‘’Başakşehir istediğini aldı‘’
Haftanın en kritik maçında Başakşehir ve Galatasaray karşı karşıya geldi. Son haftalarda kaybettiği puanlarla zirve yarışında ağır yara alan Galatasaray, 'tamam' ya da 'devam' niteliğinde bir karşılaşmaya çıktı. Fatih Terim zorlu sınav öncesi kadroda sürpriz yapmadı. Okan Buruk ise Demba Ba'yı yedek soyundururken, Robinho'ya ilk onbirde şans verdi.
Baskı golü getirmedi
Başakşehir önde baskı ile başladı, Galatasaray savunmadan çıkmakta zorlandı. Galatasaray 10. dakikadan itibaren baskıyı kırdı ve oyunda dengeyi sağladı. 33. dakikada Emre Akbaba ceza sahası içerisinde vuruşunu yaptı, kaleci Mert gole izin vermedi. 45'te Saracchi sert vurdu, Mert kornere çeldi. Galatasaray ilk yarıdaki baskılı oyununa rağmen golü bulamadı.
Tempo yükseldi
Okan Buruk ikinci yarıya Robinho-Demba Ba değişikliği ile başladı. 48. dakikada Demba Ba ceza sahası içerisinde kafayı vurdu, Okan topu kontrol etti. 50. dakikada Clichy içeri çıkarttı, Demba Ba altı pastan topu auta attı. 51'de İrfan Can ortaladı, Aleksic kafayla topu ağlara gönderdi: 1-0. 68'de ise bu dakikaya kadar her anlamda aksayan Galatasaray'da, Saracchi çevirdi Emre Akbaba kale ağzında tamamladı ve skora denge geldi: 1-1. 84'te Emre pasını verdi, Onyekuru çaprazdan vurdu Mert bir kez daha gole izin vermedi. Tempolu ve çekişmeli geçen mücadele karşılıklı gollerle 1-1 tamamlandı. Bu sonuçla Başakşehir istediğini alırken, Galatasaray'ın şampiyonluk umutları tükendi.
‘’Nerede bu yöneticiler?‘’
Galatasaray, Rize ve Gaziantep maçlarında 5 puan kaybederek şampiyonluk şansını mucizelere bıraktı. Her iki maçta da hakem Sarı- Kırmızılı takım aleyhine bariz hatalar yaptı. Bu hatalar şampiyonluğa mal olacağı gibi Galatasaray’ın ekonomik anlamda büyük zarar görmesine neden olacak cinstendi. Futbolda artık hemen hemen her şeyin ekonomi olduğu düşünülürse bu durumu toparlamak kolay olmayacak. Her iki maç sonrasında aslında Galatasaray yöneticilerinin bu duruma itiraz edip kulüplerinin haklarını savunmasını beklerdim. Ne gariptir ki her şampiyonluktan kendine pay çıkartan her başarılı transferden sonra kendini göklere çıkartan yöneticiler ortalarda yoktu. Şahsen ben buna şaşırmadım. Çünkü kendileri genelde güneşli ve başarılı günleri tercih ediyor açıklama yapmak için. Belki de kavga etmelerinin kendilerine zarar vereceğinden korkuyorlardır.
Yine Başkan konuştu
Gaziantep maçının ardından Fatih Terim net bir şekilde mesajı verdi. “Bu iş resmi siteden açıklama yapmakla olmuyor. Artık başka şeyler yapmamız gerekiyor” dedi. Fakat takımlarının menfaatlerini korumakla sorumlu olan yöneticiler yine ortada yoktu. Çünkü ortada başarısızlık vardı! Sahiplenilenecek bir tablo yoktu. Peki kim çıktı konuştu? İki büyük ameliyat geçirmiş, sağlık sorunlarıyla boğuşan, morale ve sakinliğe ihtiyacı olan Sayın Başkan Mustafa Cengiz konuştu. Takım elbisesini giyerek, “Ben burdayım” mesajını verdi. Vermek zorunda kaldı. Nefesi yettiğince de takımının hakkını savundu. Kendisini tebrik ederim. Ama Mustafa Cengiz sağlık sorunlarıyla uğraşırken diğer yöneticiler “Başkanım biz burdayız. Siz merak etmeyin” demedi, diyemedi. Başkanlığın hayallerini kuranlar bugün takımına sahip çıkmıyorsa, o koltuğa geçerlerse vay Galatasaray’ın haline. Başarıda herkes ortadadır, önemli olan sorunlarda ve başarısızlıkta sorumluluk almaktır.
