Bugüne kadar hocanın genelde artı yönlerini yazdık. Geçen sezon alınan iki kupada büyük pay hocanındı. Dar kadroya rağmen sahaya sürdüğü 11, sonradan yaptığı hamleler ile çok maç aldı. Oyun içinde, skora ve rakibe göre taktiksel dokunuşlar yaptı. Bu sezon ise tam tersi durum var. Kaybedilen maçlarda, verilen puanlarda ana pay hocanın. Zengin kadroya rağmen 11 tercihleri felaket. Ne oynadığı, kaç numaralı bölgenin oyuncusu belli oymayan Kenan’ı, Batshuayi yerine santrfor yaptı! Sergen hoca gibi üst düzey birinin bunu yapmasının altında başka şeyler olmalı! Süper Lig’i geçtik, alt liglerde bile oynayacak kapasitede değil şu an. Bize gelen bilgiler ilginç. Hocanın bazı özel durumları ve alışkanlıkları nedeni yüzünden takım ile bağlarının koptuğu ileri sürülüyor. Ateş olmayan yerden duman da çıkmaz.

Takımla bağı koptu

Aksi durum olsa; Alex böyle mi olur. Batshuayi geri mi gider. Atiba da ısrar neden sürer. Formsuz Vida ve Welinton’da ısrarcı mı olur. Ghezzal ve Rosier bu kadar mı düşer. N’Koudou, Rıdvan, Larin nasıl istikrarsızlık içinde. Oğuzhan, Gökhan, Montero, Mehmet, Necip, Güven ve diğerleri hep atıl durumda mı kalır. Fizik kondüsyon dibe mi vurur... Sergen Yalçın’ın olduğu yerde hiçbiri olmamalı. Hoca ile takım arasında bağ kopmuş ise oluyor demek!

Hoş olmadı

Hocanın psikolojisi dağınık. İlk kez medya önünde futbolcularını eleştirdi. Yerden göğe kadar haklı olsa da bu durum hoş olmadı. Bakmayın hocanın, “Artık benim de yapacak bir şeyim, diyecek sözüm de yok” sözlerine... Takımı buraya getiren hoca. Çıkaracak olan da o. Zira işler iyi giderken, kendisine iş düşmüyor zaten.Nasıl büyük oyuncular, kritik anlarda ortaya çıkıyor. Aynı şey teknik patron için de geçerli. Sergen Yalçın eline neşteri alıp kimsenin gözünün yaşına bakmayacak. Acımayacak(!) mevzu Beşiktaş ise gerisinin teferruat olduğunu ortaya koymalı. Bundan daha kötüsü olamaz.

Eksik olan ruh...

Beşiktaş üst üste üç lig maçını kaybetmez. Bunun için kimseye ihtiyaç da yok. O formanın ağırlığı yeter. Yeter ki, kenar yönetim ve oyuncular o ‘RUHU’ taşısınlar. Şu an eksik olan bu Beşiktaş ruhu...Haydi hocam; tekrar bunu geri ver. Ne Güneş’e yürü diyenler, ne de farklı birileri bunu senin kadar yapamaz. İstersen yaparsın. Yok artık istemiyorum diyorsan da ki, buna hakkın yok! O zaman geldiğin gibi gidersin. Bunu isteyen kimse yok. Bizden söylemesi.

Beşiktaş için Alanya deplasmanı şampiyonluk yarışı için yeni başlangıçtı. Lige verilen ara sonrası herkesin aklından galibiyet geçiyordu. Evdeki hesap çarşıya uymadı. Sergen Yalçın’ın hatalı 11 tercihi handikap oldu. İkinci yarı hamleler oyun üstünlüğünü Kartal, skoru ise ev sahibi takımın lehine çevirdi. Dersine iyi çalışan Bülent Korkmaz istediğini aldı. Yalçın’ın ekibi üst üste aldığı yenilgiler ile zirveden koptu!

İkram gole devam

Sergen hoca, “Savunma forvetten başlar. Buradaki oyuncunun performansı çok önemli..” diyor. Ancak tercih yaptığı isimler ile adeta kendi kendini tekzip ediyor. 11’de başlattığı Kenan bir eksik oynattı. Baskılı başladı, pozisyonlar buldu. Ancak 14’te topu kendi kalesinde gördü. Efecan’ın ortasında Babacar golünü attı: 1-0. Altı pasta, atılan bu golde iki stoper de yerinde yok. Pjanic ve Ghezzal’ın bireysel yetenekleri skora yansımadı. Larin hareketli olsa da markajda kaldı. Hatlar arası kopukluklar nedeniyle her geçen dakika oyun üstünlüğünü Alanyaspor’a teslim ettiler. Alanyaspor, topun olduğu yerde çoğalıp, alan savunmasını öne çıkardı. Skor üstünlüğü ve taraftar desteği ile ilk yarıda istediğini almasını bildi.

