‘’Kadroyu değiştirmek yetmez‘’
Bu sezon Avrupa arenasında üç maça çıkan Galatasaray’da alınan sonuçların ve oynanan futbolun tatmin edici olmadığı muhakkak. Ligin başlamasına kısa bir süre kalmasına karşın takım oyunundaki aksaklıklar ve oyuncuların fiziksel yetenekleri kaygı verici. Henüz sezonun başı olması her ne kadar durumun toparlanması için bir zamanın olduğunu gösteriyor. Fakat Fatih Terim’in bir an önce köklü değişiklikler yapması gerekiyor. Kadronun yeni transferlerle değişmesi yeterli olmayabilir. Futbolcuların fiziksel durumunun yanı sıra mental olarak hazır olabilmesi belki de uygulanan çalışma metotlarının yenilenmesi ile mümkün olabilir.
Yıkım büyük olur!
PSV maçındaki kötü futbol ve ağır sonuçları telafi edebilmek için St.Johnstone mücadelesi iyi bir fırsattı. Sarı-Kırmızılılar, her ne kadar karşılaşmaya iyi başlasa da devamında aksaklıklar çoğalmaya başladı. Yeni transferlere rağmen sistemdeki sorunlar devam etti. Şimdi bu tabloyu değiştirip taraftara pozitif mesaj verebilmek adına İskoçya’daki rövanş çok önemli. Futbolda hiçbir rakibi küçümsememek gerektiği bir kuraldır ama gerçek de Galatasaray’ın her anlamda St. Johnstone arasında güç farkının çok net olduğu. Galatasaray eğer bu kez de iyi bir futbolla maçı kazanıp Avrupa arenasında kalmayı başaramazsa manevi yıkım büyük boyutlara ulaşabilir.
Günah keçisi yaratılıyor
Galatasaray taraftarları muhakkak ki takımlarının son durumundan memnun değil. Bunu da St. Johnstone maçı esnasında ve sonunda protestolarla gösterdi. Futbolda dünün olmadığı ve sürekli en iyi olma zorunluluğunun varlığı yadsınamaz. Alkış da protesto da bu işin gerçekleri. Fakat övgüde de yenilgide de adil olmak gerektiğini düşünüyorum. Başarısızlığı sadece bir iki oyuncuya mal ederek onları yuhalamak gerçekçi bir bakış açısı değil. Şu unutulmamalı sahaya çıkacak on bire, takıma yapılacak takviyelere, duran topları kimin kullanacağına teknik heyet karar veriyor. Oyuncuların teknik heyetin direktifleri dışına çıkmaları mümkün değil. Bu anlamda daha gerçekçi bir bakış açısı gerekiyor. Günah keçisi yaratıp işin içinden çıkmak sadece anı kurtarır.
‘’Takım iyi hazırlanmadı‘’
Seçim sürecinin gecikmesi, hazırlık maçlarının iptal olması, transferlerin istenen zamana yetişmemesi, bireysel hatalara çözüm bulunamaması ve oyunun bir türlü gelişmemesi, Galatasaray adına öne çıkan detaylar oldu.
Sezon başı çalışmalarını Florya’da sürdüren Galatasaray, planladığı hazırlık maçlarında çeşitli sorunlar yaşadı ve üç maçı iptal oldu. Avusturya’da oynanacak Aris ve Lokomotiv Moskova maçlarının yanı sıra Yunanistan’daki Olympiakos mücadelesi de iptal edildi.
SarıKırmızılılar kalan sürede çok sağlıklı bir program oluşturamadı. Bu da hem oyuncuların maç temposu kazanmasına hem de teknik heyetin takımın son durumunu daha iyi analiz etmesine engel oldu.
‘’Bu oyun ve tempo yetmez‘’
Galatasaray, Avrupa Ligi eleme maçında Başakşehir Fatih Terim Stadı'nda, St. Johnstone'u konuk etti. Eşleşmenin ilk ayağında Fatih Terim, yeni transferler Boey, Aanholt ve Berkan'a ilk onbirde forma verdi.
Fırsatları değerlendiremediler
Sarı-Kırmızılar maça hızlı başladı. Temsilcimiz orta alanda Kerem ve Berkan'ın baskısı ile oyunun kontrolünü ele geçirdi. İlk gol pozisyonunu 3. dakikada yakalayan Terim'in takımında, Mohamed altı pastan vurdu, top üstten auta çıktı. 8. dakikada Kerem vurdu, direkten dönen topu Mohamed tamamlamak istedi, kaleci mutlak gole izin vermedi. 15'te ise Babel kornerden ortaladı, Marcao kafayı vurdu kaleci bir kez daha gole izin vermedi. İlk on beş dakikada üç net gol fırsatı yakalayan Galatasaray'ın temposu 30'dan sonra düşmeye başladı. İlk devrenin tamamına hakim olan Sarı-Kırmızılılar girdikleri gol fırsatlarından yararlanmadı ve soyunma odasına 0-0'lık eşitlikle gidildi.
