‘’Luyindama cezadan kurtuldu!‘’
Mete Kalkavan açısından bu karşılaşma oldukça rahat geçti. Ancak 90+1'de Luyindama'nın, Ndiaye'ye yaptığı kontrolsüz hareket hem faul hem sarı karttı. Kartı görse, Trabzon maçında olmayacaktı. Hakem, faul dahi çalmadı.
Dün akşam oynanan maç hakem açısından oldukça rahat geçti. Mete Kalkavan'ı zorlayacak kritik pozisyonlar yaşanmadı. Galatasaray’ın baştan sona üstün oynadığı maç, tansiyonu minimum düzeyde tuttu. Hakemin birkaç kart ve faul hatası dışında, tartışılacak kararları olmadı. Maçın ilk yarısında 18 ve 19. dakikalarda arka arkaya Galatasaray’ın penaltı beklentileri oldu. Önce Soner’in koluna temas eden top vardı. Hakemin devam kararı doğruydu.
Yardımcı hakem yanılmadı
Hemen arkasından kaleye giden şut Atınç’ın koluna çarptı ancak Atınç’ın kolları doğal pozisyonundaydı. Hakemin, ‘devam’ demesi burada da doğru karardı. 82. dakikada Göztepe’nin ofsayt gerekçesiyle iptal edilen golünde yardımcı hakem Kerim Ersoy yanılmadı. 90+1. dakikada belki bu maçı değil ama haftaya oynanacak lig maçını etkileyen bir karar vardı. Luyindama kafa topu mücadelesinde koluyla Ndiaye’nin kafasına kontrolsüz bir müdahalede bulundu. Net bir sarı kartlık ihlaldi ama Mete Kalkavan faul dahi çalmadı. Bu sarı kart çıksa Luyindama, bir sonraki Trabzonspor deplasmanında cezalı olacaktı.
‘’Bu atamalar ateşi körükler!‘’
Galatasaray'ın, "Bizim maçımıza vermeyin" dediği bir hakemi tam da hakemlerden şikayet ettiği haftada maçına atamak; Sergen Yalçın'ın "Atıldı, atılmadı" tartışması yapılırken, onu daha önce iki kez atan hakemi Beşiktaş maçına vermek, ateşi körüklemek gibi olmuş.
Mete Kalkavan da Halis Özkahya da ligimizin kalburüstü hakemlerinden... Bu tür maçları daha önce çok yönettiler ve bundan sonra da yönetmeye devam edecekler. Fakat bu hafta itibarıyla bu isimleri bu maçlara atamayı, atama stratejisi açısından uygun bulmadım.
Geçtiğimiz haftanın en önemli gündem maddelerinden biri, Fatih Terim’in oyundan atılmasıydı. Beşiktaş maçı sonrası Sergen Yalçın da bu konu üzerinde konuşarak kendi üzerinden yapılan kıyaslamalara isyan etti ve çok sert cümleler sarf etti.
Sergen Yalçın teknik direktörlük kariyerinde iki kez sahadan ihraç edilmiş. İki maçta da onu sahadan atan hakem Halis Özkahya (2017-2018 Konyaspor - Kayserispor / 2019-2020 Kasımpaşa - Malatyaspor). Tam da "atıldı / atılmadı” tartışmalarının olduğu haftada, Beşiktaş maçına Halis Özkahya’yı atamak, ateşi körüklemek gibi olmuş!
VAR'da ses çıkarmamışken...
Diğer yandan, Galatasaray’ın, “Bizim maçımıza vermeyin!” diye ismen hedefe koyduğu bir hakemi, Galatasaray’ın hakemlerden şikâyet ettiği bir haftanın ardından Galatasaray’ın maçına atamak ve bu iki atamayı da aynı haftaya denk getirmek de ekstra meziyet ister sanırım...
Fenerbahçe maçı hakemi için de eleştirim başka bir konuda olacak. Üç gün önce Trabzonspor - Rizespor maçı oynandı. Maçın hakeminin yanlışlarına VAR’da oturan Bahattin Şimşek sessiz kaldı, karışmadı. O Bahattin Şimşek, Fenerbahçe - Başakşehir gibi haftanın en önemli maçına atandı.
MHK’nın hafta içi / hafta sonu periyodunda ve pandemi sürecinde maçlara hakem ataması yapmakta zorlandığının farkındayım. Her ne olursa olsun atamalar daha fazla özeni hak ediyor. Özensiz yapılan atamalar MHK’nın başına iş açacağa benziyor. Ben, bahsi geçen isimlere maç verilmesini eleştirmiyorum. Önemli maçlara tartışma yaratacak isimlerin atanmasını eleştiriyorum.
