‘’Maça çıkmadan tam not!‘’
Ligde tansiyon giderek artıyor. Haftalar geçtikçe maçlarda yaşanan hakem hataları ve etkileri de artıyor. “MHK yaşananlara önlem alabiliyor mu?” derseniz, önlem almayı bırakın, yaptıkları uygulamalar ve atamalarla onlar da gerilimin artmasına fırsat veriyor. Neredeyse ligde maçın olmadığı her gün hakemler Riva’da eğitime alınıyor. Çok fazla eğitim yapmak hakem hatalarının önüne geçmiyor. Eğitimlerin niceliğini değil de niteliğini artırmakta fayda olduğu muhakkak!
Seminerde örnek gösterildi!
Bu hafta lider Galatasaray’ın maçı yok. Takipçisi Fenerbahçe, Karagümrük deplasmanında olacak. Maça Abdulkadir Bitigen atanmış. Geçtiğimiz haftanın başarılı hakemi Bitigen, ödülünü almış, “yapay zeka” onca yanlışa rağmen doğru bir atamaya imza atmış görünüyor. Diğer takipçi Beşiktaş’ın maçında ise Atilla Karaoğlan var. Atilla Karaoğlan Gaziantepspor-Beşiktaş maçı sonrası, VAR kayıtlarının açıklanmasıyla kızağa çekilmişti. Cezasını tamamladıktan sonra, altı haftada beşinci maçına çıkacak. İki gün önce seminerde, son yönettiği maçta çıkarttığı kırmızı kartın hatalı olduğu tüm hakemlerin önünde söylenmesine rağmen...
Gözlemciler yorulmasın
Karaoğlan’ın bu maç için ismi açıklandığında, aynı anda kupada Fenerbahçe-Kayserispor maçına VAR olarak atandığı bilgisi de paylaşıldı. Henüz Fenerbahçe maçında, VAR masasındaki performansını göremeden, yeni bir maça atanması, hakem atama etiğine de prensibine de uymaz. Dün akşam oynanan kupa maçının gözlemcileri Hamza Işın ve Halis Özkahya, maç raporunu yazarken bence Karaoğlan’ın bölümünü boş bıraksınlar, not vermesinler. Çünkü maç daha oynanmadan MHK, Işın ve Özkahya’nın yerine Karaoğlan’a “tam not!” vermişler bile.
‘’İptali gerekirdi!‘’
Son zamanlarda Türk hakemliğinde yaşananları anlamakta zorlanıyorum. Maçlara yapılan hakem atamaları aynı isimler etrafında dönerken, hatalar da artarak devam ediyor. Aynı isimlere maç verip, evinde oturan hakemleri görmezden gelmenin mantığını çözemiyorum. Dün oynanan maçın hakemi Volkan Bayarslan’dı ve VAR odasında da Atilla Karaoğlan vardı.
Fenerbahçe’nin Emre ile maçın başında 1- 0’ı yakaladığı golden önce, Valencia topu pazısıyla, açık şekilde, Emre’nin önüne indiriyor. Bu golün kesinlikle iptali gerekirdi.
Şimdi merak ediyorum bu maçın iki gözlemcisi Hamza Işın ile Halis Özkahya, Karaoğlan’a ne not verecekler! Karaoğlan hafta sonu maçından alınacak mı, yoksa yaptığı bu büyük hataya rağmen o maça çıkabilecek mi?
‘’İki büyük hata yaptı‘’
Hakem Kadir Sağlam maç içinde tutarlı düdükler çalamadı. Faul standardı yoktu ve çıkarttığı/çıkartmadığı kartlarda balansı tutturamadı. Maçı 2 sarı kartla bitirmesi anlaşılır gibi değildi. 4. dakikada Figueiredo, Torreira’nın ayağına bastı, 55’te Zaniolo Aleksic’e kayarak sert bir müdahalede bulundu, 67’de Torreira hakem kararına sinirlenerek düdükten sonra topa vurdu, 71’de Oliveira, Figueiredo’nun ayağına bastı, 76’da Torreira, Keny’e sert bir faul yaptı ve tüm bu sarı kartlık ihlallerin bazısında hakem faul dahi çalmadı. Bunun yanında 16. dakikada Mahmut’a çıkarttığı sarı kart da bir o kadar yanlıştı.
5.dakikada Galatasaray'ın golünün ofsayt gerekçesiyle iptali doğruydu.
