‘’En azından Avrupa'yı hak etti‘’
İlk 10 dakikalık iç saha baskısı vızıltı gibi geldi Galatasaray’a. Kopenhag’ı özellikle Kaan ve Torreira uyumu ile orta sahada çok pas yaptırmadan durdular. Sanchez ve Abdülkerim’in de güvenli oyunları ile ilk yarının büyük bölümü Kopenhag’ın sahasında oynandı. Savunma kısmı neredeyse kusursuz olmasına rağmen hücumda kalabalık savunan Kopenhag’a karşı Tete ve Zaha kademeli savunmalara karşı etkisiz, İcardi ve Kerem de doğru yerlerde topla buluşamayınca pozisyonsuz kalmamızın detayları oldular. Yine de ilk yarı özelinde stratejik maçın deplasmanda olmasına rağmen iyi tarafında Galatasaray vardı. 2. yarının başında yine iki takımda az oyuncu ile yerleşmiş savunmalara hücum etmeye ve hata bekleyerek oynamaya devam ettiler. O hatayı bir anlık dalgınlıkla yapan Galatasaray oldu.
Teselli oldu
Soldan gelen Kopenhag takımında güzel pasları Lerager bitirdi. Okan Buruk hiç vakit kaybetmeden riskleri almaya başladı. Fakat müthiş kapanan Kopenhag’a karşı çok fazla kenar orta deneyen Galatasaray Kerem ile bulduğu fırsatı değerlendiremeyince maçta geri dönemedi. Bayern’in deplasmanda kazanması ile UEFA’ya devam etmek mağlubiyetin tesellisi oldu. Ne olursa olsun Şampiyonlar Ligi için Galatasaray oyun olarak Avrupa’da devam etmeyi de sonuna kadar hak etti.
‘’Şampiyonluk için erken hazırlık‘’
Trabzonspor için gol vuruşuna kadar yapılan işlerin büyük bölümünün doğru olduğu bir ilk yarı oldu. 4’lü savunma tercih eden Sumudica’ya bunun pişmanlığını ilk yarıdan 4-5 gol bularak yaşatabilirdi Trabzonspor. Ancak rakibine pozisyon vermeyen ve kenarları iyi kullanan Trabzonspor, Onuachu’nun gününde olmayışına takıldı. 4-5 kez Visca ve Trezeguet’nin, ‘Al da at’ dediği fırsatlarda ya Nita’yı geçemedi ya da kaliteli bitirişleri yapamadı. Oyunun tamamını kontrol eden Trabzonspor için kısaca oyun iyi, skor oyuna göre kötü oldu. Yine de oyun disiplini ve hücum iştahı 2. yarı ile birlikte devam etti Trabzonspor’un. Visca ve Trezeguet’nin harika asistlerine rağmen gol atmamak için adeta inat yapan Onuachu işi bitiremeyince devreye Trezeguet ve Bakasetas girdi.
Takviye yaparsa...
Üstün oyunu taçlandıran golleri atarak Trabzonspor’u rahatlattılar. Enis Destan denemesinde dönen topu tamamladı ve 2. golünü atarak galibiyeti ilan etti. Maçın yıldızları Trezeguet ve Visca oldu. Trabzonspor daha erken gibi gözükse de bir sonraki sezonun şampiyonluk oyunu için yavaş yavaş hazırlık yaptığı, kontrolü elinde tuttuğu güçlü bir oyun oynadı. Bu oyuna 2 transfer döneminde birkaç yıldız isim ilave edebilirse o zaman yeni sezon için çok iddialı bir takım ortaya çıkabilir.
‘’Beklendiği gibi oldu...‘’
Beşiktaş ilk düdük ile topa sahip olmak gibi bir derdi olmadığını ve Fenerbahçe’yi çabuk ataklarla hazırlıksız yakalamak istediğini hissettirdi. İşi mücadeleye döküp, rakibin hatasına yatırım yaptı. Fenerbahçe ise özellikle TadicFerdi’nin kanadından etkili olup, Dzeko ile attığı golün dışında da Beşiktaş kalesinde etkili olan, fazla pozisyon üreten ve maçın üstün tarafıydı. Ancak iyi oynamasına rağmen bol hata yapan Beşiktaş savunmasına eşlik eden Samet-Djiku ikilisi yaptıkları hata ile Cenk Tosun’un aldığı Chamberlain’in attığı penaltı golü, ilk yarının berabere bitmesine sebep oldular.
