‘’Eğlendi, eğlendirdi‘’
Gün içinde patlayan ‘Şenol Güneş Milli Takım’da’ haberlerinin getirdiği şaşkınlık ve belirsizlik maçı daha da anlamlı kılmıştı. İlk devreleri genellikle ‘uykuda’ geçiren Beşiktaş bu maçta da benzeri tutum içindeydi. Farkı, yeni transferi Burak’ın girdiği ve birini golle sonuçlandırdığı pozisyonlarla az pozisyona rağmen oyunu sürekli elde tutma becerisiydi.
Oyunu öne taşımaya kalkıştığı anda Beşiktaş’tan sert yanıtlar alan Bursa oyunu rölantiye almaya kalkışınca fatura da ağır oldu. Burak en iyi yaptığı işlerden birini icra etti! Son 10 dakikayı ihmal ederek söylersek şimdiye kadar izlediğimiz en çaresiz Bursa’yı görmemizin nedeni Beşiktaş’ın egemen oyunuydu. Beşiktaş gol attı... Gol pozisyonları buldu... Taraftarını eğlendirdi... Taraftarı eğlendi... Futbol başka ne ki?..
Gecenin sorusu
Etkisiz Bursa’nın sol kenarındaki Yusuf Erdoğan’ın Gökhan Gönül üzerindeki yıpratıcı baskısı Beşiktaş’ta bir sağ bek sorununu gösteriyor olabilir mi?
Maçın starı
Beşiktaş’a transferi taraftarının bir bölümünü rahatsız eden Burak Yılmaz’ın performansı.. Benim için özel bir oyuncu olan Atiba’yı da ihmal etmeyelim..
Maçın olayı
Bu kadar hakim olunan bir maçta Yusuf Erdoğan’ın Beşiktaş sağ kanadını darmadağın etmesi ve buna bir çözüm üretilememesi.
Kısa mesaj
Bu maçta iyi oynayıp taraftarına eğlence vaad eden Beşiktaş’ı Şenol Güneş sonrası kimbilir neler bekliyor?
‘’Kagawa fişi çekti‘’
Takım yapısı darmadağın olsa da kulüp genetiği ve hakkınca futbol takımı olmanın iş görürlüğü pek çok sorunu hallediyor. Zorunluluklar Şenol Güneş’i gençlik enerjisiyle harmanlanan olgun bir takım sahaya sürmeye zorluyor. Bu enerjik oyun ilk yarının gösterişli takımı Antalya’yı ilk devre boyunca etkisiz kılmalarına yetti. Kim ne derse desin, Beşiktaş uzun süredir bir ‘Atiba takımı’dır. O formdaysa Beşiktaş başkalaşıyor. Öncelikle onun sayesinde çabuk düşünen, seri hareket eden ve bitiriciliği yüksek bir Beşiktaş izliyoruz. Bu maçta da ilk devre boyunca Ljajic’i elmas gibi parlattı. Ancak ikinci devre 50’de yedikleri golden sonra oyunu ellerinden kaçırdılar. Bu bölüm Şenol Güneş ve ekibinin üzerine düşünmesi gereken sorunların başında geliyor. Bu bölümde Antalya topu alıp ve oynamaya başlamıştı ki, imdatlarına Lens’in hızlı hücumu yaratan inadı yetişti. Paralize olan Antalya öyle alanlar bırakıp öyle kontralara izin verdi ki, şaşırmamak elde değil! Neticede, dokunduğu ilk iki topla iki gol yapan Kagawa’ya da fişi çekmek kaldı.
Gecenin sorusu
Beşiktaş’ın gözle görülür düşüşü ilk yarıdaki skorun rehavetiyle mi yoksa fiziksel yetersizlikle mi açıklanmalı?
Maçın starı
Şüphesiz ki, Adem Ljajic. Elbette onu böyle gösterişli kılan önce Atiba ardında da Dorukhan’ı ihmal etmeden...
Maçın olayı
Öncelikle Türkiye’de topla ilk buluştuğunda gol yapan Kagawa.. Ardından ligin ilk yarısının ‘gösterişli takımı’ Antalya’nın anlaşılamaz düşüklüğü ve dördüncü golden sonra sahada kaybolmaları.
Kısa Mesaj
Eksilen Beşiktaş ilk devredeki temposuyla maçı kopardı. Sonucu onların yaptıkları kadar Antalya’nın yapamadıkları belirledi desek yanlış olmaz...
