‘’Son dakikadaki gol iptali doğru‘’
Fenerbahçe lehine verilen penaltıda Güray, kolunu vücudundan açmıştı. Hakem değerlendiremedi ancak VAR'ın yerinde müdahalesiyle doğru bir penaltı kararı verildi. Pozisyonun devamında Szalai'nin kartının iptali ise yanlıştı. Çünkü sarı kart umut vaat eden ataktan değil, sportmenliğe aykırı hareketten gösterilmişti. Sarı-Lacivertliler'in Rossi'yle bulduğu golün iptaline ise katılmıyorum. Her ne kadar Batshuayi, Bünyamin'in şortundan çekse de bu, faulu gerektirecek kadar şiddetli değildi.
Maçın en çok konuşulan anı ise 90+8'de yaşandı. Antalyaspor'un bulduğu golün iptalinde hakemler hata yapmadılar. Çünkü pozisyonun başlangıcında top sol kanada aktarıldığında, ofsaytta bulunan Wright topa hamle yapmasa da hemen yanındaki savunma oyuncusu Samuel'in kademe için yaptığı koşuyu engelleyerek pozisyonun içine dahil oldu. Burada net bir ofsayttan söz edebiliriz.
‘’Sonuç çıkmaz‘’
Sivasspor’un “Kural Hatası” itirazından sonuç alacağına ihtimal vermiyorum. Bence Sivasspor cephesi de bunun farkında ancak yaşadıkları mağduriyeti TFF nezdinde kayda geçirmek istiyorlar. Burada bir kural hatasından söz etmek mümkün değil. Bu güne kadar nizami birçok gol, ofsayt gerekçesiyle iptal edilmişti. Temel prensipte bu iptal edilen golün de, diğer ofsayt gerekçesiyle hatalı olarak iptal edilen gollerden bir farkı yok. Geçmişte Alman liginde oynanan Leverkusen Hoffenheim maçında, auta giden kafa şutuna ünlü hakem Felix Brych gol kararı vermişti. Hoffenheim’in kural hatası itirazı sonuçsuz kalmış, bu hata hakem hatası olarak kayıtlara geçmişti. Sivasspor-Galatasaray maçında yaşananların bu olaydan çok farklı bir yanı yok. O dönem bu pozisyonla ilgili FIFA’da bir değerlendirme yapmış ve hakemin sahada yaptığı görüş hatasının, kural hatası itirazıyla masaya taşınamayacağını ifade etmişti.
‘’Gol geçerli sayılmalıydı‘’
Hakemin kararlarının sezon boyu konuşulacağı bir maç izledik. Özellikle Sivasspor’un iptal edilen golünde, iptale sebep olan ofsayt pozisyonunu hiç kimse çözemedi.
Maçın 44. dakikasında Boey’in Ulvestad’ın kafasına gelen ayak temasına sarı kart çıktı. Tam sınırda bir pozisyondu. Yaralayıcılık sınırındaydı. Hakem takdirine çok fazla itirazım yok ama ben kırmızı kartı daha doğru buluyorum.
50. dakikada, Sivasspor’un iptal edilen golüne ise bu yazıyı yazdığım dakikaya kadar bir anlam veremedim. Golün ofsayt gerekçesiyle iptal edildiğini biliyoruz ama ofsayt nerede ve neden ofsayt çizgisi çekilmedi onu bilemiyoruz.
Geçerli sebep yok
Gol vuruşu yapıldığında, “Robin Yalçın’ın ofsayt pozisyonunda olduğu ve Nelson’u etkilediği” yönünde yorumlar da yapıldı. Robin Yalçın’ın pozisyonunun VAR marifetiyle iptali için, bir ofsayt çizgisi çizilmesi gerekirdi. Çizgiyi çizmek teknik olarak mümkün olmamış da olabilir. Bilemiyoruz. O halde VAR’daki Özgüç Türkalp’in müdahale için kanıtı da yok demektir. Neresinden bakarsanız bakın, bu golün iptali için mantıklı ve geçerli hiçbir sebep yok. Gol geçerli sayılmalıydı.
Sivassporlu Erdoğan’ın gördüğü her iki sarı kart da doğruydu. Hakem Erdoğan’a gösterdiği kırmızı kartta yanılmadı.
