‘’Kart hataları yaptı‘’
Maçın hakemi Yaşar Kemal Uğurlu, oyunculara kendini kabul ettirdi. Yönetim anlamında sıkıntı yaşamadı ancak faul ve kart hataları yaptı. Henüz 3'te Crespo’nun Deniz Türüç’e faulünde sarı kartını kullanması gerekirdi. 24'te Tolga’ya yaptığı faulde Crespo’ya doğru bir kart gösterdi. 39'da Deniz Türüç’ün Ferdi’ye yaptığı faulde karta gerek yoktu ama Uğurlu sarı kartını çıkarttı.
Bu kez 51'de Tolga, Samuel’in önünden topla oynadı. Buna rağmen Tolga’ya hatalı bir sarı çıkardı ve pozisyonda faul yoktu. Maçta tek bir ceza sahası pozisyonu oldu. 34'te Szalai rakibiyle mücadele halindeyken top yüksekten gelerek koluna düştü. Szalai topu görmüyordu ancak kolları da rakibini tutmaya çalışırken doğal pozisyonda görünmüyordu. Burada ise hakemin devam kararına saygı duyulması gerektiğini düşünüyorum.
‘’Cezaların izahı bekleniyor‘’
Bu haftanın atamalarını incelediğimde; 20. haftada yönettiği Trabzonspor- Malatyaspor maçının ardından Fırat Aydınus’un ve o maçın VAR’ı Ali Şansalan’ın halen görev alamadıklarını gördüm. Onca hata yapan hakemler arasında bazı hakemlerin çok, bazı hakemlerin daha az ceza almalarının hakemler arasında huzursuzluk yaratabileceği kanaatindeyim. Yapılan ara seminerde dile getirilen hatalı kararların sahibi olan bazı hakemlerin bu hafta tekrardan görevi varken, bazılarının görevinin olmaması da bu kanaatimi pekiştireceğe benziyor.
Kriter performans değil
Atamalarda performans kriterinin olmadığı artık bilinen bir gerçek. Liderin maçına atanan Zorbay Küçük, belli ki performans kriteriyle değil, tecrübesi düşünülerek bu maça atanmış. Performans ön planda olsa, geçtiğimiz hafta performansıyla bu maça çıkmaması gerekirdi. Lig ikincisi Konyaspor maçına atanan Cüneyt Çakır isminde ise bir sorun görünmüyor.
Zor maça ödül!
Haftanın zor geçmeye aday maçı Fenerbahçe-Başakşehir maçına ise ligin tecrübelilerinden Yaşar Kemal Uğurlu atanmış. Son birkaç maçında Uğurlu’nun performansında bir geriye doğru gidiş olduğunu ve son yönettiği Rizespor-Antalya maçından geçer not almasının pek mümkün olmadığını düşünüyorum. Galatasaray maçına tecrübeli Mete Kalkavan düşünülmüş. Beşiktaş maçına ise Abdulkadir Bitigen görevlendirilmiş. Bitigen’e anlamsız bir şekilde ligin 8. haftasından 23. haftasına kadar görev vermeyen MHK, üst üste ikinci maçını vermiş. Hem de böylesi zor bir maçla ödüllendirmiş. Acaba MHK, Bitigen’e 15 hafta boyunca neden maç vermediğini izah edebilir mi? Aynı şekilde 8. haftadan bu güne kadar görev alamayan bir diğer FIFA hakemi Ali Palabıyık ise 16 haftanın ardından Karagümrük- Malatyaspor maçıyla lige dönüyor. Kamuoyu bu cezalandırmaların nedenini öğrenmek istiyor.
Burçin Keskin gönderildi
Son günlerde hakem camiası açısından iki kritik görev değişimi de yaşandı. VAR Koordinatörlüğü ve Hakem İşleri Müdürlüğü görevini birlikte yürüten Barış Şimşek; Hakem İşleri Müdürlüğü görevinden alındı. Bu göreve Tayfur Özkan getirildi. Şimşek VAR Koordinatörlüğü görevine devam edecek. Ayrıca TFF Hakem Gelişim Danışmanlığı görevini yürüten Burçin Keskin de MHK Başkanı’nın isteğiyle bu görevden ayrıldı.
‘’Cim Bom'un penaltısı atlandı‘’
Atilla Karaoğlan maç süresince faul ve kart hataları yaptı. Maç boyunca standardı yoktu. VAR’dan gelen yardımla hatalı kararının birini düzeltme şansı yakaladı. VAR’ın karışmadıklarında ise doğru kararları kendisi veremedi.
13'te Nwakaeme, kendi ceza sahası içinde Emre Kılınç’ın ayağına çok net bir şekilde bastı. Şüpheye gerek olmayacak şekilde net bir penaltıydı. Ancak hakem devam dedi. VAR’dan da uyarı gelmeyince Galatasaray lehine verilmesi gereken penaltı kararı pas geçilmiş oldu.
23'te Halil koşu halindeyken kazara Perez’in tendonuna doğru bastı. Sınırda bir müdahaleydi. Sarı kart yeterliydi ama hakem faul çalmakla yetindi.
29'da Denswil, Halil’in ayağına bastı. Yine hakem bu pozisyonu görememişti ama bu defa VAR gereğini yaparak Karaoğlan’ı kenara davet etti. Doğru bir penaltı ve doğru bir sarı kart kararı verildi.
