Arama

Popüler aramalar

‘’Kartal'ın işi zor‘’

Beşiktaş’ta ilk yarıda yaşanan hayal kırıklığının transfer döneminde de devam edecek olması yakın ihtimal. Yaşanan ekonomik krizi en fazla hisseden takım olan Beşiktaş, bu dönemi yönetim anlamında da iyi geçiremedi. Oyuncularla kurulabilecek doğru diyaloglar ile en azından saha sonuçlarının bu denli kötüye gitmesi engellenebilirdi. Olmadı. Bir yönetimin yapabileceği en büyük hata olan ‘Yarın olmadı öbür gün’ yalanı bol bol söylenince oyuncuların da iyi niyet gösterme çabası olmadı. Sonuçta Şampiyonlar Ligi’nde namağlup gruptan çıkmış bir takım, 6 ay içinde çok zayıf bir UEFA Avrupa Ligi grubundan çıkamayıp kupanın olmadığı bir sezonda ligde de şampiyonluk yarışında gerilere düştü.

Daha kalitelisine ihtiyaç var

Fakat asıl problem daha yeni başlıyor. Talibi çıkabilecek hiçbir oyuncuya ‘Kal’ diyemeyecek yönetimin talibi çıkmayan oyunculara nasıl para ödeyip oynamaya ikna edeceği ise merak konusu. Transferde de hangi pozisyona ihtiyaç var gibi sorular Beşiktaş tarafı için anlamsız. Çünkü henüz takımdan ayrılacak oyuncuların kaç tane olduğu ya da daha doğrusu kimlere talip çıkacağı belli değil. Ama yine de kabaca bir bakalım... Santrfor konusunda tekrar bir hedef yakalanacaksa (Vagner Love’ın gittiğini varsayarak) Mustafa Pektemek, Güven gibi oyunculardan daha kalitelisine ihtiyaç var.

Problem orta sahada

Ryan Babel, Adem Ljajic, Gary Medel ve Ricardo Quaresma’nın en azından sezon sonuna kadar kaldığını düşünürsek problem defansın ve orta sahanın göbeğinde. Medel’in artık kalan maçlarda orta sahanın ortasında oynaması için ise defansın göbeğine bir transfer öncelikli. Toplasan 17 maç var. Rotasyon değil aynı kadro üzerinden istikrar ve seri yakalamak için Gökhan Gönül, Oğuzhan Özyakup, Mustafa Pektemek’i de daha doğru zamanlarda kullanmak şart. Sezonun kazanımları denince akla ilk gelen Dorukhan’ın ise görüntüsü ile uzun yıllar bu takımın orta sahasında yer bulabilecek olması bana göre Atiba için maç seçilmesi gerektiği anlamına geliyor.

Bonservis bedelleri...

Şenol Güneş konusu... Geldiği andan itibaren yakalanan başarılar, oyun kalitesinin keyif veren halinin mimarı olan tecrübeli hocanın dokunuşları ile birçok oyuncunun performanslarına yaptığı katkı sayesinde Beşiktaş Kulübü’ne kazandırdığı bonservis bedelleri, Şenol Güneş’i bugünkü durum ne olursa olsun tartışmasız yapıyor. Yani kontrat yenilemek başka bir konu. Yeni dönemde yönetimin nasıl şekilleneceği, kadro kalitesi konusunda Şenol hocanın istediklerinin yapılıp yapılamayacağı ya da kulüp yapısının yeni sezonda hedefleri doğrultusunda yine tasarruf yapıp daha mutevazi mı davranacağı teknik direktör konusunun da belirleneceği ayrıntılar olur.

Domagoj Vida satılmalı

Gelelim Vida konusuna... Savunma lideri olma konusunda beklentileri karşıladığını söylemek zor. Pepe’den sonra zaafiyetleri daha da ön plana çıkmaya başladı. Çok hata yapıyor ve Beşiktaş’ın kolay gol yiyen takım görüntüsüne bürünmesini engelleyebilecek bir performansı yok. Dünya Kupası dönüşü satılmalıydı, olmadı. Ancak bugünkü durumda geç olması hiç olmamasından iyidir. Bana göre satılması gereken Vagner Love ile birlikte ilk sıralarda Vida var.

