‘’Trabzon'da yüreğini sahaya koyma vakti‘’
Trabzonspor evinde Başakşehir’i misafir ediyor. Kendisi gibi ligin zirve hesapları yapan takımı karşısında hedef mutlak kazanmak. Fırtınalı bir haftanın ardından tam bir fırsat maçına çıkılacak Trabzonspor adına. Abdullah Avcı eski takımına karşı. Huyunu suyunu bildiği, çok emeğinin dokunduğu, Başakşehir’e karşı geçen haftanın tüm izlerini silmek için farklı bir Trabzonspor izleyeceğimizi düşünüyorum. Motivasyonun dozu çok önemli. Aşırısının da tıpkı azı kadar zararlı olduğu düşünülürse; kontrollü bir takıma karşı kontrollü bir takım oyunu bizi bekliyor.
Hamsik 11 başlayabilir
Maxi Gomez dönüyor. Trezeguet mutlaka sol tarafta asli yerinde olmalı bu kez. Naci ve Umut ise hamle oyuncusu olarak hocalarının yanında görev beklerler gibi duruyor. Djaniny sağ tarafta, Siopis Bakasetas-Abdülkadir orta sahada mücadele verir. Abdülkadir sağ önde oynar ve Hamsik ilk 11 başlarsa da şaşırmam. Mevkilerinde oynayan oyuncular göreceğimiz düşünülürse Vito rHugo’nun yokluğunda Denswil sol stopere dönebilir. En önemlisi ise böyle bir süreçte sahaya karakter koymak. Bordo-Mavili takımda bunu yapabilecek fazlasıyla saha içi lideri var.
Sıfır hata şart...
Trabzonspor için bu akşam oyun anlamında çok farklı senaryolar izleyebiliriz. Alanya maçının sonuçtan bağımsız mükemmel başlangıç oyunu, bunlardan başlıcası. Bu oyunun defosu olan geri dönüşler için dinamik orta alan ve defans hattı olmalı ve sıfır hata ile oynanmalı. Trabzonspor son maçın skoru ne olursa olsun iyi işlerinde kontrollü bir şekilde ısrar etmeli. Alınmış büyük dersler var... Maxi Gomez’i topla buluşturma senaryoları hayata geçirildiğinde Trabzonspor’un kazanması daha da kolaylaşır.
‘’Yeni oyuna zaman yok‘’
Şimdi daha fazlası istenecekti, daha iyisi. Şampiyon böyle oynamazdı. Travmalar unutulmuştu. En büyük tehlike de... Abdullah Avcı’nın gelişiyle birlikte; her daim yüksek olan ancak sağa sola savruk Trabzonspor enerjilerinin tümü bir orta noktada toplanmış ve büyük bir sinerji elde edilmişti. Hocanın iletişim dili, takıma, oyuna olan inancı yükselmişti. O da “En iyi bildiği oyunla” hatta onu Avcı yapan oyunuyla umutlandırmış, ikna etmiş, sonrasında da istikrarlı bir şekilde şampiyonluğa uzanmıştı. Yeni sezonla birlikte ne değişmişti peki? Değişen şuydu. İnsanoğlunun dünya döndükçe o değişmeyen , “Fazlasını isteme” duygusu. Buna yanıt vermesi gerekiyordu Abdullah Avcı’nın. Kimse gidenlere, sakatlıklara, hedefteki takım olmana bakmayacaktı. Daha iyisi olmak için farklı olman bekleniyordu. Sinerjinin kaybolmaya başladığı, enerjinin savrulmaya meylettiği şu günlerde duruma dair, oyuna dair öncelikli bir tahminim var. Kötü de (Sabır, pas, takım savunması vs.) oynasa kazanmak Trabzonspor’u şampiyon yapmıştı değil mi?
Vefa kalmıyorsa eğer...
Artık, “Kötü de olsa” seçeneği kabul görmüyordu. Hoca da bunu fark etti ve bilmediği diyemem ama inanmadığı bir oyuna yönelmek zorunda kaldı. Eski ama şampiyon yapan oyuna sabır yok, yenisine zaman ve ortam yok. Dikkat edin mevkilerinde oynamayan oyuncular görmeyecektik ama görmeye devam ettik. Bir Visca sakatlığı her planı bozdu ayrıca! Takım içi dengeler, maaşlar, huzursuzluk iddiaları, hoca başkan iletişimsizliği gibi dedikodusal konular da var ama dedikodudan öte değil... Nesini konuşalım! Fırtınayla özdeş Trabzonspor, bu kez sular sellerle imtihanda, bakalım nasıl verecek. Yıllar sonra gelen şampiyonluğun kredisi bu kadar erken ki sezon başından itibaren tüketiliyorsa, vefası da kalmıyorsa, “Artık sen de herkes gibisin” der geçerim ben de. Bir atın koşamaması, komutana bir haberin yetişememesi dolayısıyla savaşın kaybedilmesine mal olabilir. Böylece bir çivi yüzünden bir ordu yenilgiye uğrayabilir.
