‘’İlk kez yaşandı!‘’
İnanılır gibi değil ama Marcao takım arkadaşı Kerem'e darp teşebbüsünden kırmızı kart gördü. Büyük ayıp etti. Önce formasına, sonra camiasına hem takım arkadaşına, e tabii hem de spor adabına! Galatasaray ise Giresunspor ile deplasmanda oynadığı hiçbir maçı kazanamamıştı. Kazandı. Yani dün gece müthiş üzüntü veren olay ve Çotanak diyarında galibiyet sevinci, ilk kez yaşandı.
Giresunspor tempolu başladı bir süre baskı da yaptı. Galatasaray pas otomasyonunda kısa devre var. Sık sık kontak atınca, sistem arızası fena halde göze batıyor! Yan pas, geri pas futbolseverlere; 'yengeç vari' şekilsiz şemalsiz ve cazibeden uzak, bir garip sistemi oldukça pahalı maliyetlerde mecburen izletiyor.
İlk yarı ortalarından itibaren iki tarafın da kontrolsuzlukta foto finish yaptığı dakikalarda, ' tecrübe ' denilen, yerel futbolumuz, eşsiz şablonu devreye girdi!
Tecrübe ve klas farkı Taylan nefis pası, Feghouli vuruşu, Diagne takipçiliği ile 1 - 0 ' sağladı 31'de. 44'te Hüsamettin Tut soyadıyla müsemma Diagne'yi tuttu ve penaltıyı Cicaldau kullandı 2-0 oldu 47'de. Bu arada Diagne'nin kaçırdığı bir de penaltı var 37'de. Okan kurtardı da, abartmıyorum ben dahi kurtarabilirdim.
Galatasaray Kulüp yapısında disiplinsizlik, 'maddi manevi ve şahsi' almış başını gitmiş nokta.
Gecenin sorusu
Marcao meselesi 'olur böyle vakalar ' ucuzluğunda mı değerlendirilecek, yoksa disiplinsizliğin icabına mı bakılacak ?
Maçın starı
Feghouli... Helal olsun.
Maçın olayı
Marcao'nun yaptığı çirkinlik. Daha önce de bir benzerini Florya'da yapmıştı kapatıldı!
Kısa mesaj
Galatasaray camiası, bu olay affedilmez. Iskalamayın!
‘’Kumaş farkı 4-2...‘’
St. Johnstone teknik direktörü Calum Davidson; İstanbul'daki müsabaka sonrası Kerem'i çok beğendiğini söylemişti. Söylemişti de Luyindama'ya güvendiğinden zerre bahsetmemişti. Öyle ya ev sahibi tüm hücum kurgusunu; Galatasaraylı stoper üzerine programlamış. Luyindama adeta ev sahibinin 10 numarası konumundaydı sanki! Hemen her top bulunduğu bölgeye şişirildiği gibi, asist değerindeki pas ise rakip savunmacıdan bekleniyordu. Yine birkaç enteresan pas buldular ama Marcao, Taylan ve Berkan daim erketedeydi, rakibe şans vermedi. İki takım arasındaki kumaş farkı da ev sahibine bu pahalı kulvarlarda 'şansın olmaz' dedi. 29'da Diagne 1-0 öndeyiz...
İskoçyalı'ların müthiş hava hakimiyetine Galatasaray'ın kullandığı korner atışlarında her kez yenik düştük. Sonra kendi kalemiz önünde de mahcup olduk! Çipe birkaç ayağıyla yaptığı pas hatasına, bir de el şakası kattı ve kendi kalesine attı 1-1! Kerem ilk yarı asistine ikinci 45'te bir asist ve bir de gol ekledi. Gecenin yıldızı olmayı hak etti. Hele hele attığı goldeki vuruş kalitesi, resmen üst düzeydi. Helal olsun.
Feghouli ve Emre ile 4'ü bulduk. Son anda yediğimiz gol de 'nazar'olsun. Sarı Kırmızılı ekip; taraftar ve camiada moral değerlerin koşar adım depresyona yönlendiği bir süreçte, hemen her Galatasaraylı'ya Prozac değerlerinde bir galibiyet ve tur mutluluğu armağan etmiştir. E tabii Giresun deplasmanı sevinci ile olası Randers zaferi beklentisi de.
