Arama

Popüler aramalar

‘’Mustafa Cengiz gerçekleri!‘’

Mustafa Cengiz ve yönetimi, göreve geldikten sonra basketbolcuların ve kulüp personelinin paralarını ödediklerini açıkladılar. İşin aslı Özbek yeni yönetimi “Basketbolcularımıza ödeme yapmazsak serbest kalacaklar” diye uyarmasına rağmen, “Henüz mazbatayı almadık, bizi ilgilendiren bir durum yok” yanıtını almıştı. Bunun üzerine basket takımına 250 bin dolar (1 milyon lira), personel maaşları için de 2 milyon 600 bin lira kasa kolaylığı sağladı. Toplamda 3 milyon 600 bin liralık ödemesine karşılık mağazacılığa kesilmiş 3 milyon 200 bin liralık çek aldı. “Kulübün çeklerine el koydu” diye suçlanan Özbek’in aldığı çekler bundan ibaret. Bir de olayın başka boyutu var. 3 finans şirketi çekleri önce kıracağını ifade edip sonra vazgeçtiler. Bunun sebebi ise kulüp mali işler CFO’su Sedef Hacısalihoğlu’nun hastalığını öne sürerek işe gelmemesine rağmen söz konusu finans şirketlerini arayarak çeklerin ödenmemesi talimatını vermesiydi. Hatta Hacısalihoğlu’nun bu sırada Mustafa Cengiz’in ofisinde olduğunu iddia edenler bile var.

Liselilere mobing uygulandı

Mustafa Cengiz ve arkadaşları göreve geldikleri günden itibaren Galatasaray Liseli çalışanlara mobbing uyguladılar ve neredeyse tüm liselilerin işlerine sudan sebeplerle son verdiler. Kafatası avcılığı ve kin o kadar barizdi ki koca yönetim kurulu üyeleri liselilerin odalarını ajan gibi kulak dayayarak dinliyor ve açık arıyorlar. Bu durum Galatasaray’ın nasıl bir zihniyete teslim edildiğinin çok acı ve utanç verici örneğidir.

Altı boş görevler

Aidatlarını düzgün yatıran üyeleri de işin içine katarak, “Bizim dönemimizde en fazla üye aidatını yatırdı” diyen Mustafa Cengiz ve arkadaşları 2018 yılı içerisinde en az 3 genel kurulun yaşanacağını göz önünde bulundurmadılar. Tabii ki üyelerin bu seneyi daha ciddi bir şekilde değerlendirmelerinden doğal bir durum yok. - Galatasaray’ın bünyesinde kurulması gerekli olan ancak içi boş olan şirketler var. Bu şirketlere fahri yöneticiler atandı, sorumluluklar verildi. Kanuni sakıncalar bir yana bu durum, “Gelecek seçime yatırım yapılıyor” olarak algılandı. - Son Fenerbahçe maçı için Galatasaray’a ayrılan biletlerin dağıtımı adaletli yapılmadı. Fenerbahçe maçına diğer deplasmanlara giden birçok cefakar taraftar bilet bulamadı. “Kollamacı zihniyete karşıyız” diye yola çıkanlar ilk fırsatta kollamacı davrandılar.

Kozak:Hayal kırıklığısınız!

Birkaç örnek bile Mustafa Cengiz ve arkadaşlarının doğruları çarpıtarak seçim öncesi başlattıkları karalama kampanyasını sürdürdüklerini açıkça gözler önüne seriyor. Mustafa Cengiz’e oy veren birçok üye bu gelişmeler üzerine pişmanlık yaşıyorlar. Bunun en açık örneği ise yine son divan kurulu toplantısında kulübün en ilgili üyelerinden Hayri Kozak’ın Cengiz ve arkadaşlarına dönerek, “Siz bizi hayal kırıklığına uğrattınız. Hiçbir projeniz olmadan bu şerefli makama nasıl talip oldunuz!” diye sitem etmesi gösterilebilir.

30 Mart 2018, Cuma 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Mali genel kurula 3 gün kaldı... Saray'ı kin sardı‘’

Sürpriz bir şekilde başkan seçilen Mustafa Cengiz ve ekibi eski yönetimi zor durumda bırakmak için bugüne kadar Galatasaray’da görülmemiş işlere imza atıyor. Bir projesi olmadığı kısa sürede ortaya çıkan Cengiz ve arkadaşlarının, Galatasaray’ı layıkıyla yönetmek yerine sadece Özbek aleyhine yıpratıcı bir algı operasyonu düzenlemesi camiada tepkiyle karşılandı. Birkaç örnek vermek gerekirse...

