Arama

Popüler aramalar

‘’Quaresma yine atmalıydı‘’

Yıldız futbolcuların farklı bir egoları vardır. Onların mutluluğu arayış şekilleri daha değişiktir. Kafalarına koyduğu şeyleri yapmaya mahkumdurlar.

Dolayısıyla Quaresma’nın bu hareketini anlayabiliyorum. Hazırlık maçı olduğu için bence arkadaşları müsaade etmeliydi.

Çünkü kendini bir konu üzerinde geliştirmek istiyorsan tekrar yapmalısın, değişik şeyler denemelisin. Ben 3’üncü penaltıyı da ona bırakmalarını isterdim. Çünkü takım olmanın yolu budur.

19 Kasım 2015, Perşembe 01:30
YAZININ DEVAMI

‘’Sadece bir maç‘’

Komşu moralsiz. Ama iyi takım olduklarını kanıtlama çabasındalar. Bu yüzdendir bu hırslı, agresif halleri. Ülkemizin tüm stoperleri sakat olduğundan olsa gerek Ahmet ile Mehmet tandemdeler. Ah Memedim vah Memedim. İş yine sana düştü. Sen öne niyetlendikçe kader seni geri atıyor. Oysa bilmez miyiz senin mesafe tanımaz şutlarını. Ofansa ne katkılar yapabileceğini bilmez miyiz. Şükür ki stoperde de iyisin. Defansını öne çıkarma çaban gözden kaçmıyor. İyi ki varsın. Adamsın.

Defans yükü Ozan’da

Hakan ile Oğuzhan’ın aklı fikri ofansta. Dolayısıyla orta sahanın defansif yükünü Ozan sırtlıyor. Biraz yardım alsa sıkıntı yaşanmayacak. Maç eksiğinden mütevellit Arda’ya dört günde iki maç ağır geliyor. Katar maçındaki üretkenlikten uzak. Bu haliyle bile potansiyel tehlike. Başkasının koşarak yapamadığını o yürüyerek başarıyor. Arda’yı Barcelona’da seyretmek büyük keyif olacak. Bize, başka türlü bir milli duygu yaşatacak.

Bu onur bize yeter

Cenk’in yanına adam sokamadığımızdan kanat ortalarından vazgeçtik. Şutumuz da az. Adam da eksiltemediğimizden rakip defansı dengesiz yakalayamadık. Ayağa pastan ibaret top alışverişimiz de bize pozisyon yaratmadı. Verkaç ve bindirme denesek boş alan bulabilirdik. Bu maçta millilerimizin canı pas yapmak istedi. Canları sağ olsun. Avrupa Şampiyonası’na gidiyoruz ya. Bu onur bize yeter.. Gökhan sakatlığın etkisini tam olarak üstünden atınca, Ahmet tecrübe kazanınca, İsmail defans yapmayı öğrenince, Olcay topa daha fazla girince, Hakan’ın duran topları asiste dönüşünce çok daha iyi bir takım olabiliriz. Bu takıma sabredilir. Milli takımımız kaybetmemekte, Skibbe ise kazanmamakta ısrarlı...

18 Kasım 2015, Çarşamba 01:30
YAZININ DEVAMI

‘’Geleceğe yatırım‘’

Futbol direktörümüzün özellikle bu maçta gençlere yer vermesi doğal. Her turnuvaya katılma parolamızı göz önünde bulundurursak 2022 Dünya Kupası’nı da düşünmek zorundayız. Katar’da oynananacak olan bu kupaya da katılma şansını yakalarsak bu maç kadrosunda olan oyuncular için faydalı bir tecrübe yaşandı. O tarihe kadar “kim öle kim kala” demeyelim. Genç oyuncularımız o turnuvada da görev yapacaklar inşallah.. Yine basit hata, yine gol. Kademesiz yakalanan defansımız ve ofsaytı bozan Şener, elele verip rakibe bir pozisyon ikramı yaptılar. Pozisyon bu kadar net olunca golün kaçması imkansız. Ali Asaad için kolay gol. Atınç’ı kazanma adına bu golü hoş görebiliriz. Zaman, oyuncu kazanma zamanıdır. Maç kazanmayı Avrupa Şampiyonası’nda düşünürüz. Katkı sağlayacağı kesin Emre Taşdemir top kullanmada becerili. Tecrübe ve çalışma ile defansif yönünü de geliştirebilir. Geri dönüşlerini de geciktirmemesi lazım. Ozan için bu tip maçlar çok önemli. Takımı Fenerbahçe’ye adaptasyon sürecini yaşıyor. Maç kondisyonunu artırmak için daha iyi bir fırsat bulamaz. İşini ciddiye aldığında yapamayacağı şey yok. Kaptığı toplar ve kazandığı ikili mücadeleler defansı da rahatlatıyor. Yunus Mallı’nın katkı sağlayacağı kesin. Futbol zekası mevcut. Top tekniği de yüksek. Adapte sorunu da yaşamayacaktır. Çünkü milli takımımızda onun gibi emsal çok. Cenk Tosun, Olcay, Oğuzhan, Hakan Çalhanoğlu gibi yurt dışında yetişmiş epey gencimiz var. Buna sevinelim mi yoksa üzülelim mi? Oyuncu yetiştirmekte zorlanan takımlarımız için bile ciddi bir oyuncu havuzu oluşturdukları için sevinmekte fayda var. Nerede olurlarsa olsunlar hepsi bizim evladımız. Tek millet, tek forma, tek bayrak. Bir de tek pas yapabilsek, çözemeyeceğimiz sorun yok. Bu maç için daha fazla söz gereksiz. Arda’sı olan kazandı..

