Maçın başında topa sahip olmasına rağmen Roma’nın kademeli savunmasını bir türlü aşamayan Trabzonspor pozisyon üretemedi. İlk bölümden sonra yavaş yavaş Roma oyunu dengeleyip üstünlüğü aldı. Dönen topları kazanan ve Trabzon’un çabuk çıkmasına da izin vermeyen Roma, Karsdorp ile de önemli bir şansı kullanamadı. 2. yarı oyun üstünlüğü yine Roma’daydı. Mkhitaryan’nın harika pasını bitiren Pellegrini takımının bu oyunun karşılığını almasını sağladı. Abdullah hoca’nın Cornelius ve Trondsen hamlesi karşılığını çabuk verdi. Bruno Peres ortasında harika bir santrfor golü atan Cornelius skoru dengeledi. Maçın, belki de turun kırılma anında maçın iyilerinden Hamsik’in pasında Nwakaeme net fırsatı kaçırınca Roma yine sazı aldı.

Mucize sınıfında

Abdullah hocanın Berat- Abdülkadir Ömür hamlesi yaparak risk almasına rağmen golü bulan Roma oldu. Kornerden Shomuradov’un golü turu Trabzonspor için turu zor olmaktan çıkarıp, mucize sınıfına soktu. Yine de mücadelesi ve maça ortak olma çabası iyi gözüken Trabzonspor’un, sahaya iyi yayılan ve savunma disiplini iyi Roma’ya gücü yetmedi diyebilirim.

Beşiktaş için Teixeira hamlesi, dizilişin değişeceği anlamına gelmez. Teixeira’nın oynaması sadece ceza sahası içine daha sık girecek, topu önde daha fazla tutabilecek ve skora daha fazla dokunabilecek bir oyuncu demek. Ama en önemlisi Josef ya da Salih için saha için de çok önemli bir pas alternatifi demek. Son olarak Süper Lig’de pas trafiğini en kaliteli yapan, oturmuş görüntüsü ve özgüveni ile favori takımların başında gelen Beşiktaş’ta Teixeira gibi bir farklı pozisyonlarda oynayabilen bir oyuncu için bulunmaz nimet.

Savunmaya takviye şart

Beşiktaş son takviyelerle forvet hattını ve orta sahasını birden fazla kulvar için kaliteli hale getirdi ama savunma hattı için aynı şey geçerli değil. Stoper ve sol bek konusunda kaliteli takviye şart, ayrıca bu zorlu fikstürde Rosier’i de zaman zaman dinlendirebilmek önemli. Kısaca 1-2 savunma takviyesi ile tam anlamıyla farklı kulvarlarda başarılı olabilecek bir takım haline gelebilir Beşiktaş.

Kuralın olumsuz etkileri...

Yerli kuralının hem antrenörler hem de Türk oyuncular için son derece olumsuz etkileri olabilir. Forma için hazır olmaktansa bu kural sayesinde nasıl olsa sıra gelecek mantalitesi her takım için gereken forma rekabetinin oluşmasını engelleyebilir. Beşiktaş’ta ise Türk kaleci haricinde formaya en yakın isimler Salih Uçan, Rıdvan, Kenan, Necip ve Gökhan Töre olabilir.

Mert faydalı olur

Ersin için Mert transferinin olumsuz bir getirisi olacağını düşünmüyorum. İçinde Şampiyonlar Ligi’nin de olduğu bir sezon genç 2 kaleciyle geçmez. Hala gelişime açık Ersin ve Utku için Mert Günok transferi hem rekabet hem de tecrübesinden faydalanmaları açısından faydalı olur diyebilirim.

Kaan Ayhan uygun isim

Beşiktaş, savunma kurgusunda hangi pozisyonda olursa olsun sıkıntı yaşadığı her maçta Necip’i kullanmak haricinde bir opsiyon bulmalı. Kaan Ayhan da farklı pozisyonlarda oynayabilecek, Türk ve maliyeti de uygunsa Beşiktaş için uygun bir transfer diyebilirim.

