Arama

Popüler aramalar

‘’Fenerbahçe resital sundu‘’

Fenerbahçe’nin hedefi doğrultusunda çok kritik bir maçtı. Panathinaikos’a karşı gerek savunma gerekse hücumda sezonun en iyi performansını sergileyen Sarı-Lacivertliler, Kazan deplasmanında bütün maçı önde götürdü, bir kaç kere çift haneli farklara ulaştı ama oyunu bir türlü koparamadı.

Kanarya bu zorlu deplasmanda yüzde 50 ile üçlük, yüzde 62 ile iki sayılık şut atmasına rağmen, geçen haftaki savunma performansına ulaşamadı. Euroleague’in sayı kralı Langford etkisiz hale geldi. Ama özellikle Orlando Johnson’un beklenmedik skor katkısı işleri zorlaştırsa da, zafer Fenerbahçe’nin oldu.

Maçın başında Vesely pota altında neredeyse hiç kaçırmadan attı. İlk çeyrekte 11 sayı bulan Vesely’ye, forma giyen bütün oyuncular da eklendi. Fener kaçtı, Kazan hiç vazgeçmedi. Oyunun bir çok krılıma anı vardı. Son haftaların formsuz ismi Antic, kaçırarak başlamasına rağmen çok değerli iki üçlük gönderdi. Sloukas, Nunnally ve Bogdanoviç de Kazan potasına iki üçlük bıraktı. Her geçen gün daha iyi oynayan Datome de çizginin gerisinden 3 basket kaydetti.

Fikstür avantajı...

Udoh’un yokluğunda, Vesely’nin faul problemine girdiği maçta Ahmet yine çok önemli katkı yaptı.

Tüm gözler yeni transfer Bennett’ın üzerindeydi. Amerikalı girer girmez bir top çalıp asist yaptı ama o kadar. O oyundayken savunmadaki pozisyon hataları işleri sıkıntıya soksa da, 40 dakikayı çok kararlı oynayan, 22 asist üzerinden tam 86 sayı bulan Sarı- Lacivertliler, sonuna kadar hak ettiği bir deplasman galibiyetine imza attı. Sezonun geri kalanında fikstür avantajı Fenerbahçe’de. Kanarya, iç saha maçlarını kazandığı takdirde ligi ilk 4’te bitirir. Bu da Final-Four kapısının aralanması anlamına gelir.

25 Ocak 2017, Çarşamba 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Akatlar'dan Efes çıktı‘’

Sezonun belki de en keyifli, seyir zevki en yüksek maçıydı. Ufuk Sarıca yönetiminde yeni bir hava yakalayan, Şampiyonlar Ligi’nin yanı sıra ligde de zirveye oynayan Beşiktaş Sompo Japan, dolu tribünler önünde Euroleague takımı Anadolu Efes’i yenip iddiasını kanıtlamak istiyordu.

Ama en az Beşiktaş kadar istekli ve müthiş bir hücum basketbolu oynayan bir Anadolu Efes vardı sahada. Banvit’ten gelen Can Maxim, takımı adına çok ekstra katkılar yaparken, Cedi, Heurtel, Granger sürekli Beşiktaş savunmasını delip, çok rahat potaya gitti.

Ufuk Sarıca ve takımının en önemli özelliği asla vazgeçmemesi. Efes, 10 üçlük isabet bulduğu maçta skoru sürekli önde götürürken, Beşiktaş da farkı kapama adına sürekli hamle yaptı. Ama rakibin böylesine iyi hücum ettiği maçta savunmasını bir türlü oturtamayan, takımın yıldızları Clark, Roll ve Strawberry’yi hiç oyunun içine sokamayan, Thompson’dan da gereken katkıyı alamayan Kartal’a sadece mücadele etmek yetmedi. Stimaç yine harikaydı ama tek başına kaldı.

Efes cephesinde 5 oyuncu çift haneli sayılara ulaşırken, son dakikada Stmiaç’tan topu çalıp üçlük atan Honeycutt, maçı da bitiren isim oldu.

