Arama

Popüler aramalar

‘’Ali böyle istedi‘’

Fenerbahçe Doğuş, geçen yıl olduğu gibi Play-Off’a doğru formunu yükseltiyor. Coach Obradoviç yıllardır çalıştırdığı bütün takımlarda bunu çok iyi ayarlayabiliyor. Zaten onun farklarından biri de bu. Kızılyıldız’ın iddiası kalmamıştı, Fenerbahçe çok ama çok zorlu bir fikstürden geçiyordu belki ama Belgrad’da bu kadar kolay kazanmak, herkesin yapabileceği bir iş değil.

Eski Kızılyıldız’lı Kaliniç ve Guduriç’e maç öncesi ödül verilirken, bu ikili ve son haftalarda fazla dakika alamayan Ali Muhammed ilk beşte başladı. Ali, daha oyunun başında 3 üçlük bulunca, skor 20-9 oldu, Fenerbahçe rakibine bir daha yakalanmadı. Real Madrid deplasmanında da müthiş bir üçlük yüzdesi ile oynayan Sarı-Lacivertliler, dün 3. çeyrek bittiğinde tam 13 üçlük bulmuştu.

Fark 26’ya çıktıktan sonra...

Ali 7/10, Guduriç 3/4, Wanamaker 1/1, Melli 1/1, Kaliniç 1/4, Sloukas da 1/3 ile üçlük attı. Fark 26’ya çıktıktan sonra (62-36), Fenerbahçe’nin oyun konsantrasyonu da düştü. Kızılyıldız, kalan bölümlerde çaba gösterip, 13 sayıya kadar yaklaşsa da, Fenerbahçe salondan 80-63 galip ayrıldı ve normal sezonun bitimine 2 maç kala ilk dördü, yani Play-Off’ta saha avantajını garantiledi.

23 Mart 2018, Cuma 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Daçka mucizesi‘’

Son yılların en müthiş maçlarından birini izledik Volkwagen Arena’da... Yarı finale gelene kadar 15’er maç kazanıp sadece 3 kez yenilen Darüşşafaka ve Bayern Münih’in mücadelesi nefesleri kesti, son sözü 23 sayıdan gelen temsilcimiz söyledi... Daçka maça o kadar tutuk başladı ki, ne hücumda, ne savunmada hiçbir varlık gösteremedi. Bu yılın en formda takımlarından Bayern Münih, Cunningham ve Redding’in basketleri ile öne geçti ve farkı giderek açmaya başladı.

Çaresiz kaldılar

İlk periyot 25-11 sona erdikten sonra, konuk ekip 19. dakikada tam 23 sayılık farka ulaştı: 47-24. Devre 47-30 sona erdikten sonra Darüşşafaka, ikinci yarıda salona bambaşka bir kimliğe bürünüp döndü. Doğuş, savunmada takıma enerji katarken, Bayern’in bütün hücum organizasyonu bozuldu. Wilbekin ve Johnson’la iğneyle tünel kazar gibi, sabırla ve adım adım gelmeye başladı Yeşil-Siyahlılar. Bayern, kazanıp saha avantajını eline geçirmek için büyük gayret gösterirken, Darüşşafaka’nın olağanüstü savunması karşısında çaresiz kaldılar. Michael Eric de pota altında skor üretirken periyot 63-58 sona erdi.

Son iki maç!

Darüşşafaka’nın 4. periyotta umutlanmaması için hiçbir neden yoktu. Nitekim savunma konsantrasyonu devam etti. Aynı sertliği Bayern de gösterdi. Kimse kolay basket bulamıyordu ama son saniyede Kidd’in üçlüğü Daçka’ya 76-74’lük zaferi getirdi. Temsilcimiz kalan iki maçtan birini daha kazandığı takdirde tarihinde ilk kez finale kalma başarısı gösterecek.

21 Mart 2018, Çarşamba 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Fener'e rakip yok!‘’

Kanarya, CSKA maçının üzerinden 48 saat geçmeden Tahincioğlu Süper Ligi’nde çıktığı zorlu Darüşşafaka mücadelesini kazandı. Sarı-Lacivertliler yaptığı iyi savunma ile sonuca gitti, ligde son 15 maçta14. zaferine uzandı.

Son bir ayın belki de en formda iki takımı, salı günü oynayacakları kritik mücadeleler öncesi Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi’nde karşı karşıya geldi. Blatt yönetimindeki Darüşşafaka, Eurocup’ta final öncesi son engelde. Fenerbahçe Doğuş ise normal sezon biterken, ilk 4 içindeki yerini korumak istiyor. CSKA derbisinin üzerinden 48 saat geçmeden, çok zor bir lig maçına çıktılar. Beklenildiği üzere son derece sert ama güzel bir basketbol vardı sahada...