Sezon başlangıcını Molde maçlarından sonra Malatya'da daha 3. dakikada attığı golle lige taşıyan Bakasetas takımı adına maçın zor geçme ihtimalini daha maçın başında ortadan kaldırdı. Erken golün getirisi olan boş alanlar Gervinho ve Nwakaeme için adeta bulunmaz nimet gibiydi. Karşılıklı ikramlar başladı. Djaniny Nwakaeme'ye, Nwakaeme Gervinho'ya, Gervinho Hamsik'e derken Adem Büyük'ün golüne rağmen Trabzonspor daha ilk yarıdan maçı garantiye aldı. Bu garanti Abdullah Avcı'nın, Cornelius hamlesine rağmen düşük tempolu 2. yarının hikayesini belirleyen etken oldu. Yine de Djaniny yaptırdığı penaltıyı gol yaparak takımı adına skoru artırdı. Malatyaspor'un gol için çabalamasına rağmen finalleri yapamayışı mağlubiyeti kaçınılmaz hale getirdi. Trabzonspor oluşturduğu kadro ile kolay maç çözen, göze hoş gelen futbol vaadini daha ilk maçtan gerçekleştirmeye başladı.

Gecenin sorusu

Cornelius için ilk izlenimler neydi? Elbette Trabzonspor'un birbirine uyumlu, çabuk düşünüp adam eksilten forvetlerine göre farklı gözüküyor. Ancak kapanan savunmalara karşı kenarlardan gelen yüksek toplardaki etkinliği çok önemli olacaktır.

Maçın starı

Bakasetas, Djaniny, Gervinho ve Hamsik'e hakkını vererek Nwakaeme maçın yıldızı oldu. İnanılmaz yeteneğini soğukkanlılığı ile birleştirince izlemeye doyulmayan bir oyuncu olduğunu yine gösterdi.

Maçın olayı

Atılan gollerin forvet hattı ve bu hatta oynamaya meyilli Hamsik ve Bakasetas arasında asist ve gol dağılımındaki uyum maçın olayıydı. Asistler ve goller neredeyse eşit paylaşıldı.

Kısa mesaj

Malatyaspor kadrosu bu skora rağmen iyi bir kadro. Özellikle ilk golün erken gelişi oyun konsantrasyonunu takımın elinden almış gözüktü.

Trabzonspor'un, Molde rövanşını ilk maça oranla çok daha doğru oynadığını düşünüyorum. 90 dakika özelinde rakibine pozisyon vermeyen Trabzonspor yüksek savunma konsantrasyonu ile oynarken telafisi olmayan maç için doğru tercih yaptı. Malatya deplasmanında da kadro istikrarını bozmayacağını düşündüğüm Abdullah Avcı'nın hücumda Gervinho ve Nwakaeme'nin adam eksiltme özelliklerinin yanı sıra Bakasetas'ın duran top becerisinin en önemli kozu olacağını düşünüyorum.

Siopis fazla lüks

Transfer konusunda ise Siopis hamlesinin çok doğru olduğuna inanmıyorum. Türk oyuncu kuralı ile Uğurcan haricinde sahada 2 oyuncu daha bulunması gereken Trabzonspor'un en kaliteli Türk oyuncu alternatifleri orta sahasında. Abdülkadir Parmak, Dorukhan, Berat gibi özel oyuncular varken Siopis biraz fazla lüks. Eğer hâlâ transfer gerekliliği varsa stoperleri yedekleyebilmek adına bir stoper hamlesi en mantıklı tercih gibi.

Beşiktaş, topa hakim olduğu maçlarda rakiplerinin bıraktığı boşlukları bulmaya devam eden görüntüsüne, yeni transferler Salih ve Kenan’ı da katarak başladı maça... Topa gereksiz yere dokunan oyuncu sayısı az olunca pas trafiği zaman zaman keyif verdi. Kenan’ın pasını asiste çeviren N’Koudou ile de skoru almayı başardı. Rizespor tarafı ise Alper ve Cemali’nin kanadından Beşiktaş’ı zorlasa da final paslarını iyi yapamayınca ilk yarı Beşiktaş’ın lehine bitti. 2. yarıya yine iyi başlayan Beşiktaş oldu. N’Koudou, Rosier’nin hazırladığı pozisyonu Atiba bitirerek maçı garantiye aldı ve Larin son sözü söyledi. Pas trafiğinin getirisi coşku, stada gelen taraftarlara geçen sezonun şampiyonluk detayını anlatır gibiydi. Savunmada hata yapmayan, oturmuş kadrosu ile oyunu iki yönüyle iyi oynayan Beşiktaş rahat bir galibiyet alarak sezona iyi başlamayı başardı.

