Trabzonspor için daha önceki maç analizlerimizde farklı şeyler yazdığımız oldu. Sosa’nın maçı dedik, Burak’ın maçı dedik, Onur ekstra işler yapmak zorunda dedik. Yönetim için çok kritik dedik, Rıza Çalımbay’ın oyuna mutlaka taktik açıdan ağırlığını koyması gerekir dedik. Fakat bu kez durum farklı. Hem rakibin Beşiktaş olması sebebiyle farklı hem de bu sezonun kaderi açısından farklı. Yani Onur’dan Sosa’ya, Yusuf’tan, N’Doye’a, Usta’dan taraftara kadar beraber oynanmalı bu 90 dakika. Eğer bir yerde zaafiyet yaşanırsa o zaman Beşiktaş bunu affetmez.

3 puandan fazlası...

O nedenledir ki, Rıza Çalımbay, günlerdir idmanları hiç yapmadığı şekilde basına taraftara kapattı, sakin ve steril bir ortam yaratmaya çalıştı. Trabzonspor eğer bu gece sahadan istediğini, yani 3 puanı alarak ayrılmayı başarırsa beraberinde çok şey kazanacaktır. Onur’dan Rodallega’ya, yönetimden taraftara kadar. O nedenledir ki tüm dinamikler 1 haftadır harekete geçmiştir, artık sonucu teoriler değil pratikte yaşananlar belirleyecektir.

KISA MESAJ

Bu bir güç yarışı olduğuna göre Trabzonspor’un, zirvedeki rakiplerine ‘Sizden eksiğim yok’ deme maçıdır bu maç.

Beşiktaş’ın Fenerbahçe’yi geriden gelip yendiği maça dair Rıza Çalımbay’ın tespitleri son derece yerinde... Topu Beşiktaş’a bırakırken, topla oynama yüzdesi yükseldikçe Kartal’ın galibiyet şansı da artar. Buraya kadar tamam. Buna karşılık ne yapmak lazım peki! Yani işin teorisinde Rıza Hoca ile aynı fikirde olmayan zaten yok kadar azdır. Önemli olan bunu pratiğe dökebilmek. Sahaya çıkıldığında hem Beşiktaş’ın bu bağlantılarını kesmek hem de kazanmak için kendi oyununu oynamak. Trabzonspor bunu daha önce Fenerbahçe karşılaşmasının ikinci yarısında ve Göztepe mücadelesinin tamamında yaptı. Fenerbahçe’den topu ve inisiyatifi aldığında fark yarattı ama kazanamadı. Göztepe maçında da rakip kaleci faktörüne rağmen istediğini alamadı.

Kim Buraklık yapacak?

Yani teoride bir sıkıntı olmayan maçlarda 3 puan için pratik eksik kaldı. Şimdi bu noktada devreye Rıza Hoca’nın yapacağı tercihler girecek. Evet, çok formsuz oyuncuları da var ama belirleyici olabilecek yıldızları da. Tabi ki konuşmaya bile gerek yok, Burak Yılmaz’ın cezası Trabzonspor’u en çok etkileyecek faktör. Ancak oynayamamaktan dertli Rodallega için konuşma, bir şeyler yapma vaktinin de geldiğini söylemek gerekir.

Tek bölgede çözülmez

Bazı maçlarda savunma, bazılarında orta saha üzerinden kurgular yapılabilir ve karşılaşmanın orada çözüleceği söylenir ama bu 90 dakika için özellikle de Trabzonspor adına Beşiktaş sınavının tek bir belirleyicisi yok. Onur’dan beklentinin çok yüksek olduğu Sosa’ya, oradan da Rodallega’ya kadar bütün bir oyun oynamalı Bordo- Mavililer. Ve bu anlamda da yine Rıza Çalımbay’ı en çok zorlayacak tercihler hem rakibin avantajları hem de Trabzonspor’un dezavantajları itibariyle savunma hattı. Bu konuda son ana kadar bekleyip öyle karar vereceğini düşünüyorum.