Trabzonspor, Sivasspor ve Galatasaray'a ; Türk milletine yaşattıkları sevinç nedeniyle şükran duygularımı sunuyor kutluyorum. Sizler başarı bizler de özlenen mutluluk hakkımızı, bundan sonraki kulvarlarda kullanalım evvel Allah...
‘’Diyagonal gelişmeler...‘’
Genç starlar teminine yönlenen Galatasaray ; Kopenhag'a uzun vadede 7 milyon Euro ödeyecek ve Victor Nelsson gelecek. Nev stoper topu def etme erbabı ve boş alanda top uzaklaştırma maharetinde zirvede. Dolu alanda ne yaptığı ise , Aslan'lar arasına karıştığında ortaya çıkacak! Hayırlısı inşallah.
Gedson Fernandes'i Jesus beğenmemiş. İsa kutsasın seni Gedson, yine geleceksin gibi Florya'ya en son. Bu arada 43 maçta 1 gol, 3 asist üreten forvet Kamil Jozwiak, teknik idarece matluba muvafık bulundu. Wayne Rooney'in son kararı için beklemeye geçildi. Nelsson 'u bedavadan halliceye taksit taksit Cim Bom'a kaptıran Kopenhag, müstamel stoperi Zanka'yı maden suyu parasına geri kazanacak ve bi daha kazanacak ! Fenerbahçe'nin stoper kompartmanına sıkıştırdığı 190cm'lik son imparator; Kore canavarı Kim Min - Jae oyunu kuran, asla geri adım atmayan, kesiciliği, hava hakimiyeti ve muazzam diyagonal paslarıyla tribünleri mest edecek bir profil. Ama canavar Kim'in çabuk oyuncular karşısında zorlanıp, gerilim yaşadığı ve pozisyon alma sıkıntısı nedeniyle taraftarın sigortasını attırdığı da fısıldanıyor. Diyagonal durumdaki etine buduna dolu yolcu Kongo'lu canavar Luyindama; akla gelmez mi, tarife bakıldığında şimdi? Harbiden diyagonal transfer muammaları içinde kulüpler di mi?
Terim bir türlü sayısını indiremediği ilk 35'e takviye için ; Santo'nun Tanganga kararını, Aliou Dieng İçin de El Ahly'nin gaza basmasını bekliyor. Necati ve Selçuk hocalar Mohammed'e sıkı terapi uygulamaya başlamış. Mohammed Türkçe terapiden bi şey anlamazsa iki hoca; 7 adet buğday'a 797 defa ' ya Fettah Ya Rezzak' okuyup Mohammed'e hatta tüm forvetlere yuttursun. Savunma ve kalecilere asla ama ! Forvetler gol rızkına boğulsun da, savunma ve kaleciler rızksız kalsın. Amin.
‘’Makus talih mi, beceriksizlik mi?‘’
Saint Johnstone geçtiğimiz sezon İskoç futbol camiasını şoka uğratmıştı. Bir ara liglerinde son basamaktayken hem İskoçya Lig Kupası'nı hem de İskoçya Kupası'nı kazanarak Avrupa arenasında buluvermiştiler kendilerini. Dün gece de İstanbul'da bizi şoka uğrattı mı? Hayır! Şahsen ben hiç şaşırmadığım gibi, zerre şok filan da yaşamadım. Mükemmel fizik kalite. Full enerji, plan, proje ve ciddiyet. Ne oynadığını bilerek son düdüğe kadar sahada kaldılar. Doğru organizasyon hamili Aziz Johntaş. Toplam maaş bütçesi 1.3 milyon Pound olan, mütevazı ve fakir(!) bir futbol takımı. Galatasaray'a Avrupa kulvarını zehir zemberek etti. Muslera aklımıza dahi getiremeyeceğimiz hataları adeta alışkanlık haline getirdi. Bu defa hem penaltıya neden oldu hem de takımını 10 kişi bıraktı. Sebastien Peres'i anımsatan Boey şık golcü vuruşuyla beraberliği sağladı. Sağladı da ev sahibi gol adına, kayda değer başka hiçbir iş yapamadı. Kalan koca sürede beklediğimiz, Galatasaray gibi akınlar olmadı. Olanlar da ya savunmada ya da kalecide son buldu.
