Arama

Popüler aramalar

‘’Önce hoca sonra kadro‘’

Ülke futbolunun içine düştüğü sarmaldan kurtulamamasının sebebi doğru düzenin ne olduğuna bir türlü karar verilememesi. Fenerbahçe’de Ali Koç ile birlikte gelen tüm futbol yapısının bağlı olduğu Comolli yapısı işlemedi. Şimdi Koç’un önünde yeni bir sayfa açmak için yeterli zaman var. Comolli-Cocu projesinin başarısızlığını bir kenara bırakarak ‘Sportif Direktörlük’ yapısını devam ettirip ettirmeyeceğine karar vermeli. Erol Bulut iyi bir futbolculuk kariyerinin ardından Abdullah Avcı ile başlayan antrenörlük hayatını başarıyla inşa etti. Bulut, Alman’dan ziyade biraz daha İtalyan teknik adam tarzını yansıtıyor. Oyuncu grubundan taktiksel sadakat bekliyor, oyunun her bir sahnesini futbolcularına ezberletiyor ve yaş ortalamasına bakmaksızın dirençli kadrolar yaratabiliyor. Fenerbahçe yönetimi Erol Bulut’la çalışır mı çalışmaz mı onu ben bilemem adı sık geçtiği için söylüyorum, Erol Bulut, Fenerbahçe için yanlış bir tercih olmaz.

Kadro planı değişmeli

Fenerbahçe mali sıkıntılarına rağmen Ali Koç döneminde üç tam bir yarım transfer sezonu geçirdi. Fakat kadro planlamasının doğru yapıldığını söylemek zor. Yeni dönemde antrenörü ve oyun tarzını belirledikten sonra ilk yapılması gereken Fenerbahçe’nin savunma hattının baştan aşağıya değiştirilmesi. Serdar Aziz standart ama faydalı bir stoper, yanına dominant stoper bulunmalı. Hasan Ali yeterli bir sol bek gibi görünse de onu geçecek bir sol bek tartışmasız alınmalı. Oyunda yanma hakkını bu sezon fazlasıyla kullanan Isla’ya ise teşekkür edilmeli.

Vedat giderse...

Sezon sonunda virüsün etkileri ne olur bilinmez ama hayat normale döndüğünde Fenerbahçe kadrosunda en çok para edecek futbolcu Vedat Muriç olur. Vedat, Fenerbahçe yönetiminin nakit akışı sağlamak ve transfere alan açmak için elinde kuvvetli bir koz. Malum, transfer bütçelerinde en büyük alanı genelde forvetler tutar. Vedat’ın satışından gelmesi muhtemel paranın yine santrfora gideceği unutulmamalı. Bundan sonrası biraz da yeni antrenörün oyun tarzına uygun santrfor modelini talep etmesine bakar. Fizik olarak onun kadar güçlüsünü bulmak kolay değil ama yeni oyun tarzında o kadar güçlüsüne ihtiyaç olmayabilir.

25 Mart 2020, Çarşamba 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’Play-off umut olur ama...‘’

Koronavirüs salgını sebebiyle tüm dünyada hayat durmuşken futbol ligimizin nasıl tamamlanacağı merak konusu. TFF’nin önünde 3 seçenek duruyor. 1- Ligi kaldığı yerden oynatmak. 2- Play-Off sistemiyle bitirmek 3- Ligi tatil edildiği gün itibarıyla tescil etmek. Şayet mayısa kadar virüs salgını geçer ve hayat normale dönerse ilk iki seçenekten biri gerçekleşir. Liglerin kaldığı yerden oynatılması ihtimalini yüksek görmekle birlikte Play-Off sistemini takvimden dolayı Kulüpler Birliği’nin istemesi halinde gerçekleşme durumu olabilir elbette.

Euroleague sistemi gibi...

