‘’40 bin kişiyle Fırtına kopar‘’
Lider evinde Göztepe’yi ağırlıyor. Bir klasik olarak Abdullah Avcı taraftarlarını yine maça davet etti. Bu konuyu asla atlamayarak bir nevi işin ciddiyetini hatırlatırken, rehavete de yer olmadığını spor kamuoyuna ve Trabzonspor camiasına göstermiş oluyor. En yakın takipçisine 15 puan fark atmanın rahatlığı ile rehaveti birbirine karıştırmadan hafta sayıyorlar adeta.
Göztepe farklı çıkar
Akyazı’da, saha ve seyirci avantajını arkasına alınca hücum planlarını daha da coşkulu yapabilen bir Trabzonspor izliyoruz... Kötü gidişatı hızlı durdurabilme adına hoca değişikliğine giden Göztepe’nin ‘yeni teknik adam’ motivasyonunu nasıl kullanacağı merak konusu. Maestro ile bilindik hücum oyunu kimi maçlarda başarılıydı denilebilir. Tomas’ın ise biraz daha defansif tedbirler alıp, önce kaybetmeme senaryosunu devreye sokacağını düşünüyorum. Formasyonu değiştirebilir.
Pas oyunuyla denge bozar
Abdullah Avcı’nın takımını lider yapan pas oyununu, yine sabırla ilmek ilmek ördürüp, rakip defansın denge ve konsantrasyonu bozmak suretiyle sonuca gideceğini düşünüyorum. 40 bin kişilik tribün atmosferi, ön alan baskısıyla başlangıç yaptırabilir. Böyle bir oyunda Nwakaeme yine zor durdurulur hatta maça damga vurur. Bu sezon rakiplerinin her türlü planını kırmayı başaran ve bu konuda bağışıklık kazanmış bir Trabzonspor söz konusu. Abdülkadir Ömür’ün de yükselen özgüven duygusuyla peşpeşe bir kaç maçı daha üst düzey oynama potansiyeli göstereceğini düşünüyorum. Cornelius ise şifreyi çözer.
‘’1 puan kazanım‘’
Lider Trabzonspor önemli bir fırsatı kaçırmanın üzüntüsüyle Trabzon’a dönüyor. Tabii ki Kadıköy’de alınmış bir puan önemli ama bu şekilde olması moralleri bozan unsur oldu. Karşılaşmaya dair bir çok senaryonun içinde elbette beraberlikle sonuçlanan ihtimaller de vardı. Ancak, rakibinin eksik kalması, akabinde bulunan gol her şeyi Trabzonspor’un istediği hale getirmişti. Atılan gol sonrası oyunda hakimiyet, yakalanan pozisyonlar işin bittiğini bile düşündürmüş olabilir oyuncular nezdinde.
Ancak ilerleyen süre, rakibin artan direnci, taraftar desteğinin yoğunluğu; habercisi olduğu golü de beraberinde getirdi. Lider Trabzonspor şampiyonluk yolunda haritadaki belki de en önemli engeli beraberlikle geçti özünde. En yakın takipçisiyle arasında oluşan 15 puan, sezonun bu aşamasında, daralan makas da düşünüldüğünde O özel ve güzel günün habercisi olmaya yeter düzeyde. Oyuna dair, rakibin direncini kırmaya yönelik yapılacak tüm organizasyonlar yapıldı ancak gol gelmedi.
Ahmet Can’dan net cevap
Tek bir organizasyon eleştirisi “oyuncu değişiklikleri” konusunda yapılabilir gibi gözükse de hamlelerin işlevsizliği bu eleştiriyi etkisizleştirecek düzeydeydi. En çok konuşulan, en çok sorulan soru olan “Ahmet Can ne yapar, maçın ağırlığını kaldırabilir mi?” sorusunun karşılığını da Ahmet Can sahada net, temiz oyunuyla göstermiş oldu. Kazanılan bir puan, kaybedilen iki puan arasında konuşulacak çok şey var. Ancak lig biterken en önemli deplasman eşiğinin de geçilmesine kazanım olarak bakmak sanıyorum dün gecenin hatırlanması gereken tek konusu gibi. Sonuç ne olursa olsun, az kaldı...
