Arama

Popüler aramalar

‘’Kolay maç, kötü yönetim!‘’

Çünkü Yıldırım ciddi hatalar yaptı, çok önemli açık faulleri atladı. Isaac’e gösterdiği kırmızı kartta haklıydı. Topu yumruklayan Muslera’nın ayağına basan Isaac isteseydi ayağını kurtarabilirdi. Antalya ceza alanı içerisinde kaleciye verilen kısa pası kapan Burak yere indirildi. Ancak hakem Yıldırım, topun Aydın’a gelmesini avantaj olarak değerlendirdi. Bu, tek vuruşla yüzde yüz gol olabilecek olsaydı, tamam, anlarım da bunun doğmadığı pozisyonlarda en büyük avantajın penaltı olduğunu belirtmemiz lazım. Bir de Burak’ın kalecinin topa sahip olmasına rağmen faul yapması sırasında top Umut’a gelerek golle sonuçlandı. Çok açık net faul vermesi gerekirken gol vererek bir başka ciddi hatasını da yapmış oldu.

16 Eylül 2012, Pazar 12:00
YAZININ DEVAMI

‘’Özgür Yankaya FIFA listesinde‘’

Çünkü liste UEFA’ya eylül ayındagönderiliyor. Bunun bilincinde olarak ve bir kötü sürpriz yaşamak istemeyen Özgür Yankaya, TT Arena’da oynanan maçın genelinde çok dikkatli olmaya çalıştı. Bazen önemli sayılabilecek avantajları oynatarak maça hareket getiren Özgür Yankaya, bazen de doğru olarak oyunu kesip serbest vuruşlara hükmetti. Gollü bir maçın ortaya çıktığı mücadelede, iki yardımcının da başarılı tespitleri ve yardımlarını gördük. Mücadelede Yankaya’nın başarılı bir maç yönettiğini ve adını FIFA listesine yazdırmayı başardığını söyleyebiliriz.

03 Eylül 2012, Pazartesi 12:00
YAZININ DEVAMI

‘’Hakem tutarsız ama...‘’

36’da Stoch’a yapılan sert müdahalede, top Hasan Ali Kaldırım’ın önünde kaldı. Fenerbahçe lehine umut vaadeden bir atak oluşacakken, Alman hakem, oyunu gereksiz kesti, Spartak Moskova’lı oyuncuya sarı kart gösterdi. Rus ekibinin, oyun başlangıcında sert, agresif ve baskılı oyunu, Fenerbahçeli oyuncuları da sinirlendirdi. Kuyt, hakem kararına topu yere vurarak tepki gösterip sarı gördü. Yine Mehmet Topuz, topla yaptığı seri hareketler sonrasında, rakibinin dizine ayak tabanı ile çok sert ve bir darbede bulundu. Direkt kırmızı görmesi gereken pozisyonda sarı görmesi, Fenerbahçe’nin adına avantajdı. 2. yarının başında, Gökhan’ın rakip ceza alanında yerde kaldığı pozisyonda penaltı yoktu. Yine Stoch’un iki Spartak’lı oyuncunun arasında, ceza alanı içinde yerde kaldığı pozisyonda, verilen devam kararı yerindeydi. Zeeuw’un, Mehmet Topal’ya yaptığı harek sonrası gördüğü kırmızı kart da yerindeydi. Hakemin yetersiz kararları, belki de Fenerbahçe’nin 2. yarıdaki müthiş oyununun önüne geçti. Ancak Fenerbahçe’nin Devler Ligi’nden
elenmesinde hakem de doğrudan etkili değildi.

30 Ağustos 2012, Perşembe 12:00
YAZININ DEVAMI

‘’Penaltı ile alakası yok!‘’

Erken derbinin, golleriyle, defansif hatalarıyla lige erken heyecan getirdiğini gördük. 90 dakika hakemler için de enteresandı. Tartışılacak çok pozisyon vardı. Bunların içerisinde doğru kararlarla birlikte, sonuca etki eden hatalar da vardı. 3. dakikada Cenk’in, Hamit’e teması yoktu. Hamit kendini ceza alanı içinde yere bıraktı. Oyunu devam ettiren Bülent Yıldırım doğru karar verdi. Melo’nun kendi kalesine attığı golden önce, Elmander, Fernandes’e faul yaptı. Verilen bu faul kararı da yerindeydi.

