‘’Gelenek devam etti‘’
Fenerbahçe Doğuş için ilk dört, Anadolu Efes içinse az olan umutları sürdürme açısından kritik bir maçtı. Sarı-Lacivertliler, yeni formatta çift maçlı haftalara geçildiğinden bu yana hiç iki galibiyet alamamıştı. Bu kez kolay kazandı diyebiliriz. Anadolu Efes dönem dönem zorladı Fenerbahçe’yi ama bu seviyelerde sadece atarak kazanamayacakları bir kez daha görüldü.
İlk yarıda Melih’in müthiş performansı, Ahmet’in savunmada Dunston ve Stimaç’ı durdurmasıyla Kanarya oyunu genelde çift haneli farklarla önde götürdü. Son maçlarda Wanamaker- Sloukas ikilisini kenardan getiren Obradoviç, bu kez onları ilk beşte başlattı. Sloukas için değil belki ama Wanamaker için çok şey farketti. İki maçtır ortalarda görünmeyen Amerikalı, dün takımın en skoreri oldu. * Efes vazgeçmedi, sürekli hamle yaptı ama her defasında karşılık verdi Fenerbahçe fazlasıyla. Özellikle Douglas’ın son periyotta hiç kaçırmadan 21 sayı atması, tek başına karakter koyması da kar etmedi. Çünkü Efes ne kadar zor basketler bulup havaya girmeye çalıştıysa da, Fenerbahçe dönüşte bir o kadar kolay sayıları rakibin potasına bıraktı.
Bu bölümde Guduriç ve Melli’nin yüksek yüzdeli şutları, panik havasının oluşmasına engel oldu. Euroleague’de, Efes’i 11 maçın 9’unda yenen Sarı-Lacivertliler, bu geleneğini de sürdürdü. Evindeki 7. yenilgisi alan Anadolu Efes artık prestij mücadelesi verecek. İlk sekiz şansları kalmadı ama ilk sekize kalan takımları onlar belirleyebilir.
‘’Fenerbahçe söktü aldı‘’
Fenerbahçe Doguş, son dönemde çok iyi oynamıyor. Bunda özellikle oyun kurucuların formsuz olmasının etkisi büyük. Wanamaker kaç maçtır çok etkisiz. Sloukas, geceyle gündüz gibi. Dixon, hala eski günlerinden çok uzak. Tribünler de eski coşkusunda değil. Bu şartlara rağmen sıralama açısından çok kritik bir maçı kazandı Fenerbahçe Doğuş. Panathinaikos, ligin en iyi üçlük atan takımlarından biri. 4 ve 5 numaralarından bile dış isabet bulabiliyorlar. Dün de 28 üçlük, 27 ikilik şut denediler.
Hücum ritmi bozuluyor
Sarı-Lacivertliler ise hem içeriyi, hem de dışarıyı oldukça iyi savundu. Savunmayla gelen bir galibiyet daha oldu. Fenerbahçe’de Wanamaker-Sloukas ikilisi yan yanayken, hücum ritmi bozuluyor. Dün de ikinci yarıdan itibaren bu ikili beraberdi, Panathinaikos bir anda öne fırladı. Kısalardan hiç verim alamayan Kanarya’da sakatlıktan çıkan Vesely’nin ekmeğini taştan çıkarması, girmeyen şutların ribaundunu alması, Thompson’un çember altında 7/8 isabet oranı ile oynaması galibiyetin anahtarı oldu. İlk üçlüğünü kaçıran Melli, vazgeçmeyip 4. denemede isabet bulurken, takım olarak 19 üçlükten sadece 5 basket atabilen Fenerbahçe açısından oldukça önemliydi.
Savaşan takım
4. periyotta taraftar da nihayet devreye girdi. Sonuç olarak iyi mücadele eden, savaşan bir takım vardı sahada. Kötü oynarken de, hele ki Panathinaikos gibi ligde 2. sırada bulunan bir takım karşısında kazanmak çok önemliydi. Fenerbahçe’nin önünde artık çok da zaman yok. Obradoviç, Wanamaker’ın bu takımın lideri olacağına inanıyor. Ama Obradoviç’ten daha çok Wanamaker’ın buna inanması gerekiyor.
