‘’Hakem kural hatası yaptı!‘’
Maçın hakemi Zorbay Küçük, FIFA kokardı taşıyan hakeme yakışmayacak bir maç yönetti. Önemli faul, kart ve uygulama hataları yaptı. 28. dakikada Puchacz, Batshuayi’ye penaltıyı gerektirecek bir hamle yapıyor. Ancak penaltı pozisyonu öncesi Batshuayi rakibini topsuz alanda çekerek düşürüyor. Burada uygulama şu şekilde olmalıydı: VAR, maçın hakemini kenara “Sonucu bilinen bir inceleme” için davet etmeliydi. Hakem penaltı pozisyonundan önceki faulü değerlendirip; Batshuayi’ye sarı kartını göstererek, Trabzonspor lehine faul vermeliydi. Penaltıdan önce faul kararı vermesine rağmen Puchacz’a da kontrolsüz hamlesi nedeniyle sarı kartını çıkartmalıydı.
Tekrar gerektirmez
47. dakikada kaleciye pas kararı verildi. Hakem, kale sahası ön çizgisinden yaptırması gereken endirekt serbest vuruşu, kale sahası yan çizgisinden yaptırarak önemli bir yanlışa imza attı. Barajı da 5 metreye kurdurmasını da anlayamadım. Burada bir “Kural hatası” tartışması olacaktır. İtiraz halinde ben TFF’nin maç tekrarına karar vereceğini düşünmüyorum. Bence de hakem kuralı bilmiyor ve “Kural Hatası” yapıyor. Ancak her kural hatası maç tekrarını gerektirmez. Yapılan hatanın maçın gidişatını önemli ölçüde etkilemesi gerekir. Bu serbest vuruş yerinden yapılsaydı kesinlikle gol olurdu demek çok mantıklı değil. 67. dakikadaki Beşiktaş lehine verilen penaltı doğruydu. 80. dakikada Larin’in kırmızı kartı doğruydu ancak sorumlusu hakemdi. Siopis’in ısrarlı çekmesini erken değerlendirse, bu gerginlik yaşanmayacak ve Larin sahada kalacaktı.
‘’Serdar Aziz atılmalıydı‘’
Deplasman takımının farka gittiği maçta, hakem ekibine çok fazla iş düşmedi. Hakemleri zorlayacak, kamuoyunda uzun süre tartışılacak pozisyonlar da yaşanmadı. Buna rağmen hakem Atilla Karaoğlan’ın bazı faul ve kart hataları vardı. 40. dakikada Gavranovic’in golünün ofsayt gerekçesiyle iptali doğruydu. 35. dakikada Gavranovic’in ayağına bastığı için doğru bir sarı kart gören Serdar Aziz, 78. dakikada Gökhan Sazdağı’na yaptığı faul sonrası da kart görmeliydi. Kontrolsüz şekilde kolunu rakibinin yüzüne vuran Serdar Aziz, bu dakikada ikinci sarı kartla oyundan atılmalıydı. Ama Karaoğlan kartını çıkartmadı.
‘’Zorbay Küçük'ün işi zor‘’
Bundan böyle, hakem atamalarının ‘hakem atama prensibi’ ile değil ‘matematik bilimi’ ile değerlendirilmesi gerektiği kanaatindeyim. Şöyle ki; 8 Mart hakem operasyonu sonrası elimizde 15 hakem kaldı. Mete Kalkavan da kararın ardından, bu şartlarda görev alamayacağını belirterek kenara çekildi. Operasyon öncesi, Galatasaray-Rizespor maçını yöneten Ümit Öztürk, Rizespor cephesinin öfkesine neden olmuştu! Görev alacaklar listesinde olmasına rağmen ona da görev verilmiyor.
Artık tarih oldu!
Bu hafta Trabzonspor-Beşiktaş gibi önemli bir maç var. En azından bu maçın 4. hakemi Süper Lig hakemi olmalı. Bu işin hastalığı var, sakatlığı var, ailevi sorunların ortaya çıkma ihtimali var. Yani haftaya başlarken en az bir hakeminizi yedeklemeniz gerekir. Henüz VAR atamalarını hesaba katmadım bile. Matematikteki dört işlemi biliyorsanız, bu şartlarda elinizde zoraki 10 hakem kaldığını hesaplarsınız. ‘Şu hakemin bu hafta maçı nasıl olur? Bu hakem şurada şu hatayı yaptı... Bu hakem bu maçın altından kalkamaz...’ gibi değerlendirmeler de artık tarih oldu! Maçları yönetecek hakem ekibini sayısal olarak oluşturabildiğiniz müddetçe, diğer eleştirilerin anlamı kalmadı.
