4-1-4-1 düzeniyle maça başlayan Trabzonspor’da geçen haftalara göre en önemli fark; Ekuban’ın sağ kanada hapsolmamasıydı. Set hücumlarında Djaniny’yi kenara çeken Abdullah Avcı, Ekuban’a tam da istediği o serbest rolü verdi. Ganalı da müthiş bir ilk yarı performansı sergiledi. 8. dakikada Abdulkadir Parmak’ın hızlı çıkışıyla başlayan atakta Ekuban topu sağ tarafa aktardı, Djaniny’nin çaprazdan şutunda kaleciden döneni yine Ekuban tamamladı: 1-0. 22’de savunmanın arkasına çok iyi sarkan Ekuban, ayakta kalabilse ikiyi atacaktı. Sonrasında Ankaragücü beraberliği yakaladı... Yunus Mallı’nın defanstan çıkarken bacak arası denemesi pahalıya patlarken, devamında Geraldo-Hüseyin Türkmen mücadelesine hakem penaltı çaldı. İbrahim Akdağ beyaz noktadan topu ağlara yolladı: 1-1. Ancak Ekuban’ın durmaya niyeti yoktu. Ganalı oyuncu, Djaniny’nin pasında müthiş bir kontrolle meşin yuvarlağı önüne aldı, net vuruşla kaleciyi avladı: 2-1. 2 dakika sonra ise Djaniny orta alanda kaptığı topu müthiş taşıdı ve rakiplerinden tek tek sıyrılıp ‘Sörloth’vari bir golle farkı ikiye çıkardı: 3-1. İlk yarının son bölümlerinde Uğurcan’ın üst üste yaptığı iki kurtarış, maçın kırılma anlarındandı.

Savunmasıyla ayakta kaldı

İkinci devrede Hikmet Karaman tüm riskleri aldı, Trabzonspor’da ise fiziksel düşüşler erken başladı. Baker-Hosseini hamleleriyle duruma müdahale eden Avcı, devamında Yusuf Sarı ile Flavio’yu da sahaya sürdü. Ankaragücü’nün baskı kurduğu bölümlerde başta Uğurcan olmak üzere Bordo-Mavililer’in savunması sağlam kalırken, Fırtına’nın en önemli eksiği; arkayı boşaltan rakibine karşı hücuma doğru çıkamayışıydı. 90+4. dakikada ise günün gizli kahramanı Edgar sahneye çıktı. Yusuf’un kaleciden dönen frikiğinde golü atıp, kapanışı yaptı. Dün özellikle ilk yarıdaki coşkulu ve akıllı oyun galibiyeti getirmeye yetti; Trabzonspor zirvede farkın açılmasına bu kez izin vermeyip, rakiplerine ‘sonuna kadar yarıştayız’ mesajını gönderdi.

Bazen üst seviye takımlar için bazı yenilgiler, hayırlı mağlubiyet diye adlandırılabilir. Kazanırken göremediğiniz defolarınızı görür, eksiklerinizin farkına varır, silkelenip toparlanırsınız. Tabi eğer ders çıkarttıysanız! Abdullah hoca, Alanya maçının ardından “Buradan ders çıkaracağız. Trabzonspor için daha iyi oyunlar ve skorlar yaparak devam etmemiz lazım” demişti. Avcı, o yenilginin ardından hem 11’de hem de oyun düzeninde önemli değişimlere gitti. Ancak bir şey değişmedi; sahadakilerin boşvermişliği! Trabzonspor öyle bir ilk yarı oynadı ki, eşi benzeri bu sezon pek yoktur. Koskoca 45 dakikada tek bir isabetli şut dahi atamadılar. Hücumda pası veren olduğu yerde durdu, kimse ne hareketlendi ne bir dikine koşu yaptı. Ekuban’ın formsuzluğuna Nwakaeme’nin de tutukluğu eklenince, Bordo-Mavililer’in hücum hattı iyice çekilmez oldu. Orta alanda da sadece Abdulkadir Parmak uğraştı, biraz da Yunus Mallı.

