‘’Zor ama imkansız değil!‘’
Fenerbahçe Süper Lig’deki en keskin viraja giriyor. Karşılaşma şampiyonluk kovalayan Galatasaray’ı ve 3.lük hedefleyen Beşiktaş’ı da yakından ilgilendiriyor. Ezeli rakibini ligin ilk yarısında Kadıköy’de deviren Trabzonspor, bu maçı da alıp taraftarlarına büyük keyif yaşatmak isteyecek. Fenerbahçe’nin zorlu deplasmanda tek hedefi var o da kazanmak. Trabzon’da kaybedilecek puanların şampiyonluk şanslarını zayıflatacağı bir gerçek. İsmail Kartal’ın ilk 11’de büyük sürprizler yapacağını düşünmüyorum. Livakoviç’in önünde Osayi, Djiku, Ferdi olur. Becao ve Bonucci’nin de yokluğunda Djiku’nun yanında stoperde Oosterwolde olur. Serdar Aziz kulübede yer alır.
Daha atak oynayacaktır
Orta alanda Fred ve İsmail Yüksek bankolar. Bu alanda defansif özelliği ön plana çıkan Krunic formayı kapabilir. Szymanski hamle oyuncusu olarak kullanılabilir. İlk 11’in diğer bankoları da İrfan Can Kahveci, Dzeko, Tadic olurlar. Mutlaka kazanmak isteyecek olan Fenerbahçe maça önde baskıyla başlar. Bu baskıda rakibin ani çıkışları, Sarı-Lacivertli takımın başına iş açabilir. Hava toplarına hakim ve etkili Onuachu’nun olmayışı Karadeniz ekibi için şansızlık. Ev sahibinin kontrollü, Fenerbahçe’nin daha atak oynayacağı bir 90 dakika bekliyorum.
Kayıpsız dönmesi gerek
Oyuna çıkışlarda, akıllı olan, defansında hata yapmayan, gereksiz kart görmeyen taraf maçta da öne çıkar. Ben Fenerbahçe’nin işinin zor ama imkansız olmadığını düşünüyorum. Şampiyonluk, büyük maçları kazanmaktan geçiyor. Fenerbahçe şampiyon olmak istiyorsa, Trabzon’dan kayıpsız dönmek zorunda. Aksi takdirde işler çok ama çok karışır.
‘’Keyfini çıkarmak‘’
Fenerbahçe tur, St.Gilloise prestij peşindeydi. Maçı seyredenler Belçika takımının nasıl dişli, nasıl mücadeleci olduğuna şahit oldular. Böyle bir takımı kendi evinde farklı yenip, rövanşa büyük avantajla çıkmayı kimse küçümsemesin. St.Gilloise en azından rövanşı kazanıp prestijini kurtarma peşindeydi. İsmail Kartal avantajlı ilk maç skorundan sonra sadece Tadiç’i kulübeye çekmiş, büyük rotasyon yapmamıştı. Gönül almak için Kent’i sahaya Tadiç’in pozisyonunda sürmüştü. Kalede ise görevi İrfan Can Eğribayat’a vermişti. Önde baskı yapan, ayağa pas ve çabuk oynayan misafir takım ilk 45 dakikada daha çok pozisyona giren taraf oluyordu. Fenerbahçe kontrollü oyunu tercih ederken, ilk maçta olduğu gibi, rakibin geride bıraktığı geniş alanlardan, ani ataklarla faydalanmak istedi. Ancak 45 dakika içinde bunu başaramadı.
Yorulanlar kenara
Oyunun ikinci bölümünde Sarı-Lacivertliler topu rakibe verip, daha çok savunmada kaldılar. Bu bölümde Belçika takımı pozisyon da buldu, golünü de attı. İsmail Kartal son 30 dakikada yorulanları dışarı alıp (Kahveci, Fred, Batshuayi, Kent) kulübedekileri (Tadiç, Zajc, Dzeko, Mert Hakan) oyuna aldı. Son bölümde Fenerbahçe tura oynadı ve hedefine ulaştı. 90 dakika için Fenerbahçe’yi eleştirmeyi rafa kaldıralım. Uzun bir aradan sonra bir Türk takımı Avrupa arenasında çeyrek finale yükseldi. Tebrikler Fenerbahçe. Devamı gelsin deyip, keyfini çıkartalım.