40. dakikada Fernandes’in iptal edilen golündeki ofsayt kararı da doğruydu. 43. dakikada kontratakla çıkan Beşiktaş’ın hücumunda, Galatasaray ceza alanı önündeki karambolde oyunu devam ettirmesi ve pozisyonun devamında Beşiktaş’ın 2. golündeki kararı doğruydu. 45. dakikada Umut’un kaleye tamamladığı top, gol çizgisini tamamen geçtikten sonra Veli içeriden çıkarttı. Gol kararı doğruydu, aynı zamanda vuruş öncesinde top Umut’un sırtından sekip önüne düşmüştü. Herhangi bir elle oynama söz konusu değildi.
79. dakikada Emre Çolak’ın kaleye gönderdiği top, Hilbert’in vücuduna yapışan kolundan sekerek dışarı gitti. Bu pozisyona verilen korner kararı da doğruydu.

Önce devam ettirdi

Kırılma anı ise 84’te yaşandı. Burak Yılmaz, Beşiktaş ceza alanına girdiği anda yerde kaldı. Önce oyunu devam ettiren Bülent Yıldırım, yardımcısı Erdinç Sezertam’ın uyarısını almış olmalı ki, gecikmeli penaltı kararı verdi. Pozisyona baktığımızda, Beşiktaşlı Escude ile Burak Yılmaz’ın pozisyonu ceza alanı dışında başlıyor... Beşiktaşlı oyuncunun ne yerden ne de havadan Burak Yılmaz’a hiçbir teması yok. Dolayısıyla verilen penaltı kararı maçın sonucuna direkt etki yaptı.

27 Ağustos 2012, Pazartesi 12:00
YAZININ DEVAMI

‘’Atkinson deneyim ve tecrübesiyle!‘’

İngiliz hakem Martin Atkinson deneyimli ve tecrübeli bir hakem. Rahatlığı ve sakinliğini oyunun geneline yayan bir yönetim gösterdi. Doğrusunu söylemek gerekirse, maç içinde ona çok fazla da iş düşmedi. Mesela 45’inci dakikada Emenike, Egemen’in önünde topa sahip olmak isterken kendini çok çabuk yere bırakarak penaltı bekledi. Bu pozisyonda verilen ‘devam’ kararı doğruydu. 62’nci dakikada ise Kuyt rakip defansın biraz da ilerisindeyken araya atılan topa hamle yaptığı an yerde kalıp, bariz gol şansı beklentisi içinde oldu. Kritik bir pozisyondu, yardımcının da yakınında olması, hakem Atkinson’a bir avantaj oldu ve oyunu devam ettirdiler. Sonuçta hakemin bu karşılaşmadaki yönetiminde olumsuz bir taraf bulduğumuzu söyleyemeyiz.

22 Ağustos 2012, Çarşamba 12:00
YAZININ DEVAMI

‘’Bir dakikaya ne oldu!‘’

Maçta öyle bir pozisyon yaşandı ki, geceye damgasını vurdu. 64. dakikada Mehmet Topuz’un şutunda yüzüne gelen top sonrasında Bülent Ertuğrul yerde kalıp sakatlık geçirdi. Bunu görmesine rağmen Fenerbahçeli oyuncular topu dışarıya atmayıp oyuna devam etti. Hakem de oyunu durdurmayınca, pozisyonun sonrasında Kuyt’ın golü geldi. Ardından gelen itirazlar, Sedat’a gösterilen kırmızı kart ve akabinde 10 kişi kala bir Elazığspor... FIFA ve UEFA talimatlarında öncelikle futbolcu sağlığı vurgulanır. Kafa kafaya çarpmalar ve ciddi sakatlık oluştuğunda hakemlerden mutlaka oyunu durdurmaları istenir. Herhalde Özkalfa, topun şiddetini de hesaplamış olacak ki, sağlık açısından çok ciddi bir sorun olmadığını düşünerek oyunu devam ettirdi. Bana göre de oyunu devam ettirmesi doğru bir karardı. Sonuçta, hakem inisiyatifini kullandı. Ancak bu pozisyonun ardından, oyunun hakimiyetini ve konsantrasyonunu kaybetti. 90 dakikaya ilave olarak 5 dakika eklemesine karşın, oyunu 90+4’te bitirmesi de konsantrasyon kaybının göstergesiydi. Uzun sözün özü, yazının başında saydığımız avantajlara karşın, Özkalfa sezona hazır bir yönetim sergileyemedi.

