‘’Disiplin ve savunma...‘’
Galatasaray gibi oynamak isteyen çok pas yapan bir takım için, Karagümrük iyi bir rakipti. Çünkü Karagümrük’te golü düşünen kazanmaya oynayan kapanmayan bir ekip. Ancak ilk yarıda Galatasaray oyunu domine etmesine müsade etmeyen rakibi karşısında, zaman zaman zor anlar yaşadı. Aslında Sarı-Kırmızılı ekibin sıkıntısı çabuk ve kısa oyuncuların performansı. Eğer Feghouli, Emre Kılınç, Emre Akbaba gibi özellikli isimler gerçek performanslarını gösterirse işler kolaylaşıyor, tersi durumda etkili başlayan hücumlar rakip savunmada eriyor. Dün ilk yarıda biraz öyle oldu ofansif yetersizlik öne çıktı. İkinci yarı santra ile gelen Karagümrük golü Galatasaray’ı uzun süre şok etti. Terim 3 oyuncu değişikliği yaparak vitesi yükseltip skor üretmeyi hesapladı. Ancak Karagümrük oyun disiplini ve savunmanın hava toplarındaki hakimiyeti uzun süre gol izni vermedi Galatasaray’a. Sonuç olarak; kazanan Karagümrük oldu.
Gecenin sorusu
Rakibin en etkili ismi Alassane Ndao karşısında sakatlıktan yeni çıkmış Saracchi’nin yetersizliği öngörülmeliydi. En azından önündeki veya orta alandan daha fazla destek almalıydı.
Maçın starı
Karagümrük’ün Senegalli yıldızı Ndao, Galatasaray’ın sol kanadını etkisiz hale getirirken, başarılı oyununu bir golle de süsledi.
Maçın olayı
Fatih Terim’in hakemin Linnes’e yapılan faulü vermemesi sonrası gösterdiği tepkiden gördüğü kırmızı kart.
Kısa mesaj
Bu ligde küçük büyük diye bir rakip yok. En azından bu pandemi sürecinde 40 maçlık bir ligde şampiyonluk yarışında motivasyon çok önemli.
‘’Kupa maçı ölçü olamaz‘’
Galatasaray son maçlardaki pas kalitesini ve çabuk, dikine kaleye inen futbolunu sonuçlandırırsa rahat bir galibiyet alır. Kupa maçı bir ölçü değil ancak Aslan, Biglia’yı etkisiz hale getiremezse, hızlı ve dikine oyunu iyi oynayan, hücumları sonlandırmakta sıkıntı çekmeyen Karagümrük karşısında zorlanabilir.
Galatasaray’ı bu gece zorlu bir rakip bekliyor. 36 yıl sonra Süper Lig'e çıkan Karagümrük yeni kurduğu kadrosuyla şimdiye kadarki performansıyla rakipleri için ne kadar tehlikeli bir ekip olduğunu gösterdi. Fatih Terim'in, Rizespor ve Hatayspor maçlarındaki başarılı kadro ile yoluna devam etmesi muhtemel. İlk 11’de belki bir iki isim değişikliği olabilir. Darıca ile oynanan kupa maçının sonucu ve futbolu bir ölçü olmamalı. Çünkü o maçta sahaya çıkan kadro sanki toplama bir takım hüviyetindeydi ve koordinasyonu eksik, motivasyonu zayıf oyuncuların bir araya geldiği maç kimseyi tatmin etmedi.
Kulübede çözümü var
Karagümrük karşısında kalede Okan, savunmada Donk - Marcao tandemi, solda Saracchi sağda Omar’dan oluşan bir savunma hattıyla sahaya çıkar Sarı-Kırmızılı ekip. Galatasaray’ın en büyük artıları, orta alan kurgusunun oturmuşluğu, sakatlık, hastalık ve cezalı birçok ismin dönüşe geçmesi ve dolayısıyla saha içindeki olası sıkıntıya güçlü kulübeden çözüm bulabilecek olması.