‘’Fenerbahçe 45 dk. oynuyor‘’
Maçtan önce iki tarafın gücüne, kadro yapısına ve yıldızlarına bakarak haklı olarak “Banko Fenerbahçe” dedik. Skora bakıp Fenerbahçe’nin maçı çok rahat kazandığını sanmayın. Son 3 gol, son 10 dakikada geldi. İsmail Kartal’ın sahaya sürdüğü 11’i görünce de biraz şaşırdık. Osayi, Szymanski yok, İsmail Yüksek (Çok arandı) cezalı olunca formaları Krunic ve Mert Hakan kapmış... Orta alanda yaratıcılığı olmayan Mert Hakan ve Krunic ile ofansif futbol oynamak zorlaşıyor. Fred’in düşük performansı, defansta 3 futbolcunun (Mert, Oostewolde, Ferdi) sarı kart görmesi tedirginlik yarattı. Cengiz Ünder’in etkisiz futbolu, Tadiç’in yalnız kalışı, rakibin önde baskılı oynayışı Fenerbahçe’yi pozisyon fakiri yaptı.
Yine bir penaltı
Rakibinden çekinmeden oynayan Pendik’te ise N’Diaye, Lusamba, Thiam ve golü atan Halil öne çıkan isimlerdi. İsmail Kartal her zaman olduğu gibi devre arası hamleleri ile sahaya müdahale etti. Mert ve Oosterwolde’yi dışarı alıp ikinci yarıya Osayi (Vazgeçilmez) ve Djiku ile başladı. Bu yarıda girenler ile birlikte taşlar yerine oturunca Fenerbahçe baskıyı kurdu ve pozisyon üretmeye başladı. Mert Hakan’ın eşitliği sağlayan mükemmel golü ve sonrasında İrfan Can Kahveci’nin de oyuna girişi Fenerbahçe’yi maçın patronu yaptı. Son 20 dakikada Welinton kırmızı görünce Pendik’in gardı iyice düştü. Sonra mı? İmdada yine bir penaltı yetişti ve Batshuayi, takımını korkulu rüyadan uyandırdı, sonra Ferdi ile İrfan Can’ın golleri farkı getirdi. Fenerbahçe kazanıyor, yoluna devam ediyor. Ancak her maçın 45 dakikasını çöpe atmak, bir gün başına büyük dertler açar, haberleri olsun. Pendik maçını kazanırken de sadece 45 dakika (2’nci yarı) oynadı.
‘’Kadıköy'de şov maçı‘’
US Gilloise zaferinden sonra Fenerbahçe, kısacası Kadıköy’de şov maçına çıkıyor. Kapalı gişe oyunda Sarı- Lacivertli taraftarlar takımlarına müthiş bir gösteri yapmaya hazırlanıyor. Moral motivasyonu tavan yapan futbolcuların Pendik karşısında da hedefleri iyi futbol ve farklı bir skor. Son haftalarda aldığı beklenmedik yenilgiler ile alt sıralara demir atan misafir takımın hedefi ise bir beraberlik. Bunu başarabilirler mi, çok zor. Fenerbahçe’nin yorgun olduğu bir gerçek. Ancak geniş ve kaliteli kadro İsmail Kartal’ı çok sıkıntıya sokmuyor. Becao ve Çağlar sakat olduğuna göre stoperler Djiku ve Oosterwolde olur. İsmail Yüksek cezalı olduğuna göre Krunic, Fred ve Mert Hakan orta sahasını görebiliriz. Sarı kart sınırında olan Szymanski riske edilmeyebilir.
Kesinlikle sürpriz olur
Bu akşam bana göre diğer bankolar Cengiz Ünder, Dzeko ve Tadic olurlar. Maça önde baskıyla başlayacak olan Fenerbahçe erken bir gol bulursa farka gidebilir. Pendik’in güçlü rakibi karşısında neler yapabileceğini, nasıl direneceğini maç başlayınca göreceğiz. İşleri çok zor. Kadıköy’den puan çıkartırlarsa, kesinlikle son haftaların sürprizi olur. Fenerbahçe’nin zorlanmadan kazanacağını düşünüyorum. Bakalım bizi Kadıköy’de nasıl bir şov bekliyor.
