‘’Bekle-gör‘’
Sow’un deparı süper, düşüncesi harika ama vuruşu bir çuval incir.. Emrullah’ın topa attığı Osmanlı tokadı olmasa ilk yarı golsüz bitecek. Neyin tedirginliği anlamak mümkün değil. Ligde transfere ihtiyacı olmayan tek takım Fenerbahçe. Peki bu kötü oyun niye? Kanarya’da topu en iyi kullanan oyuncu Emre’nin yerine savunma yönü daha iyi olan Selçuk oyuna giriyor. Fenerbahçe’nin skoru korumak için tek düşüncesi savunmak olmamalı. Topa sahip olarak da pekala skoru koruyabilir. Emre topun Fenerbahçe’de kalmasını sağlar. Skorun da sağlamasını yapar. Önde olan bir takımda Belözoğlu oyundan çıkmaz. Ama hocan yıllardır savunuyor. Fazla bir şey bekleme..
Üzücü olan...
Sow’un pozisyonunda ofsayt bayrağı gecikince Bal-Kes oyuncuları ve trübünler isyanda. Oysa yan hakemlere bekle-gör denildi. Ofsayt pozisyonundaki oyuncu topa dokununcaya kadar bayrak kaldırmıyacaklar. Son derece doğru bir uygulama ama nerede sabırlıyız ki saha da olalım. Üzücü olan oyun kurallarından bu kadar habersiz olmamız. Balıkesirspor için yazacak fazla bir şey yok. Keşke sezon başında aldıkları oyuncuların istatistiklerine bir göz atsalardı..
‘’Piyade‘’
Atiba’nın stoperlerin arasına girip top alması doğru. Ancak beklerin, yerlerini stoperlere bırakıp öne çıkmaları lazım. Serdar çıkamıyor çünkü Gökhan hep çizgide. İçeriye girip alanını Serdar’a boşaltması lazım. Töre’nin bu pozisyon bilgisizliği Kartal’ın sağ kanadını kırıyor. Diğer kanatta Kerim’in içeriye girmesine rağmen İsmail öne çıkmıyor. Dolayısıyla Beşiktaş kanatsız. Orta olmayınca pozisyon da yok. Orta saha oyuncuları geri gelip top aldıklarından, Beşiktaş’ın göbekten hücum etme yükü Sosa’nın sırtında. Pas desteği de olamayınca bu yük çok ağır. İyi ki Sosa pozisyon yaratmakta usta. Önünde de doğru yere koşan ve bitirici Demba Ba olunca temposuz maç bir anda Beşiktaş lehine 2-0 oldu.
Tek yaptığı şey...
Kerim’in toplu topsuz hareketliliği büyük kazanç. Ama Gökhan için aynı şeyi söylemek mümkün değil. Topsuz olarak yaptığı pozitif bir şey yok. Topla yaptığı şeyler de sınırlı. Tek yaptığı içeriye kat edip şut atmak. Bazen bu çocuk topçu değil piyade olsaydı diyorum. Silahlara da meraklı zaten. Karabükspor’un acil bir araya gelmesi lazım. Sezona erken başlamanın verdiği bıkkınlık çok bariz. Attıkları gol Ersan’ın hediyesi. İsmail’in ikramlarını da geri çevirmeseler puan almaları içten bile değildi. Ama bu oyunla Karabükspor’un işi zor.
Kırmızı doğru
Mustafa’ya gösterilen kırmızı kart doğru. Sinirlerine hakim olması lazım. Öfkeyle kalkan kulübede oturur. İsmail’in sol bekte oynadığı en iyi maç, jübilesi olacak. 15 dakika sahada kalacağından hata yapma şansı az. Pozisyon alması zayıf, kademelerde eksik, vücudunu kullanmada beceriksiz. Bu evladımızı sağ bekte de oynattık. Allah taksiratımızı affetsin.
‘’Hakemin keyfinin kahyası‘’
Fenerbahçe’nin rakip alanda baskı yapması doğru. Çünkü ülkemizde birçok takımın geriden oyun kurmaya yönelik fikir ve çalışması yok. Yanlış olan Fener forvetleri önde baskı yaparken Bekir ve Kadlec’in aldığı pozisyon. Ve bek’lerin bu ikiliyi yalnız bırakması. Ömer Şişmanoğlu ilk deparında dönüp geriye bakmasa kaleciyle karşı karşıya kalacak. Arkadan gelen adam Usain Bolt değil ki,
Bekir İrtegün. Vedalaş rakiple, kalk depara, at golünü.
