‘’Psikolojik üstünlük‘’
Lider Trabzonspor, mevcut puan farkının rahatlığı ve coşkusuyla İstanbul’da... Elbette rahatlıkla, rehaveti birbirine karıştırmamak gerekiyor. Trabzonspor yıllar sonra puana dair kaygılarını çok geride bıraktığı bir sezon yaşıyor. Mutlak kazanmayı, bir temel ihtiyaç, istatistiki değer ve gelecek nesillere aktarılacak bir rekorun çıtası olarak araç edinme derdinde. Bu durum, Trabzonspor’un oyununda uzun zamandır bir ‘çe∫itlilik ve deği∫im’ hali görmemizin ana nedeni gibi. Bu ak∫am muhtemel baskıyı kırmak ve hissetmemek adına bu psikolojik üstünlükle sahada olacaklar. Zira, makasın giderek daraldığı ligimizde, kendi makasını kendi elleriyle daha da daraltma ve ligi erkenden ‘kesme’ kendisi adına bitirme hedefi söz konusu...
Şifre yine; sakin kalmak
Ev sahibi Fenerbahçe, taraftarının da maç başı desteğiyle karşılaşmaya ön alan baskısıyla başlayabilir. İsmail Kartal, yoğun ön alan baskısıyla taraftar coşkusunu birleştirip, erken bir gol bulmak ve kontrolü eline almak isteyecektir. Bu ön alan baskısının arka tarafta bırakacağı boşluklar ise Trabzonspor’un aradığı golün dakikasını oldukça erkene alabilir. Trabzonspor, bu ilk baskı senaryosunu; sakin kalıp, doğru pas bağlantılarıyla kırmak isteyecektir. Bu tip baskılarda Uğurcan’ın uzun toplarıyla Trabzonspor hücum hattının pozisyona girmeleri ise sürpriz olmayacaktır.
Anahtar oyuncu Djaniny
Öte yandan, elbette bekleyen bir Trabzonspor kadar ön alan baskısıyla başlayan bir Trabzonspor izleme ihtimalimiz de çok yüksek. Bu oyunu Alanya ve Konya önünde başarıyla pratiğe dökmüş olmaları böyle bir başlangıç ihtimaline de ‘neden olmasın?’ dedirtiyor. Her iki takımın da geçiş için önemli silahları varken arka tarafta alan bırakmama adına bir temkinli oyun ihtimali de söz konusu ama ben bunun erken kırılacağını düşünüyorum. Bilhassa, Cornelius rakip stoperlerle boğuşurken; Nwakaeme, Visca, Bakaseta, Ömür ve hatta Siopis boşluklara sarkabikir. Djaniny ise ister ilk 11 ister yedek yine anahtar oyuncu olur diye düşünüyorum.
‘’Gücünü oyundan alıyor‘’
Saha içinde oyuncularıyla, tribünde ise taraftarıyla her iki kulvarda da varız diyen bir Trabzonspor izledik.Lider, ‘Her iki kupaya da talibim’ mesajını en güçlü şekilde verdi. Daha karşılaşmanın ilk dakikalarından itibaren önde, baskılı, arzulu başlayan Trabzonspor, oyununu rakibine kabul ettirdi. Visca, güzel bir organizasyonla takımını öne geçirip, oyun üstünlüğünü tabelaya da yansıtmış oldu. Gol dakikasından sonra oyunun kontrolü de ev sahibi Trabzonspor’un eline geçmiş oldu. Tek maçlık eşleşmede Antalyaspor’un da rakip kalede gol umuduyla aldığı riskler ortaya mücadele gücü yüksek bir karşılaşma çıkardı. Trabzonspor kadro seçimiyle işin ciddiyetini zaten rakibine hissettirerek sahaya çıktı. Kenarda risk durumunda kullanacağı özel oyuncularını da hafta sonuna saklamış oldu. Özellikle Vitor Hugo’nun sakatlanması, sedyeyle çıkması keyifleri kaçırsa da skoru netleştirmesini bilen bir Trabzonspor, 'Önce bu maç' der gibiydi de. Bu tip maçların klasiğidir aslında. Kabul edelim ki; Önünde bir zorlu kupa maçı ve akabinde ligde çok ciddi ezeli bir büyük maç vardır. Elbette akıllar biraz oradadır. Orada da olmalıdır. Bunda garip bir durum yok.
Öncelik çifte kupa
Kazanmak, mükemmel geçen böylesi bir sezonu çift kupayla taçlandırmak belli ki Abdullah Avcı’nın önceliği. Öyle bir takım yapmış ki, kim oynarsa oynasın, gücünü oyunundan alıyor. Böyle bir takım için oyuncu eksikliği olsa dahi tüm Trabzonspor camiası çözümün hocanın cebinde olduğunu, sezon başından itibaren de genetiğine kodlandığının rahatlığı ile önüne bakıyor.