Kulüpler Birliği Başkanı Mehmet Sepil’in açıklamasına göre Play-Off ihtimali tartışılıyor. Şayet Belçika modeli alınırsa ilk 6 takım ayrılıp şampiyonluk grubu oynar. Yok eğer 2011’deki Türkiye modeli esas alınırsa ilk 4 takım ayrılır, oynar. Tabii bu iki modelde de puanların ikiye bölündüğü unutulmamalı. Fenerbahçe ve Göztepe’nin denklemin içine girebilmesi için 8 takımlı Euroleague sisteminin uygulanması gerekir.

Denklemin içine girebilir

Yani 3 maç üzerinden 1 ile 8 eşleşip 2 maç yukarıda yer alan, 1 maç aşağıdakinin sahasında oynanabilir. Fakat görünen o ki; Kulüpler Birliği’nde tartışılan ilk 8’den yukarı ayrılıp, puanların bölündüğü lig usulü sistem. Bu son iki denklem içerisinde Fenerbahçe’nin şansı olabilir. Ama bu durumda ilk 4 sıradaki takımların haklı itirazları belirir.

22 Mart 2020, Pazar 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’Beşiktaş değişime hazırlanmalı‘’

Maalesef Beşiktaş son iki yıldır yanlış kadro planlaması yapıyor. Sergen hocanın şimdiden yeni sezondaki kalecisini seçmesi Beşiktaş’ın önümüzdeki sezonlarını kurtarmak için ilk şart! Gökhan Gönül ve Burak Yılmaz, artık 35 yaşında ama yeni sezonda ikisinin de kadroda kalması gerekir. Burak’ın santrfor becerisi hâlâ üst düzeyde ama mutlaka arkasına onu itecek güçlü bir santrfora ihtiyaç var.

Sergen Yalçın göreve geldiği gün kucağında vasat bir kadro buldu. O yüzden 7 maçta 14 puan toplamış olması anlaşılır bir durum. Sergen hocanın bugün mazereti var ve bu sorunları çözmek için planlamaya başlamak zorunda. Dünyayı etkisi altına alan virüs salgınından dolayı lig planlanan takvimde biter mi bilinmez ama Beşiktaş’ın bu kadrosunu sezonun bittiği yerde değiştirmesi şart.

Önce iyi bir kaleci

Beşiktaş son yıllarda hiç bu kadar büyük bir kaleci krizi yaşamamıştı. Son iki sezon Karius’un koruduğu kalede büyük yangın var. Sergen hocanın şimdiden yeni sezondaki kalecisini seçmesi Beşiktaş’ın önümüzdeki sezonlarını kurtarmak için ilk şart. Maalesef Beşiktaş son iki yıldır yanlış kadro planlaması yapıyor. Karius geçen sezon büyük hayal kırıklığı yaratmışken yaz transfer dönemi kalede bir değişime gitmemek büyük bir hataydı. Bugün Beşiktaş o hatanın bedelini ödüyor.

Forvetler değişmeli

Beşiktaş sezon başında forvet rotasyonu tazelerken tüm oyun hafızasını sildiğinin farkına varamadı. Beşiktaş kadrosunun son 4 sezonda artık kemikleşen bir forvet performansı olduğu unutulmamalı. Quaresma’nın tek başına son 3 sezonda 5 gol 10 asistlik ortalamalara çıktığı göz ardı edildi. Boyd, Diaby, Lens ve N’Koudou’nun 5 gol 2 asistte kalması bugün Beşiktaş’ı batağa sürükleyen kalemlerin başında geliyor. Sergen Yalçın’ın yeni sezonda forvet rotasyonunu yenilemedikçe işi kolay görünmüyor.

En iyileri arasında ama...

Gökhan ve Burak artık 35 yaşında ama yeni sezonda ikisinin de kadroda kalması gerekir. İkisi de hala pozisyonlarının en iyileri arasında. Gökhan Gönül sakatlık yaşamadığı sürece önüne transfer edilen her sağ beki geçebilir. Zaten şu anda sağ bek pozisyonu Beşiktaş’ın ayakta kalan mevkilerinin başında. Elbette forvetler bu kadar kötüyken Burak’ın 11 gol 3 asiste ulaşması dikkate değer bir durum. Santrfor becerisi hala üst düzeyde ama mutlaka arkasına onu itecek güçlü bir santrfora ihtiyaç var.

