‘’Skor tamam ama oyun standart altı‘’
Kayserispor ilk 2 dakikada 7 faul yaptı. Baskı kurmak ve akışkan bir oyun peşindeki Galatasaray’ın ritmi bozuldu. Özellikle kendi sağ kanatlarından Nagatomo’nun arkasına iyi sarktılar. Attıkları golün hemen karşılık bulması onları etkilemedi. Chery’nin harika yönetmenliğinde hızlı indiler. 3 net pozisyon yakaladılar. Galatasaray’ı çok geri koşturdular. Ön alanda top kaptırdıkça, takım boyu uzadı. Terim’in Akbaba’yı sola çekişi sonrası belki orta sahada topa hakim olamadılar ama Kayseri savunmasının sağında sayısal bir üstünlük sağlayıp rakibin dengesini biraz olsun bozdular. Hemen ardından penaltı ve kırmızı kart da gelince Kayseri’nin zaten eksik olan kadrosunun ayarı iyice bozuldu. Nagatomo’nun golü de bu şekilde geldi. Yarıya fişi çekmiş olarak gittiler. Ancak Onyekuru’nun olmayışı böyle bir oyunda Galatasaray’ın temel planının da olmayışı demekti. Galatasaray alışıldık oyununu oynayamadı. Skor tamam ama oyun standardın altındaydı.
Gecenin sorusu
Yunus için bundan daha uygun bir oyun herhalde olmaz. Gerçekten yüksek yeteneğini sergilemekte yine zorluk çekti. Yılmadan, daha sakin devam etmeli. Olacak mı? Tek işi tek hedefi formayı kapmak olursa olacak.
Maçın starı
Bu kez kaydebenden. Chery büyük bir soğukkanlılık, çabukluk ve beceriyle oynadı. Gol attırdı, net pozisyonlar yarattı. Orta saha organizasyonunda mükemmel işler yaptı. Alan algısı, oyunu okuması mükemmeldi.
Maçın olayı
Tabii ki Diagne. Tabelada var. Ama oyunda takımdan kopuk. Halbuki Kasımpaşa’da her şeyin merkezinde o vardı. Galatasaray’da ise dışarıdan iliştirilmiş gibi duruyor. Atıyor mu? Evet. Fark ediliyor mu? Pek değil.
Kısa mesaj
Derbideki hakem tartışmaları doğal olarak zincirleme tepkimeye yol açtı. Arda Kardeşler’in performansı da Ali Palabıyık kadar tartışılacaktır. Ve biliyoruz ki haftaya da bir başkasınınki. Bu işi çözmeliyiz. Hep birlikte.
‘’Sonuçsuz baskı‘’
Galatasaray, savunmasının merkezindeki 2 oyuncunun eksikliğini en çok Fenerbahçe eksik kalmışken, oyuna tam hakimken hissetti. Çünkü Luyindama ve Marcao’nun takıma olumlu etkisi, savunma yönündeki performanslarından daha çok oyun kurulumunda... Daha önemlisi takım rakip alana yerleşmişken takımın boyunu kısaltma ve akın sürekliliğine yaptıkları yaratıcı katkıda. Bu 2 oyuncu yokken Galatasaray’ın oyunu ligin ilk yarısınında gerisine düştü. Topa rakip eksikken yüzde 70’lere yakın sahip oldular. Ancak Terim’in araya sarkacak Emre, Mitro, Sinan’ı oyun almasına rağmen oraya topu atacak baskıyı efektif akınlara çevirecek kaynağı bulamadılar. Yani muhtemel akının sonu sahadaydı ama başını kuramadılar. Fenerbahçe’nin maç başı planını anlayamadan eksik kalmaları sonucu Moses’ın sağ beke çekilmesi beklenmedik bir gol getirdi. Sahanın en yürekli oyuncusunun golüyle de maç berabere bitti.
Gecenin sorusu
Fenerbahçe’nin golü öncesi Dirar’ın Feghouli’ye yaptığı harekette topa müdahele yok. Peki ayağa basma yok mu?
Maçın starı
Onyekuru’nun kafa golü attığı ve takımının en sakin oyuncusu olduğu maçta Galatasaray adına yıldız o. Fenerbahçe’nin eksik kaldığı oyunda soğukkanlı futboluyla, harcadığı enerji ve attığı golle Eljif, ev sahibinin ekstra oyuncusu oldu.
