Yere göğe sığdırılamayan Beşiktaş ve Fenerbahçe’nin yenilgileri; ‘gülme komşuna gelir başına!’ Deyişini anımsatmıştı bana. Sivas’ta gördüm ki, Galatasaray gülmemiş işine bakmış. Arda, Feghouli, Emre ve Belhanda dörtlüsü ileride Babel, orta alan ve savunma işleri kapsamında Taylan’ı asla kaderiyle başbaşa bırakmadı. Savunma hattı arızalarında ise Okan mükemmel kurtarışlarına, nazar boncuğu (!) ıska ekledi, 76’da Galatasaray golü yedi: 1-2. Sonra Sivas tsunami gibi geldi, kaleci yine net 2 golü önledi. Terim’de 3 futbolcusunu değiştirdi, tazelerini ekledi. İyi de etti. Dengeli, hareketli, kazanma azmi hamili, konsantre Aslanlar henüz rakipleri gibi 4 dörtlük kıvama gelmese de, 4’te dört yaptı ve zirveye demir attı: 1-2.

Gecenin sorusu

Sivaslılar haklı bir penaltı kazandı, vuruş direkte patladı . Penaltının hemen ardından yaşanan acaba neydi, kim tespit edebildi?

Maçın starı

Varlığı Galatasaray’a da rakiplere de dert; hele hele yokluğu, çok büyük dert tatlı bela Belhanda’ demiştim. Haklı çıktım. 1 gol, 1 asist...

Maçın olayı

Arda 9 sene sonra, hücum ve savunma aksiyonlarında, adeta 9 doğurduğu 90 dakikada, galibiyet golünü sağladı. Helal sana Aslan kaptan...

Kısa mesaj

Yerden yere vurulanlar nerede, yere göğe konulamayanlar nerede? Mayıs kupalara uzaktan baktırır, erken ötenleri fena halde bağırttırır!

İzmir depremi hangimizin yüreğini yakmadı? Evlat acısı eski başbakanımız Mesut Yılmaz’ı da aramızdan aldı. Mekanın cennet olsun aziz Galatasaraylı. Fanatik gazetesindeki Çağrı Davran’ın Türk Futbolu’nun geleceği ile ilgili ; ‘Avrupa’yı unutun!’ Yorumu da bir farklı acı. Üst üste gelen, acı üstüne acı ve Galatasaray - Ankaragücü maçı! Ankaralı’ların formasında ‘imalat-ı harbiye’ amblemi var. Örneklenen futbol değerlerine baktığımda konukta ‘imalat-ı harabiye’ ev sahibinde de ‘mekteb-i harabiye’ markaları olsa, daha yakışıklı olurdu diye düşündüm valla. Hep söylerim ‘bu futbol değerleri için heba edilen onca dövize de, masrafa da, emanet edilmiş tarihi kulüplerimize de yazık!’ Galatasaray 1-0 kazandı. Acaba 10 eksikle gelen Ankaragücü takımını sahaya sadece bir kişi mi çıkacak sandı ? Harbiden paçayı zor kurtardı!

Gecenin sorusu

Belhanda’nın hem rakip, hem de Sarı Kırmızılı ekip için ; nasıl tatlı ve aranılası bir bela olduğu, dün gece yine anlaşıldı mı acaba ?

Maçın starı

Saracchi. Aslan’ın dişlerinin sıkmaktan çatır çatır dökülebileceği geceyi de, 3 puanı da, maçı da asistiyle kurtardı. Bravo.

Maçın olayı

Bolingi’nin kaçırdıkları! Biraz şanslı az daha dikkatli olsa, Ankaragücü İstanbul’da galibiyete çapa atardı!

Kısa mesaj

Harp ve Sulh’un yazarı ; Tolstoy ‘mutlu olabilmek için mutlu olabilme ihtiyacına inanmak gerek’ der. Sarı Kırmızılı camiada zart zurt harp ve sulh ilan edenlerin dikkatine nokta.

Birçok starın, devasa bir bütçen var senin. Sen Türkiye’nin yegane 4 yıldız, UEFA ve Süper Cup hamili Aslan’ı tarih yazanısın, Galatasaray’sın. Ya Erzurumspor? Anadolu bağrından; lige seslenen mütevazı bütçeli yiğit armada. Sarı-Kırmızılı takım karşısında, başabaş, mertçe mücadele eden, Dadaşlar. Ve bir yanda da, maalesef, Arda 3kardeşler! Ya sen kimsin, tıpkısının aynısı pozisyonlara, 3 parmağın üçü gibi birbirinden farklı düdükler öttüren Arda? Sayende kalacak MHK yine darda! Galatasaray iyi başladığı oyunu dikkatle, soğukkanlılıkla devam ettirdi ve zorlu galibiyeti yüksek rakımdan getirdi. Kritik 90 dakika ve geceydi, sahada geçildi. Ötesi mi ben bilmem. Cengiz’in yanındaki bilir!

Gecenin sorusu

Galatasaray scout ve transfer yetkilileri; Gomes’in nasıl bulunup, kaça transfer edildiğini, Dadaşlar'a, sorsalar, bir iş öğrenirler mi acaba ?

