‘’Kerem sistem değiştirtir!‘’
Kerem Aktürkoğlu’nun son 3 aydaki gelişimi göz kamaştırıcı. Milli Takım’da ve Galatasaray’da adeta bir Premier Lig performansı sergiliyor. Hızını bitiriciliğiyle birleştiriyor, istatistikleri sürekli gelişiyor. Fatih Terim’in Fenerbahçe derbisinde planını Kerem üzerinden işletmesi beklenebilir. Kerem’in hızı ve soldan içeriye kat etme potansiyeli Fenerbahçe savunmasının sağını ekstra önleme itebilir. Terim, Kerem sayesinde derbide Pereira’nın 3’lü savunmayla oynamasını herkesten çok isteyecektir. Kerem’in performansı, Vitor Pereira’yı tutkuyla bağlı olduğu sisteminden de vazgeçirebilir.
‘’Kaybedersen yanarsın!‘’
Beşiktaş sezonun ilk 4 haftasını gol yemeden geçirmişken kalan 8 maçta tam 15 gol yiyerek neredeyse maç başına 2 ortalamalara ulaştı. Bu ciddi bir problem. Geçen sezonun zor top kaybedip, kolay kazanan takımı Beşiktaş artık kaybettiği topların peşinden koşan ekibe dönüştü. Eforlarının önemli bölümünü öne doğru değil geriye koşmaya harcadıklarından oyun iştahları düşüyor. Son 4 maçın 3’ünü kaybederken yüzde 58’lerde topla oynayan Sergen Yalçın ve öğrencileri topa nitelikli sahip olamamanın bedelini ödüyorlar.
Alanya zor rakip
Alanyaspor, topa sahip olarak oynamaya çalışan takımlar üzerine başarılı bir plan geliştirmiş durumda. Merkezde Umut Güneş, Fatih Aksoy ya da Efkan ile pas açılarını kapatarak kazandıkları topları gözü kapalı Efekan ya da Emre Akbaba’ya taşıyorlar. Bu sayede Hatayspor ile birlikte hâlihazırda ligin en iyi kontra planına sahipler. Bülent Korkmaz’ın takımı, Fenerbahçe ile Galatasaray’ı deplasmanda yendi, Trabzonspor ile berabere kaldı. Yani büyüklere karşı güçlü bir oyun pratiği geliştirdiklerini gösterdiler. Beşiktaş’ın top kayıplarının üzerine 3-4 paslık, kısa süreli-uzun metrajlı kontra hücum planı yapacaklardır. Yani işin Türkçesi, Bülent hoca meslektaşlarına, ‘Topuna sahip çık, kaybedersen cezalandırırım.’ diyor.
Larin çok formda
Beşiktaş’ın başı sakatlıklarla hâlâ dertte. Batshuayi’nin sakatlığının üzerine hastalığının eklenmesi Sergen Yalçın’ı yeni bir plana yöneltecektir. Larin harika bir Kanada Milli Takımı dönemi geçiriyor, adeta uçuyor. N'Koudou’nun sakatlıktan dönüşüyle Larin’i sol forvetten santrfora almak Beşiktaş’ı fabrika ayarlarına yaklaştırabilir. Larin kendini çok geliştirdi, ceza sahası içinde etkili olduğu gibi rakip stoperlere yapacağı baskıyla topu Sergen hocanın istediği bölgeye yönlendirebiliyor. Larin’in santrfordaki performansı Beşiktaş’ın oyun kalitesini belirleyecektir. Alanyaspor, topa sahip olarak oynayan takımlar açısından ligin en tehlikeli planına sahipken Beşiktaş’ın top kaybı sayısı senaryoyu belirler.