Şansı evlerine götürdüler
Saint Johnstone tur umudunu canlı tutabilmek için en fazla 2 gollü yenilgiyle İskoçya'ya dönmeye razıyken; 1 - 1'lik beraberlikle dönüyor. Şansı evine götürüyor. Galatasaray mı? Romanya'dan komple futbol kulübü alabileceği paraya bir futbolcu transfer edebilmenin peşinde koşuyor . Bir de bu platformda yararlanamıyor! Başa gelenler makus talih mi, beceriksizlik mi? Yoksa başka bir şey mi! İstanbul'dan çok daha dirençle mücadele edecekleri bir rövanş mücadelesinin bizleri beklediği muhakkak. Galatasaray bu halden tam tersi istikamete bir hafta içinde ışınlanamazsa İskoçya'da da işi çok zor.
‘’Mesele neymiş?‘’
Galatasaray hal ve gidişine bakıp, akıl almaz boyuttaki maddi ve manevi kayıplara tanık oldukça; 'konuşmak lazım' diye düşünmemek mümkün mü? Hal ve gidiş zerre iç açıcı değil. Üstelik mevcut rotasından; zerre kuşku duymayıp, çok rahat olduğu da ortada hocanın!
Dikkatten kaçmamıştır. PSV Td'si Scihmdt son maç öncesi, Terim'den daha gergindi. İmparator mu? İlk maçta 5 atmış, İstanbul'da lütfen sahne alacak modundaydı. St Terim - St Johnstone müsabakası rehavetine girmişti yani çok önceden! Son iki firari şampiyonluk sonrası, yeni sezon start söylemleri de, tıpkısının aynısına, şahit olacağımızı müjdeliyor(!) Bolca bahane sunumu yani!
Galatasaray kadrosuna Cicaldau, Barış, Boey, Aanholt, Aytaç, Alpaslan, Berkan dahil edildi. Eldeki mevcutlar herkesin malumu. Terim 'ilk 35'i beğendim' dediğinde ; ' Muslera, Fatih, Çipe, Berk, Marcao, Luyindama, Öztürk, Valentine, Gökay, Kaan, Yedlin, Omar, Boey, Aanholt, Ömer, Emre, Taylan, Aytaç, Cicaldau, Akbaba, Atalay, Feghouli, Yunus, Jesse, Oğulcan, Babel, Arda, Kerem, Barış, Jimmy, Falcao, Mohammed, Diagne, Kol, Berkan 'dan oluşmuş muhteşem 35'liği kast ettiğini zannettim. Meğer yenilgiyle biten oyunun ilk 35 dakikasını söylemiş. E yine transferlere devam o zaman 90'a kadar !
Gelelim şimdi hesaba ; PSV'nin geçtiğimiz sezon itibarıyla maaş gideri 16 milyon Euro, GS'nin ise 35 milyon Euro. PSV bu sezon bonservise 6 milyon vermiş, sattıklarından 38 milyon Euro kasasına koymuş. Galatasaray mı ? Bir lirayı dahi kasasına koyamadığı gibi, aldıkları için 9 milyon Euro verdi, üzerine de 7 yedi !
Demek ki bizdeki mesele neymiş ? Hesap kitap bilmemekmiş!
‘’Başka pencere !‘’
Mücadele eden iki takıma baktığımda, aralarında müthiş farklar olduğuna kani oldum. Galatasaray ile rakibi arasındaki, plan program zafiyeti ; fena halde sırıtıyor. Sistem sıkıntısı da öyle. Ev sahibinde 'Kara Murat, Tarkan, Zagor' özentisi çok. Hücum ve savunma aksiyonları adına artı değer, çağdaşlık, kolektivizm, pas adabı katiyen yok!
2 adet gol yiyen Galatasaray ilk golde acaba neden; Madueke'nin önüne bir nöbetçi tayin etmedi ? Hele hele 2. golde Terim ' rakibi gözle takip edin' mi dedi?
Galatasaray'ın yeni sezon golcüsü kim ? Orta alan oyuncusu Aytaç. Başka sorum yok!
Gelelim 'Başka pencere!' meselesine. Hollanda tarımsal ihracatı 116 milyar dolar. Süs bitkisi ve sebze ihracatında dünya lideri. Et ihracatında dünya dördüncüsü. Dünyanın tarım ürünleri ihraç eden 2. ülkesi. Yüzölçümü de, Konya ilimiz kadar.
