‘’Galatasaray'ın golünde profesyonel hareket‘’
Maçın hakemi Atilla Karaoğlan için rahat bir maç oldu. Kritik karar vermek zorunda kalmadı. Oyunu kontrolünde tuttu. Ancak zaman zaman kartlarında ve faul kararlarında standardı kaybetti. En güzel uygulamayı Galatasaray’ın beraberlik golünde yaptı. Düdüğü ağzına götürmesine rağmen penaltı düdüğü çalmadan bekledi ve gol olunca orta noktayı gösterdi. Çok profesyonelce hareketti. Seyircisiz ve atmosferi düşük maçta yaptığı bazı faul ve kart hataları gözden uzakta kalabilir ancak atmosferi yüksek maçlarda bu durum başına iş açabilir.
‘’VAR imdada yetişti‘’
Dün akşam hakem ekibi açısından kritik pozisyonların yaşandığı bir maç oldu. Hakemin zorda kaldığı anlarda VAR imdada yetişti. 31.dakikada Campanharo’nun kolu doğal pozisyonda değildi ve top eliyle buluştu. Hakemin göremediği bu pozisyonda VAR’ın devreye girmesi ve verilen penaltı doğruydu. Maçın son saniyelerinde Ramazan-Berisha mücadelesinde yine VAR müdahalesiyle penaltı kararı çıktı.
Görüntülerde Ramazan tarafından tutulmuş ve uzamış forma görünüyor. Dolayısıyla verilen penaltının doğru olduğu fikrindeyim.
Kart çıkmalıydı
Birinci yarının uzatma dakikalarında İbrahim’in Ferdi’ye üst üste yaptığı faullerin en az birinde kart çıkmalıydı. 53 ve 63.dakikalarda yaşanan Mert Hakan-Carole gerginliklerinde de hakemin sarı kartlarını kullanmamasını doğru bulmuyorum.
‘’Hakem hatasını kabul etmeyecektir‘’
Aynı oyuncunun aynı maçta iki sarı kart görüp, oyundan kırmızı kartla atılmaması elbette kural hatasıdır. Galatasaray’ın bir müracaatı olursa, süreç hakemden ek rapor istenerek başlayacaktır. Görüntülerde aynı oyuncuya iki kez sarı kart çıktığı sabit. Hakemden, sarı kartı iki kere gösterip oyuncuyu atmama nedeniyle ilgili “ek rapor” talep edildiğinde, hakem ek raporunda muhtemelen: “Ben 2 numaralı Zhivoglyadov’a faul yaptığı sırada kartı gösterdiğimi unuttuğum için olaylar yatışınca ona ilk kez kart gösterdiğimi düşünerek, ikinci kez kart gösterdim. Niyetim bu oyuncuyu sadece bir kez sarı kartla cezalandırmaktı.” diyecektir. Böyle bir savunma kural hatası tartışmalarının önünü tıkayacaktır.
Erkan Özdamar da yapmıştı
Maç tekrarı hakemin hatasını kabul etmesiyle mümkündür. Hakemin hata yapmış olsa bile hatasını kabul edeceğine ihtimal vermiyorum. “Kural hatası yapan hakem” sıfatından kurtulmak için hatasını kabul etmeyecektir. Benzer bir hata bundan iki yıl önce, dün akşamki Beşiktaş- Trabzonspor maçının hakemi Erkan Özdamar tarafından Bolu’da oynanan 1. Lig maçında yaşanmış, Özdamar iki kez sarı kart gösterdiği oyuncuyu oyundan atmamıştı. Savunmasında “Sarı kartı gösterdiğim oyuncu, kartı gösterdiğimi görmediği için ona görmesi için kartı ikinci kez gösterdim!” demişti.
O pozisyonda neler yaşandı
Galatasaray-Lokomotiv Moskova maçının hakemi Sandro Scharer, 90+2'de Kerem'e yaptığı faul sonrası 2 numaralı oyuncu Dmitri Zhivoglyadov'a sarı kart gösterdi. Bu sert faulün hemen ardından saha karıştı, bazı oyuncular birbirine girdi. Arbede sonrası oyuncuları yanına çağıran İsviçreli hakem, Diagne'ye, Borinov'a ve yine Zhivoglyadov'a sarı kartını çıkardı. Pozisyon tekrar izlendiğinde, hakemin kırmızı kart göstermeyi unuttuğu düşünüldü. Ancak raporunda tek sarı karta yer verdiği öğrenildi. Görüntüler sosyal medyada yayılınca, maç tekrarı, hükmen galibiyet gibi iddialar gündeme geldi.
‘’2 penaltı verilebilirdi‘’
Erkan Özdamar, oyunun belirli bölümler hariç sakin giden kısmında kendini gizlemeyi başardı. Maçtaki en büyük şansı gerginliklerin maçın neredeyse bitmeye yakın bölümünde yaşanmasıydı. Maçta bana göre hakem açısından üç kritik karar var. 60. dakikada Trondsen’in ceza sahası içerisinde Vida ile mücadelesinde, Beşiktaşlılar penaltı bekledi. Top henüz o bölgeye gelmeden, Trabzonsporlu oyuncu Vida’yı sırtından itiyor gibi görünüyor. İtmenin şiddetini görüntülerden çözmek çok mümkün değil ama Vida’nın düşüşü doğal. Hakemi suçlayamıyorum. Ama benim fikrime göre penaltı verilse daha doğru olur diye düşünüyorum. Maçın 74. dakikasında Trabzonspor ceza sahası içinde Berat ile Ghezzal ikili mücadelesinde Ghezzal yerde kaldı. Berat’ın kramponu Gezzal’ın kramponun üzerinde. Buna minimum dikkatsiz hareket diyebiliriz. Bence pozisyonda penaltı verilmesi daha doğru olur.
