemlerimiz de en az ligimiz kadar başarısız. Galatasaray özelinde uzun zamandır ilk kez oynadığı resmi maçların yarısında gol atmayı başaramayan bir sezon izliyoruz.

06 Ekim 2019, Pazar 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Kaos büyüyor‘’

2019’un ilk 5 ayında Beşiktaş’ın en iyileri Ljajiç, Burak Yılmaz, Dorukhan, Güven ve Vida’ydı. Dün gece Burak yokken en verimli pozisyonu santrfor arkası olan Güven zoraki tek santrforda çaresiz kaldı. 18. dakikada Güven 5’li Wolves savunması karşısında topla buluştuğunda en yakın takım arkadaşı Güven’e enlemesine 40 metre, boylamasına 20 metre uzaklıktaydı. Güven sakatlanıp çıktıktan sonra giren Umut daha çalışkan olsa da son tercihlerinde yetersiz kaldı. Burak’a gerçek bir santrforu alternatifi almamak yönetim hanesine eksi yazar ama Ljajiç, Dorukhan, Güven ve son anda Boly’i kaçıran Vida’nın bu kadar verimsiz oynamasının vebali Abdullah Avcı’ya yazar. İkisinin toplamdaki hataları sonucu Beşiktaş maçı ileri 3’lüsünde yedek sağ bek olarak gelen Douglas, sezona sol bekte başlayan Caner ve santrforda Umut’la tamamladı. Zaten Beşiktaş rakip kaleye set oyununda az gidebiliyor, bari alternatif bir hücum planı geliştir! O da yok, 60-80 arasındaki göreceli olumlu oyuna yazık oldu. Taraftara ise çok yazık oldu!

Gecenin sorusu

Sarpsborg maçından beri süper olmasa da Lens ilk defa Beşiktaş’taki ortalama performansının üstünde oynuyordu, neden oyundan alındı? Yerine sağ öne kaydırılan Douglas’ın geriye çalım atarken kaptırdığı top hazır olmadığının kanıtı değil mi?

Maçın starı

Ruben Neves çok iyi bir derin oyun kurucu, daha da iyi takımlarda oynamayı hak ediyor.

Maçın olayı

Beşiktaş taraftarının maç sonu Avcı’yı protesto etmesi. Abdullah hocayı sever, sayarım ama 9 maçta sadece 1 galibiyet Beşiktaş’ta kabul edilemez başarısız bir teknik direktörlük performansı!

Kısa mesaj

Beşiktaş'taki bu kaos, teknik direktör hatalarından da kaynaklanıyor. Ancak öncelikle kongrede herkes egoları kenara bırakıp bir nevi ‘milli birlik hükümeti’ tarzı yeni bir yönetim kurulmalı yoksa kaos daha da büyüyebilir.

04 Ekim 2019, Cuma 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Yetmedi‘’

Bu ultra zengin PSG’yi sadece kendi güçlü oyununu oynayarak sürklase edip yenebilecek çok az takım var. Ancak bu sezon Fransa Ligue 1’de de gördüğümüz gibi bu PSG’yi bozarak oynarsanız şansınız olabiliyor. O yüzden Donk’un savunmanın tam ortasında hem kesici hem de top çıkarıcı olarak konumlandığı 3-5- 2’ye dönüş, Süper Lig’de bir türlü işlemeyen 4-3-3’ten çok daha iyi bir plandı. Bir de Belhanda maskenin de etkisiyle bu kadar standardının altında oynamasaydı, Galatasaray’ın 15. dakikadan sonraki oyununu toparlaması skora da yansıyabilirdi.

Şansını artırır

Bu birer kenar oyunculu formasyonda, beklerin ofansif açıdan daha verimli olup Falcao’yu daha fazla topla buluşturması gerekiyordu. Galatasaray’ın oyununu skora yansıtamamasının sebeplerinden birisi de bu oldu. Galatasaray, PSG karşısındaki oyununu geliştirirse gruptaki şansını arttırır. Lakin mutlaka iç sahadaki diğer iki maçını da kazanması gerekiyor.

Gecenin sorusu

Mbappe gerçekten insan mı yoksa arkasında gizli bir hız motoru falan mı var? Yetenekler nasıl geliştiriliyorsa, biz de o metodu Türk futbolunda uygulayalım!

Maçın starı

Muslera kurtarışlarıyla Galatasaray’ı uzun süre maçta tuttu. Nzonzi, Donk ve Seri çok iyiydiler. Ancak maalesef sahanın en iyisi Di Maria’ydı. Arjantinli halen dünyanın en iyi faal futbolcularından birisi.

Maçın olayı

Tuchel yetenekli ama saha içinde istedikleri olmayınca kontrolü kaybeden bir hoca, gördüğü sarı kart da bunun emarelerinden bir tanesiydi. Bazen bakışları Bakırköy’deki hastane bahçesindeki heykelin yüz ifadesini andırıyor!

Kısa mesaj

Fatih Terim kulübeye dönmekle kalmadı, taktiksel açıdan da takımı resetledi.

02 Ekim 2019, Çarşamba 06:02
YAZININ DEVAMI

‘’Yönetmek ve yönetememek farkı‘’

Berbat mali durumun nedenlerini ve sahaya yansıyan kötü etkilerini açıklamak yerine kendi kendisine “plastik destek” oluşturmaya çalışan “gelgit”li başkan bir tarafta... Diğer tarafta ise belki de ülkenin en zenginlerinden birisi olmasına rağmen kulübün mali bekası için sadece gerçekleri söyleyip kuruşun hesabını yapan Ahmet Ağaoğlu. Ahmet beyin erkenden akılcı bir planla oluşturduğu bir takım, çalışmak yerine getirdiği yeni teknik direktörle ilgili şarkı söylemeyi tercih eden Fikret beyin günü kurtarmak adına geleceği daha fazla ipotek ettirirken kuramadığı bir takım. Trabzon yönetimi kadar en zor zamanda güvendikleri Ünal Karaman’ın da başarısıdır bu sonuç: Abdülkadir ve Ekuban gibi sezona süper başlayan iki yetenek yokken Beşiktaş’ı farklı mağlup etmek. Beşiktaş’a da gerçekleri söyleyecek, taraftar desteğini mobilize edecek akılcı ve gerçekçi bir yönetim gerek önce. Avcı ile ilgili kararı da yeni yönetim akılcı şekilde vermelidir.

Gecenin sorusu

Beşiktaş’ta hangi oyuncu daha kötüydü? Bu kadar kötü olmalarında Avcı’nın payı ne kadar? Ali Palabıyık’la ilgili bir şey söylesem, sayın Orman “Hayır, pırlantadır o” deyip bana ateş püskürür mü?

Maçın starı

Sosa goller bir yana, oyun bilgeliğiyle birleştirdiği top yönlendirici liderliği ile sahaya damga vurdu. Nwakaeme de oyun zekası ile dripling yeteneğini birleştirdiği problem çözücülüğü ile sahanın en iyilerindendi.

Maçın olayı

Uğurcan’ın her maç geliştirdiği kurtarış tekniklerinin yanına bir de Nwakaeme’nin golündeki asisti eklemesi alkışı hak ediyor.

Kısa mesaj

Trabzonspor doğru yolda olduğunu bir kez daha gösterirken son iki yıldır Beşiktaş’ı çıkmaz sokağa sokan zihniyet bunun hesabını vermeli!

30 Eylül 2019, Pazartesi 06:01
YAZININ DEVAMI