19 Mart 2020, Perşembe 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’Teknik direktöre hemen ihtiyaç var‘’

Dünya koronavirüsüyle baş etmeye çalışırken insanların futbol kaygısı taşıması beklenemez. Fakat bir yandan ligler diğer yandan hayat devam ediyor. Fenerbahçe taraftarı hem virüs kaynaklı dünya dertleriyle meşgul, hem de teknik direktörsüz takımlarının Konyaspor’a karşı tek bir isabetli şut atamamış olmasına hayıflanıyor.

Beklemenin sebebi ne?

Fenerbahçe Yönetimi’nin hoca konusunu bu kadar ağırdan alması şaşırtıcı doğrusu. Bunun birkaç sebebi olabilir. Öncelikle düşünülen teknik adam şu anda başka bir takımın başında ve sözleşmesi mayıs sonu bitiyor olabilir. Bunu imza töreninde anlayabiliriz. İkincisi, Avrupa’nın tüm liglerinde futbol faaliyeti durdurulmuş, EURO 2020 ertelenecekken, virüs kaynaklı liglerin ertelenme beklentisi yönetimi hoca konusunda yavaşlığa itiyordur.

Sorun belli

Gelelim takımın Konya deplasmanında tek bir isabetli şut çekemez hale geliş sürecine. Fenerbahçe sezon başından bu yana kadro planlamasında hatalar yapıyor. Bazı hakem hatalarını bir kenara koyarak söylüyorum; Hasan Ali yaz ortasında sakatlanmasına rağmen ikamesini sağlamamak, stoper sorununu bir krize dönüştürmek, dominant bir kaleci alamamak gibi bir çırpıda sayılacak hatalar Fenerbahçe’ye sezonu zehir etti.

Hocasız olmaz

Fenerbahçe Yönetimi sezonu hocasız tamamlamayı kafasına koyduysa Ersun Yanal neden gönderildi? Ersun hoca sezonu bitirir, en azından yönetim ve kadroya paratoner olur, yeni gelecek hocaya konforlu bir çalışma alanı bırakabilirdi. Fenerbahçe Yönetimi; Emre Belözoğlu, Volkan Demirel gibi sözü dinlenir figürlerle işi götüreceğini düşünüyor ve bunun yanlış olduğu en başından beri ortada. Kadro hocasızlığa reaksiyon vermiyor. Teknik açıdan da duygusal açıdan da Fenerbahçe’nin bir teknik direktöre ihtiyacı var. Sadece sezonu tamamlamak adına değil, yeni sezonu planlayıp mantıklı bir kadro planı için de bu gerekli. Sonuç; en kötü hoca bile hocasızlıktan iyidir.

17 Mart 2020, Salı 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’9 kişiye şut çekememek!‘’

Uzatmalarla maçın son 20 dakikalık bölümünü 9 kişi tamamlayan Konyaspor, insan üstü bir çaba göstermeden Fenerbahçe’yi yendi. Rakibi o kadar vasattı ki öyle bir çabaya 9 kişi kalmasına rağmen hiç ihtiyaç duymadı. Gustavo ile Jailson stoperde olunca Fenerbahçe ceza yayı üzerine gönderilen tüm yüksek toplar Konya için büyük avantaja dönüştü. Konya’nın attığı golde sıradan bir stoperin rakibine vurdurmayacağı top Jailson’dan geçti ve yay üstünde Bajic’in önüne düştü. Golden sonra Fenerbahçe daha da düştü, hiç reaksiyon veremedi. Selim Ay ve Uğur ikilisi Vedat’ı iyi paylaştı, Kruse’nin yerine oynayan Zajc da Johnson’a yenilince sahada herşey Bülent Korkmaz’ın istediği gibi ilerledi, Fenerbahçe maçı isabetli şut çekemeden bitirdi. Fenerbahçe bu sezon kötü performanslar çıkardı ama dün geceki kadar kötüsünü uzun zamandır seyretmemiştim.