Wilbekin etkisizdi

Darüşşafaka, direnmeye çalıştı ama onlar biraz Wilkebın’in eline bakıyor. Genelde Fenerbahçe maçlarını çok iyi oynayan Wilbekin’in aklı biraz Bayern maçındaydı sanki. Onun etkisiz gününde hücumda organize olmayı başaramadılar. Bunda Fenerbahçe’nin konsantre ve Euroleague ayarında yaptığı savunmanın payı da büyüktü. Sarı- Lacivertliler’de dünün kahramanı Datome ve Ahmet oldu. İtalyan forvet kritik üçlüklerde yüksek yüzde bulurken, Thompson’un dışarıda olduğu maçta sorumluluk alan Ahmet, 7 sayı, 8 ribaunt, 2 asist ve 2 de blokla oynadı. CSKA maçında hiç dakika alamadı ama kendini fizik ve mental olarak sürekli hazır tutması, eminim Obradoviç’i de çok mutlu ediyor.

19 Mart 2018, Pazartesi 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Üzmeyen mağlubiyet‘’

Son iki şampiyonunun karşı karşıya geldiği mücadele beklenildiği üzere başa baş, kıran kırana son derece keyifli geçti. Son saniye yenilgisine rağmen Fenerbahçe Doğuş taraftarının çoğu bence mutlu ayrıldı tribünden. Ya da çok üzülmediler. Sonuç çok fazla önem taşımıyordu ama şampiyonluğun en büyük iki favorisinin mücadelesinde kazanmak, varolan özgüveni biraz daha artıracaktı. Nitekim maç içinde bir çok değişken vardı. İki takım sürekli önlemlerini ve hamlelerini değiştirdi. Son sözü ise Euroleague’in Top 5 oyuncularından biri olan De Colo söyledi.

Savunma belki biraz daha yakın durabilirdi De Colo’ya ama bu kez de vurup geçebilirdi. O pozisyonda kaçırmasını beklemekten çok fazla bir şey de yapılamazdı belki...

7 CSKA 8 top kaybı yaparken, Fenerbahçe’nin 18 top kaybı yapması bu kadar yakın geçen maçta takıma fazlasıyla zarar verdi.

Gecenin sorusu

Obradoviç ikinci yarıda rakip savunmayı çözdü Vesely’i çok iyi kullandırdı ama 4. periyoda neden oyun kurucusuz başladı, anlamak mümkün değildi. Nitekim 1.45 saniyede CSKA 7-0’lık seriyle ritmi lehine çevirdi. Eldeki maç, rakibe gidiverdi.

Maçın starı

De Colo maçı aldı ama Hig gin sen kritik anlarda takımını öndetutan isimdi. Karşısında kim olursa olsun geçip güçlü bir şekilde potaya gidip, her seferinde istediğini aldı.

Maçın olayı

Vorontsevitch şutu olan bir 4 numara. Ama böylesine bir maçta 5/5 üçlük atması kendi ve takımı adına büyük olaydı.

Kısa mesaj

Mesajı aslında iki takım birden verdi. Dünkü oyun, müthiş savunmalara rağmen bulunan basketler ile Avrupa'ya 'finali yine biz oynarız' mesajını verdiler.

17 Mart 2018, Cumartesi 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Yılın maçı‘’

Euroleague’de normal sezonda 26. hafta dev bir maça sahne olacak. İki şampiyonluk adayı, son yıllarda büyük rekabet içinde olan iki takım, karşı karşıya gelecek. Gerek CSKA, gerekse Fenerbahçe Doğuş ilk dört sırayı, yani Play-Off’ta saha avantajını eline geçirdi. Puan olarak çok fazla anlam ifade etmeyen ama yaklaşan Final-Four öncesi, iki takımın verecekleri mesaj açısından önem taşıyan bir maç. Sonuçta, 4 ve 8. takımlar da belirlenmedi. Aşağı yukarı güç olarak birbirine yakın takımlarla eşleşilecek. O yüzden, iki takım da saha avantajını eline geçirdiği için, bu maçtan kazanmak kadar keyif almaya çalışacaklardır.

