‘’Konya salladı, Malatya yıkılmadı‘’
Kazanan rahat nefes alacak, kaybeden ateş hattına iyice yaklaşacaktı. İki takım da büyük stres ve baskı altında maça çıkınca, özellikle ilk yarıda keyifsiz bir futbol vardı. Konyaspor ilk büyük tehlikesini 3. dakikada Bajic ile yarattı. 20. dakikada da Uğur direğe takıldı. Malatya ise 26’da Fofana ile gole yaklaştı. 45+3’te karşılaşmanın kırılma anı yaşandı. Chebake’nin Bajic’i ceza sahasında düşürmesi sonrası Konya penaltı kazandı. Bajic, aylar sonra topu ağlara yolladı: 0-1.
Serkan yine atıldı
İkinci yarıda Malatya saldırdı, Konya skoru korumaya çalıştı. 63’te Malatyaspor Bifouma ile net fırsatı kullanamadı. 80’de Gökhan’ın kullandığı serbest vuruşta Serkan’ın uzaklaştırdığı topu Murat, düzgün bir vuruşla defansın arasından filelere yolladı: 1-1. 88’de günün iyilerinden Serkan Kırıntılı, bu sezon ikinci kez ceza sahası dışında topa elle dokunduğu için kırmızı görüp atıldı. Mücadeleye ve pozisyonlara bakıldığında ne Konya ne Malatya dün 3 puanı hak etmedi. Alınan birer puan ise kurtuluş yolunda kimseye yetmedi.
‘’Kayseri yıkılmaz!‘’
Maçın her iki taraf için de ‘final’ öneminde olması, havayı daha ilk dakikadan gerdi. Oyuncular arasındaki sürtüşmeler, hakemin zaman zaman kontrolü kaybetmesiyle daha da şiddetlendi. Henüz 8. dakikada Konyaspor golü bulunca, tribünlerin de tansiyonu yükseldi. Milosevic’in ara pasında Shengelia topu ceza sahasına kadar taşıdı. Vuruşunda kaleciden döndü, Ömer Ali tamamladı: 0-1. Sonrasında zaman zaman Kayseri, zaman zaman da Konyaspor üstünlüğü ele aldı. Ortada giden ancak mücadele seviyesi ve sinir katsayısı yüksek dakikalar geride kaldı. 40’ta Serkan müthiş bir kurtarış yaparken, 44’te Konya farkı iki yaptı. Konuk takımın kullandığı kornerde Lung hatalı çıktı, topu önünde bulan Hadziahmetovic ağlara yolladı. 0-2.
Serkan’dan büyük hata
Bu gol maçın fişini çekecekti ki, 45+2’de Kayserispor’a hayat öpücüğü Serkan Kırıntılı’nın hatasıyla Kravets’ten geldi: 1-2. Devreye umutlu giren ev sahibi, ikinci yarıda can havliyle saldırdı. Fırsatlar da yakaladı. 57’de Mensah’ın kafasını Serkan inanılmaz bir refleksle çıkardı, devamında çizgide yaptığı kurtarışla gole izin vermedi.
Kırılma anı 86. dakika
Başarılı pasta 493’e 226, topla oynamada yüzde 66’ya 34’lük üstünlük sağlayan, tam 44 orta yapan Kayserispor, beraberlik için her şeyini ortaya koydu. Maçın kırılma anı ise 86. dakikada yaşandı. Kontratakta Konyasporlu Thuram kaleciyi de geçti, ancak kötü vurdu, Sapunaru çizgiden çıkardı. Bu pozisyonun üzerinden 20 saniye geçmeden Kayserispor karşı atakta Henrique ile 2-2’yi yakaladı.
Cesaretsizliğin bedeli!
Son bölümlerde de ev sahibi her şeyi denedi ama maç eşitlikle bitti. Evet Kayseri’nin mutlaka galip gelmesi gerekiyordu ancak 2-0’dan yapılan bu geri dönüş de fazlasıyla değerli. Konyaspor ise kendi cesaretsizliğinin bedelini ödedi! Skora güvenip, bu denli korkak oynarsan, kazanmak hayal olur.
‘’Göztepe uçuyor‘’
Türk futbolunda hoca değişimleri her zaman ilk maçta etkisini gösterir. Her ne kadar Aykut Kocaman arkasında hücum yapmayı unutmuş, özgüveni dibe vurmuş bir takım bıraksa da Bülent Korkmaz’ın Konyaspor’undan olumlu sinyaller vermesini bekliyorduk. Zaman zaman verdi de. Ancak Korkmaz’ın en büyük şanssızlığı, ilk maçının ligin en formda 2-3 takımından biri olan Göztepe ile olmasıydı. Yani Konyaspor’un motivasyondan fazlasına ihtiyacı vardı...