Nitekim bir sonraki pozisyonda arkasına bakmadan attığı depar Ömer’i, Volkan’la yüz yüze bıraktı. Sadece Ömer değil, Fenerbahçe defansının arkasına koşan herkes Volkan’la burun buruna kalıyor. Allah’tan Volkan burnundan kıl aldırmıyor, yoksa fark olacak.
Sow’un kanattaki performansından memnun olmayan İsmail hoca, Emenike’yi sola çekmiş. Bu düşünce Sow’u bir kaç pozisyona soktu. Ama netice penaltıdan. Sow’u kazanmak için Emenike’yi rakip kaleden uzaklaştırmak ne kadar doğru, tartışılır. Meireles’in füzesinde EsEs’in defansı Matrix. Emre’nin şutunda ise kaleci Boffin’in hayat veren dokunuşu var.
Erkan’ın zengin oyunu babadan miras. Genlerinde teknik, yetenek ve futbol zekası var. Ona kalansa sahip olduklarını sergilemek. Webo ise anadan doğma golcü. Bu adama süt değil gol emzirmişler. Gol’e doymak bilmiyor. Emre’nin tecrübesi arttıkça sükûneti azalıyor. Her hakeme laf yetiştirmenin ne anlamı var. Bayrak onlarda, düdük onlarda, kart onlarda. Haklı olsan ne yazar.
Çok keyifli bir maç seyrettik. Muhteşem goller, harika şutlar ve karşılıklı birçok pozisyon. Maçın keyfini kaçıransa Hakemin penaltı kararıydı.
‘’Geveze Atiba‘’
Milli maç arasının üstüne bir hafta da ligini erteleyen komşuda, takımların futbola olan motivasyonlarının düşmesi doğal. Ağır zemin pas alışverişlerini de zayıflflatıyor. Demba Ba’nın golü de erken gelince Asteras’ta kepenkler indi. Siesta başladı. Topu koşturarak güle oynaya farka gidebilirdik. Ama ne mümkün. Atiba’nın çenesi düşüp oyundan atılınca rakip canlandı. Bu sorumsuzluğun cezası ağır olmalı. Yere göğe sığdıramadığımız Atiba’nın bu vurdumduymaz davranışının izahı yok. Bu mevkide Necip’i de hazır tutmak lazım. Çocuk hiç değilse kendi mevkisinde oynamış olur. Orta sahada da rekabet
artar. Hiç kimsenin vazgeçilmez olmadığınıda unutmamış oluruz. Gökhan, Demba Ba’ya attığı gol pasını bu maç için yeterli görüp herkesi çalımlama sevdasında. Enerji kaybının üstüne bir de sakatlanma riski. Bu takımın sana ihtiyacı var Gökhan. Harcama kendini. Kerim Frei’ın kanatlardaki rekabeti artırması güzel. Ama oyundan çıkan ya da yedek kalan hep Olcay olmamalı. Hele 2-0 ‘ı yakalayıp
skoru koruması gereken bir takımda bek’ine de yardımı unutmayan Olcay oyunda kalmalıydı. Sosa fiziki olarak hazır değil. Ağır zemin oyununu etkiliyor. Kondisyonuna takviye yapılmalı. Serdar’ın performansı her maçta artıyor. Bindirmelerini sonlandırmaya başladı. Gökhan’ın içeri kat edişlerinde yapılan bu bindirmeler Kartal’ı uçurur. Şut atmayı da unuttuk bu aralar. Kazanmakta zorlanıyoruz.
Kolay maçı zora soktuk. Ama istediğimizi aldık. Tottenham maçını kazanmak lazım. Bu grubun liderliği Beşiktaş’a yakışır..
‘’Dilimiz yandı‘’
Bu nasıl rotasyon. Bruma, Trabzon maçında 18 kişilik kadroda yok, bu maçta ilk 11’de. İlk 11’deki Koray ise bugün 18’de yok. Yedek kulübesi neye mi yarar? Oynatmadığın bir oyuncuyu hazırlamak için önce kulübeye alırsın, uygun zamanda da sahaya sürersin. Kötü oynayanı da önce klübeye çeker, sonra tribüne yollarsın.