Kanarya 3 maçtır kazanıyor

Fenerbahçe Doğuş, Berlin’de uzatmada kaybettikleri finalden sonra rakibini son üç maçtır yeniyor. CSKA’ya büyük üstünlük kurmuş durumdalar. Galibiyet, hem prestij, hem de psikolojik üstünlüğün devam etmesi anlamı taşıyacak. İki takım da sezon içinde sakatlık sorunları yaşadı ama şu an tamamen sağlıklı durumdulara. Özellikle Fenerbahçe Doğuş’ta Kaliniç’in dönmesi, Obradoviç’in elini rahatlattı. Geçen yılki şampiyonlukta büyük pay sahibi olan Sırp forvet, hücumda bir çok pozisyonda oynayabiliyor, ribauntlara katkı veriyor ve savunmada da hem uzun, hem de kısa oyuncuları tutabiliyor. Zaten onun dönmesinden sonra Real Madrid ve CSKA galibiyetleri geldi, uzunların yükü de hafifledi. CSKA’da iki pivot Othello Hunter ile Kyle Hines geri döndü. Sezon başından bu yana sakat olan Westermann da form tutmaya başladı. Rus ekibinin Rudd transferiyle hem uzun, hem de kısa rotasyonu iyice genişledi.

Fenerbahçe tempoyu düşürmeye çalışacak

İki dev takımın mücadelesinde, farkı biraz da coachlar yaratacak. Obradoviç, bu derbilerde çırağı İtoudis’e üstünlük sağlamış durumda. CSKA, Rodriguez, De Colo, Higgins gibi kısaları ile rakiplerine üstünlük sağlamaya çalışan bir takım. Müthiş bir guard rotasyonları var. Fenerbahçe’nin guardları ise sezon başından beri istikrar yakalayamadı. Bazen çok iyi, bazen çok kötü oynuyorlar. Obradoviç, bu tip maçlarda rakibi durdurmayı başarıyor. Ne Real, ne de CSKA Fenerbahçe karşısında normal istatistiklerine ulaşamıyor. Geçen yıl da Ülker Arena’daki maç 77-71 bitmişti. Ortalama 90’ın üzerinde atan CSKA, 71’de kalmıştı. Yine benzer bir senaryo bizi bekleyecek. Sarı-Lacivertliler, skoru ne kadar düşürürse, kazanma şansı o kadar artacak.

Euroleague’den Javor sürprizi

Bu şartlarda iki takım da maça çok fazla konsantre olmuş durumda. Biletler de çıktığı gibi bitti ve Ülker Arena bugün tam kapasite olacak. Bu maçın taraftar açısından bir başka önemi de, hakemin Sloven Damir Javor olması. Berlin’deki finalin kaybedilmesinde başsorumlu olarak görülen, o günden bu yana Ülker Arena’da maç yönetmeyen Javor, ilk kez Fenerbahçe taraftarının karşısına çıkacak. Şimdiden tepkiler yükselmeye başladı. Onun açısından da zor bir maç olacak.

16 Mart 2018, Cuma 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Obradoviç ve Kaliniç‘’

Jasikevicius yönetimindeki Zalgiris, 17 yıl sonra Play-Off’a kalmak üzere, üstüne üstlük dünkü yenilgiye rağmen ilk 4 mücadelesi veriyor. Fenerbahçe Doğuş, geçen haftaki Real Madrid galibiyetinden sonra saha avantajını büyük olasılıkla almıştı. Litvanya ekibi için çok daha fazla anlam taşıyan bir maçtı. Nitekim maça çok iyi çalışmışlar. Hücumları takır takır işledi. 5/5 saha içi, 8/8 serbest atış isabet oranı ile maça başlayıp, 18-7 öne geçtiler. Fenerbahçe ise hiçbir hücumu durduramazken, bir çok yanlış şut tercihinde bulunuyordu. Fark bir ara 12’ye çıktı ama Kanarya, bu kadar kötü oyuna rağmen, oyunun içinde kalmanın mükafatanı ikinci yarıda gördü. Obradoviç sürekli doğru beşi bulmak için denedi durdu. Sonunda buldu da. İki oyun kurucunun felaket oynadığı 4. periyoda kadar Melli, Thompson ve Vesely, takımı ayakta tutmayı başardı. Son çeyrekte ise Sloukas kendine geldi. Kaliniç ‘ben bu zamanların oyuncusuyum’ dedi bir kez daha. Datome de sorumluluk almaya devam etti. Fenerbahçe bu galibiyetle matematiksel olarak Play-Off’u, gerçekte de ilk 4’ü garantiledi. Yolun sonunda bir Final-Four daha görünüyor.

Gecenin sorusu

Maçı kim kazandı? Bence Obradoviç. Bu yıl Fenerbahçe bir kez daha şampiyon olursa, bu Obradoviç’e yazılır. Geçen yıl Bogdanoviç veya Udoh diyenler olabilir ama bu sezon, tamamen takım oyunuyla buralara geldiler.

