Arama

Popüler aramalar

‘’Kötü hakem, vasat oyun, iyi sonuç‘’

Arda Kardeşler maçın başında skora tesir eden iki kritik pozisyonda verdiği iki doğru karar sonucu gelen kırmızı kart ve VAR’dan golün tesirinde kaldı. Maçın son 1 saatini çok kötü yönetti. Beşiktaş ise Ruiz olmayınca savunmadan hücuma geçişlerde ve genel oyun inşasında zorlanıyor. N’Koudou olmayınca da hücumda yerleşik savunmanın dengesini bozacak opsiyonları minimuma iniyor. Kasımpaşa erkenden 10 kişi kaldı ama Beşiktaş son 30 dakikaya kadar oyun üstünlüğü kuramadı. Ezbere erken ortalar, eksik kalınca mecburen gömülü alan savunması yapan Kasımpaşa savunma duvarından dönüp çok tehlikeli kontralara dönüştü. Burak, adeta Firmino’laştığı Kayserispor maçı performansının gerisinde kaldı. Llajic de son yarım saate kadar hayal kırıklığıydı. Atiba ve Gökhan, Beşiktaş’ı ayakta tuttu. Erzincan maçının en kötüsü Lens’in erken orta ezberini bozup çizgiye inmesi galibiyeti getirdi. Tabii ki Umut’un nöbetçi golcü farkı galibiyette başroldeydi.

Gecenin sorusu

Baba Eser Kardeşler, Bursaspor’un efsane kalecisiydi. Erce Kardeşler, yetenekli genç kalecilerimizden birisi. Acaba Arda Kardeşler de futbolda şansını kaleci olarak mı deneseydi?

Maçın starı

Gökhan, hem oyun aklı hem de gençlere taş çıkartan mücadelesiyle sahanın en iyisiydi. İki asist yaptı, 75. dakikada sahanın en çok ikili mücadele kazanan oyuncusuydu. Atiba zaten fiks menü: Beşiktaş’ın yaşayan efsanesi!

Maçın olayı

Arda Kardeşler’in kötü hakem performansı. Hafez’in kırmızısı doğru çünkü iki ayağıyla yere yatarak Atiba’nın ayaklarını yerden kesiyor. Yan hakemin iptal ettiği Pektemek golünde Vida’ya faul yoksa VAR’dan gol kararı doğru. Hatalı kararları ise o kadar çok ki bu köşeye sığmaz!

Kısa mesaj

6'da 6 galibiyet çok önemli. Ancak Beşiktaş’ın derbiye kadar Bratislava maçının son 15 dakikası ve Kayseri maçındaki daha organize oyununu geliştirmesi gerek, Kasımpaşa karşısındaki gibi eski hatalar nüksetmemeli!

09 Aralık 2019, Pazartesi 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Hoca özüne dönünce...‘’

Yanal, hatasından döndü ve taraftar baskısıyla tekrar ‘Yanal Futbolu’na döndü: Fenerbahçe, 3 gol kaydettiği ilk 45’te bu sezon bir lig maçının ilk yarısında ilk kez bu kadar çok sayıda şut çekti. Yanal, “Fenerbahçe savunma yapmaz, yaptırır” diyordu ya zaten stoperler değişse de Fenerbahçe gol yiyor. İzmir’de Castro’dan yediği golün benzerini Sio’dan yediler. Sio, Castro’dan çok daha sert vurdu ama asıl benzerlik önünde Serdar, Sadık artı Gustavo varken vuruş açısı verilmesi. Fenerbahçe taraftarı, takım yediğinin iki katını attıktan sonra bunların üzerinde durmuyor, onlar için istatistik kadar estetik de önemli. Misal Gustavo ve Ferdi’nin golleri estetik açıdan hangisi daha etkileyici diye yarışacak cinsten. Vedat ise attığı 2. golde adeta ekmeği taştan çıkardı. Sakatlığını atlatmamış olmasına rağmen sekeni inatla takip etti, yere yatarak topu faulsüz aldı, kalktığı gibi usta bir dokunuşla golü yazdı: Tam bir oyun karakteri gücü farkını sahaya yansıttı.