‘’Son sözü Efes söyledi‘’
Türk basketbolunun en önemli coachlarından iki tanesi sezona işsiz başlamıştı. Yıllarca Efes’te beraber çalışan, ardından sırasıyla Galatasaray ve Anadolu Efes’i dönüşümlü çalıştıran Ergin Ataman ve Oktay Mahmuti, bir kez daha karşı karşıya gelmişti. Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi’ndeki derbi, Sarı-Kırmızılı ekip açısından biraz daha önem taşıyordu. Çok kötü bir yarım sezon geçiren, içi boşalmış, ruhu olmayan bir takım görüntüsündeki Galatasaray, Mahmudi yönetiminde ilk maçına çıkıyordu. Böyle bir takımı hemen ayağa kaldırmak zor, belki de imkansız ama Mahmudi, kısa zamanda birşeyler değiştirmeye çalıştı. Tahmin ettiğimiz gibi Hopson ve Renfroe gibi oyuncuların onun sisteminde yeri olmayacağı dün anlaşıldı.
Pes etmedi
Ataman, Euroleague’de geçen haftanın MVP’si Dragiç’i keserken, Douglas’a ilk beşte yer verdi. Maça enerjik başlayan Sarı-Kırmızılılar, kaptığı toplarla hızlı hücumlar buldu, geri koşamayan Efes karşısında periyodu 20-18 önde bitirdi. Efes, Motum-Brown ikilisi ile iki dört numaraya dönünce 10-0’lık seriyle devrede 40-37 öne geçti. İlk yarı 0/8 üçlük atan Efes, ikinci yarıya Birkan ve Simon’un üçlükleriyle başlayınca 15-0’lık farka ulaştı. Ama Galatasaray, geçmişin aksine pes etmeyen bir karakter ortaya koydu.
Dunston’ı tutamadılar
Taylor, Mehmet, Hardy ile oyuna tutundu, sürekli geri gelmeyi denedi. Bunu başardı da. 4. periyodun ortasında skor 61- 60 oldu Hendrix’in yokluğunda pota altı savunmasında büyük zaaf yaşayan Cim Bom, Dunston’ı durduramadı, oyunun genelinde daha iyi oynayan ve hak eden Anadolu Efes, salondan galip ayrıldı.
‘’Efes direniyor‘’
Anadolu Efes için artık her maç bir final. Perasoviç döneminde fazlasıyla cepten yiyen, iç sahada toplamda 6 yenilgi alan Lacivert- Beyazlılar’ın, yenilgiye tahammülü kalmadığı bir maçtı. Kızıl Yıldız, ligin en vasat takımı olmasına rağmen yine de 7 galibiyete ulaşmayı başarmıştı. Ataman döneminde sistemi de değiştiren Efes, son üç yıldır İstanbul’da kaybetmediği Belgrad ekibini, zaman zaman zorlansa da devirdi, ihtiyacı olan galibiyete ulaştı.
Galibiyet kadar Simon, Dragiç ve Motum’un harika oynayıp, özgüven kazanmaları da önemliydi. Ataman’lı dönemde büyük bir düşüş yaşayan Dragiç, hiç kaçırmadan 24 sayı, 3 ribaunt 4 asistle oynayıp, harika bir performans sergiledi. Tüm gözler yeni transfer Tony Douglas’taydı. NBA tecrübesi olan oyuncu, ikinci periyotta oyuna girdikten sonra fark Efes lehine açıldı. O da yüksek bir yüzdeyle oynayıp, 12 sayı ve 4 asistle katkı verirken, Euroleague sertliğinde savunma yapmasını öğrenmesi gerekecek. 22-21, 28-25, 27-25, 27- 24... Bunlar periyot skorları...
Efes, rahat kazanamadı belki ama bütün periyotlarda öndeydi. 40 dakika boyunca oyunu domine etti. Zorlandığı anlarda McCollum sahne aldı. O günündeyken, birebirde durdurulması imkansız bir oyuncu. Tam 7 faul aldı, Kızıl Yıldız potasına 20 sayı bıraktı. Efes’in şu an itibariyle Play-Off potası ile arasında 4 galibiyet fark var. Önünde de 13 maç. İşi tabii ki çok zor ama, 3 maçlık bir seri onlar için sezon sonunu çok heyecanlı bir hale getirebilir.