‘’Tanınmaz halde!‘’
Ön alan baskısıyla rakibini çıkarmadığını düşünen Trabzonspor, aslında bir tuzağın da içinde olduğunu biraz geç farketti. Fark ettiğinde de iş işten geçmiş oldu. İlk yarısını 3-0 geride bitirdiği karşılaşmada rakip kalede varlık dahi gösteremediler... Plana göre önde baskıyla başlanacak, kapılacak toplarla sonuca gidilecekti ve bu Alanyaspor’un zayıf tarafıydı. Peki Alanya baskıyı kırdığında ne olacaktı? Sanırım planın bu kısmı pek düşünülmemiş olacak ki, birbirinin benzeri goller geldi. Abdullah Avcı ve oyuncularının dönüşlerde bu kadar sıkıntıya düşebileceği de öngörülebilir bir durumdu aslında. Opta verilerine göre geçen haftanın kadrosunda görülen Gbamin’in stoperde tercih edilmesi Trbzonspor’un başına büyük işler açtı.
Sorun olduğu açık
İlk dizilişte kağıt üstünde üçlü savunmayla gördüğümüz Alsanyaspor defans hattını atakları haricinde bir daha üçlü görmedik. Sürekli bir beşli, sürekli de önlerinde sağlam bir dörtlü ile savundular kalelerini. Bu hattı bir türlü kıramayan Trabzonsporlu oyuncular merkezi geçmekte başarılı olamazken; ne Naci’yle ne de Trezeguet’le kenarlardan iş üretemediler. Dönen toplar zaten gol oldu yağdı adeta Trabzonspor kalesine. Gelelim sadete... Ortada bir sorun olduğu açık... Hoca kaynaklı, oyuncu kaynaklı, hoca-oyuncu kaynaklı, ya da daha fazlası... Ama ortada bir sorun olduğu apaçık artık. Son şampiyon tanınmaz halde çünkü!
‘’Önde pres erken gol‘’
Trabzonspor Alanya’ya moralli gitti. Giresunspor önünde alınan farklı galibiyet Karagümrük maçının izlerinin silinmesi adına önemliydi. Giresunspor maçında oynanan oyundan çok alınan skor, kazanma arzusu, oyuncu grubunun coşkusu gibi değerler dikkat çekiciydi. Şimdi Trabzonspor için istikrar zamanı. Kazanmayı akışkanlığa dönüştürme zamanı.
İkisi de topu seviyor!
Alanyaspor’un Farioli’yle birlikte istikrarlı, ısrar ettiği bir oyunu var. Hücum planlarını daha en baştan, yani kalesinden itibaren şekillendirmeye çalışan, birinci bölgesinde pas oyunuyla çıkma konusunda asla taviz vermeyen bir model bu. Bu oyunda ısrar, Alanyaspor’a bazen kazandırıyor, bazen de kaybettirebiliyor. Oyunları istikrarlı, aldıkları sonuçlar ise bir o kadar istikrarsız denilebilir. Oynadıkları oyun doğru analiz edildiğinde, analiz doğru oyuncularla da birleşebildiğinde rakipleri için işler kolaylaşabiliyor. Her iki takım da topla oynamada yüksek oranlarıyla dikkat çekiyor.
Orta saha yorulabilir
Trabzonspor geçen yıl şampiyonluk sezonunda bu rakip oyununun zaaflarından faydalanıp farklı kazanmıştı. Benzer senaryo ile karşılaşabiliriz; çünkü planları aynı. Ancak uzun toplarla çıkış sürprizi de gelebilir ev sahibinden... Abdullah Avcı’nın oyuna ön alan baskısıyla başlayacağını düşünüyorum. Dönüşler Trabzonspor orta sahasını yorabilir. Bakasetas, Siopis ve özellikle de Abdülkadir Ömür yükselen performanslarını Alanya’da da yükseltemeye devam ederlerse, işler kolaylaşır. Bulunacak erken bir gol de Bordo-Mavili takımı rahatlatır. Sağda Djaniny tercihini görebiliriz. Trezeguet hem baskıda hem de geçişlerde maçın adamı olmaya aday.