MHK’nın seçme şansı yok
MHK’nin seçme ihtimali olmadığı için mutlaka maç vereceği isimlerden olan Zorbay Küçük, Trabzonspor-Beşiktaş maçına düşmüş. Yakın zamanda Fenerbahçe-Trabzonspor maçından geçer not alamamıştı. Baskı altındayken hem maçın kontrolünü hem de kendi kontrolünü kaybettiğini birkaç maçta gözlemlemiştik. Atmosferi yüksek olan bu maçta da işinin zor olduğunu düşünüyorum. Bu maç onun için kolay geçmeyecek!
‘’Dönen hakemlere maç vermeyecek‘’
Türk futbolu 8 Mart’ta büyük bir hakem operasyonu yaşadı. O gün de yazmıştım. TFF yönetim Kurulu ve MHK üyeleriyle konuşmuştum. Konuştuklarım, karardan haberleri olmadığını söylemişlerdi. Şunu da belirtmeliyim; “Karardan haberimiz yoktu!” diyen MHK üyelerinin her birinin, kararın altında ıslak imzaları var! Sonraki süreçte konuştuğum farklı kişiler de oldu. Alınan kararı hilafsız savunan ya da bilgisi olduğunu “Gürül gürül” dile getiren kimseye rastlamadım... Kararı kamuoyu önünde savunan Ferhat Gündoğdu’dan başka bir yetkili göremedik.
Kamuoyu ikna olmadı
Yayıncı kuruluşa konuşan Gündoğdu; kamuoyunu aldıkları karara ikna edemedi. Daha sonra izahta zorlanacağı ithamlarda ve yakıştırmalarda bulundu. Uzaklaştırılan hakemler sakin kalmayı tercih ettiler. Hukuksuzluğa karşı, TFF’nin en üst yargı organı olan Tahkim Kurulu’na müracaat ettiler. Ve 26 Mart tarihi bir milat oldu. Hukuki bir kazanım elde ettiler!
Bu karar, hukuksuzluğun önüne geçecek ve futbolumuzda sükûneti sağlayacak bir karar gibi görünüyordu. Ama aldığım duyumlar doğruysa Gündoğdu, kararından geri adım atmıyor! Hukuki kararı yok saymak niyetinde.
Hakemleri topladı...
Tahkim Kurulu duruşmasına katılan Gündoğdu, duruşmanın ardından Antalya’da devam eden hakem seminerine giderek, tüm hakemleri dün sabah huzurunda topladı. Onlara şu minvalde konuştu: “Tahkim Kurulu’nun kararı ne olursa olsun, biz kararımızın arkasındayız. Görevimizin başındayız. Bizim görev vermeye devam edeceğimiz kadromuz bu! Dışarda kalan hakem ve gözlemcilere yine görev vermeyeceğiz. Sezon sonu tekrar klasman yapacağız. Bu isimlerle yollarımızı tekrar ayıracağız!”
Karardan sonra konuştuğum hakem arkadaşlarımın duygu ve düşünceleri şöyle:
- Büyük zafer kazandık!
- Türk hakemliği adına tarihi bir gün!
- Artık isteyen MHK istediği gibi hareket edemeyecek, hukuk önemli bir uyarı yaptı!
- Biz hep hür irademizle karar verdik, bundan sonra da hür irademizle karar vereceğiz!
- Gündoğdu Tahkim Kurulu’nun verdiği kararı uygulamaz ve bize yine maç vermemeye devam ederse; aldığı her karar, yaptığı her atama tartışmalı olacaktır.
Binadan ayrılmadı!
Duruşma sonrası Tahkim Kurulu kararını vererek, TFF binasından ayrıldı. Hakemler tutanakları imzalamak için beklediler. Ancak Ferhat Gündoğdu 1.5 saate yakın binadan ayrılmadı ve tutanaklarda söylemediği ifadelerin olduğunu söyleyerek, düzeltme yaptırdı. Bu sırada uzun telefon görüşmeleri yaptı. Onun istediği düzeltmeleri yaptırıp binadan ayrılmasının ardından hakemler de tutanakları imzaladılar ve binadan ayrıldılar. Karar, tutanakların imzalanmasının ardından kısa sürede açıklandı.
Hakaretler uçuştu!
Bazı hakemler duruşma sırasında, Ferhat Gündoğdu ve MHK üyeleriyle yaptıkları telefon konuşmalarını gündeme getirdiler. Hakemlerden bir tanesi, telefon görüşmesinde Gündoğdu’nun kendisine hakaret ettiğini söyledi. MHK Başkanı, Tahkim Kurulu’na aldıkları kararın; performans, gençleştirme ve yıpranmışlıklar değerlendirilerek alındığını söyledi.
