Arama

Popüler aramalar

‘’Büyük bir ilerleme‘’

Ferdi’nin 2. golü muhtemelen daha çok beğenilecek. Driplingi, 2 oyuncunun arasından sıyrılıp uzaktan yakın direğe şutu etkileyici. Bu doğru. Ancak asıl övgüye değer olan ilk golü. Soldan çerçeveyi görmediği bölgeye gelen pası sağıyla düzeltip soluyla, bileşik hareketle, kaleden uzaklaşan falsoyla gol yapması çok daha çarpıcı. Ferdi önümüzdeki yıllarda Fenerbahçe ayarında bir futbolcu olur ya da olmaz bunu bilmek mümkün değil, ancak bu golü atanda o kalitenin olduğu kesindir. Bu gol şansa atılmaz. Ferdi’ye 2 gol attıran, onu sürekli pozisyona sokan kuşkusuz ilk yarıdaki doğru takım baskısı. Alan oyununu 2 yönlü doğru oynamaktan kaynaklanıyor. Emre Belözoğlu’nun yüzünü güldüren bu oyun, geçtiğimiz 10 hafta göz önüne alındığında büyük bir ilerleme. Ama topyekün enerjininin yüzde 90’ını 40 dakikaya ayırdığınızda maçın sonunu getirmek de dünkü gibi zor oluyor.

Sadece oyuncular değişmiyor

Bunun dünkü yansıması ilginçti. Fenerbahçe, Emre ve Zajc oyuna girdikten sonra topu alacakken oyunu tamamen Göztepe’ye verdi. Bu takımın geri kalanının enerjisini ilk yarıdan bitirdiğini net olarak gösteriyor. Ancak bir başka sebep daha var. Fenerbahçe’de oyuncu değişiklikleri asla sadece oyuncu değişikliği olmuyor. Bütün pozisyonlar karışıyor. Son olarak: Altay’ın fazlasıyla kafa karıştırdığını geçen hafta söylemiştim. Dün verdiği imaj daha net bir şekilde pozitifti. Ama o da biliyor ki Soner’in o güzel golünü çıkarabilirdi.

05 Temmuz 2020, Pazar 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’Net favori olur‘’

Fenerbahçe açısından en ilginç veri Süper Lig’de attığı son 6 golün 5’ini 87. dakika ve sonrasında bulmuş olması. Bu, oyuncuların en azından önemli bir kısmının her şeye rağmen mücadeleyi bırakmadığını gösteriyor. Öte yandan bu durum 0-0’ı oynama konusunda sorun yaşamalarının doğal sonuçlarından biri. Çok kolay yiyor ve çok zor atıyorlar. Göztepe ise ligin en dertsiz tasasız ve hedefsiz takımı. Önümüzdeki sezon sadece 5 yabancı oyuncusunun kontratı devam ediyor. Dolayısıyla maçın adının büyüklüğü dışında onları motive edecek az şey var. Fenerbahçe 0-0’ı biraz daha iyi oynayabilir, Serdar Gürler ve duran top tehdidini engelleyebilirse maçın net favorisi olur. Zira Avrupa hedefi canlı. Burada kilit nokta Gustavo’nun orta sahada oynaması.

Kim ön plana çıkar?

Alparslan; golcüsavunmacı. Ekstra oyuncu. Serdar Gürler de baskın oyunda can yakabilir. Fenerbahçe açısından en önemli oyuncular yine Gustavo ve Ozan.

Kısa mesaj

Fenerbahçe bu maçı kazanırsa hafta sonu maçlarının sonuçlarına göre büyük avantaj sağlayıp hiç akla gelmeyecek bir yerde ligi bitirebilir.

04 Temmuz 2020, Cumartesi 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’Travma etkisi‘’

Dün Galatasaray’ın maçı bitiren kadrosunda sezon başında ideal 11’de düşünülen herhalde 3 oyuncu vardı. Böyle bir kadro erozyonuyla Başakşehir’e karşı oyunu bu kadar domine edebilmek bir açıdan önemli. İrfan Can, Mahmut, Aleksiç üçlüsüyle, Robinho-Visca tehdidiyle, mücadele etmesi güç görünen Başakşehir orta sahasına, idealinden bu kadar uzak ve görece yumuşak orta sahayla üstünlük sağlayabildiler. Seri, Lemina, Donk merkez savunması çok seri top çıkardı.