Maçın sonlarında Gouatas’a Nelsson’un faulü penaltıyı gerektiriyordu ancak öncesinde doğru bir ofsayt tespiti yapıldı.
‘’Josef kırmızı görmeliydi‘’
Hakem ekibi açısından, bazı kritik kararların verildiği bir mücadele oldu. Özellikle maç genelinde penaltı beklentilerinin olduğu pozisyonlar vardı. Tamamında hakemin devam kararlarında haklı olduğunu düşünüyorum. Özellikle 27. dakikada Emre Akbaba'nın şutunda, Wellinton'un elle oynadığı itirazında bulunuldu. Ancak top, Wellinton'un omuz başına çarpmıştı, penaltı yoktu. 51. dakikada Emre Akbaba'nın, Beşiktaş ceza sahasında kendisini kolay yere bıraktığını düşünüyorum. Masuaku'nun, Emre'ye belirli-belirsiz küçük bir teması vardı.
Kontrolsüz müdahale...
Emre, bu teması kullanarak, penaltı almak için kendisini kolay yere bıraktı, devam doğruydu. Benim açımdan, hakemin bu en büyük hatası daha önceden, sarı kartı olan Josef'in, 54. dakikada Belhanda'ya arkadan yaptığı kontrolsüz harakete sarı kart göstermemesiydi. Josef'in bu dakikada ikinci sarı kartı görerek atılması gerektiğini düşünüyorum.
‘’Hakemden sıfır hata‘’
Hakem Ümit Öztürk başarılı bir maç çıkarttı. Kritik kararları doğruydu ve maçın gidişatını etkileyecek bir hatası olmadı. 6. dakikada Borini’nin golünde faul yoktu. Hakemin gol kararı doğruydu. 20. dakikada Trabzonspor’un skoru 1-1 yaptığı golde, Bartra golü omuzuyla atıyor. Elle oynamadan söz edilemez. İlk yarının uzatma dakikalarında Bartra’nın bariz gol şansını önlemekten gördüğü kırmızı kart doğruydu. 56. dakikada Colley’in rakibinin umut vadeden atağını önlediği için gördüğü sarı kart da doğruydu. Dolayısıyla Colley, ikinci sarı kartla oyundan doğru şekilde atılmış oldu.
‘’N'Koudou'nun pozisyonu net kırmızı kart!‘’
Maçın 25. dakikasında N’Koudou, Kitsiou’ya kafa attı. Bu olay bir mücadele sırasında ya da oyuncular birbirlerine karşı efelenirken falan da olmadı. N’Koudou, hedef gözeterek geldi ve Kitsiou’nun burnuna kafasıyla vurdu. Bu kesinlikle kırmızı kartlık bir hareketti. Kitsiou’nun abartarak kendini yere attığını düşünsek bile bu durum yapılan şiddetli hareketi hafifletmez. Karaoğlan bu pozisyonu sahada gördü ve ona rağmen sarı kart gösterdi. VAR ona ikinci şansı verdi, kenara gelip izledi veyinekırmızı kartı vermedi. Buna ben eski bir hakem olarak anlam veremedim.
FIFA Kokardı gözden geçirilmeli
Birkaç gün önce Atilla Karaoğlan’ın 2023 FIFA hakem listesine girdiği TFF tarafından duyuruldu. Bir FIFA hakemi bu pozisyonu TV’deizledikten sonra hâlâ sarı kart olduğunu düşünüyorsa, bence ona FIFA Kokardı’nı layık görenlerin bu kararlarını bir daha gözden geçirmeleri gerekir.
‘’TFF Başkanı dikkate alınmamış!‘’
Maçın hakemi Halil Umut Meler’in tecrübesini konuşturduğu bir maç oldu. Yerinde ve zamanında çaldığı düdükler ve çıkarttığı kartlarla maçın kontrolünü ilk dakikalardan itibaren elinealdı. Standardını maç boyu korudu. Belki göstermediği birkaç sarı karttan bahsedilebilir ama gösterilmeyen bu kartlar, maçın gidişatına etki edecek kartlar değildi. Maçta Meler açısından olumsuz gördüğüm tek husus, kendisinetoplu haldeyapılan itirazlara duyarsız kalmasıydı. Dünya Kupası için verilen arada, TFF başkanı bizzat bu itirazlara karşı katı tedbirler alınacağını ifade etmişti. Meler, TFF başkanının bu açıklamalarını dikkate almamış gibiydi.