Hazıra konup hava attılar

Sermaye artırımını sahiplendiler, “Yönetime geldikten sonra 160 milyon lira ödedik” dediler. Oysa Galatasaray sermaye artırımı prosedürünü 2017 yılının aralık ayında çoktan tamamlamıştı. O tarihte yönetimde Dursun Özbek ve arkadaşları vardı. Kısaca hazıra konup, “Biz yaptık” diye üyelere hava attılar. Bu artırımdan gelecek minimum 145 milyon lira ise kasaya girmeden bankalara kırdırıldı ve dükkan gelen bu parayla dönüyor. Oysa Özbek’in hedefi gelecek olan bu parayla borçları azaltmaktı.

Kazanç sağamakla suçladılar

20 yıldır konaklama sponsoru olan Dursun Özbek’i otelinde Galatasaraylı sporcuları konaklatarak kazanç sağlamakla suçladılar. Dün itibarıyla Özbek 9 klasörlük bağış makbuzunu kulübe yolladı. Kanun gereği spor kulüplerine şirketler yıllık kazançlarının %5’i kadar bağış yapabiliyorlar. Özbek bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da kotası doldukça bağışlarını yapmayı sürdüreceğini ve kesilen faturaların KDV’sini bile bu bağışlarla ödeyeceğini açıkladı. Ne yazık ki kendisine Galatasaray Yönetimi’nden gönderilen resmi bir yazıyla çeşitli ithamlarda bulunulmuş. Hatta Başkan Cengiz’in son divan kurulu toplantısında Özbek’e kürsüden “O odalarda da kimse kaldı mı kalmadı mı bilmiyoruz” şeklindeki sözlü ithamları salondan büyük tepki almıştı.

Raporda ağır ithamlar var

Tarihte görülmemiş bir şekilde yeni denetleme kurulu yönetimde olmamalarına rağmen mali genel kurul için içinde ağır ithamlar olan rapor hazırladı. Neyse ki sağduyulu divan üyeleri tüzüğe de aykırı olan bu durumu engelleyerek doğru denetleme kurulunun raporunu genel kurula sunulmasını sağladılar.

29 Mart 2018, Perşembe 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Şampiyon olacaksın‘’

Geçtiğimiz hafta sonu daha net anlaşıldı ki Galatasaray’a şampiyonluk gelecek ancak engellemeye çalışanı da çok olacak.

Fenerbahçe maçı için yorumcusu da goygoycusu da Fenerbahçe’nin pozisyonlarını konuşuyor. “Mehmet Ekici 10’uncu dakika dolmadan atılırdı” diyen yok, “Serdar’a kasıtlı dirsek atan Soldado atılırdı” diyen yok, Maicon’a uçan tekme atan Valbuena atılırdı” diyen yok. Yayıncı kuruluş bile tartışmalı pozisyonları haddi olmadan Fatih Terim’e laf etmeye kalkışan ancak ağzının payını alıp geri geri yerine oturan Rüştü’ye yorumlatıyor!

İç savaşta ateşkes!

Galatasaraylılar’ın şu anda yapacakları tek şey şampiyonluğa odaklanmak olmalı. Eski başkanmış, daha eski başkanmış, yeni başkanmış, en yeni başkan kim olacakmış, mali genel kurulda kimi atsak, kimi ibra etsek, kimi etmesek; bu tartışmalara sizi sürükleyenlerin kumpasına düşmeyin sevgili Galatasaraylılar. Takım şampiyon olana kadar sıkın dişinizi. Sonrasında önünüzde birbirinizi kılçığınıza kadar yiyip bitirebileceğiniz koca bir yaz var!

Beşiktaş kollanıyor

Bu sezon tek bir gerçek var; Beşiktaş hakemler tarafından inanılmaz kollanıyor. Hem de gözle görülecek kadar açık şekilde. Dünya Kupası’ndaki Brezilya-Şili maçında Neymar’ın kaval kemiğini acımasızca kırmaya çalışmasından tanıdığımız Medel, Başakşehir maçında rakibi Mossoro’yu salto ile yere yapıştırdı. Hakem Halil Umut Meler yüzde yüzlük kırmızı kartlık pozisyona lütfen sarı gösterebildi. Sanırım federasyon başkanının Beşiktaş’ın eski başkanı olması hakemleri bu yönde zorluyor.

