Fenerbahçe, bugün UEFA Avrupa Ligi’nde Dinamo Zagreb’e konuk olacak.

Peki ligde Konya deplasmanında alınan 3 puan takıma bir özgüven getirir mi? Evet, getirir. Ancak daha önemlisi Fenerbahçe’nin yeni oluşan kadrosu içerisinde iskeleti oluşturacak oyuncuların belirlenmesi olmalı. Ve bunu yaparken Cocu bir yandan da zor maçların üstesinden gelmek zorunda.

Konya maçı üzerinden şöyle bir bakarsak, Slimani, Benzia, Mehmet Topal, Skrtel, Şener, Ayew ve kaleci Harun bana göre yeni kadronun şu an için vazgeçilmezleri. Yani bu oyuncular Fenerbahçe’nin lig ya da Avrupa maçları farketmeksizin mecbur kalmadıkça rotasyona girmemeliler.

Eljif ya da Ekici...

Avrupa’da birçok takımın oturmuş, birbirine alışmış bir kadrosu var. Böyle rakiplere karşı da Fenerbahçe 11 tercihi konusunda ne kadar çok aynı oyuncuları tercih ederse o kadar iyi. Öte yandan Eljif Elmas ve Mehmet Ekici ikilisinden birini mutlaka bu 11’e yerleştirirken diğerini hamle olarak kullanmalı.

Zagreb deplasmanına gelince, Konya’da topu rakibine bıraktığı anlarda haddinden fazla pozisyon verdiler. Ancak bu kez savunma disiplini maçın anahtarı olabilecek en önemli ayrıntı.

Ön plana kim çıkar?

Açıkçası Slimani’nin çalışkanlığının yanında bitiricilik konusunda da patlama yapmasını bekliyorum.

Bu istatistiğe dikkat!

Fenerbahçe, tarihinde ilk kez bir Hırvat takımıyla karşılaşıyor. Dinamo Zagreb ise bugüne kadar Türk takımlarıyla oynadığı dört Avrupa maçının sadece birini kazanabildi.

Kısa mesaj

Hangisi daha önemli derseniz, Avrupa Kupası maçları tabii ki çok önemli. Ancak Fenerbahçe için ligde oynayacağı Beşiktaş derbisinin Dinamo Zagreb maçından daha önemli olduğunu düşünüyorum.

Maça çok özlediği sevgilisine uzun süre sonra ilk kez sarılır gibi başladı Galatasaray. Ndiaye-Fernando ikilisinin etkili oyunuyla topun rakibinde kalmasına tahammül edemeyen görüntüsü, hücumda Linnes’in bindirmeleri Ve Rodrigues’in driplingleri derken gol de Rodrigues’in kendine has içe katettiği bir pozisyonda geldi. Emre ile skoru artırma şansı da geldi, ancak kullanamadık. 20’den sonra ise roller yavaş yavaş değişti. Fernandes’in organizatörlüğü ve duran top zaafiyetimizin ortaya çıktığı anlarda topa daha fazla sahip olan Lokomotiv’e karşı özellikle Fernando’nun çizgiden çıkardığı top hayati derecede önemliydi. 2. yarı ise çok dengeli başladı maç. Fernandes’in erken yorulması ve Galatasaray’ın topa biraz daha topa hakim olması ile ilk yarıdaki Moskova baskısı bir daha hissedilmedi. Eren Derdiyok attığı nefis frikik golü ile erken final yaparken, Galatasaray Selçuk’un penaltısı ile son darbeyi vurdu.

Gecenin sorusu

Galibiyetin en önemli ayrıntısı nedir? Fatih Terim’in Donk’u stoperde, Emre Akbaba ile Belhanda’yı aynı anda 11’de başlatması yani doğru takımla başlaması bana göre galibiyetteki en önemli ayrıntıydı.

Maçın starı

Hücumda Rodrigues topa her dokunuşunda Galatasaray rakip kalede tehlike yarattı. Maçı erken çözen golü de bulması onu maçın yıldızı yaptı.

Maçın olayı

Eren Derdiyok’un bu kadar iyi frikik attığını sadece ben mi yeni öğrendim bilemiyorum ama en azından çok iyi bir zamanda öğrendim diyebilirim.

Kısa mesaj

Şampiyonlar Ligi tecrübesi en fazla olan Fernando’nun ilk yarıda yaptığı kritik müdahale en az Rodrigues’in attığı gol kadar değerli bir hamleydi.

