Arama

Popüler aramalar

‘’Sivas zaferle döndü‘’

Önemli eksikleri olan Yiğidolar orta alanda rakibin çok adamlı oyun kurgusuna çare bulamadı. Rakibini Savunmadan uzun topa zorlayan Denizlispor bu oyun anlayışıyla Sivasspor’un tempo yapmasını önledi. Bülent Uygun fizik gücü yüksek oluşan bir takım sürdü. Sivasspor istediği alanları bulamazken Denizlispor çok etkili önemli gol pozisyonları da yakaladı. Artık devre golsüz biter derken imdada Zeki Yavru yetişti. Çok tecrübeli bir oyuncu olarak beklenmedik bir sertlik yapınca gördüğü kırmızı kartla takımını 10’kişi bıraktı hem de bu faul sonrası gelen golle Denizlispor soyunma odasına 1-0 yenik gitti...

Kayıpsız başlangıç

İkinci yarıya Rıza Çalımbay 1-0’ın avantajıyla sakatlıktan yeni çıkan Mert Hakan’ın yerine Ziya’yı alarak başladı. Daha sonrasında Yasin ve Kone girerken Erdoğan ile Yatabare’yi de dışarı aldı. Açıkçası hem yenik duruma düşen hem de 10 kişi kalan rakibi karşısında kontrollü futbol ve tempoyu düşürüp 3 puanı sağlama alırken gelecek haftaları da düşündüğünü gösterdi Çalımbay. Denizlispor deyim yerindeyse elinden geleni yapsa da gücü yetmedi. Pandemi sonrası ilk maçlarında iki takımın da istenilen seviyede olmadıklarını gördük. Herşeye rağmen Sivasspor şimdiye kadar içeriden çok dışarda başarılı olan Denizlispor engelini kayıpsız geçerek iyi bir başlangıç yaptı...

16 Haziran 2020, Salı 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’Başakşehir kaldığı yerden‘’

Başakşehir maça çok etkili başladı. Oyunun ilk 15 dakikasında, ‘Ev sahibi mi çok iyi, Alanyaspor mu çok kötü?’ dedim izlerken. Sanki lig 3 ay ertelenmemiş gibi mücadele eden Başakşehir’in bu kadar gol pozisyonuna rağmen ilk yarıyı gol atamadan bitirmesi şaşırtıcıydı. Oysa iki kanadı da çok etkili kullandı Okan Buruk’un öğrencileri.

Hem hücumda hem savunmada

Aslında beni daha çok şaşırtan Alanyaspor’un hem hücumda hem de savunmada bu kadar yetersiz kalmasıydı. Kadro olarak kendini kanıtlamış Alanyaspor beklentinin altında bir oyun ortaya koydu ilk yarıda. Ancak buna rağmen en net gol pozisyonunu Bakasetas ile kaçıran taraf konuk ekipti. Alanya belki taktik olarak belli bir alanda rakibin oynamasına müsade eden bir taktik belirlemişti. Ama bu taktik bence biraz kaleci Marafona’nın performansıyla biraz da ev sahibi ekibin son vuruşlardaki beceriksizliği sayesinde tutmuş gibi gözüktü...

Alanya ders almalı

İkinci yarıda rakip kalede görünen Alanyaspor etkili ataklarla gol aradı. Ama golü bulan taraf Başakşehir’di. 63’te İrfan Can’ın falsolu şık ortasında Mahmut savunmanın arasında yükselip kafa ile Alanyaspor ağlarını havalandırdı. Maçın ilginç yanlarından biri de 5 değişiklik hakkı olmasına rağmen ilk oyuncu değişimini 72’de Alanyaspor’un yapmasıydı. Başakşehir 80’de Visca’nın penaltı golüyle skoru 2-0’a taşıdı ve zirve yarışını sürdürdü. Sanırım kupa öncesi bu maçtan gereken dersi çıkarmışlardır...

14 Haziran 2020, Pazar 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’Kriz fırsata çevrilebilir‘’

Bazı dönemler vardır işler sarpa sarar. İşte dünyamız, ülkemiz öyle bir dönemde. Ekonomik, ruhsal, sosyal anlamda insanlar, kurumlar bu belirsiz ortamda çıkış arıyor. Böyle dönemleri iyi değerlendiren, krizi fırsata çeviren kurumlar normalleşme yakalandığında rakiplerine fark atar. Şu anda gelişmelere bakarsak Galatasaray için ortam aynen böyle. Ligin kalan 8 maçında ciddi bir şampiyonluk adayı. Görünen o ki bir Avrupa kupası bileti cebinde. Önemli olan gelecek sezon planlaması.