‘’Beşiktaş-Erzurumspor yorumu: Penaltı kararı doğru‘’
Maçın başından sonuna kadar kontrolü elinde bulunduran Halil Umut Meler, kartlarında tutarlıydı. 59. dakikada Beşiktaş’ın kazandığı penaltı kolay gibi gözükse de, kararın doğru olduğunu düşünüyorum.
Bu sezon Şampiyonlar Ligi’nde maç yönetme başarısını gösteren, moral motivasyon olarak zirvede olan Halil Umut Meler dün akşam oynanan maçta çok fazla kritik karar vermek zorunda kalmadı. Maçın başından sonuna kadar kontrolü elinde bulundurdu. Kartlarında tutarlıydı.
Maçın 21. dakikasında Beşiktaşlılar N’Koudou ile penaltı beklediler. Ceza sahasına dripling ile giren Beşiktaşlı oyuncuya Donald’ın penaltıyı gerektirecek bir teması yoktu, hakemin devam kararı doğruydu. 36. dakikada İbrahim doğru bir sarı kart gördü. 40. dakikada ise Josef’e yaptığı faul sonrası, ikinci sarı kart beklentileri oldu. Fakat hakemin ikinci sarı kartı göstermemesi doğruydu.
Dikkatsizce kaydı
En kritik an, 59. dakikada yaşandı. Necip Uysal’ın topu ortaladıktan sonra, dikkatsiz şekilde kayan Ömer Şişmanoğlu’na takılıp düşmesine hakem penaltı düdüğü çaldı. Kolay bir penaltı gibi görünse de hakem kararına saygı gösterilmesi gereken bir pozisyon olduğu fikrindeyim. Kararın doğru olduğunu düşünüyorum.
‘’Çakır yanılmazı!‘’
Cüneyt Çakır’ı dün yeni imajıyla izledik. Türkiye liglerinde ilk kez bir hakemi sakallı olarak sahada maç yönetirken gördük. Ben daha önceden bıyıklı hakemler hatırlıyorum ama sakallı hakem ilk kez görüyorum. Yeni imajı için Cüneyt hocaya hayırlı olsun diyorum. Dün akşam oynanan maç, hakem açısından bazı kritik pozisyonların yaşandığı bir maçtı. 39. dakikada Gaziantep lehine verilen penaltıda hakem yanılmadı. Penaltıda tartışılacak bir durum yok. Ancak bu pozisyon için minimum bir sarı kart gösterilmeliydi. Bariz gol şansı tartışmaları da var ama bence sarı kart yeterli olurdu.
Hareketler bence nizami
70. dakikada Thiam yerde kaldı ve penaltı bekledi. Gaziantepli savunma oyuncusunun hareketleri bence nizami. Topu gözetiyor ve topa doğru hamlesi var. Rakibini bozmak gibi bir niyeti yok. Bence devam kararı doğru. 85. dakikadaki Fenerbahçeliler’in penaltı beklediği pozisyonda da devam kararının doğru olacağını düşünüyorum.
‘’İki penaltı yanlış doğrusunu vermedi‘’
Dün oynanan maçta Ali Şansalan kritik kararlarda hatalı düdükler çaldı. Oyun genelinde faul ve kart kararlarında standardı yakalayamadı. Maçın 26. dakikasında Meriah, Hugo’yu ceza sahasında arkadan yüklenerek bozdu. Hugo havada olduğu için sırtından gelen bu temastan fazlasıyla etkilendiğini düşünüyorum. Penaltı verilse daha doğru olurdu. 34. dakikada Rizespor lehine verilen penaltının doğru olduğunu düşünüyorum. Ancak penaltı kararı öncesi Skoda’nın Baker’a çok net bir faulü vardı.
Gol kararı doğru
52. dakikada Dilaver’in Ekuban’ın ayağının tabanına bir teması var ama bu temas oyuncuyu bozmuyor. Faulü gerektirmez. Bence penaltı verilmemesi daha doğru olurdu. Trabzonspor’un galibiyet golü öncesi top Trabzonsporlu oyuncunun eline çarpıyor. Epey sonra gol oluyor. Gol kararı doğru
‘’Atama baştan hatalıydı‘’
Yeni Kovid-19 rahatsızlığı geçirmiş bir hakemin bu kadar kısa sürede böylesi zor bir maça atanması baştan hatalıydı diye düşünüyorum. Fatih hocanın itiraz ettiği pozisyonda hakemin faulü atladığını söyleyebilirim.