‘’Muhteşem bir oyun‘’
Dün akşam Trabzon'da şampiyonluk hikayesini belki de en önemli sayfası yazıldı. Asla bırakmayan, asla pes etmeyen, asla vazgeçmeyen Trabzonspor şampiyonluk yolunda geriye düştüğü karşılaşmada muhteşem bir geri dönüşe imza attı. Abdullah Avcı, ilk yarısı Hikmet Karaman’ın oyunlarıyla birlikte öne geçtiği karşılaşmada, yaptığı mükemmel hamlelerle terse çevirmesini bilen isimdi! Djaniny inanılmaz bir performansla takımının hücum organizasyonunu değiştiren unsur oldu. Dün akşam Abdullah Avcı ve öğrencileri bir takımın inanmışlığının karşısında hiçbir engelin duramayacağını göstermiş oldu. İlk yarısında bireysel hatalar sonrası, izahı zor ama belki de rehavetin de etkisiyle geri düşülüyor… Hemen toparlanıp muhteşem bir oyunla geri dönülüyor. ‘Buradayız’ deniliyor… Lider burada deniliyor. Bu görüntü bu sezon tüm tuhaf sözleri üretenlere de adeta ders niteliğindeydi…
Pozitif oyun
Dün gece Nwakaeme sol tarafı "yazlık" merkezi de "kışlık" kullanan bir aile reisi gibiydi… O bir oyuncunun; oyunun, ligin, koca bir şehrin ve camianın kaderini nasıl etkilediğinin de somut canlı örneği gibiydi. Oyunu yazmak, oyunu konuşmak bu aşamada anlamlı almıyor.Trabzonspor pozitif futbolun tüm gereklerini, gelecek nesillere bir tez konusu, ders konusu olarak da bırakmanın sorumluluğu ile geceyi sezon sonuna taşıdı. Muhteşem dönüş, muhteşem şeylerin de en önemli habercisi olarak tarihe düşülen not oldu!
‘’İlk golü Trabzonspor atarsa bayram olur‘’
Lider Trabzonspor, Alanya önünde aldığı net skorun morali ile sahaya çıkıyor olacak... Hücum zenginliği ile rakiplerine hem oyun hem de puan farkı atıp liderlik koltuğunda yerini sağlamlaştırdıkça sağlamlaştırmaya devam ediyorlar. Oyunları haftalar tükendikçe daha da güzelleşiyor, akıl asla duyguların önüne geçmiyor, rehavete dair en ufak bir belirti bile vermiyorlar.
Bakasetas anahtar isim
Hikmet Karaman, lider Trabzonspor’un sahayı dikine ve enine çok iyi kullandığını biliyor. Ve bildiği için de buna önlemler alacaktır diye düşünüyorum. Kayserispor’un güçlü rakiplerine karşı değişken, esnek savunma hatları denediğini gözlemlemiştik. Bu karşılaşmanın başlangıcında en güçlü senaryom; Kayserispor’un kendi birinci bölgesinde klasik 4’lü savunmanın dışına çıkacağı yönünde. 5-4-1 hatta 6-4 şeklinde bir bekleme ve akabinde Trabzonspor’u açıp, kontra denemelerini görebiliriz... Peres ve Puchacz’ın bu tip geçişlerde aldıkları roller önemli olacak. Siopis bunun merkez ayağı olur yine. Bu tip katılaştırılmış savunmalara karşı yine Cornelius, Nwakaeme ve Visca arkadaşlarına alan açma konusunda başrole soyunabilirler. Merkez hücumlarında Bakasetas kilidi açacak anahtar oyuncu olur.
Farkın motivasyonuyla...
Abdullah Avcı’nın, Trabzonspor’u lider yapan oyununda özellikle son 2 haftadır ciddi bir değişim yaşanıyor. Rakipleri oyunu nerde kuruyorsa Trabzonspor presle orada. Rakiplerinin oyunlarının neredeyse tümünü kıran, maç içinde sürekli formasyonel değişiklikler yapan Avcı ilk golü erken bulursa tribünler bayram yeri olur... Lider, sezonda başarıyla yaptığı ‘rakiplerinin tüm oyun planlarını bozma’ pratiklerini de kullanarak puan farkını ama bir günlük ama haftalık artırma ihtimalinin motivasyonuyla sahadan galip ayrılacaktır diye düşünüyorum.