Yıldızlar Tadic ve Ferdi
Siyah-Beyazlılar için işi mücadeleye dökme çabası skor olarak ilk yarı sonunda işe yaramış gözüktü. Ancak 2. yarı ile birlikte Fenerbahçe’nin oyunu daha da güçlendi. Ferdi’nin yaptığı bindirmelere çare bulamayan Beşiktaş’ta Bailly, Szymanski’yi indirince Tadic’in penaltısı ile bir kez daha geri düştü. Mert Günok kurtarışları olmasa ya da Fenerbahçe forvet hattı biraz iyi bitirişler yapsa, maç kopabilirdi. Ancak maçı bitirecek gol penaltı ile dahi gelmedi. Beşiktaş ise Mert Günok ne kadar direnirse dirensin, oyun olarak Chamberlain haricinde giren çıkan kimse eşlik etmeyince kaçınılmaz son geldi. Szymanski fişi çeken golü attı. Oyunun hakkı tabelaya yansıdı. Kadro kalitesi, form durumu, yıldız oyuncu performansları kısaca herşey Fenerbahçe’yi favori yapıyordu, beklendiği gibi de oldu. Derbinin yıldızları Tadic ve Ferdi oldu.
‘’Güçlü oyunla kazandı‘’
Artık rakipler Galatasaray ile oynarken İcardi, Kerem ya da Mertens gibi Boey için de önlem almak zorundalar. Çünkü Nani gibi kendisini takip etmeyen bir rakip bulduğunda yaptığı bindirmeler ile adeta rakip savunmanın tüm dengesini bozabilen Boey, ilk yarının açılış golünü atarak Adana Demirspor’un savunma zaafiyetlerini ortaya çıkaran isimdi. Topla oynarken Galatasaray’ın presini pasla kıramayan Adana Demirspor, kaptırdığı toplarda birçok kez hazırlıksız yakalandı. Bu sıkıntıya bir ceza da İcardi pasında Kerem Aktürkoğlu kesti ve skoru 2-0’a getirdi. Adana Demirspor nadir organize olduğu ilk yarının sonunda Nelsson’un elinden gelen penaltı ve Niang golü ile soyunma odasına maça tekrar bağlanarak gitti. Ancak bu durumdan rahatsız olan Galatasaray 2. yarıya müthiş bir hücum iştahı ile başladı.
Bitirmede beceriksiz
Net diyebileceğim 5-6 fırsat bulan Galatasaray pozisyona girmekte çok becerikli ancak bitirmekte bir o kadar beceriksiz olunca maçı garantiye alacak golü bulamadı. Özellikle Tete ve Kerem Aktürkoğlu rahat pozisyonlarda saç baş yolduracak vuruşlar yaptılar. Adana Demirspor ise Yusuf Sarı ile seyrek de olsa tehdit etmeye devam etti. Bakambu, maçın sonunda da olsa etkisini gösterdi ve İcardi, kazanılan penaltıyla işi bitirdi. Galatasaray zorlandı mı, çok fazla fırsat bulup atamadığı için zorlanmış gibi gözükebilir. Ama bana göre güçlü bir oyunla kazandı. Derbi öncesi hata yapmadı. Maçın yıldızları kaçırdığı gollere rağmen Kerem Aktürkoğlu ve Boey oldu.
‘’Abdülkadir karar vermeli‘’
Benim için ‘iyi futbolcu’ tarifindeki tüm kriterlere uygun, yetenekli bir oyuncu Abdülkadir Ömür... Adam eksiltme konusunda sürati, çabukluğu ve top tekniğini birleştirmesinin yanında pasla da bunu yapabilen bir oyuncu. İstediğinde şut atma becerisi olduğunu ispatlayan, sorumluluk aldığında bir maçın kaderini de tek başına değiştirebilecek bir isim. Bana göre özellikleri, onu dayanıklılığının da iyi olduğu düşünülürse çok iyi bir 10 numara yapabilir. Fakat sahaya çıktığında bir türlü bu meziyetlerini gösteremiyor. Daha çok defansif bir orta saha gibi rakibi kovalayan, top kazanmayı önceliği yapmış gibi oynuyor.
Sorumluluktan kaçmamalı
Elbette bunları yapması bir artı ama bana göre Abdülkadir Ömür takımının maçında kilit pas, asist ya da gol yapmamışsa kısacası özette yoksa, o maç boşa gitmiş demektir. Eğer eleştirilmemek için bu sorumluluklardan kaçıyorsa, bu müthiş potansiyeli yıldız olmadan geçip gidecek. Fakat yeteneği doğrultusunda Trabzonspor için sorumluluk alan oyuncu olursa, o zaman hem Trabzonspor hem de Türkiye sınırlarını aşabilir. Tabii buna önce kendisinin karar vermesi gerek.
‘’Fred etkisi‘’
Fenerbahçe’de Fred’in dönüşü ile birlikte özellikle forvet hattında hiçbir oyuncu ekstra iş yapmak zorunda kalmadı. Sarı-Lacivertliler orta sahada daha diri, hücumda üretken oldu. Ceza sahasına daha kolay gitti ve önce Tadic’in asistinde Szymanski, sonrasında ise İrfan Can’ın enfes plasesi ile yüksek direnç gösteren Sivasspor’a karşı skoru ilk yarıdan 2-0’a getirmeyi başardı. Sivasspor tempo olarak karşılık vermiş olsa da bitiricilik konusunda Fenerbahçe ile baş edemedi. 2. yarı ise dengeli başladı. Fenerbahçe’nin orta saha ve forvet hattının seviyesi ile savunmanın göbeğinde oynayan iki stoperin kalite seviyesi farklı olunca Manaj bu zaafiyeti iyi değerlendirip golü buldu. Fakat gole rağmen Fenerbahçe tedirgin olmadı.