Sessiz ataklar

İkinci yarıya hamle yaparak başlayan Kartal, baskı kurdu. Final vuruşlarındaki beceriksizlik gole engel oldu. Artan heyecan, bir türlü skor üretememek stres yarattı. Hamlelere rağmen, bloklar arasındaki kopukluk giderilemedi. Alex, Can, N’Koudou ve Güven hücuma katkı verse de sonuç alınamadı. Akdeniz temsilcisi skoru koruma içgüdüsü ile oyunu sete çevirip kontrataklar yaptı. Tehlikeli de oldu. Direkler ve forvetin etkisizliği farkın artmasına engel oldu. Kartal uzatmalarda en azından bir puan için yüklendi ama topu ağlarında gördü. Atamayana atarlar kuralı sahne aldı. Oyuna sonradan dahil olan, Diedhiou; 90+4’te çalımlarla gidip maçın skorunu belirledi: 2-0

Ligde istikrarsız sonuçlar alıp zirve yarışında sıkıntıya düşen Kartal için kurtuluş günü. Sergen Yalçın’ın ekibi, Alanya deplasmanı için hazır. Şampiyonluk yarışı içinde kalmak için dönüm maçı öncesi herkes hazır. Beşiktaş için bir anlamda, ‘köprüden önce son çıkış’ olarak görülen zorlu deplasman öncesinde puan kaybı akıllardan geçmiyor. Kayıp durumda ise lige erken havlu atma gerçeği de ortada. Adale sakatlığını atlatması sonrasında hastalanan Belçikalı golcü Michy Batshuayi, kadroda yer almayacak. Diz kapağındaki kronik rahatsızlığı için özel iğne olan Gökhan Töre de yok. Teknik ekip, santrforunun yokluğunda; Larin, Güven ve henüz golü bulunmayan Kenan’a mahkum kaldı!

Merkezde tatlı sıkıntı

Yalçın, orta sahada tekniklerini öne çıkaran, Pjanic ve Alex’ten birini yanında oturtmak istiyor. Bu anlamda Can düşünülen isim. Milli arada gurbetçi futbolcu üstünde ısrar edildi. 11’de Pjanic-Can düşünülüyor. Ancak bu duruma Alex tepkili. Brezilyalı oyuncuyu teknik ekip, hamle oyuncusu olarak düşünüyor. Yıldız futbolcu ise tam aksi görüşte. Bu durumun iki tarafın da memnun olacağı şekilde aşılması gerekiyor. Bu olmadığı taktirde yeni kriz kapıda!

Larin gününde olursa

Kanadalı, fizik ve kafa olarak ‘bomba’ gibi döndü. Formda. Morali zirvede. Ceza alanı içinde topla buluştuğu an tehlike demek. Bunun için gününde olması de yetmez. Merkez ve kanatlardan istediği topları almalı. Sergen hocanın oyuncularına, “Çok puan kaybımız oldu. Fenerbahçe derbisine kadar kayıpsız gitmeliyiz“ diyerek yol rotasını çizdi. Akdeniz temsilcisi de büyüklere karşı farklı oynuyor. Kartal da bu sezon kritik maçlarda sıkıntı çekiyor. Bunu terse çevirmek için belki de son şans

Beşiktaş muhabirimiz Orhan Yıldırım, Siyah-Beyazlılar’ın son durumunu kaleme aldı: Düştüğü gibi kalkar... "Beşiktaş’ın istikrarsız sonuçlar alması tesadüf değil. İçeride yaşananların dışavurumu... Her ne kadar tek sorumlu, suçlu hakemler gösterilse de gerçek içeride saklı. Peki Kartal bu girdaptan çıkabilir mi? Bunun için önce doğru teşhis konulmalı. Ki tedavi edilsin. Bunun için önce nasıl bu duruma gelindi ona bakalım. Ardından çıkış yollarına..."

Sergen hocanın formsuzluğu...

Hiç lafı evelemeye gerek yok. Yönetim içinde ve çevresinde konuşulan şu; Sergen hoca çifte kupanın ardından eski alışkanlıklarına ağırlık verdi. Takım ile arasındaki bağ eskisi gibi değil. Bu teyit edilebilen bir şey değil. Ancak ateş olmayan yerden duman da çıkmaz derler. Aslında çok da önemi yok. Geçen yıl sahaya sürdüğü kadro... Sonradan yaptığı hamleler ile maçı çeviren hoca, bu sene tam tersini yapıyor. Son Trabzonspor maçında yaptığı değişiklikler ile üç puanı ‘ikram’ etti. Bunun gibi örnekler dolu.

