Geçtiğimiz sezonun derbi performanslarını çözen en önemli ayrıntı olan Fernando - Donk ikilisi, Porto maçı için en doğru tercih. Porto gibi çok oyuncuyla hücum eden, zaman zaman hızlı ataklarla çıkan bir takıma karşı, kesicilikleri ve pozisyon bilgileri ile Galatasaray’ın hazırlıksız yakalanmasını önlemek adına bu ikilinin üstleneceği rol çok önemli. Galatasaray adına Şampiyonlar ligi tecrübesi, oyunu iki yönlü oynayabilmesi ve maçın tamamına yaydığı enerjisi ile Fernando’nun en kilit oyuncu olduğunu düşünüyorum. Emre Akbaba’nın sakatlığına rağmen benzer özelliklerdeki Belhanda’nın ligde oynamayışı ve dinlenmiş olarak sahaya çıkacak olması bu negatifliğin üstünü örtebilir.

Rodrigues&Onyekuru detayı

Ancak Porto tarafı Aboubakar gibi stoperler için büyük bir tehdidin yerini doldurabilir mi? Hayır. Diğer taraftan çabuk oyuncular Rodrigues ve Onyekuru’nun hücumda Galatasaray’ı öne çıkarabilmek adına yapacakları dripling ya da adam eksiltme becerileri maçın sonucunu belirleyecek en önemli detay.

Tam anlamıyla felaket bir ilk yarı oynadı Fenerbahçe. Yeni oluşan bir takımın kapanan savunmalara karşı organizasyon yapmakta zorlanmasını anlayabilirim ama top rakibe geçtiği anda bu kadar dağınık olmasını, rakiplerine uzak kalmasını anlamam mümkün değil. Maçın başında çabuk atak oynayacağı belli olan Rizespor’a karşı, top rakibe geçtiği anda oyunculara bu kadar uzak kalırsanız, onlar da üstüne cezayı keserler. Bu oyunun sonucunda golün her türlüsünü yersiniz. Nitekim Fenerbahçe de önce akan oyunda yan toptan, sonra çabuk atakta defans arkasına atılan toptan ve son olarak durak toptan yediği gollerle daha ilk yarıda Rizespor’a teslim olmuştu. İkinci yarıda Frey hamlesiyle dizilişte değişikilik yapan Cocu orta sahadaki pas oyunundan vazgeçip direk kaleye gitmek istese de pozisyonları sonuçlandırma anlamındaki beceriksizlik Fenerbahçe için umutsuz bir ikinci yarı getirdi. Oyun anlamında maçın hiçbir anında rakibine üstünlük sağlayamayan Kanarya, oynadığı oyunla 3 puanı sonuna kadar hak eden Rize’ye farklı mağlup oldu.

Gecenin sorusu

Derbi 11’i kalabalık savunmaya karşı doğru bir tercih miydi? Topa daha fazla sahip olacağın maçta rakibi açmanız gerekir. Bu nedenle Cocu, Jailson- Topal ikilisinden birinden vazgeçmeliydi.

Maçın starı

Fenerbahçe’yi maç boyunca kazandığı her topta geri koşturan, adam eksilten, gol atan ve 90 dakika aynı performnası devam ettiren Umar Aminu maçın yıldızıydı.

Maçın olayı

Rizespor’un 6 haftadır galip gelememesine rağmen Okan Buruk’un gelişiyle beraber gösterdiği harika performans gecenin olaydı.

Kısa mesaj

Fenerbahçe bu kadar büyük bir değişim içerisindeyken, bu tip sancılı maçları daha çok oynayacak.

Adem Ljajic transferi ile birlikte Beşiktaş’ın pas oyunu adeta Vagner Love’ı sahaya davet ediyordu. Ve işin içine Atiba da dahil olup pas oyununun kalitesi de artınca artık Şenol Güneş’te işi çok uzatmadan Vagner Love’a formayı verdi. Maçın ilk yarısı altın arayan bir madenci gibi Beşiktaş’ın yakın savunma yapan Kayserispor’un savunması içinde boşluk araması ile geçti. Bulunan boşlukları hızlı geçebilmek ise hayati derecede önemli. Ve bulunan boşluklardan birinde atağı hızlı başlatan Quaresma’nın al da at dediği pozisyonu bitirerek bana göre Beşiktaş kariyerine Kayseri maçında ‘merhaba’ dedi. 2. yarıya Kayserispor daha fazla Beşiktaş kalesine gelme çabasına rağmen top Bilal’e gelmeden doğru hücumları yapmayı bir türlü beceremediler. Ve yine bir hızlı atak fırsatı yakalayan Beşiktaş Adem Ljajic-Gökhan Gönül organizasyonu ile bulduğu pozisyonu Quaresma ile bitirip skoru garantiye aldı. Daha 2 hafta önce Fenerbahçe’yi İstanbul’da yenen Kayseri’ye karşı hata yapmadı.