Tolgay Arslan kazanılmalı

Bir süre önce başkan Fikret Orman özür dilediği belirtilen ve Şenol Güneş’i bekleyen Tolgay Arslan’a değinelim. Kalitesi ve oyun tarzı son 3 sezondaki pas oyununu geriden kurarak başlayan Beşiktaş için çok uygundu. Ancak bu sezon aldığı şansları iyi kullanamaması ve top rakipteyken yumuşak kalması saha içinde, yönetimle yaşadığı problemler saha dışında gözden düşürdü. Düşünülmesi gereken konu şu. Tolgay gibi bir oyuncu almak isteseniz bonservisine ne kadar ödemek zorundasınız? Gözden çıkarmak kolay fakat bana göre doğrusu kalitesi iyice düşmeye başlayan Beşiktaş takımının Tolgay gibi özel bir yeteneği kazanıp faydalanması. Eğer satmak istiyorsa da gerçek değerini bulmasını sağlaması gerekir.

Muhtemel hedef belli

Bu arada adı geçtiği için Fabri ile ilgili, elinde Karius varken çok iyi oynamasa da beklentilerin altında da kalsa Beşiktaş’ta geçireceği kiralık dönemin sonuna kadar ısrar etmek, performansına göre opsiyonunu kullanmak en doğrusu. 31 yaşındaki Fabri’yi döndürmeye kalkışmak hem ekonomik anlamda hem de Karius’un yaşı düşünüldüğünde çok anlamsız bir hamle olur. Sonuçta Beşiktaş geçtiğimiz sezon Avrupa başarısı ile sezonu kurtardı. Ancak bu yıl sezonun tesellisi konusunda elinde tek bir şansı var. Şampiyonluk Beşiktaş’a göre daha iyi durumda gözüken Başakşehir, Galatasaray ve Trabzon’u geçerek yakalanması çok muhtemel bir hedef değil. Daha makul olan ligi ilk 3 içinde bitirip bir yandan da önümüzdeki sezona hazırlanabilmek olabilir ancak.

01 Ocak 2019, Salı 11:00
YAZININ DEVAMI

‘’Öncelikli ihtiyaç değil‘’

Öncelikle Fenerbahçe’nin kendi takımında fark yaratan ve geldiği andan itibaren kalitesini hissettiren transferlere ihtiyacı var. Emre Kılınç kumaşı iyi, top ayağına yakışan bir oyuncu. Fizik olarak güçlendiği takdirde Türkiye’de her takımda oynar. Gelişimi devam ediyor. Ancak direkt katkı verip vermeyeceği soru işareti. Bugün transfer konusunda hata yapma lüksü olmayan, risk almaması gereken Fenerbahçe için açıkçası uzun vadeli hesaplar yapılıyorsa tamam fakat bugünkü durum için daha hazır ve iyi oyunculara ihtiyaç var.

Öncelikler başka olmalı

Son olarak eğer Fenerbahçe’nin yapması gereken acil transferlerin santrfor, stoper ve orta saha olması gerektiğini düşünüyorum. Yani sözün özü bir transfer çılgınlığı yaşayıp çok oyuncu almayacaksanız Emre Kılınç Fenerbahçe’nin 1. derece ihtiyacı değil.

28 Aralık 2018, Cuma 06:34
YAZININ DEVAMI

‘’Hayat belirtisi yok!‘’

Ligde hedeflediği puanın üzerine çıkmış ve çok önemli eksikleri olan Antalyaspor’un topu Fenerbahçe’ye bırakarak oynaması gayet normal, 3 puana çok ihtiyacı olan Fenerbahçe’nin düşük tempoda oynarken ne pasla ne de bireysel olarak adam eksilterek rakip kaleye gidememesi anormal olan detaylardı ilk yarıda. Soldado’nun daha ilk dakikada kaçırdığı pozisyon haricinde hayat belirtisi göstermediler. 2. yarıya oynanan düşük tempolu oyundan rahatsız olan taraf olarak dönen Fenerbahçe, özellikle Ekici’nin vites yükseltmesi ile daha fazla Boffin’i rahatsız etmeye başladı. Ancak galibiyet için yüklenirken sahneye Neustadter çıktı. 2. sarıdan atılıp takımının hızını ve cesaretini kırdı. Hatta 1 puana razı Antalya Hakan’la golü bulsa maçı bile kaybedebilirdi. Sonuçta Fenerbahçe, Ekici haricinde hiçbir oyuncusunun iyi oynamadığı ve eksik yakaladığı Antalyaspor’a diş geçiremeyerek hayal kırıklığının da seviyesini maksimuma çıkardı.

