Arama

Popüler aramalar

‘’Luce'nin aklı lazım‘’

Lucescu gibi futbol alimlerinin bu saatten sonra kulüplere ‘akıl’ katması çok daha önemli. Saha kenarına inmesini ise doğru bulmam. Galatasaray’ın ayrıca Arda Turan gibi bir ikona ihtiyacı olduğuna şüphe yok...

Galatasaray tüm kadro planını Tudor üzerinden yaptığı için bugün adım atamıyor. Lucescu’yu doğrudan teknik direktör olarak getirmelerini beklemiyorum. Luce’nin saha kenarına inmesini de doğru bulmam. Lucescu gibi futbol alimlerinin bu saatten sonra kulüplere ‘akıl’ katması çok daha önemli. Dursun Özbek yönetiminde eksik olan şey de bu futbol aklı değil mi zaten. Luce gibi akil adamla çalışsalar bir sezon içinde Serdar Aziz ve Ahmet Çalık’a 10 milyon Euro’yu aşkın para harcayıp yana yana stoper aramazlardı.

Özbek yönetimi 2015 Haziran’ından bu yana inanılmaz hatalar yaptı. Florya’da bugün yaşanan dönüşümü kademeli olarak son şampiyonlukla hayata geçirmeleri gerekirken Bilal transferini büyük bir hamleymiş gibi anlatmalarının cezasını çekiyor koca Galatasaray camiası. O yüzden Lucescu’nun teknik direktörlüğünden önce futbol aklına muhtaçlar.

Arda Turan lider olur

Galatasaray’ın Arda Turan gibi bir ikona ihtiyacı olduğuna şüphe yok. Sneijder gittikten sonra bugün Selçuk da dahil Galatasaray taraftarının sembol olarak gördüğü oyuncu sayısı kaçtır? Sadece 1... O da Muslera. Arda’yı aldığında liderini de bulmuş olacak Galatasaray. Arda iki kenarda da oynar, topu saklar ve oyunu kurgular. Galatasaray’ın kenarda Rodriguez ve Yasin ile sezonu sorunsuz geçirme ihtimali yok. Zaten bu ihtimal güçlendikçe taraftar kriz geçirip kombine yakıyor. Arda ve Feghouli gelirse, Yasin ile Rodriguez birer hamle oyuncusuna dönüşür ve sanırım son yıllardaki en sağlıklı kadro mühendisliğinin yolu açılır. Merkezde Belhanda, gelirse iki kenarda Feghouli ve Arda ile üç oyun kuruculu bir düzen, pratiği artırıldığında Galatasaray’a Avrupa hezimetini unutturacak bir sezon yaşatabilir.

Baskıyı yönetmek zorunda

Şunu hatırlatmakta fayda var; Arda, gazeteciye saldırıp Milli Takım’ı bırakmasının ardından Türkiye’ye dönerse sadece Galatasaray’ı değil üzerindeki baskıyı da yönetmek zorunda kalacak.

Terim ile hesap değişir

Fatih Terim’in Milli Takım’dan ayrılması ortaya yepyeni bir hesap çıkaracaktır. Tudor’un yerine Terim’in ismi çokça konuşulmaya başladı. Terim gelirse, Galatasaray yönetiminde bazı isimler olmaz, Florya’nın yönetimini Özbek’lerden alır ve elbette Arda Turan’ın gelişi rafa kalkar. Aslında Galatasaray’daki kadro dönüşümü tam da Fatih Terim’in 2011 yazında yaptığı kıvama ulaşmış durumda. Yani kadroyu Tudor yaptı, elimiz kolumuz bağlı diyecek bir durum yok. Arda dışında Feghouli ve bir ön libero ile Terim’in istediği kadro hazırlanmış olur.

Orta saha kanayan yara

Arda, Feghouli bir yana Galatasaray’ın kanayan yarası orta saha. Galatasaray rakip Ostersunds bile olsa kaleye gidemiyorsa (ilk maç), beklerin kademeleri boş kalıyorsa, duran toplarda ikinci topu kullanamaz hale geldiyse ve kısır bir takıma dönüştüyse bunun birinci sorumlusu Melo sonrası orta sahasıdır. Galatasaray’ın Arda ve Feghouli transferinden önce merkezine iyi bir ön libero alması şart. Tolga, Galatasaray seviyesinde değil ama Selçuk’u hayata kazandırıp oyununu düzeltmek için bu hamleyi yapmak zorunda.