Gecenin sorusu

Fenerbahçe alt yapısında şu vasat kadroda oynayacak kapasitede bir tane bile futbolcu yok mu?

Maçın starı

Bülent Korkmaz. 67’de 10, 76’da 9 kişi kalan takımını oyunun içinde tuttu ve sahada kalan tüm futbolcularını gecenin yıldızı yaptı.

Maçın olayı

Fenerbahçe’nin maçı 9 kişi tamamlayan rakibi karşısında tek bir isabetli şut çekememesi.

Kısa mesaj

Bırakın VAR’ı, gol çizgisi teknolojisini, maçları robotlar yönetse, yazılımı yapan mühendisin seceresini tartışacak büyük bir kalabalık var.

15 Mart 2020, Pazar 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’Herkes Atiba gibi olursa!‘’

Galatasaray derbisi, Beşiktaş için sezonu yeniden başlatma, heyecanı yükseltme ve yarışa ortak olma fırsatı elbette. Fakat son Ankaragücü maçından çok daha fazlasına ihtiyaçları var.

Motivasyon sorunu olmaz

Beşiktaş’ı bu şartlarda Galatasaray deplasmanına en rahat götürecek teknik adam şüphesiz Sergen Yalçın. Eminim ki, hafta başından itibaren tesislerde futbolculara en çok izletilenler rakip analizleri kadar ‘Sergen attı şampiyonluk geldi’ videolarıdır. Beşiktaş’ın Seyrantepe’de bir motivasyon problemi yaşayacağını düşünmem ama kadro vasatlığından kaynaklı ‘güç’ sorununu beklerim.

İnsan üstü çaba gerekli

Beşiktaş kadrosunda Sergen Yalçın’ın futbolculuğuna yakın yetenekte futbolcu yok. Galatasaray’la kıyaslandığında sahanın 4’te 3’ünde daha vasat bir kadro var Sergen hocanın elinde. O yüzden Beşiktaş takımı yetenekle değil ancak insan üstü çabalarla kazanabilir. Atiba’nın Ankaragücü maçında gösterdiği türden. Pas yüzdeleri yüksek olacak, şut sayısı çift hanelere çıkacak, geriye doğru şiddetli koşu mesafeleri rakipten fazla gerçekleşecek.

Burak’ın yükü ağır

Galatasaray karşısında Sergen Yalçın’ın bir kaç hafta önceki Gaziantep FK maçının ilk yarısındaki taktiğe yakın oynaması beklenebilir. Burak’ın savunma arkası koşuları ofsayta takılmadığı sürece Galatasaray savunmasını en zorlayacak plan olur. Elneny, Ruiz ve Caner’den o toplar giderse Burak’ın Marcao üzerinden kaleye gitmesi işe yarayabilir. Bu düzende Burak’ın yükü biraz ağır olur ve çok yüksek efor gerektirir. Bu derbide fazlaca dayanıklılık ve hız performansları izleyebiliriz o yüzden Burak’ın arkasında Ljajic değil yine Boateng ile başlamak daha mantıklı olabilir.

İş Karius’a kalırsa

Muslera’ya karşı Karius performansı kıyası güç bir konu. Beşiktaş’ın işi Karius’a bırakmaması gerekiyor. Beşiktaş kalesinde son yollarda bu kadar az güven veren kaleci hatırlamıyorum doğrusu. Her hafta yeni bir hatayla vitrine çıkıyor. Galatasaray derbisinde de Beşiktaş’ın en zayıf karnı kalesi. Atiba ve arkadaşlarının Galatasaray’ı önde karşılayıp işi Karius’un güvensiz eldivenlerine bırakmamaları gerekecek.