Biglia önemli avantaj
Karagümrük’te Sabo ve N'Diaye'nin cezalı olması önemli eksikler. Ancak Biglia gibi bir oyun kurucuya sahip Karagümrük, Arjantinli’nin tecrübesiyle iyi bir oyun kurgusuna sahip. Biglia savunmanın önünde bir pas istasyonu ve takımın oyun planında kilit isim. Galatasaray Biglia’yı etkisiz hale getiremezse hızlı ve dikine oyunu iyi oynayan, hücumları sonlandırmakta sıkıntı çekmeyen rakibi karşısında zorlanır. Genelde topu rakibe bırakan bir oyun anlayışına sahip Karagümrük, kaptığı toplarla sonuca giden bir takım.
Kapanan değil, oynayan
İyi bir kaleci, iyi bir savunma hattı, hızlı kanatlara sahip rakibi karşısında defansın arasına atılan toplara karşı çok dikkatli olmalı Terim’in öğrencileri. Galatasaray son maçlardaki pas kalitesini ve çabuk, dikine kaleye inen futbolunu sonuçlandırırsa rahat bir galibiyet alır. Rakibin artıları var ama baskı yediğinde kırılgan olduğu da bir gerçek. Özetle bu gece Galatasaray kapanan değil, üstüne gelen ve çekinmeyen, kazanmak için oynayan bir rakip bulacak karşısında.
‘’Sivas'ta sessiz gece‘’
Bu sezon beklentilerin altında kalan iki takımın mücadelesinde kazanan çıkmadı. Geçen hafta Avrupa'ya veda eden Yiğidolar etkisiz kalırken, Antalya ikinci devrede rakip kaleye yüklendi. Ancak Samassa kalesinde devleşince karşılaşma golsüz bitti.
Avrupa nedeniyle yorgun Sivasspor, koronavirüs ve sakatlıklar nedeniyle Antalya karşısına dar bir kadroyla sahaya çıktı. Antalya cephesi ise 8 maç sonra alınan Ankaragücü galibiyetinin moraliyle Sivas’a geldi. Bu sezon sahasında 3 puanla tanışamayan Yiğidolar siftah yapmak istiyordu. Sivas oyuna agresif başlasa da rakip ceza alanına girmekte zorlandı. İlk 20 dakikada akıllarda kalan Kayode’nin kaçırdığı, daha doğrusu Boffin’i geçemediği andı.
Penaltı iptal!
24'te Appindangoye'nin, Hamilton ile omuz omuza mücadelesi penaltı olarak değerlendirdi Halis Özkahya. VAR'dan gelen uyarı üzerine Özkahya penaltıyı iptal etti...
30. dakikadan sonra baskıyı artıran Sivasspor Gradel ve Kayode ile rakip kalede tehlikeli oldu. Antalyaspor bu baskı karşısında telaşsız, hata yapmadan iyi bir savunma ile Sivas’a gol izni vermedi.
Çabalar yetmedi
İkinci yarı Antalyaspor’un daha 3 puana istekli olduğunu gördük. 61'de Podolski'nin, Nuri’nin pasında sol çaprazdan yerden sert şutunu Samassa kurtarmayı başardı. Ersun Yanal, Hamilton ve Sidney Sam’i alıp iki enerjik isim Gökdeniz ile Orgill’i oyuna soktu. Sivasspor kulübesi 75'te Kone hamlesini yaparak skoru bozmayı hedefledi. 76’da Orgill’in üst üste gol girişimlerini Samassa önlemeyi başardı. Son dakikalarda iki ekipte de skoru bozma isteği vardı. Açıkcası dün gece golü atanın kazanacağı bir 90 dakikaydı. Ancak iki ekibin çabaları yetmedi ve birer puana razı oldular.