23 Ocak 2017, Pazartesi 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Daçka idare etti‘’

Unics Kazan, sezona kötü başlamasına, en çok sakatlık sorunu yaşayan takım olmasına rağmen son 5 maçın 4’ünü kazanarak çıkmıştı Darüşşafaka Doğuş karşısına. Dün de sezonun flaş oyun kurucularından Qolom ve Voronov’dan yoksun olarak oynuyorlardı. Darüşşafaka’da ise Slaughter’dan sonra takımın bir başka pivotu Semih Erden de sakattı. Ama Daçka, geniş rotasyona sahip olmanın avantajını fazlasıyla kullandı. Bir önceki iç saha maçında Baskonia’yı 98 sayı atıp yenen Yeşil-Siyahlılar, dün hiç ritm bulamadı, sevdiği açık alan basketbolunu oynayamadı, sadece 71 sayıda kaldı belki ama bu kez savunarak kazandı.

Langford’u iyi tuttuk

Euroleague’de kötü oynarken de galip gelebilmek önemli. Haftalar ilerliyor. Artık özellikle iç sahada alınacak bir yenilginin telafisi çok zor olacak. Daçka, en önemli işi Langford’u etkisiz hale getirerek yaptı. Amerikalı oyuncu 16 sayıyla Kazan’ın en skoreri oldu belki ama kullandığı 18 şutun sadece 4’ünde isabet bulabildi. Çizgiden de 5 sayı atabilen Langford’un bu düşük yüzdeli oyunu takımın da ritmini bozdu. Son haftalarda inişli çıkışlı bir grafik çizen Wannamaker, bütün maçı çok istikrarlı oynadı, kritik basketlerle galibiyetin mimarı oldu. Moerman da 17 sayı 7 ribauntla ona eşlik etti. İlk yarıda ortalarda gözükmeyen Ziziç’in ikinci yarıdaki 11 sayılık performansı da galibiyete fazlasıyla yardımcı oldu.

21 Ocak 2017, Cumartesi 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Fener, kusursuza yakın oynadı‘’

Sezonun en keyifli maçlarından biriydi Fenerbahçe adına... İlk yarıda beklenenden fazla yenilgi alan Sarı- Lacivertliler, Panathinainos’tan rövanşı alırken, ikili averajı da eline geçirdi.

Gerek savunma konsantrasyonu, gerekse hücum organizasyonu kusursuza yakındı. Özellikle ilk 15 dakika, adeta sürklase etti Fenerbahçe, Panathinaikos’u...Skor 42-22 olmuştu, Panathinakios’un o 22 sayısının çoğu Singleton ve James’in bireysel çabaları ile gelmişti. Calathes gibi sezonun flaş oyun kurucusuna sahip olan Atina ekibine bir tane bile organize basket imkanı tanımadı Kanarya. Savunma müthiş olunca, hücumlar da tıkır tıkır işledi. 31 basketin tam 20 tanesi asist üzerinden geldi.

Hak ettiği alkışı aldı

Fenerbahçe’ye en değerli katkıyı ise Ahmet Düverioğlu yaptı. Udoh’un yokluğunda Vesely erken faul problemine girmişti. Obradoviç, periyodun son dakikasında Vesely’yi korumak adına kenara aldı. Ama Ahmet o 1 dakikayı öyle iyi kullandı ki, Obradoviç’in de maçın geri kalanında onu oynatmaktan başka çaresi kalmadı. Girer girmez Calathes’e müthiş bir blok yapan Ahmet, hücumda da basketi attı. O moralle maçı 6/7 isabet oranı ile 13 sayı, 4 ribaunt, 1 asist, 1 top çalma ve 2 blokla tamamladı. Tribünler de ona hak ettiği alkışı fazlasıyla verdi. Fenerbahçe, düne kadar inişliçıkışlı bir grafik çizmişti. Dün, sezonun belki de en iyi basketbolu oynandı. Kalan haftalarda önemli bir fikstür avantajı var Fenerbahçe’nin. Kanarya’nın bu oyununu giderek geliştereceğini tahmin ediyorum. Böyle olursa da o avantajı fazlasıyla kullanacaklardır.

20 Ocak 2017, Cuma 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Sihirbazlar işbaşında‘’

Avrupa’nın en iyi ligi olarak gösterilen Spor Toto Basketbol Ligi’nin yıldızları, dün Ülker Arena’da geleneksel All Star organizasyonunda karşı karşıya geldi. Basketbol Federasyonu’nun aldığı kararla, maçın gelirleri şehit aileleri ve gazilere bağışlanırken, organizasyon biraz daha anlam kazanmıştı. All-Star’ın en ilgi çeken yönü, bence maçtan ziyade yarışmalar.