Gecenin sorusu

Beşiktaş’ta gününde bir Atiba varken oyun çok daha doğru ve garanti oynanırken, Vida’nın geçtiğimiz sezona göre Beşiktaş savunmasında gün geçtikçe daha iyi bir görüntü verdiği bir gerçek.

Maçın starı

Beşiktaş’ın iç sahada problem çözen yıldızı Quaresma yine iş başındaydı. Love’ın golündeki ölçülü pasının yanı sıra attığı goldeki vuruş ustalığıyla gecenin yıldızı oldu.

Maçın olayı

Vagner Love’ın Beşiktaş 11’ine girmesi ile forvet hattında artık Babel haricinde bir skorer daha var.

Kısa mesaj

Maçı kaybeden taraf Kayseri’de Fenerbahçe maçında dikkatleri çeken Bilal Beşiktaş maçında da kalitesini göstermeyi başardı.

Santrfor problemini Babel ile çözmeye çalışan Şenol Güneş’in ilk 11 konusunda belki de elinin en güçlü olduğu maç Kayserispor maçı.

Atiba’nın dönüşü, Babel’in santrfor performansı, Medel’in cezasının bitişi ve Adem Ljajic’in orta sahada kaliteli bir alternatif oluşu ile hafta başı maç oynamamış olması sezon başından beri en diri Beşiktaş’ı izlememizi sağlayabilir.

Ek olarak Caner’in cezalı, Adriano’nun tam hazır olmayışı sebebiyle sol bekte Dorukhan denenebilir.

Diğer tarafta ise Fenerbahçe galibiyetinden sonra 2 maçta ‘0’ çeken gol dahi atamayan Kayserispor var.

Sezona adeta maç seçerek başladılar. Yetenekleri tartışmasız; Bilal, Chery ve Mensah gibi oyuncular işi ciddiye aldıkları zaman özellikle de açık oynayan takımlara karşı çok etkililer.

O yüzden Beşiktaş’ın skor ne olursa olsun maçın tamamını aynı konsantrasyonla oynamak zorunda olduğu bir maç olduğu gerçek. Çünkü Kayserispor topu rakibine bırakacağı bir maçta bile enerjisini 90 dakikaya yayabilecek dayanıklılığa sahip.

Gol umudu yine Babel

Kara Kartal’ın başarılı kanat oyuncusu Ryan Babel, Alvaro Negredo’nun Birleşik Arap Emirlikleri temsilcisi Al-Nasr’la anlaşmasının ardından takımın forvet hattına geçmişti.

Vagner Love, Cyle Larin ve Mustafa Pektemek’in formsuz görüntülerinin ardından görevi Fenerbahçe derbisinde devralan Hollandalı futbolcu, derbide attığı golün ardından yerini korudu.

Yıldız oyuncu, Kayserispor’la bugün oynanacak karşılaşmaya yine 11’de başlayacak.

Babel’in bu sezon Beşiktaş’ta 12 maçta 7 golü bulunuyor.

Ön plana kim çıkar?

Sezon başından beri 11’de başladığında iyi oynayan, hamle oyuncusu olduğunda maçların kaderini değiştiren ve son olarak santrfor başladığı derbide attığı harika golün dışında Beşiktaş’ın sırtında rakip verken bile en fazla sorumluluk alan oyuncusu Babel şüphesiz yine Şenol Güneş’in en önemli kozu.

Bu istatistiğe dikkat!

Süper Lig’de Kayserispor ile oynadığı son sekiz maçı kaybetmeyen Beşiktaş (6G 2B), bu karşılaşmaların tamamında gol atmayı başardı (toplam 17).

Kısa mesaj

Pepe’nin sezon başından beri yaptığı skor katkısına bakınca bu sezon en dikkat çekici istatistik savunma oyuncularının skor katkısı olabilir.