Kırmızı kart doğru
90+6’da Trabzonspor’un galibiyet golü öncesi, Beşiktaşlılar penaltı beklediler. Serkan’ın NKoudou’ya penaltıyı gerektirecek bir müdahalesi yoktu. Bence devam kararı doğruydu. Maçın sonlarında meydana gelen gerginlikte çıkan sarı kartlar doğruydu ama eksik kaldığını düşünüyorum. Uğurcan’ın kırmızı kartı ise doğru görünüyor.
‘’Özdamar için erken‘’
Yeni Merkez Hakem Kurulu planlı programlı ilk atamasını bu hafta gerçekleştirdi. Beşiktaş - Trabzonspor maçı için genç ve tecrübesiz Erkan Özdamar’ı tercih etti. Özdamar’ın bu sezon başarılı maçlar yönettiğini söyleyebilirim. Gelecek için ışık veriyor da olabilir. Ama bu seviye zor maçlar için daha erken olduğu fikrindeyim. Şu ana kadar 1 Fenerbahçe, 1 Galatasaray, 2 tane de Trabzonspor maçı yönetmiş. Hiç Beşiktaş maçı yönetmemiş. Yakın hakemlik tarihimiz, böylesi zor maçlara henüz olgunlaşmadan atanan hakemlerin yaşadığı olumsuzluklarla dolu. ,
'Kariyeri zarar görüyor'
Deniz Ateş Bitnel’in hakemliği bırakmak zorunda kalmasına vesile olan maç aklımızda. Ümit Öztürk yeni taktığı FIFA kokardına, böylesi zor bir maça atanmasının hemen ardından veda etmek zorunda kalmıştı. Daha dün Ali Şansalan, FIFA kokardı takmanın hayalini kurarken yönettiği maçın ardından hakemlik kariyeri tartışılmaya başladı. Geçen sezon Beşiktaş - Fenerbahçe maçında Tugay Kaan Numanoğlu’nun yaşadıkları da hafızalarımızda çok taze.
Demek istediğim şu ki: Bu tür atamalar kamuoyuna hep sempatik geliyor, olumlu tepkiler alıyor ve süslü cümlelerle gençlere fırsat vermenin öneminden bahsediliyor. Ama maç bitince olan hakeme oluyor. Kariyeri zarar görüyor. Hakemini düşünen ve uzun vadeli planları olan bir MHK’nin, bu tür atamalardan uzak durması gerektiği kanaatindeyim. Özdamar; rahat, stressiz, sakin bir maç oynanırsa elbet maçın altından kalkabilir. Ya gerginleşen bir maçta kritik kararlar vermek zorunda kalırsa? Galatasaray ve Fenerbahçe’nin maçlarında ise tecrübeli isimler görevlendirilerek risk alınmamış.
‘’Gerginliği farkedemedi!‘’
Maçın İsviçreli hakemi maçın sakin gittiği dakikalarda yavaş yavaş yükselen gerilimi fark edemedi. Oyunun sonlarına doğru artan ikili mücadelelerde oyuncu eşleşmelerini çözemedi. Gerginlik giderek arttı. Moskovalı oyuncuların zamana oynamaları da Galatasaraylı oyuncuları sinirlendirdi. Maçın son 5 dakikası hayli gergin geçti. Hakem bu dakikalarda oyunun kontrolünü kaybetti. Maçta hakemleri zora sokacak kritik pozisyonlar yaşanmadı. 8. dakikada Yedlin’in sarı kartı sınırları zorluyordu. Kırmızı kart diyenler de olabilir ama ben sarı kartı yeterli buluyorum. Galatasaray’ın golü öncesi hakemin oynattığı avantaj ise kendisi adına mükemmel bir uygulamaydı. Maç kontrolünde sıkıntılar yaşayan İsviçreli hakem, kritik karar vermek zorunda kalmadan sıkıntısız bir maç tamamladı diyebiliriz.
‘’Tartışılacak karar yok‘’
Maçın hakemi Karasev, oldukça tecrübeli. Şampiyonalar Ligi’nin gediklilerinden. Çok rahat bir maç çıkarttı. Maçın hiçbir anında ne oyun ne de oyuncular onu zorladı. Larin ve Josef’e çıkarttığı sarı kartlarında yanılmadı. Maçın sonlarında Josef’in rakibine arkadan yaptığı kontrolsüz harekete çıkarttığı 2. sarı kart da doğruydu. Son düdüğü çaldığında arkasında tartışılacak bir kararı yoktu. En kritik kararı, Beşiktaş aleyhine verdiği penaltıydı. Onda da yanılmadı. Rıdvan rakibini tam arkasından dikkatsiz şekilde itiyor. İtmenin şiddeti de rakibin dengesini bozacak ve onu düşürecek kadar etkiliydi. Dolayısıyla çalınan penaltının doğru olduğunu söylememiz lazım.
‘’İlk golde ofsayt yok‘’
Dün akşamki maçın hakemi Yaşar Kemal Uğurlu, maçtaki yönetimiyle bence sınıfı geçti. Penaltı beklenen pozisyonlar oldu ama bence hakemin devam kararları doğruydu. Galatasaray’ın ilk golünde ofsayt tartışmaları var. Özellikle bir gün önce Beşiktaş’ın iptal edilen golüyle karşılaştıranlar da oluyor. Kısmen benzer pozisyon olsa da temelde iki farklı pozisyon. Kaleye şut atılacağı sırada Gaziantep kalecisi topu görüyor. Nelsson hareketsiz şekilde duruyor. Top Nelson’un çok uzağından geçiyor. Kaleciyi etkilemiyor. Dolayısıyla gol kararı doğru.