27 Temmuz 2017, Perşembe 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Kjaer giderse hesap karışır‘’

Aykut Kocaman Fenerbahçe’ye zor bir dönemde geldi. UEFA’nın kriterleriyle transfer yapmak kolay değilken takımı değiştirmesi ve yarıştırması da kolay olmayacak. Bunun için oyuncu satmak zorundalar. Kjaer, Sevilla’ya 12 milyon Euro civarına giderse Fenerbahçe transferde rahat bir nefes alır almasına da Kocaman sahada o nefesi alabilir mi, orası tartışılır. Kjaer-Skrtel ikilisi geçen sezon ligin en iyi tandemiydi. Kjaer giderse defansta büyük bir gedik açılır. Neustadter ya da devşirme Topal’la sezonu bitirmek büyük risk. Stoperi bozmak yerine RvP’yi ikna etmek daha mantıklı bir seçenekmiş gibi duruyor.

RvP’nin satılması daha mantıklı

Fenerbahçe, Robin Van Persie’ye Türkiye Ligi standartlarının çok üstünde bir maaş ödüyor. İki yıldır hiç olumlu geri dönüş alamamasına rağmen bu sezon da ödemeye devam edecek. RvP sağlıklı kalabilse kazandığı para az bile, buna şüphe yok. Ama kulüp doktorlarının yaptığı açıklamalar ışığında Aykut Kocaman onun üzerine sezon planı yapamayacağa benziyor. Kjaer ya da Skrtel gibi pozisyonlarının en iyilerini satmaktansa RvP’yi Feyenoord’a göndermek çok daha mantıklı bir seçenek olur. Fenerbahçe, RvP kalsa bile önüne santrfor alacak, Sow dönebilir ve ekim gibi Fernandao da katılırsa sorunsuz bir forvet rotasyonuna sahip olabilir.

Ozan’ın sorunu!

Ozan Tufan, Bursaspor’da 20 yaşına kadar ne öğrendiyse Fenerbahçe’de onunla idare edeceğini sanıyor. Bu çok büyük bir yanılgı. Oysa İstanbul’a geldiği gün Atletico Madrid oyuncusu olacağı günün hayalini kurmalıydı. Tamam 3. sezona 3. farklı hocayla başlıyor olabilir ama Topal da, Alper de, Kjaer de aynı durumda. Onlar seviyelerini koruyabiliyorlarsa Ozan da koruyabilmeli. Neticede A Milli Takım’ın banko oyuncusundan bahsediyoruz. Ozan’a yeni transfer Eljif Elmas’ın sosyal medya hesabına bir bakmasını tavsiye ederim. 99 doğumlu bir futbolcunun nasıl Ronaldo fiziği yaptığını görmesinde fayda olabilir. Çünkü fizik yeterli olmadığında beyin ayağa hükmetmiyor. Ozan’ın sorunu biraz da bu, çözümü ise hiç zor değil. Önce iyi bir diyet, biraz kas kütlesi sonra futbol gelişimi.

Hâlâ Lens’e ihtiyaç var

Kimse Dirar’dan mucize beklemesin. Nabil Dirar, Monaco’da oynadığı 5,5 sezonda hiç bir zaman süper star değildi, hele geçen sezon Bernardo Silva uçarken kulübede bekledi. Fenerbahçe taraftarı Dirar’dan Lens performansı beklerse hayal kırıklığı yaşar. Çok farklı tarzları var. Lens ikili mücadele kazanan, ayakta kalan, hep kaleye giden sorun çözücü bir forvetti, Dirar pas seçeneği arayan ama daha az sorun çözen bir oyuncu. Arada fark var. Fenerbahçe santrfor ile birlikte Sunderland’te iyi bir hazırlık dönemi geçiren Lens’i alabilirse sorununun çok önemli bir bölümünü çözmüş olur. Aykut hoca takımının 3. bölgede kalma süresini artırmayı planlıyor ve bunun için hala Lens’e çok ihtiyaç var.