Maçın starı

Marcao’yu stoper olduğuna, olacağına defalarca pişman eden Gomes, gece Erzurumspor adına hüsranla bitmiş olsa da 90 dakikanın starıdır.

Maçın olayı

Falcao’nun çok basit iki sarıdan, oyun dışı kalması.

Kısa mesaj

Ne denli eleştirirsek eleştirelim, büyük olmanın manası dün gece bir kez daha ortaya çıktı. Ağır hasta, çok zor koşullarda beklenenin aksine yırttı!

Süper Lig futbol düzeyi, adeta T-Shirt felsefesi resmi! Çeşit çeşit, renk renk. Sabah ayrı, ikindi farklı, akşam ve gece apayrı. Ederi ne olursa olsun kullan ve istersen yıka, istersen de at bi kenara! Kasımpaşa ardından; Terim 6 farklı T-Shirt değiştirdi, netice değişmedi. Futbol değerleri, oyun anlayışı, taktik maktik yazan, anlatan çok! Çok ama mallarda, zerre kalite, dayanıklılık yok. Netice hava Rangers mıhlayana kadar, Galatasaray ışıl ışıl renkleriyle, fresh ve zerre yıpranmamış gözüktü. Çok kaliteli ve dayanaklı olduğu da düşünüldü ama netice hava! Balon erken patladı yani. Demek ki Aslan gereği gibi hazırlanmamış. Doğru beslenmemiş ve yan gelip yatmış. Diagne’nin maça girip 5 dakika yere serilmesi, ve takımın külli bitik hali, sezon başı yüklemesinin resmi.

Gecenin sorusu

Fatih Terim Galatasaray kadrosuna gerekli olan yüklemeyi yaptı mı, yapmadı mı? Bu kadro kendini böylesi nasıl saldı?

Maçın starı

Fatih. Hemen hemen her 90 dakikada iki kaşının ortasından vuruluyor ama yaşamayı da beceriyor.

Maçın olayı

Geriden gelen Alanya’nın, doğru futbol anlayışıyla Galatasaray’ı evinde mağlup etmesi elbette.

Kısa mesaj

Fatih Terim yönetime ayar vermeyi bırakmalı ve esas işine bakmalı. Cengiz ve riyaset anlayışına haddini bildirme görevi; Galatasaray Genel Kurul hamilindeki fiildir.

Ay Yıldızlı ekibimiz; ikinci yarı oynadığı futbol ile sevinçlerle dönebileceği Rusya’dan, hüzünlerle döndü! Beraberlik kötü skor mu peki ? Kesinlikle iyi. İyi de, rakip sahada oynuyor ve galibiyete uzanıp, kıl payı kaçırıyorsun! Hüzün vesilesi kaçan galibiyettir kesinlikle. Shunın gecenin yıldızı oldu Rusya adına.

İlk yarı önde tutamadığımız topun bedelini, golle neticelenen 28. dakikada ödedik. Mahmut’un kademesinde mutlaka biri olmalı, Mert ise daha dikkatli durmalıydı diye düşünüyorum. Ruslar doğru futbol kültürü yüksek bir ekip. İlk 45 dakikada bu değeri örneklediler de.

İkinci yarı sahada bambaşka bir Milli Takım sahne aldı ve rakibi hem teknik hem de fizik açıdan adeta pestil ettiler. Bu doğru mücadelenin neticesi Türkiye adına galibiyet olmalıydı. Maalesef olmadı.

Sahaya her hattıyla hakim olan Ay Yıldızlı Armada’mızın gelecek adına büyük umut verdiğini söylemeliyim. Bu çocuklar ve kulübedeki teknik akılda çok iş var çok. Güveniniz...

Günün sorusu

Şenol Güneş ilk yarıda alenen sırıtan zaafları, acaba daha önce Cengiz’i oyuna dahil ederek toparlayamaz mıydı ?

Maçındaki starı

Russian Shunın... Deplasmanda oynanan bir müsabakada rakip takım kalecisinin star olması ne denli büyük mutluluktur di mi ?

Maçındaki olayı

Direklerden dönen toplar rakip değil bizim kalemizde olsa, filelerle buluşurdu! Şansımıza buluşmadı. Kadere bak. Kadere!

Kısa mesaj

Milli futbol takımımız iyi yolda. Zaferler yakında.

Yusuf’un attığı buz gibi gole, yazık oldu. Cüneyt bey; gözün önündeki vakaya ‘devam’ dedin, ki yüzde 100 doğruydu. O top gitti gol oldu. Yan hakem ‘ofsayt’ dedi ama teşhisi tutmadı. VAR ‘acaba ne var?’ diye uğraştı ve sen burnunun dibindeki mücadelenin VAR marifetiyle faul olduğuna karar verdin! Hem yazık oldu hem de Avrupa’da telef olmuş futbolumuz yanındaki onurumuz, hakem müessesemiz de şimdi alzheimer oldu! Belhanda pırpır, Feghouli tayyare, Diagne kuru sıkı piştov, Arda akut grip, Fatih tavuk arası! Geri kalanların çırpınması da yetmiyor ki! Çünkü Kasımpaşa daha organize ve kazanmaya azmetmiş. Garibin oğluyla, kelli felli zenginin çocuklarının güreşi gibi yani! -44-45’te Aytaç müthiş işler yaptı ve 45+’da Yusuf; tavuk karası vakası Fatih’i avlayıp, hakkını geri aldı 1-0. İkinci yarı ; Aslan adına seyredilen her şey yalan, Taylan’ın perti ve Terim’le sahayı erken terki doğruydu!