Bütçeyi rahatlatacak

Kadrodaki önemli isimlerin satışı bütçeyi rahatlatabilir. Diagne ve Belhanda gibi sorunlu oyuncular satılırsa rahat bir nefes alınır. Gelen haberler umut verici, kulübün yüzünü güldürecek nitelikte. Üstelik bu oyuncuların maliyetlerinden kurtulmanın yanı sıra verimsiz olmaları nedeniyle bir anlamda bir taşla iki kuş vurulmuş olacak. Ayrıca Babel’in Galatasaray performansına baktığmızda, dokunun uyuşmadığını gördük. Ama şu bir gerçek ki, Babel’in şöhreti nedeniyle alıcısı mutlaka olacaktır.

Tercihleri Galatasaray

Öte yandan Luyindama, Maicon ve Telles’ten gelme ihtimali olan önemli paralarla Galatasaray’ın eli çok rahatlar demek mümkün. Burada Fatih Terim, Onyekuru ve Lemina’yı, hatta ikinci yarı performansıyla Seri’yi de elinde tutmak ister diye düşünüyorum. Bu oyuncuların kiralık olması bana göre sorun olmaz. Niye derseniz, artık Avrupa kulüpleri de mali kriz içinde ve oynatmayacağı, kiralık düşündüğü isimleri gözden çıkarıp giderlerini düşürmek niyetindeler. Adı geçen isimlerin bildiğim kadarıyla ilk tercihleri Galatasaray, çünkü mutlu olduklarını biliyoruz.

Sürpriz gençler olabilir

Takımdaki yerli ve yabancı kemik isimlerle beraber Terim’in altyapıdan çıkaracağı sürpriz gençler olacaktır. Ayrıca Mert Hakan, Emre Kılınç ve Oğulcan gibi bonservisi elinde olan futbolcuların katılımıyla yeni sezon için hem genç hem de rekabet gücü yüksek, iddialı bir kadro oluşturmak mümkün. Şu anki teoriyi pratiğe çevirebilirse, Galatasaray bu kriz ortamını fırsata çeviren en rahat kulüplerden biri olur.

04 Haziran 2020, Perşembe 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’Beşiktaş'ta fark yaratır‘’

Gökhan Töre denilince ilk aklıma, 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası’na gitmek için oynadığımız İzlanda maçı gelir... Konya’daki karşılaşmada gördüğü kırmızı kartla 10 kişi kalmamızın ardından Selçuk’la gelen frikik golü ve mutlu son... Düşünün bundan 4-5 yıl evvel Avrupa Şampiyonası elemeleri kadrosunda olan bir isim, Premier Lig’deki West Ham United macerasından sonra kayıplara karıştı. Aslında müthiş bir Beşiktaş performansı onu Ada’ya taşımıştı. Uzun bir aradan sonra Gökhan Töre’nin Yeni Malatyaspor’daki performansıyla geri dönüş sinyalleri verdiğini gördük.

Biçilmiş kaftan...

Bu sezon Süper Lig’in ilk yarısında Sergen Yalçın ile etkili bir Töre izledik. Şimdi adı yine eski takımı için geçiyor. Açıkçası kişisel fikrim genç yaşta kaybolanlar listesine giren Ozan Tufan’ı Alanyaspor’da tekrar eski parlak günlerine döndüren Sergen Yalçın’ın, Gökhan Töre’yi daha kolay kazanabileceğini düşünüyorum. Tabii ki bu kazanım tek taraflı olamaz. Ancak şunu çok net görebiliyorum bu konuda Gökhan çok istekli. Bir kere Gökhan Töre 28 yaşında.

Herkesin malumu...

Bir futbolcu için en ideal yaş. Yani olgun ve bir takım geçmişteki hatalarını görüp performansını zirveye çıkarabileceği en güzel dönem. Deyim yerindeyse Beşiktaş için biçilmiş kaftan. Bir taşla iki kuş... Gökhan Töre, Beşiktaş’tan West Ham’a giderken güçlüydü, zirvedeydi. Şimdi ise o gücünde değil ama tekrar eski günlerini yakalama arzusunda ve istekli. Özellikleri itibarıyla topu adeta ayağına yapıştıran, içeri katedebilen önemli bir hücum oyuncusu. Topu ileriye taşımada olsun asist özelliğiyle olsun önemli artıları olduğu bir gerçek. Ayrıca bu sezonki Beşiktaş kanatlarıyla kıyasladığımızda tartışmasız fark yaratır. N’Koudou, Diaby ve Boyd isimlerinin yanında klas olarak da ayrı bir yeri olduğu gerçek. Ayrıca şu ekonomik sıkıntıların içinde ücret konusunda da Beşiktaş için bir sorun çıkaracağını düşünmüyorum. Yani Kara Kartal, Gökhan Töre transferini gerçekleştirirse bir taşla iki kuş vurur. Ayrıca bir sezon daha sözleşmesi olmasına rağmen bildiğim kadarıyla Malatyaspor yönetiminin de bir zorluk çıkartmayacağını düşünürsek mantıklı bir transfer olabilir...