Taraftarın görevi büyük


En büyük görevlerden biri de elbette Trabzonspor taraftarına düşüyor. Eskisi kadar panik yapmıyorlar ve soğukkanlılık seviyesi tribünlerde hayli yükseldi. Bu büyük bir avantaj. Özellikle Fenerbahçe maçında iyi bir sınav verdiler. Trabzon’u bilenler bilir, hafta içi geç saat maçı Trabzonlular için handikaptır. Uzak ilçe ve hatta köylerden ulaşım sorunu vardır. Ancak onların da bir kez daha bir fedakarlık yapacağını düşünürsek, sakin kalmaları, skor ne olursa olsun takımı taşımaları Bordo-Mavili oyuncular için büyük artı olacaktır.

Trabzonspor için ligin geri kalan kısmının bir anlam kazanması, Aytemiz Alanya maçında alacağı sonuca bağlıydı. Rakip ne kadar sıkıntılar içinde olsa da 6 haftadır ciddi kayıplar yaşamış bir takım için her rakip önemlidir. Öyle de oldu, 90 dakika Bordo-Mavililer için bitmek tükenmek bilmedi. Üzerine bir de basit hatayla rakip golü gelince stres katlandıkça katlandı. Ancak bu anlarda sahneye ustalar çıktı. Haftalardır sakat sakat oynamak zorunda kalan Burak, artık sazı eline alması gereken Sosa ve tabi ki Onur Kıvrak. Trabzonspor için çok önemli bir eşikti ve bunu atlamayı başardı. Artık gelecek hafta oynanacak Beşiktaş derbisinin de ligin de bir anlamı var. Her ne kadar Burak Yılmaz gibi bir isimden mahrum sahaya çıkacak olsa da Bordo-Mavililer büyük maçları hep bir başka oynuyor. Aytemiz Alanya mücadelesinde galibiyetin stattaki atmosfere de çok olumlu yansıyacağına hiç kuşku yok.

Gecenin sorusu

Haftalardır neredeyse idmana bile çıkamadan sakat sakat, ağrılar içinde maça çıkan Burak Yılmaz cezalı duruma düştü. Şimdi soru şu; Beşiktaş derbisinde Trabzonspor’da kim krallık yapacak.

Maçın starı

Öyle kritik anlarda öyle kurtarışlar yaptı ki, takımını ayakta tutan kaptan oldu. En az golleri atan Burak Yılmaz ve Abdülkadir kadar 3 puanda etkisi vardı. Alkışı hak etti.

Maçın olayı

Serkan Çınar, Abdülkadir’in attığı golden hemen önce Burak’a Isaac Sackey’in faulünde avantaj kuralını öyle güzel işletti ki, hep olması gereken bir olayı bize yaşatarak günün iyileri arasına katıldı.

Kısa mesaj

Bir maçtan fazlası yoktur özünde. Her maç 3 puandır ama dünkü 90 dakika Trabzonspor için gerçekten 3 puandan fazlasıydı. Sadece matematiksel olarak değil psikolojik açıdan da bambaşka bir geceydi.

Defalarca ‘tam zamanı’ dedik, olmadı. Trabzonspor, ayağına kadar gelen fırsatların tamamını kaçırdı. Bunda plansız transfer döneminin bugüne yansımalarının payı büyüktü. Rıza Çalımbay ile birlikte ciddi bir çıkışa geçen Bordo-Mavililer, eğer devre arasında olması gereken takviyeleri yapabilseydi durum bambaşka olabilirdi. Ancak başarılamadı. Kazanılabilecek kadar iyi oynanan maçlar da oldu ama sonucunda önemli bir kısmı berabere bitince kredinin de özgüvenin de sonuna gelindi.

Motivasyon çok

Şimdi olmazsa olmaz gecelerden biri yaşanacak. Ay temiz Alanya mücadelesi, Trabzonspor için dengeleri değiştire cek bir kapışma. Çünkü bu bahsettiği miz kö tü gidiş zinciri kırılabilir ve Beşiktaş derbisi öncesinde Bordo-Mavililer hayata tutunabilir. Olmaz mı, elbette ol ur. Rıza Çalımbay ve öğrencilerinin bunu gösterme si için de Ay temiz Alanya mücadelesi iyi bir fırsat. Bir başka motivasyon uns uru da ilk yarıdaki 3-0’dan 4-3 kaybedilen maç. Sonraki hafta oynanacak Beşi ktaş karşılaşmasını değerli hale getirmenin formülü bugünden geçiyor.,