‘’Quaresma, son şakasını yaptı!‘’
Temel prensibi, ‘özellikle ilk devre öncelikle değil sadece kendi alanını kapat’ olan Erzurum karşısında Beşiktaş’ın seçenekleri zaten sınırlıydı. Öncelikle ‘iki kanat’lı ama tek seçenekliydi; Ricardo Quaresma. Lens devre boyunca sadece ‘hayali kanat’ olarak görev icabı alan değiştirip durdu. Diğer seçenek Adem Ljajic aksiyonlarıydı ancak o da sade oynamak yerine önceliği ‘inceciliğe’ verince Beşiktaş birkaç şut dışında rakip kaleyi zorlayamadı. Bu denli kalabalık savunmada koşu için gerekli alanı bulamayan Burak Yılmaz’ın ne yapabileceği de malumdu! Burak/Caner değişikliğinin ardından Beşiktaş oyuna tempo yüklediyse de bu telaş ve disiplinsizliği berberinde getirdi ve o karmaşada golü yediler. Beraberliğin ardından tam oyunu yeniden ele almışken takımdan ayrılacağı söylenen ‘Quaresma son şakasını yapınca’ konu da kapandı.
Gecenin sorusu
Kiralık gelip bonservisi alınan Lens ile öngörülebilir tribün tepkisine rağmen transfer edilen Burak Yılmaz’ın performansları Beşiktaş’ın yakın geleceğini tehdit eder mi?
Maçın starı
Avrupa’nın en yaşlı liginde 30 yaşındaki kaleci Sehic ile stoper Egemen Korkmaz (36). Hakikaten ilginç bir ülkeyiz!..
Maçın olayı
İki haftadır VAR’la yatıp münakaşayla kalkan Türkiye’de bir maçın ‘VAR tartışması’ olmadan tamamlanması.
Kısa Mesaj
Beşiktaş bütçesi transfer yapamıyor, eldeki oyuncuları tutamıyor, oyuna da hakim olamıyor. Ligi sükunetle bitireceklerini tahmin etmek zor değil...
‘’Düzen ve ezber yener!‘’
Günümüzde futbol, ağırlıklı olarak bol tekrara bağlı ezberdir. Yetenek ise bu ezberlenmiş hali başkalaştırıp gösterişli, sonuç alan hale çevirir. Dün akşamın ilk yarısında tekrara bağlı hazır ezberi olan, üstüne bu oyunu geliştirecek yeteneklerle yükseltilen takım olan Başakşehir’di. Sosa ve Onazi’den yoksun olduğundan orta sahayı organize edemeyeceği haniyse kesin olan Trabzon, yediği üçüncü golün ardından Ekuban ile bulduğu golle oyuna romans yükler gibi oldu. Yusuf’un golüyle heyecan iyice yükselirken, Trabzon oyuna tutunmaya çalıştı ancak Başakşehir doğru yerleşim, sakinlik, bilgi ile maçın aleyhine dönmesine izin vermedi.
Gecenin sorusu
Trabzon buraya geldiği oyunu devam ettirebilir mi? Soru buydu.. Bence eksiklerini giderirse eder ama Başakşehir şu an ligin en sağlam ekibi değil mi?
Maçın starı
Mossoro; Başakşehir’in hücum mimarı. Ardından İrfan Can Kahveci; güç, hücuma katkı ve bitirici hamleleri nedeniyle.
Maçın olayı
Robinho, Emre, Arda... Üç oyuncu bu kadar etkisizken Abdullah Avcı’nın takımı bu kadar etkiliyse bunu sizce kime yazmak gerekir?..
Kısa mesaj
Ligin en tutarlı oynayan takımı Başakşehir. Onları zorlayacak en yakın takım sizce kim?