‘’Yeni bir başlangıç‘’
Ligimizde kritik haftalar yaşanıyor. Tam da derbi haftası olunca ve yaşananlar da düşünülünce her puan ekstra önemli hale geldi. Kısacası lig ısınıyor ve şu hengamede kazanmak çok kıymetli. Giresunspor mütevazı kadrosuyla, oynadığı doğru oyunla, tam bir teknik adam takımıydı. Büyüklerle oynadıkları maçlarda aldıkları puanlar düşünüldüğünde bu karşılaşma da her türlü sonuca açık hale gelmişti.
Doğru zamanda hamle
Trabzonspor, Fenerbahçe ile Karagümrük maçları arasındaki farklılaşan, başkalaşan oyununa sebep olan ‘rakip oyunları'nı çözerek maça başladı. Doğru analizle oynandı. Model Karagümrük maçının modeli olacaktı. Giresunspor doğru kapanan, temaslı oynayan, izin vermeyen oyunuyla Trabzonspor’u uzun süre orta atmaya, uzun oynamaya zorladı. Kendi kalesine attığı golle geriye düşen Giresunspor, beraberlik için geldikçe arka tarafta alan bırakmak zorunda kaldı. Ancak son pas ve bitiricilik sorunu yaşayan Trabzonspor golü yine bir Bakasetas ortasıyla buldu. Hamleler doğru zamanda geldi. Özellikle Naci 'uzun süre oynarım' mesajı verdi.
Gbamin'in faydası
Doğucan’la ‘uzak şut’ golü oyunu tamamen Trabzonspor lehine bitirmiş oldu. Karagümrük şoku böylece atlatıldı. Kazanmak, çok da iyi futbol olmadan farklı kazanmak yeni bir başlangıç için önemliydi. Trabzonspor doğru oyun stratejisi, isabetli pas, sabır oyunu kavramlarını hatırlayarak geçen yılın başlangıç formatına dönmüş oldu. 45 günlük arada Gbamin’i stopere monte eden Abdullah Avcı, böylece bu ihtiyaçlı döneminde oyuncusunu da yeni bölgesine alıştırmış olmanın faydasını gördü.
‘’Yeniden Fırtına zamanı‘’
Karagümrük maçındaki mağlubiyet, Fenerbahçe zaferinin ardından oluşan moralli havayı bozmuştu. Şimdi yeniden ayağa kalkma zamanı. Trabzonspor için alınmış dersler var önünde. Abdullah Avcı, sabırlı pas oyununa dönmeli. Bu planda Hamsik kilit adam. Abdülkadir ve Bakasetas da maça damga vurmaya aday.
Trabzonspor, Fenerbahçe galibiyeti ile başladığı bu yeni döneme son derece moralli girmişti. Karagümrük karşısında alınan mağlubiyet ise bu kez moralleri aynı derecede tersine çevirip bozmuştu. Şimdi yeniden ayağa kalkma zamanı.... O morali yeniden tesis etme zamanı... Rakip Giresunspor. Ve evinizde oynuyorsunuz. Fenerbahçe maçındaki taraftar sayısına ulaşılması zor olacak. Ancak daha az, kompakt bir seyirci desteği oyuncuları ekstra motive edebilir. Trabzonspor için mağlubiyet sonrası alınmış ders var önünde. Blok halinde hareket eden, iyi kapanan, hızlı çıkan bir rakibe kaybettiler, ciddi sayıda da gol yediler. Abdullah Avcı’nın benzer bir rakip oyunu beklediğini düşünüyorum.
Naci 11’debaşlayabilir
Marc Bartra’nın atılması, Visca’nın yaşadığı talihsizlik ekstrem konulardı ve plan dışılıklara yapılacak çok şey yok. Sonrasında oyuna hamlelerin bireysel yetersizlikleri, defansif sıkıntıların büyüklüğü, rakibin hızlı geçişleri gibi konular bugün tedavi bekleyen durumlar. Trabzonspor, ısrarla yeni oyununun arayışı içinde. Abdülkadir Ömür rolünün farkında artık. Naci’yi izleyebiliriz bugün. Giresunspor, Hakan Keleş’le birllikte teknik adam takımı artık. Büyüklere her zaman zorluk çıkarıyorlar.