Penaltıya gerek yok
18'de Trezeguet’in Samuel’e faulünde çıkan sarı kart doğruydu. 21'de Gomez’in Serdar Aziz’in ayağına bastığı pozisyonda Meler doğru bir sarı kart çıkarttı. Ancak etrafını sararak şiddetli itiraz eden Trabzonsporlu oyunculara kart çıkartmadı. 38'de Trabzonsporlular penaltı beklediler. Hem elle oynama hem de Serdar’ın rakibinefaul yaptığını düşündüler ancak pozisyonda penaltıyı gerektirecek bir ihlal yoktu. 41'de Abdulkadir’in Crespo’ya faulünde Trabzonsporlu oyuncu sarı kart görmeliydi.
Meler haklıydı
42'de Bakasetas’ın Batshuayi’yi ittiği için gördüğü sarı kart doğruydu. Batshuayi’ye çıkan sarı kartın isecezayı dengelemek için çıktığını düşünüyorum. Gösterilmemesini daha doğru bulurdum 45+8'de Bartra ceza sahasında yerde kaldı ve penaltı bekledi. Serdar’ın rakibine penaltıyı gerektirecek bir müdahalesi yoktu. Bence devam kararı doğruydu. 55'te Vitor Hugo’ya çıkan sarı kart doğruydu. 57'de daha önceden sarı kartı bulunan Crespo, Abdulkadir’e faulünde ikinci sarı kartı görerek atıldı. Meler bu karında haklıydı. Crespo net bir şekilde rakibinin ayağına kontrolsüz şekilde basmıştı. Crespo’nun gördüğü ilk sarı kart da doğruydu.
‘’Meler en uygun isim‘’
Futbol hakemliğinde yaşanan tartışmaları farklı boyuta taşıyacak bir aşamaya geçildiği kanaatindeyim. Başkanlarının katıldığı bir oturumda, maç yönetecek hakemler ‘Dijital Atama Yöntemi’ ile belirlendi. Türk futbolunun faydasına olacak hiçbir uygulamaya karşı değilim. İnşallah bu uygulama futbola hizmet eder. Ama baştan beri benim fikrim: Bu uygulamanın tartışmaları azaltmak yerine daha da arttıracağı yönünde! Önceki akşam sosyal medyamdan, Trabzonspor-Fenerbahçe maçının hakeminin Halil Umut Meler olacağını yazmıştım. Benim gibi hakemlikle iştigal edenler ve hakemliği takip edenlerin de fikri aynıydı. ‘Dijital Atama Yöntemi’ de Meler ismini bu maça atadı.
Kamuoyuna da bilgi verilmeli
Demem o ki, bu yöntem şimdilik bize yeni bir şey sunmadı. Herkesin beklediği isim bu maça atandı. Belki yanılıyorumdur ve gelecek günlerde farklı isimlerin de tahminimiz dışında, atandığını görebiliriz. Algoritmanın hangi kriterleri içerdiği, kriterlerin nasıl oluşturulduğu ve yöntemin işleyişi hakkında başkanlara bilgi verilmiş. Bu bilgilendirmenin kamuoyuna da yapılması gerektiği kanaatindeyim. Yorumlarımız da o zaman daha sağlıklı bir temele oturabilir.
Maç, hakemini bulmuş
Meler, bugün itibariyle Türkiye Ligi’nin en önde gelen hakemi ve performans/tecrübe/yetenek olarak bu maça en uygun isim. Bu tarz maçların altından kalkabilecek ender hakemlerimizden. Maç hakemini bulmuş diyebiliriz. Yaklaşık 50 gündür maç yönetmeden, böylesi önemli maça çıkacak olan Meler, umarım maç ritmi olmadığı için sıkıntı yaşamaz. Aslında 1.Lig’de maçlar devam ediyordu. MHK, bu mücadeleye çıkma ihtimali olan hakemlere orada görev vererek, ısınma şansı sunabilirdi. Önümüzdeki haftalarda oynanacak Galatasaray-Fenerbahçe derbisini, o güne kadar performans sıkıntısı yaşamazsa, Atilla Karaoğlan’ın yöneteceğini düşünüyorum. Bakalım ‘yapay zekâ’ ile benim fikrim yine örtüşecek mi?