28 Mayıs 2020, Perşembe 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’Zaman verilirse İsmail Yüksek yıldız olur‘’

İsmail, zaman zaman 8, zaman zaman da 10 numara oynayabilen bir orta saha oyuncusu. Gelişime açık, karakterli ve çok çalışkan bir futbolcu. Eğer gençlere inanan bir teknik adama rastlar ve yeterli zaman verilirse, yıldız olmaya da aday.

Fenerbahçe’nin genç yıldız adaylarından biri olmaya aday olan İsmail Yüksek, Gölcükspor’daki hocası Taner Gülleri’nin deyimiyle Türkiye’de 1999 doğumluların en iyisi. Bir başka isim Sancaktepe Sportif Direktörü Yakup Ateş‘e göre de, zaman verilirse yıldız olacak bir oyuncu. Gelişmeye çok açık, karakterli ve çalışkan bir oyuncu. Tam bir orta alan oyuncusu ve zaman zaman 8, zaman zaman da 10 numara oynatılabiliyor. Her iki mevkiide de başarılı. Asla bir 6 numara değil bunun altını çizelim. Ofansif oyunu dikine oynamayı seviyor. Bir başka önemli özelliği kafa toplarındaki hakimiyeti.

Mert ve Hakan karışımı...

Gölcükspor formasıyla 4 kafa golü attı. İleriye dönük iyi bir yatırım olarak önemli olan gençlere inanan, şans veren bir teknik adamla çalışması... Tabii ki 3. Lig’den gelip Fenerbahçe formasını giymek, bunun ağırlığını taşımak kolay değil. Ama kişilik ve kalite olarak formayı alacak kapasiteye sahip. Daha iyi anlatabilmek için örnek vermek gerekirse; Sivasspor’un iki yıldızı Mert Hakan ve Hakan Arslan’ın karışımı diyebiliriz.

‘Çocukluk hayali gerçek oldu’

Fenerbahçe, genç değerlere yatırım yapma hedefi çerçevesinde 3. Lig 3. Grup’ta Gölcükspor’da forma giyen ve birçok Süper Lig ekibinin de hedefinde olan İsmail Yüksek’i 5 yıllığına kadrosuna kattı. Transferle ilgili Gölcükspor Başkanı Hüseyin Çardak, Ajansspor’a, “İsmail koyu bir Fenerbahçe taraftarı ve bize ‘Benim çocukluk hayalim Fenerbahçe’de forma giymekti, hayalimi gerçekleştirmeme izin verin’ dedi. Biz de onun önünü açtık” diye konuştu.

09 Mayıs 2020, Cumartesi 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’Emre Kılınç tek taş pırlanta‘’

Küçümsemek için söylemiyorum ama Ömer Bayram’ın yıldızlaştığı bir kadroda Emre Kılınç tek taş pırlanta olur. Mert Hakan transferi de gerçekleşirse, mevcut kadrodaki Emre Akbaba ile beraber orta sahada müthiş bir yerli omurga oturtmak mümkün.

Kulüplerimiz, ligler ne zaman başlar beklentisi içindeyken bir taraftan da gelecek sezonun kadro planlaması peşindeler. Özellikle ekonomik şartlar hem yerli hem de bonservisi elinde oyuncuları ister istemez ön plana çıkardı. Galatasaray da kadro yenileme çabası içinde olan kulüplerimizden. Sarı-Kırmızılı ekibin, Sivasspor’un yıldızları Emre Kılınç ve Mert Hakan Yandaş için devre arası bir hamlesi vardı. Ancak iki oyuncu da sezon sonu serbest kalacak olmalarına rağmen takımlarının şampiyonluk iddiası nedeniyle teklifleri reddetmişti. Şimdi transfer sezonuna doğru artık kulüpler de futbolcular da kendilerine bir yol haritası çizme peşinde.

