Arama

Popüler aramalar

‘’Galatasaray vazgeçmiş!‘’

Formsuz olabilirsin, kötü bir gününde yakalanabilirsin, şans yanında olmayabilir falan neyse ama bunların tamamının yanında bir de niyetin yoksa 15 dakikada 3, bir devrede 4 gol yediğin bir maç olabilir. Marcelo’nun 2 asisti, Rodrygo’nun attığı gollerin yanında yaptığı asist futbol adına iyi işlerdi ama ne olursa olsun tepki vermeyen hatta maç daha başlamadan direnmeye niyeti olmayan bir Galatasaray vardı sahada. İkinci yarıda da bu görüntü değişmedi. Farka rağmen gol arayan Rodrygo ve Benzema ile bulan Real Madrid, dostluk maçı oynar gibi sahada dolaşan Galatasaray’dı. Sonuçta Galatasaray, Şampiyonlar Ligi’nden vazgeçmiş görüntüsünün karşılığı bir skorla maçı tamamladı.

Gecenin sorusu

Bu skor ligi etkiler mi? Skorun Galatasaray’ı kötü değil iyi yönde etkileyeceğini hatta rotasyonlu lig maçında Madrid deplasmanında oynayan bazı oyuncuların daha fazla mücadele edeceğini düşünüyorum.

Maçın starı

Rodrygo, Zidane’nın kendisine olan güvenini boşa çıkarmadı. 3 gol 1 asistle kariyerinin en iyi maçlarından birini daha 18 yaşında oynamayı başardı.

Maçın olayı

Hakem, VAR’a bakmadan karar vermiş olsa ilk 10 dakikada 3 gol yemişti Galatasaray. Bunun tek açıklaması futbolcuların maça hiç inanmadan, ‘0’ konsantrasyonla sahaya çıkmış olmalarıydı.

Kısa mesaj

Yabancı kuralı sayesinde Türk oyuncuların daha çok yurt dışında oynayıp kulüplerimiz için de Avrupa’da başarı getireceğine inanan arkadaşlar... Galatasaray sahaya Türk oyuncu olmadan çıktı.

07 Kasım 2019, Perşembe 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Futbol şansı lazım‘’

İlk kez maçın hikayesi için olumlu bir senaryo yazmak mümkün değil Galatasaray adına. Mücadele eden oyuncu tercihleri Süper Lig için işleri bir yere kadar getirebilir, ancak Şampiyonlar Ligi hele bir de Madrid deplasmanı için kaliteli oyuncuların formda olmayışları işleri daha da kötüleştiriyor. Hücum ederken Babel’in, savunma yaparken Nzonzi ve Luyindama - Marcao ikilisinin bireysel hata yapmadan oynaması Galatasaray için çok önemli.

Andone iş yapabilir

Savunma bloğunu 3 oyuncu ile kurması muhtemel deplasman 11’i için elde Andone’den başka santrfor seçeneği olmaması da dezavantaj. Yine de boş alan bulduğunda Andone deplasmanlarda iş yapabilir. Ama her şeyin ötesinde Galatasaray en fazla futbol şansına ihtiyacı olduğu maça çıkacak.

Muslera’nın ellerinde

Bu maçta alınacak iyi skor, ligden ziyade tüm takımlarımız için Avrupa arenasında başarısız giden işler için de bir umut olabilir. Gruptan çıkmaktan ziyade UEFA’dan devam edebilmek adına ise alınacak puan büyük moral olur. Galatasaray için puan almak tüm oyunculardan önce, kaleci Muslera’nın ellerinde. Takımın en formda oyuncularının başında gelmesi şans gibi gözükse de takımın Muslera’ya ne kadar yardım edeceği de önemli. Real Madrid tarafında ise öne çıkabilecek oyuncuların başında Eden Hazard görünüyor.