24 Temmuz 2017, Pazartesi 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’İsla tam isabet, golcü şart‘’

Şener, Hasan Ali ve İsmail, yeni Fenerbahçe’nin oyununda sorun yaşıyor. Dirar’ı sağ beke çekmek, Lens gelmeyecekse ön tarafı boşaltır. O yüzden Mauricio İsla transferi Fenerbahçe için zorunluydu. İsla’nın kulüp performansları çeşitlilik gösterse de Şili Milli Takımı’ndaki grafiği hep yukarı yönlü. Şili’de dakika kaçırmadan sağ bek oynayan İsla, 2015 ve 2016’da Copa Amerika’yı kazandı, 2017 Konfederasyon Kupası’nda finali gördü. Finalde Almanya’ya karşı stoper oynaması da cabası. Juventus sonrası QPR’da sağ bek, Marsilya’da ön libero olarak geçirdiği sezonlar düşünülürse Fenerbahçe çok yönlü, esnek ve faydalı bir oyuncu alıyor. İsla, Dirar’ı önde tutmak için iyi bir seçenek fakat Fenerbahçe’nin hücumda kaldığı süreyi ve pas sayısını artıracak net bir santrfora ihtiyacı var.

Pas sayısı artmalı

Aykut Kocaman’ın zorlu rakip seçimleri tamamen gelişim odaklı. Hoca, oyuncularını daha pasör hale getirmenin derdinde. Bunun için her 60 saniyeye düşen pas girişim sayısının 10’lara ulaşması şart. Bu da topa daha çok sahip olan esnek bir oyuncu grubuyla mümkün.

Santrforla düzen değişir

Valbuena, Ekici, Dirar ve İsla bu oyun için ideal. Ama yetmez. Çünkü bu oyuna güçlü bir santrfor gerekecek. Van Persie sağlıklıyken rakibi yok. Fakat üzerine sezon planı yapılacak durumda değil. Bony ya da Batshuayi tarzı 3. bölgede daha uzun süre top tutacak, pas istasyonu olacak iyi bir skorere ihtiyaç olduğu aşikar.

İdeal 3’lü aranıyor

Orta sahanın en yeteneklisi Alper değil elbette ama Salih ve Ozan’la kıyaslandığında en çok gelişim göstereni o. Aykut hoca onu forvet arkası ya da orta üçlünün içinde değerlendirmek istiyor ama Lens transferi gerçekleşmezse kenar forvet için de iyi bir alternatif olacak. Advocaat dönemi top kazanma becerisini geliştirdiğine şüphe yok ama vazgeçilmez olmak için pas kalitesini yükseltmeli. Savunmadan hücuma geçişte doğru taşıyıcı hala aranıyor. Bilbao ve Monaco maçlarında görüldü ki Souza ve Ozan geçiş için doğru isimler olmaya uzaklar. Daha hızlı ve daha pasör takım için ideal orta 3’lü Topal, Ekici ve Alper olabilir.

21 Temmuz 2017, Cuma 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Bekler Lens'i çağırıyor‘’

Fenerbahçe için oyunun iki yönünde de temel sorun bek kaynaklı. Aykut hocanın kafasındaki dominant modelde Hasan Ali ve Şener, bu halleriyle bu oyunun beki olmaya uzaklar. Nabil Dirar sağ forvet için transfer edildi ama beke itilecek gibi görünüyor. Monaco’da geçen sezon 4 maçta sağ bek oynadı.

Şüphe yok...

Hücum çıkışlarında zor top kaybetmesi ve pas kalitesi sağ bekte oynadığı 4 maçta artı hanesine yazılabilir ama savunmadaki duruş hataları hocasına az uykusuz gece geçirtmedi. Bükreş maçına kadar Aykut hocanın Dirar’ı sağ önde kullanma ihtimali yüzde 80’ler seviyesindeydi. Ama ilk fırsatta Dirar’ı sağ bekte deneyeceğine şüphe yok. Bu değişim sonucunda Dirar gibi bir forveti sağ beke itmek Lens gibi bir oyuncunun transferini ‘olmazsa olmaz’ yapacaktır.

Rolü yakın olur

Valbuena, Marsilya’da şampiyonluk yaşadığında kenar oyununu iyiden iyiye öğrenmişti. Bu gelişim ona Fransa Milli Takımı’nın kapılarını da açtı. Lyon’da Bruno Genesio onu sol kenarda ikinci bir oyun kurucu olarak oynattı. Valbuena’nın Fenerbahçe’deki rolünün buna yakın olacağını düşünüyorum. Tabii bunun için Ekici’nin merkezi yönetebiliyor olması gerek. Valbuena merkezde, Dirar sağ bekte oynayacaksa, iki kenar forvet kim olacak sorusunun karşılığı koca bir soru işareti.