‘’Zamanı geldi işte!‘’
Maç öncesi oynanacak oyuna dair birkaç senaryo vardı ve maçın daha ilk yarısında en güçlü senaryo gerçekleşmiş oldu. Trabzonspor, Konyaspor önünde denediği, prova ettiği oyunu böylece bir hafta sonra başarıyla tekrar etme şansı buldu. Marafona ile en geriden oyun kurma isteğine, ısrarına devam eden Alanyaspor’un bu meydan okumasına, Trabzonspor anında ön alan baskısı ile cevap verdi. İlk golden sonra da ilk yarıda her şey Trabzonspor’un istediği gibi gelişti. Fırtına kasırgaya, goller sağanak haline dönüştü.
Daha bitmedi dediler
En zor deplasmanlarından birine, en yakın takipçisine üstünlük kurup giderken, kafalardaki ‘rehavet’ temalı tüm kara bulutları da ortadan kaldırmış oldular... Siz bakmayın oldu bitti bu iş diyenlere... Bitmedi daha der gibiydiler dün. Matematik ne diyorsa o der gibiydiler. Rakiplerine, spor kamuoyuna ilan eder gibiydiler. Tüm maçlarına sayısal anlamda garantileme durumu olmadan aynı ciddiyetle çıkacağının da açık mesajıydı Alanya maç skoru. İşin şakasının olmadığını, geçmiş deneyimleriyle; işin daha bitmediğini ancak yöresel ifadeyle ‘kolayladığını’ da kabul ederek verilen en son mesajdı...
Önlerinde kim durabilir?
Nwakaeme maç sonu röportajında ‘kupayı müzemize götürene kadar bize rahat yok’ demiş. İşin ciddiyetini bu denli içselleştirmiş bir oyuncu gurubunun önünde kim durabilir ki? Son cümlem Abdullah Avcı’ya... Hocam spor kamuoyuna şu mesajı mı veriyorsunuz; yılların tonlarca yükünü ve stresini yöneten biri olarak ‘bekleyin’ dedim ve son iki hafta doğru oyunumu, estetikle de birleştirdim. Hepsinin bir zamanı vardı. Zamanı geldi işte!
‘’Visca'nın maçı olur‘’
Lider Trabzonspor bugün Alanya deplasmanında 3 puanı alıp hedefine bir adım daha yaklaşmak istiyor... En yakın takipçisi olan Konyaspor ’a karşı etkili bir oyunla da kazanmalarının morali var bünyelerinde. Terzi diliyle ifade etmek gerekirse; makas daralıyor, lig boyu kısalıyor. Artık ‘takım’ elbise oldu olacak. Tüm önemli provalar başarıyla geçiliyor...
En çok gol atanlar...
Alanyaspor, genç teknik adamı Farioli geldikten sonra çok önemli sonuçlara imza atan bir takım. Akdeniz ekibi bu hafta alacağı sonuçla yukarıdaki pozisyonunu daha da sağlamlaştırmak amacında. Lig liderini yenmek, lig liderine karşı kazanmak ev sahibi için önemli motivasyon sebeplerinden biri. Her iki takımın da ortak özelliği ‘en çok gol atan’ olmaları... Beraberlik sayıları da benzerlik arz ediyor diyebiliriz. Trabzonspor aynı zamanda kalesinde en az gol gören takım. Bu haliyle bile tuhaf bir eşleşme bizi bekliyor.
Temel dayanak; sabır
Trabzonspor’un oyununun temel dayanağı olan 'sabır', rakibinin konsantrasyonu bozulana kadar devam prensibiyle çalışan mekanizma gibi. Ancak Koya önünde rakibinin oyun kurmasına izin vermeyen, önde basan bir Trabzonspor maç başlangıcı izledik. Alanyaspor'un her koşulda Marafona'yla oyun başlatma ısrar ve isteği, benzer baskıyı izleyeceğimizin işareti gibi. Karşılaşmada erken bir gol, çok daha fazlasının önünü açar. Cornelius kaldığı yerden devam eder, Visca da.. 3 maçtır skor yükünü çeken Bosnalı yıldızın Alanya'da da maça damga vurmaya aday.