06 Kasım 2019, Çarşamba 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Gaziantep'e piyango!‘’

Maçın başında hücum etmek için daha iştahlı olan taraf Ankaragücü’nde hemen her oyuncunun kafasında en çabuk yoldan Orgill’i topla buluşturmak vardı. Fakat bu düşünce üzerinden sadece tek pozisyon üretebildiler. Diğer taraftan Gaziantep adeta rakip savunmayı hataya zorlamaya ve sabırlı oynamaya odaklanmıştı. Pozisyon anlamında kısır geçen ilk yarıda aradıkları hatayı Güray’ın zorladığı pozisyonda Pazdan’ın eline çarpan topta gelen penaltı ile buldular. Twumasi ile gelen gol topu rakiplerine bırakarak boş alanları iyi kullandıkları yani sevdikleri oyunu oynama şansını getirdi. Ancak Ankaragücü 2. yarının başında yaptığı oyuncu ve diziliş değişikliklerinin yanında tempoyu arttırarak dönünce Gaziantep baskıyı yedi. Neredeyse hiç hücum edemedi.

Günay devleşti

Ankaragücü domine ettiği oyundan Aydın Karabulut’un etkisi ile İlhan’la golü buldu. Kazanmak için fırsatlar da yakaladı ama kaleci Günay başarılı maçlarından birini oynayınca daha fazlası olmadı. Galibiyeti kaçıran tarafın Ankaragücü gibi gözüktüğü oyuna rağmen savunma konsantrasyonunu hiç kaybetmeyen Gaziantep son saniyede Twumasi’nin ortasında Djilobodji ile golü bularak, piyango ikramiyesi gibi bir 3 puanı cebine koydu.

05 Kasım 2019, Salı 07:00
YAZININ DEVAMI

‘’Maç trafiği sorun yaratıyor‘’

Trabzonspor şimdiye kadar yorgunluk ve sakatlıklarla yaptığı mücadelede iyi iş çıkarsa da Göztepe maçında pes etti. Pozisyonunun lideri bile olsa Filip Novak-Joao Pereria, Anthony Nwakaeme ve Jose Sosa gibi oyuncular iyi kapanan Göztepe takımına karşı enerjilerini yükseltmekte zorlandılar. Alexander Sörloth, Trabzonspor topu öne taşıyamayınca çaresiz kaldı. Şimdi sırada bu andan itibaren Avrupa meselesi önemli gibi gözükse de şimdiye kadar sadece ligde işleri zorlaştıran Krasnodar maçı var.

Büyük rotasyon olabilir

Kazanmak tabii ki önemli ama bu maç trafiği ligde çok önemli işler yapabilecekken Trabzonspor’u çok hırpalıyor. Tahmin ediyorum Ünal Karaman da bunu göz önünde bulundurarak büyük bir rotasyon yapabilir. Aksi halde oyun kalitesi geriye sakatlık sayısı zirveye çıkmaya devam edebilir. Ayrıca artık yaşı ilerlemiş Sosa gibi yeri dolmayacak oyuncuları da korumak sezon genelinde çok önemli.

04 Kasım 2019, Pazartesi 06:08
YAZININ DEVAMI

‘’Özgüven getiren galibiyet‘’

Beşiktaş derbi özgüvenini ilk 10 dakikada Ljajic’in etkili oyunu ve presle hataya zorladığı rakibine karşı çabuk bulduğu gollerle 2’ye katladı. Antalyaspor hücum ederken hazırlıklı, Nazım Sangare’nin boşalttığı alanı kullandığında ise hücumda etkiliydi. Biraz becerikli olabilse daha ilk yarı içeri daha farklı gidebilirdi. Abdullah Avcı’nın Ljajic ve Ruiz’i 11’de başlatması, ilk yarıda skorun doğru ayrıntısıydı. Ancak aynı Beşiktaş 2. yarıya yürüyüş yaparak başlayınca vites yükselten Antalya savunmanın arasına atılan topta Mukariu ile golü bularak ümitlendi. Beşiktaş ceza sahasına çok daha kolay girmeye başladı. Fakat son haftaların iyi savunma performansı ve savunma bloğunun tecrübesi ile ilk yarıda aldığı skorun kıymetini bilen Beşiktaş maçı kazanmayı başardı.