‘’Aslan kendini yaktı‘’
Geçtiğimiz hafta Çaykur Rizespor'a deplasmanda yenilen Galatasaray şampiyonluk yarışında ağır yara aldı. Üç puanın yanı sıra sakatlanan Muslera ve Andone'yi kaybeden Sarı-Kırmızılılar'da Donk ile Adem de kart cezalısı durumuna düştüler. Bir çok olumsuzluk yaşayan Galatasaray, Gaziantep'i konuk ederken Fatih Terim, savunmayı Lemina-Ahmet ikilisinden kurdu. Orta alanda da Seri, Belhanda ve Emre Akbaba görev aldı. 3. dakikada Belhanda müsait durumdaki Falcao'yu gördü. Yıldız oyuncu boş pozisyonda kötü vurdu. 7. dakikada ise konuk takımda Kayode yerden ceza sahasına oynadı. Top Güray'ın ayağının altından geçti. Dakikalar geçtikçe Gaziantep hücumda daha etkili olmaya başladı. 17. dakikada kornerden gelen ortaya Djilobodji kafayı vurdu ve top ağlara gitti: 0-1. Son bölümde Galatasaray doğru futbolu oynamaya başladı. 36. dakikada Feghouli'nin akıl dolu pası ile ceza sahasına giren Falcao, kaleci ile karşı karşıya kaldığı pozisyonda düzgün vurdu ve top ağlara gitti: 1-1. 40'ta Belhanda adeta golü yarattı. Tecrübeli oyuncu ceza sahasında rakiplerinden kurtuldu ve vuruşu ile takımını öne geçirdi: 2-1.
Stopersiz ve forvetsiz
İkinci yarıya Galatasaray iyi başlamışken 55. dakikada Ahmet, bariz gol şansı olan rakibini düşürünce kırmızı kartla oyun dışında kaldı. 10 kişi kalan Galatasaray hücumdan vazgeçmedi. 66. dakikada Saracchi soldan ceza sahasına yerden gönderdi. Feghouli bekletmeden vurdu: 3-1. Bu golden kısa bir süre sonra Falcao da sakatlanıp kenara gelince Sarı-Kırmızılılar sahada 9 kişi kaldı. Bu bölümde 78. dakikada Twumasi ceza sahası dışından vurdu top ağlara gitti: 3-2. Uzatma anlarında Gaziantepli oyuncu ceza sahasında yerde kalınca hakem penaltıyı verdi. Atışı kullanan Maxim topu ağlara gönderdi ve skor 3-3'e geldi.
‘’Hasan Kartal ne kadar anlıyordu?‘’
Galatasaray, Rize’de kazanmak adına hiçbir şey yapmadı. Kalan 8 haftaya Florya’da günde çift idmanla hazırlanan oyuncuların sahadaki halleri içler acısıydı. Falcao’nun maç boyunca kaç kez topla buluştuğu ortada. Yıldız oyuncu rakip savunma arasında kayboldu. Ne alan yarattı ne top aldı. Ya Saracchi’nin savruk ve anlamsız müdahalelerine ne demeli! Yaptığı penaltı belki de daha önceki maçlardaki sertliklere rağmen atılmayışının faturası oldu. Çünkü çok erken bir şekilde hakemlerin kara listesine girdi. Bu durumu değiştirmezse Galatasaray’ın başı daha çok yanabilir. Diğer bir husus da Rize’nin penaltısını Okan çıkardıktan sonra tüm takımın eli belinde pozisyonun devamını izlemesiydi. O an aslında Fatih Terim’in takımının ne fizik ne de mental olarak sahada olmadığını gösteriyordu.