Maçın starı

Tartışmasız Kaliniç. Sezonun büyük bölümünü sakat geçirdi ama karar anlarında geçen yılki gibi yine büyük işler yaptı. Böyle bir deplasmanda 12 sayı, 6 asist, 2 de top çalma. Daha ne yapsın?

Maçın olayı

Maçın olayı Zor deplasmanda 25 kere çizgiye gitmek büyük olay. 25’ini de sayıya çevirmek daha da büyük...

Kısa mesaj

Mesajı Fenerbahçe Doğuş verdi tüm rakiplerine... Önce Real Madrdi, ardından da Zalgiris'i deplasmanda yendi. Haftaya da CSKA var. Sıradaki gelsin...

10 Mart 2018, Cumartesi 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Ahmet'ten sevgilerle‘’

Real Madrid maçının üstünden 48 saat geçmeden Galatasaray Odeabank derbisine çıkan Fenerbahçe Doğuş, rakibini doğum gününde 21 sayı ve 9 ribauntla oynayan Ahmet’in müthiş performansı ile 80-60 mağlup etti ve ligde liderliğini sürdürdü

Fenerbahçe, Real Madrid’le İspanya’da oynadıktan sonra dün sabah İstanbul’a gelmiş, biraz uyuduktan sonra derbiye çıkmıştı. Bu tip maçlarda, yani 48 saat geçmeden oynanan karşılaşmalarda az süre oyuncuların fark yaratması gerekiyor. Dün de bu farkı Ahmet Düverioğlu yarattı. Sezon başından bu yana istikrarlı bir gelişme gösteren Ahmet, Thompson’un tribünde olduğu, Vesely’nin de oyunun içine giremediği derbide, 9/11 saha içi isabetiyle 21 sayı, 9 ribauntla oynadı, 2 de blok yapıp, Obradoviç’e bile kendini saygıyla selamlattı. Bu performansı 25. yaşına girdiği doğum gününde, hem de ezeli rakip Galatasaray’a karşı sergilemesi de onun için daha da anlamlı oldu.

Hiç taviz vermediler

Oktay Mahmuti yönetiminde daha dirençli bir takım haline gelen Galatasaray, gücü oranında mücadele etti, 35 dakika maçın içinde kaldı belki ama kapasiteleri bu kadar. Zaman zaman farkı 2 ve 4’e kadar indirdiler ama, böyle maçlarda sadece mücadele etmek yetmiyor. Summers, Juskevicius, Renfroe ve Taylor gibi skor adamları ortalıkta olmayınca, 60 sayıda kaldılar. Fenerbahçe, yorgun olmasına rağmen savunmadan hiç taviz vermedi. 40 dakika boyunca konsantre oynadılar. Sahanın yıldızı, Ahmet’e, Datome eşlik ederken, kenardan gelen Sinan 13 dakikada, 5 asist ve 4 sayıyla, eski takımına öldürücü darbeyi vuran isim oldu.

05 Mart 2018, Pazartesi 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Müthiş Rövanş‘’

Fenerbahçe'nin Madrid'de alışılagelmiş zaferlerinden birin daha izledik. Obradoviç'in, Laso'ya karşı nasıl kolay üstünlük sağladığını gördük bir kez daha. Real Madrid, tempolu oynayan, koşan, açık alanı seven bir takım. Fenerbahçe ise Madrid'de hiçbir zaman rakibin oyunun kabul etmiyor, kendi bildiğini oynuyor. Dün de maça çok iyi savunma stratejisi ile 12-2 başladılar. Ama hakemlerin ucuz düdükleri, Real'in çizgiden sayı bulmasını sağladı. Madrid, ilk yarı ürettiği 45 sayının 21'ini serbest atıştan bulmuştu. Tam 24 kez faul çizgisine gittiler, Fenerbahçe ise sadece 10. Buna karşın müthiş üçlük yüzdesi Sarı-Lacivertliler'i oyunda tuttu. Ahmet, Vesely faul problemine girip kenara gelmek korunda kalırken, Obradoviç ikinci yarıda 4 kısalı sisteme döndü. Kaliniç ve Datome 4 numarada harika işler yaptı. Sloukas, Datome ve Nunnally'nin üçlükleri ile Kanarya üstünlüğü ele alırken, fauller normale dönünce Real Madrid de çizgiye gelemedi. İkinci yarıdaki savunma stratejisi Fenerbahçe'ye hem rövanşı, hem de Play-Off'ta saha avantajını müjdeledi. 5. sıra ile galibiyet farkı 3'e çıkarken, bundan sonra ekibimizin ilk 4'ten aşağı inmesi için mucize gerekecek.

03 Mart 2018, Cumartesi 06:00
YAZININ DEVAMI