İlk isabetli şut 72’de!

İkinci devrede Erzurumspor yine kalite farkını mücadele gücüyle kapatmaya çalıştı. Trabzonspor’un oyunu ise yine durağandı. Öyle ki kaleyi bulan ilk isabetli şutu 72. dakikada Flavio attı! 77’de ev sahibi en net fırsatını yakaladı. Aatif’ın ortasında Buğra’nın yakın mesafeden vuruşu, Hüseyin’in müdahalesiyle dışarı çıktı. 80. dakikada Bordo-Mavililer, maçta ilk kez gole bu kadar yaklaştı. Ekuban’ın güzel pasında Djaniny, karşı karşıya durumda yüzde 100’lük fırsatı harcadı. 86’da hızlı çıkılan atağın devamında Bakasetas kaleyi yoklarken, devamında Erzurumsporlu oyuncuların gol için müthiş çabası vardı. Özellikle de Aatif’ın... Ancak Trabzonspor savunması sağlam kaldı. Açıkçası Bordo-Mavililer net bir düşüş süreci yaşıyor, Abdullah Avcı’yı ilk geldiği dönemki kadar olmasa da zor bir toparlama süreci bekliyor.

İlk yarıda Bakesatas’ın iki şutu dışında tehlike yaratamayan Trabzonspor’da, maçlara kötü başlama sorunu devam etti. Sağ tarafta Serkan-Ekuban uyumsuzluğu, solda Nwakaeme’nin oyuna girememesi, Djaniny’nin yokluğunda ilerdeki Afobe’nin tükenmişliği bunun sebebiydi. Orta sahadakiler de merkezden dikine çıkışlar yapamayınca, ilk 45 dakika Alanyaspor’un üstünlüğünde geçti. Topu hızlı çevirip, hep doğru zamanlarda önde basan Çağdaş Atan’ın ekibi, kağıt üzerinde zaten zor gözüken karşılaşmayı Trabzonspor için daha da zorlaştırdı. Güney ekibi her ne kadar oyun anlamında üstün gözükse de, 10. dakikada Salih Uçan’ın direkten dönen müthiş aşırtma vuruşu dışında pek de net fırsat yakalayamadı. Açıkçası devre tamamlandığında, Bordo-Mavili takımda değişecek çok oyuncu vardı! Abdullah Avcı ise aynı 11’le ikinci yarıya başladı. 66’da Alanyaspor’un yan toptan golü geldi. Efecan’ın ortasında Ceyhun kafayla indirdi, arkada bomboş kalan Mustafa Pektemek takımını öne geçirdi: 0-1.

Maçı beksiz tamamladı

Golden sonra Avcı, hemen Yunus Mallı hamlesi yaptı, ancak 73’te yine basit bir top kaybı golü yedirdi. Edgar’ın Serkan’a atmaya çalıştığı pas kısa kaldı, sonrasında Davidson müthiş bir driplin sonrası cezayı kesti: 0-2. 80’de Nwakaeme’nin şutunda Berkan’ın eline çarpan topta VAR yardımıyla hakem penaltı noktasını gösterdi. Bakasetas farkı bire indirdi: 1-2. Abdullah Avcı, önce Serkan’ı sonra Marlon’u kenara çekip tüm riskleri alsa da Alanyaspor savunmada sağlam kaldı. 90+7’de ise Moubandje’nin asistinde günün yıldızı Davidson tabelayı yazdı: 1-3.

İşin özeti; maç boyunca daha çok isteyen, daha doğru oynayan Alanyaspor kazandı. Trabzonspor ise zirve yarışında kırılma maçı olabilecek bir 90 dakikayı düşündürücü savunma hatalarıyla kaybetti. Ve dünkü maç gösterdi ki, Abdullah Avcı beklerdeki kalite sorununa takım içinden çare bulamadıkça, bu sene bir üst seviyeye çıkmak hayli zor olacak.