14 Kasım 2015, Cumartesi 01:30
YAZININ DEVAMI

‘’Derbi keyfi‘’

Özlemişiz. Bir şehrin iki takımı olarak maça koşmayı ve rekabeti sahaya bırakıp, stadı paylaşmayı özlemişiz. Tribünde fazla olmayı değil de dost kalmayı tercih eden iki nadide kulübümüzü de kutluyorum. Dilerim bu iyi niyetli başlangıç, Süper Lig’e birçok İzmir takımının çıkmasıyla son bulur. İzmirimiz’e de yakışan budur.

Çakır, ‘buradayım’ dedi

Maça hızlı başlayan taraf Göztepe. Gökhan Karadeniz’in deplaseleri, topun olduğu yerde çoğalmayı sağladığından Sarı-Kırmızılılar’ın atak girişimleri daha etkili. Gol gelmek üzereyken stoper Barış’tan garip bir müdahale. Kaleye bu kadar uzak ve taç çizgisinin kenarında rakibe çift dalmanın mantığı ne? Kayarak müdahaleyi çift dalmaya dönüştüren oyuncular yüzünden görülen bir sürü kart var. Takımlarına yazık oluyor. Gördüğü kartın rengi, hakemin takdir hakkı. Çoğu hakemin sarı kartla geçiştireceği pozisyonda Cüneyt Çakır ‘ben buradayım’ dedi. Bu kartla birlikte ne hakeme itiraz kaldı, ne de kasti fauller...

Necati ağırlığını koydu

Takımın eksilmesini forvetten adam alarak dengelemeye çalışan Metin Diyadin’in bu hamlesi karşılık bulmadı. Dengesi bozulan defansın, Karşıyaka forvetlerine verdiği bir sürü pozisyon var. Stoperlerin arkasına atılan her top tehlike. Son vuruşlardaki yetersizlik olmasa, gol bu kadar gecikmeyecekti.

Gökhan Ünal’ın sakatlanması büyük şanssızlık. Golleri kaçırsa da varlığı büyük tehdit. Santrfora alınınca, Necati’nin etkisinin bitmesine tempo düşüklüğü de eklenince Karşıyaka’nın oyuncu fazlalığı işe yaramadı. Geç de olsa, eksik rakibe karşı yapılan Fall hamlesi oyunu dengeledi. Tekrar özgür kalan Necati oyuna ağırlığını koydu ve büyük derbiyi takımına kazandırdı.

Mücadele gücünün ön plana çıktığı bir maç seyrettik. Cesur olan değil de ihtiyatlı davranan kazandı.

09 Kasım 2015, Pazartesi 01:30
YAZININ DEVAMI

‘’Heba maçı!‘’

Maçın başı beklendiği gibi. Lokomotiv Moskova geri yaslanmış, Kartal’ın üstüne gelmesini bekliyor. Kontralarla neticeye gidecekler. Kazanmak zorunda olan Kartal’ın oyunu rakip sahada oynamak istemesi doğal. Ama bunun için daha fazla adamla öne çıkmak lazım. Atiba tamam da, Oğuzhan’ın geride kalıp oyun kurmakla uğraşması gereksiz. İleride çoğalamıyoruz. Oğuzhan ileriye çıktığında ise ataklar zenginleşiyor. Gökhan, Olcay ve Sosa’nın da geri gelip top almaları daha da gereksiz. Tam aksi, öne sürpriz adam çıkarmamız lazım...

Gökhan basit oynasa...