Melih otomatiğe bağladı

Geçen yılın üç sayı şampiyonu ‘altın bilek’ Melih Mahmutoğlu, yine uzak ara şampiyon oldu. Sevdiği potaları üçlük bombardumanına tutan Melih, 20 puan ile rekor kırıp şampiyon oldu. Adeta otomatiğe bağlayan Melih, bu gidişle şampiyonluğu gelecek yıllarda da kimseye bırakmaz. Umarız, bu üçlüklere Euroleague’de de devam eder milli oyuncumuz. Yetenek yarışmasının galibi, altyapı takımları ile bir çok madalya kazanan Yiğit Arslan oldu. Yiğit’in de bu yeteneklerini, çok az süre aldığı Spor Toto Basketbol Ligi’nde göstermesini bekliyoruz.

Honeycutt hak etti

Merakla beklenen an ise smaç yarışmasıydı. Birbirinden yetenekli ve atletik finalistlerin çoğu yine her zamanki gibi çok hazırlanmadan gelmişler. Para verip tribünleri dolduran izleyicilere en çok saygıyı gösteren isim Honeycutt olmuş. Her smacına özenerek hazırlanmış. Ona şampiyonluğu getiren 4 oyuncunun üzerinden yaptığı smaç ise tek kelime ile harikaydı. Tebrikler ve teşekkürler Honeycutt...

Wright şov yaptı

Asya-Avrupa maçını ise 22 sayı, 9 ribaunt ve 8 asistle oynayıp MVP seçilen Trabzonspor Medical Park’tan Julian Wright’ın katkılarıyla Asya Karması kazandı: 140-135. Bu maçlara biraz rekabet ve heyecan getirmenin de bir yolu bulunmalı. Bir de Federasyon, İstanbul tercihini sorgulamalı bence. Arda Turan geldi, olaya biraz renk kattı, bütün haber bültenlerinde maç olacak tamam ama, İstanbul’da 4 tane Euroleague takımı var. Her hafta ya CSKA Moskova, ya Real Madrid, ya Olympiakos İstanbul’a geliyor. İstanbul seyircisi için bu yıldızları izlemek son derece sıradan bir olay. Zaten maçın ikinci yarısında tribünün büyük bölümü boşaldı. Ama Anadolu seyircisi için böyle değil. Onlar için bu yıldızları canlı izlemek çok önemli. Hem izleyenler ve oynayanlar için bu organizasyon daha keyifli ve coşkulu olabilir böylece.

16 Ocak 2017, Pazartesi 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Ufuk Sarıca doğru tercih‘’

Türkiye Basketbol Federasyonu, A Milli Takım’ın yeni coachu olarak Ufuk Sarıca’yı açıkladı. Uzun süredir takımın başına kimin geçeceği merak konusuydu. Yerli bir isim olacağı kesin gibiydi, favorilerden Ufuk Sarıca bu göreve getirildi.

Sarıca, yakın geçmişte kısıtlı imkanlarla önemli işler yaptı. Pınar Karşıyaka gibi bir takımla Türkiye Kupası, Cumhurbaşkanlığı Kupası ve en önemlisi Türkiye Ligi şampiyonluğunu kazandı. Eurochallange şampiyonluğunu son saniyede kaybetti. Şimdi Beşiktaş Sompo Japan’la, sezon yarısı olmasına rağmen yine beklenin üzerine çıktı.
Yıllardır A Milli Takım’da yardımcı coachluk yapan Ufuk, bu organizasyona yabancı da değil. Milli takım bir geçiş döneminde. Oyuncu havuzumuz çok dar. Evimizde bir Avrupa Şampiyonası var ve madalya adayı değiliz. Ama Sarıca, eldeki malzemeden maksimum verim almayı başarabilen bir coach. Bu nedenle, geçiş döneminde yapılmış doğru bir tercih olarak görüyorum.