Gecenin sorusu

84:09’da kaleci Ertaç’ın topla beraber dışarı çıkmasını o kadar hakemden tek birisi bile nasıl görmez? Bu kadar basit hataların tekrarlanmaması için illa maçın skoruna etki yapması mı gerekiyor?

Maçın starı

Muriç’in attığı goller bir yana 64’te Gençlerbirliği kontratağında rakibin golünü engellemek için geriye attığı 50 metrelik depar çok büyük saygı duyulması gereken cinsten bir takım oyunculuğu karakteri.

Maçın olayı

Ferdi ısınırken taraftarların coşması ve neredeyse hepsinin Ferdi’nin özel bir ofansif katkı yapacağından emin olması. Fenerbahçe gibi büyük takımlarda forma verilmez, alınır; Ferdi bunu bir kez daha gösteriyor!

Kısa mesaj

Fenerbahçe, deplasmanlarda da dün gece Kadıköy’deki ofansif zenginliğini sergilemeli. Ferdi daha çok süre almalı, Kruse’nin fizik kondisyon seviyesi mutlaka yükselmeli. Geçen sezon Bremen’de son 26 şutunda 6 gol atan Kruse’nin seviyesine geri dönmeli. Rodrigues de ne kadar son vuruştan çok asiste konsantre olursa, o kadar verimli olabiliyor.

07 Aralık 2019, Cumartesi 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Gerçek bir Kartal gibi‘’

Beşiktaş, Kayseri karşısında Bratislava maçında bıraktığı yerden devam ederek başladı: Baskı, coşku, hücum sürekliliği... Taraftarın özlediği cinsten bir ilk yarı performansıydı. Atiba, ‘genç’ken Kopenhag’da ofansif orta saha oynadığı dönemdekini hatırlatan teknik beceri dolu bir golle perdeyi açtı. Atiba’nın oyunu göreceli olarak Kopenhag’daki sakatlıklardan çok çeken Atiba’nın oyunundan daha ‘genç’: Beşiktaş’ın yaşayan efsanesinin atletik performans seviyesi ve oyun zekâsı o kadar yüksek ki hangi sporu yapsa başarılı olur! Avcı’nın en büyük doğrusu 4-1-4-1’den vazgeçip Atiba-Elneny ikilisini takımın omurgasına oturtmak oldu. Kayseri karşısında taraftarı ihya eden hücum sürekliliğin mimarı dönen tüm topları toplamayı başaran Elneny. Atiba-Elneny ikilisi defans-ofans balans ayarını o kadar iyi tesis ettiler ki Beşiktaş’ın ön tarafı da seviye yükseltti. N’Koudou, Llajic, Diaby hepsi çok iyiydi. Burak’ın performansı ise başlı başına yazı konusu.

Gecenin sorusu

Maçın gollerini hep 30 yaş üstü oyuncuların atması, yönetimlerin yeni genç oyuncu keşfetme konusundaki yetersizliklerinin de sonucu değil mi?

Maçın starı

Burak Yılmaz, modern gezen forvet rolünü mükemmele yakın oynadı. Gelişine plase golü harikaydı. Caner’i geri koşması için itmesi, son golünden sonra Oğuzhan ile tribünü barıştırma çabası da takdire şayan.

Maçın olayı

İyi oyun ve farklı galibiyet sonrası tribünlere çağrılan Avcı’nın gözlerinin dolması. Kendi hatalarının yanı sıra eski yönetimin büyük hataları nedeniyle de tribünlerle yönetim arasında sıkışan Avcı, durumu düzeltmek için çok çalıştı, hatalarından döndü ve semeresini aldı.

Kısa mesaj

Yenilen golden ders çıkarmalı ama takılıp kalmamalı. 3-0’dan sonra frene basmamak, hücum sürekliliğini 90 dakikaya yaymak daha değerli. Savunma zaten oturdu, bu da hücumda daha üretken olunmasını sağlıyor.