Takımı Murat Şahin mi yönetiyor!

Bir diğer iddia şöyle... Yardımcı hoca Murat Şahin, ipleri eline aldı. Her şeye karışıyor. Tek sorumlu gibi davranıyor. Yalçın buna seyirci kalıyor. Bu saçma söylenti! Zira Sergen hocanın olduğu yerde her kim olursa olsun bunu yapamaz, cesaret edemez.

Ljajic gitti, Rosier geldi!

Sırp oyuncu, özel hayatındaki düzensizlik yüzünden atıl durumda. Bonservisi alınan Rosier de o rolde! Genç oyuncunun hızlı yaşantısı direkt sahaya yansıyor. Sadece o mu? Değil... Ghezzal! 4.5 yıllık sözleşme sonrası eski kimliğinden uzakta. Alex hazır değil. Atiba emekliliğe hazırlanıyor. Defans, kanatlar istikrarsız. Vida-Larin sözleşme peşinde...

Töre kimin kontenjanı!

Çok konuşulan bir isim Gökhan Töre. Yeteneklerine isyan edercesine düşüşte. Töre’nin memleketi Samsun ve teknik ekibe çok yakın bir iş adamının özel kontenjanı ile kadroda tutulduğu iddiası var!

Oğuzhan kur farkına takıldı

Düşüş içinde olan Oğuzhan kayıplarda. Milli Takım’a da gidemeyen gurbetçi futbolcunun sıkıntısı kur farkı. Zira Euro üzerinden maaş alan Oğuzhan’ın ücreti 1 Euro-6 TL olarak sabitli. Nerede ise iki katına çıkan kur farkı yüzünden problem yaşıyor

Transfer dosyası

Teknik ekibin isteği doğrultusunda alınan isimler: Ghezzal, Rosier, Salih, Mehmet ve Can. Alex, Batsuhayi de bilgi dahilinde alınsa da memnuniyetsizlik mevcut. Yalçın’ın, özellikle Batshuayi konusunda rahatsızlığı büyük. Kolay gol yiyip, atamamayı temelde bu oyuncuya bağlıyor.

Handikap çok

Bu genel konular üzerinde birçok ayrıntı da var. Çifte kupa doyumu. Ücret dengesizliği. Yabancıların hakimiyeti. Yerli isimlerin verimsizliği. Salih’in tükenişi. Kontenjan sıkıntısı. Hakem yönetimleri...

Ya düzeltir ya da gider

Beşiktaş bu kaotik durumdan çıkış bulur. Bunun ilk adresi Sergen Yalçın. Tüm ipler hâlâ hocanın elinde. Sergen hoca duygusal biri. Yıllardır tanıyoruz. Bu yüzden kaybediyor. Eline neşteri alacak. Yeni eski demeden katkı veremeyen isimler ile yolları ayıracak. Hiçbir yönetici, arkadaş ve özellikle yediği içtiği ayrı gitmeyen bazı menacerler ile arasına duvar örecek. Halk arasında bir deyim var; Acırsan, acınacak duruma düşersin diye... Mayıs ayında seçim var. Çebi başkanlığındaki yönetim mevcut gidişi sürdürmez. Bu süre içinde; ne kendisi bırakıp gidebilir. Ne de takımı komple değiştirebilir. Yapacağı tek ve son hamle hoca. Taraftarın kalbinde kredisi en büyük hoca. O da bir yere kadar. İlk kez son maçın ardından tribüne çağrılmadı. Bu mesaj yeter de artar. Anlayana tabii..

Başkan adeta kafeste!

Ahmet Nur Çebi, ‘Güçlü Başkan’ parolası ile seçimde fark attı. Ancak gelinen noktada durum sıkıntılı. Kimseye ‘hayır’ demeyen başkanın etrafı sarılmış durumda. Herkes kral çıplağı oynuyor! Bizim bildiğimiz 46 danışmanı var! Kime sorsan, başkanın özel danışmanıyım diyor. Hakem tepkisi dışında masaya yumruğunu vurduğunu görmedik. Eğer başkan, etrafında dolaşan ve kendisine ‘güç zehirlenmesi’ yaşatmak isteyen bu kafesi kırmaz ise üzülür. Ateşten gömlek giyip o yükün altına giren Çebi’nin önce etrafını sonra da takım içindeki olumsuzlukları bertaraf etmesi; hocaya da ışık olur. Karanlıktan, aydınlığa çıkış yolu, Çebi ve Yalçın’a bağlı. Umut ile bekliyoruz.