‘’VAR imdada yetişti‘’
Maçın hakemi Zorbay Küçük çok fazla zorlanmadan bir maç tamamladı. Oyuncular iyi niyetliydi. İşini kolaylaştırdılar. Bir kez önemli karar vermek zorunda kaldı, kendisi yanılmak üzereydi ki, VAR’daki Özgür Yankaya imdadına yetişti. Maçta birkaç defa penaltı beklentileri oldu. Malatya lehine VAR yardımıyla verilen penaltı hariç diğerlerindeki devam kararları doğruydu. Beşiktaş’ın golü öncesi top taca çıkmadan önce Malatyalılar faul beklediler. Hakem faul kararı vermeyerek doğruyu yaptı. Malatyalılar’ın faul beklentileri gereksizdi. Taç kararı doğruydu. 81. dakikada Beşiktaş ceza sahsında Tetteh yerde kaldı, hakem devam dedi. VAR incelemesi sonucunda Necip ’in faulü tespit edildi ve doğru bir penaltı kararı verildi.
‘’Devam kararları doğruydu‘’
Dün oynanan maçın hakemi Alper Ulusoy sonuca etkili olacak bir hata yapmadı. Bazı kart ve faul hataları oldu ama sonuca tesir edecek düzeyde değildi. Penaltı beklentilerinin olduğu pozisyonlarda devam kararları doğruydu.
Fenerbahçe’nin golünde Zajc topa gol vuruşunu yaptığı sırada Caner, Zajc’ın bileğine basıyor. Gol kararının ardından Caner’in bir sarı kart görmesi gerekirdi. Maçın uzatma dakikalarında Samuel, yere yatarak zemindeki topu kalecisine kafayla aktardı.
Bu tarz kuralı delerek kalecisine pas vermek için yapılan hareketler, kural kitabında yasaklanmış hareketlerdir. Sonrasında kalecinin topu eline alıp, almadığına bakılmaksızın, oyuncunun sarı kartla cezalandırılması gerekmektedir. Aleyhine de endirekt serbest vuruş verilmelidir. Bu seviyede bu hata nasıl yapıldı anlamadım.
‘’MHK risk aldı ama...‘’
Galatasaray’la Trabzonspor’un zorlu geçmeye aday maçına, Atilla Karaoğlan atandı. Karaoğlan bu yıl 4 büyük maçlarını en çok yöneten bir kaç hakemden biri. Performansı ise iki ileri/bir geri. ‘Peki MHK bu atamayı neden yaptı?’ diye soracak olursanız, cevabım belli: Çaresizlik. İsmi açıklandığında bir kulüp tarafından istenmeyen isim ilan edilmeyecek, yakın zamanda o takımla olumsuz hatırası en az olan, performansı zirvede ve tecrübe olarak bu maça uygun bir isim maalesef bu günlerde fazlasıyla yıpranan hakem kadrosunda yok. O yüzden MHK olmazlar içinden, en olabilecek ismi bu maça atamış görünüyor. Risk almış ama alabileceği en az riski almaya çalışmış.
Mecburen Zorbay Küçük
Beşiktaş’ın maçına atanan Zorbay Küçük’ün ise son iki maçı problemli. Yönettiği Karagümrük maçında, Volkan Demirel’in sözleri hafızalarda. Küçük yönettiği bu iki maçtan sonra da dinlendirildi. Anlaşılacağı üzere performansı vasatın çok altında. Yukarıda da ifade ettiğim üzere kadro yıpranınca bu tarz atamalar kaçınılmaz oluyor.
Ulusoy doğru tercih
Fenerbahçe’nin maçına atanan Alper Ulusoy ise tecrübeli ve en azından son maçı başarılıydı. Akıldakalan Rizespor-Beşiktaş maçına rağmen bu haftaki önemli maçlar arasında en az eleştirilebilecek atamalardan...
‘’Cim Bom'un penaltısını atladı‘’
Dün akşam oynanan maçın hakemi bir pozisyon dışında kritik bir durumla karşılaşmadı. Onun için kolay maç oldu. Bazı faul ve kart hataları yaptı. Maçta karşılaştığı tek kritik an bir penaltı beklentisiydi. 70'te soldan ceza sahasına giren Emre Kılınç'ın karşısına çıkan Travnik; risk alarak, kolunu başının gerisinde genişleterek, kayarak bir müdahalede bulundu. Emre’nin oynadığı top, Travnik’in ayağından sekerek vücudundan dışarı doğru genişlettiği koluna temas etti. Bu net bir penaltıydı. Hakemin penaltı kararı vermesi gerekirdi ancak oyunu devam ettirdi. Bu pozisyon dışında da maçta bazı cılız penaltı beklentileri oldu. O pozisyonlarda hakemin devam kararları doğruydu.
‘’Kritik hata yoktu‘’
Dün akşam oynanan maçın hakemi Halil Umut Meler maçın genelinde tutarlı düdükler çaldı ve oyuncuların güvenini kazandı. Kritik anlarda hataları yoktu. Bazı kart ve faul hataları dışında maçın sonucunu etkileyecek hata yapmadı. Beşiktaş lehine çaldığı penaltı düdüğünde yanılmadı. Caner, açık şekilde topu eliyle oynuyor. Penaltı çok netti. Maçta yaşanan cılız penaltı beklentilerinde devam kararı doğruydu. Maçın uzatma anlarında Karagümrüklüler, Vida’nın topu elle oynadığı gerekçesiyle penaltı bekledi. Vida'nın kapalı olan sağ koluna çarpan topta hakemin devam kararı doğruydu. Top açık olan sol koluna gelmiyor.










