Siyaset de işin içinde

Bir de iktidarın takımı var; daha doğrusu bizim vergilerimizle kurulan belediyenin takımı Başakşehirspor var, bildiğin belediyespor.
Anlayacakları dilden konuşacak olursak... Mesela ben kul hakkımı asla helâl etmeyeceğim belediyesporları kuranlara, belediyesporlardan para kazananlara. Belediyesporlar binlerce çocuğa spor yaptırmaya yetecek parayı bir playboy bozuntusu çaptan düşmüş futbolcunun cebine sokuveriyorlar ya, vallahi büyük günah.
Kaldı ki belediyespor utanmadan Çanakkale Savaşı koreografisi hazırlıyor Atatürk’süz. Böyle bir takımı bile kolluyor hakemler iktidardakilere şirin gözükmek adına.

Hepsini sustur!

Anlayacağımız üzere sahanın dışında ne varsa Galatasaray’ın aleyhine. Fatih Hoca ve futbolcularına tek iş düşüyor; kalan 8 maçı kazanıp, hepsini susturmak. Bunu başarabilecek bir ekip var. Yeter ki konsantrasyon yitirilmesin. Sonrası bayram, çünkü...

Sen şampiyon olacaksın, seni sevmeyenlere rağmen.

19 Mart 2018, Pazartesi 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Kafatası avcısı!‘’

Galatasaray'ın yeni başkanı ve yönetimi 40 gündür kulübü yönetiyor. Bu 40 gün içinde Ndiaye'nin satışından başka yapılan en ufak pozitif icraat yok. Tabii ki Ndiaye'nin satışını pozitif bir icraat olarak görüyorsak!

40 gündür aynı nakarat var Başkan Mustafa Cengiz'in ağzında, “Çok borç var, umduğumuzdan fazla ödeme varmış, hergün yeni bir ödemeyle karşılaşıyoruz, sürpriz ödemeler var.”

CFO’nu kullansana!

İnsana demezler mi; “Bak kardeşim birincisi senden önceki başkan 250 milyon lirasını o ya da bu şekilde kulübe bağlamış, ortalık toz pembe olsa neden cebinden bu kadar para harcasın. İkincisi sen artık başkansın. Çağırırsın elemanlarını, sorarsın neye-nereye-kime-ne zaman-saat kaçta ödemen var. Sırf bu işlere baksın diye eleman bile istihtam ediyorsun CFO unvanıyla. Sorarsın, söyler alacakları verecekleri; eski yönetimlerin açıklarını sana anlatıncaya kadar. Gelecekteki ödemeleri konuşmaya fırsat mı kalmadı eskilerin dedikodusunu yapmaktan. Başkanım lütfen başkan olun!

Bakkal masalları

Sonra Sportif A.Ş. elemanların var; 20 yıl önceki Florya bakkal-çakkal hikayeleriyle prim yapmaya çalışan. Yöneticin var futbolcuyla fotoğraf çektirip sosyal medyada hava atan. Sonra sen varsın seçim öncesi bol vaat dağıtan. Hani sponsorlara boğulacaktık, hani kredi bulmak sorun değildi, hani herşeye hazırdınız ve planlamıştınız. Hani gerekirse 50 milyon gerekirse 100 milyon dolar bulacaktınız kolaylıkla!

Hiç de basit değilmiş değil mi o koltukta oturmak! Bak 4 milyon euro bulamadın alacaklı 3 kulübe (Mancherter City, Sao Paulo ve PAOK). UEFA ensende boza pişirirse sırf bu sebepten pişirecek. Hiç mi vicdanın sızlamayacak ceza alırsa kulüp.

Kimsede huzur yok

Kısa sürede Galatasaray'a büyük zarar verdiniz. İsterseniz bu yazıyı okuduktan sonra kulüpte bir dolaşın. Önünüze gelen ilk çalışana sorun, “İstifan cebinde mi?” diye. İnanın ki olumlu cevap alacaksınız. Kulüp personelinin huzuru yok, herkesin gözü kapıda ya da endişeyle bekliyor kapı önüne konulmayı. Halbuki söz vermiştiniz ya camia büyüklerine; “Kimsenin ekmeğiyle oynamayacağım bu 3 aylık başkanlığımda” diye. Kulübün komitelerine girmeye çalışıp başarılı olamayan ve bir anda kendilerini yönetici koltuğunda bulanların sözüyle, işe yarayıp yaramadığına bakmadan liseli katliamı yapmaya başladınız. Size oy verenler bile yönetiminizin intikamcı havasından şikayetçi.
Aman dikkat, adınız kafatasçı değil, kafatası avcısına çıkacak!