30. dakikada Başakşehir’in 2. golü öncesi Serdar Gürler topu kazanırken, Kaan’ın kafayla oynama seviyesindeki topu ayağıyla oynuyor. Bence burada tehlikeli hareket kararı verilmesi gerekirdi. Dolayısıyla gol iptal edilmeliydi.
Mertens eliyle oynuyor
40’ta Mertens’in golünün ele çarpma nedeniyle iptali ise doğru karardı.
İlk yarının uzatma anlarında Icardi’nin kafayla indirdiği top, Ömer Ali’nin doğal konumdaki eline çarpıyor. Penaltı verilmemesi ve hakemin devam kararının doğru olduğunu düşünüyorum.
55. dakikada Galatasaray hücumunda Icardi ile topa yükselen Lima topu koluyla oynuyor. Hakem Galatasaray lehine penaltı verse çok daha doğru olurdu kanaatindeyim.
‘’Hakemi, skor kurtardı!‘’
Maçın hakemi Halil Umut Meler ve ekibi dün akşam skorun şansıyla ağır yara almaktan kurtuldular. Maçta kabul edilemez kararlar olmasına rağmen, Beşiktaş’ın farklı galibiyeti hakem hatalarını ikinci plana attı. 38. dakikada Arda yerde kalınca, Meler penaltı düdüğü çaldı. Pozisyonda penaltı olmadığı gibi Arda kendini yere bırakıyor. Aldatmadan Fenerbahçeli oyuncunun sarı kart görmesi gerekirdi. Hakemin yanılması bir noktaya kadar anlaşılabilir olsa da VAR’dan neden uyarı gelmediğini anlamak mümkün değil.
Gol iptali gerekirdi
Maçta 51. dakikada Fenerbahçe lehine çalınan ikinci penaltı ile aynı pozisyonda Welinton’a çıkan ikinci sarı ve kırmızı kart da tartışmasız doğruydu. Beşiktaş’ın Aboubakar ile kazandığı son golden önce ise Cenk’in Ferdi’ye faul vardı. Golün iptali gerekirdi. Cenk topla oynamış olsa bile devamında Ferdi‘nin ayağını makasa alıyor ve faul yapıyordu.
‘’3 kırmızı çıkmalıydı‘’
Maçın hakemi Ali Şansalan tutarsız ve dağınık bir maç yönetti. İkili mücadelelerde tolerans sınırı çok yüksekti. Karşılaştığı disipline mahsus pozisyonlarda hep bir alt cezayı düşündü. Maçta tam 3 tane kırmızı kart tartışması vardı. 38’de Emre Akbaba’nın, Mertens’e, 55’te Mertens’in Rodrigues’e, 59’da Adekugbe’nin Akintola’ya faullerinde kırmızı kart beklentisi oldu. Bu pozisyonların üçü de sınırdaydı ve elbette hakem yorumuna muhtaçtı. Ancak oyunun bu kadar sertleşmesine, hakemin bu pozisyonlara toleranslı yaklaşımı sebep oldu. Öncelik her zaman oyuncu sağlığı olmalıydı ve hakem oyuncuların güvenliğini korumaya gayret etmeliydi. Bu maçta hakem bunu başaramadı.
48'de penaltı verilebilirdi
Hakemin bu pozisyonlardaki kararlarına saygı duymakla birlikte, bu dört pozisyonda da hakem kırmızı kartını tercih etse daha doğru bulurdum. En çok da Adekubbe’nin faulünün sınırları fazlasıyla zorladığını düşünüyorum.
48’de Emre Akbaba’nın yerde kaldığı pozisyonda Toreira arkada kalıyor ve topa ayağını savuran Emre’nin vuruş alanına girip, ayağına temas ederek, topa sağlıklı vuruş yapmasını engelliyor. Penaltı verilse daha doğru olurdu diye düşünüyorum.
‘’MHK değişti ama derbi hakemi aynı‘’
Deniz Çoban, Fenerbahçe - Beşiktaş maçına Halil Umut Meler’in atanmasını yorumladı:
Sezona Sabri Çelik MHK’si ile başladık, Lale Orta MHK’si ile devam ediyoruz. “Ne değişti?” derseniz, hiç bir şey değişmedi! Çelik de tüm derbilere Halil Umut Meler’i atıyordu, Orta da geldi, aynı yolu izledi. Derbiye Meler’i atadı. Meler’in kariyerine, tecrübesine sözüm yok. Bu tarz maçları daha önce çok kez yönetti, yüzünün akıyla çıktı. Bu maçta da başarılı olmasının önünde bir engel yok. Gününde bir Meler, bu derbinin altından rahat kalkar.
