Hakem Cihan Aydın, ligin tecrübesiz isimlerinden. İkinci kez üç büyük takım maçında görev aldı ve zorlanacağı bir pozisyon olmadan mücadeleyi tamamladı.

Maç başlamak üzereyken, MHK’den anlam veremediğim bir açıklama geldi ve “Bazı hakemlere görev verilmemesi yönünde karar alınmıştır!” denildi. Şahsi fikrim, Konyaspor-Adana Demirspor ve İstanbulspor-Antalyaspor maçları... Hakemler de tahminim; Sarper Barış Saka, Alper Çetin, Yiğit Arslan ve Arda Kardeşler...

Daha önemli hatalarda bırakın açıklamayı, söz konusu isimlere maç bile verildi! MHK'nın yaptığı, hakemleri Kurtlar sofrasına atmaktan başka bir fayda sağlamayacak.

Maçın hakemi Bahattin Şimşek, maçın gidişatını etkileyen çok kritik bir karara imza attı. Bence bu kararında haklıydı. Maçın 22. dakikasında önce Sivasspor lehine penaltı düdüğü çaldı, ardından Trabzonsporlu Larsen’e,rakibinin bariz gol şansını önlediği için kırmızı kart gösterdi. Topu kaleci oyun alanına doğru tokatladığında, topa doğru hamle yapan Sivassporlu Hakan Arslan’ı çekerek düşüren Larsen net şekilde penaltıya sebebiyet veriyor. Hakan bu pozisyonda çekilmemiş olsa, topa ulaşacak ve tek vuruşta gol yapacak mesafedeydi.

Dolayısıyla bariz gol şansından çıkan kırmızı kart da doğruydu.Pozisyonu dikkatli izlediğimde Hakan’ın topa hamle yaparken açılan sağ kolunun rakibine ihlali gerektirecek bir teması olmadığını da söyleyebilirim. Yere düşen Hakan’ın kramponunun kazara Larsen’in yüzüne isabet etmesi ve Larsen’i sakatlaması da bir kazaydı.

Maçın 24.dakikasında Valencia ortasında top Lima’nın koluna geldi. Bence devam kararı doğruydu. Oyuncunun kolu, vücudundan açık gibi dursa da ayağını öne doğru uzattığı için kolunun geriye doğru açı yapması, vücudunun doğal aksiyonuydu. Touba’ya 67. dakikada çıkan sarı kart doğruydu. Aynı oyuncu 3 dakika sonra İrfan Can’a yaptığı faulde ikinci sarı karttan kırmızı kart gördü. Touba’nın çok iyi niyetle mücadele ettiğini söyleyemem. Elini/kolunu kurallar dahilinde kullanmıyor. Diğer yandan İrfan Can da kendini çok kolay yere bırakıyor. Hakemin taktir alanında olan bir pozisyon olduğunu düşünsem de ikinci sarı kartı çıkartmamasını daha doğru bulurdum.

Faul limitinde...

Maçın uzatma dakikalarında Ömer Ali’ye çıkan ikinci sarı kart doğruydu. Topu kurtaran Valencia’yı net şekilde durduruyor. Ömer Ali’nin gördüğü ilk sarı kart da doğruydu. Oosterwolde’nin 45+4’de Ömer Ali’ye yaptığı faul limitteydi. Fenerbahçeli oyuncunun ayağının bastığı yer riskli olsa da yoğunluk limitte kaldı. Sarı kartın yeterli olacağı fikrindeyim. Oosterwolde’nin 43’de Deniz Türüç’ün ayağına bastığı pozisyonda sarı kart çıkmadı.

Maçın hakemi Abdülkadir Bitigen, son yönettiği Karagümrük-Fenerbahçe maçında çok fazla eleştirilmişti. Vasat altı bir performansla tamamladığı o maçtan sonra bu kadar kısa sürede bir başka zor maça atanmasını yadırgadığımı ifade etmeliyim. Dün akşam ise Bitigen’in daha derli toplu maç yönettiğini, bazı faul ve kart hataları olsa da maç genelinde fazla sıkıntı yaşamadığını, maçın kritik anlarında doğru kararları bulduğunu söyleyebilirim.

Galatasaray’ın ilk golü öncesi faul tespiti doğruydu.

15. dakikada Alanyaspor lehine verdiği penaltıda da yanılmadı. Boey’in Yusuf Özdemir’e gecikmiş bir müdahaleyle, kontrolsüz yaptığı hareketin karşılığı penaltıydı. Hakem doğru bir penaltı kararı verdi ancak Boey’e sarı kartını da göstermesi gerekirdi.

Hatalı kartlar...

Hakemi eleştireceğim disiplin hatalarından biri de 30. dakikada Yusuf’a gösterdiği sarı kartla ilgiliydi. Bu sarı karttan hemen sonra daha ağır bir müdahaleyi Rashica, Yusuf’a yaptı ancak Bitigen kartını çıkartmadı. Barış Alper’in uzatmalarda gördüğü sarı kart da hatalıydı.