‘’Psikolojik üstünlük‘’
Lider Trabzonspor, mevcut puan farkının rahatlığı ve coşkusuyla İstanbul’da... Elbette rahatlıkla, rehaveti birbirine karıştırmamak gerekiyor. Trabzonspor yıllar sonra puana dair kaygılarını çok geride bıraktığı bir sezon yaşıyor. Mutlak kazanmayı, bir temel ihtiyaç, istatistiki değer ve gelecek nesillere aktarılacak bir rekorun çıtası olarak araç edinme derdinde. Bu durum, Trabzonspor’un oyununda uzun zamandır bir ‘çe∫itlilik ve deği∫im’ hali görmemizin ana nedeni gibi. Bu ak∫am muhtemel baskıyı kırmak ve hissetmemek adına bu psikolojik üstünlükle sahada olacaklar. Zira, makasın giderek daraldığı ligimizde, kendi makasını kendi elleriyle daha da daraltma ve ligi erkenden ‘kesme’ kendisi adına bitirme hedefi söz konusu...
Şifre yine; sakin kalmak
Ev sahibi Fenerbahçe, taraftarının da maç başı desteğiyle karşılaşmaya ön alan baskısıyla başlayabilir. İsmail Kartal, yoğun ön alan baskısıyla taraftar coşkusunu birleştirip, erken bir gol bulmak ve kontrolü eline almak isteyecektir. Bu ön alan baskısının arka tarafta bırakacağı boşluklar ise Trabzonspor’un aradığı golün dakikasını oldukça erkene alabilir. Trabzonspor, bu ilk baskı senaryosunu; sakin kalıp, doğru pas bağlantılarıyla kırmak isteyecektir. Bu tip baskılarda Uğurcan’ın uzun toplarıyla Trabzonspor hücum hattının pozisyona girmeleri ise sürpriz olmayacaktır.
Anahtar oyuncu Djaniny
Öte yandan, elbette bekleyen bir Trabzonspor kadar ön alan baskısıyla başlayan bir Trabzonspor izleme ihtimalimiz de çok yüksek. Bu oyunu Alanya ve Konya önünde başarıyla pratiğe dökmüş olmaları böyle bir başlangıç ihtimaline de ‘neden olmasın?’ dedirtiyor. Her iki takımın da geçiş için önemli silahları varken arka tarafta alan bırakmama adına bir temkinli oyun ihtimali de söz konusu ama ben bunun erken kırılacağını düşünüyorum. Bilhassa, Cornelius rakip stoperlerle boğuşurken; Nwakaeme, Visca, Bakaseta, Ömür ve hatta Siopis boşluklara sarkabikir. Djaniny ise ister ilk 11 ister yedek yine anahtar oyuncu olur diye düşünüyorum.
‘’Gücünü oyundan alıyor‘’
Saha içinde oyuncularıyla, tribünde ise taraftarıyla her iki kulvarda da varız diyen bir Trabzonspor izledik.Lider, ‘Her iki kupaya da talibim’ mesajını en güçlü şekilde verdi. Daha karşılaşmanın ilk dakikalarından itibaren önde, baskılı, arzulu başlayan Trabzonspor, oyununu rakibine kabul ettirdi. Visca, güzel bir organizasyonla takımını öne geçirip, oyun üstünlüğünü tabelaya da yansıtmış oldu. Gol dakikasından sonra oyunun kontrolü de ev sahibi Trabzonspor’un eline geçmiş oldu. Tek maçlık eşleşmede Antalyaspor’un da rakip kalede gol umuduyla aldığı riskler ortaya mücadele gücü yüksek bir karşılaşma çıkardı. Trabzonspor kadro seçimiyle işin ciddiyetini zaten rakibine hissettirerek sahaya çıktı. Kenarda risk durumunda kullanacağı özel oyuncularını da hafta sonuna saklamış oldu. Özellikle Vitor Hugo’nun sakatlanması, sedyeyle çıkması keyifleri kaçırsa da skoru netleştirmesini bilen bir Trabzonspor, 'Önce bu maç' der gibiydi de. Bu tip maçların klasiğidir aslında. Kabul edelim ki; Önünde bir zorlu kupa maçı ve akabinde ligde çok ciddi ezeli bir büyük maç vardır. Elbette akıllar biraz oradadır. Orada da olmalıdır. Bunda garip bir durum yok.