İlk yarısı durgun geçen maçın, ikinci devresi büyük heyecana neden oldu. Beraberliği bulan Kartal galibiyet için yüklendi. Tam gol geldi, geliyor derken; Alex, Pjanic ve Larin oyundan alındı. Bu kırılma anı oldu. Trabzonspor, kenar yönetimin yaptığı bu ikramı geri çevirmeyip üç puanı kaptı. Liderin on puan gerisinde kalan Beşiktaş araya moralsiz girdi. Avcı’nın ekibi galibiyete sevinirken, maç sonu kırmızı kart gören Uğurcan’ı kaybetti..!

Geç açıldılar

İki takım da maça kontrollü başladı. Beşiktaş taraftarının itmesi ile daha çok golü düşünen taraf idi. Ancak ataklar net pozisyon yaratmadı. Trabzonspor ise geri ve yan pas ile ritmi ayarlamaya çalıştı. Bu kısır döngü içinde ilk gollük şutu Nwakaeme 39’da attı. Ardından Larin ve Umut kaçırdı. Devre bitti derken, gol geldi. Son uzatma dakikası içinde, Hamsik’in pasına Vida hamle yapmakta gecikti. Abdülkadir araya girip uzak köşeye bıraktı: 0-1.

Avcı alışkanlığı

Yan ve geri pas, Abdullah Avcı’nın gittiği takıma kazandırdığı ‘kötü’ alışkanlık! Öyle ki, kaleci Uğurcan hariç, topu ayağına alan önce geri, sonra da yana bakıyor. Nitekim 62’de Trondsen’in geri pasında araya giren Larin, faturayı kesti: 1-1. Skora denge gelmesi maça da heyecan kattı. Karşılıklı ataklar, kenar hamleleri futbolu güzelleştirdi. Pjanic, Souza, Larin öne çıktı. Bakasatas’ın sakatlığı Karadeniz ekibinin oyun düzenini bozdu. Son bölümlerde yaşanan yorgunluk iki takımın olumlu pas yapmasını etkiledi. Maçın bitimi ilk yarıdaki son gibi oldu. Son uzatma dakikası içinde gelişen atakta, Nwakaeme’nin pasında Cornelius skoru belirleyen golü attı: 1-2.

Beş eksik kadrolu Beşiktaş için Avrupa’da, ‘tamam ya da devam’ niteliği taşıyan maç yenilgi ile bitti. Şampiyonlar Ligi’nde puan ile tanışamayan Sergen Yalçın’ın ekibi işini mucizelere bıraktı. Devler Ligi’nde etkisiz olan Kartal, hafta sonu evinde ağırlayacağı Trabzonspor maçına döndü. Sporting, Beşiktaş’tan aldığı altı puan ile yeniden potaya girdi.

Tercihler yaktı

Sergen hoca, kadro tercihleri ve maç esnasında yaptığı hamleler ile çok maç aldı. Taktik dehası ile farkını ortaya koydu. Ancak bu sezon tam aksi görüntü içinde. Dün gece bunlara bir yenisini daha ekledi. Böyle olunca da on dakika içinde üç ikram gol ile maçı bitirdi! Kenan Karaman. Gerçek yeri neresi, kaç numaralı oyuncu belirsiz. Hız, adam geçme, isabetli şut, ön sezi, teknik... yok. Şu anki durumu ile kulübeye oturması şans. Ama 11’de. Rıdvan, fizik olarak genç yaşına rağmen bitik durumda. Hiç gerek yokken rakibini arkadan itip penaltı yaptırdı. Bunun altında ezilip, ikinci golü seyretti. Hiç hazır değil kadroda. Kafadan iki eksik! Alex ve Oğuzhan kenarda. Aynı tip isimler; Souza, Atiba ve Mehmet sahada. Anlaşılan hocanın kafası epeyce karışık. Kendisi Lizbon’da ama aklı ligde. Larin kişisel çabası ile iki pozisyon buldu. Sporting’in bir topu da direkten döndü. Biri penaltıdan Gonçalves ve Paulinho’nun golleri Portekiz takımına yetti ve devre 3-0 bitti.

Taraftarını üzdü

İkinci yarının başlarında Sarabia ile durumun 4-0 olması sıkıntı yarattı. Oyun disiplini bozuldu. Yapılan hamleler topu tutmaya yardımcı olsa da bu skora yansımadı. Prestij golü için yapılan ataklar vardı. Ghezzal kaçırdı. Alex’e verilmeyen penaltı tepki çekti. Souza son dakika içinde çift sarıdan atıldı. Sakatlar kervanına Can da eklendi. Farklı galibiyet Portekiz ekibine moral oldu. Siyah-Beyazlı taraftarlar alınan sonuca kahroldu.

