Trabzonspor'un topa sahip olarak başladığı maçın ilk yarısında en önemli farklılık hücum oyuncularının statik oyundan vazgeçmiş olmasıydı. Maçın içerisinde yer değiştirmek de en çok Djaniny'ye yaradı. Ekuban'a hazırladığı 2 pozisyonda gelen gollerin üstüne, yaptığı pres, topu kaleye kadar götürüşü ve Ankaragücü savunmasını tek başına geçerek attığı gol ile de maça daha ilk yarıdan damgasını vurdu. Ankaragücü ise bu hareketliliğe özellikle savunmada karşılık verememesine rağmen hücumda Hüseyin Türkmen'in yaptırdığı, İbrahim Akdağ'ın penaltı golü ile karşılık verebildi. 2. yarıda Trabzonspor'da temposunu koruyan tek oyuncu Djaniny olurken, düşük tempolu oyunda pozisyon sayısı Ankaragücü'ne geçti. Badji, Börven ve Lobjanidze yakaladıkları fırsatlarda ya beceriksiz ya da Uğurcan çok başarılıydı. Sonuçta Trabzonspor, ilk yarısını domine ederek oynadığı maçı kazanmayı başararak Ankaragücü'nün çıkışına, 'Dur' dedi.

Gecenin sorusu?

Yunus Mallı için ne demeli? Trabzonspor için hamle olarak bir şeyleri değiştiremedi. İki haftadır 11 oynuyor, ne takımı iyi oynarken, katkı yapabiliyor ne de takım baskı yerken, baskıyı kırabilmek adına katkı yapabiliyor. Avcı, Yunus transferinden henüz hiçbir katkı alamadı.

Maçın starı

Djaniny, Trabzonspor'a geldiği günden bu yana en iyi maçını oynadı. Adam geçme becerisi, sakin kalışı, dripling becerisi, bitiriciliği ve temposu ile kusursuz bir maç oynamayı başardı.

Maçın olayı!

Trabzonspor forvet hattının değişken oyunu, yüksek temposu maçı kazandıran detaydı. Yüksek tempo isteyen bu anlayış Ekuban ve Nwakaeme'nin erken yorulması ile bir devre sürdü.

Kısa mesaj

Bakasetas kaleye uzak kalmış olsa da orta sahada yaptığı iş ile takımının Uğurcan ile beraber Djaniny'den sonraki en iyi oyuncusuydu.

Galatasaray maçın başında Luyindama'nın hatasında gelen golü çıkartabilmek için sürekli arayıştaydı. Emre Kılınç ve Emre Akbaba'nın üretkenliklerine, Falcao ve Mohamed'in bitiriciliklerine bel bağlanmıştı ama organize olmak mümkün olmayınca iş duran toplara ve özel yeteneklere kaldı. İşte bu kriterler işledi. Önce duran topta Yedlin, sonrasında şutör özelliğini gösteren Emre Akbaba geri dönüşü gerçekleştirdi. Ancak bireysel hata virüs gibi Galatasaray savunmasının arasında dolaşmaya devam ediyordu. Bu kez yakalanan Marcao oldu, Boldrin cezayı kesti. 2. yarıda Galatasaray'ın stoperlerinde yaşadığı sıkıntıya bekleri de eşlik etmeye başladı. Saracci ve Yedlin hem hücumda hem de savunmada vasatın altında kaldılar. Skoda penaltı golü ile bunu değerlendirdi. Fatih Terim bu gole topu ayağında tutanları çıkarıp, topu önüne isteyenleri oyuna alarak karşılık verdi. Bu hamle Onyekuru zorlaması ile bir de gol getirdi. Yedlin'in atılması ile Galatasaray'ın galibiyet için aldığı risk pahalıya mal oldu. Rizespor Fernando ile golü bulup adeta rus ruletine dönen maçta takımına sezonun en değerli galibiyetini getirdi.

Gecenin sorusu

Rizespor Galatasaray'a karşı aldığı galibiyette neyi doğru yaptı? Galatasaray'a karşı hücumda organize olmaktan çok stoperlere, özellikle de Luyindama'ya yapılacak baskı kolayca pozisyona girmeye yetiyor. Rizespor da bu hataları çok iyi değerlendirdi.

Maçın starı

Galatasaray deplasmanında hem topu ayağında tutma hem de skora dokunma konusunda çok iyi iş çıkaran Boldrin maçın yıldızıydı. Takımının pas trafiğini iyi idare ederken, pozisyon hazırlama konusunda da çok başarılıydı.

Maçın olayı

Galatasaray'ın rakiplarinden çok kendi savunma bloğunun hataları ile mücadele etmesi maçın olayıydı. Maç boyunca skor olarak geride ya da dengede kalması, kolay pozisyonlar vermesi tamamen savunmadaki oyuncuların bireysel hatalarına bağlı oldu.