Alanyaspor’un önde basarak Trabzonspor’a oyunu geriden başlatmamasının yanı sıra Sackey ve Ceyhun’un agresif oyunları lk yarı itibarı ile oyun planı tutan tarafı Alanyaspor yaptı. Maçın hemen başında Merih’le golü bulmaları da oyun dirençlerini artırdı. Buna rağmen Trabzonspor hızlı hücum ettiği anlarda Rodallega, Olcay ve Yusuf’la girdiği pozisyonlarda golü bulamayınca içeri mağlup gitti. Ve döndüğünde Olcay- Abdülkadir değişikliği olmuştu. Bu değişiklik pas oyununda daha iyi gibi gözükse de pozisyona girme konusunda zorlanan bir Trabzonspor çıkardı ortaya. Forvet hattındaki tüm oyuncuların kötü bir maç oynaması da Abdülkadir hamlesini etkisiz kılan bir başka sebep oldu. Sonuçta Trabzonspor çok özgüvenli geldiği Alanya deplasmanında pozisyonlar bulmasına rağmen Alanyaspor’un akıllı savunma anlayışına bir çare bulamayarak 3 puan bıraktı.

Gecenin sorusu

Hamleler neden sonuç vermedi? Her şeyden önce skoru almanın da etkisiyle savunma disiplinini yüksek tutan Alanyaspor’un bu anlayışı da hamlelerin boşa gitmesindeki en önemli etkendi.

Maçın starı

Özellikle ilk yarıda yaptığı her hamle ile maçın kaderini belirleyen ve attığı gol ile galibiyeti getiren Merih maçın yıldızıydı.

Maçın olayı

Trabzonspor’da ne kadar formda gibi gözükse de Rodallega’nın kaçırdığı pozisyonlara bakınca Burak Yılmaz bu takıma her zaman lazım.

KISA MESAJ

Mustafa Akbaş performansı ile Hosseini’yi arattı. Golde rakibini kaçırması ve top kullanma konusundaki sıkıntısı çok kötü gözüktü.

Konya deplasmanına yine ilk kez bir takım izliyormuş hissini veren yeni bir takım gibiydi Fenerbahçe. Ancak bu yeni takım maçın öneminin bir hayli farkındaydı ilk yarıda. Jailson ve Topal’ın garantici oyunları ile hem topa sahip oldular hem de Konya’nın çabuk ataklarına karşı önlemli bir oyun oynadılar. Fakat iki tarafta aynı oyunun peşindeydi. Rakibine topu verdiği anlarda kazanılan toplarda rakibi hazırlıksız yakalayabilmek. Ancak bu oyunun pratiğine sahip taraf Konya’ydı. İlk yarıdaki pozisyon sayısı da doğal olarak Konya’dan yanaydı. 2. yarıya Fenerbahçe skordaki dengeden rahatsız olarak gelip topa daha fazla hakim olsa da pozisyon bulan taraf yine Konya oldu. Harun geçen hafta yaptığı hataları telafi edercesine çok konsantre ve başarılı bir maç çıkardı. Ve Cocu’nun maçın kaderini değiştiren hamlesi Eljif, Benzia’nın al da at diye bıraktığı pası 67’de gol yaparak sezonun belki de en değerli golünü kaydetti. Sonrası ise skoru koruma çabası ve savunma ile geçerken Fenerbahçe hayata döndüğü bir galibiyet almayı başardı.

Gecenin sorusu

Yeniler nasıldı? Jailson sade ama faydalı, Benzia ise Fenerbahçe için topu öne oynama becerisi ile doğru transfer oldukları izlenimini verdiler.

Maçın starı

Yeni oynamaya başlamasına rağmen oyun organizasyonunu doğru yapan, pas kalitesi yüksek ve gol pozisyonundaki soğukkanlılığı ile Benzia’yı çok beğendim.

Maçın olayı

Fenerbahçe’nin deplasmanlarda aldığı mağlubiyetlerde yaşadığı son vuruş beceriksizliliğine Konya’da son vermesi.

Kısa mesaj

Konya tarafında Jahoviç’in oyundan çıkışının erken olduğunu düşünüyorum. Bana göre Rıza hoca da golden sonra bu değişikliğe pişman olmuştur.