Yorgunluk erken başladı
Fatih Terim ikinci yarıya üç değişiklikle başladı. Aanholt, Mohamed ve Babel çıkarken, Arda, Diagne ve Ömer oyuna dahil oldu. Fakat bu değişiklikler ilk yarının son bölümüne doğru temposu düşen Galatasaray'a pozitif etki yapmadı. Orta alandaki oyun üstünlüğünü koruyamayan Fatih Terim'in takımı, rakip kaleye gidemedi. 56. dakikada Muslera rakibini ceza sahasında düşürünce hakem penaltı noktasını göstermekle birlikte, Muslera'yı da kırmızı kartla oyun dışına gönderdi. Atışı kullanan Kerr, İskoçları öne geçirdi: 0- 1. 60'ta ise Boey ceza sahası içerisinde sert vurdu skora denge geldi: 1-1. Temsilcimizdeki yorgunluk emareleri her geçen dakika artınca, kontrolsüz ataklar başladı. Bu kalan süre de golü getirmeyince, mücadele 1-1 sona erdi.
‘’İşi zor, yolu uzun!‘’
Galatasaray, Şampiyonlar Ligi ikinci ön eleme rövanş maçında PSV Eindhoven’ı konuk etti. Hollanda’da oynanan ilk karşılaşmada rakibine 5-1 gibi farklı bir skorla mağlup olan Sarı-Kırmızılılar oyuna iyi başladı.
30’dan sonra düştüler
İlk mücadelenin aksine sahaya dörtlü savunma ile çıkan Fatih Terim, Mohammed’e bu kez ilk on birde şans verdi. İki takımın da yüksek tempoda başladığı maç, özellikle orta alanda sık sık fiziki temaslara sahne oldu. Rakibine temaslı bir oyun sergileyen Galatasaray, Sekidika’nın kanadından yaptığı ortalarla pozisyon aradı. Sarı-Kırmızılılar bu bölümlerde de savunmada hata yapmadı. Hollanda ekibi ise savunmasını önde kurarak Terim’in takımını ceza alanından uzak tutmaya çalıştı. İlk yarım saat boyunca hem oyun hem fizik olarak iyi işler yapan temsilcimizde son bölümde düşüş başladı. 37’de konuk takımda Madueke önünde kalan topa sert vurdu ve takımını öne geçirdi: 0-1. Bu gol ilk yarının da skoru oldu.
Hamleler işe yaramadı
Fatih Terim ikinci yarıya Alper-Babel, Mohamed-Diagne değişiklikleri ile başladı. Sarı-Kırmızılılar ikinci yarıda tempoyu artıramazken, bununla beraber fiziksel yorgunluklar daha bariz bir şekilde oyuna yansıdı. PSV ise 59’da Van Ginkel’in ayağından kazandığı golle farkı ikiye çıkartırken, çok da zorlanmadı: 0-2. Galatasaray rövanş maçında her ne kadar daha fazla mücadele etse de istenilen tablonun çok uzağında olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Diagne 84’te farkı bire indirse de bu gol sadece sembolik bir anlam kazandı: 1- 2. Fatih Terim’in kısa vadede birçok sorunu çözmesi gerekirken, oyuncularına takım olma kimliği kazandırmalı. Sarı-Kırmızılılar, Hollandalı rakibine 2-1 yenilerek, Şampiyonlar Ligi macerasını erken kapattı.
‘’Herkes sınıfta kaldı‘’
Galatasaray, Şampiyonlar Ligi 2. eleme turu ilk maçında PSV’ye konuk oldu. Hollanda’daki karşılaşmaya üçlü savunma ile çıkan Fatih Terim, Mohammed’i yedek soyundurdu.
Bir atak bir gol
Hollanda temsilcisi mücadeleye golle başladı. 2. dakikada Marcao iki rakibinin baskısına rağmen Muslera'ya oynadı. Muslera topu kontrol edemeyince Zahavi araya girdi ve topu ağlara gönderdi: 1-0. Golden sonra oyunun her bölgesinde baskısını hissettiren PSV, temsilcimize adete nefes aldırmadı. Orta alandan çıkamayan Galatasaray üst üste iki pas yapamadı. Ev sahibi takım ise hem fiziksel hem de taktiksel olarak üstünlüğünü her geçen dakika artırdı. 35'te bu kez Madueke pas verdi, Zahavi yine attı: 2-0. Mücadeledeki ilk atağımızda 42. dakikada Ömer ortaladı, Emre Kılınç kafayı vurdu ve top ağlara gitti: 2-1. Bu gol ilk yarının da skoru oldu.