‘’"Alanyaspor sorun yaşamaz"‘’
Süper Lig’e müthiş bir giriş yapan Alanyaspor’un son iki maçta aldığı yenilgiler soru işaretlerini de getirdi. Aslında Akdeniz ekibinin zirveye iyi futbol ve başarılı skorlarla geldiği gerçeği herkesin kabulü. Ancak Başkent’te Gençlerbirliği ve İzmir’de Göztepe karşısında takım ritminde ve pas koordinasyonunda bir düşüklük gözlerden kaçmadı. Tabii ki bu düşüş ister istemez Beşiktaş maçı öncesine rastlayınca sorgulamamak mümkün değil. Kaleden hücumdaki son adama kadar oluşan uyumu sadece Efecan’ın yokluğunun sekteye uğratması düşündürücü. Beşiktaş maçı öncesinde içeride bu sezon hiç kaybetmeyen Alanyaspor’da teknik direktör Çağdaş Atan’ın cezasının bitmesi ve takımının yanında olması önemli bir artı.
Suskunluğa çözüm...
Bu maçta Çağdaş Atan takımın en çok gol atan ismi Davidson’a ilk 11’de şans verebilir. Babacar ile çift forvet oynatıp gol yollarındaki suskunluğa böyle bir çözüm bulabilir. Alanyaspor’un son iki maçını kaybetmesine rağmen motivasyon sorunu yaşamayacağını düşünüyorum. Çağdaş Atan, Sergen Yalçın’ın yanından çıkmış bir teknik adam olarak rakibini çözmede bu faktörü avantaja çevirebilir... Son sözüm; maçın kaderini orta alan kalitesi ve performansı belirler... O açıdan Beşiktaş bir adım önde gözüküyor.
‘’İstanbul Paşa'sı!‘’
Süper Lig’de 12. haftanın açılış maçında Kasımpaşaspor, Denizlispor’a şans tanımadı. Koita (2) ve Varga’nın golleriyle 3 puana ulaşan Lacivert-Beyazlılar sahasındaki yenilmezlik serisini 13 maça taşıyıp kendi rekorunu geliştirdi.
Kasımpaşa eksikler yüzünden savunmasını tamamen değiştirmişti. Denizlispor’da dikkat çeken değişiklik; kalede Pantilimon’un yerine Cenk Gönen’in olmasıydı. Maça atak başlayan Ege ekibi, 9’da Sacko ile net fırsatı kullanamadı. Pas yüzdesi düşük ve temposuz ilk yarının başladığı gibi golsüz bitmesi beklenirken 6 dakikada 3 gol oldu. 36’da sol bekte oynayan Yusuf’un yerden pasında Koita’nın dokunduğu top Mustafa Yumlu’ya çarpıp Cenk’in bakışları arasında ağlara gitti: 1-0. Üç dakika sonra kaleci Ramazan’ın da kararsızlığından yararlanan Recep Niyaz skoru dengeledi:1-1. 42’de Varga’nın ortasında Koita ev sahibini yine öne geçirdi: 2-1. Uzatmada Sagal’ın vuruşunda topun üst direkten dönmesi konuk ekip için talihsizlikti.
İkinci mucize gerçekleşmedi
İkinci yarıya da ev sahibi golle başladı. 51 de Yusuf’un şutunda kaleci Cenk’ten dönen topu Varga ağlara yolladı:3-1. İki farka rağmen reaksiyon göstermekte geç kalan Denizlispor iyi planlanmadan kurulan kadronun sıkıntılarını yaşıyor. 90+2’de penaltıdan Rodallega ile golü bulup, 3-0’dan iki uzatma dakikası golüyle 3-3 bitirdikleri Başakşehir deplasmanını akıllara getirdiler ama bu kez olmadı. Dün Kasımpaşa beklediğinden çok daha rahat bir 3 puan aldı, 2014’teki 12 maçlık İstanbul’da kaybetmeme rekorunu 13 maça taşıdı. Denizlispor için tehlike çanları biraz erken çalmaya başladı.
‘’Lidere son darbe Göztepe'den‘’
İzmir’deki deprem felaketi nedeniyle ertelenen 7. hafta maçı dün oynandı. Göz Göz, lider Alanyaspor’u Tripiç’in müthiş golüyle yıktı. Sarı-Kırmızılılar son 4 karşılaşmadan tam 10 puan çıkartırken, Güney ekibi ise üst üste ikinci yenilgisini aldı.