03 Aralık 2019, Salı 06:02
YAZININ DEVAMI

‘’Standartsız, istikrarsız‘’

Göztepe bu haftaya kadar ligde ceza alanı dışından en çok gol atan takımlardandı. Misal Castro geçen hafta da uzaktan şutla golünü atmıştı. Yine iyi vurdu ancak Fenerbahçe takım savunmasının pozisyon hatası artı gerekli defansif hamlenin yapılmaması da golün olmasına neden oldu. İlhan Palut, rakibe göre kendi takımının oyununu taktiksel açıdan esnetebilen yeni ekol hocalardan. Fenerbahçe’nin merkezde yoğunlaşarak oynamasına rağmen dönen topları gereği kadar toplayamamasının ve bu yüzden çok uzun mesafelerde geri koşmak zorunda kalmasının maç içinde sebep olduğu istikrarsızlığı çok iyi tespit etmiş. Göztepe’yi de oradan yola çıkarak oynattı. Vedat sahada değilken Fenerbahçe zaten ofansif açıdan tek boyutlu kalıyor, Vedat girince Kruse de en azından 2. golde klasını gösterdi. Diğer türlü Fenerbahçe’nin gol atma şansı duran toplara kalıyor, onlarda da sık sık direğe takılıyor. Türk hakemlerinin takıldığı direk de şüphesiz standartsızlıkları.

Gecenin sorusu

Ozan sağ bekte, sağ bek Dirar sol bekte başladı, birçok oyuncunun mevkisi değişti. Şampiyonluk hedefiyle kurulan kadroda sadece bir oyuncunun birinci mevkisinin sol bek olması ne kadar iyi bir fikir?

Maçın starı

Serdar Aziz hem kritik müdahaleleri ile golleri engelledi hem de ekstra bir gol attı.

Maçın olayı

Süper Lig hakemlerinin standartsızlığının zirve yapması. İptal edilen penaltıda Altay’ın iki ayağı da çizgide değildi. Ancak geçen hafta Malatya’da Emre’nin kaçırdığı penaltıda da kaleci Farnolle’un iki ayağı çizgide değildi, tekrarlanmadı.

Kısa mesaj

Fenerbahçe şampiyonluk iddiasını güçlendirmek istiyorsa, devre arasında öncelikle skorer bir kanat forvet ve alternatif sol bek transfer etmeli.

01 Aralık 2019, Pazar 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Son çeyrekte gerçekten Kartal...‘’

Vodafone açıldığından beri en az sayıda taraftarın geldiği maçtı. İlk 45’teki oyunun kalitesizliğine rağmen salt arma aşkıyla gelen taraftarlar Beşiktaşlı oyuncuların son 15 dakikaya kadar kolektif açıdan eksiklerini kapattı. İlk 45’te Konya’da olduğu gibi topu alınca sahaya enine gereğinden fazla geniş yayılan bir kolektif kaos vardı: Elneny oyun kurmak için topu aldı, en yakınındaki takım arkadaşı bile oyunu geliştirecek pas opsiyonu olmak adına çok uzak kaldı. Yenilen gol yüzde 90 Rebocho’nun hatası. Diğer kanat beki Necip ise Beşiktaş’ın kolektif açıdan iyi olmadığı ilk 45’te de Beşiktaş’ın en iyisiydi. Sağ bekte ilk kez bu kadar iyi bir Necip izledik. Takımı ateşleyen yine isyan faulü sonucu sarı gören Necip oldu. Maçı döndüren ise kuşkusuz Avcı’nın değişiklikleri. Son 15’te armasındaki kartal edasıyla sürekli hücum eden, baskı kuran bir Beşiktaş vardı: Avcı döneminin ofansif açıdan en etkileyici 15 dakikası hakeme rağmen galibiyeti getirdi.