Sosa sazı eline almalı

Kalitesinden, ayağına topun ne kadar yakıştığından bahsetmeye gerek yok. Ancak o maçın kader adamı olan Sosa’nın artık Trabzonspor’da sazı eline alması şart. Çünkü artık zor zamanlar ve orta sahada gerçek bir lidere ihtiyaç var. Yusuf, Abdülkadir çok iyi niyetli olsa da Sosa deneyimine sahip değil. Mutlaka ve mutlaka artık Sosa’nın ceza sahasına daha yakın oynaması ve hatta skor üretmesi gerekiyor.

Trabzonspor’da devre arasında Çalımbay adeta geleceği görerek bazı isteklerde bulundu. Forvete, kanatlara ve stopere. Forvet takviyesi için çok şey yazıldı, çizildi. Burak’ın bu transfere karşı çıkıp tavır aldığı bile iddia edildi. Oysa ki Burak bırakın kızmayı, küsmeyi, sevinirdi bile yükü hafiflese.Ancak Trabzonspor’un transfer anlamında son dönemlerdeki en şanssız hocasının talepleri ekonomik sorunlar çözülemediği için yerine getirilemedi. Buna rağmen Fırtına, ikinci yarıya oyun olarak hiç kötü başlamadı. Konya’da son dakikada yenen frikik golü, Fenerbahçe maçının ikinci yarısındaki kaliteli oyuna rağmen gelen beraberlik ve belki sezonun en iyi futboluyla Göztepe karşısında kaçan 2 puan Bordo-Mavililer’in psikolojisini bozdu.

Yeri dolmadı

Bu sürece Burak Yılmaz’ın sakatlığının da denk gelmesi tüm planları bozdu. Şimdi diyeceksiniz ki, teknik direktör niye var, alternatif neden yok? Ancak burada bahsettiğiniz oyuncu Burak Yılmaz! Türkiye genelinde bile alternatifi zor bulunan yeri dolması zor olan, 17 gollü bir yıldız. Ve haliyle boşluğunu ne küskün Rodallega ne de 90 dakikaya dayanamayan N’Doye dolduramadı. Ağrılar içinde oynamak zorunda kalan, 4 idmanın 2’sinde ancak takımla çalışabilen Burak, Başakşehir maçında da yakalanana 2 pozisyonun kahramanıydı ama olmadı.

Neden yazıyorum!

Bu dönemdeki bir başka belirleyici de mücadele etmelerine rağmen, Yusuf, Abdülkadir, Sosa ve Olcay’ın skora katkı yapamamasıydı. Bunları yazmamın sebebi, Burak’ın ağrılar içinde oynadığının, alternatifinin olmadığının bilinmesi. Her şeye rağmen enseyi karartmamak lazım. Aytemiz Alanya ve Beşiktaş maçları geri dönüş için tarihi fırsat.

Trabzonspor son haftalarda kazanmaya çok yakın, bıçak sırtı maçlarda önemli puanlar kaybetti. Rıza Çalımbay’ın dediği gibi hepsini kazanabilirdi. Çünkü özellikle Fenerbahçe maçının ikinci yarısında, Göztepe mücadelesinin ise tamamında kazanmaya yakın taraftı. Ancak gelinen noktadaki matematiksel gerçek Trabzonspor’u artık galibiyetlere mecbur bıraktı. Evet, takip edilen ekiplerin puan kayıpları değerlendirilemedi ama her şeyin de sonu değil.

Büyük maçları iyi oynuyor

Hatta Başakşehir her şey için bir başlangıç bile sayılabilir. En büyük avantaj ise hiç kuşku yok ki Burak Yılmaz ve Onur Kıvrak’ın oynayabilecek duruma gelmesi. Trabzonspor bu tip büyük sınıftaki maçları iyi oynuyor daha iyi konsantre oluyor. Taraftarın da vereceği destekle ilk yarının 2. yarısındaki çıkış bu maçla başlayabilir.