Gökhan’ın maç başındaki pas hatalarının sebebi çok şey yapma isteği. Basit oynayıp gereğinde çalım atsa mükemmel olacak. Hem diri kalacak hem de top kaybı azalacak. Çok eforla az iş çıkarıyor. Oysa performansını arttırmak onun için işten bile değil. Olcay’ın pozisyona girme becerisi yüksek. Yanlış tercihleri, neticeye gitmesini engelliyor. Beck’in ortasında kafasını kullansa, gol yapması ya da topu ortaya çıkarması çok kolay. Top havada iken pozisyon almaya zamanı da var. Ama Olcay zoru deneyip topu ayağıyla auta atıyor. İlk net pozisyonuda kaçırıyoruz. Yazık. Gol geciktikçe işimiz çok daha zor. Gol yemedikçe Moskova’nın öne çıkma niyeti yok...

Vur kardeşim, vur!

Bu maç daha ne kadar böyle oynanacak derken Quaresma ızdırabı bitirdi. Sağ ayak dışından kendi de sıkılmış olacak ki sol ayağından müthiş bir gol vuruşu gördük. Vur kardeşim solunla da vur. Ortanı da yap. Kafayla da vur. Çok yönlü ol, her yöne vur. Forvet oynamak işte budur. Altmış dakika zorlanarak atılan golün avantajı sadece on dakika sürdü. Bir bek oyuncusu diğer taraftan yapılan atakta ters kademeye girer. Pozisyona çok uzaksa da öne çıkar. İsmail ikisini de yapmayarak ofsaytı bozdu. Bütün çabalar heba oldu..

06 Kasım 2015, Cuma 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Fırsat tepmek‘’

Benfica, topun olduğu yerde kalabalık. Dolayısıyla Galatasaraylı oyuncuların geciken pasları top kaybına sebep oldu. Olcan, Hakan ve Emre’nin yaptığı pas hatalarının rakip tarafından değerlendirilememesi büyük şans. Top ayaktan erken çıksa hiç sorun olmayacak. Denayer varken Sabri’nin de sahada olmasının sebebi Benfica’nın etkili kanat varyasyonlarını engellemekti. Zira Guedes süratiyle, Gaitan da top kullanma becerisiyle ciddi tehlike yaratıyorlar. Rakibin etkili olduğu kanada göre Sabri yer değiştirdi. Amaç özellikle Olcan’ın defansif zaafını gidermek! İyi de Sabri’nin defansif eksikliğini kim giderecek! Kanatlardan beklere devşirilen oyuncular uluslararası maçlarda büyük risk oluşturuyor. Tabi ki ofansif katkıları da göz ardı edilemez. Teknik adamlarımız bu riskle yaşamak zorundalar. Kazandıkları sürece görevleri devam ediyor.

Basit hatalar kaybettirdi

Rakibin yan toplardaki en etkili oyuncularından biri de Luisao. Jardel ile birlikte bütün yan toplarda öne çıkıp etkili olmaya çalıştılar. Benfica’nın ikinci golünde, Luisao nasıl bu kadar boş kalabilir! 34 yaşında bir adam Galatasaray ceza sahasında topu düzeltip doksana vuruyor. En iyi kontrol edilmesi gereken oyuncunun böylesine boş bırakılmasının bedeli ağır oldu. Beraberlik golü ile morallenen Galatasaray’dan beklentimiz daha iyi bir oyundu. Anlaşılmaz bir tedirginlikten kaynaklanan basit hatalar oyunun hakimiyetini tamamen kaybettirdi. Üstelik rakip eksilmiş. Büyük fırsat kaçtı.

Vur gol olsun Yasin!

Mağlup durumdayken golcü çıkarmak teknik adamın son tercihidir. Buna rağmen oyundan alınıyorsa, Burak’ın özeleştiri yapması şart. Gördüğü kartın gereksizliği de gün gibi ortada. Bu sezon Burak’ı anlamak çok zor. Hocasıyla bir dertleşmesinde büyük fayda var. Kalecilerin devleştiği maçta gülen Cesar oldu. Çünkü Galatasaraylı iki oyuncu aynı golü kaçırdılar. Maçın sonlarında, Olcan’ın mükemmel ortasında Umut golü yapamıyor. Peki, kaleci Sezar yerde iken Yasin o topu niye tekte gol yapmaz. Topun nesini kontrol ediyorsun Yasin. Vur gol olsun. Yeşersin umutlar. Yazık oldu, çok yazık..