‘Manuel atama’ açıklaması
Gününde olmayan Meler’i son yönettiği İstanbulspor - Sivasspor maçında izlemiştik. Gradel’e gösterdiği kırmızı kart ve maç genelindeki hataları hesaba katılsa, normal şartlarda bu maça atanamazdı. Belli ki, son maça değil genel performansa dayalı bir atama uygun görülmüş. MHK, ‘Fenerbahçe-Beşiktaş karşılaşmasının hakem triosu manuel olarak atanmıştır’ şeklinde bir açıklama yapma gereği hissetti. ‘Neden bu ihtiyaç hâsıl oldu, neden özellikle bu maç seçildi?’ gibi sorulara cevap vermeyen açıklama, zihinlerimizi berraklaştırmanın aksine daha karmaşık hale getirdi.
‘’Sorunsuz maç yönetti‘’
Ermenistan - Türkiye maçının İspanyol hakemi Sanchez, ikili mücadelelerin ve fiziksel temasların çok fazla olduğu maçı, kontrolü sürekli elinde bulundurarak ve oyuncuların güvenini kazanarak yönetti. Son düdüğü çaldığında ardında tartışılacak önemli bir karar bırakmadı. Maçın tek ceza sahası pozisyonu 20. dakikada yaşandı. Cenk Tosun yerde kaldığında penaltı bekledik. Barsehhyan’ın aslında Cenk’e penaltıyı gerektirecek bir itmesi yoktu. Cenk, teması hissedince kendisini çok kolay yere bıraktı. Maçın hakemi elini 9 kez sarı kart göstermek üzere cebine attı.
2 sarıda yanıldı
Kararlarında doğruluk oranı yüksekti. 42’de Melih Demiral’a ve 45’de Mkrtchyan’a çıkardığı kartlarda nispeten yanıldığını söyleyebilirim. 48’de Spertsyan’ın Salih’e yaptığı faul çok sertti ve sınırdaydı. Ben de hakemin sarı kart tercihini doğru buluyorum.
‘’Penaltılar doğru, kırmızıları atladı‘’
Maçın 19.dakikasında Samuel’in Yusuf’a faulünde Mete Kalkavan önce elini arka cebine götürdü. Arka cebinde kırmızı kartı vardı ancak son anda vazgeçerek sarı kartını çıkarttı. Pozisyon açık bir kırmızı karttı. Samuel yaralayıcı bir şekilde, rakibinin bileğine basmıştı. 30’da Furkan Valencia’nın belinden sarılarak durdurdu, hakem faulle yetindi. Aslında sarı kartını çıkartmalıydı. 45+8’de ise Furkan aynı hareketi yine aynı oyuncuya yaptı, bu kez doğru bir sarı çıktı. 63. dakikada Fenerbahçe lehine verilen penaltıda şüphe yoktu, doğru bir karardı.
Jesus sinirlendi çünkü...
67. dakikada Ferdi dripling ile ceza sahasına girerken, yaptığı faullerle oyunu sürekli bozan Furkan, bu kez Ferdi’yi çelmeleyerek düşürdü. Açık bir faul vardı ve Furkan ikinci sarı karttan atılmalıydı, hakem ‘devam’ dedi. Pozisyona sinirlenen Fenerbahçe teknik sorumlusu Jesus, kırmızı kart gördü.
Kadın hakem atamak için
82’de Valencia yine yerde kaldı, hakem ‘devam’ dedi. Doğru bir VAR müdahalesiyle, doğru bir penaltı verildi. Burada Furkan’a sarı karta gerek yoktu. Çünkü penaltı verildiği için kurala göre çifte cezalandırma yapılamazdı. Son bir notum da maçın 4. hakemi Neslihan Muratdağı için. Sadece kadın hakem atamış olmak için 2. Lig’de bile maç verilmeyen bir hakemi böylesi önemli bir maça atamak çok mantıklı değildi. Kenarda bir sürü sorun oldu ve kadın hakemimizin otoritesi yoktu!