Büyük takımları diğerlerinden ayıran faktör; tahribat yaşatan yenilgilerden sonra bile hemen ayağa kalkmaları ve hedefe doğru devam etmeleridir... Trabzonspor da büyük takım refleksini İstanbul’da gösterdi, maçın başından sonuna kadar kazanmak için inat etti. Attığı gole rağmen Djaniny bu kadar savruk olmasa belki de farka gideceklerdi. Ancak onun net pozisyonlardaki bencilliği veya topla oynama sevdası, Bordo-Mavililer’i dün en az 2 golden etti!

24. dakikada Brecka’ya baskı yapan Djaniny, topu kapar kapmaz kaleye yöneldi ve kalecinin bacakları arasından meşin yuvarlağı ağlara gönderdi: 0-1. Fırtına’nın santrforu, 2 dakika sonra daha netini kaçırdı. Trabzonspor farkı açmak için yüklenirken, 38’de beraberlik golünü yedi. Yusuf, kendi kazandırdığı penaltı sonrası beyaz noktadan durumu eşitledi: 1-1.

Djaniny dünyaları kaçırdı

İkinci yarıda tempo daha da yükseldi... 60’ta Djaniny net pozisyonu harcarken, 61’de Nwakaeme direğe takıldı. Sonrasında Abdullah Avcı cesur bir hamle yapıp, Serkan’ı çıkarttı, Yunus Mallı’yı aldı. Bir anlamda oyuncularına net şekilde ‘bastırın’ mesajını yolladı. 64’te Nwakaeme uzaktan denedi, 69’da Djaniny karşı karşıya durumda topu ağlara gönderemedi. 73’te ise müthiş baskı golü getirdi. Kritik anların adamı Bakasetas, Fırtına’yı öne geçirdi: 1-2. Bordo-Mavililer, Abdullah Avcı döneminde belki de en çok gol pozisyona girdiği maçı yine tek farkla kazandı ve zirvedeki rakiplerini yalnız bırakmadı! Dün alınan galibiyet, sadece yarışta kalmak için değil, zihinsel anlamda toparlanmak adına da fırsattı. Avcı ve öğrencileri bu fırsatı kaçırmadı.

Maç öncesinde Erol Bulut ile oyuncularının yaşadığı stres ve baskı, sahaya telaşlı ancak bir o kadar da iştahlı bir oyun olarak yansıdı. Skoru çabucak almaya çalışan, kanatları iyi kapatıp, yan topları önemli silah olarak kullanan Fenerbahçe’nin bu performansının, Trabzonspor cephesi tarafından pek öngörülemediği çok açıktı. Öyle ki ilk 30-35 dakikalık bölüm tamamen Sarı-Lacivertliler ile Uğurcan Çakır arasında geçti! Kağıt üzerinde daha dirençli gözükmesine rağmen bir türlü maça giremeyen Trabzonspor orta sahası ve kanatlarının da bunda payı büyüktü...

11. dakikada Sosa’nın kornerinde Serdar Aziz kafayla kaleyi yokladı. 25’te önce Mert Hakan sonrasında Szalai’nin şutlarını Uğurcan müthiş çıkardı. 30’da Szalai’nin ortasında Thiam’ın yakın mesafeden vurduğu kafa şutunda Uğurcan inanılmaz bir refleks gösterdi; 45’te de Mesut Özil’e izin vermedi.

Görülmeyecek gibi değil

İkinci devrede Bordo-Mavililer, Nwakaeme’nin önderliğinde biraz kıpırdandı. Ancak gole yaklaşan taraf yine Fenerbahçe’ydi. 55’te Gökhan’ın ön direkte vurduğu kafayı Uğurcan çıkardı. 76’da ise Serkan’ın kaptırdığı top sonrası Fenerbahçe orta alandan çok hızlı çıktı. Ferdi’nin pasında topu taşıyan Pelkas, direk dibine yaptığı şık plaseyle, o dakikaya kadar günün en iyisi olan Uğurcan’ı avladı: 0-1.