Fatih Karagümrük-Galatasaray maçını ben başka bir açıdan değerlendirmek istiyorum. Perşembe günü haftanın hakem atamalarını eleştirirken, yeni Kovid-19 rahatsızlığı geçirmiş bir hakemin bu kadar kısa sürede böylesi zor bir maça atanmasının pek aklıma yatmadığını belirtmiştim.
Dünyayı sarsan ve yakalanan insanların ciddi sıkıntılar yaşadığı bu illete yakalanan bir kişinin üç gün sonra oynanan maça hazırlanabilmesi ne kadar olasıdır. O yüzden bu maçta kararları tek tek değerlendirmeyi de çok doğru bulmuyorum. Bu atama baştan hatalıydı diye düşünüyorum. Fatih hocanın ne dediğini ve ne sebeple atıldığını bilme şansımız yok, ancak hocanın itiraz ettiği pozisyonda hakemin faulü atladığını söyleyebilirim. Galatasaray lehine verilen penaltının da hatalı olduğu fikrindeyim. 8 dakika uzatma ve sonrasında 13 dakika oynanmasını gerektirecek gecikme maçta olmamıştı.
‘’'Altay'ın kırmızısı yanlıştı'‘’
Herkes Altay kalesinde olmadığı için çıkan kırmızı kartı doğru kabul etti. Ama bariz gol şansı kriterlerinde, 'Kalenin dolu ya da boş' olmasıyla ilgili bir kriter maalesef yok! Bariz gol şansının kriterlerinden biri, 'Top kontrolü ya da top kontrol olasılığı'dır. Ayrıca 'Topun yönü, hücum oyuncusunun pozisyonu ve savunma oyuncularının konumu' diğer kriterlerdir.
Ömer, kontrolünde olan topu, kaleci Altay’ın soluna doğru kafasıyla vurarak; kendi koşu yoluna değil Sadık’ın koşu yoluna daha yakın olacak şekilde göndermiştir. Altay’ın topu elle kesmediğini düşündüğümüzde, top Sadık ve Ömer için ortak bir top olacaktır. Ömer kadar artık Sadık’ın da topa yetişme şansı olacaktır.
Top Sadık’a yaklaşarak giderken, Ömer’den uzaklaşacaktır. Bu topa Ömer yüzde 100 sahip olacak demek mümkün görünmüyor. Ömer topu Altay’ın sağına doğru atarak, kendi koşu yoluna doğru gönderseydi, o zaman top kontrol olasılığı çok yüksek olacağından, bariz gol şansından söz edebilirdik.
‘’MHK, hakeminin arkasında!‘’
Çok sıkışık bir takvim var. Bu sıkışık takvime bir de Kovid belası eklenince, MHK’nin seçenekleri de azalıyor haliyle... 46 hakem arasında, şu ana kadar rahatsızlanan 12 hakem oldu. 2 katı kadar yardımcı hakem de bu illete yakalandı. İyileşenler olduğu kadar rahatsızlığı devam edenler de var. Böylesi zor
şartlarda yapılan atamalarda ufak tefek kusurlar kabul görebilir. Bazen kör göze parmak sokar gibi yapılan atamalar olmasa, diğerlerine söyleyecek sözümüz olmaz. Bu hafta Başkan Serdar Tatlı’nın, tüm maçları tecrübeli isimlere dağıttığı bir hafta yaşayacağız. Gençler ve yeni yüzler geri çekilirken tecrübeliler sahaya sürülmüş.
En az risk!
En dikkat çeken konu, geçen hafta Alanyaspor maçında Beşiktaşlılar'ın hedefe koyduğu Suat Arslanboğa’ya maç verilmesi olmuş. Beşiktaş’ın tepkilerine karşılık olarak, "Arslanboğa’nın arkasındayız!" mesajı verilmiş. Zaten hafta arası yapılan hakem seminerinde de Alanya-Beşiktaş maçı hakem kararlarında, hakemlerin hata yapmadığı ifade edildi. Beşiktaş’ın maçına tecrübeli Halil Umut Meler atanarak, bu maçtaki risk minimuma düşürülmeye çalışılmış. Fenerbahçe maçında da en önde gelen hakemimiz Çakır var.
Derbiye vasat performans
Galatasaray maçına son haftalarda başarılı maçlar çıkartan Öğretmenoğlu atanmış. İnşallah yaşadığı rahatsızlık sonrası fiziksel performansıyla ilgili bir sıkıntısı olmaz diye ümit ediyorum. Diğer yandan Karadeniz derbisine Ali Şansalan atanmış. Son haftalarda vasatı aşamayan performansına dikkat çekmek isterim.