Öncelik çifte kupa
Kazanmak, mükemmel geçen böylesi bir sezonu çift kupayla taçlandırmak belli ki Abdullah Avcı’nın önceliği. Öyle bir takım yapmış ki, kim oynarsa oynasın, gücünü oyunundan alıyor. Böyle bir takım için oyuncu eksikliği olsa dahi tüm Trabzonspor camiası çözümün hocanın cebinde olduğunu, sezon başından itibaren de genetiğine kodlandığının rahatlığı ile önüne bakıyor.
‘’Muhteşem bir oyun‘’
Dün akşam Trabzon'da şampiyonluk hikayesini belki de en önemli sayfası yazıldı. Asla bırakmayan, asla pes etmeyen, asla vazgeçmeyen Trabzonspor şampiyonluk yolunda geriye düştüğü karşılaşmada muhteşem bir geri dönüşe imza attı. Abdullah Avcı, ilk yarısı Hikmet Karaman’ın oyunlarıyla birlikte öne geçtiği karşılaşmada, yaptığı mükemmel hamlelerle terse çevirmesini bilen isimdi! Djaniny inanılmaz bir performansla takımının hücum organizasyonunu değiştiren unsur oldu. Dün akşam Abdullah Avcı ve öğrencileri bir takımın inanmışlığının karşısında hiçbir engelin duramayacağını göstermiş oldu. İlk yarısında bireysel hatalar sonrası, izahı zor ama belki de rehavetin de etkisiyle geri düşülüyor… Hemen toparlanıp muhteşem bir oyunla geri dönülüyor. ‘Buradayız’ deniliyor… Lider burada deniliyor. Bu görüntü bu sezon tüm tuhaf sözleri üretenlere de adeta ders niteliğindeydi…
Pozitif oyun
Dün gece Nwakaeme sol tarafı "yazlık" merkezi de "kışlık" kullanan bir aile reisi gibiydi… O bir oyuncunun; oyunun, ligin, koca bir şehrin ve camianın kaderini nasıl etkilediğinin de somut canlı örneği gibiydi. Oyunu yazmak, oyunu konuşmak bu aşamada anlamlı almıyor.Trabzonspor pozitif futbolun tüm gereklerini, gelecek nesillere bir tez konusu, ders konusu olarak da bırakmanın sorumluluğu ile geceyi sezon sonuna taşıdı. Muhteşem dönüş, muhteşem şeylerin de en önemli habercisi olarak tarihe düşülen not oldu!
‘’İlk golü Trabzonspor atarsa bayram olur‘’
Lider Trabzonspor, Alanya önünde aldığı net skorun morali ile sahaya çıkıyor olacak... Hücum zenginliği ile rakiplerine hem oyun hem de puan farkı atıp liderlik koltuğunda yerini sağlamlaştırdıkça sağlamlaştırmaya devam ediyorlar. Oyunları haftalar tükendikçe daha da güzelleşiyor, akıl asla duyguların önüne geçmiyor, rehavete dair en ufak bir belirti bile vermiyorlar.
Bakasetas anahtar isim
Hikmet Karaman, lider Trabzonspor’un sahayı dikine ve enine çok iyi kullandığını biliyor. Ve bildiği için de buna önlemler alacaktır diye düşünüyorum. Kayserispor’un güçlü rakiplerine karşı değişken, esnek savunma hatları denediğini gözlemlemiştik. Bu karşılaşmanın başlangıcında en güçlü senaryom; Kayserispor’un kendi birinci bölgesinde klasik 4’lü savunmanın dışına çıkacağı yönünde. 5-4-1 hatta 6-4 şeklinde bir bekleme ve akabinde Trabzonspor’u açıp, kontra denemelerini görebiliriz... Peres ve Puchacz’ın bu tip geçişlerde aldıkları roller önemli olacak. Siopis bunun merkez ayağı olur yine. Bu tip katılaştırılmış savunmalara karşı yine Cornelius, Nwakaeme ve Visca arkadaşlarına alan açma konusunda başrole soyunabilirler. Merkez hücumlarında Bakasetas kilidi açacak anahtar oyuncu olur.
Farkın motivasyonuyla...
Abdullah Avcı’nın, Trabzonspor’u lider yapan oyununda özellikle son 2 haftadır ciddi bir değişim yaşanıyor. Rakipleri oyunu nerde kuruyorsa Trabzonspor presle orada. Rakiplerinin oyunlarının neredeyse tümünü kıran, maç içinde sürekli formasyonel değişiklikler yapan Avcı ilk golü erken bulursa tribünler bayram yeri olur... Lider, sezonda başarıyla yaptığı ‘rakiplerinin tüm oyun planlarını bozma’ pratiklerini de kullanarak puan farkını ama bir günlük ama haftalık artırma ihtimalinin motivasyonuyla sahadan galip ayrılacaktır diye düşünüyorum.