Böyle kural olmaz
Hem Muslera için hem de takım için daha kötü bir şey olamazdı. Evet futbolun içinde maalesef böyle kötü anlar var. Fakat açık şekilde ofsayt olan pozisyonu devam ettirip sonucunu beklemek neden gereklidir? Rizeli oyuncu en az bir metre ofsayt ve kaleye de yönelmiyor. Neden bayrak kalkmaz? Kural buysa, Muslera’nın bacağının iki yerden kırılmasına neden oldu. Umarım bu saçmalık değişir ve bir daha kimsenin canı yanmaz.
Kâbus bitmiyor
Aslında Galatasaray sakatlık ve hastalık kabusunu çok uzun bir süredir yaşıyor. Emre Akbaba’nın ayağının kırılması, Nagatomo’nun ciğerinin sönmesi, Onyekuru’nun sıtmaya yakalanması, Falcao’nun nerdeyse sezonu sakat geçirmesi, Luyindama’nın çapraz bağlarından sakatlanması, Lemina’nın kas sakatlıkları, Marcao’nun diz sorunu, Andone’nin iki kez diz sakatlığı yaşaması ve son olarak Muslera’nın bacağının kırılması... Bir de Fatih Terim’in koronaya yakalanması ilk etapta aklıma gelenler. Umarım bu son olur. Bunlar hiçbir takımın kolay kolay atlatamayacağı sorunlar.
Sonuca göre yorum
Rizespor Başkanı Hasan Kartal, Galatasaray maçı sonrası galibiyetin rahatlığıyla “Hakemden anlamam. Herhalde iyi yönetti” demiş. Kendisine şu soruyu soruyorum: Geçtiğimiz sezon yine Rize’de oynanan ve Galatasaray’ın kazandığı maç sonrası “Silahım olsaydı hakemi vururdum” derken hakemlikten ne kadar anlıyordu? Hasan beyin kafası bir hayli karışık sanırım.
‘’Galatasaray'ın kâbus gecesi‘’
Koronavirüs salgını nedeniyle lige verilen aranın ardından Galatasaray, Çaykur Rizespor'a konuk oldu. Sarı- Kırmızılılar'da Marcao'nun yokluğunda Fatih Terim, savunmanın göbeğinde Donk-Ahmet ikilisine görev verdi. Terim orta alanda ise Lemina-Seri ve Ömer'e şans tanıdı.
Orta alan Rize'deydi
Karşılaşma temposuz başlarken Çaykur Rizespor sahaya daha iyi yayılan taraftı. Galatasaray rakibini geride kabul ederken, isabetli pas yapmakta zorlandı. Maçın en talihsiz anı ise 14. dakikada yaşandı. Skoda ile çarpışan Muslera sakatlandı ve oyuna devam edemedi. Sarı-Kırmızılılar maça iyi başlayamamışken, bu sakatlıkla beraber oyundan iyice düştü. Rizespor ise orta alanda ayakta kalarak rakibini bu bölgede durdurmayı başardı. 42. dakikada Saracchi'nin ceza sahasında Samudio'ya yaptığı müdahale sonrası hakem penaltı noktasını gösterdi. Skoda'nın vuruşunu Okan kurtarsa da, pozisyonun devamında Skoda takımını öne geçirmeyi başardı: 1-0. Ev sahibi takımda özellikle Diomande ve Samudio ilk yarının en başarılı isimleriydi. Maçın ilk yarısına 14 dakika eklendi, fakat bu sürede başka gol olmadı ve ilk yarı Ç.Rizespor'un 1-0'lık üstünlüğü ile sona erdi.