Savunmada oyunu dar alana çekmeyi başaran ve adam paylaşımını doğru yapan Yeni Malatyaspor, tempoyu düşük tutmayı başarırken, çok durağan bir ilk yarı ortaya çıktı. Beşiktaş forvet hattının hareketsizliği ve Oğuzhan’ın yeterli derecede sorumluluk almaması düşük temponun diğer sebepleriydi. Fakat ikinci yarıda, ilk yarıdaki temposuz oyuna isyan ederek başlayan Beşiktaş, Babel’in de oyuna dahil olmasıyla beklenen tempoyu yapıp kornerden Pepe ile golü buldu. O andan itibaren hücum etme konusunda isteksiz olan Yeni Malatya, uzun toplarla Beşiktaş kalesine hücum etti. Fakat oyunun kırılma anlarından bir tanesinde Medel’in gördüğü kırmızı kart, maçı Beşiktaş için olduğundan daha zor bir hale getirdi. Yine de Negredo’nun ekstra çabası ve Babel’e attırdığı gol ile Beşiktaş 3 puanı aldı. Negredo bana göre belki de atabileceği bir golden daha fazla katkı verdi.

Gecenin sorusu

Avrupa kupasına aynı kadro olur mu? Beşiktaş takımının yaş ortalamasının yüksekliği düşünülürse perşembe günü için dinlenme süresi yeterli değil. Ancak Fenerbahçe maçı için bir rotasyon yapılabilir.

Maçın starı

Oyundan atılmış olmasına rağmen Beşiktaş’ın saha içerisindeki açıklarını kapatan enerjisi ve pozisyon bilgisi ile hep doğru yerde olan Medel, bana göre maçın yıldızı oldu.

Maçın olayı

İlk kez Vodafone Park’a çıkan Karius ve Ljajic’in performansları oldukça iyiydi. Özellikle Beşiktaş’ın pas oyununa geri dönmesi için transfer edilen Ljajic, yumuşak bilekleri ve pas kalitesi ile Beşiktaş’ın aradığı organizatör oyuncu görüntüsüni vermeyi başardı.

Kısa mesaj

Malatyaspor'un yediği golden sonraki hücum iştahını görünce, bu takımın deplasmanlarda attığı gol sayısı düşüklüğünün skora bağlı oyunuyla alakalıdır.

Son 3 sezona göre hücumda pas oyunundan kenardan ortalarla denediği hücum organizasyonlarına geçiş yapan bir Beşiktaş izledik ilk 4 hafta. Ancak 5 puan kaybedilen son 2 haftada santrfor problemi yeniden hortladı. Hala 1. santrforun kim olduğu tam olarak netleşmemesine rağmen Ljajic transferi bu konudaki tüm soru işaretlerine son verebilir. Beşiktaş’ın Ljajic’le Yeni Malatya maçında oyuna başlaması ya da sonradan girmesi farketmeksizin pas oyununa geri dönmesi, form durumu yükselen Oğuzhan’la beraber özellikle Vagner Love gibi çabuk bir forvete fırsatlar yaratabilir. Oyunu dikine oynamak önemli Kapanan takımları açmak için (ki Yeni Malatya özellikle oyunu dar alana çeken fakat hücumda topu önde tutmakta zorlanan bir takım), oyunu dikine oynamak ve adam eksiltmek çok önemli. İşte burada 11’e sorumluluk alan yetenekli bir oyuncu katabilmek Beşiktaş’ın o keyif veren oyununa geri dönmesini de sağlayabilir. Sonuçta şampiyonluk şansı genelde takımların iç saha maçlarındaki performansı ile doğru orantılı gidiyor. Beşiktaş da Ljajic transferi ile bu performansı en üst düzeye çekebilir.

Ön plana kim çıkar?

Milli takım maçlarında gösterdiği performansla Oğuzhan Özyakup, Beşiktaş’ın oyun organizasyonunu yönetebilecek form durumuna sahip olduğunu gösterdi.

Bu istatistiğe dikkat!

Antalyaspor’a Vodafone Park’ta mağlup olarak evinde uzun süreli yenilmezlik unvanını kaybeden Siyah- Beyazlılar, dördüncü haftada Bursa deplasmanından 1 puanla döndü ve toplamda 5 puan kaybetti.

Kısa mesaj

Eğer skor ve kötü oyun Beşiktaş’ı yine kenardan ortalarla maç çözmeye çalıştığı bir oyuna iterse Pepe yine santrforlardan daha etkili olabilir.