Hızı ve tempoyu ayarlamalı
Trabzonspor, Abdullah Avcı’ın eleştiri alsa da can derdindeki takımlara karşı ara ara bilindik oyununa dönmeli. Hangi yöne olduğu önemli değil, sabır ve pas oyunu rakibe göre işleyen önemli bir plan. Hızı, tempoyu artırmak kaydıyla. Bu oyunu da en güzel Hamsik’le oynayabileceklerini düşünüyorum. Abdülkadir Ömür ve Bakasetas alacakları inisiyatiflerle maça damga vurmaya aday.
‘’Reaksiyon veremediler‘’
Moralli geldiği İstanbul’da şok gollerle geriye düşen; reaksiyon göstermekte zorlanan bir Trabzonspor izledik. Pirlo, kendi birinci ve ikinci bölgesini birbirine yakın tutup hızlı geçişlerle aradığı golleri rahatlıkla bulan taraf oldu. Trabzonspor kapanan rakibine karşı son derece etkisiz kaldı. Pas trafiği yavaş ve etkisiz kalınca, bloklar arasında bağlantılar Abdullah Avcı’nın istediği seviyeye bir türlü yükselemedi. Bartra’nın takımını eksik bırakan hamlesi karşılaşmanın seyrini de belirleyen durum oldu adeta... Böylesi bir deneyimin geriye düşen takımını sayı olarak da geri düşürmesi hamleleri de hızlandıran ve Trabzonspor adına senkronu daha da bozan durum olarak ilerleyen dakikalara sirayet etti. Rakibi de eksik kalınca umutlanan Trabzonspor, sadece umutlandığıyla kaldı. Reaksiyon veremeyen, Hamsik’e rağmen hızlanamayan, kenarları kullanamayan Trabzonspor kalesinde goller görmeye devam eden taraftı.
İşlevsiz bir oyun
Birkaç gün önce ezeli rakibine karşı ürettiği oyun, bu kez farklı bir oyun karşısında işlevsiz hale geldi. Rakipleri kapanacaktı Trabzonspor’un. Ve kapanan rakiplerine oyun üretmek gerekiyordu. Adeta beklenen bir rakip oyunu, tempo yapamayan Trabzonspor, sonuç mağlubiyet. Visca’nın da sakatlanması, Trezeguet’den koşullar gereği erken vazgeçiş ve kaybedilen 3 puan... Trabzonspor’un en büyük rakibi, bu karşı oyun modeli olacak. Çözüm ise sanırım yaratıcı oyuncularda kısa vadede...
‘’Zirve yürüyüşü‘’
Evinde aldığı görkemli galibiyetin hemen sonrasında İstanbul’a geldi Trabzonspor. Oyuncularının en sevdiği deplasman şehri olarak tarif etmişti Abdullah Avcı. Moraller son derece yüksek! Son şampiyon şimdi neden üstüste iki olmasın diyor. Rakibi Karagümrük ve ligdeki durumları, sıralamadaki yerleri, oyunları pek umut verici gözükmüyor. Son Adana Demirspor mağlubiyetleri var. Haliyle mutlak puan kazanmak zorundalar. Bu durum, maç öncesi Pirlo’nun oyun, oyuncu değişimine gidebileceğini düşündürüyor. Abdullah Avcı son referans noktamızı Fenerbahçe maçı olarak işaretlemiş oldu.
Daha fazla kapanacaklar
Başka bir oyun, başka bir model, başka bir taktik disiplinle rakibine büyük üstünlük kurmuştu. Elbette her maçın hikayesi farklı gelişir. Karagümrük daha kapanan bir takım olacak. Defansı daha arkada kurulacak. Beklenti bu yönde. Hal böyle olunca uzak şutlar bekliyorum. Kenardan içeri orta bekliyorum. Bireysel performansları bu kadar yükselmiş, kenarda oyuna girmek için sırasını iştahla bekleyen oyuncu grubuna sahipken Trabzonspor istediği galibiyeti, yüksek motivasyonla elde eder. Özellikle “ilk” kart konusunda Trabzonsporlu oyuncuların dikkatli olması gerekiyor.
Güçlü oyun, sabır ve pas!
Visca ilk maçında toplu ve topsuz oyunda fark yaratmaya başladı. Onun gelişiyle yükü hafifleyen Trezeguet ile birlikte Maxi Gomez’i maksimum verimli seviyeye çıkarabilirler. Fenerbahçe maçından apayrı bir rakip ve dizilişle karşılaşacakları düşünüldüğünde; Abdullah Avcı’nın da bu maç analizi üzerinden çalışma süresi kısa olduğu için güçlü oyun, sabır ve pas oyununa kısa süreli dönüş görebiliriz.