13 Mart 2020, Cuma 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’İnsanüstü çabayla!‘’

Beşiktaş vasat oynadığı bir maçta Ankaragücü’nü yenebildiyse bunu Atiba’nın insanüstü çabasına, Fati’nin beceriksizliğine ve Ljajic’in harika golüne borçlu. Ankaragücü gibi hızlı bir takıma karşı Beşiktaş, Boateng’in tutamadığı topları kovalamak zorunda kalınca ekstra yoruldu. Üstüne bir de Ljajic değil Diaby oyuna girince önde top tutmak iyice zorlaştı. Hep beraber peş peşe geri koşmak zorunda kaldılar. Biraz geç olsa da Ljajic girdikten sonra inanılmaz bir şutla golü yaptı. Fakat Ljajic’in golden sonra kulaklarını tıkaması ve maç biter bitmez soyunma odasına koşması kime mesajdı? Bazı oyuncular oynamadığında kıymetlenir. Gökhan Gönül de bu sınıfta. Oynamadığı her maç kıymeti daha iyi anlaşılıyor. Lens tüm iyi niyetiyle sağ beki doldurmaya çalışsa da gözler Gökhan’ı fazlasıyla aradı.

Gecenin sorusu

Boateng’in yorulmasıyla önde top tutmak iyice zorlaşmışken Diaby’nin değil, Ljajic’in girmesi gerekmez miydi?

Maçın starı

Atiba, Beşiktaş’ın sahadaki kalbi gibiydi. Penaltı kazandırdı, yüzde 95 pas isabetiyle oynadı, insanüstü bir çabayla hatasız bir maç çıkardı.

Maçın olayı

76 dakikada Vida’dan sıyrılan Fati’nin, Karius ile karşı karşıya kaldığı pozisyonda topu auta atması maçın kaderini belirledi.

Kısa mesaj

Karius her maç yeni bir hatasını sergiliyor. Orgill’in attığı gol ofsayt olmasa Beşiktaş’ın galibiyeti değil Karius’un hatası konuşuluyor olacaktı. Sergen Yalçın en çok Karius gideceği için sezonun bitmesini istiyordur.

07 Mart 2020, Cumartesi 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’Forvetler kilidi çözer‘’

Ankaragücü karşısında anahtar hamle, forvetleri çizgiden rakip ceza sahasına itmek olacaktır. Çizgiye yaslanmadan beklere alan açarak oynamaları, Beşiktaş’ı rakip ceza sahasında daha sık topla buluşturacaktır. Şampiyonluk umudu için artık bir galibiyet serisi şart.

Beşiktaş ’ın forvet vasatlığı Sergen Yalçın’ın önündeki en büyük engel. Alanya deplasmanında Boyd’u forvet arkasında kullanmak zorunda kalsa da Boateng’in girişiyle maçı çevirmeyi başarabilmişti. Ankaragücü karşısında Boateng ile Burak’ınn uyumu kenar forvetlerini de oyunun içine çekebilir. Beşiktaş ilk 7 içerisinde en az gol atıp en çok gol yiyen takım. Fakat bu durumu santrfor formsuzluğu diye açıklamak mümkün değil. Burak (10 gol, 4 asist) ve Umut (4 gol) uçmasalar da tatmin edici performans gösterdiler. Göstermeyenler kenarda oynayan forvetler. N’Koudou (2 gol), Diaby (2 gol), Lens (1 gol, 2 asist) ve Boyd’un (0 gol) ligde skora katkıları hayli kısır. Ankaragücü karşısında anahtar hamle, forvetleri çizgiden rakip ceza sahasına itmek olacaktır.

Elneny-Atiba’ya ekstra yük

Hangi ikisi oynarsa oynasın çizgiye yaslanmadan beklere alan açarak oynamaları Beşiktaş’ı rakip ceza sahasında daha sık topla buluşturacaktır. Ankaragücü, Mustafa Reşit Akçay geldiğinden beri topu da pası da hızlandırdı. Savunma arkasına öldürücü koşular Ankaragücü için Dolmabahçe’deki ilk plan olacak. Bunun için Elneny ve Atiba’ya ekstra iş düşecek.

Bu istatistiğe dikkat

Forvetlerin bu kadar verimsiz olduğu bir takımda Burak Yılmaz’ın 10 gole ulaşması bir santrfor becerisi. Boateng ile uyumları maçın sonucunu belirler. Bu istatistiğe

06 Mart 2020, Cuma 06:58
YAZININ DEVAMI