Son 3 maçta 7 puan toplayan Göztepe, liderliği bırakmak istemeyen Alanyaspor ’u devirmek istiyordu . Başkent’te ilk yenilgisini alan Alanya da hafta sonu evinde oynayacağı Beşiktaş maçına moralli çıkmak niyetindeydi. İki tarafın da yüksek galibiyet arzusu, İzmir’de bizlere hareketli bir ilk yarı izlettirdi. Ancak bu istek fazla gol pozisyonu getirmedi. Aslında hem Göztepe hem de Alanyaspor’da şutör isimler vardı. Ev sahibinde Soner, Tripiç ve Guilherme ilk akla gelenler... Alanyaspor’da ise Bakasetas ve Babacar, cezayı kesebilecek futbolcular... Nitekim ilk yarıda Babacar’ın sol taraftan bir şut denemesi çok az farkla dışarı gitti. Göztepe’de ise Alpaslan’ın duran toptan iki kafası çerçeveyi bulmazken, 40’ta Soner’in nefis plasesini Alanyasporlu Ahmet iyi çıkardı. Devre bitmeden Bakasetas’ın ceza alanı dışından şutu da kaleci İrfan Can’da kaldı.
VAR çağırmalıydı...
İkinci yarı önce Guilherme ile gole yaklaşan Göztepe oldu. Ardından Alanyaspor’un yıldızı Babacar’a İrfan Can şans tanımadı. 60’ta Marafona üst üste kurtarışlar yaparken, 62’de Salih ’in ceza alanı içinde Murat tarafından düşürülmesine maçın hakemi Ali Şansalan ‘devam’ dedi. Bence VAR’dan çağrı gelmeliydi çünkü görüntü fazlasıyla penaltı kokuyordu. Açıkçası karşılaşmanın gidişatı; iki taraftan biri mutlaka gol atar hissini veriyordu.
4 günde iki kayıp
Nitekim 70’te Halil’in ortasında Tripiç’in nefis volesinde kaleci Marafona çaresiz kaldı: 1-0. Son bölümlerde kulübelerden gelen karşılıklı hamleler vardı. Ancak sonuç değişmedi. Gecenin kazananı Göztepe olurken, Alanyaspor 4 gün içinde iki deplasmandan da puansız ayrılarak büyük bir hayal kırıklığı yaşadı.
‘’Son şampiyon yine kayıp‘’
Malatya’da öyle bir ilk yarı izledik ki ilk gol pozisyonu 38'de geldi. Gerçekten Başakşehir yorgun ve durgundu. Bu yorgunluğun sadece fiziksel değil zihinsel olduğu da belliydi. Her ne kadar mücadele etmeye çalışsalar da etkin değillerdi. Malatyaspor açısından baktığımızıda ev sahibi ekip istekli ancak bal yapmayan bir arı gibiydi. Hamza Hamzaoğlu içeride 3 galibiyet alan, kazanan bir takım oluşturdu. Okan Buruk için Avrupa’ya veda ettikten sonra bir anlamda Süper Lig'e kesin dönüş maçıydı. Leizpig kadrosundan dinlendirdiği isimlerle hafif bir rotasyon gözlemledik. Leipzig maçının yıldızı İrfan Can 11'deydi ama sahada pek göremedik. Ancak klas oyuncu, devrenin sonunda yaptığı nefis asistle Giuliano'ya 'Al da at' dedi. Brezilyalı da takımını 1-0 öne geçiren golü attı. Ancak ilk 45'te iki takım da kontrollü ve an az hatayla oynayınca ofansif yönden kısır bir maç oldu.