Kısa mesaj

Bülent Uygun elindeki kadroyla gelir gelmez yaptığı çıkışla Rizespor'un ligde kalışının altına erken bir imza atacağının sinyallerini verdi.

Trabzonspor'da, Berat'ın yokluğunda 11'de şans bulan Yunus Mallı'nın varlığı ile Erzurumspor ceza sahası önlerine hem kolay hem de çok oyuncu ile geldi ama final işi için Ekuban, Nwakaeme ve Yunus Mallı'nın fırsatları bitirecek kadar kaliteli iş çıkaramadılar. Savunmada ise stoper özellikli 3 oyuncu olması maçı kazanmak için çok mücadele eden Erzurum tarafında Aatıf ve El Kabir gibi skora kolay dokunabilecek oyuncuların fırsat bulamamasına sebep oldu ve ilk yarı dengeli oyun ve az pozisyonla berabere bitti. 2. yarı ilk yarıya oranla tempo daha da düştü. Trabzonspor her zamanki gibi hücum ederkenden savunma kontrolünü elden bırakmadı. Erzurumspor çabuk hücum etmek istese de boş alan bulamadı. Ancak yorgunlukların başladığı son 15 dakikada Erzurumspor, Buğra, Trabzonspor ise Djaniny ile değerlendiremedikleri net pozisyonlar bulabildiler. Sonuçta pozisyon sayılarına ve oyun üstünlüğünü iki takımın da alamadığı düşünülürse iki takım da hakettikleri 1'er puanla sahadan ayrıldı.

Gecenin sorusu

Her maç transfer ihtiyaçları daha da netleşen Trabzonspor'a kaç oyuncu lazım? Sağ bek, sol bek, santrfor, kanat forvet gibi birçok bölgeye transfer ihtiyacı olan Trabzonspor için bana göre hamle oyuncusu olarak kulübeyi de güçlendirmek şart. Doğru planlama ile minumum 6-7 oyuncu transferi bu takımdan hiç kimseyi göndermeden yapılabilmeli.

Maçın starı

Maçın içinde ön plana çıkarabileceğim bir oyuncu performansı yoktu ama adet yerini bulsun diye Aatıf'ın arkadaşlarına pozisyonlar hazırlaması ve kalitesi zaman zaman hissedildi diyebilirim.

Maçın olayı

Trabzonspor'da çok şey beklenen Nwakaeme, Ekuban gibi oyuncuların sezon genelinde erken yorulmaları, Erzurum maçı özelinde de hissedildi. Trabzonspor'un yakaladığı çıkışta sahnede olan bu yıldızların düşüşü Trabzonspor'un düşüşü ile doğru orantılı diye düşünüyorum.

Kısa mesaj

Trabzonspor eksiklerine rağmen hala zor gol yiyen takım özelliğini koruyor ama aynı şeyi hücum organizasyonları için söyleyemem.

Başakşehir'in son şampiyonluğunu bir kenara bırakarak düşmeme mücadelesi verdiğini benimsemiş oyun anlayışı oyunun kontrolünün olması gerekenden de fazla Beşiktaş'ta kalmasına sebep oldu ilk yarıda. Yine de Başakşehir, Giuliano'nun yaptığı doğru paslarla maçın kaderini değiştirebilecek fırsatlar yakalasa da Crivelli ve Aleksic ile şansları tepti. Beşiktaş'ın kapalı savunmayı aşma çabaları ise ilk yarının sonunda Larin'in, Atiba-Aboubakar ikilisinin sunduğu pozisyonu önce doğru yere giderek bitirmesi ile gelen golle ancak aşılabildi. İkinci yarıya hücumiştahını yükselterek gelen Başakşehir çok adamla hücumetmenin karşılığını çabuk aldı. Aleksic’in ortasında Deniz Türüç skoru dengeledi. Sonrasında maçın yönü hızlı değişmeye başladı. Ghezzal’ın ortasında Welinton ve oyuna sonradan giren Demba Ba’nın golleri ile maç gitti geldi. Sonra sahneye Josef çıkıp Rosier'in ortasında harika bir vuruşla skoru yaptı. Beşiktaş'ın için sezonun en zor maçlarından birini kazanmasını sağlayan ayrıntı yediği gollere rağmen hiç demoralize olmayışıydı.

Gecenin sorusu

Beşiktaş için bu galibiyet ne ifade ediyor? Sezonun ilk yarısında keskin viraj olarak kabul edilebilecek 3-4 maçlık seriye yine galibiyetle başlayan Beşiktaş için rakiplerinden önce oynayıp kazanmak psikolojik olarak da bir avantaj sağlayabilir.