Maçın başında tedirgin olması beklenen Fenerbahçe ancak tedirgin olan taraf Beşiktaş’tı. Fenerbahçe’nin oyunu kurdurmamak adına önde yaptığı pres Beşiktaş’lı oyuncuların düşük tempolu halleriyle birleşince etkili oldu. Bu düşük tempo Fenerbahçe’ye az sayıda da olsa pozisyon getirdi ama Aatif ve Ayew beceriksiz, Hasan Ali ise şanssızdı. Beşiktaş tarafında ise santrfor tercih edilen Babel oyun olarak kötü ilk yarının 0 pozisyonlu hikayesini attığı gol ile Beşiktaş için iyiye çevirmeyi başardı. 2. yarı Beşiktaş’ın pas kalitesini arttırmasına rağmen pozisyona girmek ya da daha doğrusu girmemek için adeta nazlanması ile başladı. Fenerbahçe’de ise düşük dirence rağmen oyunu bırakmayan oyunculardan Hasan Ali kendi denemelerinden sonuç çıkmayınca bu kez güzel bir asistle Ayew’e golü attırıp Fenerbahçe’yi yeniden maça ortak etti. Son dakikalar genelde oyuna Beşiktaş’ın hakim olmasına rağmen iki taraf içinde pozisyonsuz ve heyecansız geçti.

Gecenin sorusu

Bu puan kimin için iyi? İç sahada oynamasına rağmen son maçlardaki kötü oyun ve sonuçlar düşünüldüğünde 1 puan özellikle Fenerbahçe için hem Cocu’yu hem de günü kurtardı.

Maçın starı

Hasan Ali maç boyunca yaptığı çıkışlar, attığı şutlar ve asist ile bir sol kenar oyuncusunun verebileceği katkının çok üstünde bir performans sergiledi.

Maçın olayı

Beşiktaş’ın bu kadar özgüveni eksik Fenerbahçe’ye karşı oynadığı ürkek oyun, öne geçmesine ve oyunu kontrol etmesine rağmen kazanamaması gecenin olayıydı.

Kısa mesaj

Beşiktaş sezon boyunca hiçbir derbide bu Fenerbahçe’den daha hazırlıksız bir takım yakalayamaz.

Fenerbahçe, Avrupa’daki ağır mağlubiyeti fırsata çevirmek istiyor. Beşiktaş ise hem kazandı hem de özel oyuncularını dinlendirdi. Rakibine göre sahaya daha rahat ve özgüvenli çıkacak.

Özellikle maçın ilk yarım saatinin iki taraf için de belirleyici olacağını düşünüyorum. Ev sahibi, Kartal’ın pas trafiğini bozmaya çalışacak. Ancak bu noktada Güneş’in orta sahada kimi tercih edeceği kilit nokta.

Bir tarafta kadro anlamında oturmuş ve derbi tecrübesi yüksek Beşiktaş. Diğer tarafta henüz oynadığı oyunu ve 11’ini şekillendirmeye çalışan Fenerbahçe. Bir tarafta Avrupa’dan ağır bir mağlubiyetle dönen ve derbiyi olumsuz başlangıçlar için fırsata çevirmeye çalışan Fenerbahçe. Diğer yanda Avrupa Kupası’nda aldığı galibiyetin yanında derbi çözebilecek özel oyuncularını da dinlendirmeyi başaran ve rakibine göre maça daha rahat ve özgüvenli çıkacak Beşiktaş. Maçın ilk yarım saat iki taraf için de belirleyici olabilir.

Taraftarı da arkasına alacak

Fenerbahçe’nin maça Beşiktaş’ın pas trafiğini bozabilmek adına özellikle önde presle başlayıp taraftarını da arkasına alarak kazandığı toplarla pozisyon bulmayı denemesini bekliyorum. Diğer taraftan Beşiktaş’ta Şenol Güneş’in Medel’in yokluğunda orta sahanın ortasında kimi tercih edeceği çok önemli. Defansif Atiba ya da Necip mi, yoksa topa daha çok hakim olabilmek adına Tolgay mı? Açıkçası Zagreb maçında pas konusunda sıkıntılı rakibini görünce Tolgay-Oğuzhan-Adem Ljajiç tercihini yapmasının yadırganmayacağı bir gerçek.

Kısa mesaj

Her ne kadar maç öncesi ayrıntılar Beşiktaş’ı işaret etse de Kadıköy’ün büyüsü tüm ayrıntıları boşa çıkarabilir.

Ön plana kim çıkar?

Beşiktaş tarafında Babel ve Quaresma derbi tecrübeleri ve form durumları ile Beşiktaş’ın en önemli kozları. Fenerbahçe’de ise Slimani pozisyona girme konusundaki başarısını ve mücadelesini bu kez son vuruşlarıyla taçlandırmayı becerebilir.

Bu istatistiğe dikkat!