Kısa mesaj

Trabzonspor, bu haftaya kadar rakiplerinin yaşadığı puan kayıplarını değerlendiremedi. Ancak artık telafisi olmayan maçlar oynayacak olan Bordo-Mavililer’in, Beşiktaş’ın berabere kaldığı haftada kaybetme lüksü yok...

Eğer ligde statü değişir ve iyi oyuna, pozitif futbola puan verilirse Trabzonspor bu alanda ikinci yarının en çok puan toplayan takımı olurdu. Ancak... İş mevcut sistem olunca Trabzonspor’un Burak olmadan kazanması pek kolay görünmüyor. Üstelik Sosa’nın, Abdülkadir’in ve diğerlerinin emeklerine de yazık oluyor. Rıza Hoca transfer döneminde boşuna Burak’ın alternatifi olacak bir transfer istememiş. Dün bunu bir kez daha gördük. Çalımbay, Castillo hamlesiyle oyunda dominant taraf oldu ama hep 3 nokta. Burak yoksa nokta yok. Ve malesef görünen o ki Trabzonspor için Burak’ı beklemekten başka çare de yok. Bu arada Gençlerbirliği’nin emeklerini de görmemek olmaz. Trabzonspor’u çok iyi ezberlemişler. Onların da tek eksiği gol... Kredisi sıfır olan Trabzonspor için artık her şey çok daha zor ve rakiplerinin mucizeleri gerekiyor.

Gecenin sorusu

Sezon başında Başkan Muharrem Usta en çok Burak transferi için eleştirilmişti. Maliyet hesapları yapılıyordu. Sanırım artık o hesaplar yerine, “Ya Burak da olmasaydı” soruları soruluyordur.

Maçın starı

Fabian Castillo, uzun zamandır oynamamasına rağmen performansı ile alkış aldı. Trabzonspor hücumlarına hareketlilik getiren Castillo, 58’de oyuna girmesine rağmen maçın en iyilerinden birisi olmayı başardı.

Maçın olayı

Karşılaşmanın 16. dakikasında kaleyi karşısına alan Abdul Khalili, sol köşeyi gördü ancak Onur Kıvrak, topu son anda kornere çeldi. Onur bu kurtarışı ile maçın gidişatını belirledi.

Trabzonspor ilk yarının başında çok puan kaybetmiş, Rıza Çalımbay ile yarışa tutunma adına adımlar atmış bir takım. Ancak... İkinci devrenin ilk 3 maçındaki 6 kayıp puan var. Bu kayıp puanların değeri, rakiplerin takıldığı skorlarla da birleşince birkaç kat birden arttı. Oysa ki tam tersi olsa, en azından geçtiğimiz hafta üst sıraların tamamı puan kaybederken Bordo-Mavililer kazansa şu an bambaşka bir atmosferden bahsediyor olabilirdik. Olmadı. İş geldi yine mini bir lige sıkıştı. Gençlerbirliği (D), Başakşehir, Aytemiz Alanya (D) ve Beşiktaş maçları... Rıza hoca ikinci yarının ilk 3 haftasını işaret etmişti ama durum sayısal loto hesabı devretti.

Burak’sız çok zor

Karadeniz temsilcisi için bugün Gençlerbirliği ile başlayacak yeni seri Trabzonspor için inanılmaz önemli ve bir sonraki periyoda devretme ihtimali yok. Bordo-Mavililer ya 4 maçı minimum kayıpla ve hatta kayıpsız atlatıp üst sıraların arasına katılacak ya da kopacak, hedef şaşacak. 4’te 4, eğer Fenerbahçe maçının ikinci yarısı ve Göztepe sınavı düşünülürse imkansız değil. Ancak Burak Yılmaz gibi bir eksik var ki, Rıza Çalımbay’ın başını en çok ağrıtan nokta da orası. Devre arasında istediği ‘alternatif forvet’ takviyesi de yapılamadığı için Rodallega-N’doye ikilisine, onlardan da çok sürpriz dokunuşlara ihtiyaç var. Özetle bugün Trabzonspor kendi açısından yeni bir lig başlatabilir.

Kısa mesaj

Eğer Trabzonspor, Fenerbahçe’nin Başakşehir ile oynadığı, Göztepe’nin Osmanlı ile kapıştığı haftayı da değerlendiremezse artık hesapları değişir.