Takımların rakip ceza sahasına kolay gitmesine rağmen işin final pası ve bitiricilik konusunda vasatı aşamaması heyecansız ve keyifsiz bir ilk yarı çıkardı ortaya. Galatasaray’da Sinan, Kasımpaşa’da iseTrezeguet zaman zaman sıradanlığı bozmaya çalışsa da arkadaşları bu oyunculara eşlik etmedi. Ancak 2. yarı tam tersine karşılıklı pozisyonlarla başladı. Golü bulan ise formda Diagne değil, santrfor alamayan Galatasaray’ın tek seçeneği Eren Derdiyok oldu. Duran toptan attığı gol ile Kasımpaşa’nın oyun stratejisini de alt üst etti. Bu gol Galatasaray için daha fazla alan ve daha kontrolsüz bir savunma yakalamak demekti. Fırsatı kaçırmayıp Ndiaye’nin pasında Rodrigues ile farkı arttırdılar. Aynı Rodriges kendine has bir vuruşla haftanın golünü erkenden atıp maçı bitirdi. Ve Galatasaray Muslera’nın harika oynadığı gecede rotasyonlu kadrosuyla ligin en iyi giriş yapan Kasımpaşa’sını rahat geçmeyi başardı.

Gecenin sorusu

Şampiyonlar Ligi’ne aynı kadro mu? Bana göre Lokomotiv Moskova’ya karşı Kasımpaşa maçına göre Mariano, Fernando ve yaptığı hatayı telafi edebilmesi açısından Belhanda gibi tercihler mantıklı olabilir.

Maçın starı

Rodrigues attığı goller ile gecenin Galatasaray tarafında yıldızıydı. Adeta geçtiğimiz sezon oynadığı oyuna tekrar geri döndü.

Maçın olayı

Genç Ozan Kabak’ın bulduğu şansı iyi değerlendirdiği maç Galatasaray sadece maçı değil stoper mevkii için iyi bir alternatif kazanmış oldu.

Kısa mesaj

Kemal hocanın Galatasaray’ı devirme planları Muslera performansı ve Diagne’nin ikinci yarının başında kaçırdığı gole kurban gitti.

Sezon başı itibarı ile şampiyonluk adayı takımlar içinde en ciddi değişimi Fenerbahçe geçirdi. Bu değişimin ekonomik nedenler yüzünden zamanlaması doğru olmayınca, belki de tarihinin en kötü başlangıçlarından biri de kaçınılmaz oldu. Tabi bu değişim önceden düşünülmüş olacak ki Comolli gibi dünya futboluna hakim bir de sportif direktör seçildi.

Buraya kadar her şey tamam. Ancak değişimin de önemli ayrıntıları vardır. Örneğin takımı gençleştireyim derken diğer yandan da kaliteyi düşürmeyeceksin.

Comolli&Cocu kötü başladı

Elindeki oyuncuları, yeni transfer olanlarla sırf yeni transfer oldukları için gelir gelmez sahaya atmayacaksın mesela. Daha arkadaşlarının 2. ismini öğrenememiş stoper bir oyuncuyu kalkıp Süper Lig’in pozisyon bilgisi en yüksek defansif orta sahası Mehmet Topal’ın yerine oynatmayacaksınız örneğin. Ya da mağlup duruma düşünce ne kadar hücum oyuncusu varsa sahaya sürüp, oyun disiplininden ödün vermeyeceksin.

Yeni transferleri konuşmak ya da eleştirmek için biraz erken. İçlerinde gelişime açık oyuncular var. Ancak Comolli ve Cocu’nun Fenerbahçe kariyerlerine iyi başladıklarını söylemek zor.

Tecrübe ve genç uyumu

Ali Koç ve ekibinin camia içerisinde kredisi yüksek. Fakat aynı şeyi şu andan itibaren teknik kadro için söylemek zor.

İlk 4 haftalar genelde filmin fragmanı gibidir. Bazen izlenecek film için doğru izlenimleri uyandırmayabilir. Fenerbahçe filmin fragmanına bakınca iyi bir sezon vaad etmedi. Fakat filmi izlenebilir hale getirecek kişi Cocu ve futbolcular.

Tecrübe ve genç oyuncu uyumunu yakalarlarsa bu başlangıcın etkilerini de silebilirler.