‘’İhtimaller bir bir gerçekleşiyor‘’
Dünya Kupası Elemeleri'nde grubu ikinci bitirebilmek adına rüya gibi bir gece yaşadık. Bu rüyanın yegane sebebi Cebelitarık’ı 6-0 yenmiş olmamız değil elbette. Norveç’in de Letonya deplasmanında berabere kalması. Cebelitarık’a karşı Barış Alper, Halil ve Kerem’in birlikte oynama pratiklerinden faydalanmayı düşünen Kuntz çok erken gelen golle cesaretlendi. Üstüne bir de rakibin sol beki Mascarenha 22. dakikada biraz ağır bir kararla oyundan atılınca maç iyiden iyiye tek taraflı bir boks maçına döndü. İlk yarıyı 3-0 bitirdikten sonra iki bekini birden değiştiren Kuntz, Rıdvan ve Mert Müldür’den beklediğini fazlasıyla aldı. Rıdvan Yılmaz iki nefis asistle gecenin dikkat çeken isimlerinden biri oldu. Barış Alper Yılmaz ilk A Milli maçında fazla heyecanlı göründü, aslında sakin kaldığında neler yapabileceğini biliyoruz. Elbette 36 yaşındaki Burak Yılmaz’ın ilk yarıda attığımız tüm gollerin asistlerini yapmış olmasını atlamamalıyız.
Hakan neden etkisiz!
Gelelim Hakan Çalhanoğlu’na. ‘Hakan neden milli maçlarda bu kadar etkisiz’ sorusunu sanırım 30. kez sorduk kendimize. Hakan’ın da bu soruyu kendine sorma vakti geldi sanki. Biz dün gece 6 farkla kazanıp, Norveç Letonya ile berabere kalınca puanımız eşitlendi üstelik averajımız 10’a yükseldi. Son maçta salı günü biz Karadağ’ı yenersek, Norveç’in Hollanda’da puan kaybı halinde grubu ikinci bitiririz. Yine ihtimaller bir bir gerçekleşiyor, yine işimizi son anda hallediyoruz.
‘’Pereira iyi düşünmeli‘’
Kimse Pereira’yı 3-4-3 oynatıyor diye eleştirmiyor, maçların karar anlarında taktiksel esneklik göstermediği için teknik direktörlük becerisi hakkında konuşuyor. Portekizli hoca, Antwerp maçını ilk yarıda kazandıran sistemiyle yine İrfancan Berisha’yı önde bırakıp, Nazım’ın sağda Ferdi’nin solda oynadığı bir 3-5-2 ile sahadaydı. Ne var ki, ilk yarım saat dolduğunda rakip kaleye atılmış tek bir şut, yaratılan tek bir tehlike daha doğrusu dişe dokunur tek bir istatistik yoktu.
24 dakika uzak kalabildi
Duran top organizasyonunda Kayserisporlu futbolcunun eliyle topa müdahalesi sonucu kazanılan penaltı vuruşunu İrfan Can direğe nişanlayınca Fenerbahçe bu sezon 3. penaltısını kaçırmış oldu. Ama ilginç olan kariyerindeki son penaltısını 2016’da atıp kaçırmış İrfan Can’ın topun başına geçmiş olmasıydı. Sezon başından beri 3’lü savunmadan ödün vermeyen Pereira, Kayserispor maçının ikinci yarısına başlarken ilk kez 4’lüyü deneyerek 4-4-2’ye döndü. Bugüne kadar hiç vazgeçmediği sisteminden sadece 24 dakika uzak kalabilen Pereira’nın idmanlarda stoperleriyle hamle stratejisini daha fazla çalışması gerek. Mesut girdikten sonra Kayseri ceza yayı civarında etkinliğini artıran Fenerbahçe, Zajc ve Mesut'la tabelayı eşitledi. Milli Takım arasında Pereira’nın, ilk 8 haftada lider olan Fenerbahçe’nin neden son 4 haftada sadece 1 puan aldığıyla ilgili analizler yapması ve tatmin edici cevaplar vermesi gerekiyor.