Bayarslan’a cevap yok
Şu an listede kalan ve maç yöneten Volkan Bayarslan hakemler için referans noktası oldu. 45 yaşında göreve devam eden ve karar açıklandığında ligde en az görev alan hakemlerden biri olan Bayarslan’ın nasıl göreve devam ettiği sorusuna Gündoğdu cevap veremedi.
Köşeye sıkıştırdılar
Son Dünya Kupası’nda 50 yaşında hakem olması, son Avrupa Şampiyonası finalini 48 yaşında Hollandalı Kuipers’in yönetmiş olması, yaş kriterini gündeme getiren Gündoğdu’ya, karşı tez olarak hakemler tarafından sunuldu. Gündoğdu “performans ve yaş” dedikçe köşeye sıkıştı.
Tek mantıklı cevap yok
MHK Başkanı karar sonrası katıldığı TV programında istediğini söyledi, istemediği soruya cevap vermedi. Ancak duruşma salonunda kaçamak davranamadı. Cevap vermek zorundaydı. Tek bir hakeme dahi etraflıca mantıklı bir cevap veremedi. Ferhat Gündoğdu’yu karşısında gören hakemler ona: “Bize çarşıda, pazarda, sokakta ‘FETÖ’ müsün, iddia mı oynadınız, maç mı sattınız?’ diye soruluyor! “Biz bunları hak edecek ne yaptık?” diye yüklendiler.
Birebirde başka
Hakemler, daha önce Gündoğdu ile yaptıkları özel görüşmeleri yeri ve tarihiyle kendisine hatırlatıp, “Burada farklı konuşuyorsunuz ama kısa süre önce birebir yaptığımız görüşmelerde tam tersini söylüyordunuz!” diyerek, MHK başkanını zor durumda bıraktılar.
‘’MHK'nın haksızlık yaptığı tescillendi‘’
8 Mart hakem operasyonunun mantıklı hiçbir izahı yoktu. Görüştüğüm TFF yöneticileri ya da MHK üyelerinden kararı sahiplenmeyenler çoğunluktaydı. Kararı ölümüne savunan tek kişi MHK Başkanı Ferhat Gündoğdu idi. Yayıncı kuruluşta katıldığı programda "Hür iradesiyle karar alamıyorlardı, bir gün dahi bekleyecek vaktimiz yoktu!" gibi altını dolduramadığı vahim açıklamalar yapmıştı. Görevden uzaklaştırılan hakemler ve gözlemciler sakin kaldılar. Hukuka saygı duydular. Haklarını Türk futbolunun en üst yargı organı olan Tahkim Kurulunda aradılar. Verdikleri hukuk mücadelesinin karşılığını, hukukçulardan oluşan bir kuruldan aldılar. Bu karar; önü arkası düşünülmeden, kişilerin iki dudağı arasından çıkan bir karar değil hukuki bir karar! Ve Türkiye sınırlarında bu kararın üzerine söz söyleyebilecek bir başka mercii bulunmuyor.
'Başkanın devam etme şansı çok görünmüyor'
Dün yapılan duruşmaya MHK Başkanı Gündoğdu da katıldı. Savunma yapan hakemlerin gözlerinin içine bakamadı. TFF binasından ayrılırken, mağlubiyeti kabullenmiş görünüyordu. Kararı bekleyen 21 hakemin arasından geçerken: Hakemlere “Karar sizin için hayırlı olsun!” diyebildi. Tüm orada bulunanlar, O yokmuş gibi davrandılar. Bu günden sonra Türk hakemliğinin 2022 Dünya Kupası’nda temsil edilme şansı doğdu. Hakemlere hakkı iade edilirken, haksızlık yapanın MHK olduğu tescillendi. Bu günden sonra kendi hakemine haksızlık yaptığı tescillenen bir başkanın görevine devam etme şansı çok mümkün görünmüyor. Önümüzdeki günler daha hareketli geçecektir.
‘’Hakemlerde kritik gün‘’
8 Mart 2022 tarihinde açıklanan ve büyük tartışma yaratan hakem klasmanlarıyla ilgili gelişmeler devam ediyor.
Hakemlikle ilişkileri kesilen 21 hakem ve gözlemci Tahkim Kuruluna müracaat etmişlerdi.
Beklenti, Tahkim Kurulunun kararı açıklarken bu işi zamana yayacağı yönündeydi. Ancak Kurul, şaşırtıcı şekilde süreci çok hızlı yürütüyor.
Tahkim Kurulu yarın için hakem ve gözlemcilere duruşma günü verdi. Hakemler ve gözlemciler yarın saat 12.00’de, Tahkim Kurulu üyelerinin önüne çıkarak haklılıklarını savunacaklar.