İstikrarsız sonuçlara derbi galibiyeti ile son veren Beşiktaş başa döndü! Pjanic ve Souza gibi iki as oyuncusundan yoksun maça çıkan Kartal, ilk dakikalar içinde yediği ‘ikram’ golle geri düştü. Suskun golcü Batshuayi sakatlanıp çıktı. Sergen hocanın hamleleri tartışma yarattı. Hatayspor bulunduğu yerin sürpriz olmadığını gösterdi. Hakem Çakır’ın tutarsız kararları tepkilere neden oldu. Kartal 7 puan gerisinde kaldığı Trabzonspor maçı öncesi moral bozup, camiasını üzdü.

Yine ikram gol

Kolay gol yiyip, zor atan Kartal, geleneği bozmadı. Daha 6. dakikada topu ağlarında gördü. Orta alanda kaptırılan top, iki pasta gol oldu. El Kaabi’nin sürükleyip boş kaleye yuvarladığı topu, Lobjanidze tamamladı: 1-0.

Yanlış tercih

Sergen hoca sakatlanan Batshuayi’nin yerine Kenan’a forma verdi. Geride kalan haftalarda golü olmayan bu oyuncunun yerine Güven’i sahaya sürmemesi düşündürücü. Bu yarıda Beşiktaş, hiç olmadığı kadar kopuk oynadı. Montero, bir hatalı pas dışında savunmayı toparladı. Atiba-Necip ikilisi vasatı aşamadı. Ghezzal ile Rosier sağ, Umut ile Larin soldan etkili atak yapamadı. Alex’in bireysel çabaları da skor için yetmedi. Ev sahibi ekip ise daha diri kaldı. Rakibe boş alan bırakmama adına çok koştu. İyi mücadale etti.

Tartışmalı iptal

İkinci yarı heyecan fırtınası esti. Beşiktaş puan için yüklendi. Golcüsü olmadığı için girdiği pozisyonları harcadı. Kaleci Munır iyi kurtarışlar yaptı. Mehmet Topal’ın topuğu ile attığı golü ‘VAR’ iptal etti. Ancak Montero’nun pasif durumda olduğu gerekçesi ile haklı itirazlar oldu. Uzatmada Kamara boş kaleye atamadı. Oyuna sonradan hamle oyuncusu diye alınan isimler formanın ağırlığını taşıyamadı. Ömer Erdoğan, rakibi iyi etüt etmiş. Takım savunmasını öne çıkarmasını bildi. Arkaya atılan toplarda sıkıntı çekmesine rağmen, galip gelip takibini sürdürdü.

Beşiktaş, tam ideal kadroya kavuşmuştu ki yine fire verdi. Bu sezon tüm maçlarda oynayan tek isim olan Josef de Souza yok. Brezilyalı, gizli kahraman gibi. Rakibi bozan, geriden oyun kuran kilit isimdi. Güçlü fiziği ile de savunma ve orta alan arasındaki köprüydü. Orta sahada Pjanic kadroda yok. Ve müzmin sakat N’Koudou forma giyemeyecek! Sergen Yalçın her maça farklı kadro ile çıkmanın sıkıntısını yaşıyor. Bunun artı yönü de var. Geniş ve alternatifli oyuncu kitlesi içinde pek de problem yaşamadı.

Rakibi beklemek yok!

Sergen hoca; evinde hücum ağırlıklı oynayan Hatayspor’u kendi silahı ile vurmanın peşinde. Kartal, iç saha maçı gibi atak başlayacak. Geri çekilip rakibi bekleme yerine, hücum futbolunu öne koyacak. Bu anlamda merkezde; Alex, kenarlarda ise Ghezzal ve Larin’e büyük iş düşüyor. Gol orucuna giren Batshuayi’den ise ‘artık’ etkili final vuruşları bekleniyor.

Samba rüzgarı eserse...

Her geçen maç fiziki eksikliğini gideren Alex, Beşiktaş’ı saha içinde yönlendirecek. Serbest adam görevini üstlenen Brezilyalı, idmanlarda çok istek ve arzu dolu özelliği ile öne çıktı. Buna rağmen maçlarda yeterince topla buluşamıyor. Teknik ekibin de dikkatinden kaçmayan bu handikabın ortadan kalkması, direkt skora etki demek. Orta saha hattında Miralem Pjanic’in yokluğunda Atiba Hutchinson görev alacak. Kaptan, ilk 11’e geri dönüyor.