Gecenin sorusu

Beşiktaş’ın eksikleri nelerdi? Öncelikle Kenan iyi oynamasına rağmen üst düzey bir santrfor ve stoper konusunda iyi bir alternatif zorlu sezon öncesi en önemli eksikler gibi gözüküyor.

Maçın starı

Artık adam yokluğundan değil, forma rekabetini kazanarak oynayabileceğini gösteren N’Koudou, attığı goldeki çabukluğu ve son vuruşu, Atiba’nın golündeki kilit pası ile maçın yıldızı oldu.

Maçın olayı

Atiba takımının pas trafiğinde hep başrolde. Atiba savunma yaparken en çok top kazanan oyuncu. Atiba pozisyona girdiğinizde son vuruşu yapan ve golü atan oyuncu. Yani sonuçta Beşiktaş’ın futbolun doğrularını yaptığı maçın tamamında Atiba imzası var. 38 yaşındaki Atiba’nın bu performansı bana göre maçın olayıydı.

Kısa mesaj

Rizespor kadro olarak geçen sezondan daha iyi olmasına rağmen oyun olarak sezona çok kötü başladı. Özellikle stoper kalitesini artırmak Rizespor için çok önemli.

Trabzonspor deplasmanda olmasına rağmen iç saha takımı gibi başladı maça. Topa daha çok sahip oldu, oyunu kontrol eden taraftı. Ancak ilk maça göre 2 takım da savunmaya daha çabuk geçince, kalabalık savunmalara yapılan hücumlardan net fırsatlar çıkmadı. Bakasetas'ın kornelerinde yakalanan fırsatlardan birinde Hamsik'in direğe takılması ilk yarının Trabzonspor adına en şanssız anıydı. İkinci yarıya yine Trabzonspor etkili başladı. Duran toptan asist yapmayı kafasına koymuş Bakasetas öyle bir top kesti ki Edgar Ie yarım yamalak dokunsa bile bu dokunuş gol için yeterli oldu.

Skor avantajı ve bulunan geniş alanlar, top ayağına yakışan oyunculardan kurulu Trabzonspor için maçı daha keyifli hale getirdi. Final pasları biraz daha iyi atılabilse skor daha farklı olabilirdi. Ancak maç boyu rakibini iyi savunan Trabzonspor farkı açamayınca son saniyelerde bir anlık hata sonucunda Sigurdarson'un golü pahalıya mal oldu ve maç uzatmaya gitti. Uzatmalarda Abdullah Avcı'nın yaptığı değişikliklerle oyunda üstün olmasına rağmen sadece Yusuf Sarı ile kaçan pozisyon dışında fırsat bulamadı ve iş penaltılara kaldı. Uğurcan ve Trabzonsporlu penaltıcılar az hata yapan taraf olunca tur gecikmeli de olsa geldi.

Gecenin sorusu

Roma eşleşmesinde şansımız var mı? Elbette turun favorisi değiliz ama Trabzonspor kadrosunun güçlü rakibini zorlayabilecek kadar özel ve potansiyelli oyuncular barındırdığını düşünüyorum.

Maçın starı

Bakasetas organizatörlüğü, dayanıklılığı ve duran top becerisi ile sahanın Trabzonspor adına öne çıkan ismiydi. Özellikle duran toplardaki ustalığı bu sezon Trabzonspor'a dengede giden maçları lehine çevirmesini sağlayabilir.