‘’Fenerbahçe’nin aklı kupada‘’
St. Gilloıse’yi çok iyi tanıdığını iddia eden ve bize bu takımı yorumlayanları dikkate alsaydık, maçı nerdeyse oynamadan kaybettik sanacaktık. Bu yorumu yapanlar Fenerbahçe’nin kadrosundaki yıldızları ve onların Avrupa tecrübelerini dikkate almamıştı. İsmail Kartal’ın sahaya sürdüğü 11 cesaret işiydi. Dzeko ve Ferdi kulübeye, Batshuayi ve Oosterwolde (Süper oynadı, süper bir gol attı) sahaya. Oyunun ilk bölümünde ofansif futbolu çok iyi oynadığı söylenen Belçika takımı, duran toplar (Kornerler) dışında Livakoviç’i fazlaca rahatsız etmedi. Oyun başa baş giderken bir duran top sonrasında Batshuayi’nin (Çok arzulu ve istekli oynadı) attığı gol hem anlamlı hem de rakibin dengelerini bozuyordu. Devre sonlarına doğru Çağlar’ın sakatlanması, elde stoper olmayışı ile Oosterwolde stopere, oyuna giren Ferdi kendi mevkine geçiyordu. İlk 45 dakikada iyi mücadele eden Sarı-Lacivertli takımda Fred’in sahada oluşu bile arkadaşlarına büyük güven veriyordu. İkinci bölümde ev sahibi daha atak gözükse de Fenerbahçe ani ataklar ile net pozisyonlar buldu. Bu yarıda İsma il Yüksek’in performansı müthişti.
Kadıköy’de direnemez
Son 20 dakikada İsmail Kartal, yorulanları (Cengiz, Fred, Szymanski, Batshuayi) dışarı alıp; Kent, Kruniç, Mert Hakan ve Dzeko’yu oyuna aldı. Fenerbahçe skoru korumaya devam ederken sahneye çıkan Osterwolde müthiş bir depar, müthiş bir vuruşla Belçika takımının ipini çekti. Tadiç’in penaltısı ise gecenin keyfi oldu. Rakibi alıcı gözüyle ilk defa seyrettim. Bu takım Kadıköy’de Fenerbahçe’ye ne direnebilir, ne de kafa tutabilir. Maçtan önce “Akıllar nerede” demiştik. Fenerbahçe‘nin aklı demek ki bu kupada...
‘’Akıllar nerede?‘’
Fenerbahçe, Konferans Ligi’ne katıldığında kendine en azından yarı final hedeflemişti. Turlar geçildi, son 16’ya gelindi. Hedef yine aynı mı? Kurada Fenerbahçe’ye adının zor telaffuz edildiği bir Belçika takımı çıktı. Liginin lideri St.Gilloise için şu ana kadar olumsuz konuşan yok gibi. Çok enerjik, hücum gücü yüksek bir takım olarak yorumlanıyor. Fenerbahçe’nin kadrosu yabana atılacak bir kadro değil. Rakip ne kadar güçlü ve formda olursa olsun Sarı-Lacivertli takımda da Avrupa’da isim yapmış bir dolu yıldız var. Bu bakımdan karamsar olmaya gerek yok. İsmail Kartal’ın 11’inde büyük sürprizler olmaz. Defansın sağında Samuel, solunda Ferdi yer alır. Becao götürülmediğine göre stoperler Djiku ve Bonucci olabilir. Rakibin hava toplarındaki üstünlüğü düşünülürse, Oosterwolde de şans bulabilir.
Tek korkum...
Fred, İsmail Yüksek, Szymanski, Cengiz ve Tadic diğer bankolar. Dzeko mu Batshuayi mi sorusunun cevabı bana göre Dzeko olur. Bu kadro, rakip kim olursa olsun, kolay teslim olmayacak bir 11. Fenerbahçe’nin rövanş için avantajlı bir skorla döneceğini tahmin ediyorum. Tek korkum akılların nerede olacağı. Ligde şampiyonluk havasına girmiş oyuncular bakalım Avrupa’ya nasıl konsantre olacaklar. Onları maça motive edecek kişi de İsmail Kartal olacak. Umarım hocanın aklı da ligde takılı değildir.