19 Ağustos 2012, Pazar 12:00
YAZININ DEVAMI

‘’Skoru Çakır tayin etti!‘’

İki ezeli rakibin oyuncularının, oyunun başında Cüneyt Çakır ismine gösterdikleri saygı gözlerden kaçmadı. Ancak Galatasaray’ın ilk golünden sonra sahaya atılan meşaleler, futbolcuların bu tavrının gerilmesine neden oldu. Zaten sahanın meşalelerden temizlenmesi için harcanan sürenin, ilk yarının sonuna eklenmesi Fenerbahçe’nin golünü hazırladı. Yani Galatasaray taraftarı bir anlamda kendi takımına zarar verdi. Geçen yıl hakemlere önerilen talimatlarda, “Serbest vuruşlarda, düdük öncesinde atış yapılmışsa, sonucu ne olursa olsun atışı kullanan oyuncuya sarı kart gösterip, atış tekrarı yaptırın” denmişti. Alex’in golü de bu şekilde geldi.

Tahrik de cezalandırılmalıydı

Engin Baytar’ın, Kuyt’a yaptığı sportmenlik dışı hareket nedeniyle gördüğü sarı yeterliydi. Ancak bu pozisyonda Kuyt’ın tahriki de cezalandırılmalıydı.

Kuyt, Dany ile Semih’in arasına girdiği anda ikili sıkıştırmaya maruz kaldı. Net faul olması gerekirken, devam kararı sonrasında Umut Galatasaray’ın ikinci golünü atınca, Çakır da uzun süre itirazlara maruz kaldı. Bu pozisyona kafası takılan Cüneyt Çakır, Kuyt’ın attığı gol öncesinde Baroni’nin doğal konumdan uzak, kafasının hizasındaki topa eliyle oynamasına ise devam deyince, bu kez Galatasaraylı oyuncuların aşırı itirazı sonrası Engin Baytar’a kırmızı geldi. Bu pozisyonlardaki kararlarına ve oyunun geneline baktığımızda Cüneyt Çakır’ı çok formda göremedik.

Yardımcıların uyarısıyla...


89. dakikada önü açık ve pozisyonu çok net görüyor olmasına rağmen Caner’in, Umut’a dikkatsizce yaptığı harekete, yardımcı ve çizgi hakeminin uyarısıyla gecikmeli penaltı kararı vermesi de görüntüyü kuvvetlendirdi. Çakır, ilk yarıdaki bir pozisyonda da Eboue’ye sarı gösterecekmişçesine elini cebine götürdü, ancak o pozisyonda da kararlı bir duruş sergileyemedi.

13 Ağustos 2012, Pazartesi 12:00
YAZININ DEVAMI

‘’İyi ki Volkan var!‘’

Rövanşta oynanan bu tip maçlarda, böylesine basit hatalar, takım ve diğer oyuncular üzerinde ister istemez olumsuz etki yapıyor. Oyuna hırslı, istekli, arzulu ve baskılı başlayıp, istediğin golü de bulacaksın, sonrasında rakibe gol ikram edeceksin... İşte o zaman dengeler bir anda değişiyor. Kalite olarak senden çok düşük bir takıma cesaret aşılıyorsun. Ancak Volkan’ın canını dişine takarak oynaması ve devamında gösterdiği performansla ‘Fenerbahçe’yi direkten aldı’ dersek yerinde olacak. Buna Kuyt’ın da ayak uydurması Fenerbahçe’nin turu geçmesini sağladı. Tabii bu oyunla Play-Off Turu’nda Fenerbahçe’nin işi pek kolay olmayacak.

Teknik direktör yardımcı hakeme çalıştı
Maçın Rus hakemi Sergey Karasev’e gelince; 52’nci dakikada Vaslui’den Adrian Salageanu, Gökhan Gönül’ün üzerine gidip kendini yere bıraktı. Faulle uzaktan yakından hiçbir ilgisi olmayan bu harekete Fenerbahçe kalesini net görebilen bir noktadan serbest vuruş kararı verdi. Atışın kullanılışı sırasında barajdaki Caner üzerine gelen topa bilinçli bir şekilde dirseğiyle dokununca bu kez doğru olarak penaltı kararı geldi. Ancak Volkan’ın atışı kurtarışı bir şekilde Fenerbahçe’yi de hakem Karasev’i de kurtardı.

Aslında rövanşa, pek
deneyimi olmayan bu Rus hakemin atanması pek doğru değil. Vaslui’nin teknik direktörü Marius Sumudica maç boyunca yardımcı hakemle birlikte taç çizgisinde görev yaptı. Birçok pozisyonda da belirleyici rol oynadı. Yani yardımcıyı da hakemi de çok net olarak etkiledi. Ancak sonuçta turu geçen Fenerbahçe oldu.

09 Ağustos 2012, Perşembe 12:00
YAZININ DEVAMI