‘’Galatasaray'ın penaltısını atladı‘’
Dün akşam oynan maçta hakem açısından iki kritik pozisyon vardı. Maçın 34. dakikasında Sadık ceza sahası içinde risk alarak, kayarak topa doğru bir hamle yapıyor ve topa dokunmayı başarıyor. Sadık’ın temasından sonra Galatasaraylı oyuncudan seken top önüne doğru sekiyor. Galatasaraylı oyuncunun topa doğru hamle yapma şansı varken, dikkatsiz şekilde kayan Sadık, rakibinin hamle şansını bitiriyor. Bu pozisyonda ben penaltı verilmesinin daha doğru olduğunu düşünüyorum. 88. dakikada ise Galatasaray’ın golü faul gerekçesiyle iptal edildi. Bence de Diagne’nin Sadık’a müdahalesi faulü gerektiriyordu. İtmemiş olsa bile, uzaktan koşarak gelip, sabit şekilde bekleyen Sadık’a çarparak düşmesine sebep olmuştu.
‘’Göçek'i VAR kurtardı‘’
Maçın hakemi Hüseyin Göçek dün gününde değildi ama şansı yanındaydı. Zorda kaldığı anlarda; önce VAR, sonra devre arası, en sonunda da skor imdadına yetişti. Göremediği pozisyonlarda VAR devreye girdi. İlk yarının sonlarına doğru oyun gerginleşmeye başladı, devre arası oyundaki tansiyonu düşürdü. İkinci yarıda Giresunspor skoru yakalayınca da işi hayli kolaylaştı. Maçın 17. dakikasında Serginho’nun kafa vuruşunda top, Rosier’in koluna çarptı. Hakem ‘devam’ deyince, VAR devreye girdi ve doğru bir penaltı kararı verildi. Rosier topa hamle yaparken risk almış ve vücudunu genişletmişti. 35. dakikada Necip’in hareketine sarı kart çıkartan Göçek’in kararını yine VAR düzeltmek zorunda kaldı.
8 yabancı yeterli
Necip; kramponunun vidalarıyla, rakibine yaralayıcı bir müdahalede bulunmuştu. Ayağı dizden gergindi. VAR müdahalesiyle çıkan kırmızı kart doğruydu. Ancak öncesinde Josef faul beklentisinde haklıydı. Giresunsporlu Balde, Josef’i itmişti. Maçta Necip kırmızı kart görünce, Beşiktaş iki Türk oyuncuyla devam etti. İki Türk oyuncuyla oynamak talimata aykırı değil. Talimat, sahada en fazla 8 yabancı bulunması gerektiğini emrediyor. Yerli ile ilgili bir alt sınır yok. Beşiktaş’ın diğer iki yerli oyuncusu da kırmızı kart görse ve Beşiktaş sahada sadece 8 yabancı ile kalsaydı bile sorun yoktu.
Kural hatası tartışması
Beşiktaş’ta Necip kırmızı kart gördükten sonra sahada 2 yerli oyuncu kaldı: Mert Günok ve Umut Meraş. Özellikle sosyal medyada Siyah-Beyazlılar’ın 3 yerli ile devam etmediği için kural hatası yaptığı iddia edilse de, TFF’nin talimatlarına göre sahada maksimum 8 yabancı olması yeterli. Yani, bir takımın 3 yerli oyuncusu dahi kırmızı kart görse, sahada 8 yabancı yer aldığı sürece kurala aykırı bir durum yok.
‘’Atamalarda kusur yok‘’
Deniz Çoban, Süper Lig’de 14. haftanın hakemlerini değerlendirdi:
Bu hafta da Abdulkadir Bitigen, Ali Palabıyık ve Özgür Yankaya gibi yasaklı (!) hakemlere yine maç verilmemiş. Anlaşılanoki, VAR kadrosundaki yasaklı (!) hakemlerin de bu hafta maçları olmayacak. Halis Özkahya da yakın zamanda hakemliği bırakmıştı. Sınırlı sayıda olan hakem kadrosundan bu isimleri çıkarttığınızda, elinizde kalan isimler, kalan maçlara ancak sayı olarak yetişebilir. Performans değerlendirmesi yaparak, birkaç hakemi dinlendirme şansı yok denecek kadar az. Kamuoyunda yarış haline dönen ‘hakem düdüğü astırma’ arzusu ve yarışı son bulmadığı müddetçe, ‘Yaşanan hakem tartışmalarından daha fazlasına hazır olun!’ derim. Her geçen gün elimizde olan hakemleri kaybediyoruz. Sakın aşağıdan yenileri gelir demeyin. Aşağının hali, yukarıdan beter!
Büyüklere doğru isimler
Bu değerlendirmelerden hareketle şunu ifade edebilirim. Lider Trabzonspor’un maçında Cüneyt Çakır, Fenerbahçe’nin maçında Mete Kalkavan, Beşiktaş maçında Hüseyin Göçek tercihleri, ligin tecrübeli isimlerinin büyük maçlara görevlendirildiğini gösteriyor. Keza Galatasaray maçına atanan Atilla Karaoğlan, her ne kadar diğer üç isim kadar tecrübeli olmasa da artık bu maçların gediklisi durumuna gelmiş genç jenerasyonun kalburüstü ismi.