‘’Zorlanmadan kazandı‘’
Fenerbahçe için telafisi olmayan ve mutlak kazanması gereken bir maçtı. Rakip takımın hocası Volkan Demirel olunca oyuna ilgi ve merak artmıştı. Sarı-Lacivertli taraftarlar Mersin’i Kadıköy’e çevirince maç Hatayspor için deplasmana dönmüştü. İsmail Kartal beklediğimiz 11’i sahaya sürmüş, çok eleştirilen Kruniç’i (Neden alındı?) yanına oturtup Mert Hakan’ı sahaya sürmüştü. Becao da formasına kavuşmuştu. Maç başladı, topu alan Fenerbahçe rakibine kısa sürede üstünlük sağladı. Ev sahibi defansında çok hata yapıyor, oyun kuramıyor, hücumda çoğalamıyordu. İlk 45 dakika içinde Livakoviç’i rahatsız edecek tek pozisyon göremedik. Fenerbahçe ise çok fazla pozisyona girmese bile her ciddi atağında golleri buldu. Önce Dzeko asist yaptı, Osayi kale önünde topu içeri bıraktı, sonra Tadiç soldan ortaladı, Cengiz gelişine vurup ağları sarstı. Dzeko ve Tadiç asistleri ve istekli oyunlarıyla, Osayi ve Cengiz Ünder attıkları gollerle yeniden moral depoladılar. Bilhassa Osayi hem defansif, hem de ofansif oyunda takımı için büyük şans.
Cömertçe harcadılar!
Devre arası İsmail Kartal hamle yapmadı. Bu yarıda Fenerbahçe oyunu rölantiye alınca Hatayspor kıpırdanır gibi oldu. Rakip kaleye gitmeye çalışan ev sahibi, ‘Bal yapmayan arı’ gibiydi. Son bölümde İsmail Kartal golleri atanları (Osayi ve Cengiz) dışarı alıp, tribünlerin beklediği Fred’i ve Oosterwolde’yi oyuna aldı. Kalan dakikalarda Fenerbahçe kale önünde cömert, ev sahibi de beceriksiz olunca 90 dakika ilk yarıdaki gollerle sona erdi. Özetlersek, Fenerbahçe zorlanmadan maçı kazandı ve beklemeye geçti. Bakalım liderliği devam edecek mi?
‘’Telafisi olmayan maç‘’
Fenerbahçe telafisi olmayan, mutlak kazanmak zorunda olduğu bir maça çıkıyor. Rakip takım teknik direktörü, Sarı-Lacivertliler’in unutulmazları arasında yer alan Volkan Demirel. Bu yüzden hem ilginç hem de duygusal bir 90 dakika izleyeceğiz. İsmail Kartal’ın oyun planı rakipleri tarafından ezberlendi. Ayrıca Volkan Demirel eski takımını çok iyi tanıyor. Ama bütün bunlara rağmen Hatayspor’un kısıtlı bir kadrosu var. Ev sahibinin güçlü rakibine kafa tutması için performansını en üst düzeye çıkarması şart. Fenerbahçe maçın mutlak favorisi.
Sürpriz 11’ler yapıyor
Merak ettiğimiz konu, İsmail Kartal’ın sahaya süreceği 11. Çünkü Kartal da son haftalarda, Jorge Jesus gibi sürpriz 11’ler yapıyor. Djiku cezalı olduğuna göre Becao oynayabilir. Formsuz Bonucci kulübeye, Çağlar sahaya döner. Bekler kim olur? Ferdi sağda, Oosterwolde solda mı olur? Yoksa Ferdi sola mı geçer? Orta sahada kendi istediği formsuz Krunic’i keser mi?
Koltuğu sallanabilir
Sakatlıktan dönen Fred’i kurtarıcı diye sahaya sürer mi? İlk 11’de oynayacak bankolar ise belli. Livakoviç, Ferdi, Szymanski, Cengiz Ünder, İsmail Yüksek, Tadic ve Dzeko. Bakalım Kartal’ın bize sürprizleri olacak mı? Kadrolara ve yıldızlarına baktığımız zaman Fenerbahçe’nin maçı kazanması zor gözükmüyor. Kaybedilecek puanlar İsmail Kartal’ın kredisini sıfıra indirir ve koltuğu sallanır. Fenerbahçe önce 3 puan alacak, sonra ümitle Galatasaray’ın puan kaybetmesini bekleyecek.