Maçın hakemi Volkan Bayarslan ve ekibi maç boyunca kritik karar vermek zorunda kalmadılar. Ekibin en büyük şansı, maç içerisinde herhangi bir tartışmalı ceza sahası pozisyonu ya da kırmızı kart beklentisi yaşanmamasıydı. Hakemin maç boyunca oyuncularla iletişimi ve maç kontrolü bir kaç pozisyon dışında başarılıydı. Bayarslan’ın maç içerisinde en çok eleştirilecek yanı sarı kart değerlendirmelerindeki hatalarıydı. Özellikle avantaj sonrası -kontrolsüz ve sportmenliğe aykırı hareketlere göstermediği sarı kartları eleştirebilirim.

Protokole aykırı...

Maçın 59. dakikasında yaşananları ise anlayamadım. Onur’un Larsen’e sarı kartı gerektiren faulüne hakem, “devam” dedi. Beden diliyle topu işaret etti ve taç kararı verdi. Tüm Trabzonsporlu oyuncular etrafını çevirerek itiraz ettiler. Hakem bu itirazların ardından Onur’a sarı kart göstererek, önce taç kararı vermiş olmasına rağmen, Trabzonspor lehine faulle maçı başlattı. Kararını değiştirecek yardım, yardımcı hakemlerden ya da 4. hakemden gelmiş olsa bu kadar gecikmezdi. Hakemin kararını değiştirten yardımın, protokole aykırı şekilde VAR’dan gelmiş olabileceğini düşünmek bile istemiyorum.

Maçın hakemi Atilla Karaoğlan, maç genelinde tutarsız kararlara imza attı. İlk yarının sonlarına doğru İsmail'e kart gösterirken, pozisyonda faul bile yoktu. Bu pozisyona itiraz etmek için devre bitiminde oyun alanına giren Fenerbahçe teknik sorumlusuna kart göstermemesi kabul edilemezdi. Hakem, Jesus'un tavırlarına göre sarı ya da kırmızı kart tercihi kendisine kalmıştı, ne konuştuklarını bilme şansımız yoktu. Ama minimum sarı kart olabilirdi. Maçın 62. dakikasında Arda koluyla Kitsiou'ya net bir faul yapıyor ancak hakem oyunu devam ettiriyor. Pozisyonun açılarını izlediğimizde Arda'nın kol temasının ceza sahası içinde mi yoksa dışında mı olduğunu çok sağlıklı göremiyoruz. O yüzden hakem penaltıyı vermedi diyemem ama pozisyonda faul ve sarı olması gerekirken, devam kararı verildi. 65'te Fenerbahçe kalecisi İrfan Can'ın, Sowe'a herhangi bir penaltıyı gerektirecek müdahalesi yok. Maçın 84. dakikasında Fenerbahçe lehine verilen penaltı yanlıştı. Orta yapılacakken İrfan Can rakibini gözlemliyor. Önüne doğru hamle yaparak, kendisine temasını hissettiğinde kendisini yere bırakıyor. Burada bir penaltıdan söz etmemiz mümkün değil.

Maçın farklı bitmesi hakemin şansıydı. Tutarsız faul kararları vardı.

39. dakikada Galatasaray lehine doğru bir penaltı verdi. Penaltı öncesi Torreira'nın elle müdahalesi yoktu.

45+6'da çok açık bir penaltıyı veremedi, VAR imdadına yetişti. Penaltı ve kırmızı kart doğruydu.

Maçın hemen ilk saniyelerinde Nelsson'un Thiam'a müdahalesinde sarı kartını göstermedi. 45+12. dakikada Nelsson, Thiam'a bir faul daha yaptı, bu pozisyonda Nelsson bariz gol şansından kırmızı kart görse çok daha doğru olurdu.

Kerem'in frikik golünden önce, Mertens'in yerde kaldığı pozisyonda faul kararı hatalıydı, maçın devamı gerekirdi.

Deniz Çoban, Trabzonspor - Beşiktaş maçının hakem atamasını yorumladı:

Ligin boyu kısaldıkça, gerginlik artıyor ve hakemler de bu gerginlikten nasibini fazlasıyla alıyor. Önümüzde 10 günde 3 haftalık bir maç trafiği var. Hem ödül ceza sistemini uygulayabilmek hem de maçlara uygun ismi bulmak, bugünlerde MHK için oldukça sıkıntılı. Trabzonspor-Beşiktaş maçına atanan Volkan Bayarslan, ligimizin tecrübeli isimlerinden. Buna karşılık kariyerinde, bu zorluktaki maçların sayısı çok az. Son haftalarda performans olarak da çok iyi değil. Ancak yukarıda da ifade ettiğim gibi MHK, çok kısa sürede oynanacak 3 haftalık periyotta sonraki haftaları da düşünerek atama yapmak zorunda.

Kolaylaştırıcı bir unsur

Dolayısıyla çok fazla seçeneği de olmadığı için Bayarslan tercihine itiraz edemem. Dönemine göre nispeten stresi düşük bir TrabzonsporBeşiktaş maçı oynanacağı fikrindeyim. Ev sahibinin zirveden uzaklaşmış olmasının tribün atmosferini düşüreceği aşikar. Bu şartlar, hakem ekibi açısından kolaylaştırıcı bir unsur olacaktır. Hakem ekibinin, bu maçın altından rahatlıkla kalkması gerekiyor.