Alpaslan ipten aldı!
20 ile 23. dakikalar arasında yaşananlar maçın kalanının da çok büyük bir heyecan içinde geçeceğini gösterdi. Önce Serdar Gürler direkten dönen topuyla Göztepe gole yaklaştı. Ardından Ömer Ali’nin bomboş pozisyonda yaptığı vuruş kaleci Göktuğ’u da geçip ağlarla buluşuyordu ki transfer döneminde adından çok söz ettiren Alpaslan sahne aldı, çizgiden çıkardığı topla golü önledi.
Serdar Gürler coştu
34’te Shengelia’nın ortasında Ömer Ali meşin yuvarlağı filelere gönderdi: 1-0. Cevap 5 dakika sonra Serdar Gürler’den geldi. Göztepe’nin yıldızı, Napoleoni’nin pasında durumu eşitledi: 1-1. Serdar, son 10 lig maçında 10 kez skora etki etti (6 gol, 4 asist). İkinci yarı müthiş tempolu başladı. Konya’nın organize atakları, Göztepe’nin hızlı hücumları ve VAR’dan dönen bir penaltısı vardı. 69’da ise Castro, Göztepe’nin soldan geliştirdiği atakta önüne düşen topu, ceza sahası dışından çok şık bir vuruşla ağlara yolladı: 1-2.
Göktuğ, Beto’yu aratmadı
Geriye düştükten sonra Konyaspor topyekün saldırdı, o anlarda Göktuğ kalesinde devleşirken, 74’te rakibini eksik yakalayan Göztepe 3’ü buldu. Serdar’ın güzel pasında Halil Akbunar, Serkan’ın üstünden golü attı ve tabelayı yazdı: 1-3. Dünkü tablo gösterdi ki, Bülent Korkmaz’ın işi hiç kolay değil. Kocaman’dan kalan ‘enkazı’ toparlamak zaman alacak. Göztepe ise 1 maç eksiğiyle 33 puanda ve daha da önemlisi sağlam adımlarla gidiyor, “Avrupa neden olmasın?” dedirtiyor.
‘’İş hocalarda bitiyor‘’
Başakşehir, Okan Buruk’la değişen oyun ve oyuncu yapısına rağmen ligin en oturmuş takımı görünümünü verdi hep. Son Sivas maçında bile hatasıza yakın bir oyun ortaya koymaları bunun en net göstergesi. Yani bireysel hataya zorlanan oyun tarzları dışında kalesini doğru savunan bir takımdan bahsediyoruz. Bu yüzden Beşiktaş’ın bu akşam en fazla ihtiyacı olduğu anlayış; uzun süreli baskılarla birlikte Caner Erkin’in ceza sahasına yapacağı gelişi güzel ortalarla oluşturulacak kaotik hücumlar. Aksi takdirde rakibine karşı son 8 maçında yalnızca 1 tanesini kazanabilmiş Beşiktaş’ın istediğini alabilmesi oldukça zor.
İş hocalarda bitiyor
5 haftadır 6 gole katkı yapan Demba Ba, son 7 Beşiktaş maçını 5 asistle geçen Visca gibi bireysel performanslar kadar Sivas’ta yaşanan kayıp sonrası yarışa tutunmak adına kader maçına çıkacak olan Başakşehir takımının arzusunun önüne geçmek, Sergen Yalçın için en büyük sınav. Kağıt üzerinde bizi bekleyen keyifli maçın sahaya yansıması tamamen hocaların ortaya koyacakları taktik akıldan geçiyor.
Kim öne çıkar?
Anadolu takımlarına karşı önlenemez bir silah olan Visca’nın kader maçında yapacakları kadar yapmayacakları da gecenin belirleyicisi olacak. Ligde 87 maçtır kaçırmadan oynayan Visca, 28 gol gol attı 37 asist yaptı.
Kısa mesaj
Büyük takımlara karşı vasat altı takımlarla oynattığı futbol sayesinde Beşiktaş hedefine kavuşa Sergen Yalçın, daha önce hiç yenilmediği Okan Buruk’u alt etmek zorunda. İspat maçı.