Gecenin sorusu

Abdullah Avcı seçimleri nasıldı? Özellikle ilk 11 seçiminin doğru oluşu maçı ilk yarıdan Beşiktaş’a getirdi. Lens’i oyundan aldı, Nazım’ın önünü kapattı. Burak’ı oyuna sürdü ve forvet alternatiflerini artırdı.

Maçın starı

Önce maçı çözen ilk golü atan sonrasında kritik müdahalelerle dikkat çeken Vida, daha sonra da 86’da kritik bir kurtarışa imzasını atan Loris Karius.

Maçın olayı

Lens futbol adına takımına hiçbir katkı yapmadığı halde mecburiyetten her maç şans buluyor. Ancak oyundan çıkan Lens’in surat ifadesine bakınca katkı yapmadığının farkında olmayan sadece kendisi.

Kısa mesaj

Derbi galibiyetinin üzerine gelen 3 puan bundan sonrası için hem Abdullah Avcı adına özgüven demek hem de oyun olarak daha iyisini yapabilmek adına bir fırsat.

03 Kasım 2019, Pazar 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Derbi oyunu yetmeyebilir‘’

Beşiktaş’ın aldığı derbi galibiyeti eğer devamında kayıp yaşamaya devam ederse sadece 2 haftalık bir nefes, Abdullah Avcı için bir kredi olarak kalır.

Beşiktaş’ın derbiye göre topa daha fazla hakim olacağı Antalya maçı için ise aynı tarz bir oyun galibiyet için yeterli olmayabilir. Kazanan her zaman haklıdır ama galip takım bozulmaz diye birşey de yok. Kapanan takımları açmak için topu rakip sahada tutabilmek, sorumluluk almak, dar alan becerisi Beşiktaş’ta en çok Ljajic’te toplanmış özellikler. Formda mı? Değil. Ancak bu tip maçların anahtar oyuncusu olduğu da bir gerçek.

Diğer yandan Umut Nayir’in moralli, Rebecho, El Neny, Gökhan Gönül ve Caner’in derbi performanslarını Antalya maçına taşımaları önemli.

Kaderi belirleyebilir...

Abdullah Avcı’nın Alanya maçı ile başlayan savunma yükselişini, risk almadan oynamak Antalyaspor gibi kontra takımlarına karşı başarabilmek maçın kaderini belirleyebilir. Beşiktaş’ta Umut Nayir’in son haftalarda çok fazla bireysel hata yapan Antalyaspor stoperlerine yapacağı baskı Beşiktaş için kolay gol demek.

Beşiktaş için santrforun arkasında Diaby ya da Ljajic kim tercih edilirse, geriden gelerek pozisyona girme ihtimali ve gol şansı en önemli ayrıntı.

01 Kasım 2019, Cuma 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Fatih Terim'in formsuzluğu nasıl çözülür?‘’

Galatasaray'da işler çok kötü giderken aslında en ciddi çıkmazı da taraftarlar yaşıyor. Galatasaray tarihinin en başarılı teknik direktörü, hatta teknik direktörlüğünü bir yana bırakalım, hayatı Galatasaray’la geçmiş Fatih Terim’in bu sezonki performansını eleştirmekle sessiz kalmak arasında kalan taraftarlar, oyuncularla ilgili verdikleri haklı tepkinin karşılığını da yine Fatih Terim’den basın yoluyla alınca, artık kimsenin konuşacak bir şeyi kalmadı. Aslında bizim ülkemizin gerçeği; bu kadar transfer yapmış, şampiyon takımın 9 haftadır ligde yürüyüş yapması ya da Şampiyonlar Ligi’ne gücünün yetmeyişi çok sert sorgulanır. Ancak işin içinde Fatih Terim olunca akan sular duruyor. Yönetim de dahil kimse ağzını açamıyor. Ortada geçtiğimiz sezonki Fenerbahçe derbisi gibi alınan cezalar (olumsuz gözükse de), camianın kenetlenmesini sağlayacak bir olay da olmayınca oyuncular da kımıldamıyor.