Sadece Göçek riskli
Şu ortamda atamalara kusur bulmak istemiyorum. MHK’nın tecrübeli hakem tercihleri, biri hariç genelde yerli yerinde görünüyor. Ancak bu isimlerin genel hakemlik performansına bakarak şunu söylemeden geçemeyeceğim: ‘Beşiktaş-Giresunspor maçındaki Hüseyin Göçek ataması çok fazla risk barındırıyor!’
‘’VAR'a rağmen‘’
Trabzonspor-Gaziantep FK maçının iki kritik anı vardı. İlki Dicko-Hugo mücadelesinde, Gaziantepliler’in faul ve kırmızı kart istediği pozisyondu. Dicko avantajı elde etmiş, rakibini arkasında bırakmış gole giderken, Hugo tarafından düşürülüyor. Karar faul ve kırmızı kart olmalıydı.
İkinci kritik an ise Trabzonspor’un üçüncü golünden önce yaşandı. Trabzonspor ceza sahasında yine Hugo, dikkatsiz kayarak Dicko’yu düşürdü. Gol iptal edilerek, Gaziantep FK lehine penaltı kararı verilmesi gerekirdi diye düşünüyorum.
Asıl düşündürücü olan ise tüm bu hatalı kararların VAR uygulamasının olduğu bir maçta yaşanmasıydı. MHK açısından sorun ise liderin maçına Mert Güzenge gibi tecrübesiz bir ismin VAR olarak tercih edilmesiydi.
‘’VAR hatalı davrandı‘’
Dk.24 Tisserand’ın Van Aanholt’a yaptığı kontrolsüz harekete çıkan sarı kart doğruydu.
Dk.31 Fenerbahçe’nin golü öncesinde İrfan’ın Kerem’e bir faulü yoktu. Mesut da kendi sahasından çıktığı için ofsayttan da söz edilmez.
Dk.33 Sahada yaşanan gerginlik sonrası, kalelerini terk eden iki kaleciye ve olayları başlatandevam ettiren Marcao ile Mert Hakan’a çıkan sarı kartlar doğruydu. Marcao'ya ikinci sarı
Dk.37 Berisha’nın çevirdiği topta, Berkan’ın doğal pozisyonundaki koluna çarpan toptaki devam kararı doğruydu.
Dk.45+3 Marcao’nun ikili mücadele sırasında Ferdi’nin dizine kramponunun vidalarıyla yaptığı hamlede ikinci sarı kartın gösterilmesini daha doğru bulurum. Hele ki Tisserand’da ilerleyen dakikalarda çıkan sarı kartı gösteren hakemin futbol anlayışında bu da sarı kart olmalıydı.
Dk.45+3 Top henüz oyun alanından çıkmadan topa temas eden Fatih Terim’e gösterilen sarı kart kurala uygundu. Devre Bitiminde Pereira’nın itirazlarına çıkan sarı kart doğruydu. Terim'in kırmızısı doğru
Dk.83 Tisserand’ın Kerem’e faulünde Fenerbahçeli oyuncu ikinci sarı kartla oyundan atıldı. Hali hazırda TFF sitesinde 'duran ayağa basmalarla' ilgili talimata göre bu ikinci sarı kart yanlıştı.
Dk.84 Diagne’nin golünde VAR devreye girdi. Berisha’ya faul yapıldığı gerekçesiyle Galatasaray’ın golü iptal edildi. Bu pozisyon özelinde faul olup olmadığı durumu tamamen göreceli bir durum olur. VAR müdahalesi uluslararası standartlarda kesinlikle yanlıştı. Bu golün verilmesi gerekirdi.
Dk.90+6 Hakemi alkışlayan Fatih Terim’in ikinci sarı karttan oyundan atılması doğruydu.
Neredeyse aynı
Dk.90+10 Fenerbahçe ceza sahası içinde Serdar’ın Berkan’ı ittiği pozisyonda hakem oyunu devam ettirdi. Bu pozisyon Diagne’nin iptal edilen golüyle neredeyse aynıydı. Bu da bir hakem kararıydı. Tartışılır bir pozisyon ama şunu söyleyebilirim. Diagne’nin golü faulse bu da penaltıydı. Her şeyden öte maden VAR Diagne’nin golünde üzerine vazife değilken müdahalede bulundu, o halde benzer olan bu pozisyonda neden karışmadı?
‘’Hatasız yönetti‘’
Dün akşam oynanan maçın hakemi, oyunun kaderini etkileyecek hatalı kararlar vermedi. Kritik dakikalarda verilen kararlar doğruydu. 4.dakikada Aveziem’in eline temas eden topta Beşiktaşlılar’ın, 58.dakikada Welinton-Davidson ikili mücadelesinde de Alanyalılar’ın penaltı beklentileri gereksizdi. 23. dakikada Efecan’ın Larin’e faulü limitleri zorluyordu ama bence de sarı kart yeterliydi, hakem yanılmadı. 38’de Ghezzal’ın Tayfur’a faulünde de sarı kart yeterliydi. Müdahalede şiddet ve gaddarlık yoktu. Maçta en çok tartışılan pozisyon 40.dakikada yaşandı. Alanyaspor’un golü ofsayt gerekçesiyle iptal edildi. Bu pozisyonda ofsayt çizgisi golü atan Emre Akbaba için değil, Efecan için çizildi.