‘’Fener başladı Fener bitirdi‘’
Fenerbahçe Doğuş'ta Vesely, Nunnally ve Kalinic gibi önemli isimler yoktu belki ama 10 maçlık yenilgi serisinin ardından Panathinaikos ve Malaga'yı yenip toparlanma sürecine giren Valencia'da da Sastre, Vives ve Green gibi topa yön veren skorer oyuncular sakattı.
Zorlu geçmesi tahmin edilen bu deplasmana Fenerbahçe, inanılmaz başladı. Fenerbahçe tam 7 dakika 38 saniye sayı yemedi, Melli, Guduriç ve Thompson'un sayıları ile 15-0 öne geçti. Erken oluşan farklar her zaman tehlikelidir. Rakibin arayı kapaması için önünde çok uzun süre vardır ve bu fark önde olan takımı biraz rehavete sokar. Nitekim ikinci periyot itibariyle Wanamaker-Sloukas ikilisi oyuna girince Fenerbahçe'nin pas ritmi bozuldu. Sloukas, Wanamaker'la beraber oynarken adeta dibe vuruyor. Amerikalı da dün yılın en etkisiz performansını sergileyince oyunun başında girmeyen Valencia üçlükleri sayı oldu, 3. periyodun ortalarında ev sahibi 47-39 öne geçti.
Wanamaker çıkınca
Wanamaker kenara gelip direksiyonun başına Sloukas geçince işin rengi de değişti. O akıcı hücumlar tekrar başladı. Yunan guard 1 sayı ve 12 asistle double-double yaparken Vesely'nin yokluğunda fazla süre alan Ahmet, harikalar yarattı. Hele Dubljevic'i geçip yaptığı smaç görülmeye değerdi. Malli, bütün ağır yükü çekerken Guduriç ve Datome istikrarlı olarak skora katkı yapmaya devam etti. 3. periyodu 50-51 önde bitiren Sarı-Lacivertliler, son çeyrekte 29-17, 8 sayı geriye düştüğü andan itibaren de 41-20'lik bir seri yakalayıp iyi başladığı maçı daha da iyi bitirdi: 67-80
‘’Fenerbahçe'ye rahat yok‘’
İç sahada alınan 3 yenilgi, son şampiyon Fenerbahçe Doğuş’u biraz strese sokmuştu. Stres de özellikle hücumları olumsuz etkiledi. Maçın iki dönüm noktası vardı. Birincisi maça iyi başlayan Fenerbahçe, 18-12 öne geçtiğinde Martinez mola aldı. Bu sırada da son haftaların formda ismi Thompson kenara geldi.
Baskonia 10-0’lık seriyle 22-18 öne geçti, maçın geri kalanında da büyük bir kaos vardı. 28. dakikada ise ilk yarı hiç oynamayan James Nunnally sahayı boydan boya geçip smaç yaparken çembere tutunamadı, boynunun üstüne düşüp yürekleri ağzına getirdi. Potaya çok uzak zıplamıştı ve birşeylerin ters gideceğini hissetmiştim. Bütün salon buz kesti. Neyse ki Nunnally’nin bilinci salondan çıkarken yerine gelmişti. Kendisine Tanrı’dan acil şifalar diliyorum. Bu pozisyon sonrası tribünler ve Fenerbahçeli oyuncular adeta bir bütün oldu.
Nunnally için oynuyorlardı sanki. Fark bir anda 10 sayıya çıktı, Baskonia geri geldi ama Kanarya galibiyeti koparmayı başardı. Thompson her geçen gün daha konsantre oynuyor. Guduriç gösterişiz oynadı belki ama çaktırmadan 18 sayı üretti. İlk kez Euroleague’de bu kadar dakika alan Sinan’ın oyun kurucalar felaket oynarken takıma kattığı enerji, Sarı- Lacivertliler’in maça tutunmasını sağladı. Artık ilk sekiz yolunda her galibiyetin büyük önemi var. Kanarya, kazandı ama işler de çok yolunda gitmiyor.
Nunnally’nin yanı sıra Vesely ve Datome de sakatlandı. Kaliniç yok. Sloukas formsuz. Bobby Dixon hala eski gücünde değil. Ama Fenerbahçe’nin elinde halen çok değerli sağlıklı oyuncular ve Obradoviç var. Önemli olan kapağı bir şekilde Play-Off’a atmak. Orada herhangi bir takımın Obradoviç’in takımını 10 günde 3 kere yenme ihtimali oldukça zayıf.