Takımın boyu uzadı!

Başakşehir’in yıllardır olmadığı kadar takım boyunun uzadığını gördük. Mert, Clichy ve Demba Ba dışında bildik performansıyla izlediğimiz kimse yoktu. Galatasaray yüzde 63 topla oynama ve 21 şut denemesi yaptı. Son 20 dakikada bu oran ve sayılar çok daha yukarıdaydı. Ancak bu hakimiyet, yeterli sayıda, etkin ve sürekli pozisyonları getirmedi. Zira her ne kadar oyun hakimiyeti olsa da kalite açısından Başakşehir’in kalesi sağlamdı.

Hepsi ve daha fazlası!

Ancak yine de dünkü maçın kimyasına bakmak lazım. Başakşehir dağınıktı. Bu, Okan Buruk’un temkinli yaklaşımıyla mı açıklanmalı yoksa oyuncuların seçimleriyle mi? Sanki hepsi ve daha fazlası. Son 2 yılda şampiyonluk yolunda çok daha ivmeli giderken kaybedilen 2 şampiyonluğun travması herkesi etkilemişti. Avcı’nın yapamadığını yapmak için gelen Okan Buruk ise ya oyuncularılarını kendilerine getiremedi ya da o da heyecana kapıldı. Dün şanslıydılar.

29 Haziran 2020, Pazartesi 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’İzlemesi zor oyun‘’

Fenerbahçe çok ağır, çok plansız hücum ediyor. Hiçbir oyun ezberleri yok. Töre oyundan atılana kadar net bir pozisyona girmeden sadece tek isabetli şutla oynadılar. İzlemesi gerçekten zor bir oyun bu. Yorumlamak ise çok sıkıcı. Temel sorun alan boşaltmakta ve pas vermekte hep bir an geç kalmanın sonucunda ortaya çıkan kümülatif zaman. Fenerbahçe 6-7 saniyede kat edeceği boş alanı saliselerle geç kaldığı ve rakip oraları doldurduğu için 1 dakikada ve tehdit yaratmadan kat ediyor. Sonra topu kaybediyor, geri koşuyor. Zaman ve enerji kaybı. Ayrıca rakip yürekleniyor. Futbolda 1. ve 2. bölge ezbere oynama 3. bölge ezber bozma yeridir.

1 ve 2’de doğaçlama 3’te hareketsiz olunca iş yürümüyor. Dün Emre’nin oyuna girişi sonrası Töre’nin atılışıyla bu sıkıntı biraz olsun çözüldü belki. Ve geri dönüş de umut verici. Ama eksik Malatya’ya karşı geri düşüşün sebeplerini iyi anlamadan gelecek sezonu kuramazsınız. Fenerbahçe 1 ve 2. bölgede bir oyun ezberi olmadığı için yaşadı bunu.

Gecenin sorusu

Ali Şansalan, Gökhan Töre’yi neden attı? 2. sarı kartın ilkinden daha ikna edici olması gerekmez mi? Hakemleri kampa almak kötü bir fikir miydi?

Maçın starı

90’dan sonra attığı 2 golle 2-1’den maçı çeviren bir oyuncu varsa maçın yıldızı da O'dur. Ozan Tufan kontrat yeniledikten sonra düşüşe geçmişti. Dün ayakta kalışı umut verici.

Maçın olayı

Elinizde bölgesinin en iyilerinden Luis Gustavo varken, onu hiç sevmediği stopere sürgüne yollamak ve kaleden bu kadar uzakta tutmak… Hedef bu kadar muğlakken stopere altyapıdan bir oyuncu almak daha mantıklı bir hamle olmaz mı?

Kısa mesaj

Son yıllarda en çok kafamı karıştıran isimlerden birisi Altay. Potansiyelinin yüksek olduğunu herkes biliyor. Ama büyük takımda yapamadıklarınla değerlendirilirsin. Ve istikrar gerekir. Altay bu performansı başka bir takımda gösterse transfer eder ilk 11’e koyar mısın?