Geçiş oyuncusu olmalı

Volkan Şen, Emenike, Sow ve Wiel gönderildi. İlk hazırlık maçında çok eksik vardı fakat görünen o ki, Valbuena da Ekici de nokta atışı transferler. Bu dönüşümde Ekici’nin rolü belirleyici olacak. Topal’ın stoper, Ozan ve Souza’nın merkezde oynadığı ilk sınavda Mehmet Ekici’nin geçiş oyuncusu rolüne soyunamaması Fenerbahçe’nin hücum düzenini etkiledi. Fenerbahçe’nin Pereira ve Advocaat ortaklığıyla oluşan kimliğinden kurtulması için Aykut Kocaman’ın önünde iki seçenek var; 1- Ozan ve Souza’yı başka role sokmak. ile (Salih)-Ekici Topal-Alper 2- katsayısını yetenek geçişteki ama yeterli Niceliği yükseltmek. merkezden bir tartışılır niteliği çıkarmak yapı üçlü bir değişmez kolay değil.

12 Temmuz 2017, Çarşamba 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Kameni Volkan'ı kesemez‘’

Fenerbahçe’nin Volkan Demirel ile kontrat yenileme kararı son derece yerinde. Fakat Demirel sonrası iyi planlanmalı. Aykut hocanın ifade ettiği, “Volkan’ı zorlayacak bir kaleci arıyoruz” cümlesindeki kaleci Carlos Kameni mi onu iyi ölçmek gerek. Bence değil. Volkan vasat bir sezon geçirmiş olsa da duygularıyla performansını artırabildiği için Kameni’yi de Fabiano gibi geride bırakır.

5 yıllık plan yapılmalı

Bu biraz Volkan’ın hangi antrenörle çalıştığıyla da doğru orantılı. Aykut Kocaman’ın gelişi en çok Volkan’ı yukarı çıkaracaktır. Ayrıca Volkan 36 yaşındaysa Kameni de 33 yaşında. Yani arada bariz bir fark söz konusu değil. Fenerbahçe’nin günü kurtarmak yerine 5 yıllık bir plan yapması daha doğru olacaktır.

Dominant forvet gerek

Sarı-Lacivertliler, geçen sezon 4 farklı tipte santrfora sahip olmasına rağmen takımın oyun yapısından dolayı bu bölgede kriz yaşamıştı. Sow kiralıktı, Emenike umutsuz vaka, Fernandao ise artı 100 kilo dönünce bugün Aykut Kocaman’ın Topuk Yaylası kadrosunda elde sadece Robin Van Persie kaldı. Onun üzerine sezon planlamak da kolay değil. Valbuena, Dirar ve Ekici önemli transferler ama Fenerbahçe’nin düze çıkması için net bir forvete ihtiyacı var.

Rolan uygun olmaz

Aykut Kocaman’ın aradığı santrfor Bordoeux’lu Diego Rolan tarzı kısa bir forvet değil. Daha dominant bir santrfora ihtiyacı var Fenerbahçe’nin. Robin Van Persie’nin arkasında kalmayı dert etmeyecek, tam tersi onunla uyum içinde çalışacak bir santrfor. Marsilya’dan Chelsea’ye gittikten sonra ilk 11’i unutan ama yine de araya 5 gol sıkıştıran Belçikalı Batshuayi atletik, dayanıklı ve bitirici bir santrfor.

04 Temmuz 2017, Salı 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Wesley büyük Belhanda iyi‘’

Wesley Sneijder ile Belhanda arasındaki en büyük fark; Wesley büyük, Belhanda iyi futbolcu. Dünya Kupası finali ve Şampiyonlar Ligi kupası onu büyüten faktörlerin başında geliyor. Ama bu büyüklüğü Galatasaray için ne kadar kullandı sorusunun yanıtı çok zengin değil. Juventus’a attığı gol, Hamzaoğlu ile gelen şampiyonlukta oynadığı rol... Daha fazlasını yapmalıydı. Yapmadığı için bugün gidiyor.

Belhanda ile yeni oyun

Belhanda, Montpeiller’de şampiyon olduktan sonra bir yıl daha kalıp Premier Lig’e gitmek yerine Dinamo Kiev’i tercih ederek kariyerinin en büyük hatalarından birine imza atmıştı. Çok yetenekli olduğu için doğru bir antrenörle toparlanması uzun sürmedi. Geçen sezon Lucien Favre ile Nice’te yeniden doğdu. Belhanda’yı Tudor için bu kadar cazip kılan özelliği ise her şablona uygun oyuncu olması.