Gecenin sorusu

Fatih Terim’in Galatasaray yönetimiyle arasındaki gerginlik, acaba takımdaki karıncalı görüntünün nedeni mi ?

Maçın starı

Yusuf 2 attı, 1 sayıldı. İmage maker de kesinlikle Aytaç olmalı.

Maçın olayı

Yusuf Erdoğan’ın attığı buz gibi golün, uzun uzun düşünülerek hakemler marifetiyle mundar edilmesi ayıbı!

Kısa mesaj

Galatasaray futbol değerlerine susadım. Belhanda, Feghouli, Babel, Diagne nafile! Metin Oktay, Ayhan Elmastaşoğlu, Candemir Berkman, Kadri Aytaç, Turgay Şeren, Talat Özkarslı gibi yiğitlerimiz ceddi nerede?

Galatasaray’ın dün gece Rangers karşısında yaşadığı meşum vaziyete; ‘asemptomatik vaka’ demiyeyim de, ne diyeyim şimdi? Subklinik enfeksiyon da denilebilir tabii. Tanı koymanın bu denli zor olduğu, kritik ve onca masrafın heba edildiği hallere. Meselenin açık ve net tanımı; entübeyiz maalesef futbol Avrupa kulüpler arası platformunda! Feghouli, Babel, Falcao yok! Belhanda kendi kendine oynayıp, mahdum İannis’e, baba George’umsu gösteriler sunmaya soyunuyor. ‘O iş öyle değil böyle olur’ dedi mahdum Hagi ve asistiyle geceyi de Avrupa hayalini de bitirdi. Arfield 1-0 ve hemen ardından oldu mu 2-0 ! By by hayaller yani. Kulüplerimizde teknik kapasite, esas amaca dönük doğru kullanılmıyor. Çevre kontrolü ihmal edildiği gibi, savunma ve hücumdaki hedeflere doğru; toplu veya topsuz doğru koşular asla örneklenmiyor. Tembellik almış başını gidiyor. Bu hal içeride idare etse de yabancı ellerde ayan beyan sırıtıyor nokta.

Gecenin sorusu

TFF müsabaka programı; gün ve saat kurgukatörleri mutlusunuz di mi şimdi?

Maçın starı

Gerrard... ‘Favori Cim Bom’ dedi ve ilave etti ‘ama biz de çok iyi durumdayız!’ Favori Cim Bom’dan sonra ‘ama’ varsa önce ne denilse hava! İyi olduklarını ispatladı valla...

Maçın olayı

Gheorghe oğlunu Gloria sahasında dikkate sunmuştu 2 sezon önce. Göze batmadı. Dün gece fena halde battı.

Kısa mesaj

Kısır iç hesaplarla dışarıda asla başarılı olma imkanımız yok. Böylesi tempo ve yetersiz motor gücüyle de.

İstanbul derbisinde Aslan topla yüzde 59 oranında oynadı, Kanarya yüzde 41’de kaldı.

Tamam ama Cim Bom istediğini alamadı, hem de kurulmakta olan bir yapıya karşı!

Aslan oyun boyunca 5 isabetli şut, Kanarya ise sadece 1 şut attı.

Ama abicim kaleci Altay muazzam kurtarışlar yaptı, Fatih yere bile yatmadı !

Kanarya’nın savunma stratejisi tuttu yani, ya hücum işleri peki ?

Problem değil ki, oyuncu kalitesi yüksek Kanarya uçup gidecek belli...

Belli mi, belki mi ?

Galiba belki.

Bulut’un savunmada başarılı, hücumdaki karavana hali ; bu sezon da, sıkıntı olacak belli!

Olur mu abi ?

Peki 9 kişilik fresh Hatayspor karşısında alınan sonuç neydi, 0-0 elde var 1 puan di mi?

Takma kafana hep bir puan olsa da, bu sezon orta alan hakimiyetini teslim etmeyecekler.

Ya kaleci Altay Aslan karşısındaki becerisini, lig boyu her 90 dakikada uygulayamazsa?

O zaman ‘önümüzdeki sezon transferlerine bakacağız’ diyecekler!

Evet sevgili okurlarım; Galatasaray kalecisi Fatih’in yere dahi yatmadan bitirdiği derbi, 3 gol yemekten Manitu marifetiyle kurtulan Altay’ın becerisiyle 0-0 bitti.

Netice ; Galatasaray berbat, Fenerbahçe şahaneydi. Buyurun !