83’te Djaniny’nin kafası direkten dönerken, Trabzonspor tüm gücüyle beraberlik için bastırdı. Ancak olmadı. Fenerbahçe de son anlarda Samatta ile 2’yi kaçırdı. Sonuç olarak Sarı-Lacivertliler daha istekli ve daha iyi olduğu maçı kazandı. Fırtına ise zirve yarışında önemli bir fırsatı harcadı. Evet, dün Trabzonspor oyun olarak beklentilerin altındaydı ve yenilgi sadece hakeme de bağlanamaz ancak Valencia’nın Bakasetas’ın yüzüne ceza sahasında vurduğu dirsek pek görülmeyecek gibi değildi! Herhalde VAR’daki Cüneyt Çakır görmek istemedi.

Başakşehir, tıpkı Trabzonspor’un Abdullah Avcı’lı ilk günlerindeki görüntüsüyle maça başladı. 7 karşılaşmadır kazanamayan, 4 haftadır da üst üste kaybeden Aykut Kocaman’ın ilk iş olarak takım savunmasını toparlamaya çalıştığı çok açıktı. Bordo-Mavililer ise her ne kadar topa hakim taraf gibi gözükse de, ön tarafta doğru atak organizasyonlarını pek yapamadı. Yunus Mallı beklenen hareketli olmasına rağmen hem Marlon hem de Nwakaeme’nin yokluğunda sol taraf biraz verimsiz kaldı. Bu duruma Djaniny’nin gereksiz topla oynamaları da eklenince, Bordo-Mavililer isabetli şut atamadan devreyi geride bıraktı. İlk yarının tek öne çıkan pozisyonu, Yunus Mallı’nın savunma arkasına yaptığı koşuda yarattığı tehlikeydi.

Yusuf’tan Messi golü

İkinci devrede Ekuban biraz daha ağırlığını koydu, Başakşehir’den de Demba Ba hamlesi gelince oyun hareket kazandı. Ancak ilk isabetli şut, 66. dakikada Bakasetas’ın ayağından atıldı! 3 haftadır olduğu gibi maçın son yarım saatlik bölümünde baskıyı artıran Trabzonspor’da, Avcı’dan Yusuf Sarı hamlesi geldi. O Yusuf, 77.28’de oyuna girip, 78.58’de ‘Messi’vari inanılmaz bir gol attı: 0-1.

Kapanışı Kağan yaptı

Devamında Bakasetas ve Yusuf ile 2. gol fırsatlarını yakalayan Bordo-Mavililer’de, günün en çok merak edilen ismi Kağan uzatmalarda kendini gösterdi. 18 yaşındaki kaleci, Başakşehir’in maç boyunca kaleye attığı ilk ve tek isabetli şutta, Gulbrandsen’in sert vuruşunu kurtardı. Ve Trabzonspor üst üste 7. maçını kazandı. Ligde artık her 3 puan önemli ancak dünkü galibiyet, maç önü ve maç içindeki hikayesiyle çok değerliydi.

Sumudica’nın izlerini taşıyan Gaziantep FK, 3’lü değil 5’li savunmayla Trabzonspor’un karşısındaydı. 5 defans ve 5 orta saha ile rakibini dar alana sıkıştırıp, hızlı hücumlarla çıkmaya çalışan konuk ekip, ilk yarım saatte aslında istediğini yaptı. Aradığı fırsatı da 12. dakikada Mirallas’la yakaladı. Uğurcan net pozisyonu ayaklarıyla önledi.