‘’Antalya hayata döndü‘’
Antalyaspor’un attığı 3 gol, 3’ü de hızlı hücum... Tamer Tuna’nın takımı bir deplasmanda ne kadar doğru oynanırsa, dün öyle oynadı. Derli toplu, disiplinli ve fırsatçıydı.
Denizlispor ise her ne kadar topu ayağında tutan, daha çok pas yapan taraf olsa da rakip ceza sahasında çok az tehlike yarattı. Antalyaspor topu onlara bıraktı, Denizlisporlu futbolcular da amaçsız pas yaptı! Öyle ki 90 dakika sonunda ortaya çıkan istatistikler, sonucu da sahadaki futbolu da pek yansıtmıyordu.
Denizlispor topla oynamada yüzde 70’e 30 net üstünlük kurmasına ve isabetli pas sayısında neredeyse rakibini 3’e katlamasına rağmen çerçeveyi bulan 2 şut atabildi.
Jahovic golle başladı
27. dakikada Antalyaspor’un yeni transferi ilk maçında ilk golünü attı. Mücadeleye oldukça istekli başlayan Jahovic, Mukairu’nun güzel pasında arkaya sarkıp ağları havalandırdı: 0-1.
41’de bu golün kopyasını Mukairu attı. Bu kez Fredy çok şık bir asist yaptı: 0-2.
İkinci yarıda Antalyaspor aynı planı uyguladı, Denizli ise topu her ayağına aldığında cümbür cemaat rakip sahaya yıkıldı. İlk iki golden hiç ders çıkartmayan ev sahibi, üçüncüyü de benzer şekilde yedi.
57. dakikada Yekta’nın aşırtma pasında Sinan’dan önce savunma araya girse de devamında Blanco önüne gelen topu filelere gönderdi: 0-3.
Bu golden sonra iki takım da maçı rölantiye aldı, fazla zorlamadı!
Denizli’den kötü sinyaller
4 Ekim’deki Fenerbahçe galibiyetinden tam 11 maç sonra tekrar 3 puana ulaşan Antalyaspor, ligde kalma yolunda ayağa kalktı.
Üst üste zorlu Galatasaray ve Trabzonspor maçlarından çıkan Denizli ise dün hiç iyi sinyaller vermedi. Takım kopuk, hücum aksiyonlarından yoksun ve yorgun bir görüntüdeydi.
‘’Sevinen yok‘’
Kadro potansiyellerine ve ekonomik rahatlıklarına bakıldığında, fırsat sezonunun ilk yarısını çok daha üst sıralarda bitirebilecek iki takım karşılaştı... Son 3 maçından 7 puan çıkartan Gaziantep, Malatyaspor önünde maça iyi başlayan taraftı. Top rakibe geçtiğinde, hep 2-3 adamla basan, orta alanı diri tutan Kırmızı-Siyahlılar, istediği golü de buldu.
Güray’dan gereksiz hamle
Mustafa Akbaş’ın kısa düşen geri pasında Kayode, Farnolle’den sıyrılıp ağları havalandırdı. Bu golden 7 dakika sonra 28’de Kenan Özer hızlı hücum fırsatı yakaladı ancak kötü bir vuruş yaptı. İkinci yarı, ev sahibi için şokla başladı. Güray Vural, gereksiz bir hareket sonrası ikinci sarıyı görüp atıldı. Malatyaspor 10 kişi kalan rakibi karşısında hemen 1 fazla olmanın etkisini göstermişti ki, hakem Barış Şimşek durumu eşitledi! Şimşek, gerilen oyunda rakibine hafif müdahalesi olan Jahovic’e yanlış bir kararla kırmızı gösterdi. Ancak bu bile Malatyaspor’un hızını kesmedi.
Malatya galibiyeti kaçırdı
Skoru çevirmek için her şeyi yapan Malatya, oyunu rakip sahaya yıktıktan sonra sağdan soldan üst üste tehlikeler yarattı. 78’de günün yıldızı Bifouma, ceza sahası dışından net bir vuruşla skoru 1-1 yaptı. 82’de bir kez daha Bifouma gole yaklaşırken, 85’te Sakıb karşı karşıyayı kaçırdı. İlk yarısını Gaziantep’in, ikinci devresini ise Malatya’nın üstün oynadığı maçta taraflar birer puan alırken, iki takım oyuncularında da son düdüğün ardından mutsuz bir görüntü vardı.