12 Mart 2018, Pazartesi 18:00
YAZININ DEVAMI

‘’Başkan olmak!‘’

Galatasaray Başkanı olmak göründüğünden çok zordur. Mustafa Cengiz’in de selefleri gibi yaşadığı aynen bu.
Rakibinin kaybettiği bir seçimde sürpriz başkan seçildi. Doğal olarak da hazırlıkları yeterli değildi. Seçimdeki vaatler gerçeklerle karşılaşılınca kızgın tavadaki su damlaları gibi saniyesinde buharlaştılar. Sportif başarı da gelmeyince çok şey beklenen Fatih Hoca da kurtarıcısı olamadı.

Seçim bombaları

“Galatasaray’ı şeffaf yöneteceğim” dedi başkan. Şu ana kadar bir şeffaflık görmedik.
“Diğer futbolcuların paralarını ödemek için Ndiaye’yi mecburen sattık” diyemedi,
“Menacerine para vermek zorunda kaldık” diyemedi.
“Seçildik ama ne yapacağımızı tam olarak bilemiyoruz” diyemedi.
“Para bulmayı kolay sanıyorduk ama bulamıyoruz” diyemedi.
Bunları dile getirebilseydi şeffaflık adına daha şık olacaktı.

31 Mayıs ve şampiyonluk

Bu sezon Galatasaray’ın 2 ana hedefi var. Kurulan müthiş takım ve Fatih Terim hamlesiyle şampiyonluk. Detaylandırmaya gerek yok; mutlu sonun sonuçları çok pozitif. Şampiyonlar Ligi’yle 30-40 milyon euro fazladan gelir demek.

Bir de 31 Mayıs 2018’de Galatasaray Sportif’in kâr etmesi gerek. Edemezse kulübün satışı yolunda ilk adım atılmış olacak. Durumu kısaca özetleyeyim; Galatasaray Spor Kulübü Derneği’nin elinde Sportif’in ayrıcalıklı hisseleri var. Miktar önemli değil. Bu hisseler Dernek bünyesinde olduğu sürece Galatasaray’ı genel kurulun seçeceği kişiler yönetir. 31 Mayıs’ta Galatasaray Sportif zarar açıklarsa peşpeşe 5’inci senesi olacak ve ayrıcalıklı hisseler kaybedilecek.

Sonuç mu?

Kafayı kırmış Aziz Yıldırım ya da Ali Koç Fenerbahçe başkanlığı için girdikleri yarışta bir adım öne geçebilmek için “Galatasaray Kulübü’nü artık ben yönetiyorum, çoğunluk hisseyi ele geçirdim” diyebilme şansına sahip olabilecek.

Bu durumun gerçekleşmemesi için Mustafa Cengiz’in neler yapacağını açıklaması gerek. Eski Başkan Dursun Özbek, Sportif’in kârlılığını gerekirse cepten harcayarak sağlayacağını söylüyordu. Bu konuda hiçbir planı olmayan yönetimin eski başkanlarla derhal iletişime geçmesi ise şart.

Kulübün benzin sponsoru!

Enkaz edebiyatıyla rakip yıpratılır, yönetimin ilk ayı da geçiştirilir. Ama sonrasına nefes yetmez. “Otelinden Galatasaray’a fatura kesmiş” diye suçladığın eski başkan, “O faturaları kesmek yasal zorunluluk, karşılığı kadar bağış yaptım” cevabıyla yetinmeyip, “Ben otelciyim, kulübün konaklama sponsorluğunu yaptım, hâlâ da yapıyorum. Senin de benzin istasyonun var. Kulübün benzin sponsoru ol” dese ne yapacaksın?

Bu sebeple doğru-yanlış ve olur-olmadık yerlerde ispiyonlarcasına suçlamaları bırakıp eski başkanlardan yararlanmaya bakmak en akıllıcası olacak.