Maçın olayı

90+7'ye kadar iyi iş çıkartan Trabzonspor savunmasının göbekten delinişi ve yediği gol maçın olayıydı. Bu gol turu biraz geciktirdi belki ama 2 maçta da aynı şekilde savunmada kalabalıkken yenilen goller Abdullah Avcı için en fazla üzerine düşüneceği ayrıntı olarak gözüküyor.

Kısa mesaj

Maçın geneline bakınca soğukkanlı, istekli ve bir o kadar akıllı hamleleri ile Edgar Ie takımı için bu sezon savunmanın lideri olmaya aday bir oyuncu olduğunu yine gösterdi.

Şampiyonlar Ligi serüveni sona eren, Avrupa Ligi'nden yolunan devam eden Galatasaray zayıf rakibine karşı yenilenmiş kadrosu ile yüksek tempolu başladı maça. Aytaç'ın ceza sahasına gönderdiği pozisyonlarda Mohamed beceriksiz, direğe takılan Kerem Aktürkoğlu ise şanssızdı. Savunmada ise yapılan hataları Saint Johnstone takımı değerlendirecek kapasitede değildi. Bu yüksek tempodan gol çıkmayınca, Galatasaray için oyun yavaş yavaş organize olmakta zorlandığı bir hal aldı ve ilk yarı golsüz geçti.

Silik oyun

İkinci yarıya Fatih Terim Arda, Ömer Bayram ve Diagne hamleleri ile geldi. Ancak Muslera kötü başladığı sezona hata yaparak devam edince hamlelerin etkisi değil kırmızı kart ve penaltı ile Saint Johnstone golü geldi. Yeni transferler içerisinde iş yapan tek oyuncu Boey, Kerem'in pasında düzgün bir vuruşla kötü giden maçın skorunu kurtaran golü attı. Galatasaray sezon başından itibaren yarattığı hayal kırıklığının boyutunu daha da büyüten bir beraberlikle ilk maçı dezavantajlı bitirdi. İskoçya'da oynanacak rövanş öncesi keyifler kaçtı. Fatih Terim'in devre arasında yaptığı hamlelerin karşılıksız kalması, Muslera'nın inanılmaz hatalarına devam etmesi ve Galatasaray'ın ilk 20 dakikadan sonraki silik oyunu en dikkat çekici ayrıntılar oldu.

Beşiktaş, hem lig hem de Şampiyonlar Ligi için gereken hamleleri geç de olsa doğru isimler üzerinden yapmaya başladı. Özellikle maç oynama sayısı yüksek ve son sezonlarını oynayarak geçirmiş isimlerin gelmesi sadece Beşiktaş özelinde değil ligimizdeki tüm takımlarımız için önemli. Bu açıdan bakınca Texeiria, Mert Günok, Godin, Ghezzal gibi takviyeler; Sergen Yalçın’ın elini Şampiyonlar Ligi için de güçlendirecek cinsten. Özellikle Texeiria’nın forvetin her pozisyonunda oynayabilecek olması, çift santrfor oynayabilme özelliği ile çok büyük katkı yapacağını düşünüyorum.

Godin ve Vida uyumlu olur

Kaleci olarak Mert Günok’un kariyerinin en verimli çağında olduğu bir gerçek. Geçtiğimiz sezonun yıldızı Ghezzal’ın forvetleri pozisyona sokma becerisine, Salih Uçan’ın organizatörlüğü, Godin’in savunmada Vida ile uyumlu görüntüsü eklenirse geriye sadece bir santrfor eksiği kalıyor. Bu ekonomik şartlar özelinde yönetimin santrfor ile ilgili doğru seçimi yapıp yapamayacak olması ise oldukça kritik.

Solda devreye kadar devam

Futbolda iyi oyunun karşılığını özellikle de Avrupa arenasında almak için santrforunuzun iyi olması şart. Son olarak eksik bölge yok mu derseniz bana göre Beşiktaş’a sol bek transferi de lazım ama bu kadar özel transferi zor şartlarda gerçekleştiren yönetimin bu bölgeye takviye yapamasa da Sergen Yalçın’ın en azından devre arasına kadar bu bölgeyi N’Sakala ve Rıdvan ile idare edebileceğini düşünüyorum.