Diagne önce PSV'yi 10 kişi bıraktı, üzerine bir de gol attı. Tribünler adeta tur geçilmişçesine şahlandı. Alkııııış... Diagne'ye milyonlarca Euro toka edip şimdi savacak yer ararken, Hollandalı'lar 17 yaşında transfer ettikleri Madueke'yi milyonlarca Euro'ya satacak ve ihracatta bir rekor daha kıracak!
Galatasaray'da ise 1996'dan itibaren hamili riyaset Fatih Terim, 3 yıl daha talep ediyor! PSV 7-2 GS
‘’Farklı dünyalar!‘’
Gerçeklerden asla kaçamazsınız. Ne kadar örtbas etmeye çabalayıp, realiteden ne denli kaçsanız; sizi mutlaka yakalar. Hele hele sportif yarışmalarda. Mesela milletçe çok bildiğimize inanıp, külliyen aşina olduğumuz futbolda! Tıpkı dün gece Eindhoven'da yakaladığı gibi yakalar, fena yapar. Zahavi 3, Mario Götze 2 sayısı ile beşi bir kalede bahtsızlığına uğrarsınız! Maruz kalınan bu akıbet sonrası da ne zemini, ne hakemi, ne de yönetim veya başkanı suçlayamazsınız! Hernandez'in start düdüğü işle birlikte 'farklı dünyalar' gerçeği hemen sırıttı. E tabii 90 dakika boyunca bizim adımıza acı, ev sahipleri adına da mutluluk nidası oldu. Muslera ıskası, gecenin yıldızı Zahavi golü 1-0 Kırmızılılar ile matemi peşinen kabul etmiş Siyahlılar arasında her açıdan muazzam fark vardı. Bu mesafe 5 gole kadar vardı!
Usta sürücü…
Teknik, taktik, fizik kalite, oyun anlayışı, zihinsel ve bedeni çabukluk, kavrama yetisi hakkındaki saptamaları; futbolumuz teknik yorum üstatlarına bırakmayı uygun buldum. Kara şanzıman kamyonla, otomatik vites aracı düzgün zeminde yakalayabilen usta sürücü hiç olmadı! Nokta.
‘’Esenyurt ‘tan esenler...‘’
Galatasaray - Kasımpaşa müsabakası için Esenyurt’a gidiş bir alem, dönüş ise bambaşka bir alemdi. Adapazarı - Florya yol süresi 2 saat. Florya ile Necmi Kadıoğlu stadyumu süresi de iki saat! Müthiş zorlu, feci kalabalık trafik. Civa gibi başıboş hareketlilik (!) fakat o hareketliliğe karşın trafikte muazzam durağanlık! Maça kılı kılına yetiştim. Saat 8 gibi ayrıldığım stadyumdan Menekşe, Florya, Yeşilköy istikametine doğru gitmeye çabalarken gecenin 10’u oldu bile. Ve o saatte Akvaryum ‘ önüne ancak gelebildim. Acaba trafiktekiler mi, yoksa balıklar mı akvaryumda? Vallahi çözemedim!
Uzun süredir Adapazarı’ndayım. Galatasaray Başkanı Burak Elmas’ı kutlayabilmek, Esenyurt ‘da kısmet oldu. Devre arası kısa süre sohbet ettiğimiz Burak Elmas ve Fatih Terim’e hayırlı başarılı sezonlar dilerken ‘90’lı yıllardan üçümüz varız burada ’ dediğimde, Terim ‘ olacağız inşallah 30 sene daha ‘ cevabını verince ‘biz Rabbimizden 45 sene dileyelim de, yüce Yaradanımız kabul eder evvel Allah’ dedim.
Elmas ve Terim gerçekten moralli ve her halleriyle güven yansıtan görünümdeydi. Elmas tribüne girdiği andan itibaren, pozitif enerjisini yansıttı herkese. Böylesi olumlu profil Galatasaray‘ın geleceği konusunda camiayı birlik, beraberlik, dayanışma ortamına doğru yönlendirecektir diye düşünürüm.
Futbolculara gelince; geçmişte Hakan Ünsal’dan anında mükemmel bir stoper ürettiğine şahit olduğum Terim, yine tecrübesi ve birikimlerini devreye sokacak, alternatif sunacaktır. Sekidika mesela. Hoca ‘hep yavaş gidiyoruz ama sıkıntı yok’ demiş olsa da, savunma ve orta alan pozisyon alma yavaşlığı konusunda gereken uyarıları yapmıştır mutlaka. Ciddi sıkıntılar yaşanabilir yoksa.
Hayırlısı...