Onun esnekliğini istiyor

Favre ile Nice’te 4-4-2 hariç tüm varyasyonlarda sahadaydı. 3-5-2’nin forveti, 4-3-3’ün kanadı, 4-2-3-1’in 10 numarası olmayı başarmış bir oyuncudan bahsediyoruz. Belhanda fizik olarak Sneijder’in önünde, daha kolay adam eksilten ve santrforu yöneten bir beyin. Tudor’un Belhanda’yı ısrarla istemesinin sebebi bu oyun esnekliği. Yoksa Belhanda’nın da yönetilebilir bir oyuncu olduğunu söylemek kolay değil.

02 Temmuz 2017, Pazar 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Elveda Wesley‘’

Galatasaray iki sezondur hem sahada hem masada sistematik bir düşüş yaşıyor. Şampiyonluğun ertesinde ligi 6. bitirmek, bu sezon 4. olabilmek köklü bir değişim gerektiriyordu. Dünyanın her futbol ülkesinde yaşanabilecek süreçler. Ancak yönetimin iki yılda yaptığı onca yanlış hamleye karşın suçu üzerine almadan hareket etmesi bu süreçte taraftarı Wesley Sneijder’e yaklaştırıyor.

En iyi sezonuydu

İstatistiki anlamda gönderilmeyi hak edecek bir performans sergilemedi Hollandalı. Hele de kariyerinin en çok gol katkısı (5 gol 17 asist) yaptığı sezonunu yaşamışken. Ama Galatasaray, Wesley’i performansı kötü diye göndermiyor. Tudor’un işini kolaylaştırmak için yapıyor bunu. Bruma’yı da bu sebeple sattılar. Tudor daha yönetilebilir bir oyuncu grubu istiyor. Sorunun Sneijder’in yüksek maaşı olduğunu da düşünmüyorum, zira Selçuk İnan’ın kontratı Wesley’i aratmayacak kadar yüksek. Ama Selçuk yönetilebilir bir futbolcu, Sneijder değil.

Sneijder’in hataları

Sneijder, İnter’de Claudio Ranieri ile mutlu bir dönem geçirse de hoca değişiminin ardından istenmeyen adam ilan edilmişti. Futbolsuz geçen 5 ayın ardından Galatasaray’a 2013 yılının ocak ayında geldi. Hem de Galatasaray, Selçuk-Melo merkeziyle uçarken, Terim’in istememesine rağmen çilek olarak geldi. O geldi diye düzen değişti, Terim 4-4-2’den 4-3-Sneijder-2’ye, Mancini ise 4-2-3-1’e dönüş yaptı.

Aynı hırsı göstermedi

Wesley sonrası Terim ile 1 (6 ay), Hamzaoğlu ile 1 lig şampiyonluğu kazandı Galatasaray. Ama son iki yıldaki hezimetlerde gözler hep Wesley Sneijder’in liderliğini aradı. Riekerink’in takımında gösterdiği hırsı sonrasında göstermemesi, hatta bu sezon Şubat ile Mayıs arasında tek bir gole katkı sağlayamamış olması hep akıllarda soru işareti bırakan unsurlardı. Ve görünen o ki; mevcut ortam ve Başkan Dursun Özbek’in son açıklamaları ışığında ayrılık kararı çoktan alındı...

01 Temmuz 2017, Cumartesi 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Hâlâ çok büyük oynuyor‘’

İbrahimoviç’e sadece bir futbolcu transferi olarak bakamazsınız. Zlatan 36 yaşında bile seviye göstergesidir. Fenerbahçe 2 sezon önce Van Persie ve Nani’yi getirdiğinde de ülkede geniş yankı uyandırmıştı. Ama gerek yanlış antrenör tercihi gerek oyuncu karakterleri bu transferleri faydalı kılamadı.

Önümüzdeki sezon Aykut Kocaman’dan beklenti sadece takıma antrenörlük yapması olmayacak. Tribünler ile yönetim ve takım arasındaki boşlukları da doldurması istenecek. Fenerbahçe Zlatan’ı ikna ederse tribünlerdeki boşluklarda gözle görülür bir azalma yaşanır. Bu saha dışı boyutu.

Saha içinde Zlatan’in yapacaklarının sınırı yok. Hala çok büyük oynuyor. Zlatan, Manchester United’ta beklentileri karşılamasına rağmen sezonu ağır bir sakatlıkla kapattı. Ama 36 yaşında bile nasıl gayretle iyileştigiyle ilgili belgesel ekibi çalışmalara başladı bile.

25 Haziran 2017, Pazar 02:30
YAZININ DEVAMI