Fenerbahçe ile Beşiktaş arasında oynanan son 25 Süper Lig maçının 24’ünde en az bir gol atıldı. İki takımın ligde oynadığı son 5 maçta üç tane kendi kalesine gol oldu.

Her şeyden önce Fenerbahçe’nin yapmak istediği kadro değişiminde seçtiği oyuncular üzerinden daha işin başında bir hayal kırıklığı yaşandığı gerçek. Giden ve gelen oyuncuları tartıya koyduğumuzda gelen oyuncuların genç olmasının dışında Fenerbahçe’ye kalite anlamında daha fazla şey katacaklarından şüpheliyim. Bu doğrultuda Cocu’nun öncelikle Fenerbahçe’de potansiyeli yüksek ve sorumluluk alma duygusu daha fazla oyunculardan oluşan bir ilk 11 şekillendirmesi ve bu şekillendirdiği 11’in en az 8-9 oyuncusunda sürekli ısrar etmesi şart.

Rotasyon yapılmamalı

Bir başka deyişle Fenerbahçe’nin şampiyonluktaki rakiplerinin her maça rotasyonlu bir şekilde çıkmak gibi lüksü varken, Fenerbahçe’nin ise oturmuş bir kadroya sahip olabilmesi şart. Geçen zaman içinde de bu rotasyonun mümkün olduğunca az yapılması gerekir. Slimani ve Ayew başta olmak üzere Benzia, Mehmet Topal, Skrtel, Şener’in sürekli 11’de olması gerekiyor. Kemikleşmiş oyuncu grubu şart. Konya maçında kazanan 11’de fazla değişiklik yapılmaması gerekiyor. Yapılsa da bu isimlerin kalması diğerlerinin kenara çekilmesi gerek.

Derbiyi kaybederse...

Fenerbahçe’nin kurtuluşu sadece tek maç üzerinden değerlendirilebilecek bir durum değil. Fakat Cocu’nun kredisinin tekrar artabilmesi ve taraftarın takıma küsmemesi adına alınacak bir derbi galibiyeti, en azından günü kurtarabilir. Aksi bir durumda ise yani Beşiktaş maçının mağlubiyeti... Her ne kadar Ali Koç, ‘devre arasına kadar değişiklik düşünmüyorum’ dese de teknik direktör değişikliği Fenerbahçe için kaçınılmaz olabilir.

Fenerbahçe kadrosu Konya maçını kazanmış olmasına rağmen henüz tam anlamıyla oturmuş bir görüntü vermezken Cocu’nun derbiyi düşünerek 11’de yaptığı 4 oyunculuk rotasyon dağınık bir görüntü çıkardı ortaya. Topu önde tutmakta Aatıf’dan başka çabalayanı olmayan Fenerbahçe topu rakibine bıraktığı anlarda da organizasyon bozuklukları yaşayınca Sunjiç ve Hajrovic’in golleri ile maç 2-0’a geliverdi. 2. yarıya ise erken bir gol ile başlayıp umutlandık. Ancak umutlarımız inanılmaz bir savunma hatası ile çabuk tükendi. İsmail-Topal ortak hatası ile HajroviÊ 3. golü atıp maçı adeta Zagreb için garantiye aldı. Sonrası ise Fenerbahçe için oyuncuların birbirinden bağımsız şekilde çabalaması ve sonuçta ne pozisyona girme ne de gol bulma başarısı gösteremediği bir bölüm olarak geçerken, Zagreb rakibine müdahalesiz oynayan Fenerbahçe’ye ceza kesmeye devam etti. Ve Fenerbahçe hem skor olarak hem de sonuç olarak çabuk unutması gereken bir deplasman maçını geride bırakmış oldu.

Gecenin sorusu

Yeni transferlerden şans bulanların görüntüleri nasıldı ? Fenerbahçe kadroyu gençleştireyim derken kaliteyi düşürmemeliydi. Ancak Reyes, Frey gibi oyuncular çok büyük bir hayal kırıklığı yarattı.

Maçın starı

Hajrovic kariyerinin en iyi maçlarından birini Fenerbahçe’ye karşı oynayıp attığı 2 golle maçın da yıldızıydı.

Maçın olayı

Cocu’nun rotasyonu ve rotasyonda seçtiği oyuncuların kötü oyunu alınan kötü skorun en önemli ayrıntısıydı.

Kısa mesaj

Avrupa arenasında Soldado gibi özel bir oyuncuyu değil de Frey’i tercih etmek anlaşılmaz bir seçim.