“Galatasaray’a değişim için geldim” dedin, alkışlandın, Liseliler’in oylarını da aldın. Kulübe nüfuz etmiş geleneklere dokunmaya kalkarsan tekrar 200’lü oy sayına dönersin.
Galatasaraylılar’ın en köklü geleneği ispiyonculuk yapmamaktır, gözlerden uzak bir yerde hesaplaşırlar; yumruklaşsalar bile kinlenmez, bir süre sonra da yeniden kardeş olurlar.

22 Şubat 2018, Perşembe 12:00
YAZININ DEVAMI

‘’Çinliler'e kulübü satacak mısınız!‘’

-31 Mayıs 2018’de ayrıcalıklı hisseleri kaybetmemek için Sportif A.Ş. kâra geçmek zorunda. Bu durumun oluşabilmesi için herhangi bir girişim oldu mu?

-Seçim öncesi “Nakit akışını sağlamak basit, kasa kolaylığıyla değil Galatasaray’ın adını kullanarak gerekirse 100 milyon doları da buluruz” demişti. Ancak Ndiaye’nin satışından başka elle tutulur bir girdi olmadı. Mayıs’a kadar nakit ihtiyacı nasıl karşılanacak?

-Bu yönetimin borçlanma yetkisi yok. İhtiyaç olan krediler nasıl alınacak?

-Kredi bulamama sebebi olarak “Özbek alacaklarına karşı hisselere temlik koydurmuş” diyorsunuz. Özbek’in nakit alacakları ve kefaletleri 250 milyon lirayı buluyor. Sadece 20 milyonluk hisse bu alacaklarına bağlanmış. Albayrak 7 aydır ödeme yapılmadığını söylüyor. 7 aylık alacağı olan futbolcu yok. Neden böyle açıklamalar yapıyorsunuz?

-Milan Başkanı David Han Li neden Galatasaray - Antalyaspor maçını izlemeye geldi. Kulübü Çinliler’e mi satmayı düşünüyorsunuz?

-Ndiaye’yi neden sattınız? Kendi gitmek istiyorsa neden menacerine Galatasaray Kulübü 1 milyon euro komisyon ödedi?

-Seçim öncesi “Florya’ya gökdelen yapacağız” dediniz. Bunun için çalışmalarınız hangi aşamada? İhaleye girecek şirketler projenin tam ne olduğunu göremeden ne derece iyi fiyat verecekler? Ya da belirsiz bir ihaleye girecekler mi?

-Kulüp binasında başta oğlunuz ve yeğeniniz olmak üzere birçok seçimle göreve gelmemiş şahsın faal görev yaptığı gözlemleniyor. Bu sizce ne derece doğru?

14 Şubat 2018, Çarşamba 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Öyle de olmuyor, böyle de olmuyor!‘’

Galatasaray’ı yönetmek uzaktan kolay görünüyor. Çık divan ya da genel kurul toplantılarında kafana yatmayan 3-5 şeyi söyle. Bir de bunu her toplantıda yap. 3 ay sonra medya starısın.

Kürsüye her çıktığında eleştirenlere karşı tek düşüncem oldu, “Bir de çözüm öner be abi”. Şu anda Galatasaray büyük bir çözümsüzlük içinde. Giden gittiğini anlamadı, gelen de geldiğini. Mustafa Cengiz Galatasaray’ı yönetmek için seçime girmemiş, kadroyu ona göre kurmamış. Tepki oylarıyla Dursun Özbek’i rahatsız etmek üzere seçime girmiş. Ancak camia bu çözümden uzak toplantı eleştirmenlerine öylesine saplanmış olmalı ki pimi çekilmiş bombayı Mustafa Cengiz’in kucağına bırakıverdi.

Böyle kredi istenmez

Yaptığı birleştirici açıklamalar ve teammüllere uygun davranışlarıyla Mustafa Cengiz beklentilerin üzerinde. Eksikliği başkanlığa hazırlıksız olması. Kredi isterken “Bize para verin arkamızda 30 milyon taraftarımız var” diyemezsiniz. Marka yönetimi böyle bütün medyanın gözünün önünde olmaz. Anca markayı değersizleştirirsiniz bu yolla. Yeni yönetim birkaç günde Galatasaray’ın bir haftasını bile yönetmenin ne kadar zor olduğunu gördü.

Galatasaray’ın dış işleri zordur, iç işler ise insanı bayıltır. Yönetimdeki görev dağılımı dengesizliği yeni yönetimin karnını ilk toplantıda yumuşattı. Kendisine seçimi kazandıran isimlerin en başındaki Celal Açar’ı yedek kulübesine gönderen Mustafa Cengiz 2’nci başkanlığı Ahmet Şenkal’la doldurmaya çalıştı. Dengelerle oynamanın acısını çok çekti Galatasaray; kendisinden bir düzeltme bekliyor Sarı Kırmızılılar.