‘’Zamanı geldi işte!‘’
Maç öncesi oynanacak oyuna dair birkaç senaryo vardı ve maçın daha ilk yarısında en güçlü senaryo gerçekleşmiş oldu. Trabzonspor, Konyaspor önünde denediği, prova ettiği oyunu böylece bir hafta sonra başarıyla tekrar etme şansı buldu. Marafona ile en geriden oyun kurma isteğine, ısrarına devam eden Alanyaspor’un bu meydan okumasına, Trabzonspor anında ön alan baskısı ile cevap verdi. İlk golden sonra da ilk yarıda her şey Trabzonspor’un istediği gibi gelişti. Fırtına kasırgaya, goller sağanak haline dönüştü.
Daha bitmedi dediler
En zor deplasmanlarından birine, en yakın takipçisine üstünlük kurup giderken, kafalardaki ‘rehavet’ temalı tüm kara bulutları da ortadan kaldırmış oldular... Siz bakmayın oldu bitti bu iş diyenlere... Bitmedi daha der gibiydiler dün. Matematik ne diyorsa o der gibiydiler. Rakiplerine, spor kamuoyuna ilan eder gibiydiler. Tüm maçlarına sayısal anlamda garantileme durumu olmadan aynı ciddiyetle çıkacağının da açık mesajıydı Alanya maç skoru. İşin şakasının olmadığını, geçmiş deneyimleriyle; işin daha bitmediğini ancak yöresel ifadeyle ‘kolayladığını’ da kabul ederek verilen en son mesajdı...
Önlerinde kim durabilir?
Nwakaeme maç sonu röportajında ‘kupayı müzemize götürene kadar bize rahat yok’ demiş. İşin ciddiyetini bu denli içselleştirmiş bir oyuncu gurubunun önünde kim durabilir ki? Son cümlem Abdullah Avcı’ya... Hocam spor kamuoyuna şu mesajı mı veriyorsunuz; yılların tonlarca yükünü ve stresini yöneten biri olarak ‘bekleyin’ dedim ve son iki hafta doğru oyunumu, estetikle de birleştirdim. Hepsinin bir zamanı vardı. Zamanı geldi işte!
‘’Visca'nın maçı olur‘’
Lider Trabzonspor bugün Alanya deplasmanında 3 puanı alıp hedefine bir adım daha yaklaşmak istiyor... En yakın takipçisi olan Konyaspor ’a karşı etkili bir oyunla da kazanmalarının morali var bünyelerinde. Terzi diliyle ifade etmek gerekirse; makas daralıyor, lig boyu kısalıyor. Artık ‘takım’ elbise oldu olacak. Tüm önemli provalar başarıyla geçiliyor...
En çok gol atanlar...
Alanyaspor, genç teknik adamı Farioli geldikten sonra çok önemli sonuçlara imza atan bir takım. Akdeniz ekibi bu hafta alacağı sonuçla yukarıdaki pozisyonunu daha da sağlamlaştırmak amacında. Lig liderini yenmek, lig liderine karşı kazanmak ev sahibi için önemli motivasyon sebeplerinden biri. Her iki takımın da ortak özelliği ‘en çok gol atan’ olmaları... Beraberlik sayıları da benzerlik arz ediyor diyebiliriz. Trabzonspor aynı zamanda kalesinde en az gol gören takım. Bu haliyle bile tuhaf bir eşleşme bizi bekliyor.
Temel dayanak; sabır
Trabzonspor’un oyununun temel dayanağı olan 'sabır', rakibinin konsantrasyonu bozulana kadar devam prensibiyle çalışan mekanizma gibi. Ancak Koya önünde rakibinin oyun kurmasına izin vermeyen, önde basan bir Trabzonspor maç başlangıcı izledik. Alanyaspor'un her koşulda Marafona'yla oyun başlatma ısrar ve isteği, benzer baskıyı izleyeceğimizin işareti gibi. Karşılaşmada erken bir gol, çok daha fazlasının önünü açar. Cornelius kaldığı yerden devam eder, Visca da.. 3 maçtır skor yükünü çeken Bosnalı yıldızın Alanya'da da maça damga vurmaya aday.