Pas yok, şut yok, pozisyon yok
Hedefi galibiyet olan Cim Bom’un ilk yarıda kazanmak adına yaptığı hiçbir şey yok. Pas yok, şut yok, pozisyon yok. Oyunun hakimiyeti tamamen rakipte. Melo, Selçuk ikilisine Hamit de içeriye girerek destek verdi. Ama tecrübe abidesi bu üçlünün önlerindeki Sneijder ve Bruma’ya yaptıkları öne servisleri hep eksik. Son paslar, gollük ortalar olmayınca netice yine hüsran. Bruma’nın içeri katedişlerinde Telles’in yaptığı bindirmeler Galatasaray adına dikkat çeken en önemli atak varyasyonları. Ama ceza sahasında Burak’tan başka bir Sarı-Kırmızılı yok.
Susalım artık, çünkü...
Tarık ve Telles’in defansif zaafları her üst düzey maçta başa bela. Ne birebir de ne de ters kademede o mevkilerin gereklerini yerine getiremediler. Bu da rakip adına kanatlardan geliştirilen bir sürü pozisyon demek. Tabii ki Chedjou ve Semih’in her pozisyonu savuşturması mümkün değil. Aslında bu ikili orta sahalarından da ihtiyaçları olan desteği alamadılar. Tablo ortada. 5 maçta yenilen 15 gol. Defans kötü de forvetler iyi mi! Grupta attıkları gol sayısı maç başına 1 bile değil. Gördüğümüz kartlar skordan da üzücü. İkili mücadeleden değil hep itirazdan ve jestlerden kart görmüşüz. Ne Yabancı dilimiz var, ne de futbolun dilini konuşuyoruz. Susalım artık, çünkü konuşacak bir şeyimiz kalmadı...
‘’Kardeş payı‘’
Oyunun başında geriye düşmüşsün. Gole ihtiyacın var. Kalkıp Türkiye’nin ofansta en iyi bekini oyundan alıyorsun. Sebepse arkasına adam kaçırıyormuş. Bırak arkasına adam kaçırmayı altına dahi kaçırsa, tuvalet için bile Caner oyundan çıkmaz. Duran durmayan, elde ayakta ne kadar top varsa bu çocuk kullanabiliyor. Eliyle uzun taç, ayağının içiyle kesme frikik, bindirip şut, çizgiye indirip orta yapıyor. Bu kadar pozitif özellik hangi ‘bek’te var?
Erken gol oyuna şekil verdi
Fenerbahçe bastıracak, kapanan Bursaspor ise kontrada ikinci golü arayacak. Yeşil-Beyazlılar’da Josue ve Belluschi gibi iki oyuncu var ki kontra oynamak için müthişler. Çabuk düşünüp attıkları öldürücü paslarla takımlarını istediklerinde pozisyona sokuyorlar. Volkan bu gece formda. İki ‘bek’le bile oynasan tutmak imkansız. Kuyt’ın ortası ağlarla buluşunca oyun yeniden başladı. Şimdi avantaj Fenerbahçe’de. Kapanmayan bir defansı hallaç pamuğu gibi dağıtabilecek, Emenike sahne alacak. Etkisiz Diego’nun yerine oyuna giren Sow’un defans arkası koşularını da nutmamak lazım. Bir de onları topla buluşturacak yetenek sahada olsa. Yani Emre Belözoğlu 84. dakikaya kadar bekletilmese... Afrika kaplanları sahada ama terbiyeci yok.
Hollandalı farklı
Kuyt’ın çalışkanlığı Fenerbahçe’nin kanatlarını aktif hale getiriyor. İkinci yarıda canlanan Hollandalı ile Fenerbahçe atakları çok yönlü. Hem ortadan hem her iki kanattan pozisyon yaratabiliyor. Haftayı harika bir maçla kapattık. İkili mücadelelerdeki agresiflik, yüksek tempo, kaçırılan bir sürü pozisyon. Volkan Şen’i, Josue’yi, Kuyt ve Emenike’yi seyretmeye doyamadık. Bu maçın adı kardeş payı. Payını kardeşine verense Bursaspor.