04 Kasım 2015, Çarşamba 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Güzel oyun‘’

Sarı kart cezalısı Ersan, zaten geldiğinden beri yok. Olmayan bir adamın yerini doldurmak bu kadar zor mu? Miloseviç en iyi alternatif ise durum daha da vahim. Bu kadar iyi oynayabilen bir takımın, defansının böylesine soru işaretleriyle dolu olması çok tuhaf. Kasımpaşa’nın kaleye giden her topu gol oldu.

Devre arasına kadar, Beşiktaş’ın gol kaçırma lüksü yok. Ya yediğinden fazlasını atacak. Ya da şampiyonluk yine hayal olarak kalacak. Quaresma’nın daha çok süre almak istemesinden daha doğal
bir şey olamaz. Ama performansının, niyetini desteklemesi lazım. Yapması gereken daha çok orta, şut ve asist var. Gol yaparsa da tadından yenmez. Fakat yıldız oyuncumuz bu aralar, alakasız pozisyonlarda rakibe çelme atmakla, itişip kakışmakla meşgul. Kime faydası var hareketlerin.Bu ikinci gelişin...Yolladığına pişman olanları, getirdikleri için de pişman etme Quaresma. Bu takımın senin bireysel yeteneklerine ihtiyacı var.

Maçın kazananı yok

Kartal için bu maçtaki tek teselli, ligin en az gol yemiş takımına üç gol atmış olmak. Oynanan oyun Beşiktaş’ın çıtasının altında kaldı. Bunda rakibin kalitesinin de etkisi büyük. Eren’i olanın Derdiyok. Gole akraba kadar yakın. Son vuruşları mükemmel. Titi’nin fiziki gücü ve Tunay’ın top kullanma becerisi takıma büyük katkı sağlıyor. Donk becerili. Castro çalışkan. Rıza Hocam bu takıma hedef koyar ve
başarır. Kimsenin şüphesi olmasın... Bu maçın kazananı ya da kaybedeni yok. Birer puan oynanan futbolun karşılığı değil. İyi futbol her zaman kazandırmıyor...

31 Ekim 2015, Cumartesi 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Turne‘’

Antalya, nihayet şehrine yakışır bir stada kavuştu. Antalyasporlu oyuncular yeni statlarını sevmiş olacaklarki önceki maçlardan daha bir istekliler ama rakip Beşiktaş. Yusuf hoca, maçı seyrettiği locada da yedek kulübesindeki görüntüsünden çok daha coşkulu. Yedikleri gollere böylesine tepki göstermesi ve attıkları gole de bu kadar sevinmesi yeni stadın heyacanından olsa gerek. Antalyaspor taraftarı önümüzdeki yıl kombine bilet satışlarına büyük ilgi gösterecektir. Bu yeni statın Antalyaspor için bir milat olmasını diliyoruz.

Olcay çok çalışkan

Necip, Beşiktaş’ta günün formda ismi. Defansif gücünün yanısıra attığı golle ofansa da büyük katkı sağladı. Günümüz futbolu, oyunu her yönüyle oynamayı gerektiriyor. Mevkisi ne olursa olsun bir oyuncunun sadece defans ya da ofans yaparak vazgeçilmez olması mümkün değil.

Rakibin attığı şutlar, kaleci Tolga’ya yapılan geri paslardan daha az tehlikeli. Top kullanma becerisini geliştirmezse, iyi bir alternatif, Tolga’yı çok zorlayabilir. Yapılamayacak bir şey değil. İdmanlar da topla daha fazla haşır neşir olarak Tolga bu sorununu çözebilir.

Olcay çalışkan futbolunu harika bir golle süsledi. Ver-kaç zamanlaması ve gol vuruşu mükemmel. Rakip defansın ve kalecinin yapabilecek hiç bir şeyi yok.

Beşiktaş şov yapıyor

Böyle giderse, Oğuzhan Beşiktaş’ın ‘Pas imparatoru’ olacak. Uzun-kısa, öne geriye, yana derine, her türlü pası yapabiliyor. İsabet yüzdeside oldukça yüksek. Her türlü oyuncu geldi ama Oğuzhan gibi bir pasör hiç görmemiştik. Kartal’ın futboluna ayrı bir renk katıyorsun, bravo Oğuzhan... Beck, Kartal’ın defansın da tek. Kendi alan kontrolünün dışında, kademeleriyle arkadaşlarının eksiğini de gideriyor. Son maçlarda ofansif başarısı da yüksek. Gomez’e yaptığı asist, gol kadar değerli. Beşiktaş’ın maçları gösteriye dönüştü. Sanki turneye çıkmışlar, il il dolaşıp şov yapıyorlar. Bu takımın peşinden gidilir...

27 Ekim 2015, Salı 02:30
YAZININ DEVAMI