Gecenin sorusu

Sahada giydiği 10 numaralı formanın hakkını daha çok veren Rabiu değil miydi? Taraftara saçmasapan el kol hareketleri yapmasa daha da överdim ama zaten Celtic’teki hayal kırıklığından nazarımda yeterince mimli!

Maçın starı

Necip Uysal, sağ bekte hayatının topunu oynadı. Ayrıca ruhsal açıdan liderlik yaparak takımını ateşledi de... Altyapıdan daha iyisi çıkmalı ama çıkmıyorsa sadece Necip’e kızmamalı!

Maçın olayı

Oğuzhan’ın ilk yarıdaki gol pozisyonunu kaçırmadan önce gayet iyi oynarken sonrasında 73’te Umut’a verdiği klas kilit pasa kadar oyundan düşmesi.

Kısa mesaj

Bratislava, bizim ligde büyük ihtimal şampiyonluğa oynayamaz ancak Süper Lig’de Bratislava’nın gerisinde olan takım sayısı da az değil. Demek ki Beşiktaş, son 15 dakikada taraftarını çok mutlu eden oyunu Süper Lig’de de oynayabilir!

29 Kasım 2019, Cuma 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’4'te 4'ün şifresi!‘’

İlk yarıda Beşiktaş topu alınca enlemesine gereğinden fazla yayıldığı için oyun üstünlüğünü bir türlü kuramadı. Burak önde Robinson Crusoe yalnızlığında bir ilk yarı geçirdi. 22’de sıkılıp çizgiye açılıp top almak zorunda kaldı. Beşiktaş ceza alanında yeteri kadar çoğalamadı. Yine standardının altında performans sergileyen Llajic, 38’de Atiba’nın yanına kadar gelip derin oyun kuruculuğu soyunurken kaptırdı. 41’de Caner’in sıfıra inip yaptığı ortada ise topun 20 metrekare civarında Beşiktaş forması giyen kimse yoktu. Avcı 2. yarıya Llajic, Caner ve Diaby’nin yerlerini değiştirerek başladı, olmayınca N’Koudou’yu sahaya sürdü, oyunun tıkanan damarını bir nebze açtı. Burak son vuruş klasını gösterdi. Beşiktaş çok iyi oynamadı ama başta Atiba birçok oyuncu çok iyi mücadele etti. 90+4’te Atiba altyapıdan çıkıp kendini ispatlamaya çalışan 18’lik bir gençmişçesine koşuyordu, 4’te 4’ün şifresi o andı!

Gecenin sorusu

VAR’dan Konyaspor golünün iptali doğru ama Miya’nın Vida’ya çarparak dışarı çıkan şutunda korner nasıl verilmez? Hiçbir top rakibe çarpmadan öyle gitmez, değil meşin yuvarlak, plastik top bile o şekilde ivmelenmez!

Maçın starı

N’Koudou oyuna girince Beşiktaş’ın çehresini değiştirdi. Dripling yapma ve rakip geçme özellikleri lig ortalamamızın üstünde, 81’de Burak’ı savunma arkasına kaçıran pası da etkileyiciydi.

Maçın olayı

Beşiktaş deplasman tribünü, çok etkili ve organizeydi. Takımın çok da iyi olmayan oyununa rağmen desteğiyle takımın maça tutunmasında etkiliydi.

Kısa mesaj

Teknik heyet, oyuncu omurgası ve yönetim değişmesine rağmen 4 maçta kalesinde 1 gol görüp kazanarak zirveye tutunmak önemli. Devrede yönetim ve personelin dokunuşlarıyla kadro revizyonu, daha iyi oyun ve sonuçları da getirebilir.

24 Kasım 2019, Pazar 13:09
YAZININ DEVAMI

‘’Puanlı hazırlık maçı‘’

Andorra sadece liderlik mücadelesini son ana kadar sürdürmek için değil, ‘puanlı hazırlık maçı’nda rotasyon için de lokum gibi bir rakip.