‘’Ömür boyu Demba Ba!‘’
Stoperler kale çizgisinden top çıkarmaya bayılırlar. Tribünlerin gol diye ayağa kalktığı topu önlemekten daha güzel ne olabilir ki? Sağ bek testini geçemediği için, stoperde ne yapacağı merak edilen Necip, Tunay’ın köşeye giden topunu kafayla çıkarınca stoper sınavını geçiverdi. Rakipteyse bu sınavı geçemeyen bir oyuncu var. Genç Mert’in ceza sahası içerisinde yapmaması gereken müdahalelerdeki ısrarı Beşiktaş’a en büyük ikram. Sosa’yı düşürüşü inandırıcı gözükmedi ama, Ersan’a yaptığı el hareketi bariz penaltı. Kasımpaşalı futbolcuların hakeme itirazı ise garip. Bu itirazlara hakemin gösterdiği kartlar da çok doğruydu.
Her geçen gün artıyor
Sosa’nın Beşiktaş’a katkısı her geçen gün artıyor. Düşündüğü her şeyi yapabilmesi Beşiktaş’a birçok pozisyon kazandırıyor. Kazandırmaya da devam edecek. Çünkü Sosa’nın çok göze batmayan iyi oyununda bir istikrar var. Kötü oynadığı maç yok gibi. Demba Ba’ya ömür boyu kontrat teklif etmek lazım. Demde De oluncaya kadar oynasın. Penaltı vuruşundaki ustalığı, ikinci gol öncesinde kendini off-side pozisyonundan çıkarışı ders olarak gösterilmeli.
O hala alışmadı...
Motta’da inanılmaz bir düşüş var. Top kaybetmesine biz alıştık ama o alışmadı. Kendini de kaybediyor. Sarı kart gördüğü pozisyonun hemen ardından yaptığı müdahalede ikinci sarıyı görmemesi hakemin insafı. Oyunun hemen başı olmasa Özgür Yankaya’nın Motta’yı oyundan atması işten bile değil.
En önemli aday yapıyor
Futbol adına keyifli bir maç olmadı. Rakibin hatalarını değerlendiren Beşiktaş maçın galibi. Her geçen gün artan tecrübesi, Kartal’ı şampiyonluğun en önemli adayı yapıyor. Ayrıntılara dikkat. Kasımpaşa’nın ise temposunu arttırması ve bireysel yetenekleriyle yetinmeyip takım gibi oynaması lazım. İbre aşağıyı gösteriyor.
‘’Galatasaray'daki enflasyon‘’
Trabzonspor’un hocası yeni. Kadroda rotasyon olur, daha önce şans bulamayan oyuncular fırsat bulur diye düşündük. Ama ilk 11’lerdeki sürprizler her zaman olduğu gibi Prandelli’den. Semih ve Sneijder’i ilk 11’de göremeyince gözümüz doğal olarak yedek kulübesine kaydı. Aman Allah’ım! Yedek kulübesi değil yedek şatosu.
Milli takımında oynamayan oyuncu yok. Yorgunlar mı, argınlar mı, yoksa hocayla dargınlar mı, anlamak mümkün değil. Üç değişiklik hakkını kullandığında bile kulübede maçı tamamlayan dört milli oyuncu var. Bunun adı milli oyuncu enflasyonu.
Fırtına gibiler
Sabri’nin özgüveninin artması Galatasaray için hayırlı mı, değil mi tartışılır. Banko adam olduğunda bu oyuncunun topa ve hakeme karşı hareketleri değişiyor. Topla olduğu yerde dönmeler, boş adam varken pas vermemeler, hakemlere yapılan itiraz ve jestler gırla.
Takımına dönmesine herkes sevindi. Keşke kötü alışkanlıklarını bırakıp da dönseydi de ülkenin en iyi sağ beki olabileceğini herkese gösterseydi. Sevgili Sabri, taşırma artık şu sabrı. Konstant ilk yunan hükümdarıKonstantin gibi. Takımının bütün pas organizasyonuna hükmediyor. Dar alanda yaptığı paslar ve topu rakibinden kaçıran driplingleri takımı için aspirin. Mehmet Ekici bir diğer ilaç. Üç pasta bir tok karnına al, oyun kurma derdin kalmasın.
Yusuf’un driplingleri ise rakibi bitiriyor. Ersun Hoca Salih’e kızmakta ve oyundan almakta son derece haklı. Gereksiz yaptığı uzun paslar ve agresivite takımı için zararlı. Yararlı olanı ise Medjani fazlasıyla yapıyor. Defanstaki kusursuz oyununa duran toplardaki önsezi ve bitirici vuruşlarını ekledi. Cimbom’u da
Hack’ledi..