Hamleler tutmadı
Fatih Terim ikinci yarıya Ahmet- Andone, Ömer-Emre değişikliği ile başladı. Bu hamlelerle takımını daha fazla ileride oynatmayı düşünen Terim'in bu planı tutmadı. 53. dakikada Galatasaray savunması amatörce hatalar yapınca, Tunay fırsatçılığını kullandı ve topu ağlara gönderdi: 2-0. 55'te ise Feghouli sağdan çıkarttı, Onyekuru ceza sahası içerisinde vurdu kaleci çok net bir pozisyonu önledi. Galatasaray'ın yakaladığı ilk net pozisyondu. Kalan sürede iki takım da gol bulamadı ve Çaykur Rizespor sahadan 2-0 galibiyetle ayrıldı.
‘’Aslan son viraja hazır‘’
Sezonun ikinci yarısında çok iyi bir performans ortaya koyan Galatasaray, art arda aldığı galibiyetlerle şampiyonluğun en büyük adaylarından biri haline geldi. Fatih Terim’in takımın aksayan bölgelerine müdahalesi ve formsuz oyuncuların forma girmesi bu yükselişin en büyük etkenleri oldu. Uzun bir aranın ardından sahaya inen Terim’in takımı son derece sıkı bir çalışma süreci geçirdi. Sarı-Kırmızılılar adeta sezon başı kampı yaptı. Futbolcuların gerek fizik kondisyon, gerekse mental olarak kalan sekiz haftaya hazır olduğunu söyleyebiliriz.
Galatasaray’daki tek sorun ise Marcao’nun sakatlığı nedeniyle forma giyemeyecek olması. Fatih Terim’in bu bölgede Donk’un yanında Ahmet’e forma vermesi muhtemel. Bu ikilinin performansı maçın skoruna da direkt etki edecektir. Sarı-Kırmızılılar, Trabzonspor’un kazandığı haftada hata yapmak istemiyorsa sakin kalıp 90 dakikayı 11 kişi tamamlaması gerekiyor. Aksi takdirde işleri bir hayli zor olur.
Ön plana kim çıkar?
Lige verilen ara öncesi form tutmaya başlayan Falcao fizik olarak iyi durumda. Yıldız oyuncu bu zorlu deplasmanda takımının en büyük kozu olacaktır. Falcao bu maçta her zamankinden daha çok iş yapmak zorunda.
Kısa mesaj
Luyindama’dan sonra Marcao’nun da sakatlanması Galatasaray’da savunmanın yeniden kurulmasına neden oldu. Hatta öyle ki orta sahanın yapılanması dahi değişime uğrayabilir. Fatih Terim’in öğrencileri 3 puanı almak istiyorsa takım halinde savunmayı iyi yapmak zorunda.
‘’İmparator ve diğerleri...‘’
Dünyayı saran corona virüsü ülkemizde de ne yazık ki etkisini göstermeye başladı. Eğitimden sağlığa, spordan sanata her alanda hayatımızın sınırlarını artık bu virüs belirliyor. Bir müddet daha kuralları bu salgın belirleyecek gibi görünüyor. Kurallara ne kadar uyar ve bilinçli olursak normal hayata dönüşümüz de o kadar hızlı ve sorunsuz olur. Devletimiz hemen hemen her alanda tedbirler almaya devam ediyor. Bize düşen ise bu tedbirlere harfiyen uymak. Sporda da tüm branşlarda liglerin ertelenmesi ile önemli tedbirler alındı. Özellikle futbolda liglerin ertelenmesi ya da maçların seyircisiz oynanması durumu bir hayli tartışıldı. O dönemde başkanların, antrenörlerin yorumcuların birçoğu kafasını kuma gömdü. Bütün ülkeyi yakından ilgilendiren böylesi bir konuda alınacak karara göre yön belirlemeyi kendine adet edinenler yine ortalarda yoktu.