‘’Şampiyonluk oyunuydu‘’
Lider Trabzonspor en yakın takipçisiyle sezonun belki de en anlamlı karşılaşmasını oynadı. Kazanan taraf olmanın yanında, psikolojik anlamda da üstünlüklerine bir yenisini daha eklemiş oldu. Elbette çok maç var. Ancak, 'Stratejik değer' diye de bir şey söz konusu. Trabzonspor kazandığı bu üç puanla en yakın takipçisinden bir adım daha uzaklaşmış oldu. Karşılaşma dolu tribünler önünde stresi lehine çevirmesini bilen ev sahibi Trabzonspor’un baskılı oyunuyla başladı. Öyle de bitti dersek hata yapmış olmayız. Daha önceki deneyimlerini kazanıma çeviren, tecrübelerini sahadakilere aktaran müthiş bir tribün desteği vardı Trabzon’da. Ön alanda rakibinin tüm oyun kurma girişimlerini baskı ile kıran, golü bulan, daha da isteyen bir Trabzonspor izledik. Direklere çarpan top sayısı bile ikiydi. Özellikle Cornelius’un belki de sezon performansını izlediğimiz karşılaşmada, 'Büyük oyunculuk' resitali geldi ondan. Savaşan, yılmayan, yıkılmayan, alan açan, pas trafiğine aktif katılan Cornelius’un mücadelesi Konyaspor birinci bölgesinde rakip takımın işlerini bir hayli zorlaştırdı. Tam da Nwakaeme çıkar diye düşünülürken Abdullah Avcı’nın onu sahada tutması, onunda ikinci goldeki jeneriklik hareketleri gecenin ve sezonun en klas hareketleri olarak tarihe geçmiş oldu. Trabzonspor dün gece en yakın rakibini yenerek ikili averajda da üstünlüğü elde eden taraf oldu.
Lidere yakışan oyun
Özellikle Siopis’in insanüstü eforu, Dorukhan’ın joker olarak sağda ürettiği performans yine karşılaşmanın önemli detaylarıydı. Elbette Visca...Transferinin gerekliliğini tartışmaya açanlara, ligin dengesini değiştirerek cevap vermeye devam etti. 'Lig uzundu, makas daralıyordu, Trabzonspor kazanarak yoluna devam ediyordu' olarak yazılacak bu karşılaşma. Lidere yakışan bir oyun, lideri hedefine götüren bir performansla Trabzonspor çok çok önemli bir engeli daha aşarak geceye damga vurmuş oldu. Böylece, 'Bu takım baskılı top oynamıyor' eleştirilerine de Abdullah Avcı, en yakın takipçisi üzerinden 'Öyle değil o iş' demiş oldu.
‘’Erken bir gol heyecan katar‘’
Lider Trabzonspor’un, bu akşam en yakın takipçisi Konyaspor ile oynayacağı haftanın maçını yazarımız Olcay Çakır yorumladı...
Lider Trabzonspor evinde en yakın takipçisi Konyaspor’u ağırlıyor. Karşılaşmaya ilgi çok yüksek... Bugün sadece maça gidecek olanların ve ilgililerinin değil herkesin gözü kulağı Trabzon’da olacak... Puan sıralamasında birinci ile ikincinin karşılaşıyor olmasına büyük anlamlar yüklenmesi gayet doğal. Ancak şu bir gerçek ki, bundan sonra oynanmayı bekleyen çok maç daha olacak. Sonucu ne olursa olsun maç öncesi abartılı görüşlerin tümünün; yerini yeni abartılı yorumlara terk edebileceği gerçeği unutulmamalı. Bugün Trabzonspor’un bu heyecanı bir Anadolu kulübüyle paylaşıyor olmasını dikkatli okumak gerekiyor.
Başakşehir maçı gibi...
İki teknik adam da ‘önce savunma’ diyenlerden... Trabzonspor Abdullah Avcı ile her maçına aynı ciddiyetle çıktığı için skor üretme noktasında ‘sabır’ yine oyunun şifresi olacak. Temkinli bir oyun tercihi bekliyorum Abdullah Avcı’dan. Ligin boyunun kısalıyor olması da düşünüldüğünde temkinli oyunun tüm anlarında tribünlerin bu plana uyumu çok önemli. İlhan Palut da savunma güvenliğini ön planda tutan teknik adamlardan... Konyaspor takımı, oyun enerjisini 90 dakikaya yayan ve her an gol bulabilen bir anlayışa sahip. Açıkçası skor kısmı hariç; Trabzonspor - Başakşehir maçının benzeri bir oyun izleyeceğimiz kanaatindeyim. Tedbiri elden bırakmayacak iki teknik adamın mevcut tüm planlarını erken gelecek bir golün bozması da kuvvetli ihtimaller arasında. Öyle bir gol, maçın heyecanını katlar.
Cornelius kilit adam
Cornelius’un gücü ve savaşçı oyunu düşünüldüğünde, boşaltacağı alanlara arkadaşlarının yapacağı koşular kilidi açabilir. Bitiriciliği düşünüldüğünde de Nwakaeme ve Visca’nın kaliteli ortaları onu yıldızlaştırabilir. Tüm bunlara geçmiş deneyimlerini hayata geçirecek tribün sabrı ve desteği de eklendiğinde, Trabzonspor için zor olan iş, epeyce kolay olacaktır.









