Gecenin sorusu

Kaç transfer lazım? Neresinden tutsan elinde kalan Fener’de forvet ve stoper tercihlerinin önceliği olduğu bir gerçek. Ekonomik durum müsaade ederse bir de ofansif orta saha transferi yapılabilir.

Maçın starı

Özellikle Soldado’nun karşı karşıya kalışında ve ceza sahası dışından atılan şutlarda oldukça başarılıydı. Kariyerindeki en iyi sezonlarından birini geçiriyor ve Boffin için Fenerbahçe maçı sezonun ilk yarısının özeti gibiydi.

Maçın olayı

Fenerbahçe kadrosu kenarda hangi teknik direktör olursa olsun uyumsuzluğunu hissettiriyor.

Kısa mesaj

Antalyaspor ve Bülent Korkmaz’ı bu kadro ile aldıkları puan ve son dakikalarda oyuna giren 15 yaşındaki Fehmi Koç’tan ötürü tebrik etmek gerekli.

25 Aralık 2018, Salı 06:31
YAZININ DEVAMI

‘’Abdülkadir maçı kopardı‘’

Maç Trabzon’lu gençlerin kritik müdahaleleri ile başladı. Topa hakim olmalarına rağmen Rizespor’un yakaladığı pozisyonlarda önce Vedat’a Hüseyin sonra Boldrin’e karşı Uğurcan sahneye çıkıp skoru dengede tuttular. Sol kenarı kullanmaya başlayan Trabzonspor Anthony, Novak işbirliğinde Abdülkadir ile golü bulup avantajı yakaladı. Onazi’nin sakatlanması ile oyunda dengeyi kuran Rizespor’da Umar Aminu çabukluğu ile girdiği pozisyonlarda beceriksiz davranıp, Trabzonspor 2. gol için istekli davranmayınca devre Trabzonspor için iyi bitti. 2. yarıya biraz daha topa hakim olarak başlayan Rize olmasına rağmen kaleye gitme konusunda daha başarılı olan Fırtına, Abdülkadir’in attığı gol ile maçı koparmayı başardı. Rodallega ise Yusuf’un iyi oynadığı oyunun hakkını verircesine asisti geri çevirmedi: 3-0. 84’te Aminu farkı 2’ye indirse de Anthony maçın skorunu belirledi: 4-1.

Gecenin sorusu

Trabzon için bu sene o sene olabilir mi? Devre arasında yapılacak transferlerin takım bütünlüğünü bozmayacak 2-3 oyuncudan seçilmesi ve katkı vermesi Trabzonspor için sezon sonunu uyanmak istemeyecekleri bir rüyaya çevirebilir.

Maçın starı

Abdülkadir sıkıntılı geçebilecek maçta doğru anlarda, doğru yerlerde iyi vuruşlar yaptı. Sürekli sorumluluk alarak maçın kahramanı oldu.

Maçın olayı

Çok önemli eksiklere rağmen kaybedecek bir şeyi olmayan Rizespor’a karşı özellikle Trabzonspor altyapısının (Uğurcan, Hüseyin, Abdülkadir ve Yusuf) öne çıktığı bir maç daha izledik.

Kısa mesaj

Rizespor için kümede kalabilmek adına 2. yarı küçük çapta bir mucizeye ihtiyaç var.

24 Aralık 2018, Pazartesi 06:57
YAZININ DEVAMI

‘’Şampiyonluk mucizelere kaldı‘’

Beşiktaş maça bundan daha kötü bir başlangıç yapamazdı. Önce en dirençli oyuncusu Dorukhan’ı, sonra erken yediği gol ile skoru kaybetti. Skor avantajını alarak oynamayı ve boş alanı kullanan Kasımpaşa, Adriano’nun ve Necip’in bıraktığı boşlukları değerlendirerek hem ikinci golü hem de pozisyon sayısını yüksek tuttu. Şenol Güneş, Dorukhan’ın sakatlığından sonra Medel’i iki stoperin arasına çekince orta saha üstünlüğünü de kaptıran Beşiktaş’ta ilk yarıdaki görüntü tam anlamıyla umutsuz vakaydı. İkinci yarıya Babel’i santrfora çekip başlayan Beşiktaş, Mustafa ile küçük bir hayat belirtisi gösterse de Beşiktaş seviyesiyle olmayan Fatih, Necip gibi oyuncuların yaptığı acemlikler, bir kez daha Beşiktaş’ın maçta direncini düşürdü. Penaltı ve yenilen goller, elinde sadece lig olan Beşiktaş’ı, adeta ikinci yarı için şampiyonluk adına mucizelere bıraktığı bir ilk yarı sonu getirdi.