Skora direkt etkisi var

Bu isimlerin başında Emre Kılınç geliyor. Peki Sivasspor’un yıldızı Galatasaray’da iş yapar mı? Bence bu kalitede bir oyuncu her takımda iş yapar. Özelliklerine baktığımızda çok iyi bir sol ayak. Sağ kanatta ters ayak oynuyor ve içeri kat edip skora direkt etki edebiliyor. Rıza Çalımbay ile takım oyununu daha da geliştirdi. Asla küçümsemek için söylemiyorum ama Ömer Bayram’ın yıldızlaştığı bir kadroda Emre Kılınç tek taş pırlanta olur. Üstelik geçmişteki birçok transfere baktığımızda Fatih Terim’in bu tür oyunculardan çok hoşlandığını biliriz. Hem atan hem de attıran bir oyuncu olarak Galatasaray’a katkısı çok olur.

Orta alana renk katar

Adı Galatasaray’la anılan Sivasspor’un bir başka yıldızı Mert Hakan orta alana büyük renk katar. Önümüzdeki sezon Lemina’yı elinde tutabilen bir Galatasaray orta alanında, 8 ile 10 numarayı aynı anda oynayabilen Mert Hakan skorer özelliğiyle bu bölgeyi çok güçlendirir. Belhanda gibi çok şey beklenen ama bal yapmayan bir arıdan sonra, Mert Hakan ve yanında formda bir Emre Akbaba ile müthiş bir yerli omurga oturtmak mümkün bence.

Yeni strateji bu olacak

Yüksek ücretleri nedeniyle ihtiyaç olsa da takımdaki önemli isimlerle yollar ayrılabilir. O nedenle kulüplerimizin bundan sonraki stratejisi yerli yeteneklerle kadrolarını güçlendirme yönünde olacaktır. Bu iki isim de Galatasaray‘ın bu stratejide olduğunun göstergesidir. Sözün özü; hem Emre Kılınç hem de Mert Hakan sadece bonservisleri elinde olmaları nedeniyle bir fırsat transferi olmayacak; iki oyuncu da yüksek performanslarıyla ve yetenekleriyle yeni kulüplerine gideceklerdir.

Emre Kılınç ne demişti?

Youtube’da canlı yayına bağlanan Emre Kılınç’ın şu sözleri, “Galatasaray’la kesin olarak anlaştı” yorumlarının yapılmasına yol açtı:

Boluspor’da bana ‘Galatasaray ile anlaştık’ dediler. ‘Türkiye’nin en büyük kulübü. Benim için zevktir’ yanıtını verdim. Birkaç gün sonra fesih için kulübe gittim, başkanın vazgeçtiğini, beni Gençlerbirliği’ne sattıklarını söylediler. Sanırım başkanımız anlaşmanın üzerine para isteyince iş bozuldu. O zaman da ben anlaşamadım.

Galatasaray içimde hep bir ukde olarak kaldı. Mesaj vermek gibi anlaşılmasın. O zamanlar çok gençtim. Galatasaray gibi bir kulüp beni istiyor. Sneijder ve Drogba da vardı o zamanlar. Onlarla birlikte antrenmana çıkmak büyük bir şanstı.

‘Keşke Galatasaray’a gitseydim’ dedim. Bu yalan değil. O zaman Galatasaray’a gitsem çok genç bir yaşta olacaktım, şans bulamayabilirdim. Benim açımdan en doğru zaman şu an sanırım. 3.5 senedir Süper Lig’de oynuyorum. Artık daha tecrübeliyim.

Şampiyonluğun en büyük adayı Galatasaray. Sonuçta geçen sene 8 puandan geldiler. Yönetimden tutun futbolculara kadar hepsi şampiyonluk yaşamışlar.

İçeride bir Galatasaray maçı oynadık. İnanılmaz başlamıştık, ben yedektim. Sonradan Galatasaray, sahaya inanılmaz bir ağırlık koydu. Bazı anlarda gerçekten kendimizi aciz gibi hissettik. İnanılmaz bir saha içi yayılımları vardı.

Şu anda Sivasspor’un sözleşmeli oyuncusuyum. Ama şöyle de bir gerçek var, sezon sonu geldiğinde de buradan ayrılacağım. Son virüs olaylarından sonra Avrupa biraz arka planda kaldı.

24 Nisan 2020, Cuma 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’Yapılanma Emre'nin etrafında olmalı‘’

Fenerbahçe kötü giden bir sezonda küresel salgın nedeniyle verilen futbol arasını bence iyi değerlendirmeli. Sanırım kapalı kapılar ardında Sayın Ali Koç bunun planlaması içindedir. Göreve gelirken büyük bir destek alan Koç’un şu anda o kredisinin çok uzağında olduğu bir gerçek. Hırslı ve yenilgiyi kabullenmeyen yapısı, başarısızlıklardan sonra geri vites yapmama uğruna radikal hamlelerini olumsuz etkiledi. Ama artık gün duygularla değil mantıkla rasyonel hareket etme günüdür.