‘’Bir maç izledik, boşu boşuna!‘’
‘Yerli oyuncu kuralı’nı bilmeyen teknik adama takım veriliyor, kimse şaşırmıyor. Belli ki kuralı bilen de yok ki, bilmeyeni uyarmıyorlar! Dorukhan’ın muazzam golüne kadar Beşiktaş savunma kanatları önden destek alamadığı için darmadağındı. Gerek Lens/Caner gerek Quaresma/Gökhan koridorunun geçirgenliği Akhisarlılar’a ‘ha oldu ha olacak’ dedirttiyse de Bokila, Manu, Serginho’nun son vuruşlardaki etkisizlikleri Beşiktaş’ın şansı oldu. Kenarlar işlemeyince gözlerin üzerinde olduğu Burak Yılmaz’ın bolca top ezdiği devrede Ljajic ve Dorukhan biraz da Medel yardımıyla takımı ayakta tuttular. İkinci devrenin hemen başındaki duran toptan gelen Gökhan golü etkin olmayan Beşiktaş’a oyun rahatlığı getirdi. Bu rahatlık, gol arayışına çıkan Akhisar’ın boşalttığı alanları Ljajic merkezli ikili oyunlarla doldurdular. İlk devrenin etkisiz koridoru Gökhan/Quaresma hattı çalıştı ve oyun bir anda koptu.
Gecenin sorusu
Oğuzhan ve Tolgay gibi şampiyonluk görmüş, ülke için bir zamanlar üst düzey sayılan oyuncular Dorukhan Toköz’ü izlerken ne düşünüyorlardır acaba?
Maçın starı
Maçtan kopmaya kıl payı kalan Beşiktaş’ı oyuna çeken Adem Ljajic ve yardımcıları Dorukhan Toköz ile Gary Medel.
Maçın olayı
Beşiktaş tribünü için bıçak sırtı bir oyuncu olan Burak Yılmaz’ın oyundan çıkarken ıslıklanması. Onun da tıpkı bir gece önce çıkarken ıslıklanan Slimani gibi oyunu tamamlaması gerekirdi. Bu sorun iç sahada daha yakıcı olabilir.
Kısa mesaj
Akhisar kadrosunda 13 yabancı var yine de oynanan oyun bu. Beşiktaş’ta ise Larin’e evet ama gözüm yine de sahada Güven’i aradı...
‘’Beşiktaş acı çekti!‘’
Maç başladı ve hakem Çakır’ın kararına göre goldü. Dorukhan attığı gole sevinirken yere yığıldı. Bu arada VAR’daki görüntüyle karar değişti ama Dorukhan sahayı sedyeyle terk etti! Diagne golü attı ve sahaya zulaladığı maskeyle sevincini yaşadı. VAR kararıyla gol iptal, Diagne’ye sarı kart ve bir sonraki maç cezalı. Bu ara maç kaç dakika durdu kimsenin derdi olduğunu sanmıyorum. Devre bundan gayrı ne mi oldu? Kasımpaşa sahada topla buluştuğu her an kaybedene kadar eğlenirken Beşiktaş adeta acı çeker gibi her topu ezdi, kaybetti, heba etti. O eğlenen Kasımpaşa savunmadaki 6’ya 2’de biraz da Ramazan’ın savrukluğundan golü yedikten sonra ki, Beşiktaş’ın ilk atağa benzer atağıydı, iş değişir gibi oldu. Yine de Beşiktaş savunmasının dağınıklığı Kasımpaşa’yı oyuna çağırmakta baştaki iştahını gösterdi ve oyun başa döndü. Ve gol dağılımı beklenenlerden değil de orta saha ağırlıklı olunca Kasımpaşa farka gitti.
Gecenin sorusu
Gerçi hep böyleler ama Kasımpaşa iki hafta önceki Kayseri maçı ritminde oynadı. O maç da böyle biterdi ama 0-3 tamamlandı. Acaba Beşiktaş o maçı analiz etmiş miydi?
Maçın starı
Kasımpaşa’nın ilk yarı boyunca oynadığı oyun. İlla biri denecekse hem defans hem orta saha olmayı beceren Ben Youssef...
Maçın olayı
Milli takımın başına geçsin mi geçmesin mi diye tartışılan Şenol Güneş’in takımının ilk devredeki halini kenardan öylece izleyişi! Böyle bir durum milli takımda ‘ulusal sorun olurdu’ diyen olursa şaşırmam...
Kısa mesaj
Daha az maç yapmayı avantaj sayıp böylesi durumlarda ‘duruş’ belirleyen çok insan vardır. Türkiye Kupası da oynayamayan Beşiktaş bu haliyle içerideki 9 maçı nasıl halledecek? Bekleyip göreceğiz...