Gecenin sorusu

Kasımpaşa bir mucize yaratabilir mi? Denizli’nin bugünkü formda Kasımpaşa takımına kadroyu alternatifli hale getirebilmek adına yapacağı 2 veya 3 transfer ile Kasımpaşa şampiyonluğu zorlayan bir takım olabilir.

Maçın starı

Trezeguet’nin bir kanat oyuncusu değil, sahanın her yerine basan, hücumları doğru şekillendiren ve komple bir futbolcu olduğunu söylemek mümkün. Bugün itibariyle Kasımpaşa için Trezeguet’yi elde tutmak sezonun ikinci yarısı için de en önemli hamle olacaktır.

Maçın olayı

Şenol Güneş’in yaptığı değişikliklere bakınca Oğuzhan ve Quaresma gibi özel oyuncuların oyuna girememesi devre arası transfer dönemi için bence çok önemli bir işaret. Açıkçası Beşiktaş’ın kaliteli oyuncularından Şenol hocanın da ümidini kestiğinin göstergesi.

Kısa mesaj

Beşiktaş, yine bir feda sezonu ilan etmek zorunda kalabilir.

23 Aralık 2018, Pazar 06:19
YAZININ DEVAMI

‘’Fenerbahçe keyifli‘’

Maça ilk maçtaki skor avantajı ile başlayan Fenerbahçe, 10 dakikalık bölümde de oyuna hakim taraftı. Soldado’nun ilk savunma arkası denemesinde kendini kolay yere bırakmasına rağmen ikinci yakaladığı fırsatta yaptığı klas vuruş Fenerbahçe santrforları özelinde uzun zamandır görmediğimiz bir vuruş ve gol getirdi. İşlerin rahatlaması gerekirken Giresunspor, Fenerbahçe savunmasının yaptığı pozisyon hatasını iyi değerlendirerek Azza ile skoru dengeledi. Üstelik bu işi yaparken Sarı-Lacivertliler adına Reyes, Topal, Neustadter ve Skrtel gibi üst düzey savunmacılar da aynı anda sahadaydı.

Ekici garantiye aldı

Ersun Yanal 2. yarıya Valbuena hamlesi ile başladı. Sıkıntılı savunmaya topu önde tutarak nefes aldırmak, ağırlaşan zeminde rakibini yormak fikri amacına ulaştı. Ekici’nin attığı 2 gol ile maçı garantiye aldı fakat Giresunspor Fenerbahçe savunmasının üstüne gelebildiği anlarda pozisyonlar ve gol bulmayı başardı. Sonuçta Fenerbahçe’de Valbuena etkisi kalite ile birlikte bol pozisyon getirmeye devam etti.

Tedirginlik savunma!

Topal ve Reyes ile goller bularak hem skoru, hem turu hem de uzun zamandır ihtiyacı olan özgüveni kazanan Fenerbahçe İstanbul’a keyifli döndü. Maçın yıldızı nihayet düzenli oynamaya başlayan Mehmet Ekici olurken, tedirginlik yaratan tek ayrıntı yine kolay pozisyon veren savunmaydı.

21 Aralık 2018, Cuma 06:23
YAZININ DEVAMI

‘’Önce kendilerini eleştirsinler‘’

Erzurum maçıyla tavan yapan gerginlik ve sinir harbi, maksadını aşan maç sonu demeçlerini beraberinde getirdi. Valbuena ve Ayew’in üstü kapalı bile olsa arkadaşlarını eleştirmesi, önce takımın yeni hocası için, sonra takım bütünlüğüne çok ihtiyacı bulanan bir dönemde oyuncular için büyük tehlike.

Soyunma odaları, bu sıkıntıların üzerinden çok tartışma, gerginlik hatta kavgalar görmüş yerlerdir.

Fakat amaçları aynı olan insanların problemlerini çözerken meseleyi asla basına yansıtmaması şarttır.

İlla sorumlu aranıyorsa...