‘’Oyunu ezberletmeli‘’
Vitor Pereira’nın bu sezon asla vazgeçmediği Gustavo’lu 3-4-3’ten Brezilyalı'nın sakatlığı sebebiyle Sosa’nın yönettiği 3-5-2’ye meyletmesi bile Antwerp deplasmanında heyecan verici bir 45 dakika izlememize yardımcı oldu. İrfan Can’ın Berisha’nın yanında santrfor partneri olarak hücum katkısı, Mert Hakan’ın orta sahada sağ iç, Meyer’in sol iç performanslarıyla birleşince ortaya tempolu bir oyun, aksiyonu bol hücum setleri ve 45 dakika bile olsa altı dolu bir futbol çıktı.
Asıl merak edilen...
Kayserispor karşısında Samuel hariç tüm kadroyu kullanabilecek durumda olan Pereira’nın İrfan Can ve Mert Hakan’ın rollerini devam ettirip ettirmeyeceği merak konusu. Fenerbahçe taraftarının asıl merak ettiği soru şu; Gustavo döndüğünde oyunu Sosa yönetebilecek mi? Fenerbahçe ilk 10 içerisinde 15 golle en az gol atan iki takımdan biri. Bunu aşmak için Pereira’nın her maça ayrı bir forvet hattı yerine kadro istikrarına önem vermesi işe yarayabilir.
Kolay gol yeme sorunu
Kayserispor Hikmet Karaman ile sezonun ikinci haftasındaki buluşmanın ardından iyi bir reaksiyon göstermesine rağmen son 4 maçın 3’ünü kaybetti. Geçen hafta Karagümrük’ü yenerek kötü gidişi kestiler. Ne var ki, Kayserispor savunması kolay gol yeme sorunu yaşıyor. Fenerbahçe için Kadıköy’de ilk golü bulmak -hatta erken bulmak- maçın senaryosunu beklenenden kolay ilerletebilir.
‘’Forvetler can yakabilir‘’
Beşiktaş’ın Şampiyonlar Ligi performansı, camia açısından umut kırıcı görülebilir. Ne var ki Beşiktaş bu sezon kaybettiği her Avrupa haftasının ardından ligde oynadığı maçları Galatasaray derbisi de dahil kazandı. Yani Avrupa’da kötü gidiyor, morali bozuk gibi argümanlar Sergen Yalçın ve futbolcuları için geçerli sayılamaz. Trabzonspor ile oyun yapıları benziyor olsa da rakip sahaya yerleşip set oyunundan gol çıkarma konusunda Beşiktaş hâlâ ligin en iyisi. Batshuayi’nin yokluğunda Sporting karşısında Larin ve Kenan Karaman’ın top kayıpları neticesinde Beşiktaş’ın atak süreleri kısalmış ve ekstra geri koşularla tüm kadro yıpranmıştı.
Ghezzal’ın yükselişi...
Trabzonspor da tıpkı Sporting gibi kontra geçişlerde topu hızlı koşturan bir takım. Forvetlerin top kayıpları can yakabilir. Zira ortanın bol yapılacağı set hücumlarında kazanılan ikinci toplar Trabzonspor’un en güçlü olduğu detay. Ligin henüz 11. haftası geride kalmışken Beşiktaş’ın oynadığı son 3 deplasman maçını kaybetmesi, üzerine düşünülmesi gereken bir konu. Elbette bunu Sergen Yalçın herkesten fazla düşünmeli. Zira geçen sezon Beşiktaş daha düşük kalibreli bir kadroyla her şartta kazanabiliyordu. Sergen hocanın Ghezzal ile iki bekini yükselterek işe başlaması gerekiyor.