Susması beklenemezdi
İlk konuşan ve mesajlarını en üst seviyeden veren ise Fatih Terim oldu. Böylesi bir durumda zaten susması da beklenemezdi Fatih hocanın. Hoca, Beşiktaş maçı sonrası yaptığı konuşmada ısrarla ‘önce insan sağlığı’ derken bir kısım işi siyasallaştırmaya çalışırken önemli bir kesim de ‘Galatasaray kazansaydı Fatih Terim bu açıklamayı yapmazdı’ dedi. İşte bu durum gerçekten çok üzücü. Ömrünü Türk futboluna adamış hem Milli Takım bazında hem de kulüp bazında onca başarıya imza atmış, birçok oyuncu yetiştirmiş Terim’den skora göre yorum yapmasını beklemek hiçbir şeyi idrak edememek demek.
Arkalara gizlenenler... Nitekim Spor Bakanlığı ile federasyonlar arasındaki toplantı sonucu ligler ertelendi. Fakat ne yazık ki Fenerbahçe erkek basketbol takımında virüs testi pozitif çıkan oyuncular ve idari kadrodan isimler oldu. Bu üzücü durum tedbirlerin ne kadar elzem olduğunu bir kez daha kanıtladı. Böyle bir durumda bile günlük konuların arkasına gizlenip sorumluluk almayan kişilerin spor camiasında sabun köpüğü olacağı kesin. Bu günler gösterdi ki Fatih Terim bu ülkenin en önemli futbol akıllarının başında geliyor. Onu İmparator yapan sadece saha başarısı değil. Doğru bildiğini kendi çıkarlarını gözetmeden söylemesi ve arkasında durması. Tıpkı derbi sonrası yaptığı açıklamaların ardından takımına tek bir idman yaptırmayıp erteleme kararını beklemesi gibi.
metin.karabas@fanatik.com.tr
‘’Sessiz ve golsüz derbi‘’
Haftanın maçında Galatasaray ile Beşiktaş karşı karşıya geldi. Koronavirüsü salgını nedeniyle, seyircisiz oynanan mücadeleye, Galatasaray orta alanda Seri-Lemina ve Belhanda ile başladı. Son haftaların formda ismi Ömer ise yedekti.
Temposuz ilk yarı
Orta alanda topun kontrolünü sağlayan Fatih Terim’in takımı kanatları da etkili kullandı. 7’de Onyekuru kaleci ile karşı karşıya kaldığı pozisyonda golü bulamadı. 8. dakikada Seri kornerden ortaladı, Falcao kafayı vurdu top üstten auta gitti. Kontrataklarla pozisyon arayan Beşiktaş ise Burak’ı savunmanın arkasına attığı uzun toplarla buluşturmayı denedi. 26. dakikada Burak topu ağlara gönderdi, fakat hakemin kararı ofsayt oldu. 30’da Fegouli müsait pozisyonda vuruşunu yaptı, top Karius’ta kaldı. Bu dakikadan sonra iki takım da temposunu tamamen kaybetti. Seyircisiz maç iyice zevksiz hale geldi. İlk yarıda iki takım da gol atamayınca, soyunma odasına 0-0’lık beraberlikle gidildi.
Baskı gol getirmedi
Galatasaray ikinci yarıya BelhandaÖmer değişikliği ile başladı. Bu değişiklikle Sarı-Kırmızılılar orta alanının direncini artırdı. Daha az pas hatası yapan Terim’in takımı, rakip yarı alanda daha çok görüldü. 50’de Ömer serbest vuruştan ortaladı, Falcao ceza sahası içinde kafayı vurdu; top az farkla auta gitti. 55. dakikada N’Koudou sol çaprazdan vurdu, Muslera gole izin vermedi. 78’de ise Feghouli ceza sahasında inanılmaz bir fırsattan yararlanamadı. Son bölümde Galatasaray rakip yarı alana iyice yerleşse de skoru değiştiremedi. Onyekuru ve Fegouli ile önemli fırsatlar yakalamasına karşın, son hamleyi yapamayan Sarı- Kırmızılılar rakibi ile 0-0 berabere kalarak, bir puana razı oldu.