Bizzat izlemesi gerekir
Efecan’ın sol ayağı, top arkadaşı tarafından oynandığında, kale çizgisine savunma oyuncularından daha yakındı. Sonrasında Efecan rakibi Vida ile top için mücadeleye girdi. Efecan topla oynamamış olsa da rakibinin topla sağlıklı oynamasını etkileyecek bir hamlede bulundu. Yani “rakibe müdahale” etmiş oldu. Ofsayt kararı doğruydu. Pozisyona VAR’ın karar vermeyerek hakemi kenara çağırması da doğruydu. Ortada bir gerçeklik yoktu ve Efecan’ın rakibe müdahale edip etmediğinin yorumu “Subjektif” bir durumdu. Yoruma muhtaç konular VAR’ın konusu olamaz ve bizzat hakemin izleyerek karar vermesi gerekir
‘’Meler'in kalitesi derbiye uygun‘’
Türkiye’de Süper Lig kadrosunda 25 hakem var. Bunlar içerisinde bir derbiye hakem atarken düşünmeden atayabileceğiniz maalesef sadece 3 hakemimiz var: Cüneyt Çakır, Fırat Aydınus ve HalilUmut Meler. Çiçeği burnunda Merkez Hakem Kurulumuz, bu üç isimden birini derbiye atayarak riske girmemiş. Elbette geçmiş maçlarından yola çıkarak, bazı olumsuz hatıralar gündeme gelecektir. Özellikle Galatasaray - Ankaragücü maçı üzerinden Galatasaraylılar Meler’e tepki gösterecektir. Fakat bu derbiyi yönetecek kalitedeki hakemler arasından kim atanırsa atansın, benzer tepkiler o isimler için de mutlaka olacaktı. Meler’in tecrübesi ve kalitesini Türkiye şartlarında bu maç için uygun görüyor ve atamanın eleştirilecek bir yanı olmadığını düşünüyorum.
Arslanboğa kusursuz tercih
Alanyaspor - Beşiktaş maçına Alper Ulusoy tercih edilmiş. Tecrübeli ve eski bir FIFA hakemi. Fakat şu ihtiyat payını her daim Ulusoy için bırakırım: “Yönettiği 3 büyük takım maçlarında, önemli tartışmalar yaşanıyor ve genelde başarısız oluyor.” Trabzonspor - Gaziantep FK maçı da önemli ve zor bir maç. Suat Arslanboğa bu sezonun en formda hakemlerinden. Tercihte kusur görünmüyor.
Tek sorumlusu Serdar Tatlı
MHK yeni göreve başladı ve önünde sorunlar yumağı var. Hakemler moral, motivasyon olarak dibe vurmuş durumda ve haliyle performansları içler acısı. Elbette bu durumun tek sorumlusu, 14 aylık icraatı süresinde her uygulamasıyla sistemi alt üst eden ve içinden çıkılamaz hale geldiği anda arkasına bakmadan bırakıp giden Serdar Tatlı’dır. Hakem camiasında tamiri mümkün olmayan yaralar açmıştır.
Tüm uygulamalar silinmeli
Hâlâ da uygulamalarının etkileri devam ediyor ve hakemler yara almaya devam ediyor. Yıllarca bu camianın içinde bulunmuş ve az çok dinamiklerini bilen birisi olarak; sayın Nihat Özdemir ve yönetim kurulu üyelerine bir çağrıda bulunmak istiyorum. Dibe vuran camianın ivmelenmesi için atılacak ilk adım; 14 ay süren Serdar Tatlı döneminin yok sayılması ve o dönemde alınmış karar ve hayata geçirilmiş olan uygulamaların yok sayılması olmalıdır. Tatlı döneminde yapılanlar ve uygulamalar hakem camiasının hafızasından silinmelidir. Tek çıkar yol budur.
‘’Tek hata VAR'dan‘’
Ukraynalı hakem ekibi için rahat bir maç oldu. Güç dengesinin olmadığı ve tek taraflı oynanan maçta, kimse hakem ekibinin kararlarıyla ilgilenmedi. Tüm oyuncular oyuna odaklandılar. Maç genelinde standart kararlar veren Ukraynalı hakem Sergii Boiko, bir pozisyonda VAR müdahalesi ile karşılaştı. Kenarda pozisyonu izleyen Boiko Mascarenha’ya kırmızı kartını çıkarttı.
Kırmızı karta yanlış diyemem.
Zeki’ye yapılan harekette; rakibi ayağını makasa alıyor ve ayağının üzerine oturuyor. Bu arada topla da oynuyor. Kırmızı karta katılırım ama bu pozisyon VAR’ın müdahale edeceği 'Açık ve bariz hata' standardına girmeyen bir pozisyondu. VAR müdahalesi hatalıydı.