‘’Kalite farkı‘’
Ekonomik açıdan çökmüş, 10 futbolcusundan yoksun, üstelik de hocasız gelmiş Kayserispor karşısında Trabzonspor sezonun belki de en rahat maçına çıktı. Ancak takımın üstünde anlamsız bir rehavet ve ‘nasıl olsa kazanırız’ havası vardı. Maçın henüz başında Sörloth golü de atınca, Bordo- Mavili futbolcular iyice rahatladı!
Tek kale ilk yarı
3. dakikada karşı karşıyayı kaçıran Norveçli, 7. dakikada genç stoper Mert’i sırtına alıp ağları havalandırdı: 1-0. 31’de Sörloth’un kafası direğe takıldı. 33’te Sturridge, müthiş bir çalım sonrası kaleye şutladı, az farkla dışarı çıktı. 37’de yüzde 100’ü kaçıran Nwakaeme, aynı dakika içinde Sosa’nın pasında bu kez daha zorunu gol yaptı: 2-0. 43’te ise Kayserispor ilk kez geldi, 19 yaşındaki Ömer’le golü buldu: 2-1.
Islıkla devre arasına
Takımları 2-1 önde olmasına rağmen ‘laubali’ futbol nedeniyle oyuncuları ıslıklayarak soyunma odasına gönderen tribünler, ikinci yarının hemen başındaki golle rahatladı. Bu kez Sörloth asist yaptı, Sturridge fileleri havalandırdı: 3-1. 64’te Sörloth’un kafasında Mert’in eline çarpan top sonrası hakem penaltı noktasını gösterirken, İngiliz yıldız 2’yi attı: 4-1.
Mutlu bir son...
71’de Abdulkadir Parmak skoru 5-1 yaptı. 82’de Kayserisporlu Kravets hatayı affetmezken, son sözü Sörloth söyledi: 6-2. Kağıt üzerinde de, sahada da Kayseri’den çok daha iyi olan Fırtına, zaman zaman sallantıya girdiği ilk yarıyı güzel bir galibiyetle kapattı. Artık top yönetimde... Bu takım, Ndiaye ve onun standartında 2-3 transferle şampiyonluğu sonuna kadar kovalar.
‘’Akıllar Falcao'da!‘’
Konyaspor ‘klasik Aykut Kocaman’ futbolunun daha da ötesinde bir anlayışla maça başladı! Oynamaktan çok oynatmamayı düşünen, 7-8 futbolcuyla ceza sahası içine-çevresine dizilen, yerde kaldıkları her pozisyonu zaman geçirme fırsatı olarak gören bir anlayış... Bu durum rakamlara da yansıdı. İlk yarı sonunda topla oynama oranı Galatasaray’da yüzde 75, Konyaspor’da yüzde 25’ti. İşin en garip yanı, ilk 45 dakikada Muslera’dan daha fazla isabetli pas yapan tek bir Konyasporlu oyuncu yoktu!
Garip bir ilk yarı
Ancak gel gelelim bu bariz üstünlük skora yansımadı, zaman zaman Sarı- Kırmızılılar’ın yarattığı 3-5 dakikalık yoğun baskılar kilidi açmaya yetmedi. En ciddi tehlikeleri, 12. dakikada Diagne, 39’da Babel yarattı. 42’de de de Feghouli’nin altıpasın önünden vuruşu az farkla dışarı çıktı. Devrede Fatih hoca yanlışından döndü. ‘Açık alan topçusu’ Emre Mor’u kenara alıp, Adem Büyük ile forveti ikiledi. O Adem, 49’da gole çok yaklaştı. 53’te Babel’in ceza sahasından sert şutu, çerçeveyi santimlerle sıyırdı. 45-55 arası 3 net fırsat bulan Sarı-Kırmızılılar, 60’da Babel ile ağları havalandırdı. Galatasaray golü bulduktan sonra istediği ritmi yakalamıştık ki, Seri’nin 75’te gördüğü kırmızı her şeyi tersine çevirdi.
15 dakika dayanamadılar
Son 15 dakikada 10 kişi kalan Galatasaray tamamen geriye çekildi, Konyaspor yüklendi. Üst üste tehlikeler atlatan Galatasaray kalesi, son saniyelerde düştü. Anlaşılması güç olan, Galatasaray gibi bir takımın, üstelik te taraftarı önünde 15 dakika dayanamaması. Sonuç olarak, ilk iki haftada ve alınan 1 puan. Belli ki sadece taraftarın değil, takımın ve hocanın da aklı Falcao’da!