İşte Valbuena ve Ayew’in bu söylemleri bir kereliğine hoş görülüp bir daha tekrarlanmamasının sağlanması Ersun hoca içinde en doğru iş olacaktır. Oyuncular bu dönemde eleştiri yapmak istiyorlarsa önce kendilerini eleştirmeliler.

Eminim ki objektif olarak kendi performanslarını gözden geçirseler kendilerinden arkadaşlarına sıra gelmeyeceğini görebilirler. İlla ki Erzurum maçına bir sorumlu aranıyorsa, ikinci yarıda topu önde tutamayan, oyundan düşen hücum oyuncuları; daha sonra bireysel hatalarla gol yiyen savunma futbolcular olarak sıralanırlar...

Maçtan sonra ne demişlerdi?

‘Kirli durum varsa...’

Mathieu Valbuena: Çok iyi bir ilk yarı geçirdik. İkinci yarı ise tam tersi oldu. Bizim için profesyonellik dışıydı. Bambaşka bir yüzümüz vardı. Bu, kabul edilemez. Burada bir şeyler söylemem işe yaramaz. Kendi aramızda oturup konuşacağız. ‘Kol kırılır yen içinde kalır’ derler. Kirli bir durum varsa, aile içinde kalır.

‘Kalemizi iyi savunamadık’

Andre Ayew: Çok fazla pozisyon ürettik. Daha fazla atmalıydık. Ancak kendi sahamızda oynadığımız bir maçı kazanmak için 2 gol yetmeli! Kalemizi iyi savunamadık. Belki daha fazla gol atabilirdik ama esas sorunumuz kalemizi doğru bir şekilde savunamamamız. O golleri kalemizde görmemeliydik.

19 Aralık 2018, Çarşamba 06:27
YAZININ DEVAMI

‘’Fener'e soğuk duş!‘’

Yeni bir teknik direktör için ilk maçta kiminle oynadığın çok önemli bir detaydır. Daha sezonun ilk yarısı bitmeden Fenerbahçe’nin 3. teknik direktörü olarak sahaya çıkan Ersun Yanal için Erzurum çok uygun bir rakipti. Maçın başında yakalanan pozisyonlarda Slimani’nin gol kaçırma hastalığı devam etmesine rağmen kaliteli kenar ortalarında Ayew ve Skrtel attıkları gollerle arzulu başlayan Fenerbahçe’ye skoru getirdiler. 2. yarıya Emrah Başsan ve İbrahim Akdağ hamlesi ile başlayan Mehmet hoca bu hamlenin karşılığını çok çabuk alıp golü bulunca topa daha fazla hakim olup, Fenerbahçe kalesine daha kolay geldi. Valbuena ve Mehmet Ekici’nin yorulması, kaçan goller maçın kalanının daha dengeli oynanmasına sebep oldu. Bu dengeli oyunun getirdiği tedirginlik ile son saniyelerde Mehmet hocanın son hamlesi de karşılığını verdi ve Thy attığı gol ile adeta soğuk duş etkisi yaparak takımına altın değerinde 1 puanı kazandırmış oldu.

Gecenin sorusu

Ersun Yanal ile ilk maçta Fenerbahçe’de ne değişmişti ? Özellikle maçın ilk yarısında hissedilen istek ikinci yarıya taşınamadı. Yani bu maç özelinde Fenerbahçe’nin oyununda büyük bir farklılık yoktu.

Maçın starı

Bu maça özel olarak maçın yıldızını saha içinden değil kulübeden seçmek lazım. Mehmet Özdilek maçın içinde yaptıkları değişikliklerle geri dönüşün kahramanı oldu.

Maçın olayı

Ersun Yanal mutlaka Mehmet Topal, Ayew, Benzia, Barış, Mehmet Ekici gibi oyuncuların performansını arttıracaktır. Ancak Slimani nasıl düzelir bilemiyorum. Bu kadar kolay pozisyonlarını harcayan Slimani’nin yerine Ayew’in en önde oynaması çok uzak ihtimal değil.

Kısa mesaj

belki yorgunluklar üzerinden yapıldı ancak Fenerbahçe’nin kaybettiği 2 puanın en önemli sebeplerinden biri olarak oyuna giren oyuncuların katkı vermemesi de gösterilebilir.

18 Aralık 2018, Salı 06:25
YAZININ DEVAMI