Aman dikkat!

Ben görmedim ancak yeni yönetim içinde kameralara yoğun ilgi olduğu söyleniyor. Hatta stadı ilk kez boş gören yönetimin selfi rekorları kırdığı da konuşuluyor. Eğer durum böyleyse Florya’daki toplantıda yönetim futbolculara geçebilir. Adnan Polat’ın en büyük sıkıntısıydı yönetiminin futbolculara olan hayranlığı. Kendisiyle fotoğraf çektirmek isteyen adamların kendilerini yönetemeyeceklerini çok iyi bilir futbolcular. Ve bunu da çok iyi kullanırlar. Aman dikkat.

Tek çözüm var

Yeni yönetim para bulamıyor. Alacaklarına kavuşamayan futbolcular isteksizleşirse Fatih Hoca da yetmez şampiyonluğa! Eski yönetime başta taraftar olmak üzere camianın %50’si küsmüş. Başkanlık koltuğuna talip olan kimse kalmamış. Büyük bir dağınıklık yaşıyor Galatasaray.

İlk aklıma Selahattin Bayezıt geliyor; eskisi yenisi tüm başkanları, tüm emek harcamış yöneticileri toplasa bir araya ne güzel olur. Camianın herşeyi var da malzemeyi birbirine yapıştıracak tutkalı yok. Herkesi etrafında toplayacak tek isim Selahattin Bayezıt mayıstaki şampiyonluk ve mali başarının anahtarı. Tüm işlerini bırakarak bir kez daha göreve koşmasını bekliyor Galatasaraylılar.

27 Ocak 2018, Cumartesi 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’'Adaletliyim tek taraflı karar almam'‘’

Her konuda işi uzmanına bırakırım... Ani karar vermemancak hızlı karar veririm... Adaletliyimdir her iki tarafı da dinlemeden karar vermem. Tek taraflı karar almam.

Araba kullanmaktan çok hoşlanırım. Çoğu zaman kendim şoförüm olmadan İstanbul’u kendi başıma dolaşırım. Stresimi bu yolla atarım. Türkiye’yi de bu şekilde defalarca dolaştım. Hatta 3 kere de tüm Avrupa’yı doğudan batıya, kuzeyden güneye en ücra ve bilinmeyen noktalarına kadar baştan sona dolaştım.

Gaziantepli olmamdan dolayı sofraya oturduğumuzda et benden sorulur ama balıkta işi uzmanına bırakırım. Her konuda işi uzmanına bırakırım.

Ani karar vermem ancak hızlı karar veririm. Adaletliyimdir, her iki tarafı da dinlemeden karar vermem. Tek taraflı kararlar almam. Çapraz sorguda da işin uzmanı sayılırım.

Devlet adabını, geleneğini, örfünü, adetini çok iyi bilen biriyim.

1 kuruşun bile çok değerli olduğunun farkındayım.

Bilgisayar oyunlarını severim, stresimi atmak için sık sık oynarım. Hatta çok iyi bir espor oyuncusu bile sayılabilirim.

Sakin ve saygılı olmaya özen gösteririm, fevri hareketlerden kaçınırım.

Bu arada yarınki (bugün) Kayserispor maçına gideceğim ve takımı canlı gözle izleyeceğim.

Ne, 5 milyon Dolar mı?

Mustafa Cengiz'i görevi devralır devralmaz zor günler bekliyor. Galatasaray’ın eski başkanı Dursun Özbek, bu ay personele ve sporculara tek kuruş ödeme yapmadı. Dolayısıyla bugün ödenmesi gereken tam 5 milyon Dolar var. Özbek görevde kalsa, şahsi kefalet kullanıp ödemeleri yapacaktı. Ancak iş Cengiz’in başına kaldı. Mazbata yarın alınacak. Bugün ödemeyi kimin yapacağı ise tam anlamıyla merak konusu.

Ateşten gömlek

4 aylığına koltuğa oturan Mustafa Cengiz’in işi hiç kolay olmayacak. Cengiz daha mazbatayı almadan önünde büyük bir borç yığını ve dibe vurmuş amatör şubeler buldu.

22 Ocak 2018, Pazartesi 06:00
YAZININ DEVAMI