Bir oyuncu, çok oyuncu
Ceza sahası içinde Dzeko’nun vuruşu, Alaaddin’in kendi kalesine attığı gol ile bitti ve Fenerbahçe yine rahatladı. Maçın yıldızı Tadic’in ortasında Dzeko harika bir tek vuruşla maçın skorunu tayin etti. Galibiyetle biten gecenin en önemli ayrıntısı ise ‘bir oyuncu bazen çok oyuncu’ dedirten Fred’in dönüşü oldu. Fenerbahçe’de Fred’in sahada olması Tadic, Szymanski ve İrfan Can’ın oynadığı oyunu pozitif anlamda inanılmaz etkiledi.
‘’Eleştiri zamanı‘’
Uzun süre sonra ilk kez İsmail Kartal için eleştiri zamanı. Öncelikle sezon için planlanan stoper rotasyonu baştan aşağı felaket. Becao ve Djiku olmadığında, sürekli ve uzun süreli sakatlıklar yaşayan Luan Peres ve Serdar Aziz, hâlâ mevkisinde bile kendini ispat edememiş Oosterwolde, Fenerbahçe gibi geniş alanda oynadığında çok hata yapan Samet ve son olarak lig tecrübesi bile yokken Avrupa’da oynattığı genç Yusuf... İsmail Kartal bu planlama yüzünden eleştiriyi hak ediyor. Elbette hoca transfer edilmiş oyuncuları belki yönetimin de baskısıyla değerlendirmek istemiş olabilir. Ama lider stoperle oynamadığın bir maçı orta sahadan evrilme İsmail ve tecrübesiz Yusuf ile kazanmayı düşünmek sadece hayalcilik. Sezon başında yapamadığını eğer devre arasında yapmaz, stoper için lider bir oyuncu transferi istemezse bana göre hedefe ulaşması da mümkün değil.
‘Yaklaşımı doğru değil’
Ligde yine Samet ve Oosterwolde ile idare ediyorken bu oyunculardan birini yazmayıp diğerini sola kaydırması, orta sahadan İsmail’i alıp Crespo ile oynaması, Cengiz Ünder hazır değilken diğer kanatta da iş yapmayan Kent’i kullanması, maçın gole en yakın ismi Batshuayi’yi oyundan alması da yine bu mağlubiyeti İsmail Kartal üzerinden okumamızı sağlayabilir. Bu tip mağlubiyetler sonrasında gerilen sinirler bazen İrfan Can’ın verdiği gibi tepkilere sebep olabilir, büyütmek doğru değil. İsmail Kartal 6 gollü bir mağlubiyetten sonra saha içinde konuşacak bir şey olmadığını düşündüğü için soru almamış olabilir ki bana göre bu yaklaşım doğru değil.
‘’Hakim Ziyech resitali‘’
Galatasaray şimdiye kadar tüm kulvarlarda yaptığı ön alan presi ve kazandığı toplarla çabuk kaleye gitme stratejisini ilk kez uygulayamadı. Biraz 11 seçiminde top rakibe geçtiğinde ilk tepkiyi vermekte geç kalan oyuncuların olması, biraz da Manchester United takımının maça iyi başlaması etkili oldu. İyi başlangıcın karşılığı Garnacho ve Bruno Fernandes golleri ile süslenince beklenmedik bir skor çıktı ilk bölümde. İmdada 29’da, Galatasaray’ın bir türlü ritim bulamadığı anlarda Ziyech yetişti. Kaleci Onana ve barajın ortak hatasını iyi değerlendirip Galatasaray’ı tekrar maça döndürdü. İlk yarının sonunda tabeladan bağımsız Torreira haricinde Galatasaray orta sahasında tempo eksikliği hissedildi.
İkisi de razı olmadı
Bu tempo eksikliği Okan hoca ikinci yarının başında değişiklik yapmayınca artarak devam etti. Manchester cezayı McTominay ile kesti. Okan hoca bu kez beklemedi ve Kerem Aktürkoğlu ile Sergio Oliviera’yla ikili hamle yaptı. Fakat geri dönüşün ateşini yakan Ziyech oldu. Onana’nın hatasında attığı gol ve zor pozisyonda golü atan Kerem’e yaptığı asist ile maçın adamı olmayı 90 dakika bitmeden garantiledi. Son bölümde, beraberliğin yetmediği Manchester’ın hücum iştahı arttı. İki taraf da beraberliğe razı olmayınca heyecan ve pozisyonlar geldi ama gol gelmedi. Galatasaray bu beraberlikle işi son maça bıraktı. Maçın iyileri Galatasaray adına yorulmak bilmeyen görüntüsü ile Boey, Torreira, Kaan Ayhan ve geldiğinden beri ilk kez müthiş oynayan Hakim Ziyech oldu.