Maçın olayı
Ali Palabıyık yetenekli bir hakem olarak kendisini gösterdi. Ama çok düşünüyor. Hakemlik çok düşünülerek yapılacak bir meslek değil. Tıpkı gazetecilik gibi. İnce eleyip sık dokuyup fazla düşünmeden hızlı kararlar vermeniz gereken bir zanaat.
Kısa mesaj
Takımın 10 numarası, oyunu yönlendiren soğukkanlısı olmalı. Belhanda’nın hak ettiği değeri bulamamasına rağmen dünkü performansının yeterli olmaktan çok uzak olduğunu söylebilirim. Eğer rakip eksikken 10 numara sahadan alınıyorsa sorunu kendisinde aramalı.
‘’Enerji sarfiyatı!‘’
Fenerbahçe’nin oynadığı ortalama oyunla ve süper atan/tutan performansıyla ligde şampiyonluğa oynanabiliyor. Aynı oyunla vasat/atan tutan performasıyla 5. olunabiliyor. Ancak bu oyunla ve bu vasatın çok altında atan/tutan performansıyla düşmeme mücadelesi veriliyor. Fenerbahçe’nin ilk 30 dakika oynadığı oyun ligde içeride dışarıda en iyi performanslarından biri. Tolgay ve Topal’ı adam markajına almak Ankaragücü için iyi olmadı. Fenerbahçe kenarlara iyi dönünce pasla rakip ceza sahasına rahat indiler. 30’da birden manasızca uzun vurmaya başlayınca işler değişti. İlk hatada Boyd’dan gol geldi. İkinci yarıda yeniden ilk plana dönünce yine pozisyonlar geldi. Ama bitiriş becerisi rezaletti. Böyle olunca iyi oyun sadece enerji sarfiyatı oluyor. Yazık...
Gecenin sorusu
Valbuena takımın en iyi orta yapanı. Peki kaptırdırdığı akınları kesen kaptırmalar. Soru Valbuena oynasın mı değil. Fenerbahçe’nin maestrosu böyle mi olsun?
Maçın starı
Fenerbahçe’nin son vuruş becerisi ne kadar düşük olsa da Altay’ın formayı giydiği ilk günden buyana her maç gösterdiği performans alkışı hak ediyor. Hatta birden fazla gol yediği maçlarda dahi. Hasan Ali de bu unvanı paylaşmalı. Kendi işini yapmasının yanısıra hücumda 40 yıllık santrforlardan daha sakin kalıp yaptığı gol vuruşu mükemmeldi.
Maçın olayı
İki kırmızı kart ve 2 sarı kart. Oyuncuların yaptığı şaçmalıklar bir yana onları buna iten saçmalığın da altını çizmek gerekiyor. Eğer hayati tehlike arz eden bir kafa travması yoksa, bunun dışındaki tüm durumlarda oyun devam etmeli.
Kısa mesaj
Fenerbahçe’nin daha güvenilir oyunculara ihtiyacı var. Sakatlık/disiplin/pas kalitesi vs. Her anlamda...
‘’Kupadan ders alınmış‘’
Salı günü oynanan maç hem Terim hem de oyuncular için iyi bir prova oldu. Oyun hızlarını artırmaları gerektiğini bundan daha iyi bir sekilde göremezlerdi. Linnes’le sol kanadı kullanmaları biraz Malatya’yı şaşırttı. Linnes’in içe dönerek oynayışı geniş alanda hücum eden Galatasaray’ın merkezde çok adamla seçenek yaratmasını kolaylaştırdı. Elde Emre, Fegouli, Belhanda gibi seçenekler olduğunda beklerin işin içine girişi çok şeyi değiştiriyor. Malatya ise Fernando daha iyiydi. Guilerme ve Adem gibi 2 ayağı iyi oyuncuya rağmen oyunu kanatlara açıp Galatasaray’ı koşturamadılar.. Ve Galatasaray bu tablo içinde sağdan sola ve tersi yönde topu daha hızlı dolaştırdı. Malatya savunmasını enine iyi açtılar ve araya sızma yaptılar. İlginç bir sonuç da N’Diaye’nin olmayışının ön alan baskısını azaltmayışı oldu. Hatta oyun daha akışkandı. Yapılması gereken her şeyi, herkes yaptı.
Gecenin sorusu
Luyindama ve Marcao’suz Kadıköy’de plan ne olacak? Onların olmayışı planı genel olarak değiştirecektir. Terim daha dengeli bir oyun arayacaktır.
Maçın starı
Aslında oyunun hızlanması asıl faktör. Bu plan içinde en çok parlayan oyuncu da Linnes oldu. İki penaltı ve bir çarpma da olsa 3 gole etki eden Diagne’nin de en azından tartışmaları erteleme ve moral açısından iş yaptığını söylemek lazım.
Maçın olayı
Salı günü oynanan maçtan sonra Terim’in çizdiği plan yapılması gereken her şeyi içeriyordu. İlginç olan ligin ilk yarısının en formda teknik direktörü Erol Bulut’un Terim’i ve Galatasaray’ı şaşırtmak için hiçbir şey yapmayışı.
Kısa mesaj
Taktik açıdan mükemmele yakın bir oyun izledik. Oyuncuların istediği bu. Net görevler, net roller, iyi paylaşımlı bir taktik. Terim’e tebrikler.
‘’Şampiyonluk için çok fazla lazım‘’
Yeni Malatya, ligde 10 maçtır gol yiyor. Özellikle devre arasından sonra kompakt oyunda ve savunma hattında eksildiler. Bu uzun ara Erol Bulut’a dönen oyuncularla birlikte bir tamir şansı vermiş belli ki. Rakibi iki kanatta da çok iyi karşıladılar. Çıkarken yaptıkları kritik top kayıplarına rağmen açık vermemeyi başardılar. Yorulmaya kadar ceza sahası çevresinde faul yapmamayı da başardılar. Eksik kalan orta sahayı pas geçen uzun toplarla buldukları kontralarda Ömer’in yetersiz kalmasıydı. Galatasaray’ın Fernando’nun hayal kırıklığı performansına rağmen savunma dinamizminde bir artış var. Kamara’nın tek kontrası dışında şans vermediler. Onyekuru’nun kanalları tıkanınca üretimleri neredeyse durdu. Savunmayı bu kadar öne çıkarıp takım boyunu bu kadar kısabilmişken hücumda bu kadar geride kaldıkları bir maçı hatırlamıyorum. Şampiyonluk için çok fazlası lazım.
Gecenin sorusu?
Erol Bulut savunmayı halletmiş ama hücumdaki eksilme devam ediyor. Skor avantaj olsa da oyun hala Malatya’ya dönük değil.
Maçın starı
N’diaye çok açık kapattı ama maçın en iyileri iki sağ savunma. Chibuike ve Mariano iki yönlü oyunu çok iyi oynadılar. Takımlarının en akışkan bireyleriydi. Hem duvar oldular hem de takımlarının hücuma hızlı çıkmasında rol oynadılar.
Maçın olayı
İlk yarıda Onyekuru 2. yarıda Adem’e ceza sahası içinde yapılan müdahaleler 24. haftadaki MHK değişikliğine kadar VAR’da izlenen cins pozisyonlar. Sezonun ortasında böyle temelden bir değişiklik olmaz.
Kısa mesaj
Luyindama’nın kontrolsüzlüğü büyük sorumsuzluk. Çok daha ağır sakatlığa sebep verebilirdi. Ayrıca kritik bir dönemde oynamaması sıkıntı yaratacak.
‘’Kendine güvenen ve öğrenmeye açık‘’
Şenol Güneş’in Başakşehirli 4 oyuncuyu merkeze alarak kurmayı planladığı oyun ve kadro, diğerlerinin de uyum sağlamasını kolaylaştıracaktır. Emre Belözoğlu, Mahmut Tekdemir, İrfan Can ve Mert Günok, tecrübeli Burak Yılmaz, Cenk Tosun ve Gökhan Gönül ile birlikte Türkiye Ligi’nin futbol standardını yakalayabilecek bir ekip. Cengiz Ünder’in katılımıyla bu standardı daha da yukarı çekmek mümkün olabilir.
2020 Avrupa Şampiyonası elemelerini bu ekip ile geçirdikten sonra alt yaş gruplarından da zorlayan birçok oyuncuyu Güneş’in kullanacağını düşünüyorum.
Arnavutluk karşısında izlediğimiz takım kendisine güvenen, planı iyi anlamış ve yaş ortalaması düşük olmasa da öğrenmeye açık bir grup olduğunu söyleyebilirim.
‘’Güvenli ve etkili‘’
Şenol Güneş; İrfan, Mahmut ve Emre’yle Başakşehir merkezi etrafında bir takım kurmak istiyordu. Kampta İrfan’ı, 2. yarıda da Emre’yi kaybetti. Dolayısıyla istediği hazır iskeletten tam olarak yararlanamadı. Ancak yine de solda Cenk ileride Burak arkalarına Mahmut ve Emre ile tecrübeli uyumlu ve efektif bir yapı kurduğunu söyleyebiliriz. Doğru yerleştik. Arnavutluk’un oyuna hakim olma çabası böyle sonuçsuz kaldı. Yaş ortalaması her ne kadar yüksek olsa da bu ekip, kurulan bu yeni yapının merkezi olacak. Okay defansif olarak etkiliydi. Oyun yerleşimini daha iyi anladığında oyunun kurulumunda da daha etkili bir rol oynamaya başlayacak kuşkusuz. O zaman takımın standardı ve topa sahip olma seviyesi artar. Soğukkanlı, mükemmel pırıltıda olmasa da, güvenli ve etkili bir deplasman oyunu kurabilmek güzel. Bu takım daha fazlasını verebilecek bir temeli dün ortaya koydu.
Gecenin sorusu
Ne zaman gerçek bir milli takım forması giyeceğiz?
Maçın starı
Mahmut oyunun merkezinde herkesi rahat ettiren oyuncuydu. Ligin pas rekortmeni sadece ezbere oynadığı pas oyunu ve defansif performansıyla Emre’yi tamamlamakla kalmadı. Pozisyon bulmazken kaptığı topla Cenk- Burak ikilisine golü attırdı.
Maçın olayı
Hakan Çalhanoğlu... Sahada olup olmadığını fark edemiyorsunuz çoğu zaman. Dün de o maçlardan çok farklı değildi. Ama kimse boşu boşuna Milan kadrosunda olmuyor. Kısa bir koşu ve işi bitirdi.
Kısa mesaj
Güvenli, akıllı, soğukkanlı bir takım. Tabii daha fazlası lazım. Ve bu mümkün.
‘’Oyun değil oyuncular kazandı‘’
Savunma hataları, Bursaspor’un hızlı kanat oyuncularına uzak kalış Galatasaray’ın en büyük sorunuydu. Başta da benim öve öve bitiremediğim Marcao... Oyun kurmakta ağır, 2. topları almak için fazla uzaktılar. İki savunma kanadının hücum öncelikli oluşu savunma için sorun yarattı. Donk’un varlığı ile defakto 3’lüye döndüğünde rakibi daha rahat karşılamak mümkün olmalıydı öyle olmadı. Bursa çok enerji harcadı ve maçı istediği kıvama getirdi. Ya da öyle olmalıydı. Ancak 2-0’dan sonra yaptıkları savunmaya çekiliş Galatasaray orta sahasını rahat ettirdi. Emre ve Mariano’nun çıkışlarından doğabilecek tehditlerin üzerine gitmediler. Maçı kıvama getirdiler ama meyvelerini toplamakta yetersiz kaldılar. İlk yarı sonunda gelen gol Büyük Takımı hareketlendirdi. Oyun olarak hiçbir zaman mükemmele ulaşamadılar belki ama iyi kalite fark yarattı.
Gecenin sorusu
Santrfor konusu ne zaman çözülecek?
Maçın starı
Feghouli attığı şahane golün yanısıra rakibe en fazla dert çıkaran oyuncuydu. Uzun süre takıma giremedikten sonra bugün ligin ikinci yarısında yaptığı istatistik göz kamaştırıcı. Meseleye el koydu resmen.
Maçın olayı
Galatasaray’ın tıpkı Hamza Hamzaoğlu dönemindeki gibi son düzlükte sorunu çözme iradesi koyduğu kesin. O gün hep gol yiyen bir takımken, 6 haftada kaleyi kapatmışlardı. Dün de deplasmanda gol atmakta zorlanan bir takım olarak 2-0’dan bir dönüş yaptılar.
Kısa mesaj
Büyük takımları var eden büyük hikayelerdir. İşte buna tarih denir. Dün de yarışta kalmalarına sebep veren bir müthiş geri dönüştü. Hikayeler bitmez.