Comolli yanlış düğmeydi!

Aslında Comolli kararı konusundaki tercihi ve inadı pahalıya patladı. Bugün geçmişten ders alıp geleceğin doğru planlanması günüdür. Bence başkan bu fırsatı iyi kullanmalıdır. Peki bu doğru yapılanma nasıl olmalı? Bir kere gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklediğin zaman aşagı kadar işler yanlış gider. Bana göre Comolli yanlış düğmeydi. Şimdi ise elinde futbolu bırakma kararı almış bir Emre Belözoğlu var. Emre; lisanıyla, kariyeriyle, beyin olarak da fizik olarak da bu kulüpte üst düzey bir göreve hazır. Bence başkan yapılanmayı Emre’nin etrafından oluşturmalı.

Aynı hata olmamalı

Yanında yine yıllarca bu formayı giymiş, ‘bırak’ dediğinizde bırakmış ve yardımcı hocalığı kabullenmiş Volkan Demirel var. Eğer maya sağlam olursa, renk aşkı, aidiyet duygusu mesafe almada büyük avantaj olur. Tabi ki en önemli konu teknik direktör seçimi. Bugün birçok isim dolaşıyor. Haklı olarak bu isimlerin hepsi adeta ‘havada atlar’ Fenerbahçe’ye gelmek için. İşte burada Cocu olayında olduğu gibi hataya düşülmemeli. Cocu geldiği kulüpte başarısız mıydı? Hayır... Tam tersi, 3 yıl üst üste takımını şampiyon yapmıştı. Ancak hatırlayın, Frank Rijkaard Galatasaray’a Barcelona’dan geldi ve teknik direktörlük hayatı bitti.

Artık tahammül kalmadı

Türkiye gerçeğini, Fenerbahçe gerçeğini iyi bilen bir isim olmalı mutlaka. Yine yabancı olursa genelde Fenerbahçe’de başarılı olan isimler ya Brezilyalı ya da Alman teknik adamlardı. Yerlide tecrübeli isim yok, adı geçen isimler ise tercih edilirse iyi anlatılmalı ve arkalarında durulmalı. Çünkü Fenerbahçe ve yönetimin artık taraftardan destek isteyecek durumu yok, taraftarın da başarısızlığa tahammülü yok...

10 Nisan 2020, Cuma 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’Kesinlikle Mensah!‘’

Futbola tekrar dönmek için çeşitli tarihlerin konuşulduğu şu dönemde kulüpler de boş durmuyor. Haklı olarak bu boşlukta geleceğe dönük planlamalar yapıyorlar. Tabii ki bu planlamanın içinde kadro mühendisliği çok önemli. Trabzonspor özelinde baktığımızda lider konumdaki Karadeniz ekibinde orta alanda kritik kararlar alınabilir. Kayserisporlu Mensah’ın ismini bir çok kulübün listesinde gördük. Sorduğunuz soruya da cevabım ‘Mensah’ olacak.

Alyapıdan bile dolabilir

‘Niye?’ derseniz, Trabzonspor kadrosunda Ndiaye’nin yerini doldurabilecek düzeyde isimler var. Üstelik Senegalli yıldızın, 2 sene öneki görüntüsünde olmadığını da kabul etmek gerekir. Yani çok koşan, mücadele eden oyuncu tipi bulmak nispeten kolay. Hatta bazı mevkiilerden devşirme bile yapabilirsiniz. Üstelik güçlü altyapıdan gençler de bulmak mümkün. Bordo-Mavili kulübün yakın geçmişinde, verilen şansı çok iyi değerlendiren isimler var. Devamı da mutlaka gelecektir.

Sosa’yı da rahatlatır

Mensah ise çok farklı bir isim. Belki aksini düşünenler, Türkiye serüveni için bal yapmayan arı diyebilirler. Ama bu kalitenin, bana göre iyi bir 11’de gerçek yeteneklerini sergileyeceğini düşünüyorum. Yani, lig sonuncusu Kayserispor’da dahi çıktığı 20 maçta 3 gol, 8 asistlik skor katkısı sağlayan Mensah, Trabzonspor gibi bir takımda çok daha iyisini yapacaktır. Öte yandan Mensah transferi bir taraftan da Sosa’nın ilerleyen yaşını düşünürsek, kulübün elini de fazlasıyla güçlendirir. Bununanlamı Sosa’yı dışlamak ya da pazarlık gücünü zayıflatmak değil, hem Arjantinli’yi saha içinde desteklemek hem de alternatifini yaratmak demek.

09 Nisan 2020, Perşembe 06:58
YAZININ DEVAMI