Santrfor opsiyonlarımız kaliteli olmasına rağmen Cenk Tosun, Everton’da sürekli oynayamadığı; Burak Yılmaz’ın da yaşının da ilerlemesi nedeniyle sakatlık sorunları tetiklendiği için Enes’in kendisini bulması çok önemli. Tabii ki Andorra’ya iki gol atması, Enes gencecik yaşta Manchester City’e transfer olduğunda ondan beklediğimiz zirve değildi ancak Andorra’ya gol atamamasından ise atması en azından moral açıdan olumlu. Enes kendisi bilir ama açıkçası Twente’deyken gol olup yağan Enes’i özleyenlerden birisiyim, o Twente’deki Enes Ünal Türkiye Milli Takımımız için üçüncü santrfor opsiyonu olarak ideal bir oyuncu.

Ahmed Kutucu da forvet hattımız için hem merkezde hem sağda ileride değerli katkı sağlayabilecek potansiyelde, yolu açık olsun.

Gecenin sorusu

Hakan Çalhanoğlu gibi yetenekli bir oyuncu, Andorra gibi kapanan takımlar karşısında neden beklenen performansını sergileyemiyor? Bundesliga’dan sonra Milan’ın kontratak ağırlıklı oyunu nedeniyle bazı özelliklerini maalesef kaybetmek üzere mi?

Maçın starı

Enes Ünal. Tabii ki ondan çok daha fazlasını bekleyen milyonlarca Türk’ten sadece birisiyim.

Maçın olayı

Andorra’nın stadının zemini. Tamam, futbolda iddialı değiller, olmak zorunda da değiller ama gelen misafir takımlar için de olsa gerçek futbol zemini yapmak Andorra ekonomisine ne kadar yük olur?

Kısa mesaj

Euro 2020’ye katılma başarısını bize yaşatan başta Şenol Güneş ve talebeleri olmak üzere emeği geçen herkese tekrar tekrar teşekkür ederim.

18 Kasım 2019, Pazartesi 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’MutluSON‘’

Elemeler boyunca ofansif zenginliğimizden çok defansif disiplinimiz ve maçın gerektirdiği ölçüde dengeli hücumlarımızla sonuca gittik. Bu maça kadar zaten kalemizde sadece 3 gol görmüştük, 2’sini duran toptan İzlanda’dan. Yani öncelikle İzlanda’dan duran toptan ve mümkünse durmayan havadan toplardan da gol yemeyecek bir takımsavunması disiplini sergilememiz gerekiyordu, bunu ilk yarıda fazlasıyla sergiledik. İkinci yarıda da maçın gerektirdiği ölçüde dengeli hücumlarımızla sonuç aradık. Oyunun bu dakikalarında savunma-hücumdengesi kadar sürekliliği de önemliydi. İzlanda 2. yarıda 78’e kadar degajla bile etkili çıkamadı. Bu “En iyi savunma, hücumdur” doğru felsefesiyle oynadığımız 45-80 arası kolektif açıdan başarılıydı. 80’den sonra İzlanda haldurSON huldurSON da olsa can havliyle üstümüze geldi, neyse ki Merih bir kez daha dünyada savunma sanatının en üst düzeyde icra edildiği İtalya Serie A’ya neden bu kadar genç yaşta transfer edildiğini gösterdi.

Gecenin sorusu?

Rakip takımların milli marşlarını ıslıklamasak, daha güzel olmaz mı? Misal ben bizim İstiklal Marşı ıslıklanınca ekstra motive oluyorum, rakipleri ekstra motive etmenin ne manası var?

Maçın starı

Merih bir kez daha bir kalecinin yapabileceği kadar kritik bir kurtarışa imza attı.

Maçın olayı

Duran, durmayan hava toplarınının %99’unu çok akıllıca savunmamız. Bunun için gerekli çalışmayı yapmış olmamız.

Kısa mesaj

Başta Şenol Güneş ve oyuncularımız olmak üzere emeği geçen herkese çok teşekkür ederim.

15 Kasım 2019, Cuma 06:01
YAZININ DEVAMI