‘’Efes, Atina'da dağıldı‘’
Ergin Ataman yönetiminde Brose Basket’i yenip ilk galibiyetini alan Anadolu Efes, bu yıl OAKA’da hiç kaybetmeyen Panathinaikos karşısına çıktı. Zaten zor bir deplasmandı. Üstüne üstlük McCollum’un sakatlığı, yeni transfer Tony Douglas’ın Amerika’dan geç gelmesi, Efes’te son maçını oynayan Josh Adams’a mahkum bırakmıştı. Tek oyun kurucu Adams, giderayak en iyi performansını sergiledi belki ama Efes savunması yağmur gibi gelen Panathinaikos üçlüklerine engel olamayınca, temsilcimiz salondan 90- 79 mağlup ayrıldı. Ataman yönetimindeki Efes, son üç resmi maçta rakipleri 60’lı sayılarda tutmayı başarmıştı ama özellikle ilk periyotta yapılan çok fazla top kaybı, rakibin yüksek yüzdeli üçlük atması, ekibimizin direncini de kırdı. Bir daha da toparlayamadı Anadolu Efes. İlk yarıda Denmon 3 dakika oynayıp 3/3 üçlük attı. Keza İstanbul’daki maçın yıldızı Calathes de devre bitmeden 3/3 üçlük isabeti ile oynadı.
Fark 16’ya çıkarken...
Soyunma odasına 47-33 geride giren Lacivert-Beyazlılar ise 9 üçlüğün sadece birinde isabet bulabilmişti. Panathinaikos fırtınası ikinci yarıda da devam etti. 4. periyodun başında fark 16’ya (78-62) çıkarken, Atina ekibi 12/18 üçlük, biz ise 11/19 serbest atış atmıştık. Onların üçlük yüzdesi, Efes’in 1 sayılık yüzdesinden daha iyiydi. Hal böyle oyunca farkı hiç tek hanelere indiremeyen Efes salondan 90-79 mağlup ayrıldı ve 16. maçında 12. yenilgisini aldı.
‘’Darüşşafaka ezdi geçti‘’
Eurocup Top 16’da iki iddialı Türk takımı aynı grupta yer almıştı. Grubun ilk maçında Galatasaray Odeabank ile Darüşşafaka Doğuş karşı karşıya geldi. İlk turda son 6 maçın 5’ini kazanıp, iddialı olacağını düşündüğümüz Galatasaray ile bizi fazlasıyla yanılttı. Dün, Darüşşafaka’ya bir dakika bile rakip olamadılar. Daçka’nın kazanması normal karşılanabilir belki ama kendileri bile bu kadar kolay olacağını tahmin etmemiştir. Darüşşafaka oyunun her alanında Galatasaray’a ezici bir üstünlük kurdu. Tam 3 oyuncu ‘double-double’ yaptı. Avrupa’daki bir maçta kolay kolay rastlanacak bir durum değildi bu. Sahanın yıldızı Johnson 28 sayı-12 ribaunt, Michael Eric 11 sayı-10 ribaunt, Sant Ross da 15 sayı ve 10 ribauntla oynadı. Galatasaray ise özellikle ikinci yarıdan itibaren seyretmeye devam etti. Ribauntlardaki 46’ya 23’lük fark, aradaki mücadele farkını da yansıtıyor.
Özensiz, duyarsız, dağınık!
İlk tur grubunu harika oynayan ve lider bitiren David Blatt’in takımı, bir ara 23 sayı öne geçtiği maçı 84-65 kazanıp, Top 16’da da önemli işler yapacağını gösterdi. Erman Kunter’in Galatasaray’ı ise özensiz, duyarsız, dağınık bir görüntüdeydi. Oyuncuların sahadaki duruşları, vücut dilleri ilerisi karamsar düşünmemize neden oldu. Sarı-Kırmızılılar, ilk turda da yaptığı atakla bizleri şaşırtmıştı ama bu kez rakipler Gran Canaria, Alba Berlin ve Darüşşafaka... Bu tip mucizeler bu seviyelerde biraz zor olur.









