28 Haziran 2020, Pazar 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’Aşırı yorgunluk...‘’

Sosa’nın yokluğunda Trabzonpor’un orta saha senkronu biraz farklılaşıyor. Nwakaeme’nin yokluğunda ise önde top tutma konusunda biraz sorun çıkıyor. Ancak Bordo-Mavililer’in çok yönlü hücumgücü için bu dün son dakikalara kadar büyük bir sorun yaratmadı. Abdülkadir Ömür, Ndiaye, Parmak orta sahası çok hızlı alan boşaltıp Ekuban ve Sörloth’u çok çabuk akına çıkardılar. Eğer Guilherme de misal Novak ve Pereira kadar bu oyuna uyumsağlayabilse daha fazlasını da bulabilirlerdi. Bu olmayınca Alanya özellikle ilk yarının sonu ve ikinci yarının başında iki savunma kanadının arkasına sarkarak net şanslar buldular.

Maçın sonunda da Alanya’nın plansız bir baskısı vardı. Erce ve Badou direnç noktasıydı. Ama Hosseini’nin atılışı Ömür’ün ve Parmak’ın yorulmaları giren oyuncuların etkisizliği orta saha direncini düşürdü. Trabzonspor böyle oynadığı maçları hücumçeşitliliği sayesinde kazanmayı hep bildi. Ancak dün çok yoruldular. Yine de Bakasetas gibi özel bir adamkarşılarında olmasa istediklerini alabilirlerdi.

Gecenin sorusu?

Novak santrfor oynar mı?

Maçın starı

N’Diaye 3 kişilik oynadı. Orta sahada iki yönlü çok iş yaptı. Gerçek anlamda bir savaşçıydı. Bu kadar çok kulüp değiştiren bir oyuncunun bu kadar adanmış bir şekilde oynaması takdire şayan bir durum. Gerçek bir profesyonel ve hep hazır.

Maçın olayı

Bakasetas ligin hakkı en az verilen oyuncularından biri. İlk yarıda attığı 3 öldürücü pas, ikinci yarıdaki şut denemeleri. Ve son dakikada işi değiştiren şutu. Golü bulmasa maçın olayı Erce’nin oyuna girip oluşturduğu direnç olacaktı. Bu golle iki oyuncunun perfomanslarını eşit seviyede anmalı. Oyunu güzelleştirdiler.

Kısa mesaj

Trabzonspor belki de son yılların en az stresli şampiyonluk adayı onlar. Hiçbir gerginlikleri yok. Bu genel anlamda büyük bir avantaj. Ancak dün sonlara doğru biraz strese ihtiyaçları vardı sanki. Bira fazla rahattılar.

23 Haziran 2020, Salı 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’Sorunlar aynen duruyor‘’

Fenerbahçe maça odaklanmış başlasa da alışılan sorunlar da öylece duruyordu. Savunmada ilerleme yok ama artık atmayı da unuttular. ‘Çiğ etle beslenen’ Vedat, vegan olmuş gibi misal! Zar zor kaleyi buluyor.

Fenerbahçe beklediğimden daha odaklanmış bir oyun oynayarak başladı. Öte yandan beklenen, artık alışılan sorunlar da öylece duruyordu. Savunmada kalesine gelen topların neredeyse yarısı gol oluyordu sezon başında. Ama atıyordu da. Fenerbahçe savunmada bir ilerleme kaydedemediği için değil, atmayı unuttuğu için bu kadar zorlanıyor. ‘Çiğ etle beslenen’ Vedat vegan olmuş gibi misal... Zar zor kaleyi buluyor.

46 gol, 16 direk

Dün Ozan, Deniz, Hasan Ali bir büyük takım için gole çevirmenin hiç zor olmaması gereken şansları kolay harcadılar. Buna bir de 46 gol atıp 16 kez de direğe nişan alma durumunu ekleyin. Sorun buradan başlıyor. Tabii hepsi bu kadar değil. Fenerbahçe’de ön alanı, markajdan çıkıp kendisini göstermekten imtina ediyor. Oldukça hareketsiz bir oyun bu. Luiz Gustavo orta sahada olmayınca da topu markajdaki oyunculara atmak daha zor oluyor. Bir oyun ezberleri, topu nasıl rakip alana taşıyacaklarına dair bir planları yok gibi. Bu yüzden ağır ilerliyor ama çok hızlı geri koşmak zorunda kalıyorlar.