Tüyleri diken diken olmalı

Nasıl düzelir derseniz... Önce memur zihniyetli oyuncuların yerine ismine, kariyerine ve aldığı paralara bakmaksızın Galatasaray formasını giydiğinde, sahaya çıkarken tüyleri diken diken olan oyuncuları tercih etmekle başlanabilir. Bir derbiyi rakibinden 7 kilometre az koşan bir Galatasaray için fiziksel durum sorgulanabilir, ama konu sadece bu değil. Yetenekli oyuncuların futbol dışı problemleri varsa çözülür. Ancak Fatih Terim’in formsuzluğu devam ederse o nasıl çözülür? İşte bunu Galatasaray’da da kimse bilmiyor.

30 Ekim 2019, Çarşamba 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Bu ligden çok sular akar!‘’

Beşiktaş derbiye bir iç saha takımı refleksi ile presli başladı. Zaman zaman önde bazen de ortasahaya çekilerek pres yaptı. İyi yerlerde toplar kazandı. Ancak buraya kadar doğru olan oyun planı iş kazandığın topları kullanmaya gelince tutmadı. Final paslarını sahadaki tüm Beşiktaş'lılar çok kötü kullandı. Kötü tercihler Beşiktaş'ın pozisyon bulabileceği birçok fısatı harcaması demekti. 20 dakikadan sonra ise Galatasaray Lemina ve Nzonzi ile topa hakim olmaya başladı. Feghouli hareketlendiğinde pozisyon buldular. Andone'de zor vuruşları iyi yapacak bir görüntü de olmayınca kısır bir ilk yarı golsüz bitti. 2. yarıya Beşiktaş tempolu geldi. 5 dk.ya sığdırdığı pozisyonlardan gol çıkmayınca oyun yine dengelendi. Beşiktaş, Galatasaray'dan daha az dinlenmiş olmasına rağmen arayan taraf olmayı Ljajic hamlesi etkisi ile sürdürdü. Ve sonunda Caner'in ortası ile maçın en çalışkanı Umut Nayir klasik bir santrfor golünü ön direkten atarak kariyerinin en önemli işlerinden birini yaptı. Beşiktaş, Abdullah Avcı için çok kritik derbiyi kazanarak bu ligin altından çok sular akar dedirtti.

Maçın yıldızı

Maç boyunca didindi durdu. Her pozisyon stoperleri rahatsız etti. Gol pozisyonlarının hepsinde vardı. Kaçırdığı fırsatlara rağmen inatla aramaya devam etti. Sonuçta attığı gol ile gecenin kahramanı oldu. Umut Nayir maçın yıldızıydı.

Maçın olayı

Salı günü maç oynamış Galatasaray'ın, perşembe günü maç oynamış olan çok eksik olan Beşiktaş'a karşı bu kadar düşük tempoda bir maç oynaması ve silik kalması maçın olayıydı.

Gecenin sorusu

Beşiktaş mı iyi, Galatasaray mı kötüy dü ? Öncelikle Beşiktaş'ın yorgunluğuna rağmen sahada özverili oynayan oyuncusu daha fazlaydı. Gökhan Gönül, El Neny, Rebecho, Umut Nayir, Caner ve Vida standartların üstüne çıkarken, Galatasaray'da Nzonzi ve Muslera haricinde iyi iş çıkaran oyuncu yoktu.

Kısa mesaj

Fatih Terim himayesinde yine sahada olan Belhanda'nın görüntüsü benim burda ne işim var der gibiydi.

27 Ekim 2019, Pazar 21:05
YAZININ DEVAMI