‘’Oyunun hakkını veremediler‘’
Galatasaray, maça oldukça sert başlayan ve fazlaca kartlık faul yapan Lokomotiv’e karşı ilk yarıyı hem oyunda hem tabelada üstün kapattı. Berkan’ı tıpkı Gaziantep maçında olduğu gibi ön liberoda kullanan Fatih Terim oyuncusundan yine iyi performans aldı. Berkan’ın kazandığı topları doğru kullanması ve sahada Nelson’dan sonra en çok topla buluşan oyuncu olması görevini yerine getirdiğinin sağlamasıydı. Sanırım bundan sonrası için Berkan’ın rolü 6 numarada daha da belirginleşeceğe benziyor. Tıpkı Berkan gibi Feghouli de hafta sonu ligde bıraktığı yerden devam edenlerdendi. Lokomotiv’e öyle güzel bir sağ ayak içi gol attı ki yeteneği ve özgüveninin göstergesiydi. Maça 11 başlayan ve oyunda kaldığı süre içerisinde sürekli arayan, zorlayan Halil’in gole ulaşmak için gösterdiği çaba dikkat çekiciydi. Ne var ki, Fatih hocanın Halil’in yanına Muhammed’i almak için 76’ya kadar beklemesi Lokomotiv’i cesaretlendirdi. Bu arada bir de gol bulan Moskova maçı 1-1 bitirmeyi başardı. Oysa Galatasaray favori olduğu ve iyi oynadığı bir maçı kazanabilmeliydi. Oyunun hakkını veremediler.
Gecenin sorusu
Fatih hoca oyuncu değişimi için fazla sabırlı davrandığını düşünüyor mu?
Maçın starı
Berkan, Gaziantep maçındaki ön libero performansının ardından Lokomotiv’e karşı da iyiydi. Geçişleri iyi yönetti, top kazandı ve oyunun merkezine dinamizm kattı.
Maçın olayı
Maça çok sert başlayıp peş peşe kartlık fauller yapan Lokomotif’li futbolcuların sadece ilk yarıda 11 kez oyunu durdurması.
Kısa mesaj
Gruptan lider çıkmak önemli. Fikstüre bakınca Marsilya İstanbul’a gelecek, Galatasaray Roma’ya gidecek. Umarım temsilcimiz dün gece kaybettiği 2 puanı aramaz.
‘’Köprüden önce son çıkış!‘’
Avrupa Ligi’nde içeride kaybettiğin her puan gruptan çıkma yolunda büyük engel olarak yoluna dikilir. Maalesef Fenerbahçe, Olympiakos’a kaybedip, Antwerp’i yenemeyince gruptan çıkma şansını zora soktu. bugün Antwerp’i deplasmanda yenmek gruptan çıkmanın ilk şartı olacak. Fakat şartlar ilk maça oranla zorlu. Zira kaleci Altay, Gustavo ve Valencia sakat, başta Vitor Pereira olmak üzere takımın önemli bir bölümü formsuz.
İrfan Can’ın rolü önemli
Vitor Pereira’nın 3-4-3’ünde özellikle merkezde ofansif oyuncu konumlandırmak oyun formatını etkiliyor. Gustavo yok, büyük ihtimalle Pereira ön liberoda Mert Hakan ile Sosa’yı kullanıp İrfan Can’ı forvetin bir parçası yapacak. Oysa İrfan Can, Başakşehir’de oynadığı gibi orta sahada oyuna yön veren role soyunabilir. Bu tercih garanti oynamayı tercih eden Pereira için hayli iddialı bir seçim olur. Ama uzun vadede İrfan Can’ın rolü Fenerbahçe’nin oyun standardını belirleyecektir.
Oyuncu değil taktik değişmeli
Pereira’nın sezon başından bu yana oyuna müdahale şekline bakarak oyuncu değil taktik değişiminin eksik olduğu görülebilir. Antwerp maçı belki de gruptan çıkabilmek için son şans. Ne var ki, Pereira’nın A planının dışına hiç çıkmıyor oluşu, sadece oyuncu değiştirip oyuna dokunmadan ilerlemesi düşündürücü. Antwerp maçı Pereira için de önemli bir sınav olacak. Zira Belçika’da sadece oyuncu değiştirmek yetmeyebilir. Taktiksel esneklik göstermek, oyunu da değiştirmek gerekir.