Oyunu kopartamadılar

Falette ve Gustavo savunmada Hasan Ali’yle birlikte vasatın üstünde oynadıkları için Kasımpaşa hücumuna ilk yarıda şans vermediler. Ama büyük takım oyunu böyle oynadığı zaman işi bitirecek hücum işlerini yapıp oyunu kopartmalı. Bu olmadı. Olmayınca da 2. yarıda Kasımpaşa çok iyi hücum edip çok güzel 2 gol attı. Daha fazlası da mümkün olabilirdi. Son 6 haftada 16 puan toplamak gerçekten önemli bir başarı.

22 Haziran 2020, Pazartesi 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’Fenerbahçe için zor olacak‘’

Sarı-Lacivertliler’in bu maça motive olması kolay gözükmüyor. Bir büyük takım için hedeften kopmak, böyle karşılaşmalar öncesi sıkıntı yaratır. Kruse’nin ayrılışı, Serdar ve Emre’nin de yokluğu, formda Kasımpaşa’yı favori yapıyor.

Kupa elenişi sonrası Fenerbahçe’nin herhangi bir şekilde bu maça motive olması zor. Kasımpaşa ise Trabzonpor ve Başakşehir ile birlikte ligin en odaklanmış takımı. Son 5 maçta topladıkları 13 puanla gaza basmış durumdalar. Bu maçta da hem oyun hem konsantrasyon açısından ağır basıyorlar. Büyük takımlar bu tip hedeften kopma durumlarında vasat takımlardan daha hızlı düşüş yaşıyorlar. Kruse’nin ayrılışı sonrası psikolojik çöküşün iyice ivmelenmesi de mümkün. Her ne kadar çok formda olmasa da Serdar Aziz’in tecrübesinden mahrum olmak, sorunlu savunma için problem. Keza Emre’nin olmayışı da. Bu maçlar büyük takımlar için en zor olanı. Avrupa hedefi var ama konsantrasyon çok ama çok zor. Kasımpaşa favori.

Kısa Mesaj

Fenerbahçe’de Luiz Gustavo dışında mutlaka takımda kalması gerekir diyebileceğiniz tek bir oyuncu bile yok. Devre arasından sonra şampiyonluğun en güçlü adaylarından biriyken bugün gelinen durum akıldışı. Bunu düzeltmek şart.

21 Haziran 2020, Pazar 06:58
YAZININ DEVAMI

‘’Olağanüstü gücüyle kazandı‘’

Hiçbir şey yokken gol atabilen Trabzonspor’la gol yemek için rakibe ihtiyaç duymayan Fenerbahçe’nin maçı nasıl olur? Öyle başladı. Atılmak için sebep aramayan Emre ile seyirci olmayınca Avrupa rahatlığına eren Cüneyt Çakır bir araya gelince de denklem tamamlandı. Öyle de bitti. Şu bir gerçek ki Trabzonspor hücumu her şartta, oyun seviyesi ne kadar aşağıda olsa da sonuca gidebiliyor. Santrfor istatistiğinde sol bek sahibi olmak harika bir durum olsa gerek. Dün akşam Sosa yokken Nwakaeme sakatlanmışken Ekuban ve Sörloth olağanüstü çalıştılar. 4 kez birlikte net pozisyona girdiler 2 gol buldular. Sahada herkesten farklıydılar. Covid-19’un hiç uğramadığı bir ülkeden gelmiş gibiydiler.

Emre’ye öfke kontrolü şart

Fenerbahçe’de özellikle Muriç’se sanki Wuhan’dan gelmiş gibiydi. Fizik ve mental olarak olağanüstü başladığı sezonda dün itibarıyla çok aşağılardaydı. Tabii Kayseri maçında olduğu gibi cepte Emre faktörü olsaydı Trabzonspor’un hiç alamadığı orta sahada ikinci yarıda Gustavo’ya desteğe gelip dengeyi ev sahibi lehine çevirebilirdi. Ama saçma sapan bir pozisyonda kendisini attırınca bu şansa elden gitti. Eğer Emre Belözoğlu Fenerbahçe’de bir göreve gelecekse mutlak öfke kontrolünü öğrenmesi gerekiyor. Saha dışında başka saha içinde başka olmaya devam edecekse saha dışında bir hayat herkes için daha iyi olur. Trabzonspor kendi standartlarında çok kötü oynadığı bir maçta dahi galibiyeti ve turu hak etti. Olağanüstü bir hücum güçleri ve kalecileri var ve dün kötü oynadıkları bir maçta kalecilerine ihtiyaç duymadılar.

17 Haziran 2020, Çarşamba 06:58
YAZININ DEVAMI