Son haftalarda olduğu gibi maç başlangıçlarında tutuk olan Bordo-Mavililer ilk tehlikeyi yarattığında dakikalar 34’ü gösteriyordu. Baker’ın yokluğunda 11’de başlayan Flavio, ceza sahasına yaptığı ekstra koşuda gole yaklaştı. 37’de daha netini Djaniny harcadı. Kenardan müthiş getirdiği topta kaleye vurmak yerine Bakasetas’a çevirse, Trabzonspor 1-0’ı yakalayacaktı. İlk yarıda Nwakaeme de yine inanılmaz işler yaptı. Rakibin aldığı tüm önlemlere rağmen her pozisyonda karşısına çıkanları çaresiz bıraktı!

Flavio fark yarattı

Bordo-Mavililer ikinci devreye her ne kadar temkinli başlamış olsa da, yine bir şekilde golü bulacağının sinyalini veriyordu... 57. dakikada Nwakaeme’nin ortasında Vitor Hugo’nun yakın mesafeden kafası kaleci Günay’da kaldı. Trabzonspor, 68’de hazırlanış açısından mükemmel bir gol attı. Bakasetas organizasyonu başlattı; devamında Nwakaeme, arkaya çok iyi koşu çıkartan Flavio’yu gördü. Brezilya yıldızın harika asistinde, Bakasetas işi bitirdi: 1-0. Skoru eline aldıktan sonra daha özgüvenli oynayan ancak farkı ikiye çıkartamadığı için özellikle son 10 dakikalık bölümde rakibin şiddetli baskısıyla karşılaşan Trabzonspor, her şeye rağmen istediğini aldı.

Sonuç olarak; galibiyet serisi 6 maça çıktı, bir karşılaşma daha gol yemeden kazanıldı.. Ve artık zirvede Fırtına başladı.

Yoğun fikstürde, sonuç odaklı ilerleyen Trabzonspor, belki de en kritik deplasmanlarından birine çıktı. Yeni Malatya Stadı’nın kötü zemini nedeniyle maç öncesi endişeli olan Abdullah Avcı’nın, gelişen oyun planı sekteye uğradı. İlk 15 dakikalık bölümde Bakasetas’ın organizatörlüğünde Djaniny ile 2, Ekuban’la 1 pozisyon yakalayan Bordo-Mavililer, devamında bir türlü istediklerini yapamadı. Bol çukurlu zemin nedeniyle pas yerine ulaşmazken, dripling yeteneği yüksek isimler de topla çıkamadı. Sadece Trabzonsporlu oyuncular değil, Malatyalılar da 2-3 kez zemine isyan etti. Ancak bu sahaya ‘alışmak zorunda bırakılan’ Sarı-Kırmızılılar, geçmiş deneyimlerden hareketle biraz daha şartlara uygun mücadele verdi. Hamza Hamzaoğlu’nun ekibi, yan toplarla tehlikeyer yarattı; birinci ve ikinci bölgeden uzun toplarla çıkmaya çalıştı.

Bakasetas kilidi açtı

İlk yarıda rakip kaleye isabetli şut gönderemeyen Trabzonspor, ikinci devrenin henüz başında golü buldu. Serbest vuruşta savunmanın uzaklaştıramadığı topu çok sert bir vuruşla ağlara yollayan Bakasetas, geçen haftanın ardından yine golünü attı. Sonrasında Malatyaspor inanılmaz bir iştahla saldırdı. Baskılı futbol oynamak için adeta gol yemeyi bekleyen Sarı-Kırmızılılar, ciddi fırsatlar yakaladı. En önemlisinde ise Uğurcan sahneye çıktı. 68. dakikada Tetteh’in yakın mesafeden şutunda yıldız kaleci gole izin vermedi.

Savunma faktörü

Kalesinde önemli tehlikeler yaşamasına rağmen sağlam kalan Fırtına’da, noktayı Nwakaeme koydu. Nijeryalı yıldız, sol köşede rakibini müthiş geçti, kendi getirdiği topu çok sert bir vuruşla ağlara gönderdi. Üst üste 5. galibiyetini alan Trabzonspor, zirvede puan farkını 6’ya indirdi, “Bizsiz yarış olmaz” mesajını verdi.