Kaleciler devleşti
İkinci yarı Yeni Malatyaspor’un istediği gibi başladı. Hamza Hamzaoğlu erken bir golle oyunu ve skoru dengelemeyi hedefliyordu. Nitekim 50. dakikada Adem Büyük’ün altıpasta Skrtel’e attığı çalımlardan sonra yakın mesafeden şutu önce Mert’in göğsüne çarptı, ardından Ponck’un ters vuruşuyla top Başakşehir ağlarına gitti. 82 de İrfan’ın serbest atışını Ertaç müthiş kurtardı. Ancak 90’da Malatyaspor’un üst üste mutlak goller kaçırdığını gördük. Oyunun büyük bölümünde olmayan gol pozisyonu zenginliği uzatmalarda fazlasıyla oldu. Bu bölümde de iki kaleci devleşti. Özetle Başakşehir son 3 maçında 7 puan kaybederek deplasmandan buruk dönüyor. Yeni Malatyaspor ise önce bir sonra 3 puan anlayışıyla çıkmıştı, bir puana razı oldu.
‘’Hızlanırsa bu direnci bozar‘’
Hatayspor’un oyun planı, Galatasaray’ın kurgusunu bozmak üzerine olacak. Galasatasaray eğer pasa dayalı, rakibi koşturan futbolunu Rize’deki gibi çabuk kaleye giden tarzda uygularsa fazla zorlanmaz. Sarı-Kırmızılı ekip rakibin direncini bozacak kalite ve çabukluğu sahaya yansıtmak zorunda.
Galatasaray önemli eksiklere rağmen futboluyla ve skoruyla Rize deplasmanından büyük bir moralle döndü. Sezon başındaki fabrika ayarlarını yakalayan hatta daha da üstüne koyan bir Sarı-Kırmızılı takım izledik. En çok konuşulan konulardan biri Fatih Terim, Hatayspor’a karşı bu 11’i bozar mı... Bence sakatlık olmazsa çok büyük bir ihtimalle aynı takım çıkar. Belki Belhanda, belki Saracchi hazırsa monte edilebilir. Diğer iyileşen, dönüş yapan oyuncuları maçın gidişatına göre kullanabilir Terim.
O 3 maçı kazanırlarsa...
Hatayspor karşısında tabii ki kağıt üzerinde favori olan Galatasaray, Kayserispor maçı öncesinde de favoriydi ama 90 dakikadan beraberlik çıktı. Her maçın ayrı bir hikayesi vardır, bu maçın da öyle olacak. Hatayspor şu anda 7 maç oynamış ve 12 puana sahip. Yani eksik olan 3 maçını kazansa, Galatasaray’ın bir puan üstüne çıkıyor. Yani hiç de küçümsenecek bir performansları yok. Alanyaspor’a deplasmanda 6-0 kaybettikleri maçı bir kenara koyun, her rakibine karşı dirençli bir futbol sergilemiş. Sezon başında Galatasaray ile oynadıkları hazırlık maçında beraberlik almışlardı. Şimdi lige daha da ısındılar. İyi bir kalecileri, kaliteli, kariyerli Diouf gibi bir golcüye sahipler.
Erken gol sorunu çözer
Galasatasaray eğer pasa dayalı, rakibi koşturan futbolunu Rize’deki gibi çabuk kaleye giden tarzda uygularsa fazla zorlanmaz. Aslında Kayserispor karşısında ilk yarıda her şey vardı, son vuruşlar etkisizdi. Rize’de böyle bir sorun yaşanmadı, maçı başladığı gibi bitirdi. Hatayspor’un oyun planı Galatasaray’ın bahsettiğimiz bu kurgusunu bozmak üzerine olacak. O halde bu direnci bozacak kalite ve çabukluk sahaya yansımak zorunda. Zorlanma ihtimali yüksek maçlarda erken gol sorunu çözer. Sahneye kimler çıkmalı böyle bir durumda diye sorarsanız, ilk isim Diagne geliyor. Rize’de 3 gol atan Diagne, ‘Servis yapılırsa neler yaptığımı gördünüz’ mesajını verdi. Tabii ki bu servisi yapma işinde, başta Feghouli ve Emre Kılınç’a, hatta Emre Akbaba’ya çok iş düşüyor. Açıkçası bu maçı kilit paslar çözer.