Götze fişi çekti
Hollanda temsilcisi ikinci yarıya da golle başladı. 51. dakikada Götze takımının üçüncü golünü attı. 3-1. İlk iki golü atan Zahavi bu kez asist yaptı. 61. dakikada Terim üç değişikliğe gitti; Arda, Babel ve Alpaslan kenara gelirken Feghouli, Mohamed ve Yunus oyuna dahil oldu. Karşılaşmanın ilk dakikalarından itibaren sahaya ağırlığını koyan PSV için bu değişiklikler bir şey ifade etmedi. Zahavi 84'te üçüncü golünü attı ve geceye damgasını vurdu. 89'da Muslera bir büyük hata yaptı ve Götze farkı dörde çıkarttı: 5-1. Hem bireysel hem de taktiksel olarak sınıfta kalan Galatasaray ilk maçı 5-1 kaybederek rövanşı formaliteye çevirdi. Fatih Terim ve öğrencileri Hollanda’da sınıfta kaldı.
‘’Aslan sezonu galibiyetle açtı‘’
İlk resmi maçını 20-21 Temmuz'da PSV ile Şampiyonlar Ligi 2. Turu'nda oynayacak olan Galatasaray hazırlık sınavında Dinamo Bükreş'i ağırladı. Cim Bom yeni transferi Aytaç Kara'nın biri frikikten, diğeri de penaltıdan olmak üzere attığı gollerle sahadan 2-1 galip ayrıldı.
Oldukça nemli ve sıcak havada başlayan maçın ilk bölümünde Galatasaray daha önde oynamaya çalıştı. Bunda başarılı olan Sarı- Kırmızılılar hem topun kendilerinde kalmalarını sağladı hem de rakibini kendi yarı alanında tuttu. 20. dakikada Feghouli ceza sahasında Babel’e oynadı. Tecrübeli oyuncunun şutunu kaleci çıkarttı. 37'de Aytaç serbest vuruştan direkt kaleyi düşündü ve top ağlara gitti: 1-0. İlk yarıda oyunun kontrolünü elinde tutan pas trafiğinde başarılı olan Galatasaray soyunma odasına 1-0 önde gitmeyi başardı.
Mücadeleyi bırakmadılar
Dinamo Bükreş ikinci yarıya golle başladı. 49'da Alpaslan’ın hatası sonrası Nemec, Berk’i mağlup etti ve skora dengeyi getirdi: 1-1. 61'de Sekidika ceza sahası içerisinde rakibinin müdahalesi sonrası yerde kaldı ve hakem penaltı noktasını gösterdi. Atışı Aytaç kullandı ve takımını bir kez daha öne geçirdi: 2-1. Bu golden sonra oyunun kontrolünü yine eline alan Fatih Terim’in öğrencileri Ali Yavuz, Yunus ve Arda ile hücumda etkili ataklar gerçekleştirdi. Yoğun antrenman temposuna ve zorlu hava koşullarına rağmen Galatasaray ilk hazırlık maçında iyi bir görüntü sergiledi. Rakibini 2-1 mağlup eden Cim Bom hak ettiği bir galibiyet aldı.
Mohamed korkuttu!
Mücadelenin 4. dakikasında ceza sahası içi sol çaprazından yaptığı vuruşun ardından rakip savunmacının darbesiyle yerde kalan Mostafa Mohamed oyuna devam edemedi. Maçın hemen ardından yapılan açıklamada, Mısırlı yıldızın sol dizinde herhangi bir bağ yaralanmasına rastlanmadığı duyuruldu.
Dikkat çeken yeni isimler
Berk Balaban: Kalede güven verdi, ayaklarına hakimdi. Soğukkanlı olması oldukça önemliydi. Yenilen golde de yapabileceği pek bir şey yoktu.
Alpaslan Öztürk: Fizik kalitesi ve mücadelesi ile dikkat çekti. Yenen golde hata yapan Alpaslan sonrasında toparlandı ve başarılı bir oyun ortaya koydu.
Aytaç Kara: Galatasaray’ın yeni transferi Aytaç orta alanda iyi işler yaptı. Fizik olarak iyi durumda olan Aytaç arkadaşlarıyla da uyumluydu. İki gol atarak galibiyette büyük pay sahibi olan tecrübeli oyuncu son derece iyi bir başlangıç yaptı.
Ali Yavuz Kol: Fizik olarak iyiydi. Oyuna girdikten sonra oldukça hareketliydi, rakip savunmayı da yıprattı.