Harun Erdenay federasyonu, coach ‘Milli takım ve kulüp takımı’nı aynı anda çalıştıramaz fikrine sahipdi. Türkoğlu ve ekibi de şartlar oluşsaydı aynı fikri benimsiyordu. Ama Ufuk Sarıca ismi ağırlık kazandığı için, bu düşünceden vazgeçildi. Sezon içinde milli takım için takvimde ‘pencereler’ açılacak. Bu dönemde Sarıca, Beşiktaş’tan ayrı kalacak. Ama Siyah-Beyazlı kulüp bu duruma onay verdiği için, ortada büyük bir sorun kalmıyor....Sarıca’ya yeni görevinde başarılar diliyorum.

15 Ocak 2017, Pazar 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Aslan savaştı, kazandı‘’

Euroleague’de haftalar ilerliyor. Galatasaray Odeabank’ın, mantık olarak çok olmasa da, matematiksel olarak şansı devam ediyor. Cim Bom, bu hedefi doğrultusunda ağırladığı Zalgiris Kaunas’ı, 40 dakika boyunca domine ettiği maçta yenip 5. galibiyetini aldı, umutlarını kalan 13 haftaya taşıdı. Zalgiris, ligin en düşük bütçeli takımlarından biri olmasına rağmen, basketbol geleneği ve bilgisi ile beklenenden çok fazla galibiyet aldı.

Yine bu salonda Anadolu Efes’i deviren Litvanya ekibinin Pangos ve Westermann gibi iki kısa oyuncusunu devreye sokmayan Cim Bom, çok fazla hücum ribaundu almamasına rağmen sonuca gitmeyi bildi. 3 yabancısını gönderen, forma giyen iki Amerikalı Daye ve Diebler’den basket bulamadığı bir maçı daha geride bırakan Sarı-Kırmızılılar, son periyotta sorumluluğu ele alan Sinan
Güler’in müthiş performansı ile 10 sayıdan yakalanmasına rağmen, zafere ulaşmasını bildi.

Pleiss, her iki pota altında fazlasıyla etkili olurken, Fitipaldo geldiği günden bu yana en etkili performansını sergiledi. Savunma için oyuna alınan Göksenin, 12 dakika gibi kısa bir sürede 1/1 iki sayı, 2/2 üç sayı isabet oranı ile şut atıp, takımına çok değerli katkı verdi. Sarı- Kırmızılılar’ı, zorlu bir fikstür bekliyor. Henüz deplasman galibiyetleri yok ve fazla sayıda dış saha maçı oynayacaklar. Bu oyun ve kadro yapısı ile şansları az ama sonuna kadar deneyeceklerdir.

14 Ocak 2017, Cumartesi 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Kurtarıcı gözüyle bakılmamalı‘’

Obradoviç transfer yapar mı, yapmaz mı diye beklerken, Kanarya’dan sürpriz bir hamle geldi. Zaten zayıf olan uzun rotasyonunda bu sene Antiç’ten de hiç faydalanılamadığı gözönüne alındığında, atletik ve ribauntçu bir pota altı oyuncusuna ihtiyaç olmuştu. Anthony Bennett müthiş bir kolej kariyeri sonrası 2013 draftinde ‘1’ numara seçildikten sonra beklentileri karşılayamadı. Hiç bir zaman süper yıldız, hatta yıldız statüsüne erişemedi. 4 yıllık inişli çıkışlı grafik sonrası, Euroleague’in yolunu tuttu Kanadalı power forvet.

Gherardini geldikten bu yana Fenerbahçe transferde çok az hata yaptı. Genelde nokta atışı yapıyorlar. Gherardini, aynı zamanda Kanada Milli Takımı’nın da Genel Menaceri... Bennett’ı çok yakından tanıyor, neler yapabileceğini, nasıl katkı verebileceğini iyi biliyor.

Ara transfer döneminde yapılan transferlerden çok fazla şeyler de beklememek gerekli. Fenerbahçe taraftarı şunu bilmeli ki, Bennett bir kurtarıcı değil. Oturmuş ve güçlü bir takıma yardımcı olmaya çalışacak bir rol oyuncusu olacak. Potansiyeli var mı? Fazlasıyla var. Eğer basketbola konsantre olur, takım düzenine çabuk uyum sağlarsa atletik yetenekleri ile Vesely-Udoh ikilisinin yükünü hafifletebilir.

14 Ocak 2017, Cumartesi 02:30
YAZININ DEVAMI