Hakemler Tahkim Kuruluna müracaatlarını 15 Mart’ta yapmışlardı. Tahkim müracaatları işleme aldı ve 22 Mart’ta TFF yönetiminden itiraza konu hususlarla ilgili ayrıntılı bilgi talep etti.
Hemen 1 gün sonra, 23 Mart’ta, TFF yönetimi adına, Vekil Avukat Ayberk Yelekçi tarafından, yaşanan süreçle ilgili savunma mahiyetinde bir cevap gönderildi.
Toplamda 7 sayfa tutan bu cevabi yazıda daha çok TFF statü ve MHK Talimatlarına yer verildi. İlgili hükümlere atıfta bulunarak, yapılan işlemin “hukuka uygun” olduğu izah edilmeye çalışıldı.
İlginç olan nokta ise şu: Tahkim Kuruluna 21 hakem ve gözlemci başvurdu. Bu hakemlerin ve gözlemcilerin durumları da klasmanları da başvuru şekilleri de farklı.
Buna rağmen TFF vekili, sadece isimleri/sıfatları değiştirerek ve farklı müracaatların içeriğine aldırmadan, tüm müracaat edenlere aynı metni, cevabi yazı olarak gönderdi.
Bu kadar özensiz yapılan bir savunmadan hangi sonucu çıkartmalıyız, onu anlayamadım. TFF vekilinin aklında bu savunmayı yaparken belli ki kesinleşmiş bir hüküm var.
Ya savunmasının her şartta kabul edileceğini düşünüyor ya da nasıl bir savunma yaparsa yapsın kabul edilmeyeceğini biliyor. Aklında sonuca dair bir hüküm olmamış olsa, özenli bir savunma yapılırdı diye düşünüyorum.
Tahkim Kuruluna Müracaat Eden İsimleri hatırlayalım:
Tahkime Giden Süper Lig Hakemleri:
• Cüneyt Çakır
• Fırat Aydınus
• Hüseyin Göçek
• Abdulkadir Bitigen
• Ali Palabıyık
• Burak Şeker
• Mert Güzenge
• Tugay Kaan Numanoğlu
• Bahattin Şimşek
• Alper Ulusoy
Tahkime Giden Video Yardımcı Hakemler
• Koray Gençerler
• Serkan Tokat
• Mustafa Öğretmenoğlu
• Hakan Ceylan
Tahkime Giden 1. Lig Hakemleri
• Caner Ak
• Kutluhan Bilgiç
• Murat Erdoğan
• Ramazan Keleş
Tahkime Giden Süper Lig Gözlemcileri:
• Süleyman Abay
• Taner Gizlenci
Tahkime Giden 1. Lig Gözlemcisi
• Ali Uluyol
‘’Hakem hiç zorlanmadı‘’
Alman hakem için rahat bir maç oldu. Onu zorlayan ya da maçı bozan oyuncu olmaması en büyük şansıydı. Ufak tefek gerginlikler olduğunda da anında müdahale ederek maçı kontrolünden bırakmaması tecrübesinin yansımasıydı. Bir pozisyonda VAR desteği alarak da olsa maçı sorunsuz tamamlamayı bildi. 24’te Ronaldo Berkan’ın eline çarpan topta penaltı bekledi. Berkan’ın kolu doğal konumdaydı. Hakemin devam kararı doğruydu. 69’da bu kez Burak penaltı bekledi ama rakibinin Burak’a hiç teması yoktu. Burak kendini penaltı beklentisiyle çok rahat yere bırakmıştı. 82’de Enes’e Fonte’nin yaptığı net penaltı hakemin gözünden kaçtı ama VAR’ın gözünden kaçmadı. Doğru bir penaltı kararı verilmiş oldu.
‘’Siebert yeterli tecrübeye sahip‘’
Daniel Siebert, son birkaç yıldır UEFA Hakem Kurulu Başkanı Rossetti’nin gözdesi. EURO 2020'de yer aldığında, Elit kategoride bile değildi. Avrupalı birçok hakem otoritesi, onu ve tarzını çok beğeniyor. Bu atamayı Türkiye açısından ilginç kılan iki tespitim var;
1- Siebert’in uluslararası düzeydeki ilk yönettiği maç, 29 Mayıs 2015'te, 2015 UEFA Avrupa 19 Yaş Altı Futbol Şampiyonası elemeleri kapsamında oynanan Portekiz-Türkiye maçıdır.
2- Milli takımımızın son resmi maçı olan ve Play-Off şansını yakaladığımız Karadağ maçımızı yine Siebert yönetmişti. Milli Takımımız iki maç üst üste aynı hakemle maça çıkacak.
Her ne olursa olsun bu maç için yeterli tecrübeye sahip, EURO 2020 arenasında boy göstermiş ve geçer not almış tecrübeli bir hakemle Portekiz maçına çıkacağız.