‘’Yanlışlara devam ettik‘’
İtalya ve Galler yenilgileri sonrası en iyi üçüncüler arasına girebilme şansını mucizelere bırakan Milli Takımımız, İsviçre ile karşı karşıya geldi. Hem orta sahada hem de savunmada bir türlü ideal kadrosunu bulamayan Şenol Güneş, bu mücadeleye de farklı bir onbirle çıktı.
Rakip terlemedi
Bu maça da kötü başlayan Ay-Yıldızlılar orta sahada mücadele edemezken, savunmada adeta döküldü. 6’da Merih’in rahat pozisyonda uzaklaştıramadığı top, Seferovic’te kaldı. Seferovic ceza sahası dışından vurdu ve top ağlara gitti: 1-0. Maçın başında yenen bu gol iyi olmayan takımımızı daha da geriye itti. Her ne kadar uzaktan şutlarla golü arasak da İsviçre kalecisi Sommer bu anlarda çok başarılıydı. Son derece rahat bir oyun ortaya koyan İsviçre, terlemeden ikinci golü de buldu. 26’da Shaqiri uzaktan çok klas vurdu, top bir kez daha ağlarımıza gitti: 2-0. İlk 45 dakika diğer maçlardaki hayal kırıklığını sürdüren Ay-Yıldızlılarımız, soyunma odasına 2-0 geride gitti.
Daha rahat oynadılar
İsviçre ikinci yarıda daha rahat oynamaya başladı. Biz ise sahadaki görüntümüzle, turnuvanın bizim için bittiğinin mesajını net bir şekilde veriyorduk. Kötü oynadığımız bölümde 62’de İrfan Can ceza sahası dışından vurdu ve turnuvadaki ilk golümüzü attık: 2-1. Bu golle umutlanmak istesek de bu uzun sürmedi. 68’de yine savunmada basit bir hata sonrası ceza sahası içerisinde topla buluşan Shaqiri, farkı bir kez daha ikiye çıkarttı: 3-1. Maç boyunca kazanabilmek için doğru olan hiçbir şeyi sahaya yansıtamayan Milli Takımımız, İsviçre’ye 3-1 yenilerek EURO 2020’ye hayal kırıklığı ile veda etti.
‘’Hiçbir şeyi iyi yapamadık‘’
EURO 2020’ye İtalya’ya 3-0 yenilerek başlayan Milli Takımımız, ikinci maçında Bakü’de Galler ile karşılaştı. Turnuvadaki geleceğimiz için son derece kritik bir maç olan mücadelede Şenol Güneş kadroda değişikliğe gitti. Güneş ilk maçın kadrosundan Merih ve Yusuf’u kenara çekerken, Kaan ve Cengiz’e forma verdi.
Hayal kırıklığı yaşadık
Karşılaşmaya kötü başladık. Galler orta alanda oyunu kontrol etmekte zorlanmazken, sol kanadı etkili kullandı. Özellikle orta alandaki pas hatalarımız ve mücadele gücümüzün yetersiz olması, rakibimizin baskı kurmasına olanak sağladı. 6’da Ramsey vurdu, Uğurcan net bir pozisyonu önledi. İlk 25 dakika boyunca yediğimiz baskının kalemizde gole dönüşmemesi bizim için büyük şanstı. Yarım saatlik bölümün ardından biraz toparlansak da pozisyona girmekte zorlandık. Hem bireysel oyuncu performansı hem de taktiksel anlamda iyi bir görüntü sergileyemediğimiz karşılaşmada 43’te Bale savunmamızın arkasına uzun oynadı, Ramsey ceza sahasında bu kez affetmedi: 0-1. Bu gol ilk yarının da skoru oldu.
Boşa ataklar
Şenol Güneş ikinci yarıya Merih ve Yusuf’u oyuna alarak başlarken, Ozan ve Okay’ı kenara çekti. Bu değişiklikler orta alanımızın direncini artırsa da pozisyon zenginliğimiz artmadı. 53’te Burak çok net bir fırsattan yararlanamadı. 61’de Zeki ceza sahasında Bale’i düşürdü ve hakem penaltı noktasını gösterdi. Bale penaltıda topu üstten auta gönderdi. Dakikalar ilerlese de tempoyu bir türlü yükseltemedik. Rakip ceza sahasına giremeyen Millilerimiz beklenen coşkuyu da yakalayamadı. 90+5’te Roberts farkı ikiye çıkartırken, skoru da belirledi: 0-2. Hem İtalya hem de Galler maçlarında kadro tercihi ve oyuncu değişiklikleri ile Şenol Güneş’in bu tabloda asıl sorumlu olduğu bir gerçek. Tecrübeli hoca en az sahadaki oyuncuları kadar formsuz ve turnuvadan çok uzaktaydı.