‘’Beşiktaş'ın stoper sorunu!‘’
Trabzon’un ilk devre boyunca gözle görünen fiziksel üstünlüğünü eritmek için Beşiktaş topu ayağında tutmaya özen gösterdi. Lakin ayağındaki topu önde işlevsel kullanacak bir organizasyona sahip miydi, işte sorun tam da buradaydı. Üstelik muazzam bir stoper sorunu varken!.. Golü yedikleri pozisyonda çoğu kişi Medel’in zamanlama problemine takılacaktır. Ancak stoperler Vida/Necip’in nerelerde olduklarına bir bakın! Hatta golden önceki Trabzon’un son gol girişiminde Atiba’nın altı pas içinde kestiği topta ki stoper yerleşimine!...
İkinci devre Beşiktaş golü yedikten sonra her şey oldu. Goller, VAR ve iptal, tempo... Uzatmada üçe iki pozisyonda Batuhan, Rodellega’ya topu geçiremedi ve o top dönüp Beşiktaş golü oldu! Futbol işte... Neresinden bakarsanız bakın hangi takımı tutarsanız tutun, bunca yıl o kadar paranın ‘kırpık yıldız’lara çarçur edildiği ülkede umuda umut katan bir maçtı.
Gecenin sorusu
Burak ve Onur’un ardından Trabzon’da ciddi bir rahatlama/güven gözleniyor! Buna ‘futbolcu sorunu’ deniyor. Acaba bu oyuncuları alacak takımlar bu riski öngörüyor mu?
Maçın starı
Oyuna umut, romans ve gelecek koyan gençler; başta Uğurcan ÇakırÖ Ve devamında Hüseyin Türkmen, Yusuf Yazıcı, Abdülkadir Ömür, Batuhan Artarslan, Dorukhan Toköz, Güven Yalçın.
Maçın olayı
Kuşkusuz ki, Beşiktaş’ın kendi taç atışından gol yemesi ve Dorukhan’ın VAR nedeniyle iptal edilen golü. Ve iptal kararı verilene kadar geçen sürenin devamında Beşiktaş’ın temposundaki gözle görülür düşüş...
Kısa mesaj
Love, Larin gibi klasik santrforlar varken Şenol Güneş’ten ‘belirsizliğe’ yapılan bir değişiklik; Mustafa Pektemek. Ve futbolun cilvesi; gol...
‘’Elde kaldı Süper Lig!‘’
Günümüz futbolunda ‘vakit nakittir’. Beşiktaş, çoğu maçta olduğu gibi ilk devreyi durağan geçerdi. Bu nedenle ilk devre için yazılacak aksiyon sayısı ikiyi aşamadı. İlkinde Dorukhan’ın kenardan getirdiği top üst üste direkten dönerken ikincisinde rakip kornerden golü buluyordu. Onun dışında Beşiktaş ayağında tuttuğu topu gezdirip durdu sadece. Beşiktaş’ın dinlendirdiği ilk devrenin ardından Malmö ikinci devreye güçlü girip yüklenince işler de sarpa sardı. Önce Karius köşeden çıkardı ardından defans arkasına sarkan rakip golü buldu. Yedek kulübesinde oyuna doğrudan etki edecek oyuncusu bulunmayan Şenol Güneş, Babel sonrası çöken sol tarafı Gökhan Töre ile hareketlendirmeye çalıştı. Ancak gol arayan Beşiktaş orta saha ile defansı arasındaki alan genişlediği için Malmö sürekli tehlikeli kontralar buldu. Quaresma’nın kendini attırmasının ardından takımoyundan iyice düşünce iş son beş dakikadaki bireysel belirsizliklere kaldı. Oda olmayınca Beşiktaş için tek yarışma, lige kaldı...
Gecenin sorusu
Bu tertip ile Beşiktaş’ın ligde de işi zor. Onlar da devre arasına en az hasarla girmeye çalışacaklardır.
Maçın starı
Golü de atan Marcus Antonsson. Beşiktaş için ise Dorukhan Toköz. Ayakta kalma gayreti ve itirazı nedeniyle... Ve elbette kurtaran Karius..
Maçın olayı
Beşiktaş’ın yedek kulübesinin oyun etkisi olmayan oyuncularla dolu olması!.. Ve diğer ‘olay önerisi’; bulabilirseniz iki takımın maç önü ısınma disiplinini izleyin!..
Kısa mesaj
Üst üste maç yapmaktan şikayet edilen yurdumuzda UEFA’dan da elenen Beşiktaş haftada bir maç yapacak. Bu durum takımı güçlü mü kılar, güçsüz mü? Ya maddi kazanç?









