Maçın starı

Bana göre Beşiktaş için sezonun en değerli transferi Josef De Souza, Başakşehir maçının yıldızıydı. İlk müdahaleleri, top kullanma becerisi ve attığı golde kontrol ve bitirişi ile adeta resital yaptı.

Maçın olayı

Başakşehir'in kadro kalitesinin yüksekliğine rağmen uzun süre ceza sahası önlerine kadar yaslanarak uyguladığı savunma anlayışı gecenin olayıydı. Üstelik istediğinde iyi hücum edebilmesi de kadro kalitesinin ispatı gibiydi.

Kısa mesaj

N'Sakala eğer şampiyonluğa oynayan bir takımın beki olacaksa oyun içerisinde uykuya dalmaktan vazgeçmeli.

Beşiktaş için lig ya da kupa fark etmeksizin favori olarak çıkacağı Başakşehir maçları Fenerbahçe maçı öncesinde belki de en kritik viraj. Elbette her maç önemli ama özellikle şampiyonluktaki rakibine karşı puan olarak ne durumda olduğun ya da özgüveninin nasıl olduğu da çok belirleyici. Şu anki durumda ise Beşiktaş’ı favori yapan çok ayrıntı var. Takım iskeletinin oturmuş olması, daha az şans bulan oyuncuların bile oynadıklarında beklenenin üzerine çıkmaları, forvet hattının uyumları ve kolay skor yapışları, BAY haftası sonrası yükselen direnç ve Josef-Atiba ikilisinin enerjileri kadar pozisyon bilgileri sayesinde maçı şekillendirmeyi başarmaları bu ayrıntıların bazıları.

Sürprizlere açık

Yine de futbol sürprizlere açık bir oyun. Başakşehir’in kadro kalitesinin bulunduğu konuma göre yüksek olduğu, topla ilişkisi iyi bir takım olduğu gerçek. Yani Beşiktaş karşısında sadece savunma yapan bir takım bulmayacak. Formda olmasalar da ligde aldıkları galibiyetle nefes alan Başakşehir kolay lokma değil. Maç özelinde ise öne çıkabilecek isim sayısı çok fazla. Formda Aboubakar ve Larin’in yanı sıra Beşiktaş’ta Ljajic öne çıkabilecek isim. Başakşehir tarafında ise Demba Ba’ya, Aleksic ve Deniz Türüç eşlik edebilirler.

Süper Lig'in kadro kaliteleri iyi ama rotasyonlu kadroları, hedefleri stres yaratmayan ama ilk yarıda oyun olarak da vasatın üzerine çıkamayan görüntüleri ile Trabzonspor ve Alanya pozisyonsuz bir ilk yarı oynadılar. Gol için girişimler ceza sahalarının dışından, Alanya tarafında Salih şanssız, Trabzon tarafında ise Bakasetas denemelerinde Serkan Kırıntılı hazırlıklıydı.

2. yarı yine dengeli başladı. Abdullah Avcı geldikten sonra kontrollü oyunda rakiplerine skor yapmayı başaran Trabzonspor'un bu geleneğini topla ilişkisi iyi Alanyaspor kadrosu bozdu. Önce Efecan ile başlayıp Mustafa Pektemek'le biten, sonrasında Davidson'un orta sahanın gerisinden götürüp attığı gol ile devam eden süreçten 2 gol çıkaran Alanyaspor cesaretli oyunun karşılığını aldı. Sonrasında VAR'a takılan penaltı ve Abdullah Avcı'nın hamleleri ile Trabzonspor puan için ümitlense de Alanyaspor son anlarda hem savunmada hata yapmadı hem de Davidson'la fişi çeken golü attı. Sonuçta Alanyaspor oynadığı oyunla deplasmanda olmasına rağmen hakettiği galibiyeti almayı başardı.

Günün sorusu

Trabzonspor tarafında sadece maç mı kaybedildi? Üst sıralar Fenerbahçe mağlubiyetinden sonra zaten zordu ama bana göre Trabzonspor bu mağlubiyetten sonra oyuncuları üst sıralar için hedefe konsantre etmekte zorlanabilir.

Maçın starı

Oyuna mecburiyetten giren ancak farkını çabuk hissettiren Davidson maçın en değerli oyuncusu oldu. Attığı 2. golde süratini konuşturan ve soğukkanlı kalan Davidson, Edgar Ie'nin de dokunuşuyla ortak olduğu pozisyonda attığı ve uzatmalarda net bir vuruşla attığı 2. gol ile galibiyette en büyük pay sahibi oldu.

Maçın olayı

Trabzonspor, Avcı dönemi başladığından beri bu kadar kolay goller yememişti. İlk golde topa önce Ceyhun sonra Mustafa vururken, 2. golde Davidson'un karşısına kimsenin çıkmaması çok şaşırtıcıydı. Trabzonspor savunması sezonun dağınık maçlarından birini oynadı.

Kısa mesaj

Futbolda en önemli, ilk bakılan oyuncu santrfordur. Fakat dün Afobe, Djaniny'nin yokluğunda bulduğu şansı o kadar kötü kullandı ki, insan Afobe yerine santrforsuz oyun da olurdu diyor.

Fenerbahçe için katı savunmaları aşabilmek ve 0-0’ı iyi oynayabilmek adına zor bir sınav olacak Konya maçı. Her ne kadar deplasman karnesi iyi olsa da hem orta saha hem de hücum hattı sürekli farklı oyunculardan oluşan biraz da bu sebeple farklı performanslar sergileyen Fenerbahçe için artık oyundan ziyade skor alma mecburiyeti daha önde.

İlk müdahale önemli

Pelkas’ın saha içi serbestliğine dokunmadan, Valencia ve Thiam’ın mutlaka 11’de başlaması gerektiğini düşündüğümü söyleyebilirim. Diğer taraftan İrfan Can ve Gustavo’nun dönüşü ile alternatifi bol orta sahada Erol Bulut’un kimleri tercih edeceği de çok kritik. Trabzon maçının iyileri Sosa-Mert Hakan, Sosa-İrfan Can ya da Pelkas’ı kenara kaydırıp Sosa’nın önünde Mert Hakan ve İrfan Can gibi ofansif orta sahaları kullanma opsiyonu Erol Bulut için iyi seçenekler. Ama daha önemlisi maça iyi başlamak ve top Konyaspor’a geçtiğinde ilk müdahaleyi yapabilmek.

Zor mağlup oluyor

Topu geri kazanma süresi artık futbolda özellikle de favori takımlar için en önemli detay. Fenerbahçe için, İlhan Palut’la daha zor mağlup olan, Sekidika transferi, Cikalleshi’nin form tutması ile daha tehditkâr takım haline gelen Konyaspor’a karşı işte bu detay maçın da belirleyicisi olabilir.

Beşiktaş'ı Süper Lig'in en üst sıralarında tutan ayrıntılar daha maçın başından itibaren işlemeye başladı. Çabuk düşünen, topa sahip olan, sabırlı ve soğukkanlı görüntüsüne futbol aklını da ekleyerek oynayan Beşiktaş, Vida'nın harika defansif müdahalesi ile başlayan atakta Aboubakar'ın Ghezzal'ın asistinde bitirdiği gol ile oyunun da karşılığını almayı başardı. Ligin en iyi savunan takımlarından Gaziantep'in oyun tarzını değiştirmesini de bu erken golle başardı. İkinci yarı Gaziantep'in çok adamla gelme çabasına rağmen topu ayağında daha fazla tutan Beşiktaş rakibine skoru dengeleme şansı vermedi. 70'ten sonra ise Aboubakar'ın oyuna ağırlığını koyuşu ile de maçı kopardı. Aboubakar'ın 2. golü haricinde yine Aboubakar, Larin ve Atiba ile pozisyonlar bulmaya devam etti. 90. dakikada Dicko ile golü bulan Gaziantep son anlarda kaçırdığı gol ile puan alma şansını tepti. Sonuçta Beşiktaş kağıt üzerinde zor maçı sahada kolaya çevirirken, oynadığı güçlü oyunla da şampiyonluk yolunda aldığı her galibiyetle en güçlü favori olma yolunda ilerlemeye devam ediyor.

Gecenin sorusu

Beşiktaş galibiyete rağmen neyi eksik yaptı? Öncelikle maçı koparabilecek kadar pozisyon bulmasına rağmen finalleri yapamaması son anlarda büyük sıkıntı yaratabilirdi.

Maçın starı

Aboubakar takımı için zor geçebilecek maçlarda sorunu çözen oyuncu olmaya devam ediyor. Ghezzal'ın asistindeki zamanlaması, Larin'in pasında yaptığı vuruşun netliği ile kendi değeri kadar arkadaşlarının da yaptığı işleri taçlandırması Aboubakar'ı Beşiktaş'ın en değerli oyuncusu yapıyor

Maçın olayı

Devre arası transfer döneminde güçlenen rakiplerine nazaran sadece Cenk Tosun'u alabilen, O'nu da kullanamayan Beşiktaş'ın ligin en iyi futbolunu oynaması bana göre gecenin olayıydı

Kısa mesaj

Mete Kalkavan